05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
TÜRKIYE DUVAR HARİTASI 1: 800.000 Milli Eğitim Bakanlığınca yeniden bastırümıştır. Pafta halinde 45., bezlisi lira fiyatla satılmaktadır. (Basın 7648/295) umhurivet 42. yıl soyı 14888 KÜRUCUSU: TÜNTJS NADÎ Telgnf ve meJrtup sdred: Cumhuriyet İstanbul Pocta Kutusu: tstanbul No. 248 2 2 4 2 9 6 2 2 4 2 9 7 2 2 4 2 9 8 2242 90 Telefonlar: 2 2 4 2 9 0 \ HÜSEllN Bugüaun diliyle bütiin ttk çıkan Jdtaplan > dizS» \ Un 6 ..3 «.i... Ho Pozor 9 Ocok 1966 f U YDfMZ ALflNDA 3İB EVLJNME BEN DEtÜ MİYİMT* ..«.İFFET A Dışişleri Bakanlığı düşen Amerikan uçağı hakkında açıklama yaplı ANKARA (Cumhuriyet Btirosu) ovyetJer Bhiiğinin Ankara Büyükelçlsl Nikita Rijov, dfin Dısisleri Bakanı thsan Sabri Çağlayangü'i ziyaret ederek iki saate yakın görusmüştür. Dışişlerıne yakın çevrelere göre bu görüşmede, geçenlerde esrarlı bir şeküde düşen Amerikan uçağı konusu ele alınmıştır. Çaglayangil, Sovyet Elçisi ile uçak olayı, Kıbrıs meselesi ve ticarî konularda görüştü Senatoda Bekata ile Çaglayangil tartıştı Dem/re/, Buhranrn vahim bir sonuca müncer olmasının mesuliyeti Yunanistana aittir,dedi GENEL GÖRÜSME SONA ERDİ ANKARA (Cumhariyet Bürosu) S Kıbnsın Arduıdan r ^ iz burada «Kıbns dâvası] B j n ı kim bu hale getirdi?» ,1 P J d i y e birbirimizi hırpala* " ^ mağa çalışaduralım, karşı tarafta Megaloldea'cılar bakınız na&ıl sisterali bir dttzen içinde, günlük olayların iniş çıkışlanna aldırmaksızın politikalarını yürütüp duruyorlar. Gümülcine'den yeni gelen bir &ğretmen ile biraı önce görüştüra. Anlattıklannı sıeağı sıcağına size aktanyorum : Batı Trakya'da yaşıyan 100 bin kadar Türkfi hem ekonomi hem de kültür yönfinden ezmek için Yunanlılar devamlı ve metotlu bir gayret harcamakta, bekledikleri sonncn da adım adım ele geçirmektedirler. Nitekim 1923 yıllarında ikiyttz bini aşkın olan Turk nüfasunun bugttn oradm yandan fazla azalmış bolunması, bunn hiçbir knşknya yer vermiyecek bir blçimde gözler Sniine aermektedir. Ekonomik baskının ağırlık noktasını ayrıcalı işlemlerde görüyoruz. Kanun maddeleri tek taraflı yorumlanmak soretiyle Türk köylüsü her zaman ağır vergiler altında kıvranmakta, vergi borcunu ödeyemez hale soknlup malını mülkünü satmak durumuna götürülmek istenmektedir. örneğin bizde olduğu gibi, i'unanistanda da tütün ekicilerini aracı tüccara karşı korumak amacı ile kurulmuş bir devlet mekanizması vardır. Tüccan n tiyatları kınp üreticiyi sömürmesine engel olmak için gerektiği zaman bu devlet ofisi müdahate alımları yapar. Bu kornyucu iedbir sayesinde Tunan köylüsü, içerde olsun, dış piyasalarda olsun, ürününü değeri pahasına satmak yeteneğini elinde tntar. Ne var ki, Türk asıllı tütün ekicileri ba himayeden yoksun bırakılmışlardır. Onlar ttrünlerini yalnız ve yalnız devlet ofisine satmak zornndadırlar. Böylece devlet, en iyi ürününü yetiştiren Türklerin malını ncuza kapatıp bunları sonra dış piyasaya üçdört misli fiyatla satar. Bn vaziyete maddeten tahammfil edemiyen soydaşlarımız da fırsatını buldular tnı çiftlerini çubuklarını elden çıkarmağa veya anayurda, ya da son yıllarda sıkça görüldüğü gibi Bulgaristan'a göç etmeye bakarlar. Bu baskılan yaparken Yunanlılar oldnkça ustalıklı metotlar kulIanmakta, Türk hükumetlerinin gevsek davranışlanndan yararlanarak, dışardan bakıldığı zaman sanki hukuk kurallanna bağlı imişler gibi görülmektedirler. Verimli topraklarda şu kadar dönüm tarlası olan bir ailenin, aynı durumdaki komsusu \unanlı zengin olurken, sekiz on yıl içinde nasıl perişan bir hale jjeldiğini arayıp soran bulunmadıgı sürece bu «hukukî» görünüsfi de elbette olağan saymak gerekir. Kıbns antlasmalarını pervasızca çiğneyen, soydaşlanmıza yapmadıgı işkence kalmayan Makarios da geçenlerde Birlesmis Milletlerde davranıslannın «bukuki» liğine dair fetva almadı mı? Ekonomik baskılara paralel olarak yürütülen ve aslında bn baskılan destekleyip kolaylastırması gereken kültürel baskılar da ayrıea dikkate değer. Bilindiği gibi, Milli Kurtulus Savaşından sonra Batı Trakya 150'liklerin sığındıgı bir merke» olmuştu. O zamandanberi Tunanlüar burada bir Atatürk ve devrim düşmanlığı hareketini yaşatmak, geliştirmek ugruna ellerinden gelen gayreti esirgememişlerdir. Gümülcine ve tskeçe'de Milliyet, Sebat, Trakya, Akın, öeretmen adında baslıca bes dergi ve gazete çıkardı. Başlıklarından da anlasılacağı uzere bunlardan ilk üçü tamamiyle gerieilerin, yobazların vönetimin(Arkası Sa. 7, Sü. 3 te) Sovyetler, bu uçağın Türk topraklanndan kalktığı gerekçesiyle hukümetimize kırgınlık ifade etmektedirler. Nitekim Büyükelçi, görüşmeden sonra, gazetecilerin, bu konudakl sorularına cevap olarak, «Söyliyemiyeceğim şeyleri bana söyletmeyin» demiştlr. M Arabuluculuk GazetecUerln, «Kıbrıs meselesinin çözümü için, Sovyetlerin, Tür kiye ile Yunanistan arasında bir arabulucu rolü oynamayı dttşünüp düşünmedikleri» sorusuna da, Büyükelçi Rijov, şu cevabı vermiştir: «Prensip olarak arabuluculuk, asîl bir müessesedir. Böyle bir gö revi almak için taraflann arzusu gerekir. Arzn edilirse, bu arzu ta rafımrzdan memnunlukla tetkik edilir. Halen Taşkentte Keşmir meselesi için yapılan çalışmalar memnunluk verlcl tarzda cereyan etmektedir.» Büyükelçi Rijov. Dışişleri Bakanı ile iküi ticaret anlajmasının bu yüki tnübadele hacmini tesbit edecek 1966 ticaret protokolu Uzerinde konuştuklannı söylemi» ve bu konuyia ilgıli bir ticaret he yetlnin 13 Ocakta Türkiyey» goleceğini de açıklamıştır. illî Birlik Grupu tarafmdan verilen bir önerge ile Cumhuriyet Scndtosunda açılan ve uç gundur devam eden «Kıbns Genel Göru«mesi» dün gece sona ermiştir. Bir konuşroa yapan Başbakan Demirel. «Kıbns meselesi bir iç mesole değildir, bir dış meseledir. Bu meselenuı çozümü milletçe hepimizi sevindirecek, yahut bunun için katlaııacağunız fedakârlık yine hepimiz tarafmdan katlanılacaktır. Bu buhraum vahim bir sonuca müncer olması mes'uliyeti Türkiyeye ait olmaz. Bu mesuliyet tanıaraen Yunanistana aittlr^ demiştir. Dünkü birleşlm, Bekata Ue Çağlayangil'in çatışması ve geçen birleşimde Başkan Fikret Turhangil'in Johnson'un mektubunun açıklanmasını öngören önergeleri oya koymamasına karşı ya pılan şiddetli tenkidlere sahne Makariosa HAffl "Yabancı üslerdeki imtiyazlar kaldırılmalıdır,, ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) nazartesi gunü Karma BUtçe Komlsyonunda görüşülmeye baslanacak •olan Dışışleri Bakanlığı bütçesi için hazırladığı raporda Erol Akçal (A.P.), «NATO anlaşmasının ruhuna uvgun olarak, topraklammz üzerinde kurulmuş üslerdeki faaliyetlerin, memleketimizin güvenliği ile doğrudan doğruya ilgili olmıyan imtiyazlardan arınmasımn gerekli olduğunu» ileri sürmuştür. Akçal, hazırladığı raporun «teklil ve temenniler» bölümünde şu bususları belirtmektedir: verdik ANKARA, (Cnmhariyet Bürosu) , Kjbru Cumhurlyetl Anaya6asının,, ' temel hUkUmUrlnden 182 nci maddestne aykırı bir kanunun, Rum Mecllslnce onaylanması üzerine Hükumetlmiz. Malcarlos ldareslne sert bir protesto notası vermlştlr. Kvbns Cunüıurlyetinde, memurlarm tâyln, eraeklilik, maaj Te diğfr dnromlarmı dilzpnlemekle gbrevli Amne Hizmetien Komısyonnnnn, kunıluj statdsünü değijtiren yeni kanun, bflyük tcpki U« klrsılanınıf ve Dıjttlert aakanlsiMust* huıri». ' nan protesto notasınff», kanntnm Ceıl alınması fskl düzenlnln deva , mı istenmiştir. , Söz konusu yeni kanun. yedl Rum, Dg Tttrk üyeden kurulan Komlsyonun bu düzenlnl deglştlrmekte, Türk lerln Komlsyonda görev almalarını Ooleyerek komlsyon üyelertnln sayı ı mnı beşo tndlnnekte ve Uye seçlml . nl de Cumhurb&şk&nmın yetkllerl •raana aokmakt&dır. IIVİU CHP li senatör Hıfzı Oğuz Bekata, «Johnson'un böyle bir mek tup göndermiyeceğini» Ueri sürerken, Dışişleri Bakanı thsan Sabri Çaglayangil, «Bize böyle bir mektup gelseydi cevap dahi vermezdik» şeklinde konuşmuştur. Bekata'nın «Çaglayangil, Patrikhane konusunda zaaf içinde bulumnaktadır.» demesıne karşılık, Çaglayangil «Patrikhane yabancı bir müessese değil, ruhanî bir Türk müessesesidir.» demiştir. olmuştur Dış Politika hedefi Tüıkıyeuin müstakbel dış politikasında, Türkiyenln hareketlerine yalnu kendi iradesinln hakim olmasını sağlıyacak formüUer üzerinde durulınası csas altnmalıdır kanısındayız. Memleketimizin genel politika hedefmin hür memleketlerin, ferdî menfaatlerle gölgeleamemiş genel politika lıedeflerine yoneitilmesinde herhangi bir anlaşmazlığın zuhur edeceği düşünülemeı. Esas olan nokta, hür devlctler safinda tâyln edilmi; genel dış politika hedefmtn bu gru» memleketlerin münferil menfaatlerinln tesiri altında kalmamıs bulunmasının sağlanmasmda olacaktır. Başbakanın konuşması Başbakan Süleyman Demirel, göruşmelerin sonunda bir konusma yapmış, Birleşmiş Milietler kararının B. M. Andlaşmalarının hak ve hukukuna aykuı olduğunu, tatbik kaabiliyetl bulunmadığını belirttikten sonra özetle şunları söylemiştir: «Bölge ve dünya sulhunu korumak için gösterilen sabnn bir sonu olduğunu herkesin bitaıesi gerekir. Artık Kıbns meselesinin sulh yolu ile halli bizden çok bu meselede taraf olmuş diğer milletlerin mesuliyetindedir. Zira, biz bu meselede hüsnüniyetimizi göstermişisizdir.» Demirel, sözlerine şöyle devam etmiştir: «Bu buhranın vahim bir sonuca müncer olması mesuliyeti hiç bir şeküde Türkiyeye ait olmaz. Bu mesuliyet tamamen Yunanistana aittir. Dostlanmızın, müttefiklerimizin, komşulanmızm Türkiyenin bu hakh dâvasına gösterecekleri alâka veya alâkasızlık da buhranın neticelerini ve bundaki mesuliyeti teyit edecektir.» Başbakan buhranın çözümü için: «Kıbns meselesinin çözümü Zürich ve Londra anlaşmalanna istinad etmekle bulunabüir» demiş ve Adanm Rum ve Yunan askerleri ile her çeşit silâhlarla is(Arkası Sa. 1, Sü. 6 da) Dtşişleri yalanladı öte yandan Samsunun doksan mıl kuzeyinde düşen, Amerikan savaş uçağının yarattığı tepkiler ve «Kızıl Yüdız» adlı Sovyet gazetesinde yayımlanan bir makalede, Türk kıyuannın Amerika ta rafından sulhü bozucu tehlikeli amaçlarla kullamldığı yolundaki iddialar üzerine, Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Oktay tşcen, Türkiyenin Sovyetler Birliğine karşı hiç bir hasmane fikir ve davranış taşımadığını söylemiştir. Dışişleri sözcüsfi, hukütnet prog ramında da belirtildiği üzere, Tür kiyenin Sovyetlerle arasında kurulmuş bulunan iyi komşuluk ilişkilerini geliştinnek arzusunda bulunduğunu, kültürel ve ekonomik münasebetleri de daha ileri bir seviyeye ulaştırmak için temaslar yapüdığını bildirmiştir. Dışişleri sözcüsü, son günlerde Karadenize bazı Amerikan savaş gemilerinin çıktığı söylentilerine de değinerek, halen böyle bir şey olmadığmı, ancak, ban şartlara ve kayıtlara bağlı olarak Montreux anlaşması gereğince ya bancı savaş gemilerinin Karadenize çıkabileceklerini ifade etmiş, bugüne kadar, bu uygulama içinde, Amerikan savaş gemüerinin zaman zaman Karadenize açıldık lannı belirtmiştir. Batı ile ilişkiler Yije bu çerçeve dahilinde, Batılı memleketlerle memleketimizin arasındaki münasebetlerin, kendi özel menfaatlerüniz zaviyesinden yeniden gözden geçirilmesi bir zaruret halinde kendisini hissettirmektedir. NATO antaşması ruhuna uygun olarak topraklarınuz üzerinde ku rulmuş üslerdeki faaliyetlerin memleketimizin güvenliği ile doğ rudan doğruya ilgili olmıyan imtiyazlardan annması zannımca zanıridir. NATO âzâsı olan memleketlerle münasebetlerimize bilhassa bu sırada gerçekçi bir açıdan bakılması zaruridir. Bu memleketlerle Ankara (Cumhuriyet Bürosu) olan münasebetlerimizde ancak TRT Sıyasi Yayınlar Hakem Türkiyenin savunucusu kaldığını Kurulu CHP ve l'IP ın raüyoda uzun zamandır esefle müşahede Başbakan Süleyman Demıreie ettiğimiz NATO tesanüdü gibi cevap vermek hakkını kabul etaldatıcı esaslardan bareket alışmiştir. kanlığımıza bir son vermek icap Karar dün öğleden sonra TRT eder. Genel Müdürlügüne intikal ettirilmiş, Genel Müdürlük de akSovyet bloku ile şam üzeri birer resmi yazı ile ilişkiler CHP ve TtP Genel Baskanlanna kararı duyurmuştur. Sovyet bloku memleketlerle oCHP ve TİP, Başbakanın, TRT lan münasebetlerimizde, ana dış ye kendi imzasını taşıyan bir yapolitika hedeflerimize zarar verzı ile gönderdiği basın toplan memek kaydı ile, iyi komşuluk tısı metnindeki kendi parlileriymünasebetlerinin takviyesı lâzım le ilgili kısımlarına cevap veredır. eeklerdir. Bu cevaplar, kanunun âmir bükmüne göre, iki gün iKızıl Çin konusunda çinde, yani en geç yarın akşama Doğu blokunun savaş müdafii kadar Türkiye radyolarının sagrupuna önderlik eden Kızü Çin, at 13 ve saat 19 bflltenlerinde bilhassa B.M. karşısındaki duruyayınlanacaktır. mu ile UgUi olarak değişik tarzDemirelın basın toplantısının (Arkası Sa. 1, Sü. 4 te> TRT ye bir tezkere ile gonderilen yazıh metninin dışındaki sualcevap kısmını TRT tendi inisyatifi ile yayınladığı ıçın hakem kurulu bu kısımlar için CHP ve TİP e cevap hakkı tanımamıştır. İki gündür devam eden kar ve hrtına yüzunden elektrik ve telefon hatlan zaman zaman kesilmiş, ârızalanmıştır. Resimde, Maslak yolunda telefon hatlannın askeri ekipler tarabndan tamir edilişi görülmektedir. Yunan Biiyükelçisi yeni teklifler ile Ankaraya dönüyor Atina, (ajı.) Bir süreden beri Atüıa'da bulunan Yunanistan' ın Ankara Büyükelçisi Alesandros Sgurdeos, hükumeti ile yaptığı gorüşmelerle ilgili olarak muhabırimize şunları söylemiştir: «.Vnkara'ya bir hayli yüklfi dönüyorum. Hükumetinize, hükumetim adına tekliflerde bulunacağım. Ağır havayı dağıtmak zamanı gelmiştir, kanısındayun. İki li görüşmelere devam edileceğinl ve bu defa bundan olumln bir sonuç ahnacağım zannediyorum. Bu konuda iyimser oldugumu bu vesile Ue açıklamak isterim. Çok zaman, hiç umulmadık bir anda en güç problemler çözülür. Bunun İçin çalışıyorutn.» Büyükelçi önümüzdeki salı veya cuma günu Ankara'ya dönecektir. Diğer taraftan, Yunan hükumetinin bir Türk Yunan Kıbrıs konferansı teklifinde bulundugunu kesinlikle yalanladığı dün Yunan resml nı&kaınl&nııc& bUdirümiştir. Bbylelikle Yunan basımnda çıkan ve şubat ayında Romada uç ulke arasında bir konferans toplanacağını ileri süren haberler yalanlamış olmaktadır. öteyandan Yunanistanda şöhret ve itıban zirveye varan Makarios, 10 ocakta transit olarak Atinadan geçecek ve Çirimokos ile, hava alanı şeref salonunda yapacaklan görüşmede, 20 ocaktaki toplantıda görüşecekleri konuları tespit edeceklerdir. Ceyhan nehri taşkıtıı 30 milyon liralık zarara sebep oldu YURT HABERLERt SERVİSt duC eyhan ve Kadirli ovalarmda su baskınına uğrayan köyler.karfeciyağışı ruınlannı rauhafaza ederken yurdun diğer bölgelerinde artmış, bu arada Artvın'de dört ki?i çığ altında kalarak öhnuştür. ADANA Ceyhan nehri taşkınm 30 milyon liralık zarara sebep olduğu dün nçıklanmı;, uğramlan büyük kaybnı daha da artmasuıdan endişe cdıldıği belirtilıniştir. Ceyhanda bozulan içme suyu ve elektrik işletmcnı tesıslerinin onanlmasma çalışümakta, su altındaki bucak ve köylere yıyecek maddeleri, ilâç, tıbbî malzeme sevki motorlu kayıklarla yapılaoünr.ektedır. Taşkına uğrayan bölgelerde mahsur kalan 24 kişi önceki gece kurtanlmışür. Bunlardan Misis bucağında kurramalara rağmen bulunamamıstarılan sekizinin, hırsızlık maksatır. dı ile portakal bahçesine girdıkDİGER BÖLGELERDB leri, sel tehlikesi karşısında ağaçAfyon Valisi thsan Aras ile lara tırmandıkları tesbit olunSağlık Müdürü, Kulak köyünmuş, sanıklar tevkif olunmuştur. den dönerlerken şidetli tipiye ya Suların istilâsına uğramış bölgekalanmış, geç vakit şehre dönelerle irtibat helikopterler ve mo bilmişlerdir. Sakarya'da Karasu torlu kayıklarla sağlanmaktadır. ve Aİyazı ilçeleri ile irtibat keDSİ 6. Bölge Müdürü, Ceyhan (Arkası Sa. 7, Sü. 1 de) nehri taşkınlanndan kurtulunması nın ancak bir baraj inşaası Ue mUmkün olabileceğini söyiemiş, «Baraj, bu bölgeyi âfetten kurtaracak yegâne çaredir» demiştir. Misis Ceyhan arasındaki hattın sular tarafmdan istilâ edilmesi üzerine Ceyhan ve Adana isükametlerinden gelen trenlerde ki yolcuların aktarma edilerek yollanna devam etmeleri sağlan maktadiT. İLK CAN KAYB1 Bacı Gülşer adlı bir köylü, atla köyüne giderken Savrun'un sel sulanna düserek boğulmustur. tlgililere göre, başka caa kaybı tesbit edilmemistir. DÖRT KİŞİ ÇIG ALTINDA KALDI ARTVİN Zeytinlik bucağının Yukan Maden köyü halkından Hamza Haner, Mehmet Şimşek, Zülfikâr Aklı ve HaUl Şhnşek, cuma namazını kılmak için gittikleri Yusufeli ilcesinin Günyayla köyünden dönerlerken Vamnagore mevkiinde çığ alttnda kalmıilardır. Köylüler, bütiin a | | ' | ı |1 : ı CHP VE TİP'E RADYODA CEVAP HAKKI VERILDİ Rarakolda intihar eden gencin cesedi mezardan çıkarılıp morga kaldırıldı Üsküdar Emniyet Âmirliğindeki intihar olayı yeniden Savcüığa intikal etmiştir. Üç gün önce hır' sızhk suçu ile götürüldüğU Üsküdar Emniyet Âmirliğindeki nezarethanede kendisini asan Bingöl; lü Arslan Açıkalın'ın hemşehrileri, cesedin mezardan çıkanlarak otopsi yapılmasmı istemişlerdir. Anadolu yakasi Adlî Tabibinin vermiş olduğu rapor gereğince Ka racaahmet mezarbğına defnedüen 20 yaşındaki Arslan Açıkalın'ın cesedi dün, Savcı ve diğer ilgililerin nezaretinde mezardan çıkanlmıştır. Poliste tazyik gördüğü ve bu sebepten hayatına son verdiği iddia olunan gencin cesedi Morga kaldırılmıştır. Morg raporundan sonra verflecek otopsi ra poru durumu aydınlatacaktır. Olaydan sonra Üsküdar Savcılığınm yapmış olduğu soruşturmada, kasit görülmemiş ve karakol ilgilileri hakkında ademi takip kararı vermişti. Cesedin mezardan çıkanlması ve Moıga kaldırılması konusunda polis yetkilileri: «Gencin hemşehrileri bir dilekçe ile Savcüığa müracaat etmişler. Ortada şüpheli bir durum olmamakla beraber, biz de cesedin otopsi yapılmasına tarattarız» demişlerdir. «ENOSÎS» kademe kademe gerçekleştiriliyor (K. Daponte bridiriyor) ATtNA Bir kaç gündenberl Tunan Hükumeti ile görüşmelerde bulunan bir Kıbrıs öğretmenler heyetinin, Yunanistandaki eğitim mevzuaünm Kıbrıs'ta da uygulanması suretiyle eğitim alanında «Enosis» sağlanması yolundaki temaslan devam etmektedir. Bu konuda hazırlanacak rapor, iki hükumete de sunulacaktır. Evvelce de «Enosis» in kademe kademe gerçekleşmesi amacıyla tarını, ticaret ve bankacüık kollarında bu şekilde bir koordinasyona gidihniştl Suna Korad Sıına Korad Scala'da oynayacak ANKAnk, (Cumhuriyet Bürosn) Deflet Operası Sopranosu Suna Korad tlnlü Scala Operası İle Uç sylık bir mutaTele tmzalamı^tır. Sanat çeTrelerlnae büyük blr basan olarak nltelendlrilen bu anlasmtvy» göre Korad. Scala Sshneslnde Elgolettl T« Omneo Jülyet Operalannda oTnayaeaktır. NADİR NADt Şn »atırlan Ifitten okuyanuz: «... Ayasofyanın kapatılması işte böyle olmuştur. Ve Türk tarihine, mukaddesatına, ruhuna, ıhanetlenn en büyüğü şeklinde meydana gelmiştir. Türkü, tstiklâl Savaşında yoktan varettiğini iddia eden bir zümre ve (klik) zihniyeti, Ayasofya ile, Türk vatanını, göklerdeki aslî ve hakikî vatanı ile beraber satmıştır.» Bu bir konferanstır Üstelik konferans, Türk Talebe Birligınde verilmiştir. Ve konferansçı, hızmı alamamış olacak w. bnnu çıkardığı mecmuada da yayınlamıştır. îalnız, korkusundan, Atatürk adını ağzına alamamıştır. Ayasofyayı klm müze yap. tıî Atatürk. tstiklâl Savaşını Wm y»p«ı? Atatürk. Demek, Atatürk Turlc taıibüıe en bflyük ihsneti Işlemiş, ^e Tariyle yoğiyle Türk vatanını satmıs. Basm hürriyetj, s5z bürriyetl dıyoruz. Meslek adamlan olwar onn. en geniş şekliyle, elbette biz de isteriz. Ama insaf edin. Böylesine ne basın hürriyen, ne söz hürriyeti denmez. Bn, düpedüz, bir terbiyesizlik, bir küstahlık örnefidir. *** Kıstah
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle