24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
BAHÎFE iKf 'V Ocak 1966 CDMHUBİTBT TURK YUNAN HARBI M. Emin AYTEKİN senesinin ağustos ayında, Napolideki Güney Avrnpa Müttefik Knvvetleri Kamandanlığının ORAZİO caddesindeki mnvakkat karargâhında, Başkumandan Amiral CARNEÎ mfittefik subaylara hitap ediyordn. Amiral, yakın geçmişte birbirlerine hasım iki devlet olan, Türkiye ve Tunanistarun NATO Teşkilâtı içerisinde snlbçn ve yapıcı bir gaye ile birleşmiş olmalarındaki memnuniyetini belirtiyor, bn neticenin gelecekte milletlerarası hükumetlerin yok edilmesinde ümit verici bir başlangıç olduğuna işaret sayıyordn. Bn tarihte Türkiye ve Yunanistan NATO'ya yeni katılmışlardı. Başkumandamn memnuniyeti kendisini dinleyen mfittefik subaylar tarafından da paylaşılmakta idi. Aneak zâbiren bn neticeden memnnn görünmeye çahşmakla beraber,. hakikatte memnnn olmıyanlar da vardı. Bnnlar Yunanlı subaylar idi. Yunanlılar Türkiyesiz bir NATO'nun kendilerini daha çok tatmin edeceğini düşünmckle beraber, NATO'yu Türkiye aleyhine faydalanılaeak bir vasıta baline getirmenin mümkün olabileceğini de ümit ediyorlardı. NATO onlara göre, Tfirkiyeyi sıcak havasında sararken gizlice sırtından hançerleyebilecekleri bir teskilât haline konabilirdi. N'itekim sonradan çahşmalarını tanıamen bn istikamete yöneltmişler, NATO'nun fihenkli havasını daima bn yönden sabote etmişlerdir. Tunanhlardan başka biç kimse, 14 sene sonra Türkiye ve Yunanistanın bir harb atmosferi içerisine girebileceğini düşünememekte idi. MEGALO ÎDEA'ya and içmiş fütnhatçı Tunan şSvalyeleri ise, er geç Türkiye ile karşı karşıya geleceklerini düsünerek bütün hesaplannı buna göre yapmış bnlnnmakta idiler. Bugünkfl netiee Türkiye de dahil olmak üzere bütün dünya için fizüeü bir sürpriz olmasına rağmen, Tnnanlı komşulanmızın hiç bir zaman meçhnlfl olmamıştır. Türkiye Kıbns milli dâvasında karannı vermiştir. Bu karar Yunanlılann tutumuna göre, ya bansçı yol ile halledilecek, veya bu olmadığı takdirde. pahası ne olursa olsun, silâh ile neticeye baglanacaktır. Elbette neticenin sonnnlnluğu ırkçı Yunan siyaset adamlarma ait olacaktır. E. KUR. ALB. idare edenler, 20 senedenberi dünyada bSIge bölge çıkan askerî ihtilâfların hiç birinde fiilî bir rol almamaya hnsnsî dikkat ve itina göstermislerdir. Türkiye Kıbnsta millî hedefinl elde edeeek kudrete sahiptir. Teşkilâtlanmış 15.000 kişilik Kıbns Türk ordnsu da Türk kuvvetlerine sağlam bir köprübaşı sağlamaktadır. Türkiye ve diğer ülkelerdeki uygulama Doç. Dr. Halil NADAROĞLU ahiyetini, tarihî gelişmesini ve çeşitli tatbik şekillerini dünkü yazımızda belirttiğimiz en az geçim indirimi, teknik yapısı Itibariyle genel olarak vasıtasız vergilerde, özellikle de Gelir Vergisinde tatbik edilebilmektedir. Bu müessesenin, vasıtalı vergilerde uygulanması pek mümkün değildir. Vergi tekniğinde hujule gelen birtakım gelişmeler, «n az geçim indirimine tekabül edebileeek birtakım uygulamalann vasıtalı vergilere de tatbikini mümkün kılmakta ise de^ zarnri ihtiyaç maddelerinin vergi 4ıaında bırakılması gibi bunlar henüz arzulanan seviyey* ulaşmıs değildir. I Manzarai umumiye Amerikan Elçisi bilmelidir ki Türkiye Kongo değildir... diye yazıyordn dün bir gazetenin başyazısında. Zaman zaman böyle cümleleri ben de kullanıyorum. Başka yazarlar da kullanıyorlar : Türkiye Kongo değildir, Türkiye Dominik değildir, Türkiye Vietnam değildir, Türkiye Venezuela değildir... Düşündüm kendi kendime, peki Türkiye nedir? Ne dnrnmdadır bngün? Acaba kendi kendimizi boy aynasında bütün gerçeklerimizle görebiliyor mnyuz? Gerçeklerimizi iylce teşhls edebiliyor mnynz? Kitaplığımın rafına elimi nzatıp Atatürk'ün Söylev'inl çeklyornm. Daha ilk satınnda şn cümle : 1919 senesi Mayısının 19'uncu günü Samsuna çıktım. Vaziyet ve manzarai umumiye... Bngün 6 Ocak 1966. Bir Türk vatandaşı Türkiyenin durumunu tesfcit etmek istese, acaba neler görecektir? AUtürk'ün deyişlyle manzarai umumiye nedir? Şimdi geliniz beraberce tesbit edelim bunu : 1 6 Ocak 1966 tarihini yaşıyan Türkiyede PTT kapitülâsyonu vardır. Türkiyede yaşıyan on binlerce Amerikalı Türk postalannı knllanmazlar. Onlann özel ve imtiyazh posta teşkilâtı vardır. AJP.O. diye anılan bn yabancı posta teşkilâtının imtiyazı sayesinde iıtedikleri mallan kontrola tâbi olmadan sınırlanmudan geçirirler. 3 6 Ocak 1966 tarihinde Türkiyede petrol kapitülâsyonu vardır. Yabancı petrol şirketleri Mr. Max Ball'nn hazırladığı bir kannnla imtiyazlar kazanmışlardır. Ve hem aramada, hem işletmede ve hem de satıştaki imtiyazlariyle devlet içinde devlet knvveti kazanmışlardır. 2000'e yakın satış istasyonn ile Türkiyeyi bir ağ gibi aarmışlardır. 3 6 Ocak 1966 tarihinde Türkiyede Adliye kapitülâsyonn vardır. Memleketimizde yaşıyan binlerce imtiyazh yabancı, suç işledikleri zaman Türk mahkemesinin karşısına çıkanlamazlar. O bölgenin yabancı kumandanı, bir mektnpla Türk hâkiminin bn konudaki yetkisini kaldırabilir. 4 6 Ocak 1966 Türkiyesinin Merkez Bankasında yabancı bir devletin emrinde yüz milyonlarca Türk lirası bnlnnmaktadır. Amerika bn parayı kendi tercihlerine göre Türkiye içinde knllanabilir. 5 6 Ocak 1966 tarihinde Türkiyenin başmda yabaneı büyük devletlerin, eski adiyle Düveli Muazzama'nın teşkil ettikleri bir Konsorsiyum vardır. Geçmişteki Düyunn ümnmiye gibi, Türkiyenin iktisadiyatını kontrol altına almıştır. Plânlanmızı inceler, istediği ve beğendigi yatınmlara para verir, devlete yön gösterir, kalkanmamız Konsorsiyumun vesayetl altmda yürütülür. 6 6 Ocak 1966 tarihinde Türkiyenin başında Amerikan Yardım Teşkilâtı vardır. Bn teskilât Konsorsiyum ile birlikte Türkiyeyi kontrol eden kurumdur. Daha geçenlerde kalkınma hızımızı yüzde 6 olarak tesbit etmistir. Ve bn Teskilât da Türkiye içinde kendi siyasi çıkarlanna uygun yatınmlan destekler. 7 6 Ocak 1966 tarihinde Türkiyede Amerikalı Mr. Randall'ın hazırladığı kanunla knrulmnş yabancı şirketler vardır. Bunlar kârlannın hemen hepsini dışarı çıkarabilirler. Amerikanın Merkez Bankasındaki paralariyle desteklendikleri gibi özel bankalar da kurmuşlardır. Memleketin her yönünde geniş ve derin etkilere sahiptirler. 8 6 Ocak 1966 tarihli Türkiyede ordu, asağı yukan tümüyle NATO'ya bağlıdır. NATO düzeni dışmda bir millî kuvvet teşkili istenmektedir. NATO'ya bağlı kuvvetlerin Başkumandanlığı Paris'tedir. NATO savaşı esasına göre tertiplenmiş ordulanmız Yunanistana ve Kıbns'a karşı harekete geçmek isteyince, bize NATO için verilenlerin NATO menfaatleri dışmda kullamlamıyacağı hatırlatıltmştır. 9 6 Ocak 1966 tarihinde Türkiyede yabancı bir devletin 35 milyon metrekare üssü vardır. Bu topraklara inen ve kalkan uçaklan Türkiye Cumhuriyeti kontrol edemez. Bn topraklara inen birlikleri de devletimiz kontrol edemez. Bn üslerden yürürlüğe konacak hareketler, Türkiyeyi devletimiıin iradesi dışmda bir savaşa götürebilir. 10 6 Ocak 1966 tarihinde Türkiyede Amerikanın resmen yüzIerce istihbarat memnrn vazife görmektedir. Uzman, teknisyen, Banş Gönüllüsü adı altmda yayılan bn elemaalsr, Türkiyeyi en ge' niş anlamda kontrol altında tntmakttv, ve yaptıklan anketlerle ber çeşit alanı bizden iyi bilmektedirler. Türk Yunan çatışması B Kıbrısa müdahale fv^ürkiyenin Kıbnsa askerî müdataalesinde, •• pratikte, bazı müşküllerle karsılaşması müm * kündür. Bn müşkülât, müdahale etme ortamının ve zamanının tâyininden doğacaktır. Kurnaz Makarios, ENOStS'e yönelen tasarruflarmı sessiz sedasız, kademe kademe alır ve Türklere karşı bir katliâm bareketine veya bir askerî çatışmaya imkân vermemeye dtkkat ederse bn ortam nasıl yaratılabilecektir? Makarios'un tasarrnflanna bağlı kalacak bir müdahalenin, baskın tesirini kaybetmesi mahznru nasıl yok edilecektir? Bu Mrulann çözülmesi, berhalde, inisiyatifin Makarios'un elinden alınması lâzımdır. Bunnn imkân ve şartlan aranarak bulunabilir. Kıbnsın bngün Aralık 963 e nazaran büyük askerî güce sahip müstahkem bir ada olduğu vâkıadır. Fakat dünyada sayılı Normandia sahll tahkimatının, Majino ve Zigfirid müstahkem mevzilerimn yanldığı fla bîr vâkıadır. Knvvet ye tahkimat kir askeri barekât için mühim faktöt* lerdir. Fakat hiç bir zaman kesin bir mânia olamazlar. Adaya yapılacak askerî harekâtın politik tahdidlerle kısıtlandıği takdirde, başan şansı azalabilir. Bir defa askeri harekâta karar verdikten sonra, bunnn başan sağlaması için her türlü imkân ve şartlann silâhlı knvvetlere verilmesi lâzımdır. Silâhlı kuvvetler adada ölüm kalım savaşına tutusacak Makarios ve Yunan kuvvetlerini yok etmeyi hedef alacaklardır. Bn sebeple knllanılacak kuvvet, zaman ve saha üzerinde iam bir serbestiye sahip bnlunmalıdırlar. Yeter kuvvete sahip miyiz? rm^ürkiyenin Kıbnsa müdahalesinin dünya ü•* zerinde nyandıracağı tepki Makarios'un böyle bir müdahaleye müstahak olması şartlan ile oranU olacaktır. Elbet de dünya, Türkiyenin bareketi karşısında tepki gösterecektir. Fakat bu tepkiden korkmamak lâzımdır. II nci Dünya Savaşının kurduğu dünya dengesini bozmamak için Amerikanın Kore'de ve Vietnam'da ağır fedakârlıklara katlandığı bilinirken, Doğn Batı dengesinde kilit mevkiini işgal eden Türkiyeyi Yunanhların hatın için, altın bir tepsi içerisinde Sovyetlere ikram edeceğini düşünmek fazla sâfça bir hareket olacaktır. Bngün Sovyetler Birliğıni n Kıbns ile birlikte, Ynnanlılann Türkiyeye taarruzu, veya Türkiyenin Tnnanistana taarruzu ile mümkün olabilir. Ynnan Ordusn, Batı Trakyayı da terk etmek üzere, Kuzey Yunanistan koruma kuvveti olarak knllanılmış, savnnma ordnsn niteliğinde bir kuvvettir. Kıbnsa kuvvet ayırmak, Adalara, mnnzam knvvet tahsis etmek ihtiyacı Tunan Silâhlı Kuvvetlerinin büsbütün zayıflamasına sebep olmaktadır. Ayrıca Tananistanı çevreleyen ebedî hasım devletler vardır. Bunlar, Balgarlar ve Amavntlardır. Bnlgarlar nzun samandanberi Akdenize inmeyi arzu etmekte, Kavala ve Selânikte giineye menfez aramaktadırlar. Son senelerde Rodop dağlan üzerinde Tnnanistana inen yol ve geçitleri insa ve ıslah etmişlerdir. İki ordnya yakın büyük bir askerî knvveti ile genis cephe üzerinde, Ege denizine akabileeek ve bir günde Kavalayı elde edebileeek imkânlan hasırlamıslardır. Ynnanlılar da bnndan cekindlkleri için, son lamanlarda Bulgarlara yanaşmışlar, kronik hale gelen münasebetlerine yeni istikamet verme teşebbüslerinde bulnnmuşlardır. Bngün BulgarUtanda, 70.000 kadar Ynnan iç harbinden iltica etmiş komünist Ynnanlı vardır. Bunlar gayet lyi eğitilmişlerdir. Zaman zaman Yunanistana sızdınlmakta, ve Yunanistandaki yeraltı komünist teşkilâtım takviye etmektedirler. Ynnanistanda çok knvvetli olan yeraltı komünist teşkilâtı, bir saaf halinde süratle yüzeye çıkarak Ynnan monarşisi ile kanlı müeadelesine başlayacaktır, A rnavntlnk ile, Yunanhları ayn yönden dü* " • şündüren ve hazarda bile knvvet tahsif etmeye zorlayan bir memlekettir. Aralannda dtedenberi devam eden hudut ihtilâfı vardır. Arnavutlar, Yanya, Kozan bölgesinde hak iddla etmektedirler. Yngoslavya bngün sadık bir dost manzarasında gözükmekle beraber bir Bnlgar ArnavutIuk müdahalesi karşısında, Yunanistanın yardıınına mı koşacağı, yoksa Selânikte kurduğu, serbest limanının himayesini bahane ederek Selâniği BulgaTlara kaptırmamak için güneye mi akacağı kestirilemiyen ihtimaller arasmdadır. Görülüyor ki Yunan knvvetleri Türkiyeye karşı harekâta girişebilecek hem askerî güçten ve hem de stratejik imkândan mahrumdnrlar. Zira Türkiye Trakyasına yöneltilecek bir harekât, bizzat ana vatanın kaybedilmesi tehlikesini yaratacaktır. Maamafih, Büyük tskender'e heves eden, ve ebedî hedefleri Istanbulu elde etmeyi düşünenler de çıkabilir. Bu takdirde Türkler, çelimsiz Ynnan knvvetlerini vatanın harimine çekerek bir kere daha boğazlamak imkânını elde etmis olacaklar, ve Mehmetçik bnndan son derecede memnnn kalacaktır. ' > ry\ ÜRKtYENtN YUNANtSTANA TAARRÜ*• ZUNA GELİNCE; Türkiye Yunanistan knvvetlerini her zaman ezmek imkâmna sahip olmakla beraber, böyle bir ihtimale iltifat edeceği düşünülemez. Türkiye için asıl hedef Kıbnsta elde edilecektir. Türkiye Kıbnstaki millî mücadelesini gölgeleyebileeek, dünyaya mütecaviz ve müstevli ithamını vurdnracak her teşebbfisten kaçınmak zornndadır. Türkiye Balkanlarda durumn kanştırarak yeni bir dünya harbine sebebiyet verme sorumlulnğunu da almak istemiyecektir. N ablonnn tetkikinden de anlaşılacağı üzere, mukayeseye konn teşkil eden memleketler içinde en küçük nispetler Türkiyededir. Ancak, aynı tabloyu bir de, fert başına düşen gayrisafî millî hasılanm belirtilmesi suretiyle tertiplersek durum şöyle olacaktır : T şük olduğu gerçeğini gözonünde bulundurmak lâzımdır. Vergi, kısaca, devletin milli gelir içinden aldığı cebrl bir hissedir. Az gelişmiş memleketlerin bu hususta iki ayn şanssızlığı vardır. llki, millî gelir seviyesinin düşük olmasıdır. Verginin kaynağını teşkil eden gelir düşük olunca, tabiatiyle oradan ahnan DOLAR OLARAK 420 600 400 384 336 285 386 800 200 •••• •••a aaaa • ••a Gayrisafl millî hasıla MEMLEKET ($ olarak) TEMEL ÎNDİRİM Almanya A. B. D. Holânda Italya tngilter* Fransa lsveç Belçika Türkiye 1259 2685 900 568 1276 1270 1600 1256 160180 DJH. FI. Lt. £ NF. Kr. FB. TL. 1.680 600 1.500 240.000 13* 1.410 2.0M 40.000 1^00 Bizde, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 31 inci maddesinde en u geçim indirimi ile ilgili esastar yer almış ve temel indirim olarak. mükelleflerin günde 5, ayda 150, yılda 1800 lirayı aşmayaa gelirlerinin vergiye tâbi olmıyaeagı esaaı konulmnştur. Mükeüefin evli olması halinde, bu miktara, eşi ve çocuklan için yapıİEcak ilâveler de aynca belirtilmiştir. Bunun dışmda, yeni Gelir Vergisi Kanunu'nun 63 üncü maddesinde, en az geçim indiriminden ziyade ayırma nazariye sinm bir tatbik şekli olarak kabul edilebilecek olan ücretlerle ilgili bir gider indirimi daha vaıdır. Ancak, yabancı memleketlerde de, temel indirimlerin, yanısıra, bilhassa ücretler için özel birtakım indirimler uygulanmaktadır. n az geçim indiriminde adedi yönden bir mukayese yapabilmek için, temel indirimleri esas olarak almak zarureti vardır. Bu itibarla, biz de, mukayes?mizi ücretler v.s. hakkında uyfulanan özel indirimleri ihmal etmek suretiyle yapmakta zaruret mütalâa etmekteyiz. E •••• •••• •••• Bilhaşsa,.Türkiyenip gelişmek• Çeşftli memleketlerdeki en az te olan bir memleket olduğunu, a %&*<*• iodirimj. hadJeri. s*ağıdakidevletin gelire. olan ihtiyacının tab?oda gösterilmiştir : . • • büyük ve iakat milli gelirinin düDOLÂR OLARAK 420 600 400 384 336 285 386 800 200 Çeşitli ülkelerde en az geçim indirimi hadleri Görülüyor ki, diğer bütün mem leketlerde, temel en az geçim indirim miktan fert başına düşen millî gelirden daha düşüktür. Oysa ki, yalnıı Türkiye'de, temel indirim fert başına düşen gayrlsafi milli basıladan daha yüksektir. Mesele bu espri içinde değerlendirilirse, bir bakıma, en az geçim indiriminin en yüksek ölçüde tatbik edildiği memleket Türkiyedir, denilebilir. Paradoksal bir karakter taşıyan bu kıymet hükmüne, hiç şüphesiz, çok dar ölçüler esas alınarak ulaşılabüir ve isabetli olduğunu iddia etmek de pek kabil değildir. aldı ki, halen, Türkiyede uygulanan en az geçim indirimi nispetlerinin diğer memleketlere nazaran düşük olduçn bir gerçektir. Ancak, bu nispetleri yükseltmek icap ederse meseleyi sadece bahse konu miktarın yeterli veya yetersiz olduğu noktasmdan ele almak, kanaatimizce isabetli bir hal tarzı olmıyaacktır. Keyfiyeti bir de, «malî ve iktisadi âmiller» başlığı altmda belirttiğimiz esaslardan hareket ederek Türkiyenin iktisadi ve mall gücü yönünden ele almak zarureti vardı r. K Devlet hissesinin miktan da kü çülmektedir. Bu hissenin cebir yolu ile alınması da vergi hasılatını «onsuz derecede artırmaya imkân vermemektedir. Vergi tekniği ve psikolojisi bu cebir unsurunun ancak optimal hasüa noktasına kadar kullanılabilmesini mümkün kılmaktadır. Kaldı ki, diğer memleketlerde dahi, en az geçim indiriminin istatistiklere dayanılarak, geçinmek için zaruri olan en az gelir miktanna tekabül edeeek şekilde ayarlanması kabil olamamıştır Fransa ile Belçika arasındaki büyük fark buna bir misal olarak gösterilebilir. Türkiyede de, bn meselenin, iktisadi gelişme ile birlikte ve tedricen halledilebileceğini tahmin etmek, kanaatimizce pek hatalı bir görüş olmıyacak tır. En az geçim indirimi hadlerinin artınlmasını mümkün kılacak tedbirleri incelerken bir diğer hususu, literatürde en az geçim indirimi uygulamasımn aleyhinde bulunanlann da mevcut olduğunu ifade etmek isteriz. En az geçim indiriminin tenkidi erçekten, iktidar prensipinin en tabiî bir uygulama vasıtası olmasına rağmen, bir kısım hissî ve sübjektif iddialar en az geçim indirimini yermektedir. Meselâ, fiskalist (hazineci) görüşe sıkı sıkıya bağlı olanlar, en az geçim indiriminin vergi hasılatmı azalttığı ve bu sebeple de uygulanmaması gerektiği görüsündedirler. Adalet ve iktidar prensipleri tamamen nnntulnrsa, bilhassa az gelişmiş memleketlerde, en az geçim indiriminin vergi hasılatını azalttığı bir dereceye kadar doğrudur. Fakat bu yine de, iktidar prensipinden vazgeçmeyi icap ettirmez. Fanatik bir kısım görüşlere nazaran da, bilhassa demokratik memleketlerde, seçimlerde oy ver mek suretiyle memleketin idaresine iştirak eden bir kimse o mem leketin masraflannda da hisse sahibi olmalı ve vergi yükünü bilfiil hissetmelidir. 20. asnn vergi telâkkisi, verginin tamamen karşıhksız sans contrepartie olduğu görüşüne dayanmaktadır. Bu itibarla vergi iktidan olmayan bir vatandaşm oy kullanabilmesi mutlaka vergi vermesini de icap ettirmez. Kaldı ki, en az geçim indiriminden istifade ederek vergi ödemiyen bir kimse sadece sübjektif bazı vergilerden kurtnl muş olur. Fakat, bn snretle vergi dısı kalan çelirini harcarken, vasıtalı vergilerden knrtnlması imkânsız bir hal alır ve neticede o da kendi gücü nispetinde bîr vergi ödemiş olnr. S MEMLEKET Almanya A. B. D. Holânda îtalya Ingiltere Fransa lsveç Belçika Türkiye TEMEL ÎNDtRÎM DJVI. J 1.680 600 1^00 240.000 120 1.410 2.000 40.000 1.800 lşte size Türkiye nedir? sorusunnn 10 maddede özetlenişi... Artık Türkiye Kongo mndur, Dominik midir, Veneznela mıdır hesabı bnna göre yapılmalı. Unntmıyahm ki, bngün yeryüzünde bayrağı. ordusn, hükumeti olmak bir marifet değildir. Bütün bu sembollerin gerçek niteliklerini değerlendirmek, düşünmek lorundayız. Sonuç Devlet adamları, bir kere daha tarihî büyük sorumluluk yüklenmiş bulunmaktadırlar. Akıllarını başlanna alarak nzlaşıcı bir zihniyetle konferans masasına oturmalan, dâvanın hallini askerlere bırakmadan arayıp bulmalan Ynnan milletinin menfaati gereğidir. Atina meydanlarında idam sebpalan kurarak, mağlup Ynnan kumandanlarını, kan görmekten hoşlanan Harb Tanrısı ARES'e kurban etmelerine ve bn suretle Yunan tarihine sürülecek ikinci bir lekenin izalesine çalışmalaruıa da lü«um kalmıyacaktır. . £ NF. Kr. FB. TL. n. Lt. »••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••a? TEŞEKKÜR Çak tehlikell prostat amellyatunı üstün başarıyla yaparak beni yeniden hayata kavusturan çok değerli ŞisU Etfal Ha« taaesi Üroloji mütehassısı Dr. Operatör Hoca İle Basasistan Nejat ERTAN, Dr. Sıtkı EROÇ. Dr. Ümit TOBHAN, Arreliyathane hemşiresl Ayten, Hemsıre Güngör ve Aysel Ue büTun Hastane personellne sonsuz mbntt ve Jükranlanmı sunarun. fngym KUUIVREN Cayrimenkul Satış İlânı »bo,411 Istanbul 10. İcra Memurluğundan: Kasımpaşa semtinde Kaptanpaşa mahaUesi Kalafatçı Yusuf sokağuıda kâin 1443 ada 3 parsel sayılı 34 kapı numarab Haremeyn Şerefeyn vakfından icareli 64 M2 sahalı bahçeli ahşap evin şüyuun izalesi için satılmasına karar verilmiştir. İMAR DUBUMU: Yine dosyada mübrez İstanbul İmar Müdürlüğünün 21.9.1965 tarih ve 7327 sayılı yazılariyle tasdik edilen Beyoğlu Kaptanpaşa mahallesi Kalafatçı Yusuf sokağında kâin 251 pafta, 1443 ada, 3 parsel numaralı gayrimenJnıl 17.2.954 tarihinde tasdikli 1/5000 ölçekli Beyoğlu nazım plânına tâbi olup, bina yüksekliği 3,50 metre, bina derinliği ve Ön baJıçe mesafesi kroki gibi, arka bahçe mesafesi 3.25 metre olup. çatı meyli % 33 veya teras, saçak perapeti civan gibi, bitişik nizama tâbi iskân sahasında bulunduğu ve talimatnamenin fi3. maddesine göre imar dummunun verildiği anlaşılmıştır. GAYRİMENKULÜN DUKUMTJ: Kasımpaşa Kulaksız m.ıhailesinin Kalafatçı Yusuf sokağında 34 kapı No. lu ve ar*ada küçük bir bahçesi bulunan beden duvarlan ahşap kaplama ve cephe beden ahşap kaplama üzerine çüıko kaph çatı ahşap üzeri alaturka kiremitle örtülü, bir bodrum, bir zemin ve bir kattan ibarettir. Sokağa açılan 34 kapı numaralı çift kanath ahşap kapıdan zemini toprak bir sundurmaya girilir. Sundurmanın solunda harap bir kümes bulunmaktadır. Yine bu sundurmadan iki taş basamakla inilerek zemini toprak ikinci bir sundurmaya girilir. Bu sundurmanın solunda alaturka bir helâ ve birde sabit bir dolap vardır. Bu sundurmadan ahşap bir kapıdan girilerek 4 basamaklı zemini toprak harap bir odaya girilir. Bu odadan bir kapı ile bahçeye çıkılır. Bu odada kırk lira aylıkla Kahraman Dellalbaşı ismindeki şahıs oturmaktadır. Yine bu sundurrcadan üç ahşap basamakla zemin kat3 ç>kılu. Bu kat bir sofa üzerinde sokak üzerine bakan küçük bir oda, arka bahçeye bakan bir cda ve her iki oda arasında alaturka bir helâ bulunduğu ve bu katta 70. lira kira ile Hüseyin Yılmaz'ın oturdugu bildirilmiştir. Bu kattan on ahşap basamakla birinci kata yani çatı katına çıkıln. Bu katm tavanlan basık olup, teşkilâtı ilt katm aynidir. Yabıız sofanm pencere kfilasları ve camları yoktur. Bu kat hali hanr durumu itibariyle harap, oturulacak bir vaziyette değildir. Bu katta 70. lira kira ile Yusuf Karaymir isminde bir şahsın oturdugu bildirilmiştir. Evde elektrik mevcuttur. Terkos yaktur. KrTMETI: Gayrimenkulün bulunduğu mevkiin şeref ve itibanna ve emsali gayrimenkul alım satım rayicine göre tamarnırun 14.800. lira kıymet ve değerindedir. Ük açık artırması 14/2/1966 tarihine gelen pazartesi günö faat 15.00 ten 16.00 ya kadar İst Sultanahmette Adliye Sarayj içinde 10. İcra Memurluğunda yapılacaktır. İlk açık artırmada fhale yapılamadığı takdirde ikinci açık artırması ayni yerde 24/2/1966 tarihine gelen perşembe günü saat 15.00 den 16.00 ya kadar yapılacaktır. Artırma şartnamesi herkesin görebibnesi Için 28/1/1966 gününden itibaren dairede şartname kartonunda açıktır. Talep edildiği ve 100 kuruşluk posta pulu masrafı gönderildiğJ takdirde şartnamenin bir örneği gönderilebileceği ve satış şartnamesi vesair bilginin 1965/477 dosja numarası ile memuriyetimize müracaatla öğrenilebileceği ilân olunur. (Basm 63/241) MEVLİD •••JBJBJBBJBJBJJ Çok kıymetU ^HP*9JBJBaa9l svarlığımız ve ev B^ ^ ^ B Biü kardeşiff ,, ^^U iinekolof; ' KOIÜIHSAM,, YARATAM SISIEH T oplnma olan etkisi bakımından incelediğimiı zaman, <kötü insan» ı, «yerini bulamamış insan» olarak tarif etmek mümkündür, kanısındayız» Yani, insanlığa, bağlı bnlnnduğn topluma, hiç değilse kendi küçük çevresine faydası dokunmıyan insan, «kötü insan» dır. «Zararı dokunan» demiyornm; faydası dokunmıyan, faydasız insan kötü kişidir, diyornm.. Zararı dokunanlara «çok kötü» demek, ya da çok daha knvvetli bir kelime bulmak yerinde olur. Böyle bir kelimeyi bn güne kadar bulamamışsak, bnnnn nedenini, <iyi insan» hakkındaki ölçülerimizin komik snrette gevşek tntulmnş olmasında aramak gerekir. «Yerini bulamamış insan» dedik.. «Arzu ettiği mesleği seçmiş, sonra da yerini bulmuş kaç kişi vardır toplum içinde?» diye düşünülebilir. Kimimiz ressam olmak isteriz, ama hekim oluruz.. Askerligi sevmeyiz, ama tesadüfler bizi asker okuluna sürükler.. Kimimiz çocnktan nefret ederiz ama, ailemize yük olmadan bir yerde oknmak kaygısiyle bir imtihana girer, öğretmen okuluna yerleşiriz.. Bir gün, bir de bakanz ki, oknl bitmiş ve biz, o nefret ettigimiz çocnk sesleri arasındayız» azı meslekler, istenmeden seçilmiş olsalar bile, kendilerini seçmiş olanlan ve onlarla iş ilişkileri kurmak zorunda bulunanlan apaçık harcamazlar. Bnnlar, herhangi bir normal insamn «ekmek parası» karşılığı benimseyebilece|i islerdir.. Fakat, askerlik, hekimlik, hemşirelik, öğretrnenlik gibi, kornyucn, kurtancı, yaratıcı olan ve daima toplnmun önemli, büyük bir zümresiyle sıkı sıkıya iUşkiIeri bnlunan meslekler, istenmeden yapılacak işler degildir. Yapılmaga zorlandı mı, yapanı da harcar, mflnasebette bnlunnlan rtmreyi de bedbaht ve berbat eder. Meselâ, kötü bir Sgretmanln toplnma getirdlgi rarar, en az, kürsüsünün önünden gelip geçmia Sgrenci sayısıncadırYa, kötü hekim. yani oknmayı, sraştırmayı bırakmış, tembelliğe düşmüş, yahut «para» sevda»ına tutulmuş hekim?.. Insanlan sevmeyen hekimin insanlara getirdiği zarar? Böyle hekim, bir hastaneye bağlıysa, eline düşmüş insanlan öğleye kadar şöyle bir gözden geçirip ya tembelliğine döneeek, ya da muayenehanesine koşarak, 56 sa REGAİP ŞEN 1 r S Dr. Ertuğrul K. •s2^t^8 Taımkulu B L ^**m&^& kölümünün kıriHİBK^^^H l n c l sunüne ras H Q H H | ^ ^ ^ B layan 9.1.966 "^^^^^^^^^ pazar günü öğle namazını müteakip Tophane Nusretiye Camünde azlz ruhuna ithaf edilmek üzere guzide Mevliüıanlar tarafından okunacak Mevlidl 5«rif ve Hatim Duasına kendîslni seven arkadas, dost, akraba ve din kardeşlerimlzin tesrlflerl rlca olunur. KAKDEŞLERİ Cnmhmiyet 247 Cumhuriyet 230 •smet KÜR at içinde, bu sefer paraUnnı da alarak bir 1520 kişiyi daha «gözden geçirdikten» sonra, «ölen ölür, kalan sağlar bizimdir» diyerek paraeıklannı sıvazlıyacaktır. ötü hekim, kötü mimar, kötü gazeteci, kötü politikacı. Toplnm için her biri bir ayn felâket olan bütün bu insanlan «kötü» yapan sebep nedir?.. Kanımızca, bütün bn insancıklan kötü yapan en büyük sebep, meslek seçimini birtakım tesadüflerin eline bırakan, bngünkü sakat sistemdir. Bn, «birtakım tesadüfler» dediğimiz şeyin de en önemli yönü, biç şüphesiz «para» dır Fakat alınacak iki tedbir, meslek seçiminde «para» nın oynayacağı rolü, sıfıra indirir : 0 tnsanlann malî imkânlan çok dar olan fakir ülkelerde devlet, oknmak istidadında olan çocnklann bütün sorumlulnğunu üstüne alma.ıdır. Böyle olnnca artık, eve yük olmak kaygısiyle, meselâ, yatılı öğretmen okulnna koşan, ya da istemiye istemiye hemşire olmak zorunda kalan sınıf ortadan kalkmış olacaktır. Q Bazı mesleklerin alabildiğine para kazanma şanslan önlenmelidir. Böyle olunca da artık «parası için» hekim, «parası için» mimar olanlar kalmıyacak; ya da «parası az» olduğn için öğretmenlikten, güzel sanatlardan kaçan kabiliyetli kişiler bulunmıyacaktır. Meslek seçimini tesadüflerin elinden kurtaracak ikinci tedbir de, her çeşit oknlu, oraya girmek isteyenleri, sıkı bir kabiliyet testinden geçirdikten sonra alabilecek imkânlara sahip kılabilmek Tepebaşı Tiyatrosunda OPPEMlKliVltiK (Basm: 7590/235) YARIN 1966 BÜTÇESt VE DENKLİK SORUNU K VER ŞU KİTABI. BİRAZ DA.BEN KONUŞAYIM Türkçe Okuyup İngilizce Konuşacaksınız ! Hayatıntzda hiç İngilizce okumamıç.daymanııs.konuşmanııs veya başka bir lisan öğrenmiş olsanız bile. Türkçe okmnasını bileo herkeai 1 ayda,3 ayda,5 senede de£il.(AlırAlmaı) bir Amarikalı gibi koaostuımn TÜRKİYE'DE İLK DEFA ! AMERİKANCA Karslara, hocalara, plâklara. boço boşana sarfettiğiniz para geri gelebilir, fakat kaybettiğiniz (zajnas) biT daha geri gelmez.Er'den Genernfe Devlet Memurununen alt kademesinden Millet vekiline, llkokul Cgreoeisinden Oniversitedeki profesöre kadar, Polis emniyetTeşkilâtıoın her kademesine, Turizro BakanhğiDda çalıganlara.sekreterlere, Baoka, Postane, Hastaoe, KOtüphane, Noter, Kara, Hava, Denizyolları nemurlanna, OteUerde. Lokantalarda, Pastanelerde.Berberlerde, Antikacı, Kuyumcularda çahsaoJara B»kkallara,Tnhafiyecilere, Telefoo operatörierine,Şoförlere,AImanya'ya gideceklere, Amerikalılarla çalısao, koouşao her meslekteo herkese hayatta keadilerine (llzını olan)Ingilizceyi konufturao ilk ve tek kitaptır. Mektnpla lisan öğretiyoruz diye 20 liralık bir kitabı sayfa «ayfa gOndererek bir senede 200 liraya «atıyor tar. Bonlar bir kişiden bir senede 200 lira, 1000 kisiden 200.000. Lira abyorlar ve bir eenede 5 milyon Ura kazanıyorlar. lşte hakikat: Bu memlekette nekadar lisan bilmeyen olursa bunlar o kadar çok para kazaDacakiardır. Bunlann zaten Istedigidebudur. İMhat iatersenizilköneePARAisterler.Bunlara her ay Paıa fftoderiyoTSSjuz bile artık oo para göndermeyinij Hiç bir «ey yapamnzlnr. Bu JdUp, AmerikaJılarla çalışılarak 10 tenede yazılmıstır. Şu aoda bOtOn Avropa: "Amerllralılann koenstogu İDgilizce">i koousroaktadır. Her ıay{ayt açısımzda Amerikalıyı karsınızda bulacak vekonnsa cakıım*. Bukitap Amerikalılara da Türkçe koouşmasım öğretmektedir. "KAUP SÎSTEMİ" Ueyazılmı» İlk kitaDtır. Bu kitap ayneo AJmanca'ya ve Fransızca'ya da çevrilnıişUr.Şu Anda Avrupa'da IUDİZ yazmız hemen gönderelim İSİMLİ KİTAP ÇIKTI B bnnlarla beraber, bir de bilinci> Sadece B ütünyaratmak meselesi vardır..«toplum zararsız insana «iyi» dememesini; «kötü» ye müsamaha göstermemesini bilen bir toplum bilinci Böyle bir toplnm içinde insan, kendiliğinden hizaya gelecek ve faydalı olmak için, yani eapına göre, insanlığa, bağh bulunduğu topluma, hiç değilse kendi küçük çevresine mutluluk getirmek için çatışacaktır.. Toplnmun tepkisinden korktuğu, «kötü insan» olmaktan korktuğu için çalışacaktır. Her kişinin yerini bulduju, yerini doldurduğu, birbirini sevip saydığı rontlu günlere ancak böyle vanlabilir. ISaaaaaf •••a mmmm IHi •a «a ••!• •••• • ••»» •••• • ••• •••• BU KİTABIN BERLİN İSİMLİ ALMANCASI PARİS İSİMLİ FRANSIZCASI DA VARDIR N O T : PİYASAOA SATILMAZ. 2 liralık postayla yollama Ocrati olduğundan 12 liraya ödsmeli gdnderillr. Maktup yazarak IstlJtniz. Kitabı alınca parayı gonderirslniz. Arzu edenler, sahsen gelip 10 liraya alabilirler. Bu kitap " AMERİKALILARIN KONUŞTUĞU İNGİLİZCE.. ısmıyle çıkmış ve bıtmıştır 6u seferki aynı kıtabın 40 sayfa FAZLA YAZILMIŞIOIR. • ADRES : « M E R I K A N C A . Tokatlıyan U Ham, Kab 3 No. 4 «ayoglu ut«nbul <
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle