15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Sah.ibi: Cumhuriyet Matbaaeıhk ve Gazeteeiük T A.Ş sdına: NAZİME .NAD1 Genel Yaym Müciürü: OKTAY KURTBÖKE Sorumlu Yazı Işleri Müdiirü: ÇETİN ÖZBAYRAK Basan ve Yayan: CUMHURtYET MATBAACILIK ve GAZETECİLİK T.A.Ş. Cağaloğlu Halkevi Sk. No: 39 • 41 TELGRAF ve MEKTUP adresi: Cumhuriyet lltınbol Posta Kutnsu: Istanbul N o : 24« Cumhuriyet m BASIN AHLAK TASASINA UYMAY1 TAAHHUT EDER. 12 < 3 1 ABONE ve İLÂN Aylık Aylık Ayhk Ayhk Yurtlçi 360. 180. 90. 30. Yurt dıjı «30. 315. 157.50 S2.50 Telefonlar : 22 42 90 22 42 96 22 42 97 22 42 98 22 42 99 B Ü R O L A R : ANKARA: Atatürk Bulvarı Yener Apt. Yenisehir, Tel: 12 09 20 • 12 95 44 • İZMİR: Halit Ziya Bulvarı Xo.65Kat 3, Tel: 3123024709 • GÜNEY İLLERl: K.Köprü 34. S. No. 40 ADANA, Tel. 145501393419731 Başlık (Maktu) 2. ve 7. sayfa (Santimi) 3. sayfa (Santimi) 4. 5. 6. sayfa «Santimi) ölüm, Mevlîd, Teşekkür (5 Santim) Nişan, Nikâh, Evlenme, Doğum Ölüm, Mevlicf, Tesekkür 2 3 (5 Santim) 400 Lira 95 100 90 150 150 200 SAYIS1 100 KURUŞ Kalkınma hızmızı (Bastarafı 1. Sayfada) lişmlş ülkelerin sanayileşmeden vazgeçerek tarımsal kalkınmaya yönelmeleri sonucunu doğurmaktadır. Çünkü, bu Uke az gelişmiş ülkclere sadece tarımsal ürünler ihracatında karsılaştırmalı maliyet üstünlüğü tanımaktadır. ve besinci bölümlerinde, Dünya Bankası çalısmasının teknik daya nakları gösterilmektedir. Üstündağ (BaîUrafı 1. Sayfada) dağ, kurulu huzuru bozmaya yeltenenlere fırsat verilmeyeceginl belirtmis, bunu yapanlann yönleri ne olursa olsun, hükümetin gereğlnl dikkatle yerine getireceğini söylemiştir. Üstündağ. Tunceli olaylarına llişkin sorumuza çu karşılığl vermiçtir: «Tunceli olayı bildiğiniz gibi önceki gün baslamıçtır. Olaylar üzerine derhal ilgilendim. Sayın Valiyle görüştüm. Daha son ra saym Belediye Başkanı beni aradl Bakanlık ilgililerimizle görüstük. Saym Basbakan da olaylarla bizzat İİRİlendf. Vall terekli tedbirleri aldı. Bakanlık müfettişlerimiz önceki gün Tunceli'ye hareket etti. Bakanlık müfettişlerimizin raporlarını henüz almadım. Onlarm 50ruşturmasını beklemem serekiyor, kesin durumu bildtrmek için. Yalnız müdür dahil 6 klşi förevder» alındı. Bilindigi glbi. okul kapatlldı. öğrencller mem leketlerine sevkedildiler. Bakanlık müfettişlerinin raporları geldikten sonra durumu açıklarım. Yalna junu »nemle bellrtmek isterim: Gerek Sayın Başbakanımın gerekse benim görüşüm ş u : Hangi eğilimde kişilerden gelirse gelsin, kaba kuvvete ve tarrrikçiliğe başvuran herkes, ister ögrencl olsun, ister öğretmen olsun en ağır jekilde cezalanö*ırılacaklardır. Ge rektiğl zaman okulla ilişkileri derhal kesilecektir. Mevcut hulur ve sîikunu bozmalarına a^lâ müsaade etmiyeceğim. Bunu yapmağa kalkışanların su yönü veya bu yönü diye bir yön düsünmüyoruz. Yönü, eğilimi ne olursa olsun, hükümet en dikkatH ve gerekli tedbiri a!maya bu gibilerl en agır şekilde cezalandırmaya kararlıdır. Bu nedenlerle süratli bir soruçturma yaptırıyorum. Fikir tartışmaları olabilir. Buna saygım var. Görüslerini tartışabilirler. Buna saygım var. Ama mevcut huzuru bozarak, mevcut öğrenimi aksatarak kaba kuvvetle huzur bozucu davranıslara izin vermeyeceğiz. Millî Eğitim Bakanının Senato konuşması, TİKKO davasında tutanağa geçirildi Doğan KATIRCIOĞLU TÎKKO Davası sanıklarından Resimlş öğretmeni Hasan tlter'in tutuklu iken görevden uzaklaştırma tedbiri kaldırılarak Boyabat Lisesine iade edilmesiyle ilgili evrakı imzalayan Milli Eğitim Bakanı Mustafa Üstünd'ağ'ın önceki gün Senatoda bu konuda yaptıgı konuşmada, tayin emrini imzalarken, «Igfal edildiğini. açıklayan sözleri dün Istanbul 2 Numarah Sıkıyönetim Mahkemesinde tutanağa geçmistir. Bakan Üstünd'ağ'ın aldatıldısı dün sanık ögretmen Hasan tlter'in TÎKKO Davasınm gorüldüğü 3 Numaralı Sıkıyönetim Mahkemesine verdiği bir dilekçeyle de doğrulanmıştır. Öğretmen llter, gazetecilere, «Bakan, Bakanlıktaki AP'li yöneticiler taraimdan aldatılmıştır. Bu yorteticiler, bu işte bizi de alet etmislerdir» demis ve raahkemeye bir dilckçe sunmuştur. Ögretrr.fnin okunan dilekçesinde «Son Ha vadis'teki haberin metninin bizzat Askeri Savcı Yaşar Değerii tarafından kaleme alındığının anlaşıldığı» ileri sürülmekte ve özetle şöyle denilmektedir: «Çünku metnin (gazeterfeki) ifadesi iddianamede kullandıŞı ifadelerle tam bir benzerlik gös termektedir. Gazetede çıkan haber, sorgum dahi yapılmadan, mahkemeniz hakkımda hiç bir hükme varmamış olduğu halde beni mahkum olmuş bir kişi olarak ilân etmektedir. (Sıkıyönetim Savcılannın özel olarak Savcı Yaşar Deferli'nln ve Son Havadis gazetesinin amaçları açıktır. Bunlar, yurtse verleri ve devrimcileri kamuojoı önunde suçlu ve mahkum olmuş gösterip, mahkemelert etkileyerek onları ağır cezalara çarptırmak hevesindedirler. özel ola rak bu olayda mahkemeniz etki altma alınmak istenmektedir. Zaten daha önce de Savcı Yaşar Değerii birçok defa mahkemenizl etkl altında tutmaya çalışmış ve hatta tehditler savurmuştur.» Bu konuda söz alan Askeri Savcı Haklm Yüzbaşı Yaşar Degerli, gazetemizin dünkü sayısmda yer alan olayla ilgili haberi okuyarak tutanağa yazdırtmış ve «Samimiyetle ve belgesel kaynaklarla ifade edeyim kl, ben ve Savcılık kalemi böyle bir tebligat işleminde aracı olmamıştır. Millil Eğitim Bakanı kim ler tarafından oyuna getirildiğini ve bu olaym polemik yapılmak üzere Son Havadis gazetesine ve rildiğini, bunu yapanlar hakkında soruşturma açtığını Senatoda açıklamıştır» demiştir. Savcı, da vanın kişisel bir davası olmadığı nı belirterek şunlan söylemiştir: «Tahliye talepleriyle ilgili ola rak Savcmm bir etkisi veya tep kisi söz konusu olamaz. Bütün sanıklarla ilgili tetklkatı mahke me re'sen inceleyip vicdani bir kanaata varıp bunu her zaman izhar edebilir. Bu husustaki mahkeme kararına engel çı kacak herhangi bir güç söz ko nusu olamaz.» Mahkeme, bir gtin önce re'sen tahliye ettiği öğretmen îlter'i dun de duruşmalardan vareste tutmuştur. Duruşma 26 Mart tarihine ertelenmiştir. AÇIKTA KALANLAR (Baştarah 1. aayfada) >lde edllen büyük gelirler oldujunu belirten yetkililer, «Bir hasta muayenesinden 200 lira, bir ameliyattan on bin lira alan bir doktor profesör, özel bir firmanın hukuk müşavirliginden astronomik ücretler alan ünlü avukat, profesör, ya da yine özel sektörde görev alan teknik daldaki bir profesörün üniversite içi çalışmalarını asgariye indirmek istemesi kadar doğal birşey olamaz» demişlerdir. fakülte açılabileceğini belirterek şöyle konuşmuslardır: «Hükümet hastane kapasltesl yetersiz ve öğretim Uyesi bulamıyacağı illerde tıp fakültesi açma çabası ile yanhş ve ekonomik olmıyan bir politika iriemektedir. Istanbul'da hem öğretim üyesi hem de hastane çok boldur. Yakın cevrede, devlete yük olmıyacak bir yatırımla 56 fakül te birden açılabilir. Ancak itiraf etmek zorundayız ki bu fakülteler üniversite organlannın kendi kararlan ile değil. hükümetlerin zorlaması ile gerçekleşebilecektir. Çünkü üniversite dışı çalışmalarda astronomik ge lir elde eden öğretim üyeleri, gönüllü olarak yeni yükümlulük ler altına girmek istemlyecekler dir. En doğrusu; Üniversite reformunun yeni bir kanunla çok kısa süre içinde gerçeklestirilmesi ve tam gün çalışmanın, (özel çahşmaları kesinlikle yasaklayan) gerçek tam gün çalışmanın, kanunl zorunluluk haline getirilmesidir..» OLAYLARIN ARDINDAKİ Erbakan yatırım (Bastarafı 1. aayfada) sında Tahran'da yapılacak Bölgesel Kalkınma örgütü (RCD) Bakanlar Konseyi çalışmalarına katılmak üzere tran'a gidecektir. Bakân daha sonra üç gün resnıi ziyaret nedeniyle Iran'da kalacaktır. Başkentteki diplomatik çevreler. tran'da yapılacak Türk • İran resmî görü?melerinde özel likle tran'ın Turkiye'ye yapmak istediğl yatınmlar üzerinde ayrıntılı sekilde d'urulacağını ileri sürmektedirler. Bu çevrelere göre tran'ın Ortadoğu bunalımı dolayısıyle birdenbire yılda 4 milyar dolardan 14 milyar dolara yükselen gelirini ülke içınde enflasyonu önlemek amacıyle büyük bir kısmım dışarda yatırıma yöneltmek istemesi ve "bu arada Türkiye'yi de bu ülkelerin başında seçmesi jörüşmelenn temelini meydana getirecektir. Görüşmelerde güney sınırımızdaki gelişmeler ve bu arada Iran'ın tutumu üzerinde cîurulaeağı aynı çevrelerce belirtilmistir. GERÇEK Tarıma dayalı sanayi Kitekim Dünya Bankası, !thalât ikamesine dayanan sanayileşme yerine, ihracata yönelen bir sanayiieşme istemektedir. Bu istekle tutarlı olarak tfa, ancak ithalât sınırlamalarıyle ayakta duran ve tarıma dayah olmayan sanayiler için yıkıcı ctkilere sahip ithalâtın liberasyonu politika«ı önerilmektedir. Bankaya göre, ihracata yönelen sanayiler tarıma dayalı sanayiler olmaktadır. Istatistikler ve gerçekler İşsizlik azalır? Dünya Bankası Misyonu'nun ta rım kesimine öncelik verilmesiyl» ilgili ikinci teme! gerekçesi, tarım kesiminde daha çok istihdam yaratılma olasılığıdır. Banka tarım kesiminde planlanandan daha çok yatırım yapılması halinde Türkiye'nin işsizlik sorununun ha fifletilebileceği görüjünü savunmaktadır. Bu amaçla da tarım ya tmmlannın artırılması önerilmek tedir. İthalâtta liberasyon Dünya Bankası Batı'nın büyük ekonomilerinin ihracat sorunlarıy la karşılaştığı bir zamanda, Türkiye'ye daha yüksek bir dıs ticaret hacmi tavsiye etmektedir. Yüksek dıs ticaret hacminin daha Çok tanmsal ürünler ihracatının yanında. çok daha genis bir ithalat programıyla sağlanacağına ifa ret edilmektedir. İthalâtın bütünüyle libere edilme siyle elde edilebilecek yüksek dı? ticaret hacminin dış ticaret açığı nı daha da büyüteceği saklanmamaktadır. Ancak bu açığın i?çi dövizleri ve cömert bir dıs borçlanma yoluyla kapatüacağı ileri sürülmektedir. Hükümet politikasuıa ters düşen noktalar Banka Misyonu'nun tarıma y8 nelme önerisi, bugünkü Hükümetin eğilimine uygun düsmekje birlikte, hazırlanan raporda. dıf ba frmlılığı artırmadan ayrı olarak Hükümet politikasına ters düşen başka noktalar da bulunmaktadır. Tüketim hacminin artırılması ve «tüketim toplumu» eğiliminin hızlandırılması bunlardan birisi olmaktadır. Banka'nın raporunda, tüketime yönelik mal ve hizmetlerinin üretiminin artırılması açıkca önerilmektedir. Toplam ya tırımlariçinde sanaylnin ^rayının düşürülmesi de Banka'nın önerile ri arasındadir. Erzurum'da gözaltına alınan 15 öğrenciden 5'i tırtuklarîdı 'ERZURUM Atatürk Lisesl öirencileri arasında önceki gün fikir tartışması yüzünden çıkan çatışma ile ilgili olarak gözaltı na alınan 15 öğrenciden 5'i önceki gece mahkemece tutuklanmıstır. Ögrencilerin Sulh Ceza Mahkemesindekl duruşmalan üç saat sürmüş duruşma sırasında adli ye önunde toplanan büyük bir kalabalık sonucu merakla bekle mijtir. Mahkeme Hayrettin Kotangil, Şaban lltaş, Mestan Bayram, Cemal Demir ve Abdülselâm Koca adlanndaki ögrencilerin tutuklanmasına karar vermiatir. (THA) Kalkınma hızı Dünya Bankası Türkiye Misyonu, önerilerinin tümünün uygulanması halinde kalkınma hızınm düseceğinin farkmdadır. Rapor, önümüzdeki yıllar içi n daha düşük kalkınma hızı öngörmektedir. Ancak. Dünya Bankası'na göre daha düşük kalkınma hızı, tarıma ve tüketim araçları üretimine yö nelme ile daha çok istihdam yarafmanın zorunlu sonucu olmaktadır. Üniversitelerde fakülteler ve yüksek okullarda bölüm kurulları yeni alınacak öğrenci sayısını tespit ederken, kalitenın bozuımayacağı bir limiti esas aidıklannı ileri stlrmektedirler. Ancak resmî istatistikler, kalite an»syışının zaman ve olaylara göre çok değişik görünUmler kazaiıdıgı sonucunu ortaya çıkarmaktadır. Örneğin Ortadoğu inşaat bölümünde kalitenin korunması için bir yılda 71 öğrencinin almmasını öngören öğretim üyelerı, cazip ücretler aldıkları YükseUş Özel Yüksek Okulunun inşaat 00lümünün gece sınıfı için 555 ögrenciiilt bir kontenjanı fazla görmemişlerdir. İstanbul Teknik Üniversitesinde ise, aynı öğrenim için standart 210 öğrenci olarak tespit edilmiştir. Aynı öğretim üyelerinin ders verdikleri ve mezunlarına eş değerde diploma verilen bazı okulların birinci sınıf kontenjanlarının, Milli Eğitim istatistiklerine göre karşılaştınlması aşağıda görülmektedir: Tatbiki sanatlar resml okulu 76 öğrenci alırken, özeli 148 ögrenci almıştır. Aynı yıl, Hacettepe Eczacılık Bölumü 20 öğrenci, Nişantaşı özel Eczacılık 567 öğrenci, aynı öğretim üyelerüıin devam ettikleri Istanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi ise, kalitenin bozulmaması için ancak 200 öğrenci kabul etmiştir. Resmi Di? HekimUği en fazla 142 öğrenci alırken, özel Diş Hekimliği'nin gece bölümüne 425 öğrenci alınmıştır. Ylne aynı yıl Ortadoğu Makine Bölümüne 66 öğrenci alınmasına karşın, Ozel Yükselişin Makine gece bölumtine 519 öğrenci, Ortadoğu Mimarlık Bölümü'ne 21, Yükseliş Mimarlık gece bölümüne ise 163 öğrenci kaydedilmiştir. özel Yüksek Okullar devletleştirildikten sonra, yüksek oKuılarda ders vermeye devam eden ögretim Uyeleri, kalite sorununu üniversitelerden sonra bu okutlarda da düşünmeye başlamışlar ve eski özel okullarm kontenjanlarını sınırlamaya girişmişlerdir. özel eczacılık okullanna bir yılda 2452 öğrenci alınırken, resmi yüksek okul olduktan sonra kontenjan 409'a dUşUrülmüştür. G162 öğrencinin alındığı özel MühendısHk ve Mimarlık Yüksek OKUİlannm kontenjanı 3554'e, 367 dgrencinin alındığı özel Diş Hekınıliği kontenjanı 230a, 840 öğrenci olan Kimya'mn kontenjanı iss devletleşmeden sonra 483'e ınmis tir. Bir yılda toplam 11858 bgrenci alan özel yüksek okullar, dovletleştirildikten sonra toplam 4756 öğrenci almaya başlamışlardır. B İ T T İ (Baştaran 1. Savfada) şünölmelidir. ÖBretim üyeleri, binalar, laboratuvarlar, öğretim araç ve gereçleri. ve sayısal dengeler özerine ciddJ temele d» yanmıyan bir efitim, yararlar değil. zararlar varatabtlir. Bu sav, doğrudur. Ne var td bugün ttniversitelenie yapılan bir araştırma, öğretim üyelerinin çok zengin ülkelrrde bile bıılunmayacak öğretim ölçüleri içinde bulunduklarını göstermek tedir. Bir yandan üniversite kapılarına yığılan ve giremiyen ö£' renci sayısı her yıl biraz daha artarken, bir yandan da her yıl bir öğretim üyesine düşen öğrenci sayısında bir azalma fftrülmüştür. Bazı öğretim iiyeleri haftada bir veya iki saat ders vermelrte, bazılan derslere hiç flrmemekte ve her öğretim üyesine ortalama 15 öğrenci düşmektedir. Türkiye İçin bu. bir liikstur. Hiç kuskusuz eeleceğe dotru geni» bir zaman parçsaında ptanlamanui saptadıfı ve ülkenin kalkınma gereklerinin bütün lüğiine uygun bir uygulamaya Tönelmek doğrudur: ama orU ötretimin yflktek öğretim kapılarına viffdığı rüzbinlerce fencl mesleksiz bırakmak, buna karşıhk üniversite öjretim üyelerlnl röninmeı Issizler kesimine doğru itmek mantığa nyfun (ttrünmüyor. Koalİsvon Hükümetinin bu ko nuya gerçekçi açtdan eğillp eldeM olanaklan gonuna dek ktıl lanmMi, seçlm blldirjelerine de uyfun olacaktır. ~kkk DİSK'e bagh (Baştarafı I. Sayfada) tanninaü odenmesi, kıdem tazmi natının 30 güne çıkarılması, 1 tam yıl çahfanlar için de kıdem tazminat hakkınm ödenmesini önermektedir. Teklifte ayrıca €kıdem tazminatları işverenlerin kişisel borçları olarak kabul edilmeli, iş yerinin devri halinde eski işveren tazminailar konusunda sorumlu tutulmalıdır» denilmektedir. İSO Yönetim Kurulu Başkanı «Basbakan ve Maliye Bakanı yatırımların hızlandırılması için imkân sağlıyacaklarını söylediler» dedi Istanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Baçkanı Nurullah Geıgin. Oda Meclisinın dur.kü topiantısmda, Pazartesi ünii Ankara'da Basbakan ve Maliye Bakanı ile sanayi sorunlan .ıak kında yaptığl görüşmeler hakkında bilgi vermiş ve «Basbakan ve Maliye Bakanı hükümet olmanın mesuliyetini müdrik olarak. özel sanayi kesimi ile işbirliği yapılmasınm zorunluluğu, yatmmların ve üretimin hız landınlması ve gerekli imkânları sağlayacaklannı açıkça ifarie etmişler ve bize bu umurfu vermişlerdir» demiştir. Görüşmenin «olumlu» geçtiğini bildiren Gezgin, Maliye Bakanının ekonomik kalkınmanın sağlanması, yatırımların ve üretimin arttınlması için sanayicılere her türlü yardımın yapılacağını söylediğini kaydetmiş ve şu bilgiyi vermiştir: «Saym Maliye Bakanı. ayrıca aslı esası olmayan birtakım thtimalleri değerlendirerek iş aleminde beliren tereddüt ve endişelertn psikolojik bir etken olarak yatırımları yavaşlatan bir kaos yarattığını, bu kaosun yırtılması ve aşılnıası için, sizlere gerçek düşüncelerinin aktarılmasını benden rica etti..» tngiliz Kraliyet (Bastarafı 1. Sayfada) bir yara almadan kurtulan Prenses ve eşi daha sonra Buckingham Sarayına götürülmüşlerdir. Anne ile birlikte otomobilde bulunan iki özel detektif İle polis ve şoför, muhtelif yerlerinden yaralı olarak hastaneye kaldırılmışlardır. llgililer, polis memurunun durumunun ciddi olduğunu belirtmlşlerdir. tngiliz Radyo • TV'nu yayınım ansızm keserek olayı bildlrmiştir. Olayla ilgili olarak tnflltere Başbakanı Wilson, Içisleri Baka nından rapor istemiştir. Bu arada, Vatandaşlan Koru ma Derneği, saldınnın, tnfiltere'de ölüm cezasmm yeniden uygulanması için hükümetin harekete geçmesi gerektiğini gösteren bir olay olduğunu belirtmlştlr. Olay 1930lardan bu yana Kraliyet ailesine yapılan ilk suikast teşebbusüdur. Tazminatın sigortalanması CHP'li Engin Ünsal, verdiği ikin ci kanun teklifi ile de, işverenlerin grevden doğan zararlarının sigortalarca karsılanması şeklindeki uygulamanın da yasaklanma sını önermlştir. Unsal, böyle bir uyfulamanın Anayasa'ya aykın olduğunu ve sosyal devlet esprisi ile çeliftiğini öne sürmüştür. Ünsal, kanun teklifinde işverenlerin sigortalarla bu yolda yapacakları anlaşmaların geçersiz saydmasını istemektedir. Gümüşsnyn leri için 4,5 aydan beri bulunrnmadığı belirtilmektedir. Fiyat Kontrol (Bavtenh 1. Sayfada) halinde yerlerine kendi kuruluşlanna bağlı uzman gönderme yetklslnl fetfnnektedir. Yeni kararname eskisine oran\r yeni yetkiler getirmemekte, ancak mevcut yetkilerin daha süratli bir şekilde uygulanmasına olanak cağlamaktadır. 1. tarfada) Eleştiriye hedef îlgililer yine müstehcen olduğu gerekçesi İle K&mil Sonat'ın GUlhane Parkındaki çıplak be ton heykeli ile Tophane Parkındakl Muzaifer Ertoran'ın işçi 1 ' heykellnin de elestirilere konu ! olduğunu bellrtmişler, «Cumhu' riyetln 50. yılında sanat eserleri ' ne karşı görülen bu anlayıssızlık yüz kızartıcıdır. Toplumumu zun içinde bulunduğu kötü koşulları göstermektedir» demlşler dir. 20 heykel, Cumhuriyetin 50. yı lı kutlama programı içinde, Cum huriyet döneminde doğmuş ve âaşahya ulaşrnış genç sanatçılan Ödüllendirmek amacı ile dü' zenlenmiş ve sanatçılardan 20' şer bin lira karşılığında konularını kendllerinin seçecekleri hey keller yapmaları istenmişti. Kut: lama Komitesi bu heykelleri, Is tanbul'un çeşitli park ve meydanlannda halkın sanatla ilişkisini yaygınlastırmak amacı ile sergilemeyi planlamıstı. Kıbrıs'ta (BaşUrafı 1. Sayfada) ilışkllerine yeni bir gözle baktı ğını bildirmişler. Yunan aleyhtar larının girişimlerine, Atına'nın göz yummıyacağını» söylemişler dir. HALKLA ILİŞKILER DERNEĞİ TÜZÜĞÜ (Dünden Devam) 14. Üye adaylarının doldurdukları adaylık formu, Derneğin en az iki Uyesi tarafından imzalanarak Yönetim Kuruluna sunulur. Yönetim Kurulu, Balotaj Kurulunun görüşünü alarak müracaatı sonuçlandınr. sonra da yönetim ve Denetlem* Kurullannin tümü sorumludur. 23. Yıl sonu bilânçosu ile kâr zarar hesabı Denetim Kurulu ra poru ile birlikte olağan Genel Kurula sunulacağı gibi resml makam ların denetimıne de her zaman açık tutulur. Demeğin Feshi: 24. Dernek Genel Kurulu, her zaman derneğin feshine karar ve. rebıür. Feshe karar verebilmek içi n tüzüğe göre genel kurula katüma hakkına sahip üyelerin en az üçte ikisinin toplantıya katılması şarttır. Bu suretle çoğunluk elde edilemezse ikinci deıa toplanmak üzere çağrıhr. Bu tak dirde ikinci toplantı tarıhınden en az beş gün önce geri bıidkıîma sebepleriyle toplantı günü saatı yeri ve gündemi gazete ile ilâ n edilir ve durum mahalli mülkl âmire yazı ile bildirilir. Bu çağcı üzerine toplanacak üye sayısı ne olursa olsun fesih konusunu görü sebilirler. Fesih hakkmdaki kararlar hazır* bulunan üyeierin üç te iki çoğunluğu ile alınır. Demeğin feshi Yönetim Kurulu taısfm dan beş gün içinde en büyük rr.ül kiye âmirine yazı ile bildirüir. Mahkeme kararı ile fesih, Dernek ler Kanunu'nun 43'üncü maddesi 2'nci fıkrasma göre yapılır. Derneğin feshi ve dağılması halinde üyeler arasından Genel tCurul ka ranyla seçilecek üç kişilik tr.sfiye kurulu tarafından mameleki paraya çevrilerek borçlan ödendik ten sonra kalan varlığı benzeı amaçlı başka bir kuruluşa veya Halkla tlişkiler eğitimi içın burs tahsis şartiyle bir eğitim vakfına devrolunur. Tasfiye mujnıelelerı Hükümet Komiseri ve Maliye yet kililerinin kontrolu altında icra edilir. Kurucnlar: 2ö.Demeğin kurucuları junlardır: Mehmet Akter: T.C. Moda, Dev. riye Sok. Daire 12, Kadıköy, Istanbul. Babiir Ardahan: T.C. Talimhane, Receppaşa Cad. 16/9, Taksim, Istanbul. M. Alâeddin Asna: T.C Topağacı, fhlamur Yolu 73/18, Nişantaşı, Istanbul Affan Başak: T.C. Ayşestıltan Korusu 150, Bebek, Istanbul, Ayşegül Dora: T.C. Mektep Sok. 41, Emirgân, Istanbui. Necdet Günkut: T.C. Müstakil Evler 38, Basınköy, Istanbul. Ender Gürol: T.C. Osmanbey Hacı Mansur Sok. 53/3. Sışli, Istanbul. Cüneyt Koryürek: T.C. Bayındırhk Sok. Ankara. Bige Kuraner: T.C. Sarayarkası Sok. 49. Ayazpaşa, Istanbul. Rıdvan Menteş: T.C. Erniâk Cad. Park Apt 5/2 Nişantas, Utanbul. Ahmet Ramazanoğlu: T.C. Vıldız Blok 19. Etiler, Istanbul. Mehmet Turaç: T.C. Hüsrev Gerede Cad. 75/1. D13 Tejviki.ve. Istanbul Canan Usman: T.C. Hüsrov Gerede Cad. 37 Teşvikt>e. Istanbul. OeçJei Madde: Bakanlar Kurıılu'ns vapılaeak müracsatın olıımh) sonuclanarsk dernek adına «Tiirkive» kelimesi.ıin eklenebilmesi halinde »yn bir tüzük tadiline ihtiysç duyulmaz. SON Cumhuriyet: 2259 Turan Güneş'e tepki ö t e yandan Dışişleri Bakanı Turan Guneş'in Kibrıa'la ilgili son sözleri Kıbns Rtuwçevre!erinde bUyük tepki uyandırmıştır. Rumlar, «Kıbrıs sonınu için federatif çözum şeklı öneren yeni demece karşılıklarının, Hel lenik «OHll» (Hayır) olduğunu» bildirmişlerdir. «Federatif çözum sekli, bizim için asla kabule şayan değlldir» diyen Rum çevreleri, «Federasyonun taksime sıçrama tahtası olduğunu; taksimı ise, sonuna kadar karsı koyacakları bırjey saydıklarını» belirtmislerdir. Eski ve yeni kalite Yapılan bütün araştırmalar, medikososj'al raporları üniversiteler ve yüksek okullarda kalitenin düştüğü yönündedir. Uzmanlar, yüksek öğrenime giden öğrenci sayısının artmasına paralel olarak, kalitenin belli bir ölçüde düşmesinin doğal oldufunu belirterek şunlan söylemişlerdir: «Sayıdan gelen kalite düşüşü kaçınılmazdır, kontenjanlan sınırlamakla da önlenemez. Ancak Universitelerde kalite, daha çok eğitim düzenine hiçbir yenilik getirilememesi ve üniversite reformunun gerçekleştirilememesinden düşmektedir. Çok düşük olan kalite, öğretim Uyesinin çahşmasım üniversiteye har camasına gerek program gerekse uygulama olarak yapıcı bir öğrenim sisteminin getirilmesine öğrenci seçiminde test sınavı ye rine, kapasite ve yeteneği ölçen bir düzenin uygulanabilmesine bağlıdır. Örneğin 1942 • 1946 yıllarında Istanbul Tıp Fakültesinde 44 öğretim üyesine karşın her yıl 800 öğrenci alınırken, şimdi iki tıp fakültesine birden 300 e yakın öğretim üyesine kar şın 400'ün altında öğrenci alınmaktadır. Oysa bugünün bütün ünlü profesörleri bugünküne oranla çok daha fazla öğrencinin, çok daha az öğretim üyesi ile okutulduklan bu dönemde yetişmişlerdir. Yine Istanbul Hu kuk Fakültesinde öğretim üyesi sayısının bugünkünün yarısı kadar olduğu 19481961 yıllarında 1. sınıflar kontenjanı 1000 öğrenci olmuş. bu kontenjan 1966'ya kadar 2000'e çıkarılmış, öğretim üyesi sayısının iyice arttığı 19B7 sonrası ise 800'e düşürülmüştür.» Hukuk Fakültesi öğretim üyeleri mevcut öğretim üyesi kapasitesi ile 3'lü öğretim yanında, derhal bir ikinci fakülte de kurabileceklerini belirterek şöyle demişlerdir: «Elimizdeki dersaneler en az bir yılda 2000 öğrenci alabilmemize olanak verecek kapasitededir. Ayrıca öğretim üye sayımız Kadıköy'de devlet binalanndan herhangi biri kullanılarak bir 2000 öğrenciyi daha yetiştire bilecek durumdadır. Hatta bu konuda yaptığımız teklif yıllardır Üniversite Senatosu gündeminde beklemektedir. Oysa bu yolla hem lise mezunlarına yer hem de işsiz öğretim üyelerine iş bulmuş olacağız» Tıp Fakültesi öğretim üyele rinden bazıları ise sadece Istan bul'daki kapasite ile 2 değil 56 Rapor kaç bölüm? Dünya Bankası «The Economic Development of Turkey» adlı raporunu ocak ayı içinde tamamlamıştır. Raporun, birinci bölümü esas rapor olmak üzere bes bölüm den meydana gelmektedir. Birinci bölümde, 1950 yıhndan 1972 yı lına dek geçen sürede ekonominin genel gelismesi, Üçüncü Plan stratejisi. bundan sonraki gelişme yönü ile istikrar politikasının ge rekleri ele alınmaktadır. Diğer hükümlerde, iç ve dıs finansman sonınlar, fiyatlar, dış ödemeler ile sektörlerin başlıca özellikleri ince lenmektedir. Raporun dördüncü TOBDER (Baftarafı l. Sarfada) gerçek yönünü kamuoyundan sak lamak tahrikçllerin ekmeğlne yağ sürmekten başka bir işe yaramayacaktır» demiştir. TÖBDER Genel Başkanının ko nuya ili?kin yazılı demeci şöyledir: «Belli merkezlere bağlı, a ş m sagcı ve komando denilen öfrenci gruplarmın üniversitelerde, okullarda, toplantılarda ve sokaklarda çıkardıklan olaylar birbirini izlemektedlr. Yıllardan beri süregelen bu tahrikçi olayların gittikçe yoğunluk kazandığı gözlerden kaçmıyor. Yer yer yöneticilerin desteğinden de cüret alan bu sagcı gruplar okullarda, öğretmen okullarında ve üniversitelerde Atatürk'çü, devrimci ögrencilere, saldırmakta, onlan dövüp yaralamaktadır. Amaçlar:, saldırdıkları öğrencileri tahrık ederek olaylar çıkarmak, yurdumuzun her zamandan çok tıuzura ve banşa ihtiyacı olduğu bu dönemde toplumumuzda tedirgınlik yaratmaktır. 16 Mart 1974 giinü Öğretmen Okullannın yıldönümünü kutlamak üzere Tunceli'de yapılan top lnntı il yelkililerlnin gözleri önün de, kendilerine Bozkurtlar adını veren bu öğrenci grupları tarafından basılmış. dagıtılmış, Ögretme n Okulu öğrencileri ve üyemiz öfretmenier dövülmüş. agır yaraü öğrencüer hastaneye kaldınlmıştır. Tahrikler tek Uraftan gelmektedir. Bu olaylara sağsol çatışması gibi yanhş teşhisler koymak olayların gerçek yönünü kamuoyundan saklamak ve tahrikçilerin ekmeğine yağ sürmekten başka bir şeye yaramayacaktır. Sağcı komando tahriklerinin, Atatürkçü, devrimci öğrencileri daha çok zor durumlara düşürme si beklenmeden olaylara dogru teşhis konularak gereken etkilı tedbirlerin alınmasını huzur ve banşın saglanması yönünden aorunlu EÖrmekteyiz.» •••••••••••••• •••••••••••••4 MİNİBÜSCÜLER, MİDİBÜSLERİN KALDIRILMASI İÇİN GÖSTERİ YAPTILAR Gaziosmanpaşa Hürriyet meydanı hattında çalışan 360 minibüsten 150'sinin şoförü. taşıtlan ile birlikte. kendi çalışma yerlerinde izinsiz yolcu taşıyan otobüs niteliğindeki midibüslerin kaldırılmasını protesto için Saraçhane'den Sultanahmet'e kadar sessiz yürüyüş yapmışlardır. Minibüscüler, 29.6.1973 tarihinde 297 sayı ile Belediye Encümeninin almış olduğu kararın uygulanmasını istemişler, bugüne kadar ihmalleri görülen yöneticilerle ilgili müdürleri protesto etmişlerdir. Dünya Bankası (Baştarafı 1. Sayfada) medi. Banka'nın başında da Ame rıka Savunma Bakanlığı görevin den önce büyük Amerikan şirket lerinde yöneticilik yapmış olan Robert McNamara bulunuyor. DC 10 uçaklarının yapımcısı Douglas firması aleyhine 135 milyon liralık yeni bir dava daha açıldı NEW TORK 3 Mart günü Paris yakmlannda meydana gelen hava faciasında hayatını kay beden Amerikalı bir kadının yakmlan, DC10 uçağımn yapımcısı olan Mac Donell Douglas firması aleyhine Neu York Federal Mahkemesinde 9.5 milyon dolarlık (Takriben 135 milyon Türk lirası) tazminat dâvâsı açmıştır. Türk Hava Yollan uçağının düşmesi sonucu hayatını kaybeden 22 yaşındaki Nancy Kalinski" nin ailesi, dâvâ dilekçesinde, Douglas firmasmı «Uçağa ânzah kapı takmış olmak ve uçagı gerektiği şekilde kontrolden geçirmemiş olmakla» suçlamıştır. (a.a.) Bankanın bugünkü sorunu Banka'nın şimdiki en önemli sorunlarından birisi büyük Batı ekonomılerine alıcı bulmak. Bu yüzden, petrol üreten Arap ülke lerinde toplanan dolarlar önemli bir ümıt kaynağı. Dolarları, Batı'dan yapılan ithalatı ikame edecek sanayilerin kurulmasmı önleyerek Batı'ya akıtmanın yollarını aramakla meşgul. Banka'nın yüzü azgelismiş ülkelerle Araplara dönünce, yöneticilerinde de bir değişiklik oldu. Önemli yerlere, azgelişmiş ülkele rin uysal teknisyenleri getirildi. Böylece, azgelişmiş ülkelere giden Banka •misyonlannm» görevleri kolaylaştı. Batı politikası nı yaymak ve bilgi toplamak da ha kolay oluyor. Dünya Bankası, petrol tilkelerinin biriken dolarlarının azgeliş miş ülkelere kredi olarak verilmesine de el atmış durumda. Bunun, önce banka'ya borç olarak verilmesini ve banka'nın kre di olarak dağıtmasını istiyor. İran, bu öneriye razı Ama bazı Arap ülkeleri, böyle biı politika nın kendi imkânlarınm Amerikan hükümetinin kontroluna verilmesi anlamına geleceğini ileri sürerek karşı çıkıyor. Minibüs tarifesinde değişiklik yapıldı Belediye Başkanı Ahmet Isvan tarafından taksi tarifeleri ile birlikte «hatalı görüldüğü» gerekçesi ile yürürlükten kaldınlan minibüs tarifesi yeniden Be'ediye Encümeninde görüşülmüş ve altı hat değiştirilerek onaylanmıştır. Yeni tarifeye göre minibüscüler vüzde 2025 arasmda zam almışlardır. İlk tarifeye göre Belediye Encümeni yeni tarifede yüzde 5 oranında bir indirim yap mıştır. Bu da Hürriyet Meydanı Hava Alanı, Küçükçekmece; Beykoz Polenezköy, Kadıköy Tuzla gibi hatlarda kendisini göstermiştir. Minibüscüler tarifeyi yeterli görmüşlerdir. Trabzon (Bastarafı I. sarfada) rülmektedir. Yeni yönetmeliğe Göğüs Hastalıklan Hastanesinde sabah kahvaltısında verilen reçel miktarı 50 gramdan 15 grama, beyaz peynir 40 gramdan 30 grama düşürülmüştür. Ilgililer, zeytin miktarınm da azaltıldığını, öğle ve akşam yemeklerinin ise eskiye oranla daha düşük miktarda çıkacağını bildirmişlerdir. Tatbikata bu sabah başlanması ve verilen kahvaltının eskiye oranla çok az olması üzerine hastanede bulunan 230 hasta kah valtı etmemişlerdir. Trabzon Göğüs Hastalıklan Hastanesi Başhekimi Dr. Orhan Atagün, azalmanm yönetmelikten ileri geldiğini bildirmiş, «Hastalarla görüştüm. kendilerinp durumu ilettim. öyle sanıyorum ki göğüs hastalan için ay n bir yönetmelik yayınlanıp bu miktarlar arttınlacaktır. Çünkü göfüs hastalannm daha fazla gı da alması gerekmektedir» demiş tir. (THA) Tek Gıdaİş Başkanı, Gümrük ve Tekel Bakanını suçladı Tek Gıda İş Sendikası Genel Başkanı İbrahim Denizciler, Gümrük ve Tekel Bakanı Mahmut Türkmenoğlu'nun, Tekel Sigara Fabrikalanndaki çalışma düzeniyle ilgili sözlerini cevaplayarak, Bakanın kamuoyunu yanılttıSını ileri sürmüştür. Denizciler dünkü basın toplantı=mda şunlan söylemiştir: «Bakanın istediği üç vardiya çalışma sistemi bugün için teknik yönden mümkün değildir. Üç vardiya olduğu takdirde her i?çi 8 saat çalışacaktır. Bakan bu çalışma sisteminde gece mefaisi vermeyeceğini söylüyor. Sendika bu durumda bu Işi yürütemez..» DUYURU Georges Politzer'in yazdığı FELSEFENİN BAŞLANGIÇ İLKELERİ adh kitap, CE>1 EROGLL tarafından Türkçeye çevrilmiş ve Doğan Yayınlannca bastırılmıştır. Doğan yayınları dışında bir yayınevinin bu kıtapla ilgili olarak Cem Eroğul adını kullanması halinde, edebi, hukuki ve cezai hiçbir sorumluluk kabul etmediğimızi duyururuz. Cumhuriyet Reşfct Hamlt Aziz Kapolyon 24 ayar 22 ayar A L T IN 540. 545. 740. 750 530 540. 500. 520. 600. 610 77.00 77.50 70.50 71.00 I CEM EROGL'L DOGAN ÎATINEVİ *« • • • • • • • • • '• • « • • • • • • • I (Cumhuriyet 2270) FAALtYETLERt: 15. Demek, 3. maddede belirtilen amacı gerçekleştirmek 1 çin basın toplantılan, seminer ve konferanslar, «Hafta»lar, yanşmalar, sergiler düzenler. Radyo, televizyon programlan hazırlayarak yayınlanmasına çalışır. Dergi, bülten, broşür çıkarır. Basın • Yaym organları İle J sıkı ilişkiler kurar. Halkla tliş kiler Eğitimi yapan öğretim ku ruluşları ile işbirliği yaparak bu ANKARA, (Cumhuriyet Bfiroın) j alandaki eğitimin gelişmesine ça TRT haber dairesi eski Başka lışır. Kurslar, seminerler düzenm Dr. Cemal Aygen, Basbakanleyebilir. Konu ile ilgili eğitim lık basın müşavirliğine atanmış | faaliyetlerine Üyelerinin katılma tır. Aygen yeni görevine başla [ lanna yardımcı olur. Halkla 1mıştır. j lişkiler alamnda eğitim yapmak Cemal Aygen'in, daha sonra, | isteyenlere burslar sağlamağa ça lışır. TRT yönetim kurulundaki hükümet temsilcisi üyeliğine getirile j 16. Halkla ilişkiler eğitimi ceği bildirilmektedir. 1 görmuş kimselere iş alanları aç mak Demeğin görevlerındendir. Punu sağlamak için özel ve resmi kuruluşlarla ilişkiler kurar. Konuyu kamuoyuna duyurucu (Baştarafı 1. Sayfada) çalışmalar yapar. Kuruluşlar ! iresinden Dr. J. A. Elgar'a göre, Halkla İUşkilerle direkt olarak insanlarda kanser meydana gel '•ilgilenen Uniteler kurulmasının mesini kolaylaştıran çevredeki j faydalarını anlatma yolunda çakimyasal maddeler üzerinde son ba gösterir. zamanlarda kayda değer çapta 17. Demek üyelerine ve düçalışma yapılmaktadır. Kanser meydana getirmesi muhtemel blr' zenleyeceği eğitir> faaliyetlerini başarı ile bitirenlere meslek bel oluşum bir çok sebzede ve içme sularında bulunan bir kimyasal' ges: verir. Bu belgeye sahlp omadde olan nitratlarla başlamaklsnlara Halkla tlişkiler mesletadır. Bakterüer ise nitratlardan ğinde öncelik verilmesini teşvik başka bir kimyasal madde grubu | edici tedbirler alır. olan nitritlerin (nitrik asiti tuzla18. Dernek, mall lmkânlanrı) mej'dana getirebilmektedir. nın iznine göre kendi lokal ve Nitritler özellikle bebekler için tesislerine sahip olmak için çabaşlı başına zehirleyici olabilmek ba gösterir. teyse de bu maddelerin en zarar19. Dernek, mal! gücünü artlı özelliği başka bir kimyasal tırmak için balo, yemek, pıyan madde grubu olan aminlerle çok kolay tepkimeye girmeleridir.'' go, festival gibi sosyal faaliyet ler düzenleyebilir. Özel ve resAminler de balık ve çay gibi bemi kuruluşların Halkla îlişkiler sinlerde, tütünde ve birçok ilâçbürota bulunabilmektedir. Nitritler, faaliyetlerl için danışma asitli bir ortamda meselâ mide; ları açabüir. Menkul ve gayrimenkul değerlere yatırım yapade aminlerle kolayca birleşerek bilir. Bu faaliyetlerde Dernek anitrosaminleri meydana getirebilmacı dışına çıkılmaması ve bu mektedir. Nitrosaminlerin ise çeamacı gerçekleştirecek harcamaşitli hayvanlarda yendikleri, nefesle solunum sistemine çekildik lara öncelik verilmesi şarttır. leri ya da vücuda zerkedildikle20. Demeğin faaliyetleri, üye, ri zaman kansere yolaçtıklan gökarar, evrak, gelirgider ve bütrülmektedir. çe kesin hesap • bilânço defterlerine işlenir. Ne nitritler ne de aminler tek başlarına kanser meydana getirMALÎ HtİKÜMLER: medikleri halde. ikisi birlikte kan 21. Demeğin geUrlerl şunlarsere yolaçan bir madde yapabildır: mektedir. Ancak hemen herkesin a. Oyelerin glrl? ve üyelik vücuduna besinlerle nitrit ve aaidatlan, minler girdiğine ve herkeste kan b. Ticarl, sınal ve malt özel ser görülmediğine göre, vücutta kuruluşlann yapacaklan mennitrosamin meydana gelmesini ya da meydana gelen nitrosaminle' kul ve gaynmenkul bağışlar, rin zararlı faaliyetlerde bulunma c. Üyelerin ve özel kişilerin larını önleyebilen başka bir unyapacaklan bağış, vasiyet ve sur bulunması gerekmektedir. vakıflarla bunlann gelirleri, d. Tasarruf edilebilecek menBilim adamlanna göre, C vitakul ve gaynmenkullerden gemini ile nitritlerin birlikte teplecek gelirler. kimeye girmelerinden zararsız u. Sosyal ve mesleki faaliyet bir bileşik meydana gelmektelerden sağlanacak gelirler. dir. Bu durumda C vitaminin vü cuttaki serbest nitritleri kendisi22. Gelir ve giderler kanuni ne bağlayarak aminlerin nitrosadefterlerine işlenir ve hesaplar min meydana getirmekte kullana her an denetime hazır tutulur. caklan nitrit miktannı azalttığı, Dernek gerekli görürse hesapları bu durumda vücudun kansere j nı profesyonei muhasebecilere tut karşı korunmuş olduğu kabul erurur. Hesaplardan önce Yönedilmektedir. (a.a.) i tim Kurulunun muhasip üyesi, Cemal Aygen Başbakanlık basın müşavirliğine atandı i Bir bilim adamı i
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle