17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 Eyilil 1974 arihin genel akı?.i içinde. bazı uluslar. «osyal siyasal ve kültürei «el:?n.eieri ve dünya uv. garhğına katkılan ıle ölmezlik niteliğini ıtarsnır ve varlıkiaruıı evreıuci bır gerçek olarak devam ettirirler. Bu uluslarm başuıda, hiç süphesiz, Türk ulus'i gelir. Düny» Türk gerceğıne, ilk kez, Büyük Hun imparatorhığuiîun <M.E. 204 M.S.: 2161 kuruluîu ile tanık olur. Asya'da kurulan bu ilk Türk Devleti üe ortaya çıkan «Türk Realitesi.. daha *oms. lan Çin ve Hindistan'da, A'ya'nın öbür bo'gelerinde. değışik adlar altında kurulan devletlerle bir • devamlılık» gösteıir. Selçuk Devleti olarak Anadolu çekirdeğine yerleşir ve nihayet orsda dünvş mn en büyük. en uzun ömiirlü ve en ihtışamlı Türk İmpajatorluğıınun kurulmaaı ile ölmezhjrıi •ağUr. T Türkiye'nin dıj politikasmı da etkiler. Ana hedef lerinden ayrılmamış olsa bile Türk dı? politikası artık bir <teılımiyet> politikaıı halin» gelır. TÜRK GERÇECt Turgut AYTUĞ ESKI TOKYO BUYTJKELÇISÎ •yenid»n d"o|uş> hareketi için bu nlanâklar elbette ki yetersizdir. Ayrıca. Türk realiıesinin bu vsr olma vs yenılenme mücadelfsinde. içteki bu g.iclüklerin yanı nra, dışta da. kaısısına zorluklar ;•kanİTnakta ve engeüer dikilmektedır. Fakst k:sa süre içinde, bu tehlikeli dönemeçtnı geçilir. Güçlüklerin büyük bir kısmı yenilir, Tüık realitesinin yenilenme hareketi basarı ile son';çlanır ve dünya .Türk GerçeğUrıin varlık ve devamhlığma bir kez daha tanık olur. Ve yıilar sonr» ünlü bir batılı yazar. •Viyanadan ViladıvosVık'a kadar, kaıayolu ile yapscağinız bir gezide. bütün yol boyunca Türkçe konuşmak olanağını bulahı. lirsiniz" detnek suretiyle Türk gerçeğinin ölmsz'.ı ğıni dıle getirir. gi yeıini kin. n»fr»t ve ki'k»nçh|8 bırakrrurttT... Yurt düzeyinrie bir oportünizm fırtınası eser. L'lkenın bu şenel görünüşü ümit kırıcı ve endişe vericıdir. Ama, gerçek bunun tam tersidir. Bu yürek ürpertici olaylar geıçekte bir yenilenmenin. kendini arama ve bulma çabaîarının ve büyük bir «olujuıruun sonuçlarıdır. Ancak. toplumla ilişkileri kopmuş, ne yolla olursa olsun onun üzerinde daima egemenlik kuı ma maharetini göstrrmiş çevrelerce, bu olujum ve onun sonuçları gerok Türk kamuoyuna. gerek ?ünya'ya Türkiye'nin bir bölünme ve kopma noktajın» yak'aştığı ve sosyal yıkılışa doğru gittiâi şeitlınde akseitiriür. Türk tophımu olaylann kendisine bu bi çimde aktarılma5indan kaygı duymaya başlar, hai lâ z»man zamnn da umutsuzJuğaı kapıhr. Bil.nen çevrelerin bu yıkıcı değerlendırme ve yargıları. belli kanallarla işbirliği yapümak suretiyle. dış ülkelere daha da abartllarak aktarıhr. Beklenilen sonuç ise kolaylıkla elde edilmiştir. Dış dünya artık, Türkiye'ye güçsflz, bötünme orl» mma girmİ5. güvenilmez ve itibarmı yitirmit bir '51 ; ke o'.arak bakmaya baçlar. Türk Devletinin vönft mini yıüarcs bir nev'i •ipotek> altında bulundııran bu belli çevrelerin yıkıcı çabalarına TiirV • elit^ sınıfının. yükjek biirokr»tlarının ve «y»ç.l parti lider kadrolarınm bir kıanı da bilerek vey* bilmeyerek yardımcı olur.. Böylc bir orUm ve onun güç koşuUan. jüphMİz. Yükselme Yolunda Türkiye'nin dı? güvenliği gerçi dahil bulundu ğu iitifak sistemine hağlıdır. Ancak izlediği reslimı yet pol;tikası ile yukanda işsret edilen yargılama ve rleğerlendirmeleri kabu'.lenir duruma diişer. Dı? iliskilerir.de o artık Afrika'nın yeni doğan gen kalmış ülkelprinrien btridir Bu sanı her geçen ?ün biraz daha yayıimakta ve güç'enînektedir. Hpr şey yitirllmek üzçredir.. Fakpt. bu dejerlend.rrne ve yargılara neden olan olaylar. gerçfkte. büyük bir olu?umun sonuçl?ru zaafın değil püçlenmenin helirtilerı, mılletçe hütünle»me ve ulu«al bitinçlenmenin tezshıirle'i. ekonomik ve sosyal a'snSaroaki büyük a'ıhmların. kendini ararrıa ve bulma çabalarının dojal teceîlileri id: Nitekim ?on Kıbrıs nlayları bu eörüşü <inğrulamış, Türk milletinin 'kopma». tçökme» ve «par çalanma» ortaTnında dosil. bütünlesme. «üçlennıe ve yükfelme yolunda olduğunıı Upatlamıştır. Devletinin bütünlüjüne. güçlülüşüne ve yüceliğine gü venen rnillet, sonsuz bir ferahlık ve huzur içindedir. Dır ülkelerde ise, Türkiye itibarlı. sesini duvu ran. takdir ve hayranlık toplayan bir devlettir Türkiye aıtık yıllarca içinde bulundusu 'Güven bunelımıncian kurtulmuş. ulusal benliiine kavusmuştur Gelccek yılların onun icin şeiisme. çüçlenme ve yiiksctme yılları olm3?ı gerekir. Fskat enıs'llerin tiimü asılmış. güçlüklerin hep ?i yenilmij ve hiiiün dert vp meselelerine ?özüm lekli bulunrnu5 değıldir. Üstelik. bunlara. Türkiye'nin <dı* ruvenliği ile ilgüi VP tüm varlıjı için tehlikeli olabilecek çok önemli problemler eklenmiçtir. Çevresinde. helli metodlarla. tehlikeli oyunlar oynamak isteyenler vardır... Bu nedenlerle, Türk tophımu. bütün kadrosu ile. halen içinde bıılunriuğu •birlik» ve .beraberlik» h5va«ını sürdiinneli. kıskançlıklan. kinleri ve Mya?i ka\ asları bir yana bırakmalı ve büyük feda kirlıklara hazırlıklı butunmalıdır Zaman. ülkenin çıksrlarınu tahsi çıkarlaruı önGnde VJttna zamamdır. Suç ve Ceza ııçla cera arasındaki denge nedir? Hukukun ılginç bir bölümünü oiuştunır bu soru; Ceza hocalan bu konuda klasik bir örnek KullanırlaT: Snçla ceKi arasında bir dençe bulıınmalıdır. ki, cera yasasında hir fırından ekmek çalan kişiye Idam cezası ötijföriilöyor. Btı denge«izlik. vareıcın vicdanını rahatst7 edecektir. ve kâîıt üzerinde kalacaktır. Mahkemeler. ekmek calan hırsızı dara^acına eöndermektense. beraat karan vermeyi H:ç kuşkusıız suçlarla cezalar arasındaki denpeleri ve iîişkileri belirleyen bir kııvvet, bır iktidar vardır. N'eriir bu kuvvet? Kimdir bu iktidar? Bilime göre, eeemen sınıflar' dır hukuku bicimlendiren ve vasalardaki cezalann ölçülerini ve niteliklerini saptayan... Bugün Suudi Arabisfan'da hırsızların kolu kesiür. Feodal dönemlerin ceza aniavışı içinde kalan bu yasayı acaba Türkiye'den bir vargıç uygulayabilir mi? Havsalamıza sığar mı bövle birşev? Bir ülke düşünün ki, bir yanda Şeyhler. Prensler. ve korkunç bır pe'rol zenginlıği: fite yanda yoksul halk kitleleri... Eşine raslanmaz bir sosyal adaletsizlik ortasmda. okulsuz. hastanesiz. işsiz bıralnlmış bir yoksui: cslrmş: hem de açhktan calmış: ve ^argıcın ör.üne çıkarılmıs. Araba yareıç. sslt önünrieki vasalara bakarak vicdanı sızlamadan kararım verebilir mi: SaniKin ^ohı kesılmelidır. dıye'nıür mi? Acaba bugün Türkiye'de bir yargıç. kocasmı aldatan kadının recmedilmesinl. vani taslanarak öldürülmesini o naylıyabilir mi? Y?salarımız boyle yazsa bile. hukuk fakültelerimteden yerişen ve bugün Tilrkiyp Cumhuriyetinin adalet orgütünde eörev yapan yargıçlar arasında o yasayı uyjü ladıktan sonra: Oh adalet yerini buldıı.. diye neles alacak bir yargıç bulunur mu? Şimdi örneklerimirf Bhtı'ya tasıralım: Acaba buşrtin Fransa'da bir vargıç bulunur mu, komünizm propagandası yaptı diye bir Fransızı 7,5 vıla. 15 vıla. 30 yıla mahkum etsin? Bir İngiliz, bir Fransız. bır tsveç yargıcı. fikirlerinden otürü bir insanı 15 vıl hapis cezasıvla rnahkum etmeyl, ekmek calana ıdam cezası vermek gibi eorecektir. Cünkü bir yargıcın vicdanını biçimlendirpn. vassriıeı foplum'in ve dünyanm defeer yar«ı!andır. Bugiin verviizünde çajdas uygarlıkla alışverişi olan hiçbir yareıç. fikirlerinden ötürü insanlan hapse atmayı benimseyemez. Ama toplumlarda ceza vasalan devletin esemen sınıflarına jnre biçimtendiğind?n geri Suudi Arabiîtan'aa nırsızhk yEpanın kolu kesilir, kocasmı aldatan kadm tasUnaıak öldürülür; Türkiye'de komünizm propagandası vat'an 7.3 15, 30 yıl hapisle cezalandırılabiUr. Bütün bunlar çagaas uy»ar toplumlarda olmayan ilkel bir görtintüvü sereiler. Nitekim Istanbul Devlet Güvenlik Mahkemesı Basltanı Burhanettin Ertug. Türk vargıçlannın vicdan öorcunu en «or.unda dıle getirnr.stir. B'.z sayın Burhanettın ^ fcrtujî'u vsktiyle sanık sandalyesınden izliyerek tamdık. ÜlKemızın yetiştirdiğı saygın ve seckin yargıçlardandır. Büi^anı oınugu Is:snbul Devlet GUvenlik Mahkemesinde bir süreden oer' aevam eden K:vılcım »a:'e*esı davası sonuçl&nmıs gi>zeten:n sahibi ile sorumlu müdürü 3fişar vıl a£ır hat>se uı'at vı) sürgüne. davanın rtreki ıki samğı da Vpı vıl AJT h*n:v ve 8 er yıl sü.eüne mahkum ediîmişlerdır. Karardan sonra Mah keme Baskanı sayın Burhanettin Ertuğ, venlen cezanın çok olduğunu gazetecilere açıklavarak demiştir ki: « Biz kanunn UTjruluyoruı. i'asaların pratıti hu!. Kvet, çok büyük ceza! Ne yapalım kanun böyle. Vicdnnimır aıxlıya ıızlıya bu cezayı verdik.» Evet, böyle diyor Devlet Güvenlik Mahkemesının sayın baskanı. Ceza yasalanniiZ çagdas uysarhgın ve rtıendiîımi* Eatı top'.umlarındakı nukukun geris:nde kalmışrn. Bu rerçegı görmer.in zamanı da gelmıç geçmıştır. Feoriai nu«ulttan Medeni Kanuna geçmek için vüzlerce vıl Dir Ata'ürk ve bır Anadolu Ihtilâh bekledik. Baiının özzürıük yasabnm benımsemek için artık beklemeyelını. C'agdaş nuktıkrar. nas:bi olan her yargıcımınn vicdarvp' sı'.atan narltipıer bır *t.'önrt> ceza ya"saliirınawı çıkarmak; ve t l den sıynLmak gerek. Kritik Dönem Ne var ki, kıss zamanda. ihtişamımn Zenit» noktasma ulaşan ve dünya uygarlığma büyük katkıda buiunan bu Türk İmparatorlugu. başta d»ğışik Irklara dayanan yapısı olmak Ü7.2ie. yüksclisini saglayan ilkelerden uıaklaşısı. devlet" yönetimine .İdarei maslahat. zihniyetinın yerlegm»•ı. Enderun kadrosunun halkla sarayın ilisküerıni kesır.csi. saray entrikaları. kıskançlıklar. devamlı ve yıpratıcı harpler ve zamanın koşuilarma uyamamış olmak gibi nedenîerîe güç ve ihtişanıından yavas yavaş kaybetmeğe başlar. Ve Türk. varlıgını devam ettirmek ve kuracağı «Yeni Tiirk Devleti» ile Türk gerçeğini yafâtmak zorunluğu ile karşı karşıya kahr. Yalnız bu dönem Türklıik için kritik ve has as bır dönemdir. Tiirk gerçeğinin varlık ve devamlı IIEI 5ona ermek tehlikesi ile karçı kaısıysdır. Zira, yüz yılların ihmaline terk edilmiş yorgun Anadolu topraklarına, gerçek anlamı ile yerlesmek ve bu yeni «Türk Devleti.ni yaşatmak, onu güçlendırmek •anıldığmdan daha d* güçtür. Öyle ki, engeller h<i yük, sıkmtılar sonsuz, denler ve mereleler sa.vıpz dır. Anadolu mahrumiyet ve yoksulluklar topraçı haline gelmiştir. Buna karşılık. «Yeni Türk Devleü.nin kurucu ve yöneticilerinin ellerindeki ola liaklar «Türk deha«:» ve tmparaforluğun ensin ıni rasından üteye gıtmemektcdir. Bir «yenilenme. ve Yeni Dertler Fakat meseleler tam çözümlenmemiı, dertleı kesin sonuca bağlanmamışlardır. Üstelik, bu yenilenme hareketi ortaya yeni dertler ve meseleler çı karmıştır. Nitekim Türkiye, son yirmi yılda ekono mik. sosyal. kültürel ve siyasal bakımlardan. cetin olaylann ve büyük dalgalanmalann olustuğü I'i ülke manzarası gofterir. Ekonomik atılım, onun doğurduğ'j güçlükler sosyal dalgalanmalar, «.ıvaMİ kavgalar ve fençlik bunalımı ?:bi olaylar, görünürd». ülkeyi bir çeliçkiler ve dengesizlikler toprs ğı haline getirmiîur. Orada sevgi ve karjılıkiı *ay HERŞEY ÜNLARIN ÇIKARI İÇİN! Oktay AKBAL Evet Hayır Önemi Artan Çevremiz Denizleri kdeniz ve çevre denizleri için 197O'l»r ve sonrası siyasal gı rişimlerin yoğunlaştığı yıilar dizisi olmaktadır. Eskinin Dosuyu Batı'ya bağlayan bu tek sıratejik yöreşi bugün önemini giderek arttırmaktadır, uluslararası sahnede. Günümüz dünyssında çıkar ceki«rneleri şçkil değiştirmekterir. Mal ticareti birçok ülkenin iiretim uğraşlarında önceük ?ır.'ını • hizmct ticaretine» bırakmal;tjciır artık. Bunun az'rlıâıvsa ula;:m hizmetlerinde giderek beiirginlef mektedir. Tafitmacılık dünyasımn kökle» mis ve «hİ7met sanayiciliğini» ken dine meslek edinmi? ülkeleri bugün karşılarında giderek uyanan ülkeler topluluğu bulmaktadırl.Tr Çofunlueunu az Eelişmi? ülkele rin teşkil ettiği bu topluluk. hiz met ticaretinin en az mal ticareti kadar parah bir iş olduğunıı an lamıştır. Bunun. dünyada denizci liğe dsyah yeni bir çıkar sa.aşı başlatacağı açıktır. A «îngüizlerin politikasında in?af, yücelık, samimiyet ve mertlik yoktur. Ötekı devletlere karsı davranî» ve muamelel«ri, îngiltere'nin jeopolitik mevkiınin gereklerine ve ticari Çikarlanna göre tamamen çıkarcı niteliktedir.» Tam yetmi» bir yıl önce Padişah Abdülhamit'e verilmij bir rapor bu cümlelerle baslıyordu. Biyükelçiliklerde, nâzırlıklarrfa bulunmus Salih Münir Paşa irii bu «atırları yazan... Bugün de aynı snzleri yinelemek mümkünriur. Insiliz politiktsında mertlik, içtenlik. ınsaf. yüce'.ik eibi değerler busun de yoktur. lngiltere baska devl?:lere kend: ticarî çıkarlan •çısmdan iyi ya da kotü dsvranır! İ5te Kıbrıs'ta son eünlerde karsılaftıjımır îngiliz oyunu bunun yeni bir örneğidir. Klbrıs'taki Ingiliz üslerine sıgınan on bin Türk. bu;ıın bir çeşit tutsak durumundaüır Canlarını kurtarmak için bu üslere 5i*ınan Türkler ?imdi Türk orriusumın elinde buiunan topraklara sitmek i<t*dikleri haldf bırakılmamaktarfır. Sövlendijinr çöre. Ti.rk bölgesinden kaçan Rurr.Iann ??ki yerlerine zeri drinmeleri istenmekt»dir, ancak böyie bir riılck yeTİne srtirildikten .«ınra Türkler «ebe;t bırakılacaktır. tnf.ltere b:r (,c?it ba«kı yapmaktadır Türkiye'ye Bunun ncden: de Türk ordıı<;ıımiT» kontrolü allındaki bnlgede. Ö7ellikle Mago^ad^ki İngıliz kapitalinin yapmış old'uğu yatır:mlarrf:r Sozde Magosa'da însiüz otellerinın Rum görevlileri korkudan kenti bjrakıp kaçmışlar. Şimdi bunların geri fieimeji gerekiyoı m'i«! Mago»a, Injfilizlerin bir dinlenme, e£lenme y»riymis Hiltnn ayannda birrı">k olel yapmışlar bu ıç için. Şimdi hepsi bofmuş, personelsizmiş. Türkler kaçan Rumlan Magc«a'ya «okacaklarmıç, Türk bcilCPMnrleki bütün F;ım halkl perive dnnecckmiş, ondan sonra tngllız Ü5lerindeki Türkler özgürlüje kavuştunılurmuş!.. Türkiye Kıbrıs'ta coğrafi feriera«vnn öneriyor. Yani Rum toplumu arlanm bir yerinde vaşayacsk. Türk tophımu başka bir yprinde... Avrı ayr: yönetimler altında... Törkîer bu yana gelecek. Rumlar o yana girlecek. Şimdi, bu iş az çok gerçekle?mi = . Rumlar kacmışlgr, Türkler en yakın ü«lere sığınmışlar. Niye yenirien h»rk»si e = ki yerlrrine. köylcrine, kasabalarına, kentlerine yerleştirmok çabasr Böyle bir şeyi Türkiye benim^eyrme? elbct. MaKo«a'riaki. Cîirne'deki otell«rine, i?vrr!?r:ne Inşilizler Rum cörevli bulamtyor rfive politikasmı bn^amsz. Kıhrıs artasındükı Tiirk bolae«:nde Turk tnplıımu avrı bir vnnetim »Uırria ynsayacak, Yunan boî'esinde de Rumlar... KendiliSinden olmuş bu İî. ya ria varıyanva flmuş. Ama lns:lİ7 politik.ısı bu. \e(mi= üç yıl rince Snüh Münir Pa^a'nın raporunda sövledisi sibi her şeyleri çıkara dayanır onUrm!.. Salüı Münir Paşa'nm bu çok ileiriç rapoıiı buiniıikü dile »ktarılmıs. «Türkiye lJpfterinin eylül ssv:smda oıriuSıı sıbl yvjin'.zndı. fîirkac parca almakla o'nıaz. En ivisi hPTJ'inı okuîmV. Bâkın 1903'te Padisaiıa verdigi raporda Salin Mün:r ı'aşa TA diyor: «tr.gilt»re'n:n Osmanlı Devletir.e karsı öteden nrri uvguladıgı poînikaya gelince. yak'n ?amar.a kadar tngilısleı Osmanlı Pevletine. Türklere ve Müslümanlara olan sevjrilerinden değil, fakfcî Rusların o sırada Ortaasya yolunu bırakıp Anado;u üzerirıden ve bir de Süveyş tarafından Hindistan'a dogru sarkacakifDtıı tahjTÜn ettiklerinden dostluk göstenrlerdi. Yani mevkii {•.ibsriyle Rusya'nm bu hareketini örslemesı tabiî olan Osmanlı nevletini konımak. dolayısıyle, Hindistan'ın da cmni\etıni sağlamak demek olacağırıdan. yine İnRiliz çikarlanna hizmei sayılırd;..» Görüyorsunuz hep aynı kendi özel çıkarlannı korumak poütıkası!.. Türkiye bu sç;dan onlara yararlı oluyorsa ivtdir>r, defilse ellerinden gelen her kötülüğü vapmakran çekınmezler. Özel çtkar, büyük küçük, ama çıkar!.. İngi'tere elbette yetmiş üç yıl öncenin önemlt büvük. eüçlü devltti değil artık. Kendini biliyor, nereye kadar sözü geçer. ya c» geçmez. onlan da oıliyor. Yine de esici günlerıni haurlaytp b:rşeyîer yapmaya kalk:şıyor Ada'dakı Türk ordusunu krıkut»c»ğını sanıp ücretii asker getirmek. üsleıe sığman on bin Ttirku tutsak saymdk gibi... Salih Münir Paşa'mn raporu çok örtmli bir belgedir. İngilizlerin Usmanh Devletine karşı güttükJeri politikada Araplara ve Ermenilere oynaUıkları rolleri ttlirliyor. Niye üsmaniı İrnparatorluğuna baglı Arap toprakiarını, Ermeni ropraklannı koparıp almak ıstediklenni... Hepsi özel îngiliz çıkariarını sağlamak. arttırmak, koruınak daha daha güçlenöirmîk içmdir. i%on olarak şu satırları oku'.alım: «Bu rr.aksülarm ha^ıl olma5! ugrunda bir çok kan dökülecekmis, b:r çok £rmenı telef olacaknii<. bunian düşünmeK İngiıiz diplomntlarınm iş:. vazifesi ve adetı değildir. tngütere çıkarlan L'ğruna csiz ve mübah olmayan şey yoktur..» Hep İngüizlerın çıkarlar: hep kapitalist. emperyalist devîetltrin çıkarlan. yainıî onlann yalnız onl»nn'.. BupJn de öyle dün de. İşte 4 ağustos 1903te yazılmış blr rapor. İbretle, önemle ckumaya değer. GÜNÜMÜZDE, ULUSLARA VERİLEN CEZA DAHA ÇOK EKONOMİKTİR. TÜRKİYE, YUNANÎSTAN'A KARŞI, DENÎZ TAŞIMALARINDA < HİZMET GÖRDÜRMEME» KOZUNU KULLANMALIDIR. Kap, Necmettin AKTEN VUKSEK DENÎZCILİK OKULÜ OGRETtM UYESt Başarı Yıh T974. çplı.jmekteVi ölkiler »çı;ındah, hizmet ticaretinın temeli ni oluşturan denizcilikte ilk aâır lıklı ba;annın tescil edildiği yıl dır. UNCTAD Genel Kurulu her ülkeye. kendi dış ticaıet yükleri nin °r 40'ını ulusal gemilerle tajı nıa önceli|ini tanınuştır. Buysa. denizciliği kazanç kaynağı kabul eden Norveç. Yunanistan, lngılte re gibi ülkeler için beklenmedik ve yıkıcı bir sonuç olmustur du ülkeler mevcut kurala rağmen, çı karlannı kaptırtmama yolundaki yoğun çabalarmı sürdürmektedirler. Deniz ticaretinde üçüncü bayraklar> olarak bilinen Yunanistan, Ingillere ve Norveç ba.îka ül kelerin yüklerini taşıyarak '.tazanç sağlamaktadırlar. Bu ülkele rin deniz ticaret filoları dünvs deniz ticaret filosunun tonaica '/«28'ini belirlemektedir. Bıınlardan Yunaniftan ve Norveç. son 10 yılda denizcilikten çok r.engin lesmislerdir. Bu dönemde Norveç. 20 milyon dedveyt ton, Yunanistan'sa 18.8 milyon dedveyt ton tu tarında gemi sahibi olmuşlardır taîidıkları yükler sayesinde. bu iki ulusun belirgin özelliği varlık larını denizciliğe bağlamı; olm» larıdır. UNCTAD andlaşmasından önce deniz ticaretinde büyük ötçüde serbestlik egemendi Taîm»iarda sınırlandırma pek söz konu;u değildi. Ama gelişmekteki ülkele rin deniz ticaretinde kendi »çıla nndan doğal gö'rdükleri pay istemi sonucu üçüncü bayraklar artık bu serbestliği yitirmislerdir. Bu ülkeler için tanınan taşıma hak kı dünya deniz ta?ıtmacılığının 0 n20'si olarak sınırlandınlmıştır. Buysa, bu yıla değin durmadan akan bir kazanç musluğunun kısılması, belki de gelecekte kapan ması demektir Üçüncü bayrak ülkelerinin armatörleri kendilerini zorlu fünlerin beklediğinin bilincindedirler. Bu yüzden de. örellikle Norveç'te, hizmet sanayicileri diyece ğimiz armatörlerin pek çoğu Kuzey Denizinde petrol arama larına kaydırmiîlardır yatırımlannı. Bu bir kabuk degiîtirmedir. Nitekim, denızierdekı varlığı 35 milyar dolar olarak oilinen Norveçli trmı törler servetlerınin büyük bir oo lümünü (yaklı»?ık olarak 15 mil yar dolar> deniz petrolune yatırmaktadırlar Bu. aslında bir ra«tlantı değildir. Gelecek için dujru Ian kaygmın bir belirtisidir. Dünya denizcilığındeki politik gelişmeler, çoğunun özgeçmi$ind« kaptanlık müessesesinin tohtımları ystan bu hizmet sanayicüerini geleceRİn petrol kralları olma vo luna itmeKfedîr: ' " ~ J "" Norveç armatörlerinin bajlattıkları deniz petrolcülüğü »kımı, Yunanlı hizmet sanayicılerince de denenecek^ir Hu girişımlerin ağır lığı ise Ege Denizinde oluşacaktır. Deniz ticaretınrie eiderek kısi lan çıkarlan yüzünden Yunanlı armatörler, eğer konuya makro yaklasıml» egiliyorlarsa. ister t»temez bu akıma uyacaklardır. Ka zançlarma ba«kı bir yatırım *la nı bulabilme olanaklan da pek yoktur. mayacaktır. Ege rlenızi, Yunanistanın denizlerdeki tek umududur. Bu umuau yitirmemek uğruna Türkıve ile ciddi ve surekli btr (.ekısmeyı göze alabilccektır. Yunanistan bugünkü durumunu ve uluslar araondaki yerıni denizciliğe borçludur. Ancak unutulmamalıdır ki, bu denızciliği bugünku düzeyine başka uluslsr getırmiştir. Bunlar arasınria Türkiye de vardır ve de bbş müfterileri arasındadır. Türkiye'nin dıs ticaret yüklerinin yaklasık ^r 83'unu yabancı bayraklar taşımaktatfır Bunlar içinde Yunan sermayesme dayalı filo ba$ sırayı tuimakıadır. Öyle ki, yalnızca. dış tİCaretirr.izin rc 30'unun yürutüldiığü Istanbul limanınrta bu filo nun v''l<ar payı 1'3'tur. Türk ticaret fılosu ise bu hizmetlere r " İS orarında (Komşumuz filosunun hemeıı hemen yansı kadar) katılmıştîr. Yine. yalnızca tstanbul limanında. Yunan sermayeli gemilere hizmet sördürülmeden yok yere dönen dövız biçimli ra?m;naîlar 100 milyon lirayı a^malctadır. O denen toplam navluniarsa 1 nnıyar liraya yakındır. Yunanlı armatör Ona«sis Türkiye'ye karsı kullanılmak üzere Yunan Den:z Kuvvellenne U» milyon dolar (1.4 milyar lira) bağışlamı?tır. Yine, Yunan Armatörler Birligı bildirisine göre. her Yunan gemısı taşıdığı yüklerin beher tonu başına 1 doıar katkıda bulunacaktır. ulusal silâh lanmaya. Bu para kimin sırtın dan çıkacak ve kime karşı kulia nılacaktır? nu lcurulujlarına ben:msetmelidir. Zaten, Yunanıstanla olan tıcaretimtz dışında kalan tasıma hizmetlerinı gördürmede armatörü ve bayrağı seçme hakkı büyük ölçüde Türkiye'nindir. Buna kim se engel olamaz. Günümüzde uluslara verilen cpzalar ekonomiktir. Çünkü günümüz insanı ve toplumları zenşinlesme savaşı vermektedirler. Buysa. ekonomik karakterlidir. Türkiye. Yunanistan'a karşı deniz taşımalarında hizmet gördürmeme KOZUTIU kaçırmamalıriır. Denizciliğe mideden baglı olan bu ulke için bu tutum, en geçerli ekonomik cezadır. Yoksa, seçmışte fındıklanmızı Bulgaristan lirnanlarında boşaltarak satıp yerıne taş yükleyen. gemiyi Ege' de batırarsk hcm yük, hem de cemi \izerind°n çifte kazar.ç sağlama örnegım de veren zıhniyete hizmet gördürülmeğe devam edildigi surece pazar savaşlannın aleyhîmize sonuçlanması normâl karşılanmalıöır Emine CAMJAN (BITAKOC.tt) t Ie Ahmet CKSVAS evlendiler. MJ».1Ü:4 Zeytinbnrnn Okuyucu Mektupları Yanlış bır düşünce 7473 • Türkiye'ıie Cumhuriyet Gazetesınln (Dıs basında Kıbrıı konulu okur nıekuıpları) sütunuıcla Ispan.vd'da oır aaietede yazmış olriujunuz Dinya Türklerin Karsısına Oikilmeli. baslıklı yazınızı okudum Tek taraflı ve fanatıkçe kaleme aldıgını» bu bah'.s^e vanılı\iT«unuz. Turk!er Kıbrıs ta salrtınya gırısmedl, aksine yıllaıdır Turk hareket edecek şekllde yaşıcemaatini ve hatta Rum cryurlar. 1S15 yılı Türk Cumrıuğunlugunu riahi canlarından rl\ en lrtaresı ıle ılsıll degilbıktıran kanun dışı EOKA dır. Kötülukleı ıhanet edenieçetecilerın'.n venı bir cınayft re yapılmışTir. l'ürkler de bun seriüini sahneye koymalanr.a lardan sarar sormüstür. Her fırsat vermemek için barıs ha zsman acı ulan Dlr gerçelc rekâtına girişmıs ve düşmanvarsa o da kurunun yanında ca değil dostça geldiklerini vdjin da zarar görmüş oldusuçsuz halka ilân etmi? ve bu ğudur Komitacı Ermemlerin arada Türk, Rum ayırmak^ı kotülüklerl tarihe gömiilmüşzın gıda ve her türlü yarriımtür. Bu mezarları deşmek hada bulunmustur. yır değil ser getinr Senyor Havik. Eğer Kıbrıs'ta lnsanlar ölmuşse bu tek taraflı olmamış Vaşasın Türk dostları, kahtır. Türkler de bundan zarar rolsun Türk düşmanları. gorrr.uştür. Caniler üç köy Antuvan Dotanalp hulkını yok edecek kadar ıleHasnun Ualip. 20 ri titmis ve bu canıyane ınBeyotlu • ISTANBLL san dışı kötülüklerın cezası Yunanlılarm Girişimi Yunanistan böyle bır girlşlm için siyasal yönden Türkiye'nin nabzını yokiamış ve başarıh sonuç alamamıştır. Bundan ıonra sıra ticari girışimlerindir. Bu nedenle, Yunanistan, petrol için tek başına çözümleyemeye» ceği sorunlan uluslararası arenada söz sahibi olmuş Onassis, Niarchos v.b. gibi dünyaca bilinen sayılı petrol armatörleri aracılıgıyle ticari yöne kaydıracak ve uluslararası ticaret devlerini kendi saftnda devreye $okabilmenin yollannı arayacaktır. Bu. aynı zamanda Yunanlı armatörlerin içlne de geiecektir. Zira onlar. Norveçliler gibi petrol teknolojis) konusunda bilgiii değillerd'ir. Buysa, büyük sermave gerektıren ve •konomikliği, hızla artan afişe petrol fiyatlarına rağmen hâl» tartışma konusu clan deniz petrolcülüğü için bu alanda ilerlemi^ devlerin ortaklıeını gerektirecektir. Bu tutum aynı zamanda Yunanistan lehine çıkar yakınlığı da doğuracaktır. Türkiye açısından titizükle izlenmesi gereken tutum bu noktada başlamaktadır. Ege'de tiyasal gücü dengeleyebilmek için gerekiyorsa ticarî güç ve sempati aranmalıdır Yoksa, komşumuzun gelecegini ve ulusal ekonomisini tehdit eden son denizcilik gelişmeleri karsısında Ege Denizinde çıkar kaybına ıığramak Yunanistan'ın kolayca kabulleneceği bir şekil ol Cumhurıyet: ACI Tam KAYBIMIZ Sigorta Yalova Aren Sabahaddin HARAÇ 20.91974 günü Hakkın Rahmetır.e kavusmuştur. Cenaz??i 21.91974 cumârtesi günü 'bugün) öğle namazmı müteakip Fatih Camiinden kaldırılarak Zincirlikuyu aile mezarlıfına defnedilecektir Mevla Rahmet eylesin. Ailesi ve Çoruklan NOT: Çiçek gönderilmemesi rica olıınur. Cıımhuriyet 7482 Bilinçli Kararlar Gerek Türkiye son olaylarla do«tunu. düşmanmı tanımış. çık&rlarının nerede olduğunu görmüştür artık. Deniz yoluyle yapılan ra^ıma lârımızm en azından *o 4(i'.nı yü rüten Yunan sermayeli gemılerin limanlprımıza uğratılmamalan Ko nusunda ekonomık ooykoı nara rı alırunalı ve bu konuda fiili duruma geçilmelidir. Buysa, gemile re yük verdirtmemekle olacaktır. Devlet. gerek kendi vüklerinde, gerekse libere yüklerde Yunan gemileriyle tasıttırılmama koşulunu açıkça koydurtmah, bu DOK1OR TARIK Z. K1KBAKAN Uert Saç ve Zühreri Hastalıklar Mütehasıın tstıklâl Cıd Parmalckıpı No «e l>l 44 10 73 gene aynı sekilde cevaplar.dır;!mamıştır. Türkler düşene vurmazlar, hele kendılerıne emar.et edilene kötülük etmezler. Kıbns Ut 1915 yılını karıştırmak yanllstır. Türküm diyen Türkleşmiş Ermeniler halen bu topraklarda huzur. güven ve her «nhada serbestçe Öğrencilerin isteği Biz. çeşitii çagdışı v» fas1«t baskılardan kurtulmak için parasız yatıli öfrervcı İken ayda 400 liralık bursu kabulieniD. ekorıomık baskıların pen çesinde eğıtiminı sürdürmeyi yeğ tutan Yüksek Öğretmen Okulu öğrencileriyız. İki yıl önce bize vadedilen avda 400 liralık burs, nedense 3öü TL. olarak ödendi ve öyle öa'enmeye devam edılmektedir. Öte yanrian öğrencı kredi ve burslarınm ayda 500 lira olarak ödeneceğı resmen açıklandığı ve krediler için uy gular.maya geçiidi|i nalde biz hâlâ 350 lira üzerinden burs almaktayız. Çoğu hıç pelirı olmayan bizler yaşama koşullarının afcır olcluşu bjyük kentte zorunlu gerekşinmelerımi.cl sajlamaic İçin okulumuzu ıkinci plânda bırakmak durumuna düşmelc teyiz. Bır eğıtim sefeıbeıliŞine cıriştiğiniz ülk?rr.izde eğitim ordusuna katılmada geç kah sımızın ne denli «ıcı ve ne den dirlerınize bırakıyoruz. li pahalıya mal oldugunu takProblemımizın çözümü olmayan fakat hakkımu olduga Kn îitedıcimız burslarımızın en yakın 2aman<id SOU ıiıa uze rinden ve geçmiş ayların faric lan ıle beraber ödenmesi s u halktı bakandan halk çocuk,ları olarak isti\ oruz. SaygıUrımızla. İ»t. Yük. Ögrt. Ok. Öf. adına Hamza EROGLU VEFAT VE TEŞEKKÜR Kadıköy Orta Okulu Müdür Muavini. Saint Joseph »e Haydarpasa Lisesi Türkçe öğretmenlennden emekli öğretmen, ENVER KEMAL SEZEN ÇOCUKLARIMIZIN HAYATI TEHLİKEDE Küçükçamlıcayı Kadıköy'üne bağlayan Acıbadem Küçükçamlıca asfaltı meyilli ve dardır. Burada sevreden nakil vasıtaia rı da sürat tahdidine uymayarak yıldırım hızı ile gelıp geçmektedirler. Bu durum, söz ko nusu güzergâh üzerinde bulunan Çamlıca Kız Lisesı ile Acıbadem Ilkokulu'na gel;p giden bilhassa küçük yaştaki tedb;r ve müdafaa olanaivlan gelişme mış çocuklanmızı zıyadesi tle tedirgin etmekte, her an bir tehlikenin korku ve heyecamnı çekmektedirler. Zira caddenın yaya kaldınm;an da yoktur. Bu sütunlarda müteaddit uyanları mıza rağmen Belediye yetkilile ri konu ile ilgilenme lüzumunu duymamıştır. Sonuç olarak: Söz konusu caddenin yaya kaldırımlan yapılmalı. Diğer ta raftan Nisantaşı Otobüs durs ğından Acıbadem Karakol dura ğı arasındaki guzergâha da hız kesme banketleri konulmalıdır Aksi halde çocuklarımızm haya' lan ehlıkededir. Kurban verme yi beklsmeyelim. Ahmet Biilent Saygın Dikilitaş Onii No. 4 Kat 3 Acıbadem Kadıköv VEFAT Narda «Epir» eşrafından merhum Sadık tbrahim beyle merhume Fıtnat hanımın oğlu. merhume Fazilet Berkan ile Saadet Ataker'in çok kıymetli. sevglli ve vefakâr ağabeyi, merhum eıiıekli Valilerden Nizamettin Ataker'in kayınbiraderi tstanbul Üniversitesi Kadın Doğum Kliniği eski öğretım üyesi Jinekolog Opt. Dr. TOPRAK MAHSULLERİ OFİSİ GENEL MÜDÜRLÜGÜNDEN Bir senedir müpfelâ oldugu hastalıktan fcnrtulamayıp 20.9.1974 Cuma günü hakkın rahmetine kavusmuş olutî aynı etin Kızıltoprsk Zühtü Paşa CRmiinde ög!e namazını müfeakip Kararaahmet mezarlıgındakı aile kabrisranına defnedilmistir. Büvük acımıza iştirak eden akraba ve do'çtlanmııa ve dln kardeşlerimize ayn ayrı resekkiir edempdigimizden zazeteniz vasıtasirle tavassutunııztı rioa ederiz. A t L ES t 7479 500. 000 Ton Ekmekhk Bu<lday İthal tdilecektir Bu ithalâta ait tafsilall: ilân ve mukaiele taslağı Genel Müdürlüğümüzden 'Pazarlama Müdürlüğü) Afyon, Ank»ıa. Diyarbakıt, Erzunım. Istanbul, îskenderıın. (ımir, Konya. Samsun Bölge, Mersin ve Trabzon Sube Müdürlüklerimizden oedelsiz olarak temin edilebilir. tlgililere duyurulur. (Basın: 22418) 7467 Ibrcıhim Sadık BERKAN (Beyefendi) hakkm rahmetine kavusmuştur. Son derece nazik iyiliksever, herkesin yardımına koşan bir zat olan merhum bütün yakın ve dostlannı ve bilhassa hastah*ı boyunca en yakm alâkalarını esirgemeyen, gece gündüz vanından aynlmavan manevi çocuklarımız. Fevziye. Şükrü Bag. Gülören. Hüseyin Teberikleri elerre garketmi?tir. Cenazesı 219'1974 Cumartesi günü Pstih Camiinde kılınacak ögle namazını müteakip Edirnekapı Şehitligindekı aıle kabristanma defnedilecektir. Mevlâ gariki rahmet eyleye. K A R D E Ş t VEF A Tekel camiasmdan emekli merhum Zeynep Zpkiye Çeviksoy'un eşi, Adnan Arat'm kayınpeden, Nimet ve Orhan Çeviksoyun babaları, Leman Karadağ Nurdsn Türk'ün, Aydan Karahan Murat ve Nevra Çeviksoy'un dedeleri, Devrün, Defne Umut'un büyük dedeleri, Ali Rıza Çeviksoy vefat etmiştiı. Cenazesi 22:9974 Pazar günü ögle namazmda Fatih Camiinden kaldırılacaktır. A t L E S t Cumhuriyet7483 Cumlıuriyet 7475
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle