30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHÎFE ÎKÎ 20 Kaam 1967 CUMHURtYET VİETNAM sovoşjon ve barış Feridun AKKOR ağunsız vaşamak istemelerinden başka hiç bır gunahları olmadığı halde mılyonluk kitleleri en ağır sekilde cezalandıranlan protesto eden duuya Insanlıgı jıllarca devam eden \e ber gun biraz daha şiddetini artıran Vietnam savaşlarının biran once sona ermesmı goııulden istemektedır. Hepimizin bildiği gıbi Lnsan hak ve hur. rıvetlerınden soz eden ikl buyuklerin gerçekleri inkâr ederek yalnız kendi çıkarlannı kollamalan karşısında barış gever ulkelerin bu isteğini haklt bulmaktajız. Her turlü nyarmalara aldırış etmeden Kore'den Macaristana ve Orta Doğuya kadar uvguladıklan yok edicl bu tarz hareketlerle mâsum insanları birbirine düşunnelerindeki maksadı artık tamamıle anlamış bulunmaktayız. Nitekım, mantık dısı bir goruşle Vietnam halkını da iki a>n grupa a.Mrmak suretijle bugünkü huzursuzluğu zorla yaratnnjlardır. Bu anormal ayrılışlardır ki, iktisadî ve sosjal duzen kokunden bozulmuş, savaş bir zaruret halini alraıştır. Şu anda kara \e havalardan başka vlcdanlarda yer alan bu uç cepheli savaşın bıran evvel durdurulması için dunva insanlığı buyuk çaba harcamakta, getirdıkleri teklıflerle iki buvukleri uyarmaktadırlar. Bağımsızlığın ne demek olduğunu herkesten lyi bılen ve bu korkunç savaşı buyuk bır ilgi ile izleven Turk kamu oyu da banşın sağlanması İçin payına düşeni yapmaya hazırdır. Bu bakımdan konuyu ele alarak goruşlerimi açıklayarak ozlenen barısın yollarını aramaja çalışaeağım. •••••»••••«•»2 R lar ve kendilerine taraftar toplayarak hdkümet» bağlı insanlaruı cesaretini kırmak ve korkutmak için de teror metodları uygulamışlardır. Boylece çete savaşlannın birmci safhası 19S9 da kapanmiftır. Kalkınmanın iıüıiııı Sorunları 1 Prof. Dr Besim ÜSTUNEL detmesı: dolavısıvle üretim alaalarının ve uretimde kuilanılan araçların değışmesı ve ınsanlann daha bılgili, daha becenkli olmaları gerekir Gelır sevıyeleri yukselen halkın eskisinden daha farK lı mal ve hızmetler talep etmesi «talep strüktumnü», farklılaşan ta lebi karşılamak ıçın istihsa! (ak törlerinin yer değıştirmeleri meselâ tarımda sanayi kesımıne geç meleri ekonommm «üretim strülc türünu» değıştırirken, nufusun koy de ve kentte yaşıyanlarının sayıları ve nısbl ağırlıklan değişeceŞİ ıçın «yerleşme duzeni» ve «toplum yapısı» değışecek ;yenı teknolojıyi kullanabılmesi ve yenı çalışma şarr larına ujabılmesı ıçın uısanlarn bılgı ve gorgıı sevıyeleri ve davranışlan değışecektır Şu kısa açıklamamız da gosterivor ki, kalkınmanın esası, az geııjmış bır ulkenın daha yuksek gclır sevnelerıne laşmasını sa*U yacak uretım kapasıtesi artışlan na ve yapısal değışıkliklere kavuîturulmasıdır Bu anlamda, gerçek bır ekonomik kalkınma ancak hızlı bır sosyal değişme ile bır arada gerçekleşebılecektır Bu kabul edılınce, kalkınan ülkelerde kapasıte artışlannın, teknolojik ;elışmelerin ve sosyal değışmeler'n gerekli kıldıgı egitılmiş «insangücu» ihtiyaçlarını karşılamamızı s<*$ lıyacak bır «egıtım kapasıtesınf» sahıp olup olmamamız «stratejlk» bır onem kazanacaktır basarılı olamamıştır Okur yaıar oranında 35 yılda kaydedılebı len değışmeler şoyledir : 1930 1S65 Yıllık Ortalama Artış Oranı . 19 48 z gelişmlş ülkelertn kalkınma sorunları Uzerine eğümış balunan lktlsatçı plâncı ve sosyal bılimciler son yıllarda ikl sonuda, yeni sayılabilecek öneınli bılgıler ve tecrübeler edlnmışlerdır Bunlardan bıri, tanm İle eidustri kesımlert arasındakl ilişkılertn kalkınma hamlelerinin b» şansı üzerindeki etkilerl konusun dadır. tkincisi ise eğltim yoluy'a insan gucü kaynaklarının gelıştiril mesinin ekonomik ve sosyal gel'ş me üzenndekl önemli etkıleri konusundadır ı EGİTİM ve KALKINMA "Ciddî meseleler,, Amerikan AP Ajansı, Japonva'dan Filipınler'e ve Silı'den tsveç'e kadar radvofoto ile bir resim dagıttı. Bızim gazetelerde sız de gSrdfinnz : Tunan askerlerl Boğaziçl koyünde ele geçırdıklerı Türk bayrafının çevresınde nesejle tepınıvorlardı. Hüzün vericı bir fotoğrsf.. am» Gaıi Mustafa Kemal Ataturk'ten sonra çozüle çözüle vardığımız durumun resmı ıdı bu. Tftrkıvede devrımci cephe, vıllardan beri «Bagımsızlık, bağımsızlık» dıje çırpınıjordu. Çoçu kısı bajımsızlık sereflerıni unutmuştu. Osmanlıhk zılletı kafataslarımızın ıçinde ince ince öruvordn vuvasını.. Amerikanın ve NATO'nun kucajında pek rahattık. Bofun Türkiyede luks tuketım esvasının .turlu çesıth»sı pazarlarımızı doldurur. ama Kırıkkale Sılâh Fabrıkası ne olmuştur? Bır asagılık felsefe ıçıne düsmüstuk: Batılılık. *taturk'un «ça2das medenıvet duzeMne erısmek» rabası degıl dıplomalı cahıllerın Batı znppeliği olmuştu. Paris butıklerınde ve Londra magazalarında fivinenler «osyalist ülkelere gıdıp gelerek babire yazıjorlardı • «Bu adamlar şık gıyınmıvor tuvalet kâğıtları kaba, kımsenın a\ağında kalıtelı ı^karpın yok, kadınlar sısman, haat tatsız » Bunları vazanların memleketınde halk çarıkia dolasıvor, kadınlar çarsafın icınden dünvava bakı^or, bebeler eıdasızlık ve ilâçsızlıktan öluvor, okul bulamıvan çocuklar yasarken mezar karanlığına ginvorlardı. Bır devrimci kalkıp da : t Gazı Mustafa Kemal Ataturk polıtıka^ına donelım » dediğinde çoçu kisinin kafasında anlamsız vankılar uvanıyordu. Ne demekti Gazi Mustafa Kemal Ataturk polıtikası'' Ne demek oldngnnn olayların balvozn kafamıza vnra vnra gostenvor. Orçeneral Cemal Tural dun Genelkurmav Baskanhğına geldiğınde kapmın onünde bekliyen çençler bulmuş : « Ne beklnorsunuz çocuklar''» « Yunanlılarla savaş ıstıjoruz» € DuygTiiarını/ı anhyorum, meselelerle karsı karşıya bulunu^oruz » tktısadiiatı ba£ımlı. sıvasetı baÇımlı. dıs polıtikası bagımlı ve millî savunması bafcımlı bır ülke mıllı sereflerıni mudafaa etmek için çarpısmak gerektığınde zorluklar içinde bulunur. Ve bu konuda verden göge kadar haklıdır Tural.. Biz millî savunma düzenlmizi ille de Sovyetlerden geleeek bir saldırı üftflne oturtmuiuzdur. Bir milletin millî savunması «değişmiyen bir düşman ve degışmıjen bir dost. ılkesi üstüne kuruldu mı, o millet gaflet içinde demektir. Çflnkfi ordunun ikmali tek merkezli vabancı bir kbkene dayanır. Tek taraflı bir bağlantı mevdana gelir. Araçlar, araçların jedek pareacı, personelin egitimi bir kaynaktan beslendikçe ordunun damarlan o kavnata baglı kalır. Daha kötüsü ordunun vanısıra memleketin iktisadivatımn vabancı kavnajın kontrolü altına dusmesidir. Bir devletin islı>en makinesini bır baska devlet isteiiti anda durdurmak imkânına sahip olursa bağımlılık fiılen gerçeklesmistir. tste simdi Tfirklve. Amrrikanın karsısında bu hale düşmüstür Amerika Türkive ile Tunanistan arasında bir savası istemez Çünkü ikisinı de eli altında bulundurmak ister. Peki, Amerikava bafımlı Türkiye, Tunanistanla bir savaşa nasıl girecek, nasıl yürfitecektir? Amerika Tiirkiveve «Dur1» dıvecek. devletimizın eli kolu baîlanacak, Kıbns Tfirklügfi adım adım ölume doğrn itilırken Turkıve, Anadoln kıyılarından katliâmı sevredecek, ve Tunanistanla bozusmamak için Grivas kuvvetlerıne müdahale edemıvecek Turkivedeki sivasi iktidar göbegınden Amerikaya sardıeından, Grıvas Türk kfivlerini basar, eenç ihtiyar, kadın erkek demeden kardeslerimizi öldflrnr, alaeağını alıp çekılirken müdahale hakkını kullanamaz. Ancak dönSp efendisine : Yunanlılar Turkleri ö!durme\e devam ettıkçe ben mılletı ve orduvu tutamam, heyecan buvuktur, bu katlıâmın onune eeçılmezse sonucu fen» olur dive baskı vapabilir. Amerika Türkivenln kendisine natıl baglandıgını ivi bilır, ancak Tunanlı dozu kaçırdıfeı zunan bu bajtn bcc seye Tağjnpı kapacajtım d» bilir, işi v idareve çalifir. • AtJft g*rçe1rtM' AMeTfMrıın gücffrfB*ksrri»Iktadır. Tflrkiye ile Tunanistan, yani emperyalizm ile voksul fllkeler arısınd» tarihsel bir çelisme vardır. Gazı Mnstafa Kemal Atatürk politikasını bu çelisme flstüne oturtup bagımtızlığı saflamıştı. Bız ise emperyalist blokta yer almak istedik, tarıhin gerçeklerini inkâr ederek.. Hatammn cezasını cekıvoruz sımdı, ve bu hatanın cezasını biz sereflerımizle ödöyoruz, Kıbns Tiirkleri havatlanyla.. Tfirkivenin temel polıtikası Türkîvenin mıllî çıkarlarma ve Gazi Mustsfa Kemal vörüngesine oturmadıkça bir çukurun dibinde cırpınacagız. Tnnanistan Doğu Akdenizde Angiosakson destegivle knrnlmus bır ülkedir. Şimdi de Amerikavla içlidıslıdır. Biz ise bu sosyetenin dışında bir yoksul Türk ülkesıviz. Orgeneral Tural'm «Ciddî meseleler karşısındayız» demesıni iyi anhvoruz. Tunan saldınsı Tfirkiyeyi arkadan vurmustur, ama vuracaftını Türkiyede vıllsrdan beri sövliyenler vardı. Millî savunma politıkamızı Amerikan hesabı üstüne degil, Türk hcsabı Ostiine oturtmalıvdık. tste Gazi Mustafa Kemal'cılık bu hesabın bagıtmızlıgmda bulunur. Savaşın başlaması ! ? [ C H yılı sonuna kadar yeraltı faali" »*J yetlerıne »It bütün hazırhklan tamamlayan HANO1 tarafsu komşu devletlerin toprakİanndan da yararlanmak suretiyle silâblı harekâta başjamıştır. Bu arada kurdukları MİLLÎ KURTITAS CEPHESİ teşkilâtını remnen açıklamış, DlEM'cUeri yıkmak için banş Içtade birleşmenin önemine deginilmiştir. Vietnam yabancılardan oıellikle Amerıkalılardan kurtar1 mak Için ileri sfirülen bu goruş butun Vietnam lılar taraiından da hoj karşüanmıştır. Kuzey VIetnamlılarm iktidardakl rejimi ynkmak için kurduğu ve komunistlerin buyuk bir kuvvet kaynağı olan millî cephecilerin ayaklanması blrkaç yuzu geçmeyen Amerikalı muşavirleri telâşlandırmıştır. Varşova Paktı uje devletlerinden başka Cezavir, Endonezya ve Mısır'm da birer temsilci bulundurduiu bu teskilât dış ulkelerde genis pro paganda yapnuş, Vietnamlıların dâvalarında haklı olduğunu butun dunjaya yaymıştır. Bu arado Guney Vietnamda savaşacak komunist grupun silâhlı kuvvetlerl emre hazır tutulmuş, kadro bosluklarını dolduracak ust rutbeli subaylar LAOS dan içeri sokulmuştur. Her turlu hazırlık yapıldıktan ve organizasyon işlerl tamamlandıktan sonra iç savaş butun (iddetiyle başlamıştır. İktidarı yıkmak isteyen gerillacılan yok etmeye çalışan hukumet kuvvetleri herhangi bir basan sağlayamadıklanndan ve psikolojik sevk ve idarev) iyi yonetemediklerinrfen iklisadî alanda buvuk çökfintü ve sarsıntılar başgöstennişrir. Bu kötü durumdan yararlanan HANOt'nin yaptığı propagandalar Fransız somurge fanparatorluğu üzerine oturan Amerikalıları iilkeyl terketmeye «orlamış ve giriştikleri be\az mucadele etkili olmuştur. Hukumet kuvvetleri butun çabalarma rağmen çetecileri temizleyemejince komşu ulkelerden ve Amerikalılardan yardım istemek zorunda kalmıştır. Gerillacılann \aptıkları baskın ve saldırılar yarım milyonluk Amerikan ordasuyla birlikte yine de önlenememis, durum gunden güne kotuye giderek genişlemiş ve tam bır savaş halini almıştır. Su anda taraflann askeri giicu şoyledir: • GÜNEY VİETNAM 358.060 muharip birlikler, 15O.«W yurrJçi birllkler, 150 000 miUs birlikler. 2.6*0 özel bırlikler. 600 uçak, bırkaç karakol gemlsi. • KUZEY VTETNAM. 45 000 Muharip birlik, 40 000 Vıetkong, 120 000 Vietkonglarla işbirliği yapan yerlı halk, 100000 yardımcı birlikler. • AMERİKAN BtRLİKLERl 470.000 Er ve •ubay, 2.000 uçak, 5 uçak gcmisi, Fasifik donanma81. A •••• •••• Tarihte Vietnam senelik bir gecmişe sahip bulunan Çincede UZAK DOGU ÜLKESİ v e nn'amına gelen Vlernam tarih boyunca vabancı filkelerin saldırısına uğramış, sömürgecilere sadakatla hizmet etmenln ceıasını çckmistir. Uzun zamaıı Çinlilerin idaresinde yaşajan bu koca ıılke Hint kulturü ve budistlerin etkısi altında kalarak buyuk sarsıntılar geçirmistir. Din konusunda herhangi bir zorlama İle karşüasmıyan bolge halkı istediğinl kabul etmede tamamiyle serbest bırakıldığuıdan çeşilli dinlere ve ozelliklikle % 11 nranmda katoiik hiristivanlara rastlamak mümkündür. ALEXANDER von RHODFS admdaki bir misyon sefinin yardımıjla Lâtın alfebesini kabul eden Vietnamlılar bugun Çin yazısını yalnız guzel sanatlarda ve tezyin Işlerinde kullanmaktadırlar. Boylece Vietnam çok eski devlrlerden itibaren Batı külturunu benimseyerek Avrupaya yaklaşmıs ve Urak Doğu'da ornek bir ulke haline gelmiştir. 18 inci yüzyılın sonlaruıa doğru somurge ordusunun önculüğünü yapan tlcaret adamlarıyla bu bolgeye giren Fransızlar kısa zamanda buvuk bir imparatorluk kurmuşlardır. t'zak Doğu ulkelerinde haşlavan mflli cereyanlar ve bajhmsız bir devlet kurma çabas Fransızlarla mücadeleye başlamalarına sebep olı >uş ve ayaklanmalar baş gostermiştir. Ikinci dur a savası baslarında Japonlann bu bolgeyi e l e /eçirmesiyle somurge idaresine son verilerek meileket tamamiyle isgal altma alınmıştır. Jnponlf nn yenilgisinden kısa bir sure sonra Vietnam ba^ımsızlığa kavuşmuşsa da Fransızlaruı tekrar gelım iyle eskisinden çok daha karışık ve sıkıntılı gu ler birbirini izlemiştir. Kanlı çarpışmalara kadnı *>iran bu ayakTanmalan . bastırraada guçlük çekcı Frmsızlar Guney Doğn Asjavı kendı ballerine tark dip çekilmeden ba?ka çıkar yol olmadığını «nla. ıışlardır. TD* ransızlarla yanılan tıöc dele sırasında or*• taya çıkan politikac\.tard> n yalnız HO CHt MtNH sahnede kalmıs kom ınizi'i \atanperverlik maskesiyle gızleyerek genıs i!r ıukavemet merkezi kurmayı başarmıştır. BL ltiı irla çete savaşları genişletilerek Guney Asya m STALİNGRAD'ı dıye adlandınlan meyooj vaşı kazanılmıştır. Ancak, 1954 de dunya de'letlt'inin de katilması İle Fransa ve HO CHt M1NH fasında yapılan Cenevre konferansı ile sa\ a «a st ı verilmls ve Vietnam bağunsızlığa kavuşt »rulrrussa da memleket ikiye a>rılmaktan kurtu 'amams, Kuzey yarısı halk cumhuriyetlerl denıl.n k. tnünistlere, Guney >an$ı da Batı taraftarlatna verilmlştir. Güneyde ilk cumhuriyet bükümeti fcurulmuf olmakla beraber, Devlet Başkanmın »krabalannı kavırma gayreti dolayısiyle bir aile diktatörlüğundeıı daha ileri gidememiş, ru?\et ve iltimas alıp yururaüştiır. Bu itibarla sekız sene tonra is başmda kalan DIEM allesi duşurulmuş, yerine parlâmenter bir demokrasınin kurulması mümkün olmuşsa da kabincdeki parçalanmalar sebebiyle kısa zamanda basarısızlığa uğramıştır. Siyasi durumun kotüye gitmesi oranında iktıdar askerlerın eline geçmlş, ordı da ulkeve refah getirememiştir. Bnnunla beraber, bütün yetkileri eUerıne geçıren generaller kurdukları harp kabinesınde. komunist saldınsını onlemek ve mıllî birüği kurma noktalan üzerinde durmuşlardır. talan ir ulkenın gelişıp barış içinde jaşaması iktısaden kalkınmasına hağlı oldoğu açısın dan Vietnam'ın 1954 siyasî bilânçosuna bakscak olursak ıç sjvaşın gercek yonunu daha iyi anlarız. Vietnam'ın 17 inci enlemle ıkiye ayrılması konusu hiçbir coğrafî ve etnolojik esasa dayanmayıp tamamiyle keyfî ve indî bir goruşün eseridir. Nitekim, her iki bölge halkı eşit sa\ıda olduğu halde (15 16 mllyon) ekonomik yapılan ayrıdır. Guneylilerin °o 87 si ziraatle istigal ederken, komunistlere bırakilmif kısunda ise somürgeciler tarafmdan kurulup işletilen tekstil, kâfıt, sekeı fabrikalannı içine alan büyükcek bir endüstriye rastlamak mümkündür. O halde ülkenln yarısı pirinç, şeker kamışı, kauçuk gibi toprak firıinlerl yetiştirırken, diğer yansı da coğrafî vapılısın hnkânsızlığı yuzunden yalnız emekleri(le hayatlannı kazanmaktadır. Bu ozelllk her iki Vietnamı bir butun halinde birbirine bağlamakta ve birlikte yaşamayı zorunlu kılmaktadır. Hâlbuki, Cenevre anlaşması bu dengeyi bozmns, yiyecek sıkıntisi çeken milyonluk komunist kitlelerin Kuzeyden Guneye akmasına \e bunun tabii bır sonucu olarak ta karışıklıklann çıkıp askerî faaliyctlerin artmasına sebep olmuştur. Ayrıca vanlan anla;ma>a gore taraflar siyasî kadrolarıyla, silâh ve cephane stoklarını cekip duşmanca faaliyetlerden vazgeçeceklerine \e birbirlerinin kişlerine kans mayacaklanna daır soz vermislerdı Guney liler bu hususa ria>et ettikleri halde Kuzeyliler aksine her şeyi olduğu yerde bırakmışlar ve Cenevre anlaşmasınm imzasından uç ay sonra da komunist ajanlarla hukumeti devirmek ve iktidarı ele geçir mek istemişlerdir. Güneye soktukları cetecileı koy ve kasabalardaki yerli halkla birleşerek onemli arazi parçalarını kontrolları alUna almıj •••• •*«• •••• •••• Bırıncı konuda elde edilen yenl bılgı ve tecrübeler, kalkınmanın sadece «sanayıleşme» demek ol madığım; tarım kesımınin ihmHii pahasma elde edılecek sanayıleşnıe hamlelennın «gudük» kalacağm!; devamlı ve onemli bır sanayıleşme hamlesımn gerçekleşebılmesı iç»n tanm alanında da hızlı verım ar nşları sağlanması gerektiginı açiKça ortaya koymuştur tlrinci konu da kaydedılen gelişmeler ise, ka1 kınmanın sadece makine ve teçhızat ya da kopru, yol ve barai gibi maddl üretım araçlarma yapılacaK yaürımlarla saŞlanarmyacağırj; «insan» üzerine yapılacak ve onun kalitesinf yukseltecek yatınmlarm yani «eğıtımın» de, sosyal değ.smeyi hızlandırıcı ve uretimde ve rım arttıncı çok onemli etkıleri olabilecegini ortaya koymuştur Türkiyenin kalkındınlması açısmdan her ikl konu da büyük rtnem taşımakla beraber ben burada sadece ıkinci konuyu ele a!mak ve «kalkınma» ile «insangucü kaynaklaruun gelistirflmesi» ar'isındaki iliskıleri, daha çok Turkıye açısından incelemek ıstıyorum Bugun artık açıkça bılinmek tedır ki, Turklyede «insangucü kavnaklan» kalkınmanın gerekli kı1dığı yönde ve sayıda gelıstirılememıştır. Bu durum, bır süredenberi kalkmmamızı sınırlayan «temel guçlukler» yaraünaktadır Son vır mı yılda izlenen eğitim politikaidnnın hatalı, tutarsız ve verimsa olması Türkiyeyı boyle bir durjma sokmuştur Geçmişte yapılan hatalann yarattığı sorunlann ç>> zumü ise ancak 15 llft 20 yıl gıbi uzunca bır sürede rnurokun otacaktır. 0 CEHALET ARTIYOR : Bu demektır kı, 1965 Turkıyesınde okuma yazma bılmesı gereken nufusun ancak °o 48'ıne okuma yazma oğretılebılmıştır. 1930 ı!e 1965 y>llan arasında okur \azar oranının yıllık ortalama aıtış temposu 0 8'dır Bu tempo devam ettınlirse 2000 jılında dahı Tıjkı\ede okuma \azma sonınu çozumlenemıyecek demektır Nı tekım, olağanustu tedbırlere baş vurulmaz ise onumuzdekı vıllarda okuma yazma bılmeyeni».Tin idvısında hızlı bır artış kacınıl maz olacaktır Tablo II bunu açıkçd gostermektedır Tablo: II Okuma yazma bilmeyen nüfus Yı lar If4» 1950 1960 Mılyon kışı 11.3 11,4 12^ 11.5 14 0 18,0 1%7 1!)72 1S77 •••• •••• • DİGER ÜLKELER 45.000 Guney Kore birlikleri, 6.700 Avusrralva birlikleri, 1 Yenl Zelanda Tqpçu Tb., 1 Fılipın istihkam Alayı. Bu rakamlara gore Kuzeyliler 1/12 ile savaşmakta olup bugune kadar mucadele guçlerinl yetirmemiflerdir. : lk İki sene içinde 800.000 ton bomba atan Amerikan Hava kuvvetleri Kuzey ve Guneyde tam hava ostnnlüğü kurmuşsa da askeri alanda başanlı sonuçlar elde edememiştir. Bununla beraber, sıkınhlı günler geciren Kuzeyliler Sovyetlerden aldıklan fuzelerle karşı koymaya çahsmakta, zamanla güçlenmektedirler. Şurası da bir gerçektir ki, hayatî onemi haiz boyle b u savaşta hava harekâtının başarısızlığı karşı tarafa cesaret vermekte, bunun stratejlk kaidelere uygun bir kullamş olmadığı kanısmı uyandırmaktadır. Bu itibarla Amerikalılar hava savaşlarından beklenilen etkinın sağlanması konusu üzerinde durmakta bunun nedenlerini araştırmaktadır. t ttava^avaşUırı . .1 •••• •••• •••• Sonuç ltı yıldan beri devam eden savaşın hedefine oturmaması açısından konuyu ele alırsak ikiye aynlmış Vietnam'ın birleşik bir halk cumhuriveti haline gelmesinden başka çıkar bir yol olmadığını göruruz. Hiç şuphesız bu da uç buyuklerin özellikle Sovyet Rusyanın tutum ve isteğıne bağlıdır. Hâlbuki, son zamanlarda komunist Çin'den korkmaya başlayan Sovyet Rusya buna yanaşmamakta ve bu koca ulkeyi kendi haline terk ederek âdeta Amerikayı desteklemektedır Bırleşmış MıIIetler yasasına gore «Mılletler kendı mukatderatuıı kendılerı tâym eder» prensipinin bu dereoe inkâr edilmesi ve gosterilen 11gısizlik dıkkat çekicıdir. Yıllardan beri sozunu ettiğimiz bu prensipler kuçuk buyuk demeden uygulanacaksa o halde Vietnam halkının tamamiyle serbest bırakılması ve yabancılann da buradan çekilip gitmesi gerekir. Amerıkalılann bu bolgeden çekilmesiyle Saygon hukumetınin yıkılacağı, huzursuzluğun daha da artarak yaşama gucunun imkânsızlasacağı gibi sözlerde hiçbir esasa dayanraamakta ve bır propaganda niteliğini taşımaktadır. Şimdiye kadar Vietnamlılara bağımsızlık verilse idi acaba durum bundan daha mı kotu olurdu. Bu gibi sozleri Vietnam halkının kanlı sırtından geçinerek buyuk servetler yapan ve ^eleceklerinden endişe eden buyük çiftlik sahipIerinin cıkardiğını sanmaktayız Şurası da bir gerçektir ki, bugun kannlannı doyurmada bile zorluk çeken ülke halkının gozitnü bu gibi IOZlerle korkutup şaşkına çevirmek suretiyle bir müddet daha soraurubnesine dıinya insanlığının artık tahammulu kalmamıştır. Bu bakımdan banşın biran önce sağlanmasınm bir zaruret olduğuna inanmaktayız. ü:: •••• •••• •••• •••• A •••• •••• •••• î mvaşın gerçek yönü îç ürkiyede kalkınmanın eğıtimle Ugili sorunlarmı ele alrmdan once, kısaca eğitimln başlıca amaçlannın neler olabılecegi üzerinde duralım. Hiç şuphes;z, gelişmış bir ülke Ue az gelışmıs bır Ulkede egittmln amaçları ve bunlann öncelık dereceleri farkJı olacaktır. Ben bunlann tartışmasına gırecek değılim. Kısaca belutmek istedığim şey, Türkıye gıbi az gelişmış bir Ulkede «milli eğıtimın» bırı «sosyal» dığeri «ekonomik» a maçlara yönelmış başlıca ıkı templ hedeönin bulunması gereğıd'r Mıllî eğitim çalışmaları bır yandan vatandaşın daha iyi insan ve topluma daha yararlı bir üye o. masını sağhyacak «genel egıtım», ya da «temel eğ.am» çalışmalarına yonelecek ve insanlar, bolgeler ve sosyal smıflar arasmdakı faık lan azaltmaya çalışacaktır Bır jandan da, onlann iaha verimli bır uretıcı olmalannı sağlıyacak «ekonomik heueflere» yönelmış ça lışmalar yapacaktır Daha aç.k bır dejımle ekonomik kalkınma nın ve hızlı sosyal değişmenın gerekli kıldığı sayıda ve mteüklerde «insangucü kavnaklarmuı» yetıştı rılmesı, gelışme hahndekı ulkeler de «eğitim poiitikası» nın en onemlı amaçlanndan biri olma.ıdır T Amaçlar Okuma yazma bılmıyenlerın sayısı bugün 11,5 mılyon ıken beş vıl sonra 14 mılvona ve cn yıl sonra 18 mılvona çıkma tehçinde bulunduğumuz donen'dc lıkesı gostermektedır Harf devTurkıyede gelışmeyı sınırlf a > r nmının 50 ncı yıldönumunu kut bazı temel yapısal güçl V.;'' lavacagımız bır vılda, AtatUrk vardır tkıncı beş yıllık plân la d t Turkıyesınde 18 mılvon ınsanın belırtıldıği gıbi, bunlann I is' 'ı okuma vazma dahı bılmemelerı, lan sermaye bırikımının ete=ız kara cahıl olarak bırakılmıları olması (yani tasarruf da oo%i':y, valnız egıtımıcılerımız ıçın 6edış odeme ımkânlarınır y> ı r?ız ğıl hepımız ıçın yuz kızartıcı oolması (yani dovız dar'j 21) ve lacaktır Bovle Snemli bır olabazı «kurumsal yetersi7 ı cr» ve ym ekonomik ve sosyal alanda düzen bozukluklandır Flânda avaratacagı olumsuz etkller ne çıkça ifade edılmemekle beraber her turlu he«abm ü^tunde ola önemmi kabul ettiğııu sandığım cakhr tkıncı Beş Yıllık Plân bu temel sımrlayıcı faktörlerden biri karanlık tabloyu degıştirmek de «yetışmış insangucü yetersiz)'.ıçın venıden bır «eğıtım seferğı» dır Hemen her alanda gorüıen berlığı. Betırılme<iinı ongörmekkalıfıye eleman kıtlığı yetışmış tedır Fakat, boyle bir prograinsangücU yetersızhği» dır 3* mın nasıl uveulanacağı piinda men her alanda gorulen kahfiye e"'"'•''Vnlmernektedır leman kUlıgı, yetışmış insangucü «açıklan» Turkıyede kalkınmanm 'uf süpnesız, eğitim"alamnda dığer guçluklennı yenebılsek bı:e sd^tenlen ihmallerın: vsktiyle ahnan yanlış ya da tubu darboğazı kıramadıkça kalkmtarîiz kararlann tek olumsuz somamızı yeteri kadar hızlandıramınucu 1967 Turkivesinde okur yayacağımızı açıkça ortaya koynvUczar oranınm düşük olması veva tadır onemli cteknik insangücü» açık• ÖNEMLİ AÇIKLARIMIZ VAR: lannın bulunması degıldir Bu Devlet Plânlama Teşkılâtında y»ıhmalci tutum sonucunda. avrıpılan «eg'.tun plânlaması» çalışmaca bugün ceşitli alanlarda bir lan da gostenyor kı, yıllardanb'ri «egıtım çıkmazı» na da sokulizlenmış eğitim polıtıkaları kalkımuştur. nan Türkiyenin muhtaç olduğu sayıda ve kalitede insangücünün yeYarın tistırilmesıru sağlıyamamıştır Bır f çok alanlarda onemli «insang i"ü Eçitim çıkmazı açıklan» (bazı alanlarda ise <cfa?ve kalkınmamız lalıklar») vardır. Belkı daha da onemlısı, mevcut eğitim kurumlarırun kapaöite durumlan, bu açıklan n ve dengesız'ıklerın zamanla daha da artmasına yol açacak nit» hktedır. Aşağıda vereceğımız ra Merhum Abdulcebbar ve merkamlar Plândan alınmıştır ve o!ahume Fatma Hanımın oğulları, yın onemıni ortaya koymaktadır. SjHan Rızvanî'nin eşi, Behza Rızvanl. Efruz $efızade, Fıruzan Sıtkı ve Yuksel Rızvanl'nln baTablo: I Teknik baları, Mesut Şefızade, Caler insangucü açıklarımız S Ikı ve Fatma Rızvanl'nın kayınpederlen, Sehnaz ve Ali Şefı(Bin kişi) zade, Dara ve Daver Rızvanl. M»1ıs ve Sıma Sıtkı'mn buyukMeslekler 1967 1982 b£baları H Muhendısler 8,6 55,8 Tuccardan O Fen Memurları ve Teknısjenler 6,8 189.2 YUSUF CEBBAR £) /ıraat ve RIZVANÎ Ormancı 3,8 22,1 vefat etmıştır Cenazesl, 20 KaO Sanatkarlar 111,0 1866.0 s Ti Pazartesı gunu Uskudar İ Etkenler H YEFAT ••••••••«•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••d TEŞEKKUR Aıle buyugümüz, Mılli Eğitim Bakanlığı Kültur Musteşan OSNAN FARUK VERIMER'İn âni velatı dolayısiyle telgraf telefon, mektup voUamak, evımıze kadar gelmek ve cenaze torenıne bızzat katılmak ve çelen<c gon dermek suretıyle acımızı oajlasan akraba. dost. muessese ve ılgı lerını esırgemıyen doktorlara şukranlarunızı sunarız. AÎLESÎ ::: K :::: •••• Yapı deejşiküği omünistlerin de ellerine geçirdikleri bölgelerdeki bu zavallı insanlan zorlamalan davânın çozumü bakımından yeterll saymamaktayız. Her şeyden evvel meseleyi pratik voUardan çozmek. daha yumusak metodlar arayarak terorden vazgeçmek lâzımdır. Altı senedenberi tnâsum insan dalgalarına carpan komunist gerillacılann ulkelerine \ e sojdaşlanna zarar vermekten başka bir kazancları olmadığını gormekteviz. Su halde her iki ülkenin kafa kafaya vererek barış yolUrını araması ve tam bir anlayış havası içinde yıkılanları tamir edip kendilerine mureffeh bir gelecek hazırlamaları zamanı gelmiştir. Vietnamlılar akıllı insanlar olduğuna gore butun bunları duşnneceklerinden ve şu anda devam eden bu kanlı savaşlara son vererek birlikte yaşamanın çarelerini arajıp bulacaklarından eminim. •••• •••• ••«• •••• •••• •••• •••• •••• •••• • ••a alkınmanm bir Ulkenın ekonomık ve sosyal yapısmda önemlı değışıklıklerın meydana gelmesı olduğunu haürlarsak gıt m ile talkınma arasındaki ilişkl lerı ve eğıtımın ne derecede etkın b j kalkınma aracı olabıleceğını daha iyi anlıyabıliriz Gerçekten, ıktısatçılann çoğu, «kalkınma, o'r u'kede adam başma düsen uretımın devamlı ve onemli oranlarda artmasıdır» dıye tanımlarlar Bu anlamda gerçek bir kalkınmanın soz konusu olabılmesı Içın üretımde adam başına verımın uzunca bır sure onemli artışlar kav'tfî***'***""***""1*1*""*"**"" •••••••••••••••••••••••••••••••••••••a urkı>edeM eğitim sıstemı gelışmenın gercktırdıgı «teknık ınsançuıunu» ıstenen sajıda \e kalitede yetıştıremedığı gıbi aynca genel eğitim, \etıskınlerın eğıtınn ve genış halk kıtlelenne okuma \ azma oğretılmesı gıbi temel konularda bıle Î Seyrît Ahmet Deresı camunde k lınacak ogle namazını muteak^p aynı yerdekı aıle kabrista nına defnedılecektlr. Allesi Not Otobus saat 11 den itıbaren Kadıkoy Ad» ukelesi onunde beklıvecektır. Tlas • 2964/13884 Cumhuriyet 13883 Galatasaray Lisesmin arkasında altında dükkanı olan beşer odalı beş katlı apartıman 200 bın lıraya satılıktır. Osmanbey Sıte Han No. 105 SATIIIK APARTINAN ORHAN DİNÇEL Tel: 47 44 74 TEŞCÜKUR 16 kasım 1%7 persembe gunu akşamı nıkâhları yapılan VEFAT Trabzon eşrafından merhunı Mehmet Nalbantoglu'nun esı HamıKemal Nalbantoğlu. Hâdıve Azbav'ın annelerı. Haydar Fejha, Fuğen, Mehmet Fusun'un seigılı babaanneleri Sakır Kazancı'nın tevzesi Re=at Azbay'n kayınvalıde1!! BtLGE TUNAİL MESUT TOLUN'un bu mutlu gunune fulen gelmek ve telgraf çekmek suretıvle ıştırak eden kıymetlı akraba ve dosüarımıza candan teşekkur eder, mınnet ve şukranlan mızı sunanz Tunail ve Tolun aileleri Cumhuriyet 13885 ::ÎÎ :::: ı:\\ BİİTİİN AĞR1LARA KAR$I Yeni »Bay&ı» Preparatı IBAYERl HAFIZ SÜREYYA NALBANTOĞLU Hakk'n rahmetine kavuçmuştur Cenazesi 20/XI 1%7 PazarteM Bunü Aksaray Valide camıınden oğle namazını muteakıp kaldırılacaktır Aılesı Curnhurıyet 13882 :: :: ••»3 •••*• • •••I «•«H • III •••• • ••* :::: •••s Giimrük ve Tekel Bakanlıgmdan 5383 ssyıh Gumruk Kanunu hukumlenne gore bu yü Gumruk Komısyonculuğu imtihanı 14 Aralık 1967 Gümrük Komisvonculuğu yardımcılığı ımtıhanı da 15 Aralık 1967 gunlennde yalnız İstanbul ve İzmır Gümrükleri Başmüdürluklen ile Ankara Gumruk Mudürlüğünde /apılaeakür Bu imtihanlara girmek isteyenlenn btuunduklan m«ha! itıbanyle yukarıda anılan en yakın Gümrük Bafrnüdurluk ve Müdurluğüne bu tanhten once başvurmalan üân olunur (Basın: 26250 A 14665) 13871 s\im ÖZGÜR Gazeteci AHMET ÖZKAN nışanlandılar Çtnakkal* 18 11 1967 • •• • :::: Dolviran imal Yeri : Topkapı / islanbui Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu İslanbul Müdürüigü •••• •••• 10 Tablet piyasaya arzedilmiştir jjjj • ••a Üjj Birlasik Alman llâç Fabrikaları T. Ltd. Ştf> jjjj, Literatür ve nümcne için : »Ba^el« b r s uo u Saadet Hanı fmdıkh / istanbul jjjj |İjj Cumhuriyet 13878 (Rekiâmcuık. 4212) 12857 1 Kurumumuz ihtivacı olarak 234 adet 580X5 7 mm. s e | manlı daire testeresı (her segmanda dort dış) satm alınacaktır 3 Şartname Karaköv Bankalar Caddesi No. 7577 Alım Servisinden alınabilir 3 Teminat teklıf edilen bedel üzerınden "<& dir. * Kapalı teklif zarflan 3011 1967 Persembe günü saat 11 > kadar Müdürluğumüze tevdi edılmts olacaktır Teminatsız tek'ıfler ve postada vâki gecikmeler nazan dıkkate alınmaz. 5 Kurum ihaleyı yapıp yapmamakta veya dilediğine yapmakta serbesttir • MAKtNA VE KtMTA ENDÜSTRtst KURüMTJ İSTANBUL ŞÜBESt MÜDÜFLÜGÜ (Basın 26315) 138RP
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle