Katalog

İLÂHİNAME Ferideddini Atter Çeviren; Abdülbaki GöJpınmriı Millî Efitta Bakanlığınc» yaynnlanan Dünya Edebiyatından Tercümeler Serisinin Şarkİslâm Klâsilderi bölümünde ıkind defa bastırılmıstır. Bakanlık Yayınevleriyle bütün kdtapçılarda 850 kuruş fiyatla saülmaktadır. (Basm: 27154/14584) umhuriyet KURUCÜSD: CTJNUS NADİ TÎJrk Başlangıcından bugüne liğinl tanıtmak tçin hazırlanan antolojide Hüseyin Rahmi'den Ona lar"a kadat 54 hiHyedmfein blrer yesi yer almıştır. Yazarlann biyografileriyle birlıkte reshnlerine de yer veren bu antoloji şimdiye kadar bu konuda dllinıizde yayınlanan en geniş ve ekaksiz bir müracaat kitabı, aynl zamanda zevkle okunacak bir eserdir Varhk Yayınevi. 8 Lira. İlâncılık: 3744/14570 44. yıi soyı 15574 Telgrai r » mektup adresü Cumhurlvct TeJefonlar ! 22 42 90 22 42 »6 Utanbul Pocta Kutusu: tstanbul No. 246 2 2 4 2 9 7 2 2 4 2 9 8 2 2 4 2 9 9 Çarşamba 6 Aralık 1967 Demirel: "Türkiye blöf yapmadı, yumrugunu sıkarak ortaya koydu,, ANKARA, vCumhuriyet Bürosu) Başbakan Demirel, d,un A.P. Turjunun ortak toplantısında Kıbns olaylan lle llgîli bir tonuşma yapmıs, «Türkiyenüı kararı katidir. Türkiye, Kıbnstaki haklanndan re Kıbrıslı soydaşlarının haklanndan vazgeçmiyecektîr. Türkiye yumniKunu sıkmıs or. taya koymustur» demıştir. Başbakan Kıbns meselesinln nihal çözüme Jaşması lçin «S'iratle ve banşçı yollan sonuna kadar deneyerek» teşebbüslerde bulunulacağını belirtmlştir. Siileyman Demirel, konuşmasıtun basmda Kıbns meselesinın tarıhçeslyle llgili olarak özetle çunlan söylemiştir: «Kıbns hizim iktidar olarak devTaldığımız pek zor ve çetin meselelerden biridir. Kıbrıs, on beş yaşına girmis bir meseledir. 1953 lerde münakaşası başlamıstır ve hâlâ da devam etmektedir. Çpsitli safhalar geçirmiştir. tngflizleri takiben Kıbnsın kimde kalacağı münakaşasi ortaya çıkmıştır. Bu münakaşa Yunanlılar tarafından Enosis. Türkiye tarafından da taksim diye başlamıştır. T.B.M.M. taksim karan almı? (Arkası Sa. 7. Sü. 1 de) Başkan Johnson: "Kıbns buhranınm esası halledilmemiştir „ dedi Rıımlar, Kıbrıshn bağımsızlığı teminat altına alınmadıkça Millî Muhafızları Makarios, Güvenlik Konseyinde de direnecek dağıtmıyacaklar ANKARA ve ATİNA Bürolanmız, AA, AP, Radyolar Asgarî geçim indirimi ile verilecek fark geri alınacak YENİ BİR TASAR1 HAZIRLAND1 Bülent DİKMENER bildiriyor ANKARA Başbakan Siileyman Demirel ile Maliye Bakanı Cihat Bilgehan'ın verdikleri çeşitli demeçlerde 1968 yıh Ocak ayı başından itibaren uygulanacağını kesinlikle ifade ettikleri «Asgari geçim indiriminin sınırlarını genişleten ^ Kanun»un yerine Maliye Bakanlığmca yeni bir tasarı hazırlanmış ve T.B.M.M.'ne sevkedilmiştir. «Dekont» sıstemi adı verilen yeni tasarının kabulü halinde ucretliler. asgan geçim ındınmının sınırlarını eenişleten «anunun uygulanması sırasmda ellerine geçecek tazla paranın bır kısmını tekrar gerı vermek zorunda kalacaklardır. 4 yılda ıkı defa ıkıser yıllık süre ile ertelenen asgarı seçırn ındınmı kanununun 1968 yılında da uygulanmaması ıçın Maliye Bakanlığınca T.B.M.M. ne acele olarak «Dekont» sıstemi diye isımlendirılen yeni bır tasarı sevkedılmıştır Bu sistem, ücretlılerden«193 sayılı kannnu değistirmek suretiyle asgari eecim sınırlarını genişleten» kanuna göre daba çok versi kesilmesini nngörmektedir. Yeııı tasarı ayrıca yüksek gelirlilerden halen ndedikleri (telir vergisinden daba çok vergi kesilmesini amaç gütmektedir. A rife günleriyle ilgili kanun teklifi, AP Senatörlerini çatıştırdı ANKARA (Cumhnriyet Bürosu) Cumhurıyet Senatosunda dun, Şeker ve Kurban bayramlarımn arıfe gunlerının yarım gün tatıl sayılmasını ongören kanun teklifi göruşülmüştür. Senato'da kalış süresı gece 12'de dolacağı için suratle ele alınan teklıf, AP Grupu ıçınde bazı çatışmalara «ebep olmuştur Nihai çözüm konusunda 6avunaca£imız bazı temel ilkeler belli oldu ANKARA, (Cumhuriyet Bürosa) Baskenttekı bütun sıyasl ve diplomatik çevreler dikkatlerını «Kıbns sorununa nihaî çözüm yoln bnlmak için yapılacak ikinci safha müzakerelerine» çevirmışlerdır. Bu konuda Dışislerı Bakanlığında gerekli hazırlık çahsmalarına başlanmıştır. (Arkası Sa. 7. Sü. 3 de) . M. Genel Sekreteri UThant'ın Barış Gücüy ne daha geniş rol verilmesi teklifi karşısına Makariosun ciddî engeller çıkaracağı ve birkaç güne kadar toplanacak Güvenlik Konseyinde Türk ve Kıbns Rum temsilcileri arasında sert tartışmalar cereyan edeceği anlaşılmaktadır. Bu engeller belirtilirken £ radyo ve ajanslar, Özel Temsilcisi Vance ile göriişen Baskan Johnson'ın, dün gece, «Kıbns buhranının esası, halledîlmemiş tir» dediğini ve taraflara barış çağnsı yaptığım bildirmişlerdir. B Hükumetin görüşü Tüm üzerinde yapılan konuşmalar «ıra'inrla. »pklifın lâvıklığa aykırı olduğu, lüzumsuz bulunduğu da öne sürülmüştür. Devlet Bakanı Seyfı öztürk de, hukumetin bu kanun teklifının karşısında olduğunu, esasen yılda 56 gün tatil buluntfuğunu ve teklif kanunlaştiğı takdirde memleketin en az 100 milyon lira kayba^ngrayacagını söylemıştir. Kıbrıs Rum Dışişleri Bakanı Kipriyanu, buhran sonrası NewYork'ta yapılacak müzakerelerde, Adayı mutlak bağımsız bir ülke ha line gctirmek amacıyla 1960 Londra ve Ziirich Antlaşrnalannı tasfiyeye çalışmaya devam edeceklerini, UThant, yalnız Barış Gücünün yetkilerinin genişletilmesini değil, aynı zamanda 4.200 kişilik kuvvetin sayısımn da Adada sükuneti ;Arkası Sa. 7. Sü. fi da) Komutanlar, Güney'deki birlikleri denetlediler llllllllllllllllllll OPERA Senelerden beri halk hİTmetine bir türlü açılamayan Taksinıdeki Opera binasının nihayet ise yarayan bir tarah bulundu... Hava hücumunda bodrumlan sığıuak olacak Subay ve Assubaylara verilen ziyafetlerde Topaloğlu ve Tural birer konuşma yaptı l l l l l l l l l l l l l l l l l l l l MERSİN, (Ozer ÖZTEP Bildiriyor) Millî Savnnma Bakanı Topaloğlu, Genel Kurmay Baskanı Orgnl. Tnral ile Kars, Hav» ve Deniz Kuvvetleri Komntanlan, dün tskendernn Mersin arasındaki birliklerimizi denetlemislerdir. Bu arada, Bakanın, Türk Silâhlı Kuvvetleri serefine verdigi akşam yeme|inde konnsan Tural, «Turk Silâhlı Kuvvetlerinin her tür lü görevi ifaya muktecfir ve mılletin haklarını koruma az mi ile dolu olduğunu» söylemiştir. (Arkası Sa. 7, Sü. 3 de) ünün notiarı iki örnek Şehirde sığınak olabilecek binalar tesbil edildi Zeynep AVCI Bir haftayı asan bir süreden beri vilâyet emrinde çalışarak tstanbul'da sığınak olabilecek binaları tesbit eden Belediye, ll Imar Müdürlüğü ve Bayındırlık Müdürlüğünün elemanlan; Patrikhane, tamamlanmayan Opera inşaatının bodromları ve Hasköy, Canlı Hayvan Satıs yerini «elverişli sığınak yerleri» olarak tesbit etmisIerdir. Çalışmalarını bugün bir rapor olarak vılâyete verecek o lan mimar ve muhendisler, Bey koz ve Bakırköy'de sığınak olabilecek bir bına bulmakta zorluk çekmişler, bu arada Beykozda eskı bir su sarnıcı, Bakırköyde de bir otelın 300 kışılık bodrum katı «sığınak olabilir» şeklinde rapor vermişlerdir. llgililer, sadece umumı sığınaklarda değil, şahıslara mahsus ev ve iş yerlerının sığınaklannda da büyük aksaklıklar ol duğunu söylemışler, yapılırken «sığmak» olarak gösterılen butün alt katlann, ya ıçine girilmeyecek sekılde ıhmal edıldığıni veya iskan edilerek sığınak vasfını tomamen kaybettiklenn den yakınmıslardır. (Arkası Sa. 7. Sü. 5 de) HAYVAN BORSASI vanların da korunması sığınak bulunamayınca, te, sığınak olarak tesbit Harb ve hava hücumları sırasında haygerekir... Fakat, insanların korunacağ: hayvanlar yerlerinden kovulabilir. İşedilen Hasköy. canlı hayvan satış yeri. 275 milyon fark Öztürk'e çatılıyor AP'lı Hüsnü Dikeçlıgil, bu söz lerı üzerine öztürk'e çatmış, «Bakan, bnnlan niye kanun Mee listen geçerken söylemedi?» demistir. Maddelere geçileceği sırada, başta Dikeçlıgil olmak üzere bazı AP'liler, kanun suresini doldurup teklifin otomatikman kanunlaşmasını sağlamak için çoğunluk olmadığını öne sürmüş, yoklama ıstemislerrfır. Yarım saat aradan sonra AP Grup Başkan vekıllerınden Şeref Kayalar da. Grup adına yaptığı konusmada, teklifin karşısında olduğunu belirtmiştir. AP'li Dıkeçiigil ve arkadaşlarının çoğunluk olmadığını ileri sürmelerine rağmen, Baskan Macit Zeren, kanun teklifini işarî oya koymuş, sonuçta teklifin reddedildiği anlaşılmıştır. Teklif, daha sonra, açık oylamaya sunulmuş, ancak çoğunluk olmadığından oylama, yarınki toplantıya bırakılmıstır. (Arkası Sa. 7. Sü. 6 da) Asgarı geçim mdınminin sınır larını genişleten kanunun uygulanması halinde 1968 yılında Hazinenin normal gelir vergısı hasılatında 550 milyon liralık azalma olacağı hesaplanmıştır. «Dekont» sı«temı öngören tasarının T.B M M. ce kabul edılip 1968 yılı başından ıtibaren uvgulanması halinde ise Hazınenin normal gelır vergıiindeki hasılat azalması 275 milyon lıraya inecektir. (Arkası Sa. 7. Sü. 1 de) Mndahale imis, polis hareketiymis bir yana bırakalrm. Hatalann büyüğü. sadece Yunanistanı muhatap olarak almakla işlenmiştir. Boğaziçi ve Geçitkale köylerine yapüan baskını gerçi Yunan subayları yönetmişlerdir, yine Yunanistanın Adaya anlaşmalar dışı kuvvet soktuğu, silâh doldurduğu vakıâdır. Ne var ki Kıbns garanti anlaşmalarına rağmen Birleşmis MUletlere dahil, tngiliz Milletler Topluluğuna bağlı bir başka ülkedir, Yunanistan ise başka. Biz Kıbnsa karşı müdahalede bulunacajız dedik. Tutıanistana saldırabileceğimizi de îm.î ettik ve Yunan hükümetinden bir takım şartları verine petirrnesini istedik. Oysa askerlerin geri çekilmcsi dışında bu istekler, dolaylı değil. doğrodan doğmya Kıbns Cumhuriyetiyle ilgiliydi. Nitekim 1 $ döndii dolaştı Makarios'a davandı. Onun kabul ertiklerinde anlaşma oldu, diğerleri ise askıda kaldı. Bir zamanlar özel arabuluculuk yapan Dean Acheson, Kıbns mesplesine çüzüm yolu bulmak için istişarelere çlrişmi?, plân hazırlamıs, ancak bu plân Makarios tasTİp etmediçi içm snya düşmüstü. Son olayda Vance, gerci Acheson gibj davranmadı. Pakat o da Yunanrstanla nyuşulup. Türk tebdidi ortadan kalktıktan sonra Lefkoşeve gitti, dolayisiyle Başpiskopostan pek az şey kopanp geri döndü. Oysa Türkiye, buhranın hızlı döneminde, eğer Yunanistan karşısındaki hızlılısını Makarios karşısında da gösterebilseydi dunıtn daha değisik olabilir. nihaî çözüm îçin engellerin hlç değilse bir kısmi temizlenebilirdi. Türkiyenin işlediği taktik batası hemen söyliyelim ki, yalnız Makarins'un isine varamakla kalmadı. aynı zamanda Yunanistan içinde bir dönüşün dayanağını da hazırladı. Pipinellis'in radyodaki demeci Tunanistanm bu dayanağı nasıl kullandığını gSstermesi bakunından ügi çekicidir. Son anlaşmanın hiç bir devlet için zafer niteliği tasunadığını Iddia eden Yunan Dı<isleri Bakanı sunları söylüyor: « Türkiyenin Londra Zürih anlaşmalannı teminat altına alma talebi bertaraf edilerek tiç hükümetin de aynı görtişte kalmalari sağlanmıştır.» Pipinellis'in sözlerinin ortaya koyduğu gerçek şn: Türkiye, Londra ve Zürih anlaşmalannın teminat altına alınmasını istemiş, Yunanistan savaş tehdidi tavsadıktan sonra isteğin Kıbns vönetimi tarafmdan da kabulünü Önsörmüştür. Vance • Makarios görüşmesinde bütün baskılara rağmen Başpiskopos ise bu isteğe bo>un eğmemiştir. Böylece biz istedieimiz kadar Londra Zürih anlaşmalanndan söz edplim. Fiilen kadük hale fretirilen bu anlaşmalar Türütülmezli§ini muhafaza etmektedir ve kâğıt üzerindeki yaşama şansı bile ber halde çok ıızun dpçildir. Pipinellis'in son demeci Yunanistanın çevirmeye başladıgı nunevrayı göstermesi bakımından da ilginç. Yunan Dışişleri Bakanı demecinin sonunda diyor ki: «Yunanistan, Adadaki Rum ve Türk mahall! kuvveüerinln azaltılmasmı yeni bir siyasl duruma kadar lstememektedirj» Nedir mahallî kurvetler? Kıbns Cumhuriyetinin Rum millî muhafızlan, Türklerin yerli Kıbnslüardan kurulo askeri teşkilâtı ve polisi. Millî muhafız teşkilâtı bir söylentiye göre 10 binden tazla, bir söylentiye göre daha az ve kurulus Kıbns anayasasına tamamen aykın. Simdi Yunanistan bunun azaltılmamasını ıstemekle, bem Makariosla aynı paralelde görünmekte, bem kend) kamu oynnda Kıbrısın gözden çıkanldıçı intibaını silmeye çalışmakta, hem de ilerisi için besaplara girişmefctedir. Millî muhafız teşkilâtı M Kıbnslt Rumlarla Yunanlılardan kuruludur azaltümadıkça Rum tehdidi daima Türklerin üzerinde kalacak, aynca Yunanistanın geride bırakmayı tasarladığı kuvvetler de millî muhafızlann içinde eritilecektir Zafer kazandık aiye ne kadar 5vünürsek övönelim, şu iki 5rneh dabı Kıbns mesele i~de sadece savaş krizinin atlatıldığını. (terçekte ise 1963 şartlanna «dönüş sözü» nden başka hiç bir sev elde edemediğimizi gösterir. Tıınus'un ünlü eazetpsi Action'un vorumu doğrudur. Tarihte Turkler daima saflıkları yiizünden kaybetmislerdir. Montreux Andlaşmasının değiştirilmesi i sten di PARİS, (a.a.) Batı Avrupa Birliğı Parlâmentosu, Akdenizüı Savunması için ortak bir sıyaset benimsenmesini kabul etmiş, Çanakkale ve İstanbul Boğazlariyle ilgili Montreux Andlaşmasının değıştirilmesini istemiştir. W E T J Asamblesinde onaylanan tasanda, Sovyetlerin Akdenizdeki filolarını kuvvetlendirdikleri belirtilmekte ve Şur"<t ayında Fransa çekildiği zaman Cezayir'dekl Mers El Kebir Deniz Üssünün «Muhtemel bir düşmanın elinr» düşebileceğine işaret edilmektedir. Asamblede, tasanya olumsıı? oy veren çıkmamış, yalnız iki De Gaulle'cü temsilcı, toplantıyı terketmiştır. (Arkası Sa. 7, Sü. 8 de) « SOKAKTAKİ A D AM » NE DİYOR ? ÜMİT GÜRTUNA Kıbns olayjarı esnasında ko* nuşma sırasını pohtikacılara bırakan sokaktakı adara, dun sorulanmızı cevaplandırırken hos nutsuzluğunu her söyledıği kelımeyle belli edıyordu. Sorumuz, cKıbns sorununun bugünkü tıallecfiliş şeklı sızı tatmın ediyor mu?» idı. Ve bütün konuştuğumuz kişılenn bir tanesı bile «Evet» cevabı vermedı buna. Kıbns buhanı hakkında ılk konuştuğumuz şahıs, bir oto tamircısı ırfı. Sıtkı Konurca usta,25 yıldır oto tamırcıliğı yapıyordu. Aslen Edirneliydi. Kıbrıs krizi hakkında düşündüklerini söyle anlattı bize: (Arkası S». 7, Su. 4 de) Maraş'ta iki Alınan'ı öldüren kaatiller elegeçirildi ANKARA. (Cumhuriyet Bürosu) Tetkık gezisinde bulunmak amacıyla MS. EP 894 plâkalı otomobilleriyle Türkiye'ye gelen ve bir ay önce Maraş'a 15 kılometre mesafede Kapıcam mevkiinde konakladıkları sırada öldürülen Alman uy ruklu Dr. Bruns Theodor Heinz ile asistanı Lutz Georg Bernhard adlı turistlerin kaatilleri yakalanmıştır. Turistleri ellerini arkaya bağladıktan sonra öldüren kaatillerin Pa zarcık ilçesi yakınlannda Aslanbey Çiftliğinde saklandıkları haber alın mış. Ankaradan giden polisler ve jandarmaların baskını ve yapılar (Arkası Sa. 7, Sü. 2 de) Fazıl Ahmet Aykaç vefat etti Turk edebıyatında hece kolunun unutulma? imzalarınd'an Fazıl Ahmet Aykaç, dün vefat etmıstır (Arkası Sa. 7. Sü. 4 de) Buhranın vardığı sonuç İnceleyenler: PATRİKHANE Hava hücuraunu yapanlar Mıislüman olmazsa, bir Patrikhaneye kesinlikle hücum etmeyecekleri bilindiğinden, Fener'deki Patrikhane binası da ideal sığınaklar arasında. (Fotoğraflar: Tulay DÎVİTÇİOĞLU) İstanbul'da cinayet işliyen Alman, Ankara'da yakalandı ANKARA İstanbul Kumkapı'da, Nıyazi TJysal adlı bir tercümanı öldurerek kaçan Alman uyruklu Alfred Nutzeblum, dün Kayaş'ın bir köyünde, Jandarma tarafmdan yakalanmıştır. Ankara İkinci Şube Müdürlüğüne teslim edilen Alfret ile beraber olduğu bildirilen sevgilisi Flunkart Carla, henüz bulunamamıştır. Almanya'da üç defa hırsızlık suçundan takibata uğrayan ve 1,5 yıl hapis yatan Alfred, ifadesinde, •Nişanlıma sahip olmak istediler. Bu yüzden Niyazi'yi öldüıdum» demiştir. Yunao Basım, Askerî Cunta'ya karşı dün ilk zaferini kazandı (Dış Haberler Servisi) ATİNA Yuuan basını, Askeri Cuntadan. eski Başbakanlardan Karamaıılis'in Pariste yabancı basına verdiği demecinin tam metin halinde >ayınlanması hakkını koparmış, ve dün sahifelerinde bıı denıccc yer vermişlerdir Böylece Atina basını. Cunta'ya karşı 21 Nirandanberi ilk zaferini elde etmiştir. (Arkası S.a. 1, Sü. 3 de) | Prof. Dr. Nihat ERÎM | Doç. Dr. Haluk ÜLMAN | Rauf DENKTAŞ | Em. Amiral Sezai ORKUNT YflRIN Comhuriyet'te Kapıkule'den çıkamayınca 28 yasındaki Alman kaatil, olaydan ^ ' • • " r a Kı'vıs buhranı vü(Arkası Sa. 7, Sü. 2 de) ECVE1 GÜRESLN