27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMflURtYET S Şubat 1966 SAHtFE ÜÇ Yeni snfho i H devletin iştiraki ile burada başlayan Silâhsızlanma Konferansuun I / dünkü toplantısında, Sovyet başdelegesi Çerapkinin Amerikan harb ' • uçaklaruvn Kuzey Vietnam'a yeniden akınlara girişmelerine saldırp;, HÜKÛMET MÛFÛZU t l J j maktan kaçmması, Batılı delegeler için sürpriz teşkil etmiştir. ALTINDAKİ BÖLGELET2 Vietnamdaki son gelişme karşı«ç..., 5"lDDETLÎ CABPI&AAA sında Sovyetlerin şiddetli bir çı*~^ BÖLJ&ELERÎ kış yapmalan ve hâlen Cenevre NE\V YORİv (a. a. AP Radyolar) Konferansı çevrelerinde esen nisüvenlik Konseyi'nin Vietnam savaşını gündecae alıp almaması beten olumlu ve iyimser havanm bozulması genellikle beklenmekmeselesi, tek bir üyenin tutumuna bağlı görünmektedir: Ürdün: teydi. Ancak Çerapkin, dün kürsü Amerikanın meseleyi savas alanından konferans ye çıkmamış, sonradan gazetecilemasası başma getirebilmek için toplantıya dâvet etre verdiği demeçte; «Bombardunan tiği Güvenlik Konseyi, dün iki ayn oturum yaparak lann yeniden başlaması tabiatiyle usul meselesi üzerinde durmus ve üyeler arasmda fena .. Burada ki çalışmalanmızı beliren görüş aynlığı, meselenin esasına geçilmesini kolaylaştırmayacak. Ancak evvelönlemiştir. ce de söylediğim gibi bu iki konu Konseyin 15 üyesinden alfisı (Fransa, Rusya, BulMoskova, (a.a. Radyolar) birbirine bağlanmamalıdır» demişgaristan, Nijerya, Mall ve Uganda) Komünist Çin ve tir. Güney ve Kuzey Vietnam hazır bulunamıyacağı için, Sovyet Devlet Başkanı Podgorni, Cenevre müzakereleri yeniden Güvenlik Konseyinin Vietnam meselesinin tartısılacaKuzey Vietnam Cumhurbaşkanı başladığı zaman hükümeti adına ğı yer olmadığındat. israr etmişlerdir. Ho Şi Minh'in mesajına verdiği konuşan Çerapkin, Vietnam hareevapta, ^ünerikan Hava KnvvetWashington, iç tüzük uyarınca meseleyi gündeme bi konusu yüzünden nükleer silâh lerinin Kuzey Vietnam'ı yeniden akarios'un Tunan dev I aldırabilmek için dokuz üyenin oyuna iutiyaç duylann yayılmasmı önleyecek bır bombalamaya başlaması, Amerika let adamlanna yaptığı ' maktadır. Bu ülkelerden birinin Amerika olduğu düandlaşmaya vanlması imkân ve ih nm barıs hüenmnnun gereek veçsabır telkinlerinin ba l sünülürse diğer sekiz üyeden Arjantın, Ingiltere, Fortimallerinin ortadan kalkmasının heslnl dünyantn gözleri önüne serşarıya ulaştığı, Enosise I moza, Japonya, Holânda, Yeni Zelanda ve Urudoğru olmayacağmı ve Rusya'mn di» demektedir. guay'ın Amerika lehinde oy kullanaoağı anlaşılmakta değil, bağunsızlık tezine öncelik buna meydan vermiyeceğini ifade dır. Bu bakımdan, kararsız bir tutum içerisinde göverilmesi bususunda Atinada mu I Sovyetlerin. Kuzey Vietaama, etmişti. savunmasını ve hücumlara karşıtabakata varıldığı görülüyor. Ma I runen Ürdünün oyu, meseleyi ya gündeme aldıracak, îngiliz delegesi Lord Chalfont, ya da