19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
• • • • Sahibi: Cumhuriyet Matbaaniıfc ve Gazetecılık T.A.$ adına: NAZİME NADİ Genel Vayın Müdürii: OKTAI KURTBÖKE Sorumlu Yazı Işlerl Müdürü: ÇETİN ÖZBAYRAK Basan ve Yayan: CL'MHLRİYET MATBAACILIK ve GAZETECtLtK T.A.Ş. Cağaloğlu Halkevi Sk. No. 3941 TELGRAF ve MEKTTJP idresi: Cnmbariyet Istaobn) Posta Kutusu: lstanbuJ No: 248 Telefonlar: 22 42 90 22 42 96 22 42 97 22 42 98 22 42 99 * Cumhuriyet BASIN * * ^ AHLÂK YASASINA TAAHHÜI 12 6 3 1 ABONE ve İLÂN Avhk Ayhk Aylık Aylık Baslık (Maktu) B t R O L A R : ANKARA: Atatürk Bulvan Yener Apt. Yenışehir. Tel: 12 U 20 12 95 44 • İZMİR: Halıt Ziya 9 Bulvan No. 65 Kat 3, Tel. 3123024709 • GÜNEY İLLERl: K.Köprü 34. S. No. 40 ADANA, Tel. 145501393419731 Inrtitf 36U. 180. 90. 3ü. Xurt dışı 830. 315. 157.50 52.50 2 ve 7. Sayfa (Santimi) ... 3. Sayfa (Santimi) ... ~ 4. 5. 6. Sayf» (SantUni) Öltim. Mevlıd, T e s e k k ü r (5. S a n t i m ) Nişan, Nikâh, Evlenme, Doğum Ölüm. Mevlitl. Teşekkür 23 (5. S a n t i m ) .. ... ^. . 4UU Ur* ... 95 » . 100 » ... 9ü • . „ ıSU • ». 150 • ... 200 • SAY1Sİ, 100 KURUŞ Kusurlu görülen (Baştarafı I savtada) sorumlusu olduğu bildiriden Kâmil Acarer'i müfettişler bugune değin bulamamışlardır. Holding' In diğer yetkilileri ise Kâmil A carer'in yurt dışında olduğunu bılciirmişlerdir. Kovuşturmayı yurüten müfettişler olayla ilgili tüm soruşturmayı tamamlamışlardır. Kâmil Acarer ve şimdi adlanmn açıklanması sakıncalı Rörülen sorumlular hakkında müfettişlerin düzenlediği dosya en geç pazartesi günü Istanbul Cumhuriyet Savcılığına teslim edilecektir. Müfettişlerce hazırlanan raporda Kâmil Acarer ile Türkiye Odalar Birliği eski başkam Raif Onger'in 1918 sayılı kaçakçıhk yasasıru çiğnedigi belirtilmektedir. Ancak, Holding'in gümrük komisyonculuğunu yapan Raif Onger'in yanında çalışan kişilerin de bu olaya kanştıklan iddia edilmektedir. Yasalara göre bu firmanın gümrük komisyonculuğu belgelerinin iptali gerentiği öne siirülmektedir. Fiktif Antrepo rejiminl sutistlmai ettiklert gerekçesiyle Sav cılığa verilecek o.an samki&rın aynca bazı araçlan sa'rktan sonra vergl ödediklerl yine milfettisler tarafından ot*.aya çıka rılmıştır. örneğin tzmir'in Tir«! ilçesinde Ekrem Kalbak adlı bir vatandaşa 1 mart 1973 ylında satılan «Saviem Renault» rnarka aracın gümrük bedeli 1 nisan 1973 jilmda öderırm^cr. raç sahiplerinin de 1913 sayıll kaçakçıhk yasasına av:<ır. hareket ettıkleri gerekçesiyle y»rgılanmaları gerekmekted'r. Yaptıklan iş sadece araç nlnıak olan 200'e yakm vatandaş'jı ıtraçlanna el konulacağı giöi, aynca giimrüksüz araç kullanmaıc suçundan mahkemeye ysriiecekjer dir. Kendileriyle konuştuğumuz araç sahipleri, olaydan nane'îeti olmadıklanm söylemişler ve şcv le konuşmuşlardır. «Biz satın aldığımız fSavıem Renault) marka araçlann gümrüksüz olduğunu bilmiyorduk. Araçlann toplanacağını sizden duyuyoruz. Araçlanmız elimizden alımrsa verdiğimiz parayı biz kimlerden alacafız? Burada suçlu, araç sahipleri olmasa gerek. Çünkü biz sade ce paramız karşıhgı aracı aldık. Ama Kâmil Acarer firmasmın gümrüksüz ve rejım dışı parça soktuğunu bilmiyorduk.» OLAYLARIN ARDINDAKt Üsküdar Amerikan Kız Lisesi (Bajtarafı 1. sayfada) Arzu Birer», Emel Erbe?, Leylâ Akyol, Gamze Erten, Lüis Levi, Deniz Boro, Çim Ergun, Tanses Gülsoy, Leman özekici, Lynn Tarragano, Yeşim Erdoğru, Esra Tema, Anjelâ Dannoıı, Dorin Mizrahı, Aytü! TurnaoiJlu, Beyza Bakkaloğlu, Esra Baş kaya, Jâle Gülay Polat, Idil Eser, Devrim Göçmençeîebi, Esra Sönmez, Rita Farhi, Meral Bolak, Figen Çeçeli, Nazll Kadirbeyoğlu, Neşe Mutlu, Esra Süâhtaroğlu, Ceyda Sivri, Çigdem Kafescioğlu, Çiğdem Şakarcan, Asll Selçuk, Ceyda Tufan, Peri Okan, A. Yıldızhan To ker, Nilgün Toker, Ayşegül Demirağa. Feyza Küşat. Sema Sav cı, Cuyan Urgenç, Eti Çukuril, Nilgün Ebcioğlu, Aytü) Gür=u, Belkıs Kazmirci, Minâ Refio?lu, Şeniz Süay, Aslı Umar, Sırlıka Yardımcı, Şebnem Ekin, Oya Tümer, Zehra Kartal, Gam ze Koyuncu, Sibel Sakacı, Gam ze Yazıcıojlii, Sebnem Aydıtasbaş, özlem Evecen, Ayça Işıkalp, Lolita Nahmias, Gülgün O ğuzman, Banu özden, Denız Şeyhoglu, Ferda Akşit, Jâle Gü ray, Seher Olgun, Ti.ıen Özkay, Mine Doğantan, Ester Eti Filizer, Füsun Tanyelı, Fatma Müge Torun, Idil Uçanay, Ayşe Mi ne Baltacı, Nahit Karsh, Rozı Levi, îrem Nazan Tuksavul. GERÇEK Organlar Ve Çevre (Başyazıdan devam) çırmamaya and içmiş gibidirler. Bu durumda CHP içinde patlak verecek herhangi bir bölünme valnız partiyi uzun «öre iktidardan uzaklaştırmaya yol açmakla kalmavacak, aynı zamanda üikemizi yeni bir rejim bunalımına sürükleyebilecektir. Bövle bir bunahmın sonuçları ne olur? Bunu bütün CHP'liler, hiç kuşkusuz en az bmm kadar bilmektp, takdir etmektedirler kanısmdavız Onun için biz bugün toplanacak olan Tüzük Kurultayının demokratik bir çalışma havası içinde görevini başaracağına inanıyoruz. SSE Genel Kuıulu (Bastarafı 1. sayfada) tdaresi Enstitüsü ile ortaklaşa düzenlenen seminerde yönetimin Uke ve koşuliarı saptanmıstır. Sağhk hizmetlerinin İşçi sikâyetlerine vol açmıyacak biçimde düzenlenmesi... poliklinik önünde biriken kuyruklar ve kalabalıklar.. işçi konutları yapımında yolsuzluk ve gecikmeler.. işveren borçlarının zamamnda 5denmemesl.. harak işçi çalıştıran ışyerlerinin sıkı bir denetlemeyle kapsama alınmasu. kurumda çalışan personelin nyumlu bir planlamayla en Işler duruma getirilmesi.. SSK"mn mali dengesinl sağlavacak vt çüvenceTe alacak tedbirler almması.. gibi hlr dizi sorunu çözümlemek zaman Isteyen bir iştir. SSK Genel MüdürlÖEÜne çetlrilen Sayın Dr. Erdal Atabek ile yöneticiler. emekçiye dönük. sola açık bir fktidar döneminde bu ağir sorunlan çözümleyebilecek bir atılımın hazırhğını tamamlamak vönelişi içindedirler. SSK personeli 1973 vUında 32.195 kiSiye ulaşmıştır. 1973 gelirlerl 7.461*41.7(11 liradır. G«ne aynı yılda 429.453 isyeri SSK kapsamındadır. İre sayısı ise 1.649.79a ulaşmıştır. Bu dev kuruluşun ivi işleyişi. ülke yaşa mında çok olumlu etkiler yaratacak ve emekçi keslmindeld yankılan bakınundan devlet yasarruna ve politika hayatına da biçlm verecektlr. Ankara'da toplanan SSK Genel Kurulunun danışmadan 6teye bir niteliği yoktur; ve Kurul yftkisiz bir topluluktur. Buna rağmen bazı gerçeklerin açıfs çıkmasmda ve eleştirilerin yapılmasında yararlı Işlevl yadmnamaz. Emekçi bilinclnin fiderek yogunlaştığı bir Türldye'de SSK tle emekçi arasındaki III»kiyi de sağlıklı biçimde yeniden kurmak yeni yönetimden bek* lenen görevler arasındadır. İlk yedekler DİSK: «İşveren sendikalan, aidat adı altında devlet kasasından para çekiyor» DİSK Genel Başkan Vekili Hil mi Güner dün basına verdiği yazılı demeçte, kamu kuruluşlarının işveren sendikalarına girmelerini eleştirmiştir. Dünyanm hiçbir yerinde özel kesım işverenleri ile, kamu kesiminde işveren durumunda olan ların, aynı örgütlerde bir araya gelmedikJerini belirten Hilmi Gü ner, bu uygulamanın olumsuz so nuçlaruu şöyle özetlemiştir: «Halktan vergiler yoluyla toplanan milyonlarca lira işverenlerin kasasına girmiş olmaktadır. Çünkü işverenler sendikaları aidat adı altında devlet kasasından büyük paralar çekmektedirler. Sonra işveren sendikaları aldıklan bu paralann büyük bölümünü lokavt fonuna ayırmaktadırlar. Lokavt ilân eden bir işveren kesiminin bu lokavtı devletin ke sesinden gelen paralarla finanse etmesi Anayasamızın sosyal devlet ilkesine olduğu kadar her tür lü hakkaniyet ve insaf ilkesine de aykın düşmektedir. Bunda başka işçi sendikalan gibi işveren sendikaları da belli ölçüde siyasetle uğrasmaktadırlar. Üyeleri arasında devletin bulundugu bir kuruluşun su ya da bu doğrultuda bir tercih yapması olacak iş değildir. Aynca sendikalar kanununun 22. maddesi ka mu kuruluşlannm bu kanuna göre kurulan meslek örgütlerine herhangl bir biçimde mali yardımda ve bağışta bulunmasını ya saklamıştır. Ecevit Hükümetinin, kamu ke simini gerçekten devlete ait olmaktan çıkaran, özel teşebbüsün yönetim ve denetim alanı içine so kan bu uygulamaya en kısa zamanda son vermesini bekliyoruz.» Araç sahipleri «Saviem Renault» marka araç lan 230 bin lıraya satın alan a tşveren Konfederasyonu Genel Sekreteri: «Asgarî ücret pazarlık konusu olamaz!» ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) tşveren Sendikalan Konfederasyonu Genel Sekreteri Rafet îbrahlmoğlu, asgarî ücretler konusunda Türklş Genel Baskam Halil Tunç*un demecini cevaplamış ve «Asgari ucretler pazarlık konusu olamaz» demiştir. İbrahimoğlu'nun demeci söyledir: «Bilindiği gıbi, 1969 yılından bu yana Ulkemizde asgari Ucretler îş Kanununun 33. maddesi hükmü gereğince 5 hükümet, 5 isveren ve 5 işçi temsilcisinden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonunca saptanmaktadır. Böy le hareket edilmesl bir kanun gereğidlr. Bugüne kadar yapılan bütün asgari ücret çalışmalannda objektif bir tespit modeline ve resmi rakamlara göre hareket edılmesi prensibi uygulanmıştır. Bundan böyle de pazarlık konusu olmasmı asla düşünemediğimiz asgari Ucretlerde aynı şekilde ha reket edilmesi şarttır.» Asgari ücret tesbiti konusunun bu defa iki yıllık sürenin dolması beklenmeden ele alındığını belirten îbrahimoglu sözlerine şöy le devam etmiştir: «Artık herkesin bildiği hükümet teklifi 1.5 yıl gibi bir süreden sonra asgari ücretlere r'c 70 oranma varan ve bu seviyesi ile ülkemizm ekonomik olduğu kadar sosyal gerçeklerini de zorlayan bir düzeye erismiştir. Buna rağmen Asgarî Ücret Komisyonunun son günlerde yaptıgı müteaddit toplantılarda bir sonuca varılamaması düşündürücüdür.u ••• Prof. Esen, kitap toplatmalar konusunda Korutürk'e başvurdu * AN'KARA, (Cnmharivft BBroRn) Prof. Bülent Nuri Esen, Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'e gönderdiği mektupta, kitap toplama olaylarına değinerek, «Düşünceyi işkenceden, bizleri utançtan kurtarınız» demiştir. Prof. Esen, mektubunda, kitap toplatılmasının, yurdun düşünen insanı için tutsaklık döneminin başlangıcına işaret oldugunu belirterek, şunları söylemıştir: «Düşünce özEürlüğü alanında yargınm verdiği yanl;ş kararlar olmu^tur. Bunlan rfegiştiremeyiz. Belki başka anaya<:al yoldan. sonuçlannın sürmesini önlevebiliriz. Savcıların özgürlükten yana davranmasında yürütmenin bir kanadı olan siz, Cumhurbaşkanı, batılı ve Atatürkçü olduğuna herkesin inanç lı bulıındugu kifiliâinizle, etkili olabilirsiniz.» İşçi emekli ücretinin tabanını 1200 liraya yükselten bir tasarı hazırlandı ANKARA Çahşma Bakanllğınca işçi emekli ücretlerini yeniden düzenleyen ve tabanı 1200 liraya yükselten bir kanun tasarısı hazırlanmıştır. Çahşma Bakanlığı ilgililerinin THA muhabirine verdikleri bilgi lere göre, işçi emeklilerinin ücret leri ile ilgili olarak hazırlanmış bulunan kanun tasarısı son şekli ni Bakanlar Kurulunda alacak, daha sonra da Meclise sevkedilecektir. Tasarı, emekli aylıkları için yeni bir sistem getirmektedir. Bu sisteme göre, işçi emekli ücreüeri tek bir kanunla değil, kanunda yer alacak ek maddelere göre düzenlenecektir. İlgililer, getirilmesi düşünülen sistemde işçi emekli ücretlerinin tabanında aggari ücretin esas alı narak, 1200 liraya yükseltileceğini, tavanın ise günün ekonomik koşulları, fiyat artışları, Yüksek Plânlama Kurulu raporları ve sigortanın mali olanakları gözönünde bulundurularak hesaplanacağı nı bildirmişlerdir. Bu sistemde emekli ücretleri her iki yılda bir günün ekonomik koşuliarı, Yüksek Plânlama Kuru lu raporları ve sıgortanın malî olanakları ile fiyat artışları gözönünde bulundurularak yeniden düzenlenecektir. Aynca, işçi emek li ücretlerinde taban ve tavan ara sında kalan ücretler katsayılar ile çarpılarak tesbit edilecektir. ^THA) Erbaban (Rastarafı 1. tayfada) •n evvel gprçekleşmesi için çalışıyoruz. Kıdem taztninatı konusundaki arzumuz, işçileıimirin haklarının teminat altına almmasıdır» demiştir. Başbakan Yardımcısı Prof. Erba kan, işçilerın kldem tazminatımn. her yıl için 15 günden 30 güne çıkartılmasını öngören kanun münasebetiyle, Anadolu Aiansına şu açıklamayı yapmıstır: «Hükümet programımızda (işçilerin asgari kıdem tazminaM bir yıla yanm aylık yerine, bir yıla bir aylık üzerinden hesaplanacaktır) kaydı yer almaktadır. Hükümet olarak hiç şüphesiz ki bu taahhüdümüzün bir an. evvel yerine gelmesi için çalişmaktayız. Bundan önceki bir konuşmam da da belirttigim gibi, biz kıdem tazminatının 30 güne ç;kartılmasının işçilerimize karsı yerine getirilmesi icabecîen bir vecibe olduğuna kaniyiz ve bunun biran evvel gerçekleşme«i için de çalışıyoruz. Ancak, >ine daha önceki bir konuşmamda belirttijim gibi, kıdem tazınlnatının 30 güne çıkartılması pratikte nasıl yürütülecektir, bu hususun aydınlığa kavuşmasında fayda vardır. 12 sayılı kararnamede öngörülen tavan sınırının kaldırılması istendi ANKARA Tüm Kamu Personeli Kuruluşlan Konfederasyonu Genel Başkam Sakıp Hiçerimez, dün düzenlediği basın top lantısında, 12 sayılı kanun hük münde kararname üzerindeki gö rüşlerini açıklamış, kararnamede öngörülen tavan sınırlamasının kesinükle kaldınlmasının gerektiğini öne sürmüştür. Kararname ile pek çok aksak lığın düzeltildiğini ve kendi ısteklerinin de yüzde altmış oranında yerine getirildiğini ifade eden Hiçerimez, kararnamenin karşı olduklan maddelerini şöyle özetlemiştir: «Kararnamede getirilen tavan sırurlaması, özellikle eski memurlar aleyhine bir ayncalık yaratmaktadır. Bu yüzden tavan barajlarının kaldırılmasını kesin likle istiyoruz. Gösterge tablosu, ilkokul. orta okul ve lise mezunlan lehine birim rakamları açısmdan düzeltilmelidir. Tatbikatta hiç bir faydası ve gereği olmayan 15. derece kaldırılmalıdır. Personel Kantrnunu «pahalı bir kanun» hüviyetine sokan ve asansör madde olarak nitelendirdiğimiz (58. mad de kaldırılmah bu maddeye davanarak bazı kimselerin birden bire 56 kademe üste çıkarılması şeklindeki suiistimale müsait uy srulamalar durdurulmalıdır. Kadın memurların istediklen takdirde 20 yıl hizmetten sonra emekli olabilmelerini mümkün kılacak değişiklikler yapılmalıdır.» (THA) KAYIP 142071 no. lu pasaportumu kaybettim. Hükümsüzdür. Ayşe Neriman AYGEN Cumhurivet 5343 İşçileritnizin emniyetini düşünüyoruz Biz, bu tazminat hakkının iîçilerimiz tarafından enıniyetli bir şekilde alınabilmesine taraftanz. Bundan dolayı da kıdem tazminatı 15 günden 30 cüne çıkarken, bu aradaki farkın icabında bir sigorta sistemi vaşıtasıyle karjılanmasının faydalı olacagına lcaniyiz. Bu bakımHandır ki, kıdem taîminatının 30 güne çıkmasırn ijçüerimizin yerinde bir hakkı olarak görüyoruz, bunun emniyetle ödenmesi için de bir fijsorta «isteminin fayda getirece8i duşüncesindeyiz. Bunun yine drtayı olarak, her nangi bir isçi kenrli arzu«uyla Vıir işyerinden ayrılırsa, bu işçimiz muhtemelen baçka bir yerde tekrar iş bıılacaktır. Her ayrılan verripn daha önceki çalışılmış olan vılların kıdem tajnrnatını tekrar tekrar almak söz konusu olamaz.» Jet diiftü, 2 pilot şelıit oldıı tZMİR Egitim uçuşu yapan F33 tipi bir jet uçağı dün Gümüldür civarında yere çakılmıs, 2 pilot şehit olmuştur. Çigü 2. Jet Ana Üssüne bağh eğitim uçağı, dün öğleden sonra uçuşa çıktığmda, bilinmeyeıı bir nedenden arıza yapmış ve ormanlık bir sahaya düşerek alev almıştır Uçakta bulunan Üs teğmen Tuğtekin Güzay ile Üsteğmen Cemil Engindeniz kurtulamıyarak ölmüşlerdir. Bu Mrada uçağın düştüğü yerin ormanlık olması nedeniyle, çıkan yangın rüzgârın da etkisivle yayılmıstır. Yangın daha sonra kontrol altına ahnmıştır. Sibel Çöloğlu, Hande Ertfoğan, Orli Hason, Deniz Incediken, Tijen Okur, Ayşe Çağlayan, Şebnem Kantek, Üvez Toz koparan, Hülya Boydaş, Ece Ege, Hatice Mutlu Hüner, Emine Güleç Sayu, Ayşe Serra Akay, Rana Benöz, Bercan Günel, Ayşenur Kaynak, Gülden Küçük, Ayşe Kulaksızoglu, Güler Kurbanzade, Beri! Turhan. Meiiz Avun, Zeynep Esra Alan, Ayşegül Baykan, Kler Keti Bonofiel, Aslı Tekinay, Fatma Yaşar Yazıcıoğlu, Ümit Çetin, Ethpl Teri Eskinazi, îffet Görkey, Sibel Nokay, Feza Pehlivan, Aygen Tezcan, Harika Topaloglu, Rüya Altmtaş, Tijen Gündüz, Kora Haver, Ayşe Leylâ ÖzFersan Tekbaş, Şiir Ziy(Bajtarafi 1. «ayfada) man, net Aydın, Sefika Gonca Ekin, hu arada 1164 sayılı Ar.«a Ofisi Ece Erman. Buket Gencer, DiYasasının 1, 2, 5, 7, 9, 10, 11 ve ana Menoyan, Vivian Pinha«i, 15. maddeleri ofisin yetki alaYeşim Satvan, Şebnem Üçolt, nını genişletecek biçimde değiştirilecektir. Gila Benardete, F. Beril Bulut, özlem Çamh, Fatma Elif Çetin, Yetki Yasası ile 775 sayılı gecekondu yasasının değiştırilmesi Zehra Petek Çırpıh, Didera Erne gidilecektir. Gecekondu yasa tok, Binnaz Uğurlu, Sevinç Orsı, inşaat sürecini denetim altımancı, Fatma Tülin özel, Fatna alacak. devlet yardımım etma Dilvin Alpay. Canan Aykut, kinleştirecek, yeni fonlar yaraLina Basmacı, Semra Bayraktacak ve eldeki fonların halk yataroglu. Gamze Dinçer. Rebi Es rarına kullamlmasını ve alt yapı kinazi. Alev Hınçer. Serra Kıhizmetlerinin gereğince gerçek nav, öznur Köksal, Aypert Kut lesmesini sağlayacak yönde yenilu, Güniz Şengölge, Elâ Tiner, den düzenlenebilecektir. Arzu Ergin.ay, Püren Gülcüler, Yetki tasansınm kapsamma glAyfer Altunbaş. Alev Canan ren bir diğer yasa da 6830 sayılı DevlJ, Hande Dinçer, Sedef Eristımlâk yasasıdır. Bu yasa kan, Nicola Mine Ervılmas, Y*da kamulaştırma yöntemlerini şim özçer, Gülseli Zeren. etkinleştirecek doğrultuda, yetki yasasına dayamlarak değiştirilecektir. Bazı küçük değisikliklerle ka(Bastarafı 1. Myfada) bul edilen tasarıyla ilgili bir konuşma yapan Imar tskân Başkarıhk Divanı seçimlerinin Bakanı Ali Topuz, «Bu tasarı tamamlanmasından sonra Başgecekonduların meşrulaştırılbakan ve Genel Başkan Bülent masını sağlayacak, meşrulaşEcevit'in, son siyasî gelişmeler, tırma ile birlikte geeekonduyu iç ve dış sorunlar konusunda yaratan sebebler Devlet öncü «çok önemli bir konuşma» yapalüğü ile düzenli bir şekle ge cağını bildiren Yılmaz. Ecevit'in tirilmiş olacaktır.» demiştir. bu konusmasından sonra, kurultay çalışmalanna 24 saatlik bir Diğer komisyonlar ara verileceğıni söylemiştir. YılMeclisin çeşitli komisyonlamaz'ın açıklamasına göre bu bir nnda dün kabul edilen diğer 10 günlük ara sırasında Kurultay kanun tasarısı da gunlardır. Tüzük Komisyonu Alt Komisyon Milli Savunma Komisyonun dan gelen değişiklik tekliflerini görüşecek. bunlan kurultay tekda; Silâhlı Kuvvetler Personel lifi haline getirecektir Kanununda değişiklik yapan üç yeni tasarı, (Bunlar; üstün baTüzük Kurultayının yarın yapaçarı gösterenlerin daha ktsa sü cağı çahsmalarda bu değişiklik rede terti etmeleriflr İağlaMtk teklıfleri maddâ maSde gorüşİUeta, Silâhh Kuvv'etİerde teîfnik rek oylanaC&ktır. "*'" H görev yapan personele iş güçYılmaz. Tü/ük Kurultayından lüjü, iş riski ve temininde güçsonra, partı programında da tülük çekilen personel zamları zükte belirlenen ilkeler ve günün verilmesini öngörmekte ve kad koşullanna göre değişiklik yapirosuzluk nedervlyle terfi erfeme iacağını bildirmiştir. yenlerin rütbelerinde iki yıl daCHP Parti Tüzüğü değışikltk ha beklemelerine ilişkin hükmü teklifi 114 asil ve 8 geçici madkaldırmaktadır). Bütçe Plan deden oluşmaktadır. (THA) Komisyonunda; Diyanet Işleri • Başkanlığı kuruluş ve işleyişindeki aksaklıkları düzelten ta«aŞişP ilçe n, devletçe işletilecek maden CHP ler üzerindeki hakların ahnması ve hak sahiplerine ödenecek örgütünde tazmirvatları düzenleyen tasarı, Bur«a, Malatya. Elâzıe, Samsun geçici kurul ve Konya'da üniversiteler kurulmasına ilişkin tasarı. güm görevlendirildi rüklerde biriken eşyaların tasfiyesini öngören tasarı, BelediCHP îl Yönetim Kurulu, Şişli yelere bağlı müessese ve işlet İlçe Yönetim Kurulu yerine. Abmelerin ve kamu iktisarii teşe'o durrahman Özgür başkanlığında büslerin bir kısım borçlarının bir geçici kurul görevlendırmiştahkimi hakkındaki tasarısı.Dışiş tir. leri Komisyonunda: «VasiyetnaGeçen hafta sonunda, İl Yöneme teşcili konusunda bir us'il tim Kurulu tarafındar görevden kuru!ma'=ına dair anlaşmanın çekilen Şişli İlçe Yönetim Kuorvaylanmasına ilişkin tasarı. rulu üyeleri, İl Yönetim KuAdalet Komisyonunda; Türk rulunu, CHP Merkez Yönetim Tabip Orfalan ve Tabip Odaları Kurulu kararlarını ilçelerde geBir'iği Kanunu Tasarısı. rektiği gibi uygulamamakla suçlayarak şunlan söylemişlerdir: Meclis yine toplanamadı «CHP Merkez Yönetim Kurulu Millet Meclisi dün yine top kararı ilçelerde iki yılını tamam lanamamıstır. Ad okunmak su layan Yönetim Kurullan hakkında «İl ve İlçe Yönetim Kurullaretiyle yapılan ilk oylamada n, zaruret olmadığı müddetçe ay216. bir saat aradan sonra yapılan ikinci oylamada ise 221 üye nen yenilenir» demesine rağmen, nin «aloncia olduğu anlaşılmıç, bu karar Şişli İlçesinde uygulan bir!e?im bugüne bırakılmıştır. mamıştır. Son duruma göre, kaTBMM bugün «aat 10'da birle rarda belirtilen hiç bir zaruret ol madığı halde, İl Yönetim Kuruşik olarak toplanacaktır. lu, Merkez Yönetim Kurulu kara rını tanımıyarak, İlçe Yönetim Kurulundaki altı Uyeyi görevden çekmiştir.» (Bastarafı 4. sayfada) Görevden çekilen altı eski UyeKemal Aydın, Kemal Akman, Sa kelerde enflasyon istemerler. biha Başaran, Osman KaraorÇünkü. alacaklan tehlikeye gireman, Murtaza özol ve Ethem bilir. Enflasyon olunca dış ticaKüzeci, bu işleme itiraz ederek, ret güçlükjeri, ödeme ve mal itMerkez Yönetim Kurulu'na bashalı kısıntıları başlar. Borçlar geriye atılır, ödemeler geriler. vurmuşlardır. Gelişmiş ülkeler, gelişmemişlere Öte yandan, îl Yönetim Kuruhep «Aman enfıasyon yapmayın» lu Başkanı Aytekin Kotil, Şişli derler, nedeni de buradadır. Her İlçe Yönetim Kurulu'ndaki deği enflasyon sonu devalüasyonla. şiklik için şunlan söylemiştir: yani dış para değerinin düşürül «Biz CHP Merkez Yönetim Kumesi ile biter. Bu arada dış yarnılu karan dışında hareket etme dım yapılır, ülkelerden bazıları dik. Kararda belirtilen zaruret para değerini düşüren ülkeye kre burada doğmuştur. Eski başkan di veriıler, buna kaışılık dış tica görevini kabul etmemiş, bu neret kısıtlamalarının kaldırılmasını denle yeni başkan atamak gereksağlarlar. Sekreterya. aman enfmiştir. Yeni başkanın, atanmasiy lasyon olmasın derken bir yanle yeni kadro oluşturmak zonından da iş bulma ve gelisme düluluğu da doğmuştur. Yeni seçizeyi de aynı kalmasın yiikselsin lenlerin hepsi genç ve değerli kidiyor. Gerçekten enflasyon bir ol şilerdir.» du muydu, onun düzeltilmesi için alınacak deflasyonist tedbirler. işbulma ve gelişmeyi kısıtlar. yavaşlatır. O nedenle aman bu gi Taksim'de banka bi adımlar da atılmasın sadece yatırımı tüketime yeğ tutan a soymaya kalkışan dımlar atılsın deniyor. NADİR NADİ Konnt İsvan, c<HürHyet Meydanı'nda bir otopark yapılması zorunlu» dedi Belediye Başkam Ahmet îsvan dün beraberinde Belediye Başkan Yardımcılarından Mahmut Erdem ve öteki ilgililer olduğu halde İstanbul Üniversitesinin ön kısmmdaki alanda incelemeler yapmıştır. Beyazıt Camıinin Üniversite yönündekı alanda her gün sayısı gittikçe çoğalan arabanm park yaptığmı gözönünde bulunduran Belediye Başkam Ahmet İsvan, bu alanda bulunan Millet Kütüphanesinin ön kısmında ds inceleme yapmış ve otopark yapımı için yer aramıştır. Belediye Başkanı Ahmet İsvan, burada bir otopark yapmanın zo runlu olduğunu söylemiştir. 1. sayfada) ceşrini belirttik. Ahşılmış diplomatik yoüardan yürümekle yetin menin şimdiye kadar hiç bir sonuç vermediğini hatırlattık. Yunanlılar, bu savlarımızdan hiçbirini kabul etmediler. İki ülke arasında özel bir danışma ve müzakere mekanizması kunılması önerimizî çok olağan dışı ve serçekçiliğe uymayan bir öneri imiş gibi karşıladılar. Sorunlara barışçı yollardan çözüm arama eğiliminin arttığı çağımızda böyle danışma ve müzakere mekanizmalarının ve yöntemlerinin git sıde vaygınlaştığım. ayrı bloklardan bazı ülkeler arasında bile böyle mekanizmalar kurulduğunu ve olumlu sonuçlar alındığım ha tırlattık Daha o sün birlikte imzaladığımız NATO bildirisinde gerek müttefikler arasında. gerek ayrı kamplardan ülkeler arasında bütün meseleleri danışma ve müzakere yolu ile çözmeye çalışmanın temel kural olarak benimsenmış olduğunu. danışma ve müzakere yöntemlerinin ve mekanizmalannın etkinleştirilmek ve kurumlastırılmak istendigini hatırlattık. Müzakere yolu Toplantımızdan hemen önce Başkan Nixon'ın yaptıgı bir konuşmada «Çağımızda banştan başka, müzakereden başka yol yoktur» dediğini. Başkan Niron' ın bu sözünün reddedilemeyecek bir gerçek olduğunu hatırlattık. Kendilerini ikna edemediğimizi görünce «Öyle ise müzakereden baska bir yolu siz önerin» dedik. Ahşılmış diplomatik yöntemlerle çözüm aranmaya devam edilmes;i dışında hiçbir öneri gelmedi Yunanlılardan. Türkiye'nin kamuoyuna, mütte fiklerimize ve bölgede banş ve sükunet isteyen uluslara küçük bir umtıt ışıği tut«bilecek ban unsurları taçıyan bir bildiri metni üzerinde bile anlaşamadık. Bu durumda, kendi başımıza bir açıklama yaoacağımızı söyleyerek toplar f 1 ^an aynldık. rumuna dıaınatik bir şekilde dcğındı ve tiıkkati çekti.» Başbakan Ecevit, BrüKsel'de Ortakpazar Komisyonu Başkanı ile Ankara'da başlatılan toplantılarla ilgili olarak görüşme imkânı bulduklannı da belirterek, şöy le konuşmuştur: «Ortakpazar ile Türkiye arasm daki ilişkileri düzenleyen Ortaklık Konseyi uzun süredır toplana mıyordu. Böylece bir toplantının önümüzdekı güz aylarında yapılması kesinleşti. Muhtelif üye ülkelerin yüksek kademedeki yöneticileriyle yaptığım temaslarda, Türkiye'nin istek ve ihtiyaçlarına büjük anlayış gördüm. Ilişkilerimizin olumlu bir biçimde sürdürüleceğini umuyorum.» BrükseJ'de Büyükelçilerimizle çok yararlı bir toplantı yaptığmı kaydeden Ecevit. konuşmas'ını şöyle sürdürmüştür: «Dünyadaki yeni büyük ekonomik gelişmeleri değerlendirerek, gelişmeler karşısında Türkiye için ne gibi olanaklar ve güçlülc ler bulunduğunu, Türkiye'nin, hız la gelişen dünyada kendine sağ lam bir yer yapmaya çalışırken nelere dikkat etmesi gerektigini görüştük» Başbakan, Brüksel'de bulundtığu sırada işçi ve öğrenci temsilci leriyle de bir toplantı yaptığım kaydederek, «Türk işçilerinin ilsri batı ülkelerindeki uygarlık düzeyıne intibak yeteneklerini kesin bir şekilde ispat etm\ş olduklannı bir kez daha kıvançla gördüm. Yurt dışındaki işçilertmizin artık sınırlan belli olan Halk Sektörü için büyük bir bek leyiş içinde olduklarını gördüm» demiştir. Ecevit. saat 22.35'de Ankaraya varmış ve halkın büyük sevgi gö'terisiyle karşılanmıştır. NATO toplantısında Öte yandan, NATO'nun 25. ytldönümü nedeniyle önceki gün yapılan kapalı toplantıda bir konuşma yapan Başbakan Bülent Ecevit, «Türk ulusu. özgürlüg<» dayanmayan egemenliğin ınsanlık gerçeğı ile bağdasmadıgı W nancındadır» demiştir. öteki 15 devlet ve hükümet baskanları ile deiegasyonlan tarafından ilgi tle izlenen lconusmasında Başbakan Ecevit daha çok demokrasi ve özgürlük konularını işlemış ve «Savaşlar ve savaş tehlikeleri bir ittifakın gii cünii arttırmakta ölçü olamaz» dedikten sonra özetle şunlan söylemiştir: «Zaman zaman muhtelif toplulukların it*ifaklar dışında dahl bir araya gelebilmekte olduklan ve sıkı dayanışma içinde bulundukları görülmüstür. Esasen, en önemli ve kritik dönemler, banş ve yumuşama dönemleridir. İttifaklar banştan sonra hayatiyetlerini sürdürebilirse daha da önem kazanır. İmzalanan yeni NATO Deklarasyonu, veni bir banş ve demokrasi anlaşmasıdır. Türk ıjlusu ozgürlUğe dayanmayan egemenliğin insanlık gerçeği ila baj daşmadığı inancındadır. Batı Doğu arasında. insanlıBa ferahlık getiren yumuşama, NATO'nun mevcudiyeti sayesinde olmuştur. Yeni dekltrasyon da demokratik özgürlüğe olan inancımızın mesaiım teşkil etmektedir.» Başbakan Ecevit sözlerinl, «Demokrasiye bağlılık, saldm «mellerine karsı etkili bir yoldur» diyerek bitirmiştir. İstanbul Belediyesi her apartmanın çöpü için yılda 5 bin lira harcıyor ANKARA, (Cumhuriyet BürosıO Ankara'da günde orulama bin ton çöp biriktiği, IsUnbul Belediyesi'nin ise her apartmanın çöpü için yılda 5 bin lira haıcadığı açıklanmış, şehir çöpleri, kurulacak tesislerle gübre haline getirildiği takdirde, çöp ve gübre sorununun birlikte çözümlenmiş olacağl belir tiîmiştir. Teknik ygrd^n çerçeveşinde kon feranilar \"tg3D(^ üzere yurdtımuza'jfelen Fransa Tarımsal Araştırma Enstitüsü uzmanı, Tarım v« Çevre Sorunlan Bakanlıkları görevlisi Dr. Bernard. Ankara Fransız Külrür Merkezi'nde şehir çöplerinin değerlendirilmesi ve kompost gübre kullanımı hakkında bir konuşma yapmıştır. Konuşmasında, şehir nüfuslarının hızla artışıyla birlikte çevr» kirlenmesinin bir sorun haline geldiğini, bu sorunda şehir çöp e rinin önemli rol oynadığını ifade eden Dr. Bernard, yurdumuzdaki çevre kirlenmesini de ele almış, Türk uzmanların araştırma ve ra porlarma dayanarak özetle su bil gileri vermiştir: •Türkiye'de gerekli tesislerin bulunmaması nedeniyle çöpler değerlendirilememekte, yarattığı çev re kirlenmesinin yanı sıra maddl kayıplara da uğranılmaktadır. Örneğin Ankara'da günde bin ton ci varında çöp toplanmakta, bu çöp ler şehir dolaylarma bırakılmakta dır. Türkiye'de çöp için yılda yak laşık yarım milyar lira sarfedilmekte sadece istanbul Belediyesi nin bir apartmanın çöpleri için yaptığı yılhk harcama ise 5 bin lira dolaylannda bulunmaktadır.» tzienimler Sonuç olarak »övledir: Bugünkü Yunan hükümetl hiçbir olumlu karşılık verm«mekte veya verememektedir. Ayn kamplardan ve birbirine her anlamd» uzak devletler v rasında bile danışma ve müzakere yonteminin vaygmlaştıgı bir tfönemde vaşamamıza ra5men Yunanistan, komşusu ve müttefi?i Türkiye 11e mürakfreye hatta gSrüşmelerimizi «mü zakere» olarak nitelendirmeve bile yanaşmamaktadır. Türkiye'nin aramızdaki m»«clelere bartşçı ve yapıcı yaklaçımına katılrotmafcta veva katıUmamaktadtr. Bir çftzüm umudu getiren herhangl bir *ıv mut karşı fineride de bulunmamakta veya bulunamamaktadır. îki komşu ve müttefik ülke arasında bir diyalog bile kurulamadıgını hayret ve ü^üntüyle gördük. Bu durumda Türkive üzerine düsen her iyl niyetli, yapıcı girişimi ve do«tluk görevini sonuna kadar yerine eetirmiş olmanın vicdan huzuru ile her alands kendi meşru hak larını kendi adaletli takdir ölçüleri ve barışçı anlayışı içinde kullanmaya devam edecektir. Bununla beraber, yazılı olarak yaptığımız önerilere gene de bağlıyız. Ortam her iki ülke için de geri dönülemeyecek kadar bozulmıdan Yunanlılann önerilerimiîi venlden düjüneceklerini ve vapıcı bir anlayı? içine girebileceklerini ummaya devam ediyoruz^ Başbakan Ecevit, bir soru üzerine, cKomşu ülkeler birbirleri ile harp etmemeli. Ü^telik iki müttefik ülkenin birbiri ile harp etmesi komik bir şey olur. Bizim yaprnayı dSişündüS'imüz şey, meşru olan haklarımızı korumaya devam etmektir. Mücadeleci bir politika izlemekteyiz Uınanm ki, Yunan tarafı da askeri veya askerl olmayan bir başka ümide kapılmasın» demiştir. Bir yabancı gazetecinin, «Ege denizinde petrol arama yetkiniz var mı?» «orusuna Ecevit, «Ege'de petrol arama yetkimiz ve problemimıı vardır. Buna da devam edeceSiz* karşüığını vermis, «Çandarlı gemisinin yat programını uygulayarak Ege'ye açılacağını» bildirmistir. Hacıhüsrevli (RaMarnfı 1. sayfada) bu yola sürmüşlerdi. Tanındıkları için sağlıklı olarak sürdüremedikleri uğraşlarını, 11 yasındaki Hafize Çil, 16 yaşındaki Melek Çil ve sene 16 yaşındaki Nergis Özdoğanlar ile yürütmeye kalkışmışlardı. Ancak onlar da polisin elinden kurtulamamışlar ve artık tanınmışlardı. Bir köşede ablasının arkasına gizlenmeğe çalışıyor ve aglamak tan şişmiş gözleriyle anlamsı» anlamsız bakıyordu çevresindekilere Hafize Çii. Olayı hazirlayan, ablası Melek ve arkadaşı Nergis, kuyumcu dükkânından altınlan kaldıran da kendisiydi. îlk işleri değildi belki de, bu kadar ustaca planladıklarma göre. Ama polise ilk kez geliyorlardı. Melek daha önce de gelmişti. Ancak «kaldınmcılık» denilen yaptıkları işten degil de, görevli bi.p polise hakaret etmek suçundan. Üç kafadarKaçiıTipasa Dereboyu sokaktaki bir kuyumcu dükk?nına girmişıcrdı, sözümon» alışveriş etmek için. Daha sonra dükkânın önünde bulunanların kendilerine lâf attıkiarı gerekçesiyle kavga çıkarmışlar, dükkânda bulunanlann dikkatlerini çekerek araya girmelerini sağlamışlardı. İşte ne olduysa bu arada olmuş. 11 yaşındaki Hafize Çil, minicik boyuyla aradan sıynlıp dahver.mişti Affan Kaptan adlı kuyumcunun dükkinına. Dalmıştı ama henüz 315 lira değerindeki küpe, vs. kaldırmısken yakalanıvermişti. Polisin arşivlerine Uç Hacı hüsrevli daha giriyordu artık Sabıkalı annelennm vnnınaa çocuklarına da bir yer ayrılıyordu. Ağlamaktan şişmiş eözlerivle. Hacıhüsrevin bu üç yeni Işçisi kendilerini resmen tescil ettiriyorlardı artık «Kaldırımcı» diye. Bir geleneği sürdüreceklerdi artık analarının bıraktıklan yerden. Çalacaklar. yakalanacaklar, yine çalacaklar. yine yakalanacak lar... Ve bir yaşam boyu sürdürecekler bu uğraşlarını, analarının bıraktığı yerden. Petro! bnnalımı Yurda döndü Aslında en önemli tavsiyeler dış ticaret politikasındadır. Dış ticareti korumak için bir adım ahlmasım Amerika istemiyordu. Sekreterya bunu bildiriye koymuştu. Bu yolla Ortakpazarın Amerika'nın canını sıkan bir öEesi fkoruma ögesi) ortadan kaldınlmaya çalışılmaktadır. Sekreterya bunun bir geçici zaman için olmasını da öftütlerse. ondan sonra tarafları serbest biraksa da bildiri bu yönde son derece açıktır. 3 kişiden 2 si yakalandı Başbakan Bülent Ecevit, saat 20.35'de uçakla yurda dön.müştür. Ecevit, Yeşilköy Havaalanında vermği demeçte, «Türkiye'nin iyi niyetli anlayışı, bütün dünyanın gözleri önünde bir kez daha tescil edildi» demiştir. «Türkiye ile Yunanistan arasında bir sıcak çatışmanın baslayıp sürmesi ne şekilde etki yapar?» şeklindeki bir soruyu Başbakan Ecevit, «Türkiye'nin Yunanistan karşısındaki durumu bakımından kaygı duymak yersizdir. Herşeye rağmen aramızdaki meselelerin bir sıcak çatışmaya dönüşmemesini temenni ediyorum. tki komşu ve müttefik ülkenin böyle bir karşılaşma içine girmeleri, bulundukları ortak güvenlik sisteminin yaranna olmaz. Biz, kenrti haklarımız konusunda, hem de dünya barışını tanıyan bir sorumlulukla hareket edeceğiz» diye cevaplandlrmıştır. Ecevit, NATO'nun 25. kuruluş yıldönümü münasebetiyle düzenlenen bildiri imza toplantısırnn törensel niteliği çok aştığım belirtmiş ve şunlan söylemiştir: •Doğu • Batı ilişkileri ve dünyadakf yumuşam» konusunria ABD Başkanı Nixon her bakımdan açık bir konuşma yaptı. Alman Başbakanı da konuşmasında: bizim, büyükelçilerimizl» yaptıiımız toplantının konu«u olan temel sorunlara. vani günümüz dünyasının hızla yeni boyutlar kazanan ekonomik du Î A R I N : «Fakirler» için ne yapmalı? Taksim'deki İş Bankası Subesi. önceki gece üç kişi tarafından soyulmak istenmiştir. Saat 01 sıralarında bankanın camtnı kırarak içeri girmeye çalışan soygunculardan Ali Sever Yılmaz, çevrede bulunanlann du rumu farkedip bağırmalan üzerine bir polis memuru tarafından yakalanmıs. Münir I?ık ve kimliği saptanamayan diğer soyguncu kaçmayı başarmıştır. Ancak bunlardan Münir Işık da, Ka raköy'de gizlendiği bir evde ele geçirümiştir. (Baştaratı l Sartada) • Toplantının 24 saat ertelenmesi. • NATO toplantılan nedeniyl» sıkışık bir güne alınması, • Görüşmenin BüyükelCiHlelerde yapılrnası verine «tnraisu» bir yer aranması, • Sonunda Geneı Sekreter Luns'un aracılığıyla NATO merkezinde bir oda sağlanması. Bir de. toplantı başlarken odaya alman basın mensuplarınm önünde Yunan Başbakanının davranışı. Yunan fotoğralçıları, «El sıkışın» demelerine karştlık. Andruçopulos, «Kısa kesin, uzat mayın» sözleriyle Ecevit'le gazeteciler önünde el sıkışmaktan kaçınır görülüyordu. Fakat bu kez. Türk gazeteeılerinin isteğine uyan Türk Başbakanı «El sıkışmamızı istiyorlar» diyerek elini uzatması Uzerine poz vermele zorunda kalmıştı Televizyon makyajı ile yüzü pespembe Nıxon'la bir arada NATO'nun 25. yıl deklârasyonu. nu törenle imzalayan üye ulkelerin ve dolayısıyla Atlantik çevrelerinin şimdi TürkYunan toplantısı sonucuna gösterecekleri tepki beklenedursun Yunan çevr» leri Başbakan Ecevit'in dün geceki ilk demecini «Sert», Andruçopulos'un kısa bildirisini «ılım» lı» olarak nitelıyorlardı. Dikkati çeken bir yorum da Yunanlı meslekdaşların toplantıdan önce «Bu görüşmenin sonu cu ne olursa ol=un Türk HUkümeti Yunan Htikümetini rnasa ba şma oturtmayı basardı» şeklinde ki sözleriydi. Dün sabah Yunan çevrelerinin durumu şöyle özetleniyordu: «Türkiye iki ülke arasındaki sorunlann toplu olarak ele alınmasını ve çözüm için bir mekanizma kurulmasını öneriyor. Anlaşmazlık konusu sorunlann top lu olarak ele alınması Montrö, Lozan andlaşmalarına kadar geriye gidebilir. Oysa, Yunanistan bu sorunları Lızbon Konvansıyo nuna göre diplomatik kannllardan görüşülmesini istiyor.» Türk çevreleri ise, Komisyon, Alt Komisyon ve Uzmanlarlg ku> rulacak müzakere mekanizmasm da güdülen amacın ne Montrö, ne de Lozan anlaşmasını değiştirebilecek niteükte olmadıgım, Lozan anlaşmasmın bir temel olduğunu. buna dayanarak çalışma lar yapıiabilaceğini belirtiyordu. Türkiye'nin Osmanlı Devletinden kalma taahhütlerini bile uyguladığmı ekleyen çevreler, ikiii görüşme mekanizmasınm bütun ülkeler arasında işleyen bir prosedür olduğunu da hatırlat'.ycrlar. Eski bir
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle