02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHİFE DÖRT Subat Cl'MHtmİ\ET BALTIK'TAN ADRİYATİK'E "1970'ler,, Barış Çocuklarının dünyası olacak Bu olaylarm altında «banş» 1 , «mutluluk» u gorürsünüz Polıtıkacı, asker, dıplomat üçlüsü babalannın yarattığı karanlık, yıkım ve kan dolu dunyaya mutluluk getırmeye çalışan, çıçeklerı kendılerıne bayrak ya pan Batılı gençlık ıle sosyal.st ülkelerdekı akranları arasında hıç fark yoktur Her ıkı yakada kendı dunyalarında yaşıyanlann tek amacı vardır Ülkelenne «mutlnluk» getırmek amacmda dır bu «banş çocuklan» . Babalan «şahln» kendılerı «gürercln» dir. Bır Polonyalı genç, mıkrofonda, gelen konuklan tanıttı arka daşlanna. Yabancı oğrencılerın buyukelçılenydı bu konuklar. Komşulanmızm buyükelçilerlni de gorünce blzım büyükelçıyi aradı gdzlerım. Kendısı o anda baskanı bulunduğu «Tabancı Dip lomatlar Kulübü» nde «meşgtıldü» her halde. «Meşgnl» olmasa bile gelemezdi Çunku herhangl bır Turk ogrencısı yoktu Varşovada. Kulubun başkanı Iraklı bır oğrencıydi O da arkadaşlannırı duygularını dıle getırdi. Uluslararası yakınlaşmadan, barıştan soz etti Lehçe ve Arapça olarak. O gün «tatil sonrası ilk bulusma» kutlanıyormuş. Yeni gelen konuklarla tanışma toplantısıymış Degışık ırk, değışık dıl, degi şık dın ve değışık duzenlerden kopup gelmiş gençler «ban?» ve «mutlnluk» dıleklennda bulundular birbirlerıne . Cumartesi geceleri dans parti lerı duzenlenıjordu Çalman melodıler ıçtnde Ingılız şarkıcısı Tom Jones en çok tutulanlardan bınydı Bır başka gece klasık muzık konseri ya da Jazz kon serını dmleme olanagını buluyor lardı gençler Jazz konusunda Av rupada onemlı yer tutuyordu Polonyalı Jazzcılar. de en pahalı meyvadır Bundan da layı gençük pahalı gençlik» anla mını taşır yaşhlann gozünde. Gerçekten pahalıdır bu gençlık amaçlanna ulaşmada. Uluslanna mutluluk geürmede. Bır ınsanın havatından da pahalı ne olsbılır? Çekoslovakya'da Tan Palaha. nın havatı pahalı degıl mıvdı? Kendısıni >akarken bu Çe^ genci ne ıstıyordu"1 Amacı nejdı? Ülkesinde bağımsızhk, ulusu imutluluktan başka O da seviyordu Sevilıvordu O da yaşama'nnı bilıyordu gSnlunce. Fakat ilâhlar kurban istedıler» ml hu genç kusak. bu barış cocnklan». bu «muz gençlığı yaka bilıyordu feendilerini gözlerinl kırpmadan Ülkelenndekı bagımsızlık. uluslarma mutluluk uğrunda. Polonya'daki .komanditiler Mart ayında ne istıyorlardı' Bılinçsiz miydi bunlar ve Batıdaki akranları iınıversıteleri ışgal eder ken' Turkıye'dekılerm ısteâı ıla eç anlaralı değil mi bunları eylem lerı* Mutlulnk. özeurluk. kalkınma, haçım^ızlık ve de barış için değil mi bn \aoilanlar? Solda dediğimiz hu nlkeİPrdekl een«ler «aea. sağda dediSimir ulke İprdeki « n c l e r <ola eidivorlardı. Yıuarlak nçlar ^ivrilivn' <hri uç lar vn\»rlanıvordu Fî»»i»'»':iin celdikleri hareket nokUUnna do4 nı ilerli>or ifibl poruntnor bu \ön rif?i««lrme ilk hakı?tn Oysa dp*'l bu boyle Blr sf>Ier «pvnt ernclik Ooeuda ve Batida Bir «evler anvor. Aradıklarını kendileri çok ıvı bilıvorlar «Sahin» babalarına k a ^ ı «ruvercin gençler «av*««ız bir diırva istivorlar CunVu kerHileri •barı» çocuklarr bunlar «Barıj kn«a£ı> oln^k istivorlar kaoıtahst vp komunıst dunvavı bırbirine vaklnştıran Bntıdakı «ancmın nedeni bu Doğudakınin de çm SONRASI ÖZGEN ACAR • GençIIk » dlyoruz « Bugiinkü genç kuşak > dedığımız de oluyor. Kımımiz şıddetle eleştırıyoruz, kımımız de umutlarımızi bağlıyoruz. Gün geçmıyor kı gazetelerde boykotlan ıle, ışgalleri ıle gençlık olaylarını okumamış olalım. Yıne gun geçmıyor kı «Hippl» ler ıle cmini etek» ler ıle ılgılı yayın lan ve fotoğraflan gormıyelim. 2 nci Dunya Savası 1945 de bıttı. Yıl 1969 Savastan sonra doğanlar bugün 24. 23. 22 yaşlanna girdiler. Kim bunlar? Savaş gormemi», savasın acıstnı tatmamış «banş çocuklan» bunlar. Ister kapitalist ulkelerde, ister koraünist ulkelerde gelmiş olsunlar dünyaya tumii de banş çocuklan bunlarm. Vietnam savaşına karşı, Çekoslovakyanın işgaüne karşı çıkan Âdem oğullan, Havra kızları bunlar Tülây German Bır gece Varşovanm «Eski SJe hir Çarşı Alanı» nda bır jazz ku lubune gıttım. Yer altında mağaramsı bır yerdı. Duvarlannı bılmem kaçıncı yuzyıldan kalma muzık âletlen susluyordu. Unlıi jazz dortlusu ve bu arada konuk İtalyan jazz'cısı gonüllen fethettı. « Tulây German» dedıler b'r gün bana « Varşova TV. da dün gece programını izledik. Türkiyede bojle jazz şarkicılarımn oldugunu bilmiyorduk » dedıler Ertesı gun telefonda kutladım German'ı başarısından otiıru Dc ğu Almanya üzerınden Polonyava gıdiyormuş. Ne güzel degıl rai muzıgın pasaport tanımaması? Bu ülkelerde Doğu Almanyada pek olanak bulamadım genç lık kuruluşlannın yonetıcıleri l!e gorüşmeye gençlenn devam ettigı kahvelen, gece kulüplerini gormeye ağırlık verdıra, oncellk tanıdım Varşovada blr Bğrenei kulilbü vardı «l'ç Kıt'a Kulübü» adını taşıyan Bır gece oraya goturdıiFransadan Polonyaya, Meksıka ler beni genç dostlarım Asya, dan Pakıstana, Amerıkadan Kızıl Krakov Polonyanm en güzel Afnka ve Amerıkadan gelen k > Çine, Yugoslavyadan Çekoslovakbğrenci şehridır Buradakı oğrennuk oğrencılerın devam ettığl blr yaya ve de Türkiyeye kadar kuluptü. Salona gırdığım an ilk cı kulübu «timsahlar altında» agençlık olaylanndan genç kusak dını taşır. ızlenımım Bırleşmiş Mılletler bılann yeni yenl davranışlanndan nasmda bır salonda bulunuvoO akşam bır açık oturum varhaberdar olmıyalım Olanak dınım sandım Bır sanşm Polondı Ünlü ttalyan fılım yapımcısı 91 bu yalı kızın yanında ulusal gıysıAntonyom'mn «blowup» (buSoruyonız kendi kendimize y» lerı ıçınde Kongo'lu bır oğrencı yültme) adlı lılmi eîeştınlıyordu. da ydremızdekılere Amenkada «savaş değil aşk Sunyell gencin yanında Kubalı. Yerlı sinema yapımcılan, yazar« Bu gençler ne istiyorlar?» yap» gostenlerı yapan «çiçek» Yârenlık edıyorlardı. Hopar'ur lar, .peiagoglar filım uzennde « Bu genç kuşak böyle nereçocuklan ile Polonyadakı «muz» den gelen şarkıyı Mısınn unlıl görüşlennı açıkladılar. Ondan ye gıdiyor'çocuklan arasmda hlç bır anla•l'mmü Gülsüm» U soylüyordu sonra açık oturumu ızleyen gençArttırmak olanağı var bu so yıs farkı yoktur Farklı dünyaPolonyanm başkentınde ler türlu sorular yonelttıler koruları daha da önce şunu soralardan olsalar bile nuşmacılara. Bır sure sonra masalar bırleslım kendımıze Haftanın yedı güntl değışık «Boykotlardan mini eteğe» ka tınldı. Yer yer kumeleşmeler ol« Gençlik ya da genç, kuşak program uyğulanıyordu Bır gedar bumn gençlik olaylarını tadu. Bu arada ortadaki uzun madedifımiz kımlerdir?» ce sinema, bır başka gece tıyatrafsız bır gozle inceleylnız, ken saya yaşlı klşiler de gelmeye baş ro, aktuel iç ve dış olaylar tarTanımlamak gerekır, sınırlandinizı onlann yenne koyunuz bır ladı Gelenler de farklı uluslartışılıyordu burada. dırmak gerekır bu kavramı .. an ve nedenlenni araştırınız . dandı «Savaş değil aşk yap» Diçi Bond MODESTV BLAISE Prag da «Eski Şehir Alanı» ndakı parkta hıppıler vardı Uzun saçları ıle gıtarları ıle, çıçeklerl ıle, aşkları ıle Batüı akranlarıyle yarısa çıkmışlardı Belgrat'ta «Kale meydanı» nda pek çok genç gormuştum sevışen. «Savaş değil aşk yap» onlann da sloganıydı batılı akranlan gıbı. Çekoslo\ak>a vı bır genç ışgal etmıştı Rus'lardan once Adı Karel Gott'tu Bu ulkenın Tom Jones'u sayılıyordu sesıyle, şarkılarıyla Ben de bır kaç plağını alabüdım el altından . Karaborsaya düşmuştu en son melodısı.. Doğu Berlin'den ^a^şo^a'ya trenle donüyordum. Korapartımanımda bir delikanlı \ardi. Bır süre sonra bir ana kız geldi. Istasvonlar geride kaldıkça gecenin karanlığında uyku bastırdı beni. Köşemde kıvnldım. Ana da benden önce kendi kösesinde. Sının geçmiş Poznan'a yaklaşıyorduk. Bir an pozlerimi araladığımda delikanlı " kızın • mercimeği fırına vc"* ıklerini gordum. Uyku tutmadı. Ama nvumak zorundaydım. Bir süre sonra delikanlı da uvumuştu. Sabaha karşı kız ve anası bir istasvonda indiler. tnerken kız, delikanlının sırtındaki paltoyu ortu\ordu uşümesin diye usulca. Aarşova'va bir kaç istasyon kala delikanlı uyandı. Şöyle bir gerindi. O anda hatırladı her şeyi. Oyuncağını yitirmis bir bebe fibi saldırdı sağa sola. Ne çâre yoktu. Gitmişti. Gerçegi kabulle nerek koşesine çöktüğü zaman emindim. gridenin kim olduğunu bilmediğinden Varşova'ya iner ken uzgundü. 1970'lerin diinvası Dubrovnik yaJunlarındaki K o n a v l c e k ö y ü n d e n elbiselerini g i y m ı ş gtnç kızlar. lı kultur anldşmaları ıle Parıs'e, Londra'\a kadar da uzanıyordu sonradan. millî Fransa da geçirebili>ordu. Bu ulkelerde pek çok kımsenın Turkıye'ye gelmek ıstedıklennı, fakat gelemedıklermi duydum, or neklerını gordum. Fakat gelemıyorlardı Hukumetlerinden ızın alamadıklarından değil, bızım ken dılerine «vize vermeyışımızden. Bu konu>a ıkı gun sonra genış ola rak değıneceğım Acaba bugun Turkiye'de gençle rın yuzde kaçı yurd dışına çıkmıs tır? Bu konuda çok gerıyız bu ul keierm gençlerine kıyasla Turızmın buyuk katkısı vardı baı ışa Gelecek vıl 1970'lere eıreceğız 1970'de başla>an 79 da so« nuçl»nan yeni bır on yıla doğnı kavıvor eski dünvamız 1945lerden sonra doğan bebelef bu tanhlerde 233.İ jaslarında ola caklar. Bu ddnemde soz sahlbi ola caklar ıılkelerinln ^onetiminde. kaderinde \e geleceğinde. 1970 ler iste bugun «gençlik» dedığımiz «genç kujak» dıve tanım ladığımız «barış çocuklan»nm dım\a'i olacak Bunun arayişı. bunun hazırlığı lcindedirler ırençler. Bovkollan ile. is«alleri ile, oturma ırrevlerl ile. hipnileri ile. çiçekleri ile miııl etekleri ile ve de ajkları ile Turizm barıştır Bu ulkelerde dıkkatımı en çok çeken bır unsur da gençlenn >abancı ulkelere japtıkları toplu gezılerdı Hıç yurd dışına çıkmamış genç yoktu Her bırı en azmdan uç beş ulke gormuştu Karşılıkh dâvetler daha ucuza mal edıyordu bu gezılerı. Boylece >em ulkeler tanınıyor, yeni şeyler oğrenılıvor ve yakınlık sağlamyor du gençler arasmda barışa hızmet eden. Bır yığm Çekoslovak genci >az tâtılını doğu ulkelerınde olduğu gıbı Italjada, Batı Almanya'da, Pahalı gençlik Polonya'da bu gençlığın adı muz gençliğı dır Muz bu ulke I Türkiyenin bu ülkelerle I ekonomik ilişkıleri •YARIN IHTIYAR GENÇLİK 66 Buyuk Yaşar merdıven başuıa çokmuş oturmuştu Dedr Bız hocamızla bayramlaşmaya gelmedık nu? Dedıler. E\et. Dedr Bır şey kırdık doktuk, bır şeye zarar verdık raı' . Dedıler: Hayır. Dedı Polıs gelse bıze ne yapar 7 . Dedıler Bır şey yapamaz Dedı Daha ne"\ Gelsın polıs. Ortaokulun bujuk bır kolu Fasfas Hıkmet beyın evıne sarkmışken, okuldan bır haftalığına kovulan çocuk da, hazretın evıne gıtmıştı Kapışı çalmış çalmış, kımseyı bulamamış. ak^amüstü, epey umutsuz, bır kere daha uğramıştı Bulacağını sanmıyordu. ama Hazret ındı kapıva. Ha, sen mısın' gel bakalım. dedı Kapıdan gırdığı zaman, eşya adına hiç bır şey çarpmadı gozune Butun duvarlar çıplak, sofa çıplak, Hazretın. kendısıni ıçerı soktuğu oda çıplaktı. Kıtaplar dergıler yerlerde surunuvordu Ikı hasır orgu sandalyeden başka bır şey joktu odada Gotu. rulmuş kaçırılmış gıbıydı her şev. Polıs romanlarıyla kafası allak bullak olmuş ço cuk, evm bu durumunu hem j adırgadı, hem yadır. gamadı. Yadırgadı, çunku artık gozunde yarı tannlaşmış bır ınsanın dışardan tasarlanılmaz evinın ıçını gorujordu Yadırgamadı, çunku bu ev, kendi yoksul evinın, tamtakırlıkta tıpkısıydı Sırtında kırlı, beyaz bır gomlek, ayağında yırtık pırtık bır pantolon. kırçıl saçlarla sakallar birbırıne karısıktı Hazrette Cccuklar komşuya gıtmış, kendı=ı evdevmış, ama kapmın çalmdığını duymamış Konuşuıken soluğu acı ve ekşı gelıyor, içki ko kujordu Ajaklarında çorap joktu ve sandalyede bacak bacak ustune atıp da terlığını düşurduğü zaman, çocuk, kıllı, uzun tırnaklı, çırkın, tırnaklannın arasma pıslık dolmuş bır ayakla burun buruna gelıp gozlerını kaçırdı Topal Emele gıttı aklı Dışlek Emel'ın saten gdğusluğu yanında. busbutun mat \ e donuk kalan, ya malı bır goğus'.uk gı\erdı Konuşulanı uçurur, ba ba^ına so\ler, gammazlar sanmışlardı, çekuunişler MENMf 7 SfYDA Yargıtayın karan Sokaklarda çiftlerin bpüşmelennden soz etmıyecegim Cünkü bunlar «Ahvali adiye» dendı Sadece su kadannı soylıyecegım. Bundan bır kaç hafta once Tür kıye'de Yargıtay «Sokakta öpüşmenin snç obnayacağına» karar venyordu „ Tifffony Jones TIFFANY JONESİ Budapeşte'de Teknık Ünıversite'nın kulübüne gıttım bır gece. Loş ışıklar altında Tom Jones'un «Delilah» sı çılgına çevıriyordu muhendıs adaylanm Yıne aynı gece bır baş*« genç hk klübüne gıttım. Yamlmıjorsam adı «Genç Sanat Severler» gıbı bır seydı Bahçe ıçınde bır kaç kath bır bınaydı Bınanın bır koşesınde karnınızı doyurabılıyor, içkı ıçebıbyor ve ondan sonra da salonda gonlünuzce dans edebıhyordunuz Salonun duvarlannda bir resım sergısi vardj. Genç amatörlerm sergısıy dı Resim sergısı ıçınde dans edılıyordu Macanstan'ın başkentınde. ŞOĞLU [| JNTİKAM YEMİNl j r a t f l a , naslı a k a n Tünaslan ö\&ie.,z&>r\aj.r\ \?sk\v madenlerinin bulundugu Ifansilva^a Alpleri uzaınır.V<saırl(repeleri uolverrr«z ua*T>açlaKoıla"Trâ^silvaın^3 Alpleri..., Uskup'te meslekdaşım Celâl Tuna'yı beklıyordum Otelın kapısında Beşon genç kız vardı bır koşede heyecanla bekleşen. Tuna geldığı zaman durumu sordum. Kulardan aldığı cevap ünlu bır Yugoslav şarkıcısının otelde olduğu, ımza almaya geldıklerı şeklındeydı. Turk olduğumu duyunca Zekl Muren'den soz ettıler bana Müren oralara gıderse imza vereceğı kışılerın çok olduğunu soyledıler. U dı. Arkadaj canlısı kızdan böyle biçimsiz huyıar uzaktı. Çocuklar giderken şekeri nereye koymujlar bilmem dıve söylendı. Cıgara içiyor musun? Hayır. Doğru söyle Hazret. Çocuk: Bulursam içiyorum. dedi. Al yak o halde, sen de yak. Çocuk teşekkür edip aldı. ama yakmadı onun yanında, içmedi, içmek istemedı daha doğrusu Dedi ki: Sıze son yazdığım sıiri getirdım. Uyandıracağı ılgıyı olçebılmek ıçı. kalın mercekler arkasındaki bit kadarlık gozlerıni arad< O ilgıyi bulup. dorde kath kâğıdı çıkardı koynundan, uzatıp verdı Mutluydu artık, sonsuz bır mutluluk duyuyordu. Hazret yalnız dudaklannı kıpırdatarak sıırl içınden okumaktaydı. Bırinci sayfayı okudu. ıkınci savfaya geçti, ikınci sayfayı bıtırdı, üçuncuye geçe cekken bıt kadarlık gözlerıyle yuzune baktı Hazret, dıye sordu, sen orospuları tanır mısın? Çocuk ağzını açtı. anlatacaktı onları nereden tanıdığmı Buna hazırlanıyordu, ama Ruşen Zeki Bey bunu gdrmemis, bir soru daha sorup, Hazret, orospu niçin olüyor? deyip, uçüncu sajfayı da oku maja geçmıştı Çocuk onu rahat bıraktı ve ona karşı içindenkendini savundu: (Orospu nıçın mi ölüyor* Çok ayıp, çok syıp ama durun, izin verin de söyleyeyim Efendım Uzun Hüsevin, Kocakafa Ahmet Kemal ve ben, Antalya'da, Kemikbk'e. sey yani.. bızdeki de akıl öy le bır evlere gıtmıştık. Vallahi bilmem kı Ecn mi istemistım (ritmevi, Uzun Huseyın mı istemi'ştı goturraeyi* gitmistık. Siz. kadınlarm gozlerınin altlaruıı görecektıniz Sanki çOrüktü, çürumuştu göz altları. mosmordu. Bunu ortbas etmek içın, kaşlarına kalın rastıklar, yanaklanna alhklar. dudaklanna bovalar surmiıslerdi Ben Ebânımdan, tfakat Hanımdan neve kuşkulandım. Hurıye sundurmava Birdi. ben neden çıldırdım delılendim"' Ebânımm da. lfakat Hanımın da rastıklıdır kaşlan ve çürüktur goz altlan Ebânım şişmandır, lfakat Hanım top lu. Ama ben baktığımı gorebıldıysem, uzunu kısası, esmeri, sanşını, incesi tombulu, aynlan gaynları yok. birer iskelettıler Takma gözlerdi onlardaki ve gülüşleri leylekler gıbi takırdıyordu. O zaman anladım ki, bunlar aslında olüdürler. Ne bileyim, can lan olmek istemış. fArkan n t ) ı oüç bu uzals. ellerde. ö\er\ eyl«cli. Belgrat'taki «Gençlik Kliibü» yeni bır yapıjdı ve mımarısı de ıl gı çekıcıydı Oldukça buyuktu bina Her mevsım başında hazırlanırmış kulubun programı Krakov'dakı «Timsahlar Altında» kulubun dekı gıbı bır program uygulanıvordu burada O gun bır psıkoloji profesorunun «evlilikte psıkolojik ilişkiler» konusunda bır konferan sı vardı oğleden sonra. Gunlerden cumartesıvdı Dans partısı içın gelen pek çok genç bekleşıyordu salonun açılması içın akşam uzerme doğru Kulubun ge'ırleri, Şehir Mecü"5 . Beiedıye Meclıiı tarafından sağ lanıjordu. Turlu fırmalar da yardımlarda bulunuyordu. Ayrıca ödentıler de bazı gıderlerini karşılayabihyordu kulubun. Boylece gençler ucuzca değerlendırıyorlardı zamanlarını. arttın yorlardı gorgulerıni, kültürlerini... Dıyebılirim kı bu ülkelerin gençleri daha bilgili daha bilinçlıydi batılı akranlanna kıyasla. Salonların birinde amator heykeltraşlann heykelleri sergılenıyordu. Hattâ bu sergıler karşılık DA. DENİZ NAKLtTATI T.JLŞ. GENEL MÜDÜRLÜGÜ Asağıda belırtılen 1. sınıf ve süratli şıleplerimlz yurddftıuz limanlanndan lhrac emteası vüihyerek Kontmant ve Ingıltere lımanlarma mütevecclhen hareket edeceklerdjr Gemi Adı Istanbul Bandırma Izmir «.ntalya tskendernn Gazı Osman Paşa 79/2 1212/2 Buvukreşlt Paşa 1114/2 1517/2 1922/2 Mıthat Paşa 2126/2 2628/2 24/3 Amasya 210/3 1214/3 Keyfıyet sayın ihracatçı tüccarlanmmn dikkat nazarlanna arzolumır. Mersin 1214/2 2325/2 47/3 1518/3 MüracaaU D.B. DBNlZ NAKUYATl 7.A.Ş. Genel Mudürlüğu Fındıklı, Meclısı Mebusan Cad 93 • 95 ISTANBUL Tel: Not. 44 38 72 44 47 70 Geml adlannda ve yuk dunımuna göre uğrak limanlan ile tarıhlerde değışıklık yapmak Armatorün opsıyonundadır. (Basın: 11093 1537)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle