24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHIFEDOin 9 Ocak 1966 CUMHURÎYPI PERIDE CELÂl 59 Senl sevmekten bir an vaz geçmedim. Ama sevdiğtm kadar da düşmandım onu bil. Yıllar boyunca öfkem eksümedl hiç .. Onu kurtarmak, bütün gücü İle kucaklayıp ölümden, hastalıktan, kuşkulardaa, umutauzluktan, bü tün kOtUlUklerden korumak istlyordu. Çocuklanmdan sonra bağlı ol duğum, sevdiğim tek kişiydin! dedl. BUyük armagan bağışlayan birl nin kurumlu davranışı İle söylemişti bunu Kimseden sonra olmak Istemem. dedi Sahir Kırtay. Rahatla, kimseden sonrm değildin! Fatosu, Aliyi bir yanlanndan vur musçasına ezildi lçi. Onlan geriye itiyordu, uzaklastırıyordu kalbinden. Güç olmuçtu söylemek o sözü. Gerçek olup olmadığını da iyi bilmiyordu pek. Arkasına yaslandı yorgun. Gülmeye çabahyordu. Sen! dedi Sahir Kırtay, sen bunu söyledin! Karjıma geçip apaçık söyledin! Kekeliyordu. Sarsıldığı belliydi. Ellerini dizlerine, oradan masa ya koyup kaldınyor, birine, bir başkasına bu şaşırtıcı olayı anlatmak istercesine oraya buraya bakıyordu. Sonra birden bire dayanamayarak ayağa kalktı. Gidelim mi buradan? dedi. Sesini çıkarmadı Nuriye hanım. kalktı masadan, birden bire soyun mu?, herkesin önünde öyle çırılçıplak yürüyormuî gıbi garlp bir duyguya kapıldı. Bursalılara, ihtiyar doktora gozlerini kaçırmadan baktı. Elestirmecinin oturduğu yan dan, direğin önünden geçerken çevirmedi başını kızdan yana, hafiften titreme başlıyordu. Ne kadar Itip uzaklastırsa çocuklardan kurtulmak kolay değildi. Fatotun acı, alaycı gozlerini gdrüyordu. «Yalan mı soylüyor, bizi sevmediği doğnı mu!« diye ağbeysine, Aliye koşardı kız ilk önce. Güverteye çı karken ayağı eşiğe takılıp sürçtü. Sahir Kırtay kolundan tutuverdi. Burundaki açık barda, kuytu bir köşeye çekilip oturdular. Kahve söylediler garsona. Daha kimseler yoktu ortalarda. Yemek bıtınenuşti aşağıda. Vapurun küçük, kötü or kestrası pek bilinen berbat bir ttal yan havası çalıyordu şimdi. Gozlerini denize dıkmişti Nuriye Hanım. Titreyen ellerini yenlerine almıştı her zaman yaptığı gibi. So nunda olmuştu olanlar! Yıllardır lçinde tıkıh kalmış, yıpranmı^ bir duyguyu açıvermiçti Jîiğa. Korkunç bir «ey yapmışçasına titriyor du şimdi de. Ama doğru, onu sevi yorum, yalmz onu! Kocasını, Vene dlği düşünmek korku veriyordu içine. Nasıl dayanacağım, nasıl oy nayacağım ana rolünü, kan rolünü bundan sonra! Baştan aşagı yalan saatler, günler geçirecekti. Çocuklanmız için tartışacağız, kızacak bana. Terbiyeli, nâzik ve pek akıl lıca konferanslar verecek. Dinleme den bakacağım ona boş gözlerle ve hep bu adamı düşüneceğim!. Ne garip şey bu bizim başımı za gelen! dedi yavaşça. Unuünak istiyordu Nihat beyi, Venediği. Buradayun, elim onun elinde, beraberiz artık! îçi genişliyor, denizi daha güzel, daha mavı goruyordu, uçsuz bucaksız sularda, ceviz kabuğu, küçük beyaz bir vapur v* biz, ilcimir, yan yana, el ele! Ne kadar garip olursa olsun. seni seviyorum! dedi Sahir Kırtay Elini sıkıyordu acıtırcasma. Dönüp baktı Nuriye hanım. Isteği, scvglyi, enlayı?ı gördü onun yüzünde Kapkara iki ateş parçası gozlerini Kalbi deli gibi çarpıyordu. Bundar güzel, tatlı bir duygu olamazdı dünyada. Utanılacak bir eey yok, göılerime bakabilirsin! dedi Sahir Kıt tay. Seni eskisinden daha da çok seviyorum. Pişmanlığını duyuyorum senden aynlmanın, sensiz geçen yılların. öfkem kendime, yalnız kendime1. Içini çekti derin derin Nuriye hanım. Doğru belki de, benimle başanya eremezdın. Yarım bir adam ka lırdm. Verici değildim hiç, alıcı, hep alıcı, kıskanç ve geçimsiz!. Nerden çıkanyorsun bunlan şimdi1 Senin sözlerin hepsi. Hiç birini unutamadım. Yıllarca eski bir plâk gıbi dönüp durdu kafamda «Sen bir yırücı kuşa benzersin kızım. Parça parça koparırsm etleri mi, bir kere pençene düşmeye göreyim. Sen benim taş dolu, çukur dolu yolumda nasıl yüriiyeceksln bu ince, nâzik bacaklarla!» Bunlan da mı söylemljiml Hepsinı, hepsini! , Gülüyordu Sahir Kırtay. Aman Allahım üstelik ne de kötü edebiyat! Elini çekmişti, Nuriye hanım, to parlandı uzandı koltukta. Sitem li, acı gözlerle bakıyordu ona. Ne vardı bacaklarımda I Genç ve sapasağlamdılar! Cehenneır.e yürii desen yürumeye hazırdılar üs telik. Ama senin yolun öylesine ka labahktl ki o sıralarda.. Kadınlar, kızlar telefonlar, çağınlar.. memeli figüranlar... Kalpakh kız hikâyes! degil mi? Ama ne ağlamıştın! Giilüyordu açıkça. Nuriy* hanım da gülüyordu. Öleceğiml sanmiîtıml Kahvelerini getiren garson Aliye sevecenlikle baktılar ikisi de. Çocuk uzaklaşınca Sahir Kırtay yavaş ça, söylendi: Seni cok istediğiml, sevdadan kudurdugumu, senden alamadığımı gıdıp başkalannda aradığımı an lamahydın! Onun için odana geldiğimde alay ettin benimle, geri çevlrdin, istemedin açıkça..! Neden biliyorsun! Seni düjünerek, senden korktuğum için.. Bir de pişman olmuî. ağlamaya başlamif karfimda, yapar mı yapar diyordum içimden.. Korkaklığına öy le kızıyordum bilsen!.. Sezen öyle sine çekinir mi sevdiğinden, hâlâ sorar dururum bunu kendime! Benimle yatarsan iş sarpa sarar, portakal memeli gibi bajmdao kp lay savamazsuı diye, korkup kaçın dığmı sanmıştım. Ben de senin gıbi dü;ünüyordum, sevmlş olsa kor kar çekinir miydi? diye soruyordum kendi kendime. Sen hâlâ kızıyorsun bana! Ka dın kini ne korkunç şey yahul Ölürken bile kızacağım galiba! Beni istemediğini unutmak ko lay değil. öyle bir «ey ki bu! Anlatılır gibi değildi gerçekten de. Derinde ince bir yara, en küçuk bir anıyla açılıp kanayarak.. Ne kadar çabalıyordu klnsiz, öfkesiz se\"meye onu! tsterse şimdi bı le peşinden gidebileceğini söyleme li miydi ona? Her şeyi bırakarak' Hayatımı yaşamak için.. Hayatım o demek benim! Yeniden ondan uzaklaçmak, onu düşünmek bitmez tükenmez geceler boyunca! Yeniden anılarla yetinip yıpranmak? Dayanabilecek miyim? diyordu içinden. Ikimiz de budalaymışız! dedi Sahir Kırtay. Birbirimizi anlaması m bilseydik, birbirimizi bırakmazdık. Beni sen bıraktınl dedi Nuriye hanım. Yıllarca hep bunu düşünerek kin, öfke, acıyla dolup boşaldığını açıklamaktan utanmıyordu artık. Hiç bir zaman varamıyacağını pek İyi bildiği aydmhk, mutlu bir yol tasarladı. Onunla beraber o güzel, aydınhk yolda! Aneak o beni gereksiz bir insan gibi yaşamaktan kurtarabilirdi. Bir şeyler olurdum, bir şeyler yapardım. îşin en önem li yanj da buydu belki' Beni nelerden yoksun ettin1 diye bakıyor du adama şimdi. Gülümsüyordu bir şey anlanadan Sahir Kırtay. Senden önce ne oldugumu bilmiyordum, dedi Nurlye hanım. Ama senden sonra hiç bir şey olmadığımı anladım. Sevl$ti^miz dört beş ay vardı hayatımda yalnız. O kısacık zaman içinde yaşamıstım. Sensiz dünjra kül rengiydi, İnsanlar da öyle! Duşman oldum çevreme senin yüzünden. Bir güve gıbi yaşadım aralarında. Şuradan buradan, her yanlanndan gizli glzli yıyordum, çürütüyordum onları da kendlmle beraber. Bana ne türlü kötülük etmiş oldugunu anlaman İçin anlatıyorum bunlan. ögüneceğini, bir kez daha büyüyüp tepeme çıkacagını bile bile açıyorum her şeyl önünde. Benim de korkusuz bir yanım olduğu meydana çıkar belki böylece, ne dersin? Sesinin titrememesine, eğlenlr gibi konuşmaya çabahyordu. Yavrum benim! dedi, Sahir Kırtay. Uzanıp elini çekti Nurlye hanımın kendine dogru tskemlenln ya nında, öbür elini getirip bastırdı üzerine iyice. Birıbirlerine dogru egilmis bir zaman durdular susarak. Kıpırdamaktan korkar gibiydiler ikisi de. YUzleri durgun, rahat parlıyordu şlmdl. Denize bakıyorlardı dosdogru. Onun da elleri benim gibi sıcak, onun da kalbi atıyor öyle tel&slı, o da korkuyor benim gibi! Korkuyordu nedeninl bilmeden Nurlye hanım. Çocuklufunda oyalandığı İnce çiçek tüyleri gibi. üçuyordu avuçlan nın arasmdan bir şeyler, boşuna çabahyordu zamanınm kayıp gldişlni durdurmaya. Biraz daha, birâz daha böyle yan yana, bu türlü açık ve uygun! Hiç olmadığı gibi birbirimizi severek! Kıpırdamaya korkuyordu yertnden bozulacak her şey diye. GUlümsüyordu açık denize karşı saskın ve mutlu. Neden sonra yaklasan ayak seslerini duyarak ayrıldüar, koptular blrbirinden, yUrUyü» adımlan ile hızlı hızlı geçen tngüizlere bakarak kahvelerini lçmeye koyuldu lar. Fincanlan yerlerine bırakıp, yeniden koltuklarına yaslandıklar rında Sahir Kırtay. Ne isterdim billyor musunt dedi. Şimdi şu anda senınle Dragos tepesüıde olmak! KUçük locada, taş setin üzerine yanyana o turmak. Ayaklarımı sarkıtıp adalan, kıyılan seyre dalmak! tngilizler vapuru dönüp hızlı adımlarla tekrar önlerinden geçtller. Ortalarında yürüyen uzun boylu kadm Nuriye hanıma bakıp güldu Haydi biz de yürüyelim? dedi, Nurlye hanım. Kalktılar yavasça yerlerinden. Vapurun öbür yanma geçtlklerin de yolculardan çoğunun gölgede toplanmış oldugunu gördüler. O kuyanlar, kftğıt oynıyanlar, gevezelik edenler vardı içlerinde Bursalıların ahbap halkası genişlemişti biraz daha. Kozaoğlu, ayaguıd» terlıkleri, göbeğinl gennlş, kıral gıbi oturuyordu kadınlann arasında. Kız, bir model gibi güzel ve düzenli dızlerinde okumadığı blr kitapla çevresini seyredivordu. ön lerınden geçerken kıpırdadı, merakla baktı iklsine öbürleri de bakıyorlardı Dürtenler bile vaxdı bırbirlerini. Kalabalıktan uzaklasın ca yavaşça omuzunu tuttu Sahir Kırtay Nuriye hanımın Bir kere daha önlerinden geç, mek ister misin Nur? GUlüyordu kızgın ve alaylı. Arkamızdan neler söylUyorlar kimbıllr! Korkuyor musun? Korkacak yaşı geçtlm çoktan, Gene de korkuyordu Korktuğ* nu saklamak İçin de gülerek bakıyordu adamın gözlerine. Umursamazhğını, ne kadar kıskandıgımı bilse! Ona benzemek İstiyordu. Korkunun üzerine yUrümek perv» sızca! Neler kaybettim korkularım, gUçsüzlUgüm yüzünden! Baskalan için yasadırn bütün ömrtU mü, ama bundan sonra hayır, hiç bir zaman! Arka salonda, kitaplıkta oturahrn, dedi Sahir Kırtay. Oraya kimse gelmez Küçük salona, okuma yerine git diler Gerçekten kimseler yoktu orada. Vapura bindıgi gün şöyle bir dolaşmış, penceresınden baktığı zaman kasvetli, havasız görünüşünden biraz UrkmUştü Nurly» hanım. Şimdi İse onunla beraber hoşlanıverdi kitaplıktan. Aman ne rahat yermis burası! dedi. Perdeler yeşü kadifeydi. t d küçük, camlı kitaphk vardı karşılıkh. Şöyle bir baktılar yaklaşıp. Kapakları eskimış çocuk romanlan, denizcilik üzerıne bir kaç bilgl der gisi, Jul Verne'den bir kaç kitap... Ne yoksul kitaplıkl diye güldü Nuriye hanım. Koltuklara dlyecek yok! dedi yazar. En iyisi de kimsenin olma ğ ması! Koltuklar kuş tüyü yastıklı, geniş ve rahattı. Yanyana oturdular. El ele turustular hemen. Sıcakhk ve iyilik yeniden doldurdu içini Nuriye hanımın. Gülerek. seveceı:likle bakıyordu adama. (Arkaaı »mrl • • • • • • • « • • « • • «• • • » « • • • •«• •• • • • • • • • • • • • •• « •• • **** • • • • • • •• • •• • •« • • ••• • • • «« • « • • • • • • • • • • • • » •• « • a**** • B f 2 ^ E B VB ^&M ^1 • • ^^F fl^aâ ^*^ a k* » a a a b B . • • • • • • « » • • •• • • • • • • • • • • • • • •• • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • « • • • • • • • a . » , a B a k^ • • • • • • • • • * • • • • • • • • • • • • « • > • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • « • « • • • • • • • • • • • • • • ^ ^ t B V B^ ""*<llliMtf,lM,Nt,tl»,l,t«tt»«»»(«IIH,MIHtl,fll,llfl,(lltllM«,»M,,,,<*t,,l>,,,,,,,,,,,,|,IMIIMlH,H,i,ll ^ ^ B H ^ ^ ^ B ^ ^ B B • •••• •••••• •• •• ^ b ^ •• H ai • • • ••••ta*aMB»»«k*«*aa««a««*«M»a«>a»««***«*«««*«««**«a>««**««»B«««*««B«««»»«««*»a«M«*ı»»a**aSiiiSi2Sia»ts«saaıa««««*«l«« konu ve resim: Ayhan Başoğlu SON DÖGÜŞ AVSEiLEÂLi ISTANBUL 6 25 Açıhş 6.30 Gunaydın 7 00 Köye haberler 7 05 Türküler 7.20 Sabah melo. 7.4S Haberler S 00 İstanbulda bugun 8 05 Bu pazar tızinle 8 30 Halk muz. dın. Istek. 9 00 Çağımızm kadım 910 Turk Sanat ve Halk Musikisi dlnleyid iıteklerl 9 40 Müz. çocuk oyun. 10.00 K. haberler 10 05 Plâklar donuyor 10.30 Çocukların kofesi 11 00 İst. Bele. Konserva. kon. 12.00 Yurdun sesl 12.25 K. ilânlar 12 30 Şarkılar 13 00 Haberler 13 15 Çarli Rahçl orkestrası 13.30 Reklâmlar 1S.0O K. haberler 15 05 Kayıp mek. 15 10 Opera kon. 15.50 Baglamanın telinden 18.03 Gençlik saaH 16 20 Operrt melo. 16 48 Kur'jn ve Turkçe açıklaması 16 59 Iftar ve ezan 17.00 Saz eserleri 17.10 Küm« faııl topluhığu 17.40 Çoeuklar lctal 17.55 K. habcrler 18.00 Reklânüar 19.00 Haberler 19.30 Turkuler geçıdi 19.45 K. Uânlar 19.50 Şarkılar 20.10 Bu hafta 20 30 S Yüzbaşıoğlu ork. 20.45 Sinema Dergiii 21.00 K. haberler 21 05 Şohret yolu 21.45 Türküler 22 00 Reklâmlar 22 45 Haberler 23.00 Gec* konaerl 24.00 Kapanıı. ISTANBtTL tL RADYOSTJ 14.57 Açüıj 15.00 TatU Içtn 15.30 S. opcretlcr 16.00 Pazar kon. 17.00 Çay u»ti 17.30 Kuçük kon. 18 00 Dans müz. 18.30 Haıtanın sollsti 19 00 Çeşltli melo. 19 30 Akşam kon. 20.00 Hafif müz. 20.13 Gençleıin sevdlklerl 31.00 Ayın besteclıl 22 00 Caz Sarkıcıları 22.40 Daıuedelim 23.00 S. seıler 23.30 Dans müz. 24.00 Şarkılar 00.30 Gecenin aeslenlfi 1.00 Rapaaif. İS SAATLEBi ANKARA 4.00 Açılıs 4.06 Sahur programı «M K. haberler 6.30 Günaydm 7 00 Koy» haberler 7.05 Sabah muz. 7.25 Saz eserleri 7.4S Haberler 8 00 Ankarada bugün 8 05 Türkuler 8 20 Muz. 8.50 Turk Müz. Din. İstek. 9 20 Çagımızın kadını s 30 İrteklertniz mlkrofonda 10 00 K. hıberler 10.05 Müz. Çocuk oyun. 10.25 Pazardan pazara 11.05 Bu pazar 11.35 Bulmaca 11.55 Dıskoteğlmlzden leçmeler 12.25 K. llanlar 12.30 Y. leıler din. lstek. 13.00 Haberler 13.15 Eyfelden muz. 13JS Şarkılar 13.55 Hangl mesleğl weçt\lm 14.15 Keklâmlar 15 30 K. haberler 15 35 Dllek kutusu 16.00 Şarkılar 16.20 tftar programı 16JU K. haberler 17 00 Ocak başı 17 25 İncesazdan Tahirbusellk fatlı 1T.5S K. lllnlar 18.00 Reklâmlar 19.00 Haberler 19 2ü Türküler 19 43 Uykudan önce 19^0 K. llanlar 19.55 Şarkılar 20.15 Spor dergiıi 20.25 Sevilen melo. 20.45 Bu hafta 21.00 K. haberler 21.0S Stüdyo 22.05 K. konav 82.» Şarkılar 22.43 Haberler ».00 Oee» kon. 23.45 Gec« yansına doiru 14.00 Kapanif. ANKARA İL BADYOSU 14 37 Açıhs 15.00 S. Klâıik eserler 15.43 Dansh çay 17.00 Pazar kon. 18.00 Plâklar 18.30 Akşam kon. 19.00 Haftanın solisti 19.30 Her hafta blr dilden 20.00 Ankarada bu hafta 21.00 Mozaylk 22.00 Caz müz. 23.00 Gece kon. 24.00 Gece ye müz. 1 06 Kapanıs. Valance'in cenazesini kaldır»nIardan birkaçım yakalamış, onlan kendiue göre sorguya çekl yordn. Istintak ettikleıinden biri, yahya Üsküdardan bir yabancının taksi ile feldigini, geldikten sonra da bazı sesler duyuldnğnnu anlatıyordo. Nnri Bey hemen sordn: taslardan bazıları yana yatraış, «Ne ğibi sesler?» aldığı ee birbirine destek olarak çarpık, çurpnk duruyorlar, bazıları da vap: «Herhalde tabanca sesleri!» vere devrilmiş bulunuyordu. oldu. Fakat N'nri Eeyin konosKabristanın bakımsız, otlar. tnkları adamlar, yabancıyı fötbaldıranlar bürtimüş bir hali mediklerini, hangi kapıdan çık vardı. Hayır sahiplerinden bazıtıf» da kimsenin farkına varma ları mezarlığa menekşe guUeri, dığını; fakat yalmın kapıların hammelleri ve sair çiçekli ağaçdan birinin arka yola, diferinin lar dikmişler, kinıse bakmadığı de Bogaziçine, yani denıze açıl için de bunlar birbirine kanşmış. dığmı da ilâve ediyorlardı. Fa ormanlık hale gelmişlerdi. Gecekat Nnri Bey konnştnğn insanla leri işleri olmadığı için de Nuri nn ne derece saçma işlere inan beyin konaştağu aylak insanlar. ! dıklannı bildifi için bir hıristi mezarhğın bu perişan halinden ! yan kadınımn müslflman imam istifade hammelleri ve baldıran tarafından müslüman mezarlıgı lar arasına saklanarak yahyı göna gömülmesinin hak din nez • zetlemişler; orada şimdiye kadar dinde câiz olnp olmadığını sormak saretiyle onlardan daba gönnedikleri güzel bir genç kızfazla malumat koparmağa çahşı dan bahsediyorlardı. Fakat dün yor, onlann tahassüs hislerinden akşam yalıda Wç fcimsenln olraadığmı, sabahın erken saatlerinde istifadenin yollaruu arıyordn. Miasma'nın Hacmm idaresindeki Mezarlk, yalının arka yolnnun araba ile beraberinde bir genç tam kenarından başlıyor, servi kadınla ddndüğunü söylüyorlardı. agaçları arasından nzwn, sivri mezar taşları görünüyordu. Bu Bu bir IngUiz, bir Amerikalı ya Sana, müessesenin kâğıt sarfiyatını kolla, dendl, kul]amlnuş kâgıt bardaklan sakla denmedi ya. Çeviren: B. KURTAEAN hut bir Fransız olabilirdl. Genç mekle beraber, söylenenlerin tek kızın çok güldüğünü, bir şeyleT bir kelimesini bile kaçırmadan anlatırken sesinin ortalığı çınlat dinliyordu. Nihayet d«h» fazU bir tığını. fakat Miasma'nın kızı ace şey öğrenemiyeceğini anlaymca le yalıya iteklediğini gördüklerini Nuri bey hızlı adımlarla yalının anlatıyorlardı. Fakat ondan sonra yolunu tuttu. Bahçedeki kırmızı, Hacı ve Madamın evden çıkrp git tiklerini. Hacının otomobili tîskü alev rengindeki yüdız çiçeklerl, dara doğru sürdüğünü, evi te beyaz papatyalar, güneş ve rütumizlemeğe gelen kadının ise kapı bet sayesinde azman olmuşlardı. yı kendi anahtariyle açtıgım birer Son derece göı alıcı bir manzar» birer hikâye ediyorlardı. teşkil ediyorlsrdı. Nnri bey bnnImdi, yalıda ya Ud genç bir lardan bazılannı kopararak ajarada bulunuyorlar; yahut ve zında geveliyordu. Ecdadı da samuhakkak birinin yalıds oldnğu vaşa gitmeden evvel böyle beyaa na hükmetmektc beis yoktu. papatyalardan kopararak ağızlanBunlan bir taraftan anlatırken. na atariarmış. Nuri bey kapınm bir taraftan da Nuri beyin üze tokmafını kopanrcasına şiddetle rinde ne tesir lcra ettiğini yan vuruyor, kahveden onu izleyip çözle dikiz geçiyorlardı. gelenler tecessösten çöı ve sinir Nuri bey ise ikinci bir k&se yo kesilmiş, şimdi ne olacağını meğurt jsmarlamış, bu sefer yoğur rakla bekliyoriardı. Nnri beyin dun üzerine pudra şeker dökmüş tü. Düzgün, yanık yuzünde tek fena halde hiddet ettiği her taalinblr çizgi büe yoktu Nuri beyin. den belli idi. Bazan dlnlemlyormuf gibi gözük(ArkM TST) AÇIKLAMA DEĞERLÎ OKVYUCVLÂR, Diyarbakır Tekel Başmüdürlüğünden 1 Başmüdürlüğümttzün kalorifer ve sıhhl tesisat onanını mevcut şartnamesine gör» birim fiatı üzerinden kapah zarf usulfl ile eksiltmey* çıkanlmıştır. * Keşif bedeli 28133.65 l i » olup feçici teminat 2110.02 liradır. B Eksütm« Başmüdürlügümuıde mutesekkil komisyon huzurtında 17/1/1966 pazartesl gunfi saat 14 de yapılaeaktar. 4 EksütmeTe istirak edebÜmek lçin en az 30000.00 liralık benzeri tesisatı yaptığma dair resml belgeyi ıhale fflnundes en az üç gün evveline kadar (tatil ^ünleri harlç) Komisyonumuza teslim etmeleri veya posta il« göndermiî olmalan lâzundır. Postada vâkl ^ecikmeler nazara ahnmaz. 5 Teklif mektuplarmın ve geçici teminatm Ihale îaatinden en u li; saat evveline kadar Komisyonumuza makbuz karşılığı verilmiş olması şarttır. 6 Şartname ve mukavele projeleri Basmüdürlüğümüz ile İstanbul, Ankara Başmüdürlüklennde ve İstanbuldaki Genel Müdurlüğümuzde görülebilir. (Basuı 7644/297) MİLLÎ PİYANGO BİLETLERİ 15 Ocaktan Itibaren T.C. Merkeı Bankası benknot matbaasmda ve numara rakamlan y»n H« de bellrtilmek suretiyle basılmaktadır. Yenlyılın Yenl biletlerinin Yenişekliyle SİZİN yaşantımza da yenilik getirmesinl dileriz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle