Katalog

Sahibi: Cumhurıyet Matbâacıhk ve Gazetecüik T.A.Ş. adına: ISAZİME NAUt Cienei Yayın Mürtürü: OKTA* R I K I B O K E Sorumlu Yazı Işleri Müdürü: ÇKTİN OZBAYRAK Basan ve Vayan: CLMHl RİYET MATBAACIL1K ve GAZETECÎLİK T.A.Ş. Ca*a!oğ!u Halkevi Sk. No. 3941 TELGRAP ve MEKTUP adresi: lılıobul ^..~*U...m.l*.^A * * * * Cumhuriyet Telefonlaı : ı»umnuriyec BASIN AITLÂK TASASINA LYMATI IAAHHHT KUKK 12 6 3 1 ABOVE ve tLÂN Ayhk Aylık Ayllk Ayllk *urtıçl 3Wi. İIHJ. IW. SU. »ortdışı 830. 31*. 1S75O «2.S0 Baçiıi (Maktu) „ 2 v s ı . bayra (Santimi) 4. 6. 6. Sayf» (Samtml) . ... „. „ >' uııı \! n ı • K u (îı Santim) • Kr N ' j ı o Nlfcaft Eılsnmt Uoftum ... ... '« ,,, Mevlıd I eşekkÜT İJ ı a Santlm) „ ... „ ... 1S0 190 KJ Posta Kutusu: Istanbal N o : SM 22 42 90 22 42 96 22 42 97 22 42 98 22 42 99 B C R O L A K ; A.NKAKA: Atatürk Bulvarı Yener Apt. Yenışehir, l'el: 12 U« 20 12 BS 44 • İZMİR: H»Ut Zlva Bulvan No. 65 Kat 3, Tel 312302471» • GÜNEY tLL£Rl: K.Köprü 34. S. No. 4U ADANA. Tei. 1455O13U3419731 SAV1S1 IUU KURUŞ 2U0 Kıbrıs'ta neler oluyor? (Baştarafı 1. sayfada) ikinci turda geri almak sevdasına düştükleri için oluyor bunlar. Gelişi dört gün önceden Ame rıkahlar tarafmdan bildirilen sivıl nükümat, Yunnnistan'da dizginleri toparladığı olçüde Cenevre'de de sesini yükseltmeye koyuldu. Burada işte, Başbakan Bülent Ecevit'in, 30 Temmuz tarihli anlaşma taslağının, Ada'dakı kuvvetlerin geri çekilmesiyle ilgili 4. maddesi üzerindeki duyarlığınm ve direnişnan ne kadar haklı olduğu açıkça ortaya çıkıyor. Gerçekten de, Cenevre'deki geçmiş ve gelecek başarılanmızda Kıbns'talri Türk Silâhlı Kuvvetleri en büytlk güvencimizdir. Yunanhlar bunu bildikleri İçin İkinci tur görüşmelere ateşkes hattınm saptanmasında direnerek basladılar. Türkiye, bu konuda teminat verdiği zaman Mavros ve heyeti havalarda uçuyordu sevinçten. Ne vor ki, erken bir sevinçtir bu. Türkiye, ateşkes hattını saptayan çizgiyi geri dönülmeyecek bir karar olarak kabul etmediğini açık bir dille anlattı karşısındakilere. Çünkü Türkiye İçin 30 Temmuz tarihli anlasma bir bütündü ve bir maddesiyle ilgili uyfulama, ancak öteki maddeleriyle ilgili uygulamalars bağlıydı.. öteki maddeleıin uygulanmasını ıse Yjnanlılar savsaklamaya hAl» devam ediyorlar. Türk harekâtı sırasında Rum kuvvetlerinee işga) edilen veya çembe'e alınan Türk verleşme bölgelennin bosaltılmasına h&lâ başlanmadı. Tutsak ve sivil rehinelerin salıverilmesine de .. Oysa bunlar 30 Temmuz tarihli anlaşmanm açık ve seçik hükümleridir. Bunlar uygulanmadığına göre ateşkes hattı saptandı diye Yunanlı dostlarımızın fazla sevinmelerine de gerek yok.. Gelîielelim Yunanhlar, ateşkes hattı sorununu tümden halledil miş sayıp Türk verleşme bölgfr lerinin boşaltılması ve Türk tutsak ve rehinelerinin salıverilmesı işlemini, Kıbns'ın yeni anayasal düzenini saptayacak görüşmelere geçilmesini engellemekte, süriincemede bırakmakta bir karşı koz, hatta bir şantaj malzemesi gibi kullanmak ejhliminde göriilüyorlar. Ve akıllan sıra bu malzemeye dayanarak Türkiye'yl bir Kıbrıs Cumhuriyeti'ne. Klerides'in Cumhurbaşkanı olduğu ve Denktaş'ın Türk azınlığı lideri sıfatmı taşıdığı bir Kıbns Cumhuriyetine karşı. BM'e üye dev letlerin gözti önünde pazarlığa orurmuş duruma düşürmüş sayıyorlar. Konferans masasmda nasıl ve hanp sıfatla verleşilecegi konusu işte bu vüzden çalışma lan çıkmaza soktu Klerides ve Denktaş'ın adlan, toplum liderligi sıfatlan ve altında «Kıbns Cumhuriyeti» yazılı tanıtma levhaları arkasında yany&na oturmalannda direnmelerinin anlamı budur. Böylece, azmlık lideri tle çogunluk lideri tarafmdan temsil edilen bir Kıbn s Cumhuriyetinin varlığı ıconferansta resmen tescil edilmiş olacaktır. Türkiye'nin bovle bir açıkgözlülü*e kanacafcını düşünmek en hafit deyimı ile saflık olsa gerek. 15 Temmuz sabahı Makarios'» karşı girişilen ahmakça darbeden beri Türkiye bütün dünyaya karşı bir tek şey söylüyor: «Arrık Kıbns Cumhuriyeti diye bir devlet kalmamıştîr.» Ama TUrkiye böyle bir devletin var olmasını istedijfini de ekltyor ve bu devleti garanti andlaşmasının verdiği hak ve vetkilerle veniden kurmak için görüşmeter yapılmasını ilgili taraflardan istiyor. Bu eörüş ve istek kabı1 edildiği içindir ki, 25 Temmuzda Cenevre'de bir konferans başladı. 30 Temmuzda bir anlaşma imzalandı ve ımzalanan bu anlaşma gereğince Kıbrıs devletinin yeni starüsünü saptamak üzere ikinci tur görüşmelere geçildi. Yunanlılar. altına irrua attıkları 30 Temmuz anla$masına ragmen bu gerçekleri yok saydırma ya uğraşıyorlar. Mavros, iki gün önce Cenevre Havaalanında verdıği demeçte, anlaşmaya attıkları imzanın mürekkebı bile kurumadan Türkiye'nin ateşkesi ıhlal ederek anlaşmaya ters düştüğünü söylemişti. Doğru, ımzalann mürekkebi hâlâ kuruma. d». Ama ,mürekl*bi7' kıtfumş^an âri'a^fnavr ihlâl edtn Türkiye'İeğil Yunanıstan. İkinci tur görüş. melerin yeni Kıbns Devletinin statüsünü belirieyecek görüşmeler olac&ğına ilişkin anlaşma hukmünü savsaklayan Yunanıstan .. Bu «savsaklümî daha ne kadar devam edebılir Şımdı Cenevre'de bütün sorun bu noktada düğümlenmektedır. Hemen belirtelım ki, Adadaki Türk Silâhlı Kuvvetleri yukandakı sorunun olumsuz biçimde cevaplanması halinde Türkiye'nin fazla bır kay bı olmamasım uüvencelemektedir. Dolayısiyla Yunanistan'ın savsaklama politikasımn ortaya çıkartabileceği sorunları düşünrnek kendilerinden başlayarak İngılızlere ve Amerıkalılara düşüyor. Adadaki bugünkü fiüî durum karşı tarafm tüm guvenmelerıne ragmen Kıbns için Türkiye tarafından önerılmiş yeni sta. tünün esasen yürürlükte oldugunu göstermiyor mu? Türkiye istediklermın daha azına razı edılebilir mi? Yunanistan'ın özlemi ve çabası bu. Yoksa, gerçekten de bır düşünülecek olursa bugün Kıbns için Türkiye tarafından önerilen «Coğrafi Federasyon.» tezinden başka bır aiternatif yok. îkincı turun ilk yoklama'.an bu nu açıkça ortaya koydu. Yunanistan'ın Türk lsteklerinj asgari. ye ındırmekten başka bırşey düşünmediğıni gösterdi. Görüşmelerden, temaslardan sizan haberler Yunanlıların Türk tezindeki «Coğrafi» koşulunu ortadan kaldırmaya çabaiadıklaruu kanıtlıyor. Bu haberlere göre, Mavros ve ekibı. bugün Türk Silâhlı Kuvvetlerinin ışgaıı altındaki bölgenın de üzerinde bır bölgeyi Türklere vererek, adadaki Türk ve Rum toplumlarını ayıracak bir hakla belirlenmiş federasyon yerine, adaya serpıştirilmiş bölgelerde «Kantonal bir federasyon»a yanaşma eğilimindedirler. Türkiye ve Yunanistan arasmdaki henüz resmî topîantıya getırilmemiş bu görüş avnlığı şimdilik Denktas ve Klerıdesın ağzından dünyaya duyurulmaktadır. İki toplum liderinin Cenevre'ye gelişlerinde verdikleri demeçleri hatırlayın. Türk ve Yunan tezlerinın, vericinin uzağına yerleştirılmiş hoparlörden açıklanmasıdır bu demeçler. Klerides, adada bir Rum çoğunluğu ile bir Türk azmliğı buiundugu bıldırerek «Kantonal Federasyonu» hissettirirken, Maronık ve Ermenı azınlığımn da varlığmdan söz ederek Türk isteklerinin asın ve uygulanmszlığını söylemeye getirmektedir. Denktaş ise, azmlık denen Türklerin tüm toprakların yüzde 30*una sahip olduklannı haurlatarak Türk işgal bölgesiyle kısıtlanacak bir coğrafi federasyonunun da tam oir çözüm olamavacagını. iki toplumu ayıracak hattm ateş kes hattı ile sınırlanamayacafını, bunun riaha da ötesinden geçmesi ^erekeceginı bıldirmektedir. Denkta? ve Klerides tsrafırıdan imâlarU nr^vi konrrms Tiirk ve Yunan tezlerinın simdi konferans masası üzerinde resmen ele a!mma«ını bekliyor. Masad'a, kimin nereye, ne sıfatla oturacağı konusu halleciildikten sonra sıra buna cclecek. A«ıl kesin pazarhklar da o zaman başlayacak. Kıbns sorun u ön planda (Bastarar. 1. Ssyfada) «çılgınlık ve akılsızlıkla» suçlayan Başbakan, Atina'run Cenevre'dekı görüşmelerde izlediği tutumu eleşıırenleri de ikiz etmiştir. 23 Temmuz'da Paris ten getirtilerek sivii bir hükümetin başına geçirilen 67 yaşındaki Başbakan, cunta yönetiminin kendisini «Kıbns'taki darbe ile bir olup bitti karşısında bıraktığını» da hatırlatmiştır. Karamanlıs'in bu çıkışını yorumlayan buradaki gözlemciler, Cenevre göriişmelerinde izlenmesi kararlaştınlabilecek bir çözüm yolunun «Yunan ödünü» oiarak eleştirilmesin t engellemek için kamuoyunu hazırladığı n: belirtirken bugünkü yönetirr.in 15 Temmuz darbesiyle ortaya, çıkan durumdan sorumlu tıırulamayacağına göre bir aniaşmaya gidebilmek olanaklanncu daha elverişli bulunduğunu cia öne sürmektedirler. BAŞBAKAN (Bastarafı 1. sarfada) leyman Demırel. bu toplantıcla h:ç konuşmamıştır. Demokratik ?arti Genel Başkam Bozbeylj ise geçen topiantıda oldugu gıbi hükümeti destekleyen şekılde konuşmuştur. CGP Genel Başkam Prof. Feyzioğlu da hükümeti des tekledigini söylemiştir. Kontenjan grubu başkanı Nihat Erim ve Millî Birlik Grubu Ba;kanl Fahri Özdilek ise Cenevre konferansının adadaki Türk birliklerinin varhğmı dejSerlendirecek biçimde sonuçlanmasını dılemişlerdir. zeri diye. fonksiyonel diye ele alınan hükümet görüşünün, çok daha ileri bir adım olarak toprak taksimatına dayalı bir federasyon şeklinde Cenevre'ye götürülmesini biz ileri bir adım sayıyor ve memnun ayrılıyoru?.CGP lideri Turan Feyzioğlu da. gazetecilere. •İç'.enlikle söyleyeyim. son derecede memnun ayrılıyorıım» demiç. şöyle konuşmus tur: • Sizlere buhran başlamadan. buhran sırasında birkaç kere söy ledim. Türk mill?ti bu riavada tek gönül. tek vücut halinde hareket etmesini bilmişıir. Ve bu nıil 11 beraberligin demokratik rejim içinde gerçeklestirilebilmesi ayrı bir kıvanç kaynağıdır. Demokratik rejim içinde gerçek'.eşen milü beraberlik. daha şıhhatli hir milli beraberliktir. Milletçe bunun imtihanı verilmiştir. Bun dan sonra da. dost ve düsman. milletimizin bu davada beraber o'.duğunu bilmtlidir. Partimizir, coğrafi temele dayanan çözüm teklifi hepinizin malumudur. Bu göı ış. milll görü$ halinde. ssnıyoıum ki bütün milletç* benim Kılpayı Kurtulduk (Başyazıdan d?vam) karak andlaşmalarrian doian haklarımızın çiğnpnmesine artık çn/. Mimamıvacasımızı dnst düşman herkete ispatladı Arkasından hem Kıbrıs takı kukla Samson h&fcünteti devrıldi. hem de Vunanistan daki Tedi vılhk katı fasizm serileverek verini sivil Karamanlis hükümetinf hıraktı. Karamanli». de Atina'ya (Inner dnnmez ilk is olarak cpzaevlerinııı kapılarını açarak siyasal suçlıı ve tutııklıılan özgflrlüğe kavuşturdu hattâ içlerinden birkaçına kurdueu hiiknmette fjftrev verdi. Simdi düsünclım: l a n n korusun. »a bizim demokrasi t«iriinümü arkasında eli snpalı faşİKtler başarı kazanıp da filar suçlulannı zindanda tutabilselerdi, bucün dururaumuz ne olacaktı? Kıbrıs ENOStS'çı lerine indirdiği rumrukla Yunanistan'ı demoferuiyr kavusturan biz TttrUer, kendi sınırlarımız içindr düşünctvi baskı altında tutan bir ulus olmanın utancını yüreklerimizde dnvmayacak raıydık? Biri bu utançtan kurtaranlarm bin «ükran'. Coğrafi federasyon (Bastarafı 1. nyfada) kalmadıgına dikkati çekmiş, Türk verleşme bölgelerı ile ilgili haritalar üzerinde konuşmasma da zaten olanak bulunmariığın!. çiınkü bunların ciddiye alınacak nitelik t?.sımad!ffinı söylemiştir. sında ver almaları gerektijinl savunmuştur. Yunanistan'ın buna yanasmama sı üzerine Türk heyeti. ' Tyrkiye saativle 13.1ıl'oa Birleşmiş Millet ler Saraymı terketmisîir. İnsani nedenler Guneş, anayasal düzenleme konusu dışındaki sorunları önce hukuki bir nedenle tartışamayacafını ifade ederek, Cenevre Anlaşmasmm ateşkes hattınm saptanmasına ihskm 2. maddesinin uygulanmasına karşın Türk yerleşme bölgelerinin boşaltılmas» ve tutsaklann salıvenlmesi hakkındaki 2. madde (b) ve (c) bentlerinin nâlâ uvgıılanmadıgını bildirmiştir. Güne? özetle. Yunan Dışişleri Bakanı'nın. bu ben'leri aygıılayacak olanın Rum toplum lideri Klerides oldugunu söylediğine işaret ettikten sonra, «Oysa kendisi bunu söylemekte çok geç kalmışür. Eğer bu fikirde idiyse birinci tur görüşmelerinden anlaşmaya bir hüküm halinde geçen bu angajmana girmeseydi» demiştir. Bu durumda Türkiye'nin de kendisini Cenevre anlaşmasıyla Yunanistan'dan daha fazla bağlı sayamayacağmı büdiren Güneş, birtakım insani nedenlerle de anayasal düzenleme dışındaki sorun lan görüşmenin bir anlam taşımadığını belirtmiştir. Güneş, binlerce insanın tehdit altında buiundugu bir sırada taraflann bir nebze ileri gidildi. bir nebze geriye gidilmesi gerektir, türiinden tartışmalar'.a zaman geçirmesinin insanlığa aykın oldugunu söylemiştir. \Valdheim. Cenevrc'den ayrıldı Hevetimizden 2ft dakika sonra Birleşmi? Milletler Genel Sekreteri Kurt Waldherm da Sa raydan ayrılmıştır. D'in Concvre'yi de teıkPd*n VVaidheim. BM Saraymdan ayrılııken gazetecileıin •Konferans kapandı mı?» ?pklındeki soru^u, «Henüz de?iU diverek cevaplamıî tır. Tarafların mutlaka bir uzlasmaya varmalan gerektiğini belirten Waldheim. «Aksi takdirde Ada'dakı durum cok daha körüleşecektir» demiştir Kıbrıs'taki Barış Gür^ü'niin .sörevlerine de değinen Gene! Sekreter. Barı« Gücü'nün Adadaki tarsfiara elinden geldı*i kadar yardım ettiğini. fakat taraflardan herhangi birini desteklemediğini söylemiştir. Demirel konuşmadı Henry Kissinger (Bajtarah 1. Sayfada) Melih Esenbel ile de eörüsmüşlerd;r. Daha sonra Başkan Ford' un. Cıunhurbaşkaru Korutürk ve Ba«bak&n Ecevite birer mesaj gönderdifi ögrenilmistır. Ford ve Kissinger'in görüjtüğti dığer dipîomatlar ise, Belçik», Kanada, Danimarka. Fransa, Almanya, Yunanıstan, tzlanda, Italya, Hollanda, Norveç, Portekiz ve İngütere elçileridır. Kissinger. dün de Sovyetier Bir lifi ve Çin temsiicileri ile göriişmüş ve arkasından 58 ülkenin buyültelçilennı ayrı ayn kabul ederek kendılerıne Amerika'nın dıç polıtıkası hakkında bılgi verdıgi bildirilmıstır. Waldheim'le görüşecek Öte yandan ABD'nin jen; Başk*m Gerald Ford, Birleşm.ş Milletler G^nel Sekreterı Kurt Waldh«imç Orta Dpfoı ve Kıbns konuinnni gSrüşrnefc üzere özel bir toplantı teklif etrhiş, Waldheim de Ford'un çagnsma verdiği cevapta bu öneriyi olumlu karşıladığmı bildirmiştir. Wald. heım dün ^ptıih açıklamada, Ford'un çağrısı konusunda, «Her kesi ügilendıren konulan Başkan Ford ve Kissinger ile göriişrnenin yararlanna inanıyorum» demiştir. NATO'ya mesaj Ford bu arsda NATO Konseyine de bir mesaj yollayarak Kuzey Atlantik Anlaşmasinın hedeflerınin yeniden belirlenmesinin, daha güçlü bı r ittifak kurulınasına temel te;kil edecegi görüşünde oldugunu bildirmiştir. Ford mesajında «tttifak üyelerinin hasımlarımızla aramızdaki gerginliği ortadan kaldırma yolunda ortak çaba harcamalarını sağlamakta NATO Konseyı birleşttrici rol oynayacaktir» demektedir. ABD, Yunanistan'ı destekleyecek Yeni Başkan Ford Kar&manlis't de bir mesaj göndermiştir. ABD'nin NATOdakı müttefiklerine karşı taahhüüerini yerine getirmeye kararlı oldugunu belirten Ford, mesajında, Kıbns bunalımında itidalli davranılması tavsiyesinde bulunmuş ve Amerilca"nın Yunanistanı destek. Ifcmeye devam edeceSinı b?.dirmiştır. Ford mesajında şöyle demistir: «Kıbns'ta tizünrü verici olayların güvendigimiz ıkı müttefikimizj sürtüsmeye götürdügünü îsefle izlıyorum S'.zın sahneye jıkısınız benim ve soruna en kısa zamanda çözüm yolu buiunmasım dileyenler için bir umut simgesi oldu. Bu durumda soğukkanhlık ve itidalli davranışlar gerektiği yolundaki görüşümü paylaştığınizı biliyorum. Her türlü yardıma hazır olduğumuzdan emin olabiliriz.» Ford'un mesajını. Karamanlis'e Atına'daki ABD Büyükelçisi Henry Tasca vermiştir. Kutlama mesajlan Cumhurbaşkam Fahri Korutürk, yeni Başkan Ford'a gönderdiği kutlama mesa.iında. Ford'un başarılı olması dilegini sunmaktan zevk duvdugunu belırtmiş ve • Baskanlıgınız süresince ABD'nın mevaui. milletlerarası sorunlara oarışçı çözüm bulunması için yapıcı çabalar sarfedecegi samimi inancımdır Ülkelerimız arasındaki dostane ılişkilerin daha da gelişmekte oldufunu büvük bir memnuniyetle ızliyorum» demış ür Başbakan Ecevit de. kutlama mesa.iında Ford'a özetle şunlan biMirrniştır: « Ülkelerımız arasındaki ge leneksel dostluK ve vaıun ısbırL'ginin karşılıklj olarak her sahada ve NATO tttitaicr çerçevesınde daha da eelişeceftine i r.anmaktayım Öte vandan ekselânslannın ABD'nin veni Baş kanı olarak milıetıerarası ger pnlikleri a^aHma volunda göstereceSi çabanın dünvada ban ş ve eiivenli?' srüfiendirecpgi ve yumuşama atmosfenne daha •a katkıda oulunacağından e ekonomik mücadele olanaklanmn yaratılması için gerekli yasal hazırlıklar yapılmalıdır.» Kıbrıs bunalımı, 7 yıllık cunta yönetiminden demokrasiye cianüş sıkıntılarını geçirmekte o an Yunanistan'da ön planda kalmaya devam etmektedir. Bugun düşük cuntanın Kasım 1973 Pekiştirici bir toplantı de işbaşma getırdiği Cumhurbaş kanı General Gizikis'ın başkanliBaşbakan Ecevit, toplantıdan gında Başbakan. Mi'ıli Savunma sonra. gazetecilere funları töyl* Bakanı, Genelkurmay Başkam ile mistir: Kuvvet Komutanlarmın katılaca• Aynntılı görüjmelerde buğı ve Kıbns sorununa ilişkin olalunduk. Belirtilen görüşler çotc rak Yunanistan'ın askeri duruyararlı olriu. Kıbns konu«unda munun ınceleneeegi bildirilen bize güç katan millt birliği peki? olağanüstü toplantıdan önce hütirici bir toplantı olduçu kanıkümet çevreleri kamuoyu organsındayız.» lannm dikkatıni ju olaylara çek Başbakan Ecevit, daha sonra mektedirler: Hariciye Köşküne giderek ç«li{1 Kıbrıs sorumında Sovyetmalarını burada »ürdürnvişrür. !er tarafından gösterilen diploBozbeyli: «Memnun matik ilgi konusunda «gerekirse Yunanistan'a askeri destek aynlıyoruz..» sağlanacağı» yolunda dış basında Demokratik Parti Genel Baş çıkan haberler asılsızdır. «Aksıkanı Ferruh Bozbeyli. toplantıne Moskova'nın bu konudaki tudan sonra. gazetecilere memnun tumu Türkiye lehinde görünayrıldıklarını belirterek, föyl* mektedîr.» demiştir: 2 Hükümetin bugünkü baş«Saym Başbakanın özellikle lıca tasası Kıbns sorunudur. Kıbns'taki soyda^larımızın can Uzun vâdeli hükümet programemniyeti bakunmdan hıçbir kaylanna girışmek gereksızdir. Angı duyulmaması yolunda verdikcak, âcıl işler >ürütülecek. kaleri bilgiden dolayı memnunuz. rariar alınacaktır. Seçimlerle işUmumıyetle simdiye kadar febaşma gelecek hükümet ise, derasyon diye, federasyon benuzun vâdeli işlerle meşgul olabılecektir. 3 Amerıkalı yorumcu Jak Anderson'un dünkü Atina gazetelerınde çıkan son makalesıne göre, «Kissinger, Kıbns'ın taksimı içuı Türkiye'nin müdahalesine (Rastarafi I «arfıda) göz yummuştur; Makarios'a karbulunan camilerin kirletilerek tuşı hazırlanan darbe teşebbusünvalet olarak kullanıldıgı belirtilden haber alan Kissinger bu mektedir. darbe ile Kıbrıs'ı Moskova'nın Reuter muhabiri de.. etkisinden kurtarabileceğinı ummuş ve Türkiye'n.n adaya çıkBu arada Kıbns'ta Türk Silâhmasını yararlı görmüştür. tr>Kutvetleri'nin"lCDntrotu altında 4 ' ~ Gizlice Kıbris'tan Atina'ya ^ İ i boîgeyi g^sm fceuter' geletf ffTKos Sarrfson, burada "" David Rogers""d^T daha dort gün kaldıktan sonra gizliönce gezdigi Rum bölgesinde lik içinde Kıbrıs'a gitmiştır. AtiRum »skerlerinin camileri ruvanadaki Kıbns'lı öğrenciler, kenlet olarak kullandıklarını gördüdisini «Tehlikeli bir vatan haigünü bildirmiş, buna karşıhlc nı» i»ân etmişlerdir. Tiirk bölgesinde ısezdigi Rum kiliselerinde hiç bir tarafa el sü5 Yeni ABD Başkam Gerard rülmedigini. ikonlann. altın, güFord, Başbakan Karamanlis'e müş tezyinatın olduğu gibi durgönderdiği bır mesajda, Kıbrıs duğıınu belirtmiştir. sorununun çözümü için itidal ve soğukkanlilik tavsiye ettnış ve Çarpışmalar kesildi kendisini desteklemek vaadinde bulunmuştur. Atina'dakı ABD Bu arada Türk. Yunan ve İnaleyhtarlığı havası yayilırken, giliz askerî temsilcüerinin üç Washıngton'un buradaki Büyükgün önce ateşkes hattı konusunelçisini değiştirmek için hazırda anlaşmaya varmalanndan sonlandığı da eklenmektedir. ra dün Ada'da tüm çarpışmalaBu arada. Dışışlen Bakanlığın n kesildiği bildirilmektedir. na yakın çevrelerin gönişlerıni Akıbetleri meçhul yansıtan To Vima ile Te Nea'da çıkan bir yorumda, Adada son Öre yandan 2;ı lemmuzda günlerde faaliye* gösteren bazı Türk çıkarmasır.dan sonra, baaşırı unsurlann eylemlerı şidzı Türk yönetimi meclisı üveledetle kmanmaktadır. «Ulusal çırinin aktb«tlerinin meçhm olkarlan hiçe sayan bu eylemciledugu, bazılarının da Rumlar rin bastınlması gerektiği» belırtarafından göz alttnda buluntilen yorumda «Yunan halkı Kıbdunıldukları öfrenümıştir rıs sorununun çözümü yönünde Elde edilen bilgilere göre fedak&rlıklara katlanır ve Kisa Türk 5'önetüni meclisı üyelerinbir süre için dığer önemli socien Girne Türk Cemaat meclisı runlann çözümünü ertelerken üyesi Halil Fikrefin, Türk ceKıbrıs'takı bu güçlerin bölünmaat meclssi üyesı. Behiç Kalmüş olmasmın anlaşılamayacakan'ın. Baf Türk cemaat mecliğı» eklenmektedir. sı üyesi Ahmer Aziz Kâzım'ın, Lefkoşe milietvekillermden Meh İç politika nıet Küçük'ün akıbetleri meçİç politikada ise göze çarpan huldür. son gehşmeler şöyle sıralanTürk cemaat meclisi üyesı Ça maktadır: ğatay Ali ise Limasol'da vüz ~ lerce Türkle birlikte Rumların • Tüm kurum ve teşekkülelınde rehinedir lerdeki yönetim kurullan azledilmiştir. Cunta tarafından kurulan bu yöneticilerin yerine yeni atamalar yapılacaktır. • Içişleri Bakanı Rallis, telefonlann bundan böyle dinlenmeyeceğuıi açıklamıştır. Bir gazetede cunta yönetimuıin 7 yıllık telefon dinleme şebekesini ortaya çıkararak, Y'unan Watergate'ınden sözetmekte ve cuntanın «Vaian hamı» saydiğı Mavros, Papaspiru gibi politikacılaruı bugün Karamaniis hüküTürk Tabibler Birliği Mermetinde görev aldıklaruıı hatırkez Konseyi, Dünya Tabibler latmaktadır. Birliği üyesi olan 42 ülkenin tabib örgütlerine dün birer • Yunan Deniz Kuvvetlerinde mektup yollayarak Kıbrıs'ta geçen yıl cunta aleyhinde bir eyTürklere yapılan işkenceleri, leme katıldıkian için ordudan bağlı bulundukları Dünya Tauzaklastırılan su'oaylar yeniden bibler Birliği nezdinde protesgöreve almmışlardır. to etmelerini ve Yunan Tabib• Son siyasal tutuklular saler Birliği'nin Dünya Tabibler hverilmektedir Birliği üyeliğinden çıkarılması Öte yandan 19 Ağustos Pazarkonusunda başvurma'.arım istesi günü Yunanistan'a dönmesi beklenen Andrea Papandreu, Yu. temiştir. nan Başkentinde ılgi ile bekleTürk Tabibler Birli|i 2. Başnirken bir gazete de Amerikada kanı Tonguç Görker'in 42 ülyayımlanan bir kitabım tefrika kenin tabib örgütüne yolladıgı etmeye başlamıştır. Papandreu mektupta. Kıbrıs'ta sivil tutukbu kitabında Amerikahların Yululann aç ve susuz bıraküması, nan cuntasını nasıl kurup kulyaralılann öldürülmesi, Kızıl landıklannı anlatmaktadır. Bir Haç yardımlannın Türk kesimbaşka gazete de, yayımnda CIA' lerine ulaştırılmadığı belirtilnın Yunanistan'daki eylemlerîne mektedir. Dünya Tabibler Bir. değinerek, eski Başkan Yardımliği'nin bu tür davranışları procısı Spiro Agnev, Ntxon'ın kartesto etmesinin de beürtıldiği deşi Donald Nixon, Milyoner pet mektupta, «Hekimler, dost verolcü Tom Pappas ile Atina'daki ya düşman ayırmad'an, din. dil, Büj'ükelçisi Taska'nm oynadığı ırk veya milliyet gözetmeden rolleri açıklamaktadir. tıbbî bakıma muhtaç her insana yardım etmekle yükümlüdürler. Kıbrıs'ta bulunan Yunan ve Rum hekimleri bu yükümlülükleri hatırlamarflkları (Bastarafı 1. Myfada) gibi insanlığa hizmet görevini lışanlann sendikal örgütlenme, yerine getirtnek isteyen Türk toplu sözleşme ve grev haklanhekimlerinin engellenmesine de nı tanımalıdır. Bu amaçla yan •=?yirci kalmaktadırlar» denmek ödemelerin eetirdiği tek yanlı tedir. uygulamalara karşı çalışanların Toplantıdan sonra, Adalet Partisi Genel Başkanı Demirel hariç, diğer liderier, Başbakanhğı yüzlerinde memnuniyet ifadesi olduğu halde terketmi^ler, gazetecılere de, bu toplantının ton derece yararlı oldugunu, büyük memnuniyetle aynldıklarını söy lemiçlerdir. Adalet Partisi lideri Demirel ise, gazetecilere. «Basbakan bilgi verdi. Bütün söyle yeceğim bundan ibaret» demekle yetinmiş. kendisine soru sorulmasına fırsat vermeden hızlı adımlarla ayrılmıştır. ."Mesajlar hakında bilgi F'yzioğlu, bir soru üzerine. Ba.«hakanın toplantı sırasmda ken dilerine, Amerikan Büyükelçisinin onceki gün getirdiği mesajlar üzerinde geniş bilgi verdiği ni helirtmis. »öyle devam etmiştir: • Her konuda gayet açtk yürek li bir konu«ma oldu. Birden hiç bir »ey gizlemediler. Biz de hiç bir dü«üncemirj kendilerinden girlemedik. Son derece yapıcı ve yarar'ı bir konu?ma o'du..« Güneş'in sözleri ' NADtR NADİ Ynnan Dışişleri (Raştarafı 1 »savfada) Öte yandan Yunan Hükümeti, Sovyetier Birlığının bır Türk saldırısı halinde Yunanistan'a diplomatık ve askerı destek vaadmde buiundugu yolundaki haberleruı tamamen asilsız olduğu nu bildirmiştir. Dışişleri Bakanhğından yapılan bir açıklamada. Rusyanın bugüne kadar ızledıği politıkanın daha zıyade Türkiye'nin çıkarlannı gö/ettıği belirtilmiştir. Sovyet Büyükelçisinin geçen çarşnmba günü Başbakan Konstantın Karamaniis ile yaptığı 45 dakikalık bir görüşmeden sonr» Rusya'nin, Yunanistan'a meyleder bir tutum takmdığına daır haberler çıkmıştı Turan Günes. ki Türk misyonunda anlaşmazlıicla ılgili olarak Türk gazetecılerme yaptığı açıklamada. konferansın sona ermiş sa\nlam,va cağını belirtmıs ve «Eger konferans toplanacaksa bunu s*ndi resmi dairemizde beklemeyi tercüı ettik> demiştir. M Temmuz tannlı anlaşmada.. «Kıbrıs Cumhuriveti» diye bır deyimin geçmediğine işaret * den Turan Günes. bu vüzden konferans rnasasında toplum li derlerinın önündeki tanıtma lrtr hasuıa ilişkin Yunan görüsünün hiçbir anlam taşırnadıgın: :fade ederek. şöyle konuşmuştur: «Klerıdesın Kıbns'taiei Rum cemaatinin temsilcısı olmaktan başk» bir sıfatı vokrur. En •zından bu konieransu başka bır sıfatı yoktur. Burada olmaaıjı ?rbi. dışarıda da Kıbns Cumhur başkanlığı sıfatı münakaşalıdır. Yunanlılar. tanıtma levbaları içır. yaptıklar) ikinci teklifte Denktas iÇin Kıbrıs Türk Toplumu temsilcisi ve altında Kıbrıs. Klerides için de Kıbrıs Rum Toplumu Temsilcisi ve al tında vine Kıbrıs diye vazılmasım istediler. Bunu da kabul edemeyiz.» Oyalama siyasetine göz yumulmayacak Baçkent siyasi çevrelerindeki fenel gödem. Türkiye'nin. C«nevre Konferansında karşı taraflarm girifeceği herhangı bir «oya lama operasyonuna kesinlikle göz yumulmayacağı yolundadır. Cenevre'de böyle bir «oyalama ve uzatma eğilimi sezildiği takdir de. Türkiye'nin. Ada'da. kendi te 7İne uyjtun hir seklin ,«»slsnnna«ı için yeni tedbirlere» baiTurması beklenmektedir. Başarısızlığa uğrar Dışişleri Bakanı, 3 Temmuz U anlaşmasının öngördüğü tedbirlerde tam bir başarısızlığa ugranıldıgım. bir başka gözlem olarak Yunan ve İngilız heyetler.ne bildirdikten sonra «Elimizde tek sorun kalıyor. O da Anayasa sorunu. Bunda da bır sonuç alınamazsa konferans başarısızlığa ugramış demektir.» şeklinde konuşmuştur. Daha sonra söz alan Türk ve Rum toplumu lıdex!erı, karşılıklı suçlamalarda bulunmuşlardır. Klerides, yalnız 1960 anayasasmı tanıdıklannı öne sürerken, Denk taş coğrafi federatif sıstemin yeni b:r anayasal düzen olarak beHrlenmesi gerektigini savunmuştur. Bu arada Yunan Dışişleri Bakanı ile Rum toplum lideri, Cenevre konferansının Kıbrıs'a yeni bir anayasa yapmaya yetkili olmadığını iddia etmişler. 19fi0 Anayasası'nuı yürürlükte oldugunu iddialanna eklemişlerdir s Turan Güneş verdiği cevapta, bu iddiaların, meşru bir biçimde değiştirılmemiş o'.an Çarlık Rusyası Anayasasi'run bugün de geçerlı oldugunu ıddia etmek ne kadar anlam taşıyorsa, o kadar anlam taşıdığını söylemiş ve bir öneride bulunmuştur. Buna göre, Denktaş ve Klerides bir araya gelecekler ve birbirlerini ikna etmeye çalışacaklardır. Güneş, Türk tezinin daha önce anlattığı biçimde bır coğrafi federasyon oldugunu belirttikten sonra ancak Denktaş'ın Klerides tarafından önerilen görüşe katılması halinde bir diyeceği kalmayacağını sözlerine eklemiştir. Tekrar söz alan Klerides. eski arkadaşı olan Denktaş'la görüşmekten her zaman memnunluk duydugunu belirtmiş, ancak Kıbrıs Anayasasmı görüşme yetkısini konferansta görmediğini tek rarlamıştir. Bunun üzerine Güneş. önerisini geri aldığuu bildirmiştir. Siyasal af Öte yandan, Yunan Resmi Galetesinde dün sabah yayınlanan bir kararname uyarınca, 1949 1954 iç savaşındd. siyasal cinayet isleme suçundan mahkum olanlar dahü. komünist eylemlerden ve casusluktan hüküm giymis bütün kimseler »ffedilmis.tir. Yunanistan iç ıtavasının son izlerini de ortadan kaldıran bu af. Yunanistan'da tutuklu bulunan 11 kişiylev dı« ülkeîere siğınmı* olup d» gıyab«ff? hiîkürh giymiş olanlan da kapsamaktadır. Rumlar, Türk Sampson Kıbns'a döndü Kıbnsın «bır naftaiık Cumhurbaşkam > Nicos Sampson dün «Donis» adlı Yunan voleu v&puru ile Yunanistan'dan Kıbns'a dönmüstüı. Sampson. tcrkaı. sün önce bir muhaiız ile birlikte Kıbrıstan Atiaa'ya «elmış ve bit gazetecinin evınde kalmışn Asıl amaç Dışişleri Bakanı Günes, Yunanlılann bir takım ayrıntılarla uğraşarak ikinci tur görüşmelerin asıl a,macını unu\turmaya çahs, tiklannf sdy'lefmş, "uBuntt.ksbul 'etmek murnkün defîidir. Levhalar meselesi hailedilinceye kadar bugün saat 10'da yapılacak oturum beklemektedir. Biz. kon feransı terketmiş değiliz. Ama böyle mânâsız şeylerle BM Saraymda vakit geçirmeye gelmedik» demiştır. Phantom'lar kalıyor tngiltere Savunma Bakanlıgı, Kıbns'taki güvenlik durumu nedernyle, adaya takviye olarak gönderilen İngıbz Birliği ile 12 Phantom uçagından me>xlana g«len filoyu geri çekmenin ertelendigini açıkîamışnr Phantom filosu ile îngıüz takviye birliğinin önümüzdeki hafta içinde adadan aynlmssı prog. mmlanmışt'. Deniz subaylan Başhakan Konstantin Karamanlis'in sivi) hükümeti. eski diklatör Yorgo Papadopulos'a fcarjt a^aklandıktan sonra ordudan tar riedilen veya emekliye sevkedilen bütün deniz subaylaruıı yeniden eski görevlerine iade etmistir. Cumhurbaşkam Fedon Gi^ikis ile Karsmanli? arssındaki görüşmeden sonra yayımlanan kantın kuvT/etindeki bir kararnamede. isyancı deniz sııbaylannın en kısa zamanda görevleri banna dönebilecekleri belirtilmiştir. Hükümet çevreleri, kararnamenin en az 100 kadar subayı kapsadığını belirmi«Ierdir. (a.a.) Nasıl bir eğilim? \ 5 Tümgeneral (Bastarafı 1. Sarfada) Memdurt Ünlütürk Selâhattıc Kshraman. riulusı Süeı Orhan Yapku. Hüsnü Basak. Tuıan Orhan, Tevfik fütüng Necaıi Ozkaner, tsmaıı riakkı Akgün İjmail Ayık. Furan Olcaytu Kâzım Aldan Nihat Yıldtz Ce mal ülman. Reşit Aydıngün Mustafa Fethan Hasım L'z, Hü seyin Isık Fethi Erten Ali Elverdı. Bu dönem sore\ süresı olan Deniz Kuvretleri Komutanj Or amıral Kemal Kayacanın emek lilık Kararnamesinm Cumhurbaş kanı Korutürk ün onayma sunulduğu da bildirilmektedir. Papadopulosun korunması Bu arada Yunanistan Ulusal Düzen Bakanlığı'ndan yapılan bır açıklamaya göre, Yunanistan'ın bugünlerde en iyi korunan adamı eski cunta lideri diktatör Papadopulos'dur. Geçen yıl kendisine karşı çıkan subaylarca devrilen Papadopulos'un, Atina'daki villasında 20 jandarma tarafından korunduğu da belirtilmiştir. Kıbns'ın yeni anayasal duzenlemesınin Adadaki iki toplurau ilgilendiren bir konu olduğu yolunda konferans dışmda bir egilimin yerleştirilmek istendiğine de dikkati çeken Turan Günes. bu görüse göre. garantör devletler Dışişleri Bakanlannın ancak: toplum liderlerine bir takım tavsiyelerde bulunabileceklerinin »• re «'inildüSünü söylemiş va söyle devam etmiştir: «Bu hem Cenevre'de Imzalanan anlaşmaya. nem Bırl»«.mıs Milletler kararının o. maddesine, hem de Türkiye'nin Kıbrıs'ta banş va giivenliğin sürekli bir biçimds sağlanması için öngördüğü görüşlere uymamaktadır. Türkiye, Kıbrıs sorununun toplumlarar«ısı görüşmelerle ilânihaye sürtirH' cemede kalmasına izin veremej!J»ı Dışişleri Bakanı Güneş, konferansın kesin bir çıkmaza girdiğinin de şimdiden, resmi oturum başlamadan soylenemeyeceğini ifade etmiş, «Ümit ediyonım ki, Yunanlılar bu kadar saçma şerler ie uğraşmakta daha fazla ısrarlı olmazlar» demiştir. Yunan heyeti ise. bir süre daha Sarayda kalmış, bu süre içinde Mavros ile Callaghan bir görüşme yapmışlardır. Yunanhlar, Denktaş'm «Kıbns Türk Toplumu Temsilcisi» yazıh levha arkasında oturmasını, Klerides'ın oturduğu yerde hiçbir levha bulunmamasını önermişlerse de, Türkiye bu konuda hiçbir tavız vermemîştir. Göriişecekler Ancak tngıliz Dışişleri Bakanı araya girmiş ve öneriyi kendisinin tekeffül ettığını, Denktaş ile Klerides in görüşmelerinın yarar lı olabileceğini söylemıştir. Callaghan. iki toplum lideri görüşürken Dışişleri Bakanlannın da kendi aralarmda toplanmalarmı önermiştir. Böylece, üç saat süren görüşmelerden sonra Kıbrıs Türk ve Rum Toplum liderlerinin bu sabah bır görüşme yapmaları, Dışişleri Bakanlannın da üçlü olarak toplanr.ıaîan kararlaştınlmıştir. BM Sarayındaki hava, görüşmelerin sonuna gelindiğini belli etmektedir. Yunan taraiının tutumunda direnmesi haiinde konferans başansızlıkla dağılacak, gözler yeniden Kıbrıs'a, Kıbns'taki fiilî duruma çevrilecektir. Dışişleri Bakanı Güneş'in açıkça belirttıği gibi Türkiye nin de bu durumda 30 Temmuz anlaşması ile kendini bağlı saymayacağı doğal olduğundan, adadaki ateşkes hattının da bi r anlamı kalmayacaktır. Yunanlılann ikna edilmeleri halinde ise, artık res. men konferans masası üzerine getirilmiş olan coğrafi federasyon tezi üzerinde görüşmeler sürdürülecektır. Viakos da döndü 5 yıldan beri Londra'da sürgünde yaşayan ünlü Yunanlı gazeteci Bayan Helen Vlakos dün Yunanistan'a dönmüştür. Atina'da iki gazete birden çıkaran Vlakos, 1967 darbesinden sonra Yunanistan'dan ayrılarak İngiltere'ye yerleşmişti. İlgililer Vlakos'un yurduna dönüşünü bizzat Başbakan Karamanlis'in istediğini belirtmişlerdir. Yunan Tabibler Birliği'nin, Dünya Tabib örgütünden çıkarılması istendi Sabık Başkan (Bastarafı 1. sayfada) geçirmeye niyetli olmadığını bt lirtmiş, son beş yıl içinde dün yaya barış getirmeve çalıştığını ve bundan böyle de barı? davasına hizmet edeceğini söylemiştır. San Ciemente'deki tören de bir hayli heyecanlı olmuş ve kalabalık Nixon'u karşüarken cTanrı Amerikayı korusun» şar kısını söylemiştir. Eski Başkan Nixon'un mahkemeye verilip verilmemesı konu sundaki son kararı Watergate Özel Savcısı Leon Jaworski ala caktır. Simrfiki halde Jaworskı, bu konuda herhangi bir yorum da bulunmamıştlr. Bu arada Cumhuriyetçi Partiden bir grup Senatör, Nixon'a verilecek en iyi cezanın istifî ettirmek oldugunu belirtmıs ve bu gerçekleştiğine göre artlk mahkemeye verilmesine gerek bulunduğunu belirtmiîlerdir. Yunanlı siyasî ve askerî liderier bugün yüksek düzeyde bir toplantı yapacaklar ATtNA, (AP) Hükümet bi'.dırisine göre, Kıbns'taki son gelişimleri inceîemek üzere bugün Yunanistanın politik ve askeri liderleri arasuıda yüksek düzeyde bi r konferans toplanacaktır. Bu konudaki hükümet bildirisi. dün masa meselesi yüzünden Cenevre'deki görüşmelerin çıkmaza Rirdiği bir sırada yapilmıştır. Bugün yapılacak olan toplantıya Cumhurbaşkam General Gizikıs. Başbakan Constantin Karamaniis. Savunma Bakanı Evan gelos Averof. Genelkurmay Başkanı Yorgo Bonanos ve üç kuvvet komutanlan katılacsktır. Callaghan'ın girişimi Aradan geçen saatlerden sonra 18'de Callaghan, bir öneri yapmıştır. Callaghan önerisinde, görüşmelerı çıkmazdan kurtarmak için yalnız Dışişleri Bakanlan ve toplum liderlerinin katılacakları bir yuvarlak masa toplantısı önermiştir. öneriye göre, masada topîantıya katılanlarm kimlik ve sıfatlarını belirten levhalar da bulunmayacaktı r. Türkiye bir an önce Kıbns'ın yeni Anayasal düzerUenişini görüşme konusu yapmak üzere bu teklifi değiştirerek tngillzlere vermiş ve Dışişleri Bakanlan ile toplum liderlerinin yanısın» heyetlerden bazı uzmanların da katılmalannı istemiştir. Ancak, Tür kiye toplantıy» bu şekilde katalmasının Denktaş ve Klerides'ın Türkiye tarafından Kıbnstaki Türk ve Rum toplumlanmn tem»flcileri olduklan görüşünden aynldığı anlamına alınmaması gerektiğini de özellikle belirtmiştir. Bu şekilde Türkiye saaUyle 19.15'de başlayan topiantıda Dtslşleri Bakanı Güneş. Türkiye'nin «coSrafl fedenısvorı» tezini resmen konferansa açıtclamıştır. Saat 22'd» biten topiantıda Türkiye, son sözünti söylemiş olmaktadır. Bövîece. Türkive'nin tfzinfn kahııl edîlmemesi halinde öncekl çtln «?ot a r ! a n ateşkes hattıyla an kendisin bsfh hissetmeyeceği kaydedilmektedir. Sabahki gelişmeler Konferansın ikinci oturumu 1çin dün sabah heyetler Birlejmis Milletler Saıayına geldiğinde, ön ce İngiliz Dışisleri Bakanı Callaghan ile Kıbrı« Türk Toolumu lideri Rauf Denktaş arasında bir görüşme olmustur. Bundan sonra konferans masasında tarafların nasıl yerleseccği konusu ortaya çıkmış va büyük anlaşmazhğa yolaçmıştır. Yunanistan. masanın üzerine ko nulacak pankartlarda Klerides için. «Kıbns Cumhuriyeti Rum Cemaat Temsilcisi. Denktaş için de •Kıbrıs Cumhuriyeti Türk Cemaat Temsilci.«i dçyimlerinin yazılmasını ve iki tarafın yanyan» oturmalarını istemiştir. Türkiye. buna kesinlikle karsı cıkmış ve konferansın esas ı m ı cının Kıbns'taki yeni anayasal dÜ7eni saptamak olduf'jnıı ha'ır latarak. Adadaki toplum temjilri lerinin ayrı ayrı konferans masa Yeni bantlar Nixon'ın avukatları. Nixon'ın Watergate olayı ile ilgili olarak yardımcıları ile yaptıgı konusmaların kaydedildiği mahkeme tarafından istenen ve kayıp olduğu bildirilen ses bantlanndan birini, Bevaz Saıay görevlileri bulduklarını söylemişlerdir. Bantta, Nison'ın geçen yılın Ocak ve Mart ayında başta ge len yartfımcılarından ve Water gate olaymdakı suçundan dolayı şimdi cezaevinde olan Charles Colson ile skandalla il£iü yaptığı konusraalar bulunmaktadır. Mühendis ••••••••••» •••••••••• • Ur. A Z I Z Ç Ö L 5 Ehrlichman'ın. bu mahkumiyeM nedenivle avukatlık yapması ya saklanmıstır. • »KHIPIDUt ve • • 1K*VM41<»U)Jİ • \ MÜTKHASSISI J J (Kınk (emik ve mafsaJ ** «a. nut*lıkian) Osmanbe? Halasklrgas Washington Eyalet Yüksek • Cad 279/1 sedet Am Mahkemesi. federal suç işlemek J ten mahkum olan \ixon'ın lcişleri Başdanısmanı John D. ••••«>••*>••«>••••••••»•