Güvenlik Konseyi'nin, esasa geçmeden dağüma lık verme yeteneğini takviye etkarios'un realizmi, böylece, iştadünkü toplantmın bir işbirliği ve mek için yardıma devam edecefini hı kabarmış Atinamn aceleciliği I sına sebebiyet verecektir. dostluk havası içinde geçtiğmi, son bildiren Podgorni, Washington'un, karşısında zafer kazanmaktadır. | Ürdün temsilcisi Velid Sadi, dün, «oylamaya ba«günlerde yer alan bazı «gelişmeler eğer gerçekten barışçı bir çözüm Avantajb mevkiden konuşan Mavurulacaksa bunun daha ileji bir tarihe bırakılmakarşısında bunun sürpriz teşkil etistiyorsa, Hanoi'nin dört maddelik karios'un görüşlerinin çelimsn smı istemişti. Güvenlik Konseyi bugün sabaha kartiğinU söylemiş, Amerikan deleteklifini dikkate alması gerektiğiStefanopulos hükümeti ve kanSi yeniden toplandığı zaman, Ürdünün tutumunun geleri de aynı görüşü belirtmisni iddia etmektedir. sıklıklar içinde bocalıyan Yunane olacağı henüz bilinmemektedir. lerdir. nistana galip gelmesi caten bek1954 Cenevre Konferansı Komünist temsilcilerden yalleniyordu. nız Çekoslovak delegesi GüneydoÖte yadan Senato Dış İlişkileri Genel Kurul sonrası kesin ğu Asya gelişmelerine değinmiş, Komisyonu Başkanı Senatör FulRum • Yunan ortak politikası, I bright, Çin Hindi hakkındaki 1954 Amerika'nuı Kuzey Vietnam'a karhiç değilse Kıbnsın uluslararası | Cenevre konferansuun, Vietnamda şı giriştiği «barbarca bombardıstatüsü açısından belli olmuştur: manlara yeniden başlamış olmasıbarısı sağlıyabilmek için yeniden Bağımsızlık. Ama Enosisi önlemi I toplanmasını teklif etmiştir. nın uluslararası gerginliği arttıracak nitetikte olduğunu» söylemişyecek kayıtsızşartsız bir bağım I Bir televızyon mülâkatında, Hatir. sızlık. Belirsiz bir gelecekte, ornoi ve Pekinin Vietnam meselesitam yeteri kadar olgunlaştırıldığı ni, 1954 konferansının yetkileri Dört yıldan beri sürüp giden dahilinde gördüğünü kaydeden sezaman Enosis plebisit yoluyla Cenevre Konferansuun 236 ncı otu gerçekleştirilecektir. Nitekim Ma natör, komünist] erin tutumu böyrumunu teşkil eden dünkü toplan leyken Amerikanın bu görü$e uykarios Atinada, «1950 deki Kıbns tıda, Italyan delegesi Cavaletti, masının uygun olacağını belirtmişplebisiti, Enosis için bir millî nükleer silâhların yayılmasını öntir. Pulbright, Güvenlik Konseyinletnek için Rusya ve Amerikanın mukavele teşkil etmiştir. Rum de müzakerelerin bir çıkmaza gir teklif ettikleri andlaşrna taslaklatoplumunun Yunanistan ile birmesi halinde, Cenevre Konferanruıuı incelenmesi için bir komisleşmek için açıkladığı irade, btSadıka Sabancı'nın kıymetli eşi, Hacı Mehmet suun yeniden toplanmasını sağlayon kurulmasını teklif etmiştir. Di liyeceğimiz seyir için bir pusula Cape Kennedy (a.a. • AP) mak için çaba harcanmasını ısteğer delegasyonlar bu konudaki yerine geçmiştir» demiştir Sabancı ve İkbal Aksoy'un kardeşi, Hacı Ahmet mi^tir. urich'de, Isviçreli roket mügorüşlermı henüz belırtmemişlerMakarios, Enosisin derhal gerhendislerinden meydana gedır. Sabancı'nın yeğeni, Mehmet Civelek'in bacanağı, çekleştirilmesinde ısrarlanan Ya | AmarHVaila İCCST len bir grupun, deneme aÖte yandan California, Palm nan devlet adamlarım biraz da I HIIIÜMRdUa IŞSIZ İhsan, Sakıp, Hacı, Şevket, Erol ve Özdemir Sabanyısı esas alınarak hazırladığı bir Desert'ten alınan bir habere göreha beklemeye ikna etmiştir. Çün I rapora gore, dış uzay yarışında eski Başkan Eisenhower, Kuzey kü hem uluslararası ortam henüs . cı'nın babaları. Güler, Nur, Yakup, Dilek, Ömer, Amerika Sovyetlerden önde buVietnamuı yeniden bombalanmahazır değildir, hem de Enosis yö I lunmaktadır. sına karar veren Başkan Johnson'ı GREENVtLLE, (MissUsippi) nünde açıkça atılacak herhangi ' Mehmet, Demet, Sadıka ve Suzan Sabancı'nın büdesteklediğini ilân etmiştir. (».».) KendUerüıe lş verilmesi bir adım, seyirci kalmıyacağı muGrup, 1966 yılının başına kani lstiyerek dün Greenville hava yük babalan, Kayseri eşrafmdan aile büyüğümüz, hakkak Türkiyeyi kışkırtacaktır. dar Amerikanın uzaya 255 Sovkuvvetlerl üssüne ait bir binayı Makarios'un Atinaya kabul ettiryetlerin ise 123 sunî peyk gönmedan if tihsnnuz eşsiz insan, lşgal eden zencileri, hava polisl diği görüş, Genel Kurulun tavsiderdiğini tespit etmiştir. Bu ülkuwet« başvurarak binadan atj e niteliğindeki ksrannda atıft» ke yanmda sadece Fransa listede mıştır. 35 kadar zencl ve onlarla bulunduğu Plazs rsporuns parstek bir peyk ile yer almaktadır. beraber olan 25 beyaz medenl leldir. Birleşmis Milletlerin mttsMADİSON, (SJI. • AJ\) ViAmerika ayın yüzeyine beş araç hakiar savunucusu, coplarla kentafi arabulucusu, Enosis için kaetnam savaşı sona erdirme milll gönderirken Rusya 4 araç göndedilerinl binadan çıkarmaya çalıpıyı derhal değil, fakst bellrshı komitesi, bütün dünya halkmı örebilmiştir. Hâlen Dünya çevrebir gelecekte aralamıştı. I çan hava polisine karşı koymay» nümüzdeki cumartesi günü, Kusinde 155 Amerikan, 43 Rus ve 1 Ortak polltika, tavsiye ksrsn I çalışmıslardır. Polis, grupta buzey Vietnamuı bombalanmasını Fransız peyki dönmektedir. Junan yaşlılar lle gençlerl, binaprotesto için miüngler tertiplenm Rumlann bütün isteklerürf nm yan kapısından çıkardıktan öte yandan 1969 da Ay'a üç Amemeye dftvet etmiştir. Merkezi Makapsamakla beraber Enosisi red I Bonra geride kahp da direnmeye rikan astronotunu götürecek olan dison'da bulunan teşkilâtuı bir dettiği gerçeğinin Makarios ve I devam edenlere zor kullanmıştır. «Apollo» uzay gemisinin ilk dene( sözcüsü, emekli savaş munaripleYunan devlet adamlannca da ni ' Zenciler, üsse ırk ayınmı yapıldımesi, George Washington'un dorinden bir grupun cumartesi gübayet anlaşıldjğınm resmi bir de I ğını ilerl sürmekte ve kendilerine İstanbulda lcdavi edilmekte olduğu hastalıktan ğum günü