Katalog

CUMHURtYET 7 Mayxs 1975 7EDİ Sorunlara Bakış DIŞ TİCARET VE DÖVİZ REZERVLERİNE İLİŞKİN OLUMSUZ GELİŞMELER YOGUNLAŞIYOR ANKARA, (ANKA) Ithalât, ihracat, isçi dövizi ve net döviz rezervleriyle ilgüi olarak yıi başmdan ben izlenmekte olan olumsuz gelişnıelerin bu ay ıçinde de varlıklannı surdürduğü oellı olmuştur. Bankalann dıs ncaret muamelelerınde aksama ların belırdigı, akredıtıflenn bek ietilmeye başlatıldıgı bildırümeu tedır. Ithalatın hızla artmaya devaır etmesı sonunda dış tıcaret açı sımn gıderek büvudü^ü. Duna ıtarsıiık geçen vıla oranla ıiıra catta düşme kaydedıldıgı. son re« mı ıstaristiklerden ortava çık maktadu. Bu gelışmeyle birlikte. tükenmış olduğu bildırilen net dövız rezervlennde durum daha da fcötüye gitmektedir. (81) milyon dolar düzeyine indiğl bildirilen net dövız rezervlennın yanı sıra brüt rezervlerm de dövia alacaklanm ve dövizle ödenmesı taahhüt edilmiş olan borçlan Kar sılayamayacak durumda olduğu saptanmıştır. İşçi dö\azlennde ıse geçen yılın avnı dönemıne oranla öneiı lı ölçüde düşme meydana gel dığı ortaya çıkmıştır. Bu ayın 18. günü ıtibanyle ya pılmış olan «döviz gelır gider» hesaplarına göre durum özetle söyledir: # Yıl başmdan 18 nisan gu1 nüne dek yapılmıs olan ıthala geçen yılın ajnı d^.*efıine göre juzde 73.9 oranmda *rcmıştır. • ASTII dönemde lhracatta geçen yıla göre yüzde 33 oranın da bir azalma kaydedilmiştir. • TUrkiye'nm •erbest Mha lle yaptıgı lthalat ve ihracat »onunda dıs ücaret açığı, 906.8 milyon dolara yükselrniştir. • Yalnızca bu ayın 18 günü içinde İhracat 55 milyon dolar artarken, ithalat 227.8 milyon dolarlık bir artış göstermiştir. Oy sa geçen yılın aynı döneminde. ıhracat 112.5 milyon dolar, ıthalat 187.5 milyon dolarlık artif göstermiştl. Öte yandan, !şçl dövizJerina'; de 18 nisan günü ıtıbariyle ge çen yıla aynı dönemıne oranla vuzde 7.1lik bır düsme kaydedıl mıştır Geçen yıl nisan ayınıp tlk 18 günü içinde 44.1 milyon dolarlık işçi dövizi gelmişken bu yıl, yalnızca 28 6 milyon dolar gınş yapmıştır. Kendi Vatişiliklerini Görsünler Erol ULUBELEN tr süre 8r.ce Marsilya'da Ermeni anıtının açüması Türkıye'de buviik tepkilere neden olmuştu. Daha sonra San Fransisko' da ikı Türk diplomatı bir Ermeni tarafından katledildı, şımdi de Ameriteı Birteşik Devleıleri Temsılcıler Meclısı, Ermeni katliamını ( ') «însanın rnsana zulüm günu» olarak üân etti. Bu son olay nedense Marsılya'dakJ Ermeni amtı kadar bile önemsenmedı. Dış tslerımiz, anlaşılan bu olayı Amerikalı dostlanmızm babalannın sebep olduklan olaylara karşı bır vicdan muhasebesi diye kabul ettiler!.. Bız sade bir Türk vatandaşı olarak babalannaıza yöneltilen bu aşağıhk suçlamalara gerekll cevabı vermekle sorumlu buluyoruz kendimizi. önce saym Amerikan senatörlcnne sunu toralım: Bugün, Birlesik Devletlerde yaşayan 15 milyon zenci, Rus misyonerleri tarafından özel okullarda eğitilse, silâhlandınlsa ve en yoğun halde bulunduklan altı eyalet topragını kapsayan bir devlet kurmaya kalksa ve üstelik bu işi yapmağa kalktıklan anda bir düşman ordusu Amerikan topraklarını lşgale başlasa değerli Amerikalı senatörlerin tutumu ne olurdu? Şüphesiz tepküeri Kalifomıyada Watt bol(esinde. serinlemek için yangın musluğunu açtı diye küçük zenci çocukların kurşunlanması ya da Güneyde beyazlann otobüsune bındı diye zenrı Kenrlerin linc edilmesı kadar hafif olmazd], hele 1930larda grevci Ermeni ışçılerin Detroit sokaklannda öldürülmesıne rnç benzemezdı. Dofu Anadolu'da bın yıl önce yıkılmış ufak Ermeni krallığınm uyruğu olan Ermenı]er 900 yu Türklerle iç içe }aşamış, dilleri ve dinlerı Türkler tarafınoan korunmustur, ovsa bugün Amerika'da yaşayan bırincı kuşak Ermeniler, Ermenice bılmemektedirler. Dinlennı daha önceleri Amerikalı misvonerler savesınde çoktan yitirmişlerdır. Şüphesiz bunlar Ermenılerin kendı problemlerı, bız gelelim Ermenilenn Türkler tarabndan öldürülmeieri hıkâyelenne: ıThe Rebırtiı of Turkey» adlı kitabında Claıra Prıce «Amerikalı misyonerlerin. Erm» ni Gregorian küsesinı protestanlaştırdıklannı ve bu sırada dünyada Türkler aleyhıne sıstemli propaganda yapıp Türkleri ınsan kasabı, Ermenılen ıse sunı evliyalar olarak tanrttıklannı» anlatır. Foreign Affairs cılt 7, s. 398'de E. M. Earle «Amerikan misyonerler Ermenılen müslümanlara karşı hazırladılar, onlara dinamit yapmayı öğrettiler ve her fırsatta müsiümanlara saldırttılar» der. «Olaylı yıllar. cilt 2, s. 148149'da Prof. Dr. Mears «Ermenilerin bugünkü dumrmma Avrupalı emperyalist devletlerin neden olduğunu» söyler. Cyrus Hamlin'in 1840 yılında Robert Kollejl Ermeni çocuklannı egitmek için kurduğu bu belgelerde görülmektedir. Anlaşıldığı üzere yurdumuza dost gibi giren Amerika ve Avrupalüar gerçekte Osmanlı împaratorluğunu içten yıkmak için duşmanca btr çalışma içinde idiler. Gayelen ne Ermenilere, ne de başKa bir etnik gruba yardımdı. Içtekı ayaklanmalar ve bundan sonra gelişecek claylar vardımı lle kendi müdahalelerine uygun bir ortam hanrlanması tek isteklerl idl Bir lnceleme yapıldığında TUrklerln Ermenilerl katlettlğini gösteren tek bir belgeye bile rastlanmamasına rağmen, Ertnenilerin devamlı ayaklanmaya itildiğini gösteren pek çok belge vardır. 1876'dan 1939'a kadar îngiliz siyasetinl kapsayan ve otuz cütten fazla kitap haline getirilen Ingiliz devlet arşivlerinde (The British Documents on the ongin of the War) bu konuda pek çok belgeler vardır. önce Ermenilerin bir dayanağını ele alalım, 24 nisan 1975 günku Cumhuriyet gazetesinde Saym Niyazi Berkesin de bahsettiği gibl Ermeniler Mevlânzade Rıfat isimli bır Türk (!) tarihçisinin eserlerinj belge diye göstererek katliama uğradıklarını dünyaya ispat ediTorlar!.. Bu nedenle ilk olarak Mevlânzade Rıfat Beyin kim oldugunu görelim. îng. Belgeleri cüt 4, s. 695 belge No. 464'e ek 21 temmuz 1919 tarihll rapor, Mr. Hohler'den Sır F. Tilley'e «Mevlânzade Rifat Bey (gazeteci) Kürt teşkilâtı başkanlanndan biridir ve lngilizler taraıındaa Türklere karşı para fle kuilanılmışt ı r. > Türklerle Ermeniler arasında gerçekten de bır çatışma, savaş olmuştur. Bu, Amenkalı mısyonerler tarafından ön hazırlığı yapılan ve sonra tngiliz, Fransız ve Rusların «ilâhlandırması ile gelişen bir olaylar «inclridir. Yukanda adı geçen belgelerden 1 aralık 1913 tarih ve 586 sayılı rapor (Sir L. Mallet' Net dÖYİz rezervi öt« randan, Merkeı Bankasının açıklanan 25 nisan 1975 günlü «bilanço durumu»na göre, net Oöviz rezervleri bir hafta öncesine göre, 30 milyon dolar daha azalarak (eksi 81) milyon dolar öüzeyine, brüt döviz rezervlen ise 46 milyon dolar azalarak 1 milyar 130 milyon dolara ın miştir. Buna göre, şu andaki dövizl9 nmiz, dö\iz alacaklılarının ala caklarını ve dovızle ödemeyı ta ahhüt edilmiş olan çeşıtlı borc lan ödemeye vetmeyecek du rumdadır. Nitekim bankalardakı dıs tica ret muamelelerınde aksamalar belırmış ve akretıfler bekletilme ye başlamıştır. Merkez Bank»sının aktif ve pasif hesaplartndakl döviz borçlulan ve döviz alacaklılan miktanna göre çıkarulan brüt döviz rezervleri nisan ayı başmdan bu yana yüzde 14.6 oramnda 193 milyon dolar azalrnıştır. Muhtelif hesaplar başlığı altında harıçt«ki muhabirler vs diğer döviz hesaplan adı ile lşleyen tamamen dövizle ödenecek borç ve alacaklan ile dövız taahhütlerinı gösteren hesaplann aa rezerv hesaplamasında dikkat« alınması sonucu ortaya çıkan r.et döviz rezervleri ise, nisan ayı içinde 150 milyon dolar azalarak 70 milyon dolarlık s viyesmden (eksı 81) milyon dolara düşmüştür. B den Sir E. Grey'e) «Ermenl patngl tngülzlerin 1878; 189S ve l°08 yıllannda kendilerina verdiği sözleri hatırlatıp nasüsa Majestelerinin hülcumetine Türklerin hâlâ ıtımadı vardır. O halde Ermenilere vardım edılebılir dedıği belırtiliyor.» Görüldüğü üzere 1913'lerde Osmarüı dev. leti üe tngiltere arasında bır duşmanlık yoktu ve dost maskeli Ingiltere el altından bır yandan Yunanlılan, bır vandan Bulgarlan ve Ermenileri sistemli bır sekılde Türkler aleyhıne hazırlamakta idı. 16 ekim 1 » 9 gün ve <1 548'e ilâre rarjor. fHarbord tarafından venl «Ü; ay önce Ermenilerin tek öır adam kal maymcaya kadar kesildigını duymuştuk, fakat bunlann dofru olmadığı anlaşıldı, ashnda bu katliama şüphe ile baktım, Fransızlar Türkleri manda altına almak ıstıyorlardı, bunun için de dünyamn şüphesini Türklerin Ustüne çek melpn eerekirdı. • Benseri bir kaç belgeyı daha gcteden geçırellm: 28 kasım 1P19 tarıü ve 609 No.lu rapor (Mr. Kitstone'rtan Sır E. Grey'e) « .. Ermenilerin Müslüman komşulannı kesmelermden hiç şüphe etmem. Enraru kontrol altında tutan Taşnak cetesine ıtımat etmempk gerekir, bu Taşnaklar müthıs bir vahşetle çalısıyorlar ve talihsiz Ermenilerin hiç de varanna davranmıyorlar..» 28 şubat 192fl. belge No 36 (îngillı Dışislerindeki toplantıdakı görüsmelerden) «Marasta Ermenıierin öldüriildügü tamamen yalandır, Maieste Bogos N'ııbar Pasa olayı yalanladı.» 11 ocak 1920 t*nh oelge No: 658. (Mr. Van «ıttarttan ord Curzon'a) «... 3 Anadolu"ya dagılmış beş yüz bın Ermenl İle, Amerika, îran, Istiınbul ve Rusva'cia hepsi İJS milyon Ermenı üe bir Ermeni Krallıfı kurması Jsteniyor. Hakikat ve mantık Trabzon'dan Adana*ya kadar olan bblgenin Ermenilere verilmesine karsıdır..» Bu belgeden görüldügü gibl Ermenileri kışkırtan Ulk^ler bir Ermeni devletinin kurulacagına hiç bir zaman inanmarruslardır. Belge No; 37, « .. Fransız ordusunun ticte biri Ermenılerden meyriana gelmıstir. Sayılan İS bın kışidır.» Belge No 38, 28 şubat 1920. «L. George, Bogos Nubar Paşa'dan bir telgraf aldığını bildirdi, buna papaz Noravan'ın mektubu da eklıydi. Buna göre, Türklerin Maras'ta 20 bın Ermenl asltermi öldürdüğü söyleniyordu, hakikat İ3e böyle degildir..» 11 nisan 1920, belge No: 533. (Lord Curron'dan Mr. Wardrop'a). « . Bogos Nubar Paşa ve Mr. Ahoroniyan beni ziyarete geldiler, kendilerinl aptalca hareketlerinden dolan azarladım Türkleri bldürmeleri için verdiğimız silâhlan Azerbeycanlı komşulanna karsı kullanıyorlar, böyle harekete de^'am ederlerse Cemiyeti Akvsm'm kendilenni tutmavacağıru anlattım..» 4 t«nmuz 1920, be'.ge No: 590, (Amıral Sir F. de Robeck'ten Lord Curzon'a). « .. Mr, Khatissian Istanbul'dan Paris'e gitti. Majestelennin hükümetine Ermeniler adma derin minnet ve teşekkürlerini arzetti. 23 bin tüfe»i aldıklannı ayrıca ellerlnde 30 bin Rus yapısı tüfek bulundiıgunu, Yunan ilerlemesi başlar başlamaz derhal hareket« geçeceklerini bildirdi.» Bu belgeler yüzlerce benzeri içmden seçilrrns bir kaç Ömektir, görtildtifü gibi Ermenller Osmanlı Devletinin en müşkül anlannda Türklere saldırtümış Ulkeyi lcten fökertmek için 1915lerde oldugu pibi 1920'Ierde de lcıllarulmışlardrr. 1915'de olduğu bildirilen Ermeni katliâmı tamamen uydurmadır. Durumu belgeleyen hiç bir kanıt yoktur. tngilizler Sevr gibi çok agır bır anlasmayı Türklere imzalatırken, bir imparatorluğvı yok etmekte kendilerini haklı gösterebilmek için «siz sekiz yüz bin Ermenı öldürdünüz» lâfını ilk defa ortava atmışlardır. Ermeni olaylannı gerçek yüril ile ve bu olaylarda Türklerin en masum taraf oldugunu dünyaya anlatabilmek içın tek yol bu belgelerin asıllannm fotokopilerini alıp bir ufak kitapcık haline getirmek ve Dışişlerimiz kanalı ile başta Amerikan Temsilciler Meclisi üyeleri olmak üzere tngiltere, Fransa ve benzeri çok uygar dostlanmıza göndermektir. Baö uyşariıgı, kendi ctnayet ve vahşetlennı hiç görmez de kendilerinin bile bile Ö U 1 me attığı insanlann yasını fio nl sonra yine mazlum uluslann sırtından tutar Empervalizm var oldukça bu traji komikler Ortadofu'da, Dzakdo?u'da, Lâtin Amerikada ve Afrika'da sürüp eidecfktir. Ve bu komedyanın günümüzde bas aktorü ne yaak ki, Amerika'dır. Sigara kaçakçılığı davasında savcı, sanık Saki Zorlu'nun cezaevinden kendisine özel mektup yolladığını açıkladı Sanıklardan AIi Karaman'm avukatı diğer sanık Saki Zorlu'yu suçlayarak. Savcının gö rüşlerine katıldığmı açıklayınca, aralarında tartışma çıktı. Doğan KAT1RCIOĞLÜ Milyonlarca llralık Amerikan Sigara kaçakçılığı yaptıgı iddiasıyla, Cumhuriyet Savcısı Selçuk Bengü'nün bir duruşma önce 5 ile 10 yıl ağır hapsıni ve agır para cezasına mahkum edilmesıni istediği Adalet Partisi kuruculanndan eski Milletvekıli Hüseyin Sald Zorlu'yu tutuklu olarak yargılandığı Eyüp Ağır Ceza Mah kemesindeki dünkiî duruşmada avukatlan arasma yeni katılan eski Adalet Bakanlanndan Sahir Kurutluoglu savunmuştur. Adalet incinmesin Kurutluoglu sanık Saki Zorlu'nun vekaletinı eski bir dostluğa dayanarak aldığını anlatmış ve «Hürriyetin tahdidi ağır bir suçtur. Kanaatımızca müvekkili mizin mevkufiyetini gerektiren zaruri bır hal hadısemızde mevcut degildir. Muvekkilimı şahsen de tanuım. Böyle bır kaçakçı SAVCI SELÇUK BENGÜ bk suçuna aslâ tevessül etmeyeceğı kanaatmdeyim. Adaletın ren cide olmaması içın müvekkilım Saki Zorlu'nun hiç değilse kefaletle tahhyesın. talep edıyorum» demiçtır. Bu arada sanılılardan SANUCLAR MUSTAFA AKDAG, Mustafa Akdağ da reddetmıştir. mahkemeyi ALÎ KARAMAN VE SAKİ ZORLU DURUŞMADA tuklanan sanıklar, sigaralann ağzuıa kadar dolu olduğu deponun Musa Erciyaş adında bir şahıs tarafından kiralandığını, kaçakçılıkla ilgilerinin bulunmadığıru ıleri sürmüşler ancak polisin bütün aramalarma rağmen kontratta imzası bulunan Musa Erciyaş bulunamadıgı gibi kim olduğu da saptanamamıştır. Bır önceki duruşmada sanık eski Milletvekili Saki Zorlu mahkemeye, «Bana bir hafta izin verin, ben bu Musa Erciyaş denen adanu bulayım. Polis her nedense bu adamı bulmak istemiyor» diye direnmişti. lis, külliyetll miktarda kaçak Amerikan sigarası ele geçirmıs, eski Milletvekili Saki Zorlu ile Ali Karaman'ı ve depo bekçisi Mustafa Akdağ'ı Eyüp Cumhuriyet Savcılıgına bu kaçakçılıkla ilgili olarak teslım etmişti. Tu IMusa kim? 1974 yılının sonlannda Saki Zorlu'nun Topçular'da sahibı bulunduğu ardiyeyı basan Mali Po 13 örgüt temsılcisi, gelişmeleri demokrasi:/, adına kuşku verici bulduktarını açıkladıiar ıMadrnler üzerindeki Iıakların devletçe ~~ geri alınmasını sağlayan tasan yasalaştı AVKARA ıCumhuriyet Bürosuı Devletçe işletıiecek madenler üzerindeki hakların gerı alınması ve îıak sahiplerıne ödenecek, tazminat hakkındaki tasan Millet Meclisinden geldijı bıçımde yasalaşrr.ıştır. Madenler üzerindekı hakların geri alınmasına ilişkın geçen hükümetler donemınde verilen tasan Meclis'te görüşülnıuş ve kabul edıldıkten sonra Senato'ya gönderılmıştı. Tasan, Senato GeSenato Genel Kurulunda görüne! Kurulunca zamanında görüşülemediği için TB1IM ıç tüzü sülmiyen tasan Senato Komisyoğüne göre, otomatikman yasalaş nunda amaçından saptınlmak ismıstır. tenmiş ve «maden sahibinin muh Sözü edılen yasaya göre arama temel karannı karşıhyacak blçim ruhsatnamesı alınmış olan maden de bir teminat verilmesi» öngörül lerde bu ruhsatlar iptâl olunacak müştü. Ancak, tasan Senato Getır. Kalen ışletilmekte olan ma nel Kurulunda görüşülemedigi denlerden maden sahiplerıne ışletmelerdeki sabıt yatınmlann İçin bu son değişiklik önerisl tabugünkü fıyatı üzerinden ödeme sanya girmemis ve Millet Mecvapılacak ve maden devletleş lisinden geldiği biçimde yasalasmıştır. tirilecektir. Sanığın mektubu Bir durusma önce her üç sanığın da «Muştereken lşledlkleri kaçakçılık suçundan mahkumiyetlerinl talep eden «Cumhuriyet Savcısı Selçuk Bengü, avukatlann konuşmasından sonra söz almıs ve sanıklardan Saki Zorlu'dan cezaevinden şahsına yazılmıs bir mektup aldığını açık lamıştır. Sanık ve sanık yakınlan bu mektupta yer alan konulann açıklanmasını büyük bır sessizlik İçinde beklerken Savcı Selçuk Bengü «Uzun uzadıya yazılan bu mektupda Saki Zorlu ba na ailevi sırlannı ve özel yaşamını anlatmıştar. Bunu açıklamak karakterlme ve meslekî ahlâkıma uygun düşmez. Ancak haMkatleri aramak, sanıklann leh ve aleyhlerindekl bütün kanıtlan toplayıp hata var İse geri dönmek ve lddiamızı kuvveüendirmek de savcılığımızın görevidir. değişecektir» demiştir. OKUYÜCU MEKTUPLARI Sağır Dilsiz Okulları yetersiz Tlre'ye bağlı Dağdere köyündenim. Köyümde çok sayıda sagır ve dilsiz bulunrnaktadır. Bunlann yararlı olmalannı saglamak üzere yürürlükte olan yasalar vardır. Bu nedenle Türkiye'nin birkaç yerinde okul da kurulmuştur. Ancak çocuklanmızı bu okullarda okutabilmemiz çok sınırlı olanaklar içinde. Nitekim köyümüzden bir çocuğu îzmir Sağırlar Okulunda okutabilmek için gerekli evrakı hazırlayıp okul müdürlügüne gönderdık. Çocuğumuz sıraya alındı. Bugün, yarın alacaklar diye 4 öğretim yılı bekledik. Sonunda okula gidip sorduk. «Çocugunuz 125. sırada olduğu, yılda 25 yatüı öğrenci ahndığı, ancak sırası gelinceye degin, çocugumuzun ilkögrenim çağıru asacagı ve bu çocuğun okula girebilme olanağının pek mümkün olmadığı» yanıtını aldık. Paralı okutma olanağımıs da yok. Şimdi ilgililere soruyorum: Bu çocuklan ne yapalım? Niye ülkemizdekl tüm sağırdilsizleri okutabilecek yeterlikte okullar açılmaz? Îzmir Sağırlar Okıılunun kontenjanı dolduysa niye bu çocuğumuz baska yerlerdeki okullardan bırine alınmaz? Sanınm, sıraya aiınan bu çocukların llköğrenim çagını asacaklannı, gerekü önlemlerin alınmasını, vülardan beri bekletılen okuma vazmadan yoksun velilerden önce ügililer, okul yonetıcıleri düşünmelidırler. Ramazan ÖZTTJRK BALIKEStR Gardiyanlar haftada 84 saat çalışıyor Bizler devlet kuruluşlannda, yani devletin ceza ve tevkif evlerinde memur adıyla çalışan gardiyanlanz. Günlük çalısmamız 12 saattir. Haftalıi izin günümüz yoktur. Bilfiil haftanın 7 günü, günde 12 saat olmak üzere haftauk toplam 84 saat çalışırız. Oysa diğer memurlar 40 saat calışırlar. Aynca bıze bu 48 saatlik çalışma farkı için hiç bir ek ücret ödenmez. Bayram tatilleri de buün içın uygulanmaz. Yıllık iznımız ıse kıdeme göre yılda 15 tle 20 gün dür. Yaru yılın tam 350 ifünü aralıksız 12'şer saat çalısır ve diğer memurlardan bir aynca lık görmeyiz. Acaba sorunumuza ne zaman çözüm getirilecektır. Ya da böy le bir çözüm düşünülmekte mı dır? Hüseyin VAVUZ Nijde Tarım açık 'îardivanı Sekiz oda ve beş temsiîcüiğin j oluşturduğu Mimar Munendıs Odaları Koordinasyon Kumlu, TÜMAS Istanbul şubesı ve TÖB [ DER Istanbul Şubesı dün ortak' laşa duzenlediklen basın toplan. tısında, son günlerdekı gelışmele26 ekim tarıhınde bütün yurtrin, ülkemızde demokrasıden yana tüm güçler için kuşku verıcı ta yapılacak nüfus sayımmda İsbir nitelik aldığım belirtmişler ; tanbul içın 40 bın sayım memurunun görevlendirildiği açıklandır. mıştır. Bu gelışmelerın bir kısmına ta Nüfus sayımının eksiksiz ve mk olduklannı bildiren demok ; ratik meslek orgütü temsılcilerı,, sağlıklı japılabilmesi için tstan24 nisan günü Fen ve Edebıyat Fa bul bolgesinde görev alacak perkültelerinde bır ışçinin ölumü ile soneh eğitmek amacıyla numarasonuçlanan olaylara ışaret ede taj egitiml kursu çalışmalanna rek, öğretim üyeleri ve asistanla başlanmıştır. Çalışmalan bir korm tanık olduklannı şöyle anlat j nuşma ile açan Vali Yardımcısı Nihat Tahiroğlu, nüfus sayımımışlardır: nın yurdun tüm varlıklannın en «Hükümet tarafından karşıt gö vanterini ortaya çıkaracağını söy rüşteki iki grubun çatışması ola I lemiştir. rak kamuoyuna açıklanan olayla ] rm görgü tanıklan olaylann ken ' Tahiroğlu, nüfus »ayırrjnda eldilerine komando adını veren bir de edilecek sonucun yüzde yüz grubun Edebiyat Fakültesine yap ı doğru olarak saptanabilmesi için tıklan silâhlı baskmla başladığı ' çaba harcayacaklannı belirtmişnı anlatmaktadırlar. Edebiyat Fa tir. kültesi koridorlannda defalarca Devlet İstatistık Enstitüsü îsateş açan, ellerinde sopalar ve zın cirler olduğu halde, gözlerine kes tanbul Bölge Müdürü Aydın Götirdikleri yurtsever öğrencilen a : re. toplantıya katılanlara teknik ğır şekilde dövmüşlerdir ' bilgi vererek, nüfus sayımından önce bina sayımı yapılmasmda Edebiyat Fakültesının basılmabüyük yarar olduğu savunmuşsma, silâh atılmasuıa, bırçok oğ tur. Aydın Göre. numaralama işrencının yaralanmasına seyircı leminin Istanbul'da 15 hazirana kalan polıs, düzenledıkleri foru kadar bifirileceğini söyleyerek, mun sona ermesınden sonra, o yurttaşlardan kapı plâkalannı iyi lay çıkarmadan binayı terketme korunmsım ve memurlara görevye hazırlanan ögrencilerin üzerine 0 copla yürumüştür. Olaylann bun dan sonraki bölümünde ıse görgü tanıklan Sıvas yurdunun tera Meclis, ölüm sından otomatık tabanca üe defa I larca ateş edıldığını, Sıvas yurcezasının dunun onünden Site yurduna ateş edenlerın pek çok kisl tarakaldırılmasını fından görüldüğunü anlatmaktadırlar. Polısln bu yurtta yaptıgı aramada ise hiç bır sılâh bulunmamıştır. Aynı polıs, kale fethedercesıne kapıları panzerlerle tahnp ederek Site yurduna gırmış, buradakı öğrencılenn tumü ıki sıra halınde dızılmış polıslenn arasından geçırilerek lıunharca coplanmıştır. Öğrencıleı Gayrettepeve götürüldüklen otobüslerde ve vansta da dayakla karsılan rcışlardır.» KONGRF. DUTURUSU Yayla Spor Kulübü'nün yıllık olağan kongresi çoğunluk sağlan dığı taktirde 25'5'975 pazar günü saat 11.00'de. çoğunluk sağlanmazsa 27/5'975 salı günü saat 19 iKi'da kulüp lokalinde yapüacaktır. GÜNDEM: 1 Açılış ve saygı duruşu. 2 Eski idare kurulunun ibrası 3 Eleştiriler. 4 Yeni idare kurulun seçiml 5 Kapazua. 26 ekim'de yapılacok nüfus sayımı için IstanbuTda 40 bin memur görevlendirildi lerinde kolaylık gösterilmesini istemiştir. Üç gün sürecek numarataj egitimine Belediyeden 50, Nüfus Mü dürlügünden 251 memur katılmaktadır. Burdur'da 1971de "Afet hali, i,. gerekçesiyle konulan grev yasağı sürdürülüyor ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) 1971 yümda Burdur'da meydana gelen depremden sonra, o bölgede «afet olduğu» gerekçesiyle grevlenn yasaklanınası kararı halen sürdügünden dolayı, BesinIş'in grev yapma girişmıinde bulunan işçilerine izin verilmemiştir. Bundan dört yıl önce Burdur' da meydana gelen deprem sonucu, bir karamameyle o yörede çalışan işçilerin grev yapmalan yasaklanmıştı. Yasaklamanın gerekçesinde «Bölgede afet hali olduğu» belirtiliyor ve grevlerin yapılamayacağı bildiriliyordu. «Afet halinin» sona ermesine rağmen, grev yasaklamasının kaldınlması yıne bir kararnamevı gerektirmekte ve Besinlş kolunda çalışan ışçıler greve gıtmek ıstedikleri halde, bunu gerçekleştirememektedirler. BesınIş bu nedenle Çalışma Bakanlığı'na başvurmuş, Bakanlık «afet var» diyerek bunu kabul etmemıştır. Bunun üzerine sendika tmar ve tskân Bakanlığı'na başvurarak «afet halınin kalktıgına» ilişUn Oir kararname hazırlanmasmı istemiştir. Hazırlanan karamamenin şımdi tmar ve İskan Bakanı Nurettin Ok tarafından ımzalanması gerekmektedır. tşçilerin grev hakkı ancak bundan sonra doğacaktır. SOYADI DEGİŞtKLtGt Istanbul 20. Asliye Hukuk Hâkımliğimn 2.4.1975 tarih ve 975/ 793 sayl' ":ararı ile Alaçlı olan soyadım .^'tçalı olarak değistiriimiştir. Mu»Ul* Müöt ALAÇU Bütün kuruluşlar Atatürk Çocuk yuvasının kapatılmasına karşı mücadeleye Savcı çalışıyor Bir sessizlik içinde taidp edilen duruşmada savcı BengU bu mektuptan sonra bir dedektıf gibi harekete geçtiğinl, cezaevine giderek sanıklar Ali ve Mustafa' nın tekrar lfadelerinl aldığını, ka çakçılığm yapıldığı yere gidip komsulan dinlediğinl, kontratta İmzası bulunan kiracı Musa Erciyaş'ı hiç birinin tanımadıgıru tespit ettiğinl anlatmş ve «Musa Yaşar'a göre Şişman, Mustafa'ya göre kır saçh, AU"ye göre siyah saçlı birisi. Bana göre ise Musa Mustafa"mn taa kendisidir Ifadesinl aldığım gün imzasını atarken Musa meydana çıkıverdl. M. harfindeki benzeyis imza Bürü olan son çizgilerdeki üçgen yazı karakteri ve surati Mustafa'yı Musa yapmıştır. Bu durumu Adlı Tıp uzmanlanndan aldıgımM raporla da resmileştirdik. Işte sayın avukatlann kontrat hakkındaki savlan da bu şekilde çürümüş oluyor. Ve iddiamızı maalesef sanıklar lehinde değiştiremeyiz» demiştir. çağrıldı ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye Sağük îşçileri Sendikası Genel Başkaru Mustafa Baş oğlu, dün verdiği demeçinde: Bü tün kuruluşlan Atatürk Çocuk Yuvasının kapatılması karsısında işbirliğine çağırmış, «C. E. K. Genel Başkaru Ali Rıza Zorluoğlu gerçek dışı beyanlarla basıru ve kamuoyunu yamltmaktadır» demiştir. Ankara Atatürk Çocuk Yuvasındaki isçılerinın ışlerinden çıkanlmak istendiginl, Zorluoflu' nun bakıma muhtaç yoksul çocuklar yerine ana okulu açarak analı ve babalı çocuklan paralı bakıma kalkıştığını, keyfi tasarruflan karsısında tek engel olarak Sağlıktş Sendikasını gördügünü öne süren Sağlıktş Sendikası Genel Başkam, «Zorluoğlu zaman zaman işçüeri toplamış, Genel Müdür muavinine kurdurdugu san sendikaya geçmelerini ıstemıştir. îşçüer bu sendikaya geçmiş olsalardı, yuva kapatılmayacakü. Bu da göstermek tedir ki, yuvanm kapatılması, işçilerin sendikamızdan aynlmayışınm yarattığı bir intikam his j sini tatmin icindir» demiştir. Ana okulu açılsa bile, çamaşır cı, aşçi, bulaşıkçı gibi işçilere yine ibtıyaç olacağını, buna rağmen bu vasıftakj işçilerinde çıkarılrtıihnı hatırlatan Mustafa Başoğlu, «Atatürk idealinin yaşa tılmasi içın bütün Atatürkçü kişi ve kuruluşlan bu mücadelemizde vanırmzda görmek istiyorum» demiş, sendika ile kurum arasında herhangi bir uyuşmazlığın ve yine bir sn7leşmenin söz konusu olmadıgını tekrarla Tartışıyorlar Sanıklardan Ali Karaman'ın avukatı Dursun Özdemlr önce Mustafa Akdağ'ın mahkemeyi red talebine katürnadıklannı, mahkemeye sonsuz iümatlan olduğunu belirtmiş müvekkiliııin sanık Saki Zorlu tarafından bu işte alet olarak kullamlmak istendiğini ile ri sürerek «Bizler de Musa Erciyaş rolünü oynayan bir şahsın olmadığı kanaatındayız. Karşımızda Musa rolünü oynayan bır sahıs çıkartılmak istenmiştir. Bu nu anlamıyoruz» demiştir. «Biz avukatlann görevi Adalete yardımcı olmaktır» diyen ve Savcımn tüm mütalaalanna katılan avukat Dursun Özdemir üe, Sanık Saki Zorlu ve diğer sanık Mustafa Akdağ'ın avukatlan ara sında tartışma çıkrmştır. reddetti KEFALETLi MEMURLARA DA iŞ RiSKi ÖDENECi VERiLMELi 30 mart 1975 gün ve 79705 sa re maaşlannın yüzde ikisinı keyılı yan ödemelerle ilgılı karar talet sandığına aıdat olarak ör.arne Belediye ve bağlı kuru demek durumundadjrlar. Aynı luşlarda çalışan kefalete tabı sandığa aıdat ödeyen fakat de» memurlara ayda 300 lıra iş ns gışık ücret uygulamasına makı adı altında yan ödeme olana ruz bırakılan bu uygulamadan ğı saglamış bulunmaktadır. So? bır an önce vazE^çilmesi ve bu konusu karamamenin Belediye nedenle de rüm kefalete tabı ve bağlı kuruluşlar dışmda ça memurlara ayda 300 lira ış riski lısan kefalete tabı memurlara adı altında bir ödemenm yapılbu olanağı vermemıştir. Aynı ması Anayasamızm gereğidir. a revı yapan memurlara değı llpililerden yasa dışi bu uysık ücret uvpulamasi yapmak gulamanın bir an önce düzeltilAnayasamızın eşi'.lik ilkesine mesini ve mağdunyete ugı«ıyan aykın olduğu kadar, sosyal hu tüm kefaletlı memurlara yan ökuk devletı olmanın ilkelerıyle deme olanağınm sağlanmasım as haMasmaz. dıhyoruz. CemU ÇAGLAVAN Karadeniz Tek. Üniversltesl Bilindiğı Uzere kefalete tabi Memurlar Derneği Başkaru memurlar 2489 sayıü yasaya gö ANKARA (A.VK.4; CHP Tekirda* Milletvekıli Yılmaz Alparsan ve Istanbul Milletvekili Hasan Akgiray ile 10 arkadaşının, ölürn cezasının kaldınlması hakkındaki kanun teklıflerı Millet Meclisi'nın dünkü oturumunda reddedılmıştır. Geçen hafta görüşülmesi yapılan, fakat oylama sırasında çoğunluk olmadığı içın görüşülmesi düne ertelenen teklıt içın CHP'Uler lehte. Milhyetcı Cepheye mensup mılletvekillerı aleyhte oy kul lanmışlardır. DP çekimser kalmıştır. Bu partıden Konya Milletvekıli Muzaffer Demirtaş ile Denizli Milletvekili Sami Arslan ölüm cezasının kaldınlmasına karşı oy kullanm's'.ardır Bağımsızîardan Nebil Oktay tle TBP Genel Baskanı Mustafa Timlsı CHPlilerle birUkte oy kuilanmıs lardır. İstek reddedildi mıştır. Mahkeme, sanıklann tahlike istemini reddetmiş, sanık Mustafa Akdağ'ın reddi hâkim talebini yerinde bulmamıştır. Ancak mah keme bu reddı hâkim talebi hak kında merciı olan tstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nee gerekli karann verilmesı içın dosyayı Cum huriyet Savcıiıgı'na göndermiştir Duruşma savunmalar için bir baş 1 ka güne bırakümıştır.