Katalog

SAHÎFE ÎKİ 20 Ekim 1967 CUMHURİYET ••••••••••••••an ••••! son seçimier Dr. H.tz. TOPUZ çen jıl >apılan genel seçimlerde solcu partilerin guçlendiği gorulmuştu, geçen haftaiardaki il mcclıgi seçimleri de solfcanadınaldıgı oylarda yenl artıslar olduğunu gosterdi. De Gaulle iş başına geleü neredeyse dokuz yıl olacak. Bu. Fransa için olaganiıstu birşey. Fransa'da hiçbir cumhurbaşkanı bu kadar iktidarda kalmamış. Başbakaıı Pompidou da >akınlarda altıncı yılını basacak. Bir basbakanın bu sure iktidarda kalması Fransa'da iki vuz >ıldır grirulmiış sey değil. De Gaulle Fransa'} a istikrar getirraişti. araa şimdi bu iıtikrar tehllkeîe (ririvor. Buııun en bu>uk nedenini Solcu Partiler Federasvonu ile Komünist Partisi arasındaki işbirliğinde aramak şerekir. Sosyalht Partisi ile Radika! Parti ve çeçitU solcu topluluklardan kurulu olan Federasjon ilk olarak Cuhmurbaşkanlığı seçimlerinde komünistlerle Nörte başlamıstı. Bu vakmlaşmanın başarılı sonuçlar verdiği görülünce jrecen yılkl Meclis seçimlerinde Federasyonla Komünist Partisi arasında sağcılara karsı Isbirliği paktı imzaladı. Taraflar seçiralerin ilk turunda en çok o> alan adayı desteklemeje karar verdiler. Bojlece birçok yerlerde De Gaulle'culer veya Demokrat Merkez denen sağcılar yenilgeve urradı. Bunun üzerfne Federasyoncularla komünistler isbirliğini daha otelere gotürmeve >oneldiler; birlesik program hazırlıklarma girişildi. on yıllarda Ihtilâlci metodları bırakarak parlâmenter demokrasl koşullan iclnde çalişmaya yonelen Komünist Partisi seçmenler İçin korkulu riiya olmaktan çıkryordu. De Gaulle'ün izlediği dış politika da komünlst ulkelerle Fransa arasındaki gerginliklerin ortadan kalktnasına ve yakınlasmalara yol actı. Dıs komunizm tehlikesinin kalkmasi Fransız Komünist Partisini seçmenlertn gozünde zararsız bir duruma soktu. 19S1 de oyların yuzde İS Lni, 1964 de yuzde 21 ini, 1967 de de yüzde Î2 sini alan komünistler il meclisi seçimlrrinin ilk turunda oyların yüzde 26 sını topladılar. Paris yakınlarında yeni kurulan iki ilin meclisleri komunistlerin eline geçtl. Solcular Federasyonu ovlarm • ı 21 ini kazandı. Öteki solcu topluluklarla hirlik< te ortanın solu boylece "o 50 nin ustunde oy toplamıs oluyordu. Sonuçlar bu bakımdan biraz jajırtıc oldu. on F ransa'da sekizhıva yıldan beri durgunlaşmış olan politik gittikçe kızıamaja başladı. Seçimler boyuna sürprizli »onuçlar veriyor. Geyorlar. Son zamanlarda partilerin Meclistcki güçleri değişmedıği için hukumetin devrilmesi söz konusu olamaz ama gu\en oyu meselesi Başbakan Pompidnu^a cephe alan Bağımsız Cumhuriyetçileri guç duruma sokmuştur. Eski Malije Bakanı Giscard d'Estaing'in başkanlığındaki Bağımsız Cumhori>ctçiler son a: larda Besinci Cumhurijetçilerin başına bclâ olnıa\a başladılar. De Gaulle iş başına geldiğinden beri hükumete katılan Bağımsızlar kendi destekleri olmadan hukumetin iş başında kalamayacağtnı anlayıoca tavlıler Istfmcjc >oneldiler. Pompidou Giscard d'Estaiııs çatisması ortaya çıktı. Eski Mali>e bakammn simdi Cumhurbaşkanlığına oynadiğı anlaşılıyor. De Gaulle'ün başkanlık suresi 1972 de sona erecck. O zaman 82 yaşında olacak olan General De Gaulleutı bir defa daha adaylığını koymasi beklenemez. Besınci Cumhuriyetcilerin ada>ı her halde Pompldoa olacaktır. Ama Bağımsız Cumhuriyetcilerin Pornpidou'yu desteklemeleri ihtimali zayıflanııştır. laşında Fransa'nın en genç Malije Bakanlığını yapmış olan Giscard d' Estaingiıı şimdi buyiık bir hırsla Fransa'nın en genç Cumhurbaskanlığına ybneldiği görülüvor. Son seçimlcrde oylsrın ancak • 4 ünü kazanabilen Ba« ğımsuların Cumhurbaskanhğuuı yonelmeleri kolay dcğildir, ama nra>a bir takım denge meseleleri gırince durum değişiyor. Bağımsızlarla sağcı Demokrat Merke* arasında zaman zaman yakınlasmalar olnıuştur. Amerikalılarla işbirllği konusunda da arada bazı benzerlikler \ardır. Bu yakınlasmalardan >arın neler dnğabilir, belli olmaz. Ama b'ugün Giscard'cılar füç durumdadtrlaı. Solculann Meclise getirdiği gfiven oyu konunında tutumları ne olacaktır? Giscard d*Estaing'in Isteistemcye Pompidou'ja güven oj'U vereceği anm c\e laşılıyor. Bağımsızlar pmcn oyu vermeılerse De Gaulle'cülerle aralanndaki Isbirliği bitmiş olur. Hükumet devrilir, Meclis dağılır. Giscard d'Estaing için daha bunun sırası değıldir. De Gaulle'culer de Sİmdi Meclisin dağıtılmasını hiç istemezler. avm Prof. Dr Rasım Ada=al, c¥alnızlık Psikolojısınden» bahsederken, yalnızlı^ın olumlu ve olumsuz durumlanna aeğinroıs Yazısının sonuç kısrr.ında, yalnızlığın yerine gore bedensel ve ruhsal yor gunluklan gidererek, insana yenıden bir enerji durtüsünü kazandıran bir tedavı aracı olduğunu behrtmektedır. Fakat neaense ha!k arasında yalnızhk ya dırganmaktadır. Onun daıma olumsuz yonlerı dusunulmekiedır. Hattâ bazı toplumlarda «Yalnız kışıjı» yok oian kısı olarak tanımak derecesine d * ınıldigi ae <k olabilıyor. Oysakı saym yazarın da belirttığı gıbı valnızlığın da kendme özgü mutlu tarafiarı vardır. Bu bakımdan bazı kışılerin zaman zaman yalnızlıktan ya k'Tp durmalarına ooğrusu saçıyorum. Or.iara gore sanki yalnız lık doğa tarafından ^adece kendileri için hazırlanmış bir yazgı ışiymiş. Oysakı yalnızhk denen nesne, bazen herkesı bulmaktadır Ama çoğu kez kımse bu durumu gızler ya da alains etmez. Çunkü kısi yalnızlığınn farkına vardığı anda kendısınde bir eksıkhk duymus olacaktır. Oysaki psıkolojık olarak herkes kendısını bu evrende her bakımdan tam mukemmej görmek arzusu içına'edır. tste bu bakımdan en dısa donuk bıldiğımız bir kiside bile zaman zaman >alnızlık durumları gormek mümkündur. Zıra yasamı suresmce kışı kaderın her türlü cilveleriyle karşı karşıyadır. FRANSAda Yalnızhk Psikolojisi S Yalnız gelecekte ınsanlann daha çok yalnız kalabıleceklerını soz konusu edebılırız. Çunku yaşam kosullan mırmadan değışmekte» dır. Bu bakımdan kişının ıntıoakı guçle'mektedir Hele bir.uk kentlerde bu dururn daha çok kenaini gosterebihr Demek oluyor ki buyük topluluklarda jalnızhk daha çok olmaktaolr. Venüs'e yumuşok iniş Tıp oğrencisi ölü vficutlan üstflne çalısarak 6|renmek »orundadır. Bugun fakültelerlmizde tabii bir isnıis gibi yürütülen bu çalıımalann tarihçesini bilir misinız? ölü vücudu üstünde bilım cahsmaları tslâma avkın sanıldıfından Osmanlı Imparatorlugunda jasaklanmıstı. Avrupa bu alanda nice yol aldıktan sonra 9lü vücutları üstüne çalısma memleketımizde mümkün olmnstnr. Padisahı kandırmak. sevhülislâmı razı etmek için ileri görüslü hekimlerİBH» epey ter dökmüslerdir. Tıp biliminde geri kalmıslıgımızın bedelini insanlarımmn hayatUnvla ödemisizdır. ölü vücudn üstöne bılimsel çahsm»yı : Gâvurluktur! dive yasakhy»n yob»« düşünee Türk toplumnnnn çajdıa medeniyete kavn»m««nı nınn yüıyılUr engellemiştir. SoTretlerin Venfls'e nzav araeını fndirdiklerini dünkü gazetelerde okurken birden icim «ıkıldı. Bilivonım böyle dnvgulara kapılmak avıptır. Çüııkü insaıılıfeın basansıdır bu! Bılim basanları bir millete ozeü kalmaz; ınsanlıgın malı olnr. >e var kı, dünvanın ilerı milletlerinın buçiin vardıklan nokta ile aramızdaki uçurumın gittikçe derinlesmesi hepimizi acı acı düsündürmelidir. Elbctte nnyın fetbine çıkacak. yıldızlara ozanan bilim plânlan kuracak dejildir Törkive.. Ama toplum olarak pis ve karanhk çıkar politikasının ıçinde cırpınan ve her doğrtı lörüsü : Komünistliktir! diye kınavan bır hayatın batağında bnlandnfumazu kimse inkâr edemez. «Gâvurluktur» kelimen nasıl ıleri düsünceleri yüzlerce yıl yürürlüee girmekten alıkovmnssa «komünistliktir» kelimesı de simdi avnı isi KÖrmektedir. tlerde tarihimizi vazacak olanlar bu halımize hem acıvacaklar hem sülecekler.. ölüler üstüne bilimsel çalısmavı jâvurluk savıp yasaklıvanlara simdi gülu.vornz elbet.. Ama bnçün bizim güldüğümüz kisiler kimlerdi? Zamanın sevhaiislimlari, padisahlan, vezirleri. cadrazamlan. pasaları.. yani o dcvrin muteberlerivdi bunlar! Herkesin selâma durduen, etrjini öptfiefl. sayçi duvdnfn kisilerdi. O laman bır ileri fikirli avdın çıkıp : Ev ahali! Tıp ilmi ölii vBcutlan fistünde hekimlerin çalısmasını gerektirir; eçer biz bu metotlan benimsemezsek ilerlivemeviı! Vatandaslarımız en bniit bastalıklar vüründen telef olup giderken çaresiı kalırız!. Bakın gâvurlar bu vüzden bilimde ve tedavide bizden ne kadar ilerde.. dive vazsa. sadrazam bSylesine tehlikplı fikirler ileri siirenin ieabına bakardı. Bnffin sadrazamın cehaletine. vezirin hamakatine, şeyhülislimın echelliğine. padisahın hımbıllığına gülerek : îahu ne bicim adamlarmn bunlar!. divoruz. Acaba torunlanmıı bugün için ne divecekler? Elatlo Av'a el koydu. Venüs'e dameasını bastı. uzavda ztziniyor. Biz daha eloğlnnun vaptıklannı objektif açıdan ele almak cesaretinden yokgnnnz. Süleyman Demirtl heyetiyle Sovyetlere giden sazetecilerin yazdıklarını okuvoram. Emin olun lavallıvız' Avrupalı devletleri bir yana bırakınız. Sovyetlerin tek ra.kıbı Amrrika olavlars bizirn gibi bakmaz. Çünkü biıiro gibi kendinı aldatanların «onu havırlı defildir. Gercekci olmak, pozitif düsüncenin ilk sartıdır. Biz daha Osmanlı devrindeki softa kafasıyla fetva. verip milletiraizı aldatmavı cıkar politika sayıyornz. öniimüzdeki ay Sovvet thtilâlinin ellinci vıldönümudür. Bu vöıden bütün dünva hasınında ^imdiden yazılar Tayınlamağa basUmıstır. Bu yazılar. simdiden sövlivelirn, sacma capan gözlemlerle Sovvetlerden dönüp propaganda vazılanna hıı veren vazarlanmızı ntandıracak bir obiektiflik içindedir. Bizim gerilitimız yalnu Amerikava röre degil Rnsvava före de geriliktlr. Çünku medeniyet dünyssının dısında kendimize göre bir garip dünva Tar^tıp orada va«amak istiyoruz. tki yüzyıldan beri bu yolda dogrusu çok başan kazandık. Bır ramanlsr «gâvurluktur» dive çafdas medenivetin verilerini reddetmistik, ^imdi 'komünısthktır» dive reddetmek yolanda direnıvoruz. Millî gelirimizden bilim ve eğitim volnna ayırdı|ımıı biıe cok gellvor da cefahat. arsacılık, apartmancılık. e|lence. üç kifıtçılık, tefecilık ve lüzamsnz lüks tüketim üstüne vaptıgıraıs y«tırımlar rözümüze batmıvor. tçtigimiı gazoıdan knllandıgımıı petrole kadar yabancı devietlere ha raç veren bir duzenin içindeyi» de bu dSzeni drgiMirmrk isteyenlere : Komünist! adını takmakta sakınca gSrmüyomz. Yirmi birinci yiizyıla doğrn nzanan tren istasyondan kalkmak üzere. bîz bekleme salonanda uTuklamava devam ediyornz. Eloğlu Venüs'e ynmusak inis vaparken biz aydınlarımıza "iert çıkışlar yapmak Için veni Meclis dönemine tasarılar bazırlıyornz. Elbette bövle sürüp gıtmivecek hikâye.. Ve elbette dün her ileri adıma fâvnrluk ve bagün komünistük adını Ukanlar yenılecokler. , , .,J.Ama kaybettiğimi» değerli zamanlan nanl telân edeceglı? iste bn som insanın aklına takıldıkça başlıyor hüzün.. Hele Venüs yıldızın» .vnnınsak inis vapanlann kalkınraa ve bilim yolundaki hızını gördükçe büsbütün efkâr banyor. Modernleşme ve ekonomik güçlükler l meclisi seçimleri Besinci Cumhurivetçilerin genel secimlerdpn beri yeni gücler karanamadıgım gostermiştir. Ustelik baıı tanm bblgelerinde hoşnnt^uzluklar artmı». bir takım catışmalar olmuştur. Bunun en son orneği gecen hafta 283 kiMiıin >aralanması ile sonuçlanan Bretagne'daki çıftci (röiterileridir. Fransa'da bir tarım sorunu %ardır. Birçok bölgelerde tarım hâlâ ilkel metodlarla yapılmaktadır. Ortak Pazar eümruk resimlerini aıaltıp tarım urunleri arasındaki sınırları ortadan kaldınnca geri araclarla işletilen bölgeler güç duruma dusmüslerdir. Üretim araçlarını modemlejtirmek büyük yatırım işidir. Koylulcr hunu kolay kolay yapacak dnrumda olmadıkları için hukumetin yardımını istemektedirler. Hukumet çiftciyi >a fümriiklerle korur. >a üretime prim ^e^erek. ya da üretim araçlarının modernlesmesini destekleyerek. De Gaulle'culer işbaşma geldiklerinden beTİ üretimde modernicşmeye vönelmişlerdir. Amerika'dakl ve Almanya'daki ııretim araçlan Fransa'dakinden çok yenidir. Gümruk resimleri azaldıkça Fransızlar guç durumlara düşmuşlerdir. Dıs pazarlara ayak uvdurabilmek için üretim metodlannı tnodernlestirmeden haşka çare yoktur. Bcjinci Cumhuriyetçiler yıllardan beri bunun peşindedirler. // Meclisleri naml seçüiyor? rentlerini secmekti. Fransa'da »5 il meclisi vardı, bunlara genel konsey (conseil general) denir. Her II bizlm llçe diyebileeerlmfz (canton) kanton'lara bolünmuştür. Her kanton il meclisi için bir iıve secer. Bunlara da konsev üyesl (conseiller* derler. fransa'dakl kanton üyelerinin toplamı 3.112 dir. Son seçimlerde bunlarm 1.778 1 yenilendi. Kantonlardakl nüfus sayısı çok değişiktlr. Ge/ olarak.solcu partilcre oy vercnlerin oturduğu bolgelerdeki kantonlann nufusu bir hayli kabajıktır. Sağcı partilere oy veren tarım bolgelerindeki kantonlardakl insan saym isc bazen oburlerinin yarısı kadardır. Boyle olunca 12 bin seçmeni olan folcu bir kanton da bir konsey üyesi çıkartabilir. 5 bin seçraenl olan sağcı bir kanton da. Seçim çoğunluk sistemine dayandığı için de çoğunluğu kazanamavan adaylann oylan yanar. Bu bakımdan partilprin kazandığı oy sayısı ile çıkarılan üye sayısı arasında hiçbiı orantı yoktur. İste bunun çesitll örnekleri: emokrat Merkez denen ılımlı ve sağcı topluluklar ovların "o 18 i ile 499 konsey uyesi çıkırdılar. komünistler ise oyların % 26 sı ile 175 üyelik kazanabitdiler. Solcular Federasyonu seçimlerm ilk turunda oyların *'o 21 ini kazanmıştı, ama sağcı adavlara karşı japılan isbirliğinin basarısıyla seçlm sistemi tenbıe çaltstı; Federasj oncular 463 üjMık elde ettiler. Büyük partilerin dıjındaki çesitli bağımsıı sol adayiar oyların % t sını kazanmıştı: 177 koDsey ujesi çıkardılar. Bu seçimier De Gaulle'culer için pek bajarılı olmadı. Beşinci Cumhuriyetçiler oylann ancak "o U unü karanabildiler. Kendlleriyle işbirligi yapan Giscard d'Estaing'lu Bafımsız Cumhurijetçileri de oyların sadece ''o 4 ünü toplayabüdiler. Oysa geçen genel seçimlerin ilk turunda De Gaulle'cîılerin aldığı oylann oranı "o 37.75 ti. Her iki topluluk bu sefer ancak 313 konsey üyesl çıkartabildi. Solcu partilerin bu seçimlere buyuk önem vererek geniş bir kampanya>a girişmelerine karşılık sağcılar bu i§i (azla ciddijc almadüar. Secmenlerin asağı yukarı yansı seçimlere katılmadı. yılını G eçen haftaiardakiil seçimlerin amıei * yerlne doldurmuş olan meclisi üyelerinin t Hızlı akan bir nehir gibi... a&*ni, bazılarının duçunduçu gıbı pek te kolay oeğılüır. O hızlı akan bir nehır gıbıdir. Guçlu olanlar bu akı$a uyar, mutlu olurlar Yaşama kar şı dayanıksız olanlar kum tanelerı gıbı tastan taşa çarparak suruklenip kaybolurlar. Yaşam evrelerı kışıye tecrubeler kazandıran bir ımtıhan gıbıdır. Kışı yerıne gore yalnızlığı da duyacaktır. Bunun nedenlerını ve hal çarelerinı bulmaya çaba gosterecektır. Boylece yaşamın gerçek anlamı sezılmiş olunacaktır. Bu bakımdan yalnızhk, gerçekten ınsan yaşamını etkılejpektea'ır. «Duvarların en büyügü yalnıılık, bir kez asabilsek» dıven saır, yalnızlığın ötesınde bır mut luluk düşunmektedır Aynı zamanda yalnızlığı, mutluiuklara set çekılmış yuksek bır duvara benzetmektedır. Ama oyle bır duvar kı aşılması guç. Işte önem lı olan bu duvarı bır kez aşabılmektır. Ona'an sonrası kolaydır. Ama hıçbır kışı, bırdenbire bu valnızlık duvarını aşamaz. Aşabılmesı ıçın arada bazı ve silelenn olması gereklıdır Bu vesıleler ise sunlar olabıLır: Kişının bır iştekı başansı, kişının toplum tarafından olumlu olarak an laşılması... Yalnızhk her ne kadar bır mutsuzluk kaynağı ise de, yerıne gore onun da bazı mutlu ve yararlı taraflarını düşunmek gerekır. Büyük yapıtlar yazan kışıler bence bıraz aa yalnızlıklarına borçlu olsalar gerek. Şairlerın çoğu şıirlennı yalnızken yazarlar. Ya gecenın gessızhğinde, yada sabahın erken saatlerınde .. Insan yalnızken bazen ıyi şeyler duşunebılmektedır. Insan yalnızlıktan yararlanarak sabırla çahobılirse çok şeyler mejdana getırebılır Y Fiat artışları ma üretlmi moderpleştirmek birçok yeni masrafları gercktirdiğinden fiatlar boyuna >ükselmiştir. Sanayicilerin, madencilerin, ithalât. ihracat ve sigorta şirketlerinin. bankalann gelirlerini azaltmadan modernleşmek pahalıya oturmaktadır. Fiat artıslan önlenememistir. Buna karşılık hükumet son zamanlarda bir takrm kararnameler çıkartarak isçileri hoşnud etmeyen tedbiıler almıstır. Solru partiler bu bakımdan hukumetin ekonomik ve sosyal politikasının tumüne karşıdırlar. Güven oyu mcwlesl bu yuzden Meclise getirümiştir. D A Muhalefet güvensizlik oyu istiyor ederasyoncularla Komünistler il meclisi «eçimlerinin hemen ardından hükumete çuven oyu konusunu Meclise getirdiler. Solcu gruplar ekonomik ve sosyal konular Mecliste tartısıldıktan sonra hükumete güvensizlik oyu verilmesınl isti 19ö9 dan beri bncmini yitiren Mecliste de şimdi bazı kıpırdanmalar vardır. Son genel seçimlerden sonra Meclis Hükumete karşı direnmeye baslamıştır. Solcu topluluklar arasındaki işbirliğinin gelişmesine karşılık sağcı partiler arasmda gerginlikler artmaktadır. De Gaulle'ün dış politikasmı beğenme%cn ve Amerikalılarla sıkı bir işbirliğine yoneierek modernlcşme>i gerçekleştirmek isteyen bazı buyuk sanajicilcr ve baukacılar hükumete cephe alnıışlaıdır. De Gaulle'culer ise Fransız serraayesinin Amcrikalıların boyunduruğu altına girmeden Avrupa'da yeni bir guç kazanmasına çalısmaktadırlar. Sağcı topluluklar arasındaki anlagmazlıkların temelinde bunlar vardır. • ••• :::: :::: •t»» İİİİ iiii kendını gostermesı ve ayakta kalabılmesı ıçın, şımdıden tea'bırlı davranmakhğımız keyfıyetıdır . Bu\uk ulu^umuzu, mıllî bütün liıgumuzu yaratan bırevlenn, tek tek hepsımn yurt ve jardımsever kimseler olduklan apa çıktır Nitekım, son depremler sebebı\le Avrupadakı Turk ı«çilerının telefon, telgraf ve mektuplarla Konsolosluklara ve Knln Sonuç Radyosu'na başvurmalan ve heonuç olarak dıyebılırız ki, men vardım kampanyasına gırıs mis bulunmalan. vukarıaa açıkyalnızlığın jyi ve ıvı olmalanan halın en güzel örneğıdır. yan taraflan vtrdır. tyl Buna rağmen biz. yine de, Vakolmıyan taraflanndan sıynlıp iyi fın garantilı bır gelir kaynagıolan taraflanndan vararianmak nın bulunma'inı saglamak zorun olanıgını «»ğlamak gerekir. luşundavız örneğin; HrıstiyanHavdar BASTÜRK lığın yavgın bulunduğu ulkelerPedagoıu mezunu de. özelhkle Almanva'da «Din Dıjarbakır Vergisi Kannnu» vardır Kıhse*** lerın \ahut dıni kurulu'ların, bu yuk sağlık yurtları yaptırabılmelerı, kimsesiz öğrencılerın ellerın den tutabılmelerı, dıni özellıktekı. masraflı propasanaalann ma lî \ukıinıi ta'sıyabılmelen. hep iste bu Dın Vergısi'nden sağlanan paralarla murakun olabılayın Ord Prof. Bedri Karr.ektedır Bunun gıbı. e|er biz rsfakıoğlu Türk Egıtım de, bu Turk Eğıtim Vakfı'nın dıVakfı uzerıne hazırlaoıkla«ında bır Mıllî Egıtırn Vergı«ı'nı n vazılarında, kışısel göruş \e kanunlaştınrsak. değll valnız fikirierini, tam bir ıçtenlıkle riıYuksek Öğretım. ülkemizin egıle getırmışler... Bilhassa verdıktım sorununu bütünu İle çbzum leri canlı rakkamlar, okuyanlara, yoluna götürebılıriz .. oldukça sıhhatli kırşılaştırma yapma ve ilerıyi görebılme zemıBurs ycrine yurt ni hazırlıyor... rofesorun yazılanndan, Vak Bızdeki ünıversıte öğrenımı, fın, ilende, yurtlar ve öggerçekten. hangı jönünden barenci tesıslerı kuracağı vakarsak bakalım. bır facıadır . hut boylesıne kuruluşlara katıBen, bundan tam yirmi bes vıl lacagı anlaşılmaktadır. Bızce önce çok ıvı hatırhvorum, YedıYURT IM on plâna alınmalıaır gun mecmuasında bır serı makaBurslu ve yatılı yuksek öğrenım 1* okumustum Bu makale serı«ı öğrencıleri arasında sıhhatli bır «Medrese Köselerinde Oknvan karsılaştırma vapılacak olursa Gençlik» ba^lığını tasımakta\dı. görulur kı, yatılılar arasındaki Bu yazıda, o tarıhlerde gundurbasan oranı burslulardan çok lerı unı^ersıtcde oku\an, akşam ctaha yuksektir Bunun bıncık se ları ise kapatılan medreselerde bebı, yatılı devlet müesseselerın bannan ve çok ılkel olanaklarla, deki, her sahada dayanışma sağsanki de bir (Havat memat) bolıyan ılımlı atmosfer ve anlayış^usması \apan gençlerın durum lı, teşvık edıcı dUiplrn havasıair. Jarı ele alınmış ve çok acıklı tab Buna karsı bır de. ozel yurt ve loîar çızilmıstı Özelhkle, b'i lokanta sahıplennın somurülerıgençler, her turlü uygarca ihtînı de ortava kovarsak, Vakıfça jaclarını kendılen temın enip ha vapılacak ıvi bır organızasvonun 7ir.;jorlar, orneğın; yemek pımoral vonunden olduğu kadar şırme, çamasir yıkama, elbıse uekonomik yonden de buyuk olatuleme, sokuk vırtık onarımla naklar sağlıvacağı gerçeğını kon gıbı. okuyan bğrenen bır kim laylıkla benimsemis »enın. bu yoldaki çabalan ile aala bağdaştırılamı>açak .olan ha,SONUÇ yati işlemlenn hepM kendilennce uygulanıj'ordu O gunden bu aym Prof Karafakioglu gıine kadar geçen sure: bızım görüşlermde çok hakhlar gozbebeğimiz olan, Cumhurnef Bızım ulusçs çağdaş uygarın. ılim kokan ellerine, teslım elık ortamına uİAsebilmeklıgımi» dıldıgi bu gençlenn ortamında ve özellikıe hukuk düzeyinde ne eıbi olumlu bir a'eğışıklık yap olduğu kadar ekoncmi alamnrts mıştır? da başan sağlıvabılmekhSımit !•••••••< • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • a a a > a a a a a a a a a a a a a a a a a a a a a a a a l a a a M I jçin. her şe.den önce bıhnçlenme Sağlam temelli mız. müsbet ıümlere gereken bnemı vermemiz gerekıyor. Bu l«e kuruluşlar de, tıpkı Büvük Gazi'nin bir Uu duşuncelerle, Tıirk Egirıhte eline tebeşırt alarak bizleEski Vali ve milletvekollerinden Basbekanlık Yüksek Detım Vakfının hukuki kurure bizıat yeni harflen SSretmenetleme Kurulu Uzmanlığmdan emekli. basm «eref üyelerinluşunu tamamlamış olmasığe başlaması gıbı. ünıversıte öSden, merhum bayan Nesip ve emekll yarbay Rıza Karanakçı'nın nı sevinçle karsıhyoruz. Bu ararenimi görmüş aydınlanmız önda, gözden uzakta bulundurmaderhk etmek zorunluğundadırofuUarı: eski Sivas Valisi merhurn Mehmet Refit Pa?a ve mamız gereken, en önemlı nokta, lar... Melek Reşit Hanımefendinin damadu Meliha Özgür v* Melek bu vakfın; ıleride. her yonden Mehmet T1LDIZ Sannan'ın ağabeyleri, Cevdet La^aş; Aziz ve Celâl Ronabar'ın venmlı bir müesse^e şeklınde (Batı Almanya) enişteleri, merhum General Resat Paşakay ve Talha Altınbaşak'ın bacanaklan, Orhan Sannan'ın kayınbiraderi, Sami Ferliel'in kayiBbabası, Murat Ferliel'in dedeta, Birtane Ferliel'in babası ve Fikret Karanakçı'nıa sevgili eşi S Millî Eiitim VereLsi S P S VEFAT B ACI ÖLÜM ? TTRRİ HF.SKİTA F l meclisi seçimleri solcu topluluklar arasındaki işbirliğinin gelişmesine karşılık sağcı topluluklar arasındaki anlasmarlıkların arttığını gostermiştir. Kararsiz, ılımlı ve tarafsız seçmenler de sola ka>maktadırlar. t Sonuç !••• !••• !••• ü Çeşitlisi var alnızlığın çeşıtlı dururnları vardır. Tamamen toplumu terk etmış bır yalnızhk gayet tabıi kı ıyı değıldir. Çünku boyle bır yalnızhk kışıyı huzursuzluğa EÜrükler. Genellıkle her ınsan, konuşmak, anla=mak ve baskalanyla dertleşmek ıhtıyacını duym»ktadır. Bu durumu bır kışı ile dahı yaratabılıyorsak yal nız olmadığımızı kabul etmelıyız. Y >••• • •! • •• ••• Rıhmetli Faziı ve Hatıce o | lu, Nerunan Kar«fakıoğlu nun zevcl, Uâkim Kadrı .JCarafakıoğlu, t T. Ü. Hektöru Bedrı Karafakıoğlu, Oğretmen Necmije Dagdeviren, Turkân İnmkur. Fıkret Evlrgen ve AttUâ Karafakıoglu'nun babaları. Yegâne Kayış'ın »ğabeyi, Saıt Dağde%iren, Ziy» Inankur, tîfet Karafakıoğlu ve Nazlı Karafakıoglu'nun. Muıtafa Evirgen'ln Kayınbabaları, Firuzan Karafakıoğlu*nun amcası, S«nıhft, Mu«lli, Şadan'ın dayıları. Rüçhan, Ahmet, Mehmet, Ayşegul, N!lufer. Zeynep, ratmanur, NU(un, Jale, Emir'ın dedelert, Emekli Vali, Çonım Mılletvekül Mukfmmel İnsan, ^ \ l İLTER KORAL (Şfy Evlendoler htanbul llaneılık 29M 12494 Saf aeddin Karanakçı 17.10.1967 tarihinde kısa bir hasUhktan sonra Hakkın rahmetirte kavujmuştur. Cenazeri 19/10/1967 perşembe günü »abah saat 9,30 da Ankara Hastahaneslnden İstanbul'a uğurlanarak 20/10/1967 cuma günü öğle namazını rnütaakıp Kadıköy Osmanağa Camiinden alınarak Karacaahmetteki aile kabristanına defnedilecektir. Mevlâ rabmet eyleye AİLESİ CumhuTİyet 12498 ABMA&AN OUKTJL U* DT. KEMAIi BAfOL Evl»mdil«ar lt ZUra 1M7 Ankara :::: •••« • • • • • • • • • *• • !••••••••••••••••••«•«•«•!••••«•••••«••••••••*•••»••«••»••»• • • • • • • • • • •» • • ıa«•••••••••ııaa»B9*<ı*••••••••••«*•••••••••••••••••••••••••• ••••••••>•••••••••••••••* *••••••>••••wf***mtm»9•* ımaaaataat••••••*••«•••••••••«•••«•••••••••••••••••••«•••••• ! • • • • • • • MI>IIİIIIIII«III|I|*IIIIIIIIIIIIUIIIIIII » • • • • • • • • • SUHEYP KARAFAKIOĞLU 18 Eklm •ksaraı Hakkın Rahm«tinc kavujmuîtur. Cenızesi 20. Eklm. 19fl7 Curaa fürtu »fl« n«maıındui lonra Sijll Camllnden kaldırıhp Zineirlilcuyu mezarlıfında ebedl lıtlrahatcâhına tcrdi edüecektir. Cumhuriyet 12493 Cumhuıirtt USOO Mühendis Alınacaktır Fabrikasyon ışlerınde yetiibrilmek üz.. hsan bilen mü(tercihan Almanca) bır yuksek mühendis veya hendis aJınacaktır. Talaplerin hâl tercümeleri ile ıstedikleri ücreti belirten müracaatlarını PJL 305 Izmir adresine göndermelen ilân olunur. Cumhuriyet 1247i Aylâlc Musa Kolay • Tam Telaffuzlu Bütün fillltria eekiınlaril* bflyük Fransız Dlli Orameri Yazan: Enver Eaankova Adreı: PX. 1175 Sirkeci Genel Dagıtım: Kemal Karatekin . tstanbul. KAT1F Sarıytr Pertevnlyal İlk okulundan 1948 • 49 yıüırında aldığım diplomamı k»ybettlm. Hükumıüzdur. M. Tılnms KÖM Cumhurlytt 13491 Erenköy Amerikan Asma Fidanlığı Müdüıiüğünden: Gebze» Çayırova Teknik Bahçıvanlık Okulu Müdürlüğiinden: 1fc»Okulumuz Için iki adet yenl gera irujası fie tki adet mevnıt seranın onarımı ve ısıtma işi, aartnamelerl gereginc* kapalı zarf usulü Ue eksiltmeye konulmustur. 2 Kesif bedelleri 218886 lira 80 kurut olup, geçici teminatı 12199 34 hradır. 3 Eksiltm* v» ihalesi 30/10/1967 pazartesj ffBnö east 11.00 de Çayırovadald okul binasında yapüacakür. Eksiltmeye gtrebilmek içjı Kocaeli Bayındıriık Müdürlüjianden belge alırunası sarttır. * îsteklilerin 2490 sayih kanunun 32 nd maddesi hükmOne uygun 2 T« 3 öncfl maddelerînde yazılı kanunî vesikaian ve i»tenilen belgeyi havl olarak hazırhyaoaklan teklif mektuplannı ihale saatinden bir saat evveline kadar Konıisyona vermeleri, veya bu saatte Komisyonda bulunaeaic şekilde posta ile göndermeleri şarttır. Potteda olacak gedkmeler kabul edJlmez. 5 Şartnameler reamf tatfl frOnlerirjdsa baska ber gün dralda ffSrflleblllr. Kitap Bastınlacaktir 1) MüdürlUgUmUzce, muhamffieo beâeHal toplamı 31.550. lira olan, cem'aa 25 torma tutanncta 2 kitaptao bln«r tace baatınLması 2490 sayılı kanunun hükümlerl dahillad* kfv palı cart usulü Ue eksiltmeye konulnauştur. 3) Bu lsın geçld temlnata 16163 lira ve kealn ttmlnata 3332^0 llradır. 3) Enuiltme, 2 Kasırn 1967 perşemb* güntl saat 15.00 de S«lanuçeşme Mustafa Mazharbey sokagındafcl Fldanlık Idare blnasında toplanac&lc komlsyon buzunında yapılacaitır. Şartnamesl, ber gün 14 saatlertnde müessesede görüleblllr. 4) tsteklllerln Malmüdurlüfüne yatıracaklan temlnat makbuzlan Ue 1967 yıiı tioaret oütsi vesltalanru da narl teklll mektuplanm ekslltme günll saat UJ0O • kadar makbuı moktblllnde Komlsyon Baskanligına vennelerl, ; PottadA Ttkl ftcikJMlar kabvl «âilmaa. (Bann: 24435/12467) (Baıın: 24242/12463)