olan 22 şubatta yapüanü Washington'da, savaş armalalilidir. Genel Kurulun onayladıgı | de iş verilmesini istemekteydiler. caktır. n, askerl ödüller ve teskerelerini kurtulamıyarak 1 Şubat 1966 Salı günü gecesi 32 ler tasansının baş miman Hin Cumhurbaşkam Johnson'a iade distamn nüfuzln gazetesl «Hin I Hakkm rahmetine kavuşmuştur. edecegini bildirmiştir. Komite, doustan Times», 31 Ocak tarihli | munariplerin bu hareketi münasayısındaki yorumunda bakm ne Adanaya getirilen cenazesi (bugün) 3 Şubat sebetiyle Washington'da tertipleler yazıyor: I necek gösteriye 5.000 kişinin ka«Makarios'un Enosise minl o | 1966 Perşembe saat 11 de Adanadakl evinden alıtılacağını tahmin etmektedir. lscak bütün hal şekUlerinl reddet 1.000 kişilik bir kalabaük da mesi, bir snlaşmaya varılmasına I narak Asrî Mezarhktald aile kabristanına defnedidün gece New York"un ünlü hizmet etmiyecegi gibi, son Bir I lecektir. Mcvlâ rahmet eylesîn. «Times» meydamnda Amerikanın leşmiş Milletler karan, hiç bir . Vietnam politikası aleyhinde gössuretle Rum çoğunluğuns Enosisi I teri yapmıştır. seçme biçiminde yonımlanamaz.» | Rumlarla Atinamn şimdiki he . Londrada Avam Kamarasmda dün geceki görüşmeler, dinleyici defi, Kıbns buhranmı geçici bir I ler bölümündeld nümayişçilerin kayıtsız • şartsflc bağımsızlık ssf• | «bombardımana son verin», «kaahasına sokmak olacaktır. tiller», «Vietaama banş» şeklinKayhan SAĞLAMER I deki bagınşmalariyle kesilmiştir. Çoğu öğrenci olan nümayişçiler bağınşmaya başlar başlamaz saiondan çıkanlmışlardır. Giivenlik Konseyi Vietnam meselesinde ikiye ayrıldı Herşey Ürdünün tutumnna AIANSLAR * RADYOLAR • ÖZEL MUHABİRLERİMİZ hadiseler arasmda Guney Vietnamda taraflann ^rr*~ durrni.il 17: PARALEL Başkan Johnson'ın kararı Cenevre Konferansını etkilemedi Biz miyiz acaba?... enir ki basın, bir memleketin akıl hocasıdır, âmme efkânnı o hazrrlar ve yapar. Fikriyatuu idare eder. Kimlerdir bizde bunlar? Cumhuriyette, Miüiyet'te, Hürriyet'te, Son Havadis'te, Akşam'da, Sabah'ta, hulâsa gazete ve dergilerde imzalı imzasız fikir yapan, akıl veren, tenkid ve tahlil yapan yüz kişi var mı? Bilmem bunlardır işte! Ben bazan öyle mektuplar alınm ki: adamuı nüfuzu nazanna (derinine göröşüne) ve düşüncelerine hayran olurum.. Şimdi biz oturmuşuz, kendi kendimize ahkâm yürütüyoruz. Biz miyiz bu memlekette en iyi düşünenler, en iyi yazanlar ve en iyi tahlil ve tenkid yapanlar? Evet diyemiyorum. Çünkü gerçekten biz bir seleksiyondan geçmiş değiliz... Diyeceksiniz ki; bu başka memleketlerde de böyledir. Beyler.. ama bizimkisi oralardan daha fazla tesadüfe bağüdır. Başkalan aunmasın diye kendimden bahsedeceğim. Ben gazeteci olmaya hazırlanmadun. Ben avukat olacakttm. Onu olamadım, bunu olamadım.. bir belâlı meslek vardı . Rizikosu var, keyfi var.. oraya kapılandım. O zamanlar şazeteler de pek titiz değildiler; çünkü az para verirlerdi. Eğer benim başka yerden geçineceğim olmasa idi uzun süren fena şartlar altında bırakırdım. Daha bizim yüzümüz gü> leli çn sene oldu olmadı.. buna rağmen bir takım yetişmiş gazetecilerin mesleği bıraktıklarına bugün esefle şahit oluyorum. Bunlar dışarıda da iş bulabilen unsurlardır. Bu müşahede dahi bizim fikir bayrakraktarhğını alışımızın tesadüfe bağü olduğu kanaatini veriyor. Bir memlekette en iyi atletler jüniorlar olarak başlar. İlerler.. müsabakalara girer.. kazanır.. yükselir, yükselir.. memleket rekorunu kırar. O adam «ben Türkiyenin 100 metre şampiyonuyum» diyebilir. Ben «Türkiyenin fikriyat şampiyonlanndanım» diyemem. Hiç kimse diyemez. Çünkü dediğim gibi bir seleksiyona değil tesadüflere dayanarak gelmiştir. Hani Hocanın bir hikâyesi vardır: Hamamda yıkanırken bir kayabaşı söylemiş. Hoşuna gitmiş. Hamamda ses akisler yapmış. Ve hiç de güzel olmıyan sesini beğenmiş. Hamamdan çıkar çıkmaz doğru mescide koşmuş, minareye çıkmış.. vakti olmadığı halde ezan okumaya başlamış. Geçenlerden birisi bu vakitsiz ezanı ve Hocanın kötü sesini beğenmemiş: Hoca! Ezan vakti değil.. ne diye ezan okursun? Vstelik sesin de İyi değil... Hoca cevap vermiş: Bir hayır sahibi buraya bir hamam yapsa idi de sen dinlese idin benim sesimi?.. E, herkesin elinde bir gszete ve bir gazete sütunu yok ki, sesi iyi çıksın... Onun içindu ki ba tesadüfi işl almış ve bir âmme hizmeti yapar olmu<r ofcın gaıetecilerin mesleklerin de ve olduklan yerde tekâmül etmeleri, işlerini iyi yapmalan için (veudiyet = tş doğurganlığı) bakımından beslenmeleri, ve çalıştıklan mevzulara ait vesiks ve materyel bakınundan iyi doyurulmalan, iç ve dış âlemi iyi görmeleri, ögrenmeleri lâzundır. Bugünkü teknik ünkânlar, hâdiseleri ve onların peşinden doğan fikirleri günü gününe dünyaya duyurabüecek hale gelmiştir. Gazeteler, dergiler, hattâ yeni kitaplar gazetecUerin bu imtiyazlı, fakat mesuliyetli işlerini iyi yapabilmeleriai sağlıyabilecek haldedirler. Bir tesadüfün sevkiyle yüklendiği bu ağır ve mühim vazifeyi yapabilmesi için her branştaki gazeteciye çok şey öğretmek zarureti doğmuştur. Çünkü bu meslek yürüyen, insan oğluyla beraber gelişen bir meslektir. Meselâ geometri gibi kaideleri oturmuş ve kökleşmiş mea lek değildir. Ben gazeteciliğe başladığun zaman radyo bir nazariye idi.. daha sonralan ben evimdeki radyo ile gazeteme haber verirdim... Hitlerin seçi» mi kazandığını, meşhur beynelmilel dolandıncı Staviski'nin öldüğünü jazeteme geceleyin haber vermiş ve başka gazeteleri atlatmıştım. Bugün radyoyu bırakm. . Teleksle ve telefoto ile bütün dünyaya bağlıdır. Saha genişledi. Her tarafı iyi bilmeden orada değil yarışmak, yürümek bile güçleşti.. bir haberde meselâ T.B.M. gibi bir rümuz geçiyor.. ne olduğunu anlamak için müş külâta uğruyoruz. Halbuki T.C. Türkler için ne kadar malum ise bu dünya işaretleri de öyle olmak gerek.. ki memleket efkânna iyi birer kılavuz olabilelim.. Bilmem vanlış mı düşünüyorum.. bir doktor vetişir.. muayenehane açar.. veya bir hastahanede çalısir.. hastalara bakar.. tedavi eder. Onun tedavisinden istifade edenler birbirlerine baber verirler. Nihayet o doktor memleketin, bazan dünyanın en iyi mütehassısı olarak ortaya çıkar. Bunda tesadüfün payı yüzde 5 10 dur. Biz öyle miyiz? Ben gazeteci olmasa idim de yerime Ali Bey yetişse ve sütunumu alsa idi.. acaba daha mı fena yapardı bu işi?.. Eğer gazetecilik çok tesirli ve mesuliyetli bir meslek olmasa bu tasaya düşmiyeceğim.. ama iş öyle değil.. biz beş on yirmi otuz kişi ile Türk efkânnı şekillendiriyor. hâdiseleri mânalandınyor ve mühim hükümlere vanlmasını hazırlıyoruz. tşte ben bunu düşünüyorum: Acaba bunu en iyi yapabilecek.. bu otuz iki milyon içinde.. biz miyiz?» B. FELEK GÜNEY VİETNAM ^™ «| •" f7~, *aa 'VİETKONG KONTROLUNDAKİ BOLGELER VÎETKONâ NÛCÜZU ALTINDAKI BÖLGELEH HÜKUMETKONTKDLUNDAKÎ BÖUSELEB BOMBARDMAN ~VE SİLAHSIZLANMA PODGORNİ HO Şt MÎNHE MESAJ YOLLADI hağh G HALEN DÜNYA CEVRESİNDE İ99 SUN'İ PEYK DöNÜYOR BÜYÜK KAYBIMIZ Z zencilerin gösterisi Hacı Dünya johnson'ı protestoya çağrıldı ÖMER SABANCI SABANCI AİLESİ Muhafazakârlar «etek savaşı» nı kazandılar Reklâmcıhk: 4981161 PARİS, (a*. Radyolar) Muhafazakârlar iki eski modacmın etek boylarını diz ortasında tutması üzerıne «etek savaşını» kazanmıştır. Chanel'in mankenlerinin giydıkleri elbiselerin etekleri diz altında veya diz ortasındadır. Paristeki modacılann çoğu «Yeye» modelleri teşhir ederken Chanel yıllardır dünyanın her tarafında kullanılan klâsik modellerinden vazgeçmemiştir. Ahx Gres'nin dün gosterdiği ilkbahar modellerinde de, eteklerin dizkapağını örttüğü göze çarpmıştır. Gündüz kıyafetlerinin bazılannda, etekler dizin biraz üzerindedir ama, günlerdir diğer modacılann dizin en aşağı dört beş parmak üzerindeki etek hattmı izliyenlerce bu modeller «mnhafazakâr» bulunmuştur. Biraz düşünürseniz kolayca çözebilirsiniz... Yine biraz düşünürseniz, heryerde aynt ş sahip olduğunuz servete GARANTİ BANKASIN'da kolayca kavuşabilirsiniz MILYON APARTMAN DAİRESİ 100.000 (85.000 Lira kıymetinde) yarım Bu yilın Ilk çekili;lnd* • U1HUM MDDÜRLÜGÜNDEN Güzide iş adamlanmızdan, ömrünü memleket sanaylinin kalkınmasına vakfeden muvaffak ve mümtaz sanayicilertmizden, Bankamızın kıymetli kuruculanndan, AEBANK II II Paris (s.s.) Fransız kadını dün ilk defa • kâğıt üzerinde kalacak bile olsa erkek • vatandaşlan ile tam eşitliğe erişti. Medeni Kanunun Napolyon devresinden kalma maddelerini tadil eden ve geçen yaz Parlâ mentoda onaylanan hüküml«r dün yürürlüğe girmiştir. Bundan böyle Fransız kadını bankada kendi adına hesap açabilecek, kocasının iznini alma dan iş hayatma atılabilecek ve mülkünü dileğince kullanabilecektir. Fransız kadını yine kocasınm iznini gösteren imzası bulunmaksızın kredili ahsveriş yapabilecektir. Fransız kadını ile erkeği artık eşit Nişantaşında tam konforlu Gooding (tdaho) <a.a.) Müteveffa Başkan Kennedy'nin k« kardeşi Patrıcıa Kennedy, film aktorü Peter Lawford ile 11 yıl evli kaldıktan sonra dün mahkemede son derece kısa süren bir duruşma sonucunda boşanmıştır. Bu zengin, Katolik Kennedy ailesinde ılk boşannıadır. Boşanma sebebi manevi işkencedir. Aktör mahkemenin bu kadar kıla zamanda sona ermesinden şa«ırmış, «söyliyecek hiç bir sözüm yok» demiştir. Lawfordlar 1952 yılında Cumhuriyetçilerin Chicago kongre»inde tanışmışlar, 1954 nisamnda New York'da evlenmişlerdi. 10, 9, 7, 4 yajarında ddrt focukl«n vardır. Pafricia Kennedy akiör Peter Lawford'dan boşandı ÖMER SABANCI müptelâ oldııgu hastalıktan kurtulamıyarak Hakkm rahmetine ka\uşmuştur. Cenaze merasimi bugün Adanada öğle namazını müteakıp yapılacak ve aile kabristanında ebedi istirahatgâhına tevdi olunacaktır. Bu vakîtsJz uful bütün Akbank câmiasını teessürler içlııde bırakmıştır. Merhumun Bankamıza karşı olan hlzmetlerini şükranla anar, Tanndan mağfiret diler, kederli ailesi efradına derin taadyetlerimizi sunanz. itekMmcılık 494/1162İ Hacı 1 kişiye \\*\3.\J\J\3 lira 2 kişiye 25.000 er lira 5 kişiye 10.000 er lira Ayrıca 575 kişiye çeşitli ve zengin para ikramiyeleri Son para yalırma U;ıJjj : I l M a r l I96S Çekıh; • 30Mayıs 1966 1 kişiye 5 0 . 0 0 0 lira Bonn ( > A ) Federal Alman Dışişleri BakanİLğının bir sözcüIÜ, dün verdiği bir demeçte, vBonn hükumetinin Fırat barajının inşası için Suriyeye vermeyi vaadettiği 350 milyon markı, her zaman için verebileceğini, fakat bu konudaki müzakerelere, iki ülke arasmda diplomatik ilişkiler kurulduktan sonra girisilebileceğini belirtmiştir. Bilindiği gibi, Suriye, Federal Almanyanm Israel ile diplomatik ilişkiler kurmasmdan sonra öteki Arap ülkelerinin çoğuyla birlikte Bonn ile diplomstik ilişkilerini kesmişti. Birlesmis Milletler (N.Y.) (üA.) Birleşmis Milletlerin Genel Sekreteri UThant, pazartesi gecesi dede olmuştur. UThantın kızının bir erkek ;ocuğu dünyaya gelmiştir. 26 yaşındaki Aye Aye, Manhattan 0niversitesinde matematik profesörü olan 29 yaşmdaki Tin Mint ile evlidir. Hayatından memnun görünen Genel Sekreter, bir arkadaşma, «lnsanların bndalalıklanna ve batslanna rağmen hayat devam H d«nl|tlı. Bonn Suriyeye şartını açıkladı UThan{ dede o GARANTİ BANKASI PtHtm~ılıki Merhum Âziz bey ile merhurr.e Meryem hanımın oğlu, Sıdıka Arkafın sevgili eşi, Perihan ve Jale Arkat'ın sevgili babalan, Sabiha. Sevim ve Azmi HalüJu'nun enişteleri, DOKTOR VEFAT Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 3 şubat perşembe günü öğle namazını mütaakıp Teşvikiye Camiinden kaldırılarak ebedî İstirahatgâhına tevdi edilecektir. Allab rahmet eylesin. (Cumhuriyet 11J6) NİHAT ARKAT
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle