Katalog

CÜMHURTEET 27 Ocak 1969 SAHÎFE ÜÇ hadiseler arasında Gerginlik bitmiyor.. Olayların Hafftası Mehmet BARLAS Kurbağa!. Nasılsın bakabm?. tyiyim, iyiyim am» şu kar> rcımriatH knrbağa yok mu?. Ne kurhağası yahu! Basbayaği kurbağa.'.» Deli misin be!. İnsanın katmnds kurbağa olnr mu?.. Olmaz, olmaz amı benhn karnımda kurbağa var^ Nasü oldu?.. Bahçede şezlonga uzanmıştım.. havuznn yanında. . Havuzda da bir kurba|a vardı.. onu seyrederken uyuya kalnuşım.. uyandım» karnımda bir gırıltı.. baktım.. kurbağa da meydanda yok. Ağzı açık uyutnuşum.. kirnıma knrbağa . Tok efendim» böyle şey olnıaz.. Eh! Sen olmaz de ben karnımdakini bilmez miyiın?. Hfâsır'ı sııçladı İran Şahının fazla para harcaması Isviçre'de gösterilere sebep oldu \b\u\ Ebaıt Seyahatnamei İhsan Sabri nci yüzyılda yaşayan Evliya Çelebi, ihsan Sabri Çağlayangil Dışişleri Bakanı oluncaya kadar, gelmiş geçmış en büyük Türk gezginiy nın bütün üyelerine dagıtılmasmı istediği mektubunda İsrail'in. Mısır'ı, yardım etti; fi teşkılâtlann faaliyetlerinden sorumlu tutmağa devam edeceğini de kaydetmektedir. Bakan, Mısır'ın tutumunun Birleşmiş MilleUer Yasasının da ihlâli mahiyetinde olduğuna dıkkati çektikten sonra Vietkong roketlerinin nçnnıldnta bir aakeri ksmyon şoyle demektedir : «En az bunun kadar vahim olan diğer bir husus da Başkan Nâsır'ın bu konuşma sında 22 kasım tarihli karaZÜRİH, <a.a.) İran Şa rm uygTilanmasından ne anhının Isviçre'de bulunmasını ladığıdır. Nâsır'ın tek amacı, protesto eden gostericıler ile tsrail ile komşuları arasınpolis arasında Zünh'te kısa da, banş sağlanmadan ve süreli bir çatışma meydana İsrail Arap anlaşmazlığı gelmiştir. Olay, göstericilerin ortadan kaldınlmadan 6 gün İran Şahının inmiş olduğu savaşı'nın kalıntılannı temiz otele girerek kendısine bir lemektir. Başkan Nâsır buna dılekçe vermek istemeleri ve karşılık İsrail'i tasfiye amacı 50 kadar sivil polisin buna güden silâhlı mücadelenin cngel olması uzerine çıkmış devammı öngörmekte ve tedtır. Çatışmada yaralanan ol hişçi kuruluşlar tarafından SAYGON (a.a,) Vietkong önceki gece, Say . madığı büdirilmektedir. Güvenlik Konseyi kararının gon'un Şolon mahallesinde roketlerle hücuma g e ç . reddedilmesi olayını hoş, karı miş, bir başka grup Vietkong ve Kuzey Vietnam as. <Aç İran halkının fazla çaşılamaktadır. Bu siyaset, hu keri ise, Amerikan Taktik Hava Kuvvetleri karargâlışmasma» karşılık, «İran Şahı tarafmdan yapılan aşı snmetin kaldınlması ve dü Jıma saldırmıştır, rüst bir banşın tesisini önrı harcamalan» yeren öğrenGece yansını biraz geçe, na on roket atmıştır. Güney gören Güvenlik Konseyi kaciler, öğleden sonra üniverbaşkent Saygon'un Çinli ma Vietnam hükumet sözcüsü, rarına mutlak bir muhalefet sitede toplanınışlardır. çetecılerin ateşe devam ethallesi Şolon'da, Vietkong teşkil etmektedir.» bir sivil savunma karakolu meyıp çekildıklerini ve ele Öğrenciler daha sonra Şah geçirilemedıklermı bildirmış,, aleyhinde yazılar yazılmış ateşten dört sivüin yaralanpankartlar taşıyarak ve badıgını açıklamıştır. ğırarak sokaklardan geçmişlerdir. Pankartlarda «SallaAynı sırada, bir başka Kunan tahtları İsviçre bankalazey Vietnam ve Vietkong n destekllyor», «Şah yüz kakuvveti de Saygon'un 210 rasıdır, onu dışarı atmız» km. kuzeydoğusunda, Güney gibi yazılar olr'nmaktaydı. Çin Denizi kıyısında bulunan Gosteri iki buçtık saat sürAmerikan Hava Kuvvetleri müştür. 35. taktik avcı filosu üssüne saldırmışlardır. Meydana gelen çarpışmada altı Kuzey Vietnam askeri öldürülmüştür. Fakat Kuzey Vietnam ve Vietkong kuvvetleri, üsse ıkinci defa havan ve roket barajı altında taamıza geçmişler ve aralıklı çarpışmalar sabaha kadar devam etmiştır. Amenkan askerî sözcüsü, çarpışma sırasında 4 Amerikalının yaralandığını I İManbul Arkeolojı Müzeleri'nden f ve bir uçağın tahrip olduğunu bildirmiştir. YAPI v e KREDİ BANKASI SANTA BARBARA (California) Senatör Edward Sanat Galerısı Galatasaray Kennedy, Santa Barbara'da yaptığı konuşmasında, ABD' 15 Ocak • 8 Şubat (969 nin Birleşmiş Milletler Genel Kîim öğretaıer. Mübeccel • Pazardan başka hergOn saat 919 flrası ; Kurulunun önümüzdeki topPINAR'ın hayatını tehdit eden S tetıiıkeli uru tesbit ederek f?og • lantısında, Çin Halk Cumhu(Moran: 189/963) «uraı alan ve onu sevdikle S riyetinin Birleşmiş Milletlere rine kavuşiuran komıda ihti ; alınması ve Çın Cumhuriyesas sahîbı; bâıik, fevkalide in S ti'nin (Milliyetçi Çin) de Bir»an. Çamlıca As. GöjŞüs Hasta Ş lıkları Hastanrai Operatör Hv. g leşmiş Milletlerde kalması ile Bnb Dr. Ş ilgili olarak bir karann kaleme alınmasına önculük etHULfiSt MERTe : PLAJ GAZİNOSU, SELF SERVİS VE BÜFELERİ mesini istemiştir. narkojsitor Bnb Orhan K A • LV KIRAYA VERILECEKTtR. SOT'a, hastanenin sayın baj S Senatör bu konuşmasını hekimt, fervis jef, hemsire ve ! Bu işe ait şartname Müdürlüğümüzden temin edilir. Santa Barbara'da özel bir personeline mlnnet ve şukranla» S En son teklif tarihi 17/2/1969 saat 14.00'tür. kuruluş tarafından bir ararımızı arzetmekle kıvanç du • Tel: 49 99 01 TİMLO ya getırilmiş olan ıki büyük yarız. [ İstiklâl Cad. 181185 parti ve Japonya Liberal Par En. Top. Alb. Kelıa PINAR • tisi temsilcileri huzurunda (Basın: 480/952) yapmıştır. Cumhunvet 959 KUDÜS (a.a.) İsrail Dışişleri Bakanı Abba Aban, Güvenlik Konseyi Başkanına gönderdiği bir mektunta, Başkan Nâsır taraiından 20 O:ak 1969 da yapılan ve BACin bütün kaynaklannı hicbir ön şart ilcri sıirmeden Filistin Mukavemet Teskilâtlarmın emrine tahsis ettiği belirtilen konuşmanın, 22 Kasım tarihli Güvenlik Konseyi karan konusunda bir t«»hdid tcşkil ettiğmi ileri siirmektedir Bakan. Güvenlik Konseyi n di. Eğer Evliya Çelebi 20 nci yüzyılda yaşasaydı ve 17 nci yüzyılın kervanlan yerine uçaklarla yolculuk edebilseydi, eminiz ki Çağlayangil'm adı ikinci plânda kalırdı. Hayat ANSİKLOPEDİ Milli'EpnTBakanlığı tarafından Tebliğler Dergisi ile bütün okullara, öğretmenlere ve öğrencilereı'tavsiye edilmiştir: KUÇUK ANSİKLOPEDİ m* KUÇUK Bu durumda bir noktaya işaret etmek gerekiyor. Madem Çağlayangil Türk halkının ödediği vergilerle Evliya Çelebı'nin şöhretme golge dü şürmüştür; o halde en az Evliya Çelebi'nm 10 ciltlik tSeyahatname» si kadar hacimlı bir eser vermek zorundadır. Türk seyahat edebiyatına boylece hizmet ederek, hem vergi mükelleflerıne, hem de Evliya Çelebı'nin mânevı kışiliğine olan borcunu öder. Sayın Dışişleri Bakanına yardım amacıyla, Evliya Çelebi'den ilham alarak bazı yollar göstermek istiyoruz. Kendi seyahatnamesini yazmaya karar verirse, bu yardımımızı hatırlıyacağını ve ımzalayacağı birtakım «Seyahatname1 İhsan Sabri» den bıze de gönderecegini ümit ederiz. Bızce, her büyük yazarın yaptığı gibi, tSeyahatnameI İhsan Sabri» nin başına, unlü bir şiirden alınmış mısra koymak iyi olacaktır. Ziya Paşa'nın «Dlyarı küfrn gezdim. beldeler kâşaneler gördüm» mısraını, bu işe uygun gordüğümüzü belirtmeliyiz. Çağlayangil, Evliya Çelebi' de olduğu gibi, bu kadar çok seyahat etmesinin sebebini bir rüyaya bağlayabilir. Şöyleki : «Şehri Bursâ'da valllik e! düp sükunet içre oturur Iken, memaliki Türkiyede vaziyeti siyasiyenin çergünleştiginl görüp, ol makamım tehlukeye glrer diyc düşünmekteydlm..» «Bu tarihte her an Cenabı Bârîden dünyada sıhhati beden, sükuneti tam ve ahır nefeste imân ricasında idim Bir gîce uyurken, rüyamda ] merkezi hükumet Engürü' yü gördüm. Nezareti Dâhiliyenin kapısmda Cemal Gürsel nâm bir pâşâ vardı. "îtidal yâ Pâşâ!" dedüm, "İhtilâl yâ Pâşâ" anlamış...» Çağlayangil başka rüyalannı da anlatabüir Çalışma Bakanlığı sırasında gördüklerini mesela... • cNezareti Amelenin başında Iken, Zongnldak diye bi1 llnen kara kömür muhitinde \ amele taifesi ücret azlığin. dan azgınlaşmış idl. Şaşkın ve de ne yapacağimı bilmez bir gicenin sabahında rüyama Başvezir Demirel girip ve de bana nâhoş nazarlar ile bakıp "Ne yaptın be hey nankör!" dedikte, dlzüstü çöktüm: "Şefaat ya Demirel!" dedlm. O da "Seyahat ya Demirel" anlamış. Ol gîceden sonra Nezareti Hariciyeye nakleylemişîm..» Çağlajıangil bu çeşit girişlerle konuya geçebilir ve cYedüklerüm, lçtüklerüm benlm, gördüklerüm ve imzaladıklarum sizün olsun» diyerek anlatmaya başlar. Meselâ Amerika'yı anlatır: <Bu Vaşlngton kal'asını tahrirederken, aklı nâşaduma Conson nâm kâfir gelüpde üzüntfimden helâk olurum. Conson, Vietnam deyn söylenüp, yecnç mecuç'lerln eyyam sürdüğü bir nîm adâyı, memaliki müttehidi Amerikana'ya katmak istedükte, hüsran ile koltnktan devrilir bir Hşidir. İktidarı Vaşingtoniye'de, Nikson nâm diger bir kâfir hüküm sürerken, sohbeti nâhoş Conson'un Teksas diyarmda çobanlığa geçüp, ol canip mekâtibinde mnbassırlığa başladığı söylenlr..» «Bir başka diyarı gariban da Caponya denülür ceziredir. Ol canipde, rical1 devIet1 Caponyan ile temasatımı Konstantiniyye'de mutasavver köprüye tahsis ve temerküz eylemiş idim. Devlet1 Türkıye'nin nâçiz bendesine bihoş cevaplar verüp, benü geri yolladılar. Ol Caponiyenler, "Değil Konstantiniyye köprfisü, sizin dişinizin köprüsüne bile akçe yatırmayız" dedikte, dövizi peşin ile eyyam geçirdüklerini ifade eyleyüp. beni hüsrana uğrattular...» Çağlayangil, Evliya Çelebi' nin yaptığı gibi şiirler nakledip, arkasından bu şiirler hakiandaki görüşünü de açıklayabilir. Savaş şiddetleniyor Vietkong Saygon'a tekrar hücum etti YAPI « KREDİ BANKASI 4 9 uncu Sergi Kfiltür ve Sanat Hizmetleri Serisinden T. fCennedy Kml Çin'in B. M.'ye a/ınmasını ısfjyor Çanak Çömlek Örnekleri Sergisi TEŞEKKUR { Bu son derece faydalı ve pratik ansiklopedinin 4. fasikülü çıktı. «F harfine kadar» qeldi. Bundan önce çıkan 3 fasıkuiu almamış olanlar eksik fasiküllerini aşağıdaki adresten şimdiden tamamlayabilirler. Satı* ve dağıtım yeri: Bateş Bayilik Teşkllâtı, Istanbul ATAKÖY (Bateş: 2/944) tasarru! sahiplerine. 18 Milyon liratutaruıda'ikramly©; TURKİYE İS BANKASI Meselâ önce Figanî'nin şiirini verir : «Gönül eğlencesi saz ü safadır Safa sflr ki bu dünya bîvefadır Kişi zevk ile oluser ferahnâk Heman zevkeyle cânım, olma gamnâk «demlşler, hakka ki şeker yemişler» gibi... Kitabının yazılması, medeniyete büyük bir hizmet olaCJÜttır. Ahmedin evhamı böyie başladı.. gitmediği hekim kalmadı.. Herkes ona: Bırak divaneliği!.. İnsanın karnında knrbağa olmaz .. diyor, o da çülümsiyerek: Yahu! Kann siıin ml, benim mi?.. tşitiyorum kurbağanın öttüğünü.. knmldandığını ister»en gel sen de dinle! diye cevap veriyorduAhmedin karnmdaki kurbağa hikâyesi uznn sürdü.. hem kendini, hem yanındakileri rahatsız ediyordu... nihayet fr.kültede profesör Lokman Hek'me götürdüler.. Ve ptofesörün son sımfa ders verdilri sırada hastalar ar&sın» soktular.. Sıra Ahmede geldi.. Profesör sordu: Nen var senin?.. Babam öldfi, annem var. Kızkardeşim» teyzem Onu sonnoyonım. Lâfımı iyi dinle! Ne şikâyetin var? Efendim.. ben hayatımdan memnunmn.. hiç bir sikayetim de yoktur. Bana bak! Benim hikâye dinlemeye vaktim yok! Burads ders veriyorum.. bu çocnklar da masal dinlemeye gehnemişler .. Şikâyetin ne ise hikâyeyi bırak da onu anlat... Efendim. Onu anlatıyorum. Kısaca Kısaca benim karnımda kurbağa var da... Anlamadun.. Benim karnımda knrbağa var.. Çık dışanAhmet şaşırdı Çık diyorum. Çıkarm bunu dışan burası fakülte.. böylo şakalara benim tahanunülum yok!. Efendim.. vallahl çaka değil» siz bilmiyorsunuz benim neler çektiğimi.. benim kamımda knrbağa var.. nırbağa. Nah! Dinleyin! Gır pr ediyor. Profesör dinledikten sonra: Oflum.. o sesler kurbağa sesi değil.. senin karnında gac var. Onun gırütısı.. insanın karnında knrbağa olmaz insanın midesinde kurbağa yaşamaz. Midede hava yoktur. Asit ifrazatı kurbağanın yaşamasına mânidir. Olmaz böyle şey!. Ahmet basmı saUadı.. BelkJ siz de haklısmız amı benim karnırada hırbağa var. Duruyor doktor bey. Işte oynu» yor. Hadi, hadi! Çık dışarı. Benim saçna islerle uğraşmaya vak tim yokAhmet dışan çıkarAma Ahmet rahatsu aradan bir hafta, on gün geçer Ahmet tekrar fakülteye muracaat eder.. tesadfif eseri olarak ayni profesörün dersinde hasta olarak müracaat etmiş bulunur. Hoc» Ahmedi görür: Seni gözüm ısınyor. Ne idi hastalığin senin? Efendim, benim karnımda kttrbağa var da. Bir türlü çaresini bnlamadım. Kimseyi inandıramıyorum. Bu kurbağadan dolayı ne yiyorum, ne içiyorum. Hoca ciddiyetle: Yaa! K jbağa var demek» yat bakayım bir muayene edeyim.. Talebeler saşınrlar. Bir hafta evvel kovduğu adamı hoca bu sefer neden böyle müsait karşıladı diye.. Hasta yatar. Hoca karnmı mua yene eder, dinler ve: Tamam! Kurbağanın harekeUeri hissediliyor sana »meliyat i^^fi[n oğlum. Ne ameliyatı doktor bey? Kıınm açacağız« kurbağayı çıkancağız. Sen de rabat edersin! İlâçla faian?.. Hayır, hayır.. kurbağa mideye intibak etmiş. Ameliyattan başka çare yok dışarıda bekleben ameliyat gcnünü tesbit edeyim Hasta çıkar.. hoca talebesine: Adamda fikri sabi* baline gelmiş, feamımda kurbağa var diyor. Aylardır hep bufikribeslemiş şimdi aksine inandırmak kabil değil bir aıieliyat oyunu oymyacağız diye izah etmişAmeliyat günü hastayı masaya yatırmışlar.. narkoz verip bayıltmışlar. Karnına bir hafif çizgi çizip kanatmışlar.. sonra pansuman koymuşlar ayıldığı zaman da: Geçmiş olsun! İşte senin kurbağa! diye evvelden tedarik ettikleri bir kurbağa) ı, canlı canb göstennişlerAdam gülerek: Allab razı olsun!. Bakınız.. şimdi ne kadar rahatım! diye yatağına uzanmış.. taburcn olduktan sonra da bir daha kurbağadan şikâyet etmemiş... paramzm^fisttttDaUmzfıtfemniyetidir ; 0332/ Pabalıhk aldı yürüdii.. Amerikalılarla biz işbirliği yaptıkça daha başımıza gelmiyecek yoktur. Bütçede açık var diyorlar. Tabii biz NATO'da kaldıkça... Kıbrıs meselesi de sürüp çi diyor. Eyyy!. Amerika ile ittifak rapar mısın? Ben7İn fivatlan. Amerika vermiyot kı.. j (Arkaaı 7 lnci Say(ada)