Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Sah:bl: Cumhunjet adına: Matbaacılık VP 'ÎR/etecılık 'i A ş MAZtME NAÜİ €>KTAV KURTBtİKE BÜLENT OİRMENFK TELGRAF ve MEKTUP adresi: Cumburiytt I s t a n b u i Cumhuriyet ^ * RASJN' AHI.AR TASAStNA M M A t l lAAHHll fcUfcK 12 6 3 1 ABONE ve İLÂN l u r t ıçı Aylık Aylık Aylık Aylık 3SU, 180,HU. 30, Genel Yayın Müdürü: Sorurolu Yazı Islerı Müdürü: Basarı ve Yayan. GAZETECtLlK T.A.$ Posta Kutnsn: Istanbnl No: Î46 Telefon.ar : 22 42 90 22 42 96 22 42 9T 22 42 98 22 42 9î CLMHCRtVET MATBAACILIK ve Cagaloglu Halkevi Sk No:39 41 K (j K «I L A K ; A.NKARA Atatıır K Kuıvan Yener Apt tenlsehlr. Tel: 12 U9 2U 12 95 44 • tZMİK: Halll Zlya Bujvarı No «5 Kat 3, Tel.oI23U 24/U9 « GÜNKY ILU1SRl: Kurukopru 34. Sok. No. 4 ADANA, Xel: 14550 13934 U Vurt dısı 630, 315,157 50 5:; ,50 Başlık ( M a k t u ) >. ve i sa>f:i ı S a n t l m l ) 3. sayfa ıSaııtımı) 4 5 6 sayfa ( S a n t l m i ) üium Mevlıo Tesekkiir (5 Sanfim) N:san. Nikâh. t v l e n m e D u î u m Olum Mevlırf PpsekMir 2 3 (fı S a n i ı m ) 4'Î(J l.lra Ub ' İUU » 90 » 15U » 15i) » 2U» » SAY1S1 1110 KUKLŞ Halka açılmanın (Basurarı 1. Savfada) « Uzun ve orta radeli kredi yileşmeye, işsizlik sorununa bır imkânlErı yeterli değil. Türi:!\e'çözüm yolu getirmezdi. Türkiye nin gelişmesinde istenılen l.ed.fe sanayıîeşirken, en son teknolojivarılması aç:smdan uzun ve jr!a y: dayai:, büyük, ıKonTnik, fizi vadeli kredilerde yetersiziik vs.v..> bil kuruluşlara ihtiyaç vardı. Ha Yani sanayi sektörü bank'>Iar cı Omer Topluluğu Başkanı Sa sisteminden yeterli kreuı Scğıaya barıcının görüşleri özctle bu yön mıyor mu? deydi.. « Bence. piyasanın lünuinde Büyiik aile şirketlerinin «halka kredi konusu ele alınırsa, srodile açılması»nı öteden beri en hararet rin dağılur ırızı yar.'.is.. F^ı;z me li bir biçimde savunan îstanbul kanizmasınm işleyişinde bir aksak Sanayi Odası eski Başkanı Ertuğ lık söz konusu...» rul Soysal, «Benim kanımca hai Oıîa vadeli kredilerde aurum ka açümada büyük sermaye grup nedir? ları kurarak rekabet gücünü sağ11Projenizi hazırlıjrorsunuz, fi l»mak dolaylı bir etkendir» de zibilite raporunuzu hazırlıyorsumekteydi. Çünkü. Soysal'a göre, nuz, gidip devletten teşvık bel<;chalka açılan büyük yatınm şir si ahyorsunuz, yani dcvlet y.ıtıketleri küçük yatırımlar da yaparımınızı onayhyor... Gcriye kıedi bilirlerdi. Zaten bugünkü modern temini kalıyor... Bunun için ban endüstri anlsyışmda «en büyükaya gittiğinizde zaman zamar* yo ğun en kârlı olacağı» tartışma ko kuşa sürmeler olabiliyor...» nusuydu... Bugün izlenmekte olan sanayileşır.e politikasında büyük ışletnifiierin c'aha da fcüyümek :htıyacı ve Ortak Pazar koşullanncia rekabst gücü kazanabilraeleri, «halka açılma» da önemli bir etkendi. Bu pek yadsınmıyordu. Ancak bunu gerçekleştirebilmek içın de ek finansman kaynaklan. ek Türk lirası gereküyai. «Bugünün halka açılma hareketinde baş etken. hatktan sermaye toplamaktır» diyen Ertuğrul Soysal, özetle şunları söylüyordu: « Yenl yatırımlar lçin mevcut şirketlerin öz kaynaklan yeterli gelmemektedir. Üçüncü Beş Yılhk Plan, özel kesime imalât sanayimde yıllık ortalama 10 mıl yar liralık yatırım görevi vermıştir. Özel kesimin arttırabildigi öz kaynak ise 5 milyar civarındadır. Böyle olunca finansman açığını gırişımcüer, ya ıçdış kredi müesseselerinden ya da halktan top layacaklsrdır.» OLAYLARIN ARDINDAKİ GERÇEK Eara elmas (Başiarafı 1. sayfada) de yeterli kömür madeni olduğıı biliniyor. Bu temelden hırcketle. hem ulaştırmada, hem enerji kesiminde kömüre dsyalı bir ulusal politikamn geregini savunanlar şimdi haklı çıkmıs RÖrünüyorlar. Ne yazıkki aradan grçen zamanda büyük kayıplar kaydedilmistir. Ulusal çapta karsrlar y»nlıs niteliirte iseler, bu yanlıyı alus pahalı öder. Buffin verilen karar ancak uzun bir söre sonra meyvalarını verme.Te başlar. Şimdi resmi a^ızlardan ulusal kavnaklara dayalı enerji ve ulastırma politikasını yeğleyen demeçler dnyuyoruz, am» bu demeçlerle kayıplarımız giderilecek dejildir. Ancak «zararın neresinden dönrrsrn kârdır» felsefeslyle kendimizi avntabilirİK. Ek finansman ihtiyacı Can Kıraç ne diyor? Koç Holding Icra Komitesi Başkan Yardımcısı Can Kıraç da bu noktada Soysal'dan ayrı düşünrnüyordu: « Halka açılmad» en önemli faktör, yeni yatırımlann finansman ihtıyacını karşılayabılmektir.» Ne var ki, büyük sermaye kıruluşlarının yetkililerine göre, • Halka açılma>da ek finans:ı:an kaynaklarına olan gereksinme tek başma bir etken değildi. Örneğin, Eczacıbaşı Holding Genel Koordinatörü Ç e ' n Tokcan'la nr.imızda şöyle bir konuşma geçti: Daha büyük sermaye kuruluş. larına olan gereksinmenin ortaya çıkardığı ek finansman kaynaklı rma ilişkin nedenler rol oynuyor halk? açii.:nd> (JOİI! nıi? « Buna olan ihtiyaç dolayıriy. le halka açılmak gerekli değil. Veyahut da halka açılmanın lek nedeni bu değil... Başka ne gibi etkenler rol oynuyor öyleyse? « Meselâ mevcut \'arlığın pay lafilması rol oynuyor. Nejat Beyin (Eczacıbaşı) dediği gibi «Var lığın halka yayılmasu.. Halk dilinde söylersek, «gel beraber kazanalım, yatır al karını» aniayışı rol oynuyor halka açılmada...» Sakıp Sabancı ise orta vade li kredi sısteminın ışleyışinde özellikle Merkez Bankasını eleştırıyordu. Orta vadeli kredi sistemi, 1970 devalüasyonundan son ra getırilmişti. Buna göre, ticarî bankalar, devletin teşvik belgesine sahip olan sanayicüere Merkez Bankasınm reeskont edebileceği bes j'il vadeli senetler karşılıgında kredi açabiliyorlardı. Sabancı, şöyle diyordu: « MUşterı, iş adamı teşvik belgesini alıp bankaya gider.. Proje bankaca mcelerur, onaylarsa Merkez Bankasıyla reeskont mutabakatı temin eder ve orta vadeli krediyı açar... Ancak Merkez Bankası kanununda bir limit vardır. Üç dört milyar kadar. Bu limitler dolduğu zaman kredi talebini kabul etmez... Nitekim, geçtiğimiz Eylül ayın dan bu yana limitler dolmu^ halde. Sanayici teşvilc belgesi almış, yatırımı planlamış, girişmiş, ama kredi yok diyorlar. Bu arada bankalann da imkânlan dar halde, zira mevduat karsılıkları yüzde 5 artırıjdı... Bu durumda sanayıci ne yapsın?..» Sanayıci için orta ve uzun vâdelı kredı olanaklarının yurdumuzda yeterli olmadığı gorüşünü Ertuğrul Soysal da paylasıyordu: « Türkiye"de yatırımların gerektirdigi orta ve uzun vadeli kredi yeterli değildir. Kredilerin Türk parası yönü, girişimcinin gücünün üstüne çıkmaktadır. Teşvik belgelerindeki orta vâdeli krediler güçlükle elde edilmekte, çok defa işlememekte, Merkez Bankasınm koydugu sınirlarla dondurulmaktadır.» Sabancı, Merkez Bankasını eleştiriyor ••• CHP Heyetine (Baştararı 1. s«ytada) bağlılığı, gerekse nüfus olarak miktarı, Kıbris Türk toplumunda büyük siyasal ayınmlara yer vermez kanısmdayım. öyle sanıyorum kı, topiumun bünyesıyle ılgili büyük politik girişimler, daha çok anavatanda yapılacak işlerdir.» «Kıbns'ın ancak bir federasyon statüsü içmde huzur ve müstakar yönetime kavuşabileceği görüşünü savunduklarmı» açıklayan Turan GUnes, «Bunu söy lerken böyle bir sistemin sadece adadaki Türk toplumu için yararlı olacağı düsüncesiyle söyUnediklcrıni» behrtmış, şöyle demiştir: «Otonom yönetim ilkesini de; halen Türkiye'de hükümette bulunmayan bir partı olarak, kabul edebilecek asgari bir temel sayıyoruz.» Soysal ne diyor? (Baştararı 1. Sayradaı ri üzerinde de durulmakta, «Dev let Güvenlik Mahkemelerı huzu ru sağlamayacak, bu maSkemeler bırer sıyasi mücadeie alanı na line gelecektır. Bundan adaletın büyük kaybı olacaktır, slyasî taıih göstermektedir ki adaiette kayıp, sınırlanmssı imkânsız ıhtilâflara yolaçar» denilmektedır. Raporda aynca işkence ıddıaları da ele alınmakta ve bu durum kı nanmaktadır. Raporda Anayasada yer alan «Kimseye işkence ve ezıyet yani lamaz» hükmü dile getırıldıkten sonra işkence iddialariyle ılgiiı olarak özetle şöyle denilmektedir: «Sanıklara dayak atıldığı, znrla uydurma ıtiraf tutanaklannın altına ımza attırıldığı yaygın bir ıddia halindedir. Buna ragmen ilgili makamlann kimseye ışlcen Hükümetin Ku rul ması ce edilmediğı hakkındakı tekzıp yazılarına rastlanmaktadır. O ve Meclisin Onayma halde ilk soru şu olacaktır: Meın leketımizde sanıklara dayak ve Sunulması Sorunu işksnce, bir toplum sorunu ve Oniktnci maddeyle Anayasayı sorumu olarak yaygın bır nale değiştiriyoruz ve burade hükügelmiş durumda mıdır? Şüphe met biçlmini açıklığa kavuşturuyok ki her memleketin zabıta uyyoruz. Bu madde. sekizinci m a i gulamasında bazı olaylara rastdedeki kuraüarı açıkla)an ve lanmış hatta bu yüzden İçişleri Ivedi gördüğumüz noktalar yeni biçimde deyimlendiren bır Bakanları dahi istifa etmişlerdıı bundan ibarettir. Getirllen ilke, Fakat mesele uygulamanm vavmaddedir: Anayasa'nın ruhunu ayrıntılı o gm bir hale gelmesmin sıyasi ve «Madde 12 Başvekil, Cumlarak belirtmekten ibarettir. De idari sorumluluklan gerektirecehurbaşkanınca ve Meclis üyeleri ğişiklik noktası, son noktadır. ği noktasında toplanmaktadır » arasından seçilir. öbür BakanLütfen görüşülmesinl kabul bular da Başvekilce ve yine Meclis Raporda işkence uygulamalanjurursanız, sanınm ki ulusal üyeleri arasından seçildikten son sorunlanmız balumından çok ö nın önlenmesi için başvurulması ra tümü Cumhurbaşkanınca Mecmümkün yollar üzerinde durulnemli ve iyi bir karar vermiş lisin onayma sunulur. Meclis makta, Yargıtay Birinc) Ceza olursunuz.» toplantı halinde değilse onay isi Dairesinin bir karan hatırlatılMeclisin toplanmasına bırakıhr.» Y A R I N : makta, kanunlarda bazı hükümIşte efendim 12. madde bu bilerin yer almasına rağmen işkenÇOŞKULU çimdedir. Komisyonunuzun önerceyi önleyemediğı düe getırildiği (yeni) maddeler arasında mekte ve bu konuda etkili tedbiKONUŞMALAR belli başlı olarak bu maddeyi rin şöyle olduğu belirtilmektegörüyorsunuz; Anayasamızın ge(1) TBMM Zabıt Ceridesi, Dev dir: liştirilmesi doğrultusunda hükü«Adll zabıta, idarl zabıtadan ay re n , Cilt 3^%. 90 • 92. met kurulması konusunda bu rılmalıdır. Yıllardır bu konu kayöntemin kabulünü, ulusal somuoyu önünde israrla savunulrunlarm daha kolay biçimde çödu. Bir aralık çalışmalar sonuç zume bağlanması daha çabuk ve vermek üzere idı. Hatta Adalet (Baştarafı 1. Sayfada) kolay yürümesi için zorunlu görkazanmasinı başarıyta ön plâ Bakanlığı pek isabetli hükUmlerı müştür. «Mecüs, toplantı halinde değilse, toplanmasına bırakı na getirmistir. CHP MSP ko kapsayan bir tasarı hazırladı. Faalısyonu çok güç görünmekte kat bir başka Bakanlık bu tasalır» diye bir fıkra var. Yüksek rının çıkmasını engeüedi. Bu bü bilgileri içindedir ki, şimdiye de dir. Gözler yeniden muhtemel çevrilmiştir. yük bir hata olmuştur. Dayak ğin «Türkiye BUyük Millet Mec bir erken seçime zoru ile sağlanan ikrar ister gerlisi sürekli olarak toplanır» di Aynca AP'nin durumu da çok ye bir ilke kabul edilmiştir ve ilginçtir. AP liden Demırel bü çeğe uygun lster aykırı olsun, böyle bir esas vardır. Komisyo yük bır demagogdur. Davranısla manevl açıdan hiçbir değer tasımaz. Buna mukabil toplumumununuz Anajasalar üzerinde yap rıyla devlet ıçinde her hareketi za uygarlık yanşmasında güç kı tığı incelemeler sırasında «sü engellemektedir.» ncı sonuçlar dofurur.» [DIŞ HABERLER SERVİSİ] (Baştarafı 4. Şavfada) nıdır» deniyor. Bu nirelikle ımza koymağa ve Bakanlar Kuruiu Kararlarını onaylamağa yetk:iı bulunuyor. Anayasa'da başkanm bir devre için seçimi öngörüüiyordu. Şimdi yine o dönemi ka bul ediyoruz ve başkanm adını söylii.voruz... O Başkanın adj, Cumhurbaşkanıtlır. «Madde 11 Türkiye Cumhur başkanı, devletin başkarudır. Bu sıfatîa, gerekîi gördükçe Mecli?e ve Bakanlar Kuniluna başkanhk eder.» Bu maddede hiç değişiklîk yoktur. Başkan sıfatıyla Meclıs adına imza koyma yetkisinin zaten Meclis Başkanmda olduğunu biliyorsunuz. Meclis Başkanı, Bakanlar Kurulu kararlarını tasdik yetkisine de sahipti. Bu görevleri olduğu gibi bırakıyonız. rekliük» ilkesim kabui etmiştir. Fakat «sürekli» demek Meclisin her gün her dakika toolanması demek değildir. Tatiller olur. Orneğin Ramazan geür, tatil o!ur, bayram gelir. tatil r > lur. Beiki sürekli olan Meclis genel işleri düzenleyip saptadıktan sonra bir iki ay istirEhat alabilir. Bu. sürekli olarak topiu olmasma engel bir durum değildır. Komisyonunuzun önerisj sonucunda sürekliliği kabul oluna rak bunun en az süresı gösterı lecektir. Her halde bu son fıkrayı buraya koymaktaki maksadi açıklamak isterim. Meclisin ıster 15 gün, lster daha çok bir zaman için toplantı haünde o!madığı sırada çıkabilecek bir hukümet bunalırmnda bunun uzun süre, yani Meclisin toplanmasına değin askıda kalmasına olanak yoktur. Çünkü yetkili saydığımız Cumhurbaşkanmın Başvekili seçmesi ve onun da arkadaşlannı bulabilmesi dolayısiyle bir hükümetsizük durumuna engel olmak amaciyle bu fıkra buraya konmuştur ve Komisyonunuz bunun zorunlu oldugu inancındadır. İLK MECLİSTEN Türkiye Barolat Bu köşeden devletin hangisinin u>gun o. lacajınr hesap eltik. İngılte tc'yi kabul edersck, arabamı zı siiriikler. Fransa. mnli sıkıntısı oedcniyle clvcrislı de. ğll. Kendîsi hiıtınıete mtıhtaç... İtalya'nm Aııaduhı'daki tutkuları enseîdir üedik ve böylece en u.vgun devlet olarak. Onğu'da istila onliti kası diHünmeyen AmcrUa'yı kabul ettik. Hoca Raif Efcndi <Er;urum» • Her halde bir siyasal ilişkiye çirmek zorund;ı? <z Onun adına ınanda demijelim de «yardım» diyelim. İ«mail Fazıl Paşa • Mar.da demek. siyasal bakımdan (,ok, ekonomik bakımdan ülkenin bayındırlaştırıimRsı ve ilerletilmesi i<,in gcrckea yardım ve desteh demckıir. Hâmı (Danişmend) • Manda deyiml Ralf Efendl llazrctlerini çok korkıılmuş. Bu kelime. zuten Fransızradır. Arzu buyurulursa. bendcniz fetedfkleri çihi parlak bir bi çimde çevirlrim. Hatta ister lene manda demek, «öli.iıisüz devlet» demektir dnr, 1sin içinden çıkarız. Rafet (Bele) Maııdaıun ba£ımsnlıjh bontiayaca^ı ke sin iken. bazı arkadaslarımız, «Basimsız mı kalacağız, >oksa mandayı mı kahul ederrğiz> biçiminde bir sörii; ilrri siiriiyorlar.. Mandamız' Amerika'nm kabul cdip ctı.ıe. ypceğini kestirmck 'ımiiı giiçtiir. Rer halde Wz oıılarn «Biz sizi ksbul erirriz» dfmeyecefiz. Onların kabul et mesi gerekir... Amerikon mnndasma muhtacız.. İsmail Hami (Danişmend) Bendeniz de Amerika'nın mutlakn kabul edeccgiııi ilcri stirmedim. Yalnız knbul rttirmeye çalışınalıyız. dedim. Kara Vasıf Bize manı!<ıcı olacak devlet hem çok ren cin, hem de iilkemizin sen«t kaynaklan konusunda b:l;ili olmalıdır... Amerika tarım iilkesidir.. Avrupa'ya ha.. vnn ve un verir. Bu yönden bize çok yardım edcbilir. Rauf Bey 'Oıbay) Memleketimize karşı en Ur^fsız durumda bulunan Amerika'nın yardımmı kabul zorundayız. Sıvas Kongreiinden önce de, kongrede 3e daha sonra da, bu giaı Biz kendi kendimize adam olama.vız. Paşımızda mvtiaAa bir büyiik devlet lâz.m» diye düşüııen lerin karşıs^.da, hep ve bazan tek bayua Mııstaf» Kemal Paçayı nörüyovuz. Sıvas Kongresinin cReis Paşa> sı bu Amenkan mandacılığı dalgasına karşı elindeki bütün politik otan»kları kullan mıj, .Ne İngiUere, ne Amerika, ne Rusya.. Türkiye"yi Türkler yönctir. kuralır.ı, sonradan o e«ki mandacılara da jji". ct.Tiiyt'r. Ooğan Avcıoğ'.u'nun kitabı, sadece Kurtuluş S«ivaşımı zm tarihini gerçekçi bir açı dan hatırlamak için değil, gu nümüzün Türkiye'sinde dolaşan bazı saplantıları tarih içınde d'.'ğ£rlen^;T!:ek bakımından da okunmahdıt. (Başlarafı 1. sayfada) gılenn, üavcıs'a onların ne zaman gerı venlecegını sorardı. Sonra yavaş yavaş umudu azalüı Ve dı$arıda!«ı »rka daşıarına meknıp yazıp. RIden Kıtaplann yerine y<"nıierını cetırrmfve naşlartı Konu Mıllî Kurtuluş Hn reKetı oiüugu ıçın. ounlantı hıçbın üzerınae cır vasak laına Karan yoKtu Gerçı ornegın Sabalıaıtın Seıek'ın «Anadnlu Ihtılâlı» nın Kapağında nlhıılâ!» keiımesını zören oazılan bunun tehiık» ıı nlannpreğın) dUşümlp ıcıf*oı ınceiemeye veıiyorlar, Louis Fıschpr'ın «Ijes Sovıets aans les atfaires mnndiales» KitabındaKi «Sovıets» yor, Fransızca bilen birinin danışmanlığını gerektiriyordu ama, Atatürlr'ün Biuiık Nutkunun, ya da Falih R:fkı Atay'ın «Çankaya» sının içeriye girmesinde bir aksama olmuyordu. Avcıoğlu. böylece, kitaplarının bir kısmını yeniden sağlamaya koyuldu ve kantinden getirttiği lise defterlerini, yeni notlarla yeniden doldurmaya başladı.. Sonradan tekrar Davutpa?a kışlasında devam eden bu. yeni şartlardaki çalışma hayatı, sekiz ay kadar sürdü. 1971 sonunda tahlive edilen yazar, 1972 nin Ekimine kadar. daha rahat çahştı. E\'indeydi.. Edinemediği kitaplan okumaya. gazete kol leksiyonlannı karıştırmaya, kütüphaneye gidebiliyordu. Bu çalışma 1972 Ekirnınde yeniden kesildi. Avcıoflu, bu defa, gözü baglı Anadolu yakasındaki bir semti meçhul'e götürülüp, bir yatağın üzerinde zincire bağlandı. Günlerce orada kaldı. Sonra yeniden tutuklanması . tki ay kadar da, tekrar Davutpaşa'da ikamete mecburiyet .. Bu arada gene kaybulr.n kitaplar... Hapisten çıktıktan sonra gene. kaybolan kıtupları aramalar... Şimdi bu yılbaşında nıhayet. 1971 başında baş'anan «Milll Kurtuluş Tarihi.nin ilk cildi çıkmış bulunuyor. Bana gönderdiği kitabın us tüne «Bir Sıkıyönctim Iı.tırası. yazmış... Bayramda onu okudı.m.. Heyecanlı bir roman okur gibi... Ve arada, o kitabm ya zılışı günlerinin anılarma da dönerek.. O zaman çok kimseye sorulan bir moda soru da ;u idi: Amerika'nın Türkiye'yle ilişkilerine karşısınız.. Yr.ni Rusya mı gelsin demek utiyorsunuz?.. Kitapta, bazı bölümler bana hep bu soruyu ve benıer soruları hatırlattı. Örnepin Sıvas Kongresi tutanaklsrm dan bölümler: Şükrü Bey (Karahisar) • Memlekcttc ne fen, ne saı.at, ne para var. Elbet bir yaıdıma ihtiyacımız var... En uy» gun yardımcınm kim olacaçını düşündük. Mevcut dört Frankfnrter Sanayi için gerekli kredinin yeterlilıği kadar maliyeti de hiç şüphesız önemliydı. Hacı Ömer Sabancı Holding Topluluğu Yönetim Kurulu Başkanı Sakıp Sabancı, kredilerin yetersizliğinden yakınırken, « Aynca dış rakiplerimize oranla pahalı da» diyordu. Eczacıbaşı Holding Genel Koİşin sosyal yönü ordinatörü Çetin Tokcan, faiz < Tabil finansman yönü de ö mekanizmasındaki aksakhktan nemli işin... 100 milyonun var, söz ederken bir bakıma bu du bunun yanına bir 100 milyon da rumu dıle getiriyordu... ha temin edebüirsen meselâ, daha büyük, fizibil, ekonomik bir Kıraç: «Kredi pahalı kuruluş kurmak mümkün olur... değil» Bir tesisi iki katı büyüklükte kuNe var ki, Koç Holding Icra runca sabit maJiyetler düjecek... Komitesi Başkan Yardımcısı Can Müşterek pazar'da rekabet edebi Kıraç ile îstanbul Sanayi Odası leceğin büyüklükte bir işletmeye eski Başkanı Ertuğrul Soysal m sahip olacaksın» diyordu Hacı Ö görüşlerı bu konuda bira farkz mer Holding Yönetim Kurulu Baş lıydı. kanı Sakıp Sabancı; ancaJc hemen «Koç topluluğunun halka açılekliyordu: mayı devam ettirmesi, finansman « Araa halka açılma, sanayi ku ihtiyacırun kendi ımkânlannı ruluşlarma halkı da ortak etme, aşan bir diizeye gelmiş olroasının finansman darhğına bağlanmama bir sonucudur» diyen Can Kıraç, İU bağlanamaz. Çünkü bunun bir şöyle konuşuyordu: de sosyal yönü var... Biz en çok « Sanayi yatırımlan için dev bunun üzerinde duruyoruz...» letin tahsis ettiği kredilerin yetersiz ve pahalı olduğunu söyleDengeli uygulama cHalka açüma»da en önemli et mek yanhş olur. Çünkü bugün ken olarak yeni yatırımların fi uygulanmakta olan teşvikler aranansman ihtiyacını gösteren Koç sında o proje için kullanılan kredilerin faiz indirim tatbikatı varHolding Icra Komitesi Başkan Yardımcısı Can Kıraç da aynı nok dır...» Yurdumuzda her yıl yüzde ta üzerinde şöyle duruyordu: « Bunun yanında sosyal gaye 15 ile 20 arasında seyretmekte leri gerçekleştirmek özlemı de olan fiyat artışlannın da kredı bulunmaktadır. Nitekim, Koç Top maliyeti, borçlanma üzerinde bir luluğunun ürettiği mâınulltri ve etkisi olmuyor mu? Yani enflâshizmetleri kullanan halk to^luluk yon kredi maliyetini düşürücü larının hissedarhğı, hem psikolo etkı yapmıyor mu? « Evet, müspet bir etkisi jik yönden hem de menfaal atısından dengeli bir uygulamaya var...» Yani krediler pek pahalı de vücut verecektir. Bir manada şirketlerin bu genişlikte halka açıl #!... « Değil. Aynca bir proje için ması, demokratik düzenin 15 haya kredi bulmak imkânı var. Ama tma geçişini sağlayacaktır...» bir yatınm projesini yüzde 80 Ertuğrul Soysal da bu konuda borçlanma ile gerçekleştirmek farklı düşünmüyordu: « Bence, öteden beri savundu sıhhatli bir yol değil. Muhakkak ; ğum gibi varlığı yaygın haJk k t kâfi miktarda sermaye bulmak gerekiyor...» lelerine maletme, geliri bellı ku Ertuğrul Soysal'a gelince, o da, tuplarda toplama yerine halka yayma ve bir ülkede sivrilniş, «Türkiye'de bütün yaygın jddiagöze batan zengin gruplan dcn lara rağmen orta ve uzun vâdeü geleme büyük sosyal önem ta kredi ucuzdur» diyordu. Soysal bu görüşüne şöyle destek getirçır...» mekteydi: « Sanayie lâyık kredi « Bir ülke ki, enflâsyon yüzde 20 dolaylarında seyreder, yüzyok» de 16'ya malolan bir kredi kuşAncak, «varlığın halka yayılma kusuz ucuzdur. Pahalı olan tasa sı»na ilişkin bu görüşlere karjm, süreli işletme kredileridir; üç alek finansman ihtiyacının çok ötı aylık gibi. Bunlarda faiz nisnem taşıdığı açıktı. peti yüzde 18 18.5 civarındaPeki, ama sanayiciler için iç dır... kredi düzeni, ya da bankalar sisOrta vadeli kredilerde faiz iatemi yeterli kaynak değil miydi desi teşviki de alınmışsa, bu enfacaba? Yeni yatırımlar için yeter lâsyon düzeyinde kredinin fiya]i kredi bulunamıyor muydu? tından şikâyet yerine, kredinın « Sanayi tipi para, sanayi için mevcut olup olmamasından veya yeterli kaynak yok Türkiye'de, yeterliliğinden yakınılmahdır.» ihdas da edilmedi... Czun vadeli Ertuğrul Soysal'a göre de, sasanayie lâyık kredi yok... Sınai nayi kredileri yurdumuzda pahaYatırım ve Kredi Bankası ile Sılı değil, ancak yetersizdir. naî Kalkınma Bankaları var sanayi kredileri için, ama yeterli değil imkânları... Uzun vadelı kre di imkânı yok...» Bu sözler, Hacı Ömer Sabancı Holding Topluluğu Yönetim Kııruiu Başkanı Sakıp Sabancı'ya a't ti... Sabancı: «Krediler pahalı» ALDINIZ... ...VEYA ABONE OLDUNUZ MU ? l.fa •I • • •• • "«£**S«*~ Adana yakınında (Bastarafı 1. Sayfada) Mersin'e gitmekte olan trenin fur gonu ilk yolcu vagonunun yarısına kadar girmiş ve dik vaziyette durmuştur. TÜRKIYE AIVSIKLOPEDISİ Soruyoruz çünkü sizin ve cocuklarınızın, önümüzdekiyLl larda en sık başvuracagmız ansiklopedi söz konusudur Meydan Larousse yayımcılanndan, eski genel yayın müdürü HAKKIDEVRİM ve eski telif servisi şefi NEZİHE ARAZ ile başta Meydan Larousse eski tercüme servisi şefi ADNAN BENK olmak üzere 200'den fazla uzman tarafından hazırlanan eser, ayda 2'şer fasikülden 1 yılda ve 24 fasikülde Abonman koyıt adresi tamamlanacak. 2 ciltte 1536 sayfa, 3 250 DEVRİM KİTABEVI resim, 5 312 madde ve 2 milyon kelime yer Ccfloloâlu, Babıâli Caddesi 2224 alacak. 15 lira olan fasikül fiyatı yayım bo(Hürriyet gazetesi karşısı) yunca değişmeyecek. Çeşitli avantaj* ve kolaylık sağlayan abonman fiyatları tek cilt için Posta odresr 175, iki cilt birden 325 lira olacak ve grup KAYNAK KİTAPLAR Çağaloğlu, Catolçeşme Sokağı 30/3 abonmanları için farklı uygulama yapılacak. Îstanbul (Tlf. 22 95 49 27 51 96) Bu ansiklopediyle yaşadığımız 50 yıl, bütün olaylan, önemli kişileri, kurulu$ları ve başlıca Genel doğıtım sorunlanyle, kitaplığınızda lâyık olduğu yeri HÜRRİVET GAZETE DAĞITIMI A.Ş. alacak. Cemborlitoş, Piyerloti Caddesi 40, îstanbul Telgraf: HÜRDAĞITIM, istanbul Tlf. 27 87 38 27 38 54 2b 37 79 flP'nin kesin (Bastarafı 1. Sayfada) ne kadar gecıktirilmesi, AP'nin cevabınm olumsuz çıkacagı yolundaki kanılan güçlendirmektedir. Hükümeti kurmakla görevlı Başbakan Talu, AP'nin olumsuz karan üzerine Cumhurbaşkamna durumu iletecek ve hükümeti kurma görevinı iade edecektir. Başkent sıyasi çevrelerıne göre, bütün yollan deneyen, parlâmentoda hemen güven oyu alabilecek kuvvetlı bir hükümet teşkilinı arzulayan Cumhurbaşkanmın bu defa hükümeti kurma görevinı CHP Genel Başkanı Ecevit'e vermesi doğal bir sonuç olarak nıtelendırilmektedir. Böyle bır görevlendirilme halinde ise, CHP nin ya bir azınlık hükümeti kurup programıru tüm ayrıntılarıyla açıklayıp çalışmalarına ba.'layacağı ya da MSP ile yeniden ortaklık yollannı aVayacağı beklenmektedır. İlgililer, Ulukışla'dan gelen kar ma trenin, Zeytinli'de beklemesi ve makas açıldıktan sonra yol alması gerekirken, işaretlere dik kat etmeden yola girdiğini ve Mersin'e gitmekte olan trenle çarpıştığım söylemişlerdir. Dikkatsizlik nedeniyle meydana gelen kaza, bayramın son gününde Adana'yı mateme bofmustur. Olaydan hemen sonra kaza yerinde toplanan halk, kurtarraa çalışmalarına girişmiş ve yaralılardan çoğunu enkaz altından çıkarmıştır. Olay yerine elektrik bulunmaması çahşmaları güçleştirmiştir. Kazadan bir saat sonra ilk kur tarma aracı gelmişse de kaldırma kapasitesi yetmediğinden bir birine giren vagonları ayıramamıştır. Daha sonra 21.15de DDY nin cankurtaran treni olay yerine gelerek, çalışmalara başlamışmıştır. İnilti sesleri Kazadan hemen sonra vagonlardan inilti sesleri duyulmaya başlanmış, ancak geç saatlerde bu sesler de kesilmiştir. İlgililer, vagonlann birbirinden ayrıl ması sonunda ancak kesin ölü sayısmın saptanabilecegini bildirmişlerdir. Feci tren kazasında yaralılardan çoğunun kadın ve çocuk olduğu bildirilmekte, bunlann da Adana'dan Mersin'e gitmekte olan trencfe bulundukları kaydedilmektedir. Talunun sözleri Başbakan Naim Talu dün kendisiyle yapUgımız görüşme sırasında, diğer partilerden cevaplan aldıgını, AP'nin kararmı bek lediğini belirtmiş ve şunlan söy lemiştir: «Ben gerekli temaslan, tekJifleri yaptım. Yapacağım başka şey kalmadı. AP'nin olumlu olmayan bir cevabı karşısmda durumu sayın Cumhurbaşkamna ıleteceğim ve görevi iade edecegim. Gereken sayın Cumhurbaşkanı tarafından yapllacaktır. Şim dilik durum bu, AP'nin kararmı varuıa (bugün) kadar bekleyecegiz, yarın (bugün) belli olur sanıyorum.» Olenler Geç saatlere kadar kazada ölenlerden kimlikleri saptanabilenler şunlardır: Sukriye Turan. Inayet Turan, Haeıkadın Baltacı, Tevfik Yek, Ayşe Yek, Ayşenur Yahşı ve Gülten Ayyıldız. Bu arada. ll Jandarma Komutanı Albay Mustafa Özpeh'ivan, olay yerinde bulunan ölülerin sayısının 16 olduğunu, Devlet Hastanesindeki 6 ölü ile birlikte. şimdiye karfar saptanan ölü =ayısının 22'ye ulaştığını söyiemi'îtir. Albay Özpehlivan'ın verdiği bilciye gore. olay yeriMe ölenlerden ll'i kadın. 5'i erkektir. DDY ilgilileri işe, ka?a hakkında açıklama yapmaktan kaçınmışlar, ölü ve yaralı sayısı hakkında bilgi vermek istememişlerdlr. Bu arada bir ilgili saat 23 sıralannda, «Blze gelen bilsiye eöre karada ölü yok» şeklınde konuşmuş'ur. Y A RI N : «Halka açılma» tipleri Erbakan ne diyor Kaddafi'nin (Bastarafı 1. Sayfada) ni boykot etmeleri kumpanyaya ağır bir darbe indirecektir. Şirket 1973 yılında Arap ülkelerine 50 milyon dolarlık (700 miiyon TX.) otomobil, traktör ve kamyon satmıştır. Bu satış)n yarıs: Libya'ya yapılmıştır. [DIŞ HABERLER SERVİStj Httrriuet kaynak k'ıtaplar işbirliği Eczacıbaşı Holding"in Genel Koordinatörü Çetin Tokcan'ın scyledikleri de bundan pek farklı Jeİildi: Eczacıbaşı'nın genel koordinatörü MSP Genel Başkanı Erbakan, Talu başkanlığında bir hükümete AP'nin «hayır» demesi halinde CHP MSP işbirliğinin olup olmayacağı yolundaki bir sorumu'.a şu karşılıgı vermlştir «Şu anda hiçbir şey söyleyecek durumda değiliz. Biliyorsunuz ki, AP'nin kararmı beklemekteyız. AP nasıl bi r karar alacak. onu mutlaka görmek durumundayız. Ondan sonra meydana gelecek durum, gayet tabii tekrar vetkıli kurullarımızda ele alına(Cumhuriyet 138) caktır.»