07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
WILLIAM FAULKNER Çağunız edebiyatını etkileyen ünlü roman SES YE ÖFKE Çeviren: RASİH GÜRAN Güneyli büyük toprak sabibi aristokrat bir ailenin son günleri... rragedya. hiciv ve ŞÜR... Modern roman tekniğv, ayn bir arüatım düzeni, romanda yeni bir boyut... Fiyatı: 10 Lira. EEMZİ KİTABEVİ İlâncılık: 136/232 42. yıl sayı 14886 umhuriYef KURUCUSU: TUNUS NADÎ Telgraf ve mektup adresi: Cumhunyet Istanbul Posta Kutusu: İstanbtı] No 248 Telefonlar 22 42 90 22 42 96 22 42 97 22 42 98 22 42 99 AŞİNA YÜZLER SAMET AĞ*OGLU Gfinümüzün ünlü siyast, ldşileri Samct Ağaoğlunun gözüyle, onnn fcaleminden. Bütün kitapçılarda Ağaoğlu îayınevi Ankara Cad. 37/7 İSTANBUL y V Cuma 7 Ocak 1966 Senatoda Genel Görüşme dün Imshuiı JIP Grupu: «HBRIS'A CIKİRMA BİR IUMAR SELveKAR OLURDU» ÇDEUR0V2 SULfiR SLTINDfi 20 DEN FAZLA SENATOR SOZ ALDI şikâyet etti Demirel Grup müzakerelerinin basına intikalinden ANKARA (Cıımhuriyet Bürosu) İKİLİ ANLAŞMALAR GÖZDEN GEÇÎRÎLİYOR Ankara, (Cumhurlyet Bürosn) Amerikanın Ankara Büyükelçisi Parker T. Hartla dün bir görus me yapan Dışişleri Bakanı tbsan Sabri Çağlayangil, daha sonra gazetecilerle konuşmuş ve bir soru üzerine «Amerika Birleslk Devletleriyle ararnızda imzalanmış olan ikili anlaşmaları gözdcn geçiren bir çalışma içindeyiz» demiştir. A.BD. BUyükelçisiyle yaptığı görüşme hakkında da Çağlayangil, üretim fazlası UrUnlerle Ugili anlaşmanın yenilenmesi konusu nun görüşmede konuşulduğunu belirtmiştır. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) umhuriyet Senatosu dün îbrahim Şevkl Atasagun'un başkanlığında toplanmış ve Kıbns hakkındaki genel görüşme başlamıstır.. Yoklamadan sonra Sıtkı Ulay söz almış ve gündem dışı bir konuşma yapmıştır.. Daha sonra görüşmeyi açtıgım söyleyen Atasagun. «Genel görüşmenin Türk milletinin Kıbns konusundaki azmini bir defa daha göstereceğini ümit ettiğini» belirtmişür. Kıbns için söz alan gruplar ve sözcüler şunlardır: MJX (Yıldız), Kontenjan (Artus), C.H.P. (Yetkin), AP. (Tevetoğlu Ertuğ), Bağımsız (Gerger), C.H.P. grupu adına söz alan Yetkin, diğer sözcülerden sonra konuşmak istediğini belirtmiştir. Ancak Başkan Atasagun, «Teamüle göre iktidar grupunun son sözü söyliyecefini» belirtmiştir. Yetkin'in bu görüse itiraa üzerine Senatoda kısa süren bir tartışma çıkmıştır. Sena,toda bunlardan başka MP. ve C.K.M.P. topluluklan adına da söz alınmış; aynca içlerinde S.. Hayri Ürgüplü'nün de bulunduğu 20 yi aşkın senatör konuşmak için isimlerini yazdırmışlardır. C IstanbuTda elektrikler kesildi, Trafik aksadı, fabrikalar zarara uğradı Dışişleri Patrikhane ile ilgili itham hakkında bilgi istedi Ankara, (Comhnriyet Bfirosn) Dışişleri Bakanhğı, Washington Büyükelçiliğimize bir talimat yollıyarak. A.B.D. Dışişleri Bakanlığının Patrikhaneye baskı yaptığımız yolunda, Senatör Scott'a yazdığı mektupla ilgili olarak, Amerika Hükumetinden resmî bilgi alınmasını istemiştir. Dışişleri Bakanlığının teknik metnurlan, gelecek bilginin, gazetelerde yayımlanan metinle uyuşması halinde, içişlerimize bir müdahale anlamı taşıyan bu davTamstan ötürü Amerika Birleşik Devletleri Hükumetinin dikkatini çekmek yolunda hükumete telkin ve tavsiyede bulunacaklarmı bildirmîşlerdir Yıldız Yorumda bulunmuyor A.BD. Büyukelçisi Hart da görüşmenin iireiim fazlası anlaş masiyle ügill olduğuna bildirmiş ve son verdiği demeç, ve Johnson m mektnba konulannda hiç bir yonımda bnlunmıyacağını söylemistir. tlk olarak M.BJC. grupu adına kursüye gelen Ahmet Yüdu, «Senatonun duruma el koymasını tarihî bir olay olarak» nitelemiş ve «bir an için parti grup ayırımınm unutulmasını» istemiştir. Yıldız, grupu adına yapacağı ko nuşmada «Meseleyi yalnız Kıbns değil dış politika çerçevesinde de inceliyeceğinU söylemiş, Mıllet Meclisüıde ortaya çıkan görüş aynlığmın «Millî dâvaya zararlı olduğunu» işaret ederek Kıbns sorununun şimdiki durumunu izah eden şu konuşmayı yapmıştır. «Yunanlılar ve KıbnsUlar işe başuıdanberi Enosis diye sanldılar ve bu işi sonuna kadar, bu dâvayı yürüttüler. Türkiye ise milll bir dâvaya hiç bir zaman sahip olmamıştır.» Yurdumuzu kaplayan soğuk hava dalgası yüzünden Istanbul ve dolaylarına dun bütun gün kar yağışı devam etmiştir. Ayrıca Istanbulun ilk karlı günunde elektrik hattındaki ânza da bir çok iş yerlerinin çalışamamasına, suların akmamasına sebep olmuştur. Meteoroloji istasyonundan verilen b;lgiye göre kar yağısı ve gece eksi 2 olan ısının düşmesi bugun de devam edecektır. Hava muhalefeti yüzünden Boğazdan giriş ve çıkış durmuş, bir çok tekne Büyükdere Hmanında demirli kalmış, THY nin Istanbul Bursa seferleri iptal edilmiş, şehirlerarası telefon görüşmelerinde de geniş aksamalar olmuştur. Tedbir alındı Belediye Fen tşleri Müdürlüğu ve İETT Idareleri, ilk tedbir olarak yolların kapanmaması için yokuşlan curuî dökmuşler, Temizlik Işleri Müdürlüğü karların temizlenmesi için ekipler ayırmış, Trafik Müdürlüğü de şoforleri uyararak, araçlarında zincir, çekme halatı ve takoz bulundurmalannı istemiştir. Aynca yurdumuzu kaplayan kötü hava ve kar yağışlan sebebiyle Kara Yollan Birinci Bolge Müdürlüğü bakım merkezlerini, araç ve personelle kuvvetlendirmek suretiyle gerekli tedbirleri almıştır. Bildirildiğine göre Kara Yollarının Birinci Bölgeye ait kısmmda bütün yollar trafiğe açıktır. ü n ü n HTütfîlll Siyasî kadroda yetersizlik Anahtar Papazda Demokrat Partiyi tntan kitleden oy alıp gelen AJ. Grupunda bir kısım üyelerin anlayış ve davranışlan, o devrin anlayış ve davranışlarına paralel bir manzara gösteriyor. Meselâ idarede revizyon yapılması isteklerindeki asırılıklar, meselâ «Mademki çoğunluktayız, dediğimiz olur» gibî sözler, hükumeti ters yönlere sürükleme çabalan, Meclisteki genel görüşmede uygulanan, çognnluğun Iç Tüzük hükümlerinden faydalanma yollanna kayması bu anlayış ve davranışlann gittikçe sıklaşan belirtileridir. Hattâ Grup içindeki çalkalanmalarda bUe taklitçilik, ya da başka yöne girilemediği için aynı yönü seçme eğilimleri açık açık smtmaktadır. Oysa 1950 den bu yana 15 yıl geçmiştir ve AJ". Milletvekili Prof. Talçın'ın da bir yazısında haklı olarak işaret ettiği gibi, Türk toplumu özellikle 1960 dan sonra büyük gelişme kaydetmiştir. Daha açıkcası, entellektüel çizgi 1950 ile kıyaslanmıyacak kadar yukanya çıkmıştır. Bir yeni knşak, idarede. fikir hayatmda iş başına geldigi gibi, 5 yıllık fırtınah devrede eski kusakların anlayışlannda da olnmln değişiklik oldugunu görmemeye imkân yoktur. Buna karşılık siyasi kadro ve kadrolarımmn toplnmnn gelişmesiyle, hele İdari kadrolarda yerini almağa başlayan yeni kuşaklann yeni anlayışlariyle aynı tempoyu tutturabildiği söylenemez. Meclisteki konusmalara, hattâ resmî sözcülerin konuşmalanna baktığımıı »aman bu geride kalış kendini hemen belli ediyor. Adalet Partisi Gmbunda farklıhk daha da bârizdir. Zira Adalet Partisi, muhalefeti ezerek iktidara gelmiş, ümitler tahrik edilmis, dolayısiyle üzerinde dikkatler yofunlasmıstır. Buna rağmen knllanılan metotlar eski metotlardır; fikirler ve görüşler ise çogunlukla bir kademeden yukanya çıkamamış, aksin e 19S1 1965 devresinin ön plâna geçen milletvekillerinin birçofo konnsmalariyle, davranışlariyle bu kademeden aşağıda kaldıklarının örneklerini bol bol vermislerdir. Üstelik A.P., 1950 nin D.P.'si gibi Türk politikasına kendilerini kabul ettirmiş liderlerden de mahrumdur. Gerçi Grup içinde ön safa geçebilecek yetenekte elemanlar yok değil Ne var ki. bnnlar gerek milletvekillerinin çofunlufunda ve gerekse Mecliste etki yapmalan icin hem ortam bulamamışlar, hem de iki aylık devrede henüz kendilerini gösterememişlerdir. Bugün AJVlilerin ve Adalet Partisine ümit bağlamış olanlann şikâyet ve hayal kınkhklannın sebebi yalnız Gruptaki keyliyet «ayıflıfı da değildir. Adalet Partisi hükumeti kurulurken toplumdaki gelişmeler pek önetnsenmemiş. bu yüzden siyasi iktidar, idare kadrosuna kendisini kolaylıkla kabul ettirememiştir. Bunn Grupta ve hükumette, memurlann muhalif olmalarına, eski devirde kilit noktalanna yerlestirilmis bulunmalarına bağlayan ve dolayısiyle genis değisikliklere gidilmesini isteyenler var. Böylece sanılıyor ki, iktidar, kendisini birtakım zorlamalarla kabul ettirebilecek, ve revizyon yapıldıktan sonra siyasi ekiple idare elele yürüyebilccek. Oysa nedenlerle koşullar baska, alınması istenen tedbirler ise büsbütün baskadır. Bugiin sebep, memurlann muhalif partiye, meselâ C.H.P. iktidanna gönülden bağlı bulunmalan değil, yukanda da izaha çalıştığımız gibi, doğrudan dofruya siyasi kadronun idarî kadroya ayak uyduramamasıdır. Nitekim C.H.P. iktidan devrinde de böyle çelişmeler ortaya çıkmış, zaman zaman Bakan Genel Müdür ya da teknisyen çatışmalan gazetelere kadar aksetmiştir. Bu bakımdan almacak tedbir herhalde sebeple paralel olmalı ve herhalde zorlamalar yolu yerine siyasi kadro, günün isteklerini kavrayabilecek bir seviyeye çıkanlmalıdır. Eg>r böyle yapılırsa devlet mekanizmasi altüst edilmeden iktidar kendini kabul ettirebilir ve idare ile işbirligi sağlanabilir. Ters tedbirlerin sonundaki yol ise çıkmazdır. Yıldız, Londra Zürich anlaşma larmm varlığından vazgeçilmiyeceğini belirterek, zamanında müdahale edilemediği içüı CJHP. ve AP. hükümetlerine hücum etmiştir. Ancak bu anlaşmalann aslında «İngiliz üslerinin devamı içüı imzalanmıştır» diyerek, Londra • Zürich anlaşmalannm bir «İngiliz aldatması» olduğunu Ueri sürmüş ve «Bu anlaşmalarla bir yav ru Rum devleti kurulmuş ve Enosis anahtan Papazın eline verümiştir» demiştir. Anlaşmalann sakat taraOannı belirterek, Kıbns anayasasmın Rumlar lehine mevcut noktalannı izah etmiştir. Bu arada «müdahale» kelimesinin tam olarak nitelenmediğini söyliyen Yıldız, «Garanti anlaşmaları iyi işliyemedi» demiştir. İSTANBULDA KAR Elektrik ârızası Çatalağzı Santralından İstanbula cereyan nakleden havai hat tm Adapazan îstantrul arasmda bir kopma olmuş ve dün sabah şehir elektriksiz kalmıştır. (Arkası Sa. 7, Sü. 4 de) rüzgâr karayele çevirince soğumuş ve kar yağmağa başlamıştır. Elektrik hattındaki ânza dolayısiyle trafik kansıp, snlar da akmaymca karakışm ilk günü İstanbnllular için büyük bir dert olmnştur. Meteoroloji istasyonu kar yağısmm devam edeceğini bildirmektedir. Resimde, mersimln ilk kan altında is gören bir saka görühnektedir. (Fotoğraf: S. GİZ) Adalet Partisi Millet Mecüsi Grupu, dün saat 10 dan 16 ya kadar yaptığı toplantıda, gündemin ük maddesı olan «Grup, Komisyon ve Meclis çalışmalan ile Hükumet • Grup Uişkileri» üzerinde görüşme açılmış, bir önceki grupta cereyan eden müzakerelerin basına nasü sızdığı hakkında söz alan Başbakan ve bazı üyeler, haberi gazetecilere verenler için çok afır ve sert sözler sarfetmişler, Başbakana cevap veren îsmail Hakkı Yıldınm, «Grup, dışanya nasü haber sızdığının hesabmı vermeden önce, Hükumet, Turaljn mektubunun basına sızmasındaki esrarı aydmbğa kavuşturmahdır.» demiştir. Gündem dışı söz alan Ertuğrul Akça, bir önceki birleşimde grupta yaptığı konuşmamn basına yanlış aksettiğınden yakınmış, Yunan delegasyonunun Arap devletleri delegasyonuna kız buhıp oy temin ettiği yolundakl konuşmasının basına eksik geçtiğini Ankara. (Camhnrivet Bürosu) söylemiştir. Akça, sözlerini tevil etmiştir. Karma Bütçe ve Plân Komis«GRUP AÇIK OLSÜN» yonunda dün. Millî Egitım Bakan Isparta milletvekili Alı thsan lığı bütçe«inin fasıllan gorütülBalun, grupun açık olmasını istemüstür. yen önerge vermiş, yanlış haMuzır cereyanlar ber aksetmestnin böylelıkle önüne geçüebileceğini belirtmiştir. Millî Egıtim Bakanhğı bütçesi Söz alan Kars milletvekili Ceraportörlerı Mehmet Altınsoy lâl Nuri Koç, konuyla hiç ılgisi (CKMP) Sabn San (AP). Alâolmayan bir konuşma yapmış, ettin Çetin (AP). vavın siderlerı (Arkası Sa. 7. Sü. 6 da) bölümüne «Mnzır cerevanlarla mücadele yavınlan» ıçın 17.5 milyon liralık ek ödenek konulmasını teklif etmklerdır. Bunun üzprinp «ö? slan Ekrem Dikmen (AP1. «BH ödenflin konülm»«ı «srttır. Mnrır rerevanTarı finliveetk blr ödfnektir» demiştir. Neticede. 17.5 mılyonluk teklif. 6 milyon liraya indirilerek kabul edilmi«tir. Ankara, (Cumhuriyet Bürosu) Balıkçılık okulu Başbakan Sülevman Demirel, dün YTP Sıvas Senatörü H. SöyMillî Egıtim Bakanhğı bütrelemezoglu ve Orhan Alp'ın iltısine aynca. «sıı ürünleri ve bahakı dolayısiyle gittiği A.P. Genel hkçıhk okulu ha7irhk çah<=maMerkezinde A.P.'nin Meclis'te çolan için 150 bıtı lira ek ödenek ğunlukta bulunmasının bir tehlikonu'mıiîfur Ru konurta teklıfke teşkil edip etmiyeceği sorusute hııhınan Vecdı Acıın (AP>, na. •Korkmayın.. Diktaya side«BİT hn paravı Kararicniz'in zapcek değiliz» cevabını vermıştir. tı için istivoroz. Ros eemilıri Demirel, YTP'nin A.P.'ye iltihakarasulanmızda balık avlıvor. kı söylentileri ve Seçim KanunuBalıkcılıfımızı ilerletmemiz lânun A.P. Grupunea reddedilmesi xım» konularında da görüşlerini açıkla mıştır. Kıbrısh öğrenciler «NEDEN OLSUN?» Demirel, «Parlâmento'da kuvKıbnslı öğrencılerın Türkivevetli olmak sizin i<rin tehlike teşde okumalannı temın ıçın yer kil etmez mi?» sorusunu şöyle cealan bütçe faslma S0O bın lira vaplandırmıştır : eklenmesi aynca kabul ediimis« Neden tehlike olsun? Korktir. Bagımsız Senatör Nıvazi Amayın. Diktaya şidecek değiliz. (Arkası Sa. 7. Sü. 8 de) Bugünkü düzen içinde rauhalefetsiz demokrasi düşünülemez. K. Meclisın 5. yndönünü Parlâmentonun kuruluş şekline göre muhalefetsiz demokrasi olAnkara, (Cumhuriyet Bürosu) maz.» 27 Mayıs 1960 thtüâlınden son«BİR L'SUL MESELESİ. Demirel, Seçim Kanununun A.P. ra yeni bir Anayasa ve Seçim Kanunu hazırlamak üzere teşekkul Grupunea reddedilmesi konusuneden Kurucu Meclis'in beşınci da da şöyle konuşmuştur : yıldönümü dolayısiyle dün Ta•Grupta parlâmento tekniği ebii Senatör Fahri özdilek bas, sastır. Grup karannı almış. sekanhğında bir heyet AnıtKabrı bebini de yazmıştır. Bu bir usul zıyaret etmiş, Ata'nın ve Devrim meselesidir. Gmpumuz, parlâŞehitlerinin huzurunda saygı dumentodan eeç çıkacağı görüşü ile tasanyı reddetmiştir.^ ruşunda bulunmuştur. MUZIR CEREYANLARA KARŞIER RONDÜ Demirel: «Korkmaym, diktaya gidecek degiliz» dedi Anlaşmalar M.B.K. devrinde bu anlaşmalann neden kabul edilip yahut niçin tam uygulanmadığı sorulannı ele alarak durumu izah eden M.BJC. sözcüsü, «MJ3.K. medenl bir davranışın işareti olan anlaşmalara bağlılığı ilân etmiştik» de miş ve sözlerine, «eski iktidarın sayısız günahlanndan yüklenmek zorunda kaldığımız bir tanesiydi» diye devam etmiştir. Papazın uysallığı ve Yunanistanın dostluk belirtileri yüzünden Lefkoşe anlaşmasını imzaladıklaruıı söyliyen Yıldız, «M.B.K. nin yine de uzağı görerek tedbirler al dığını» üeri sürmüştür. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Bir süre önce MP. den ayrüan Çankın milletvekili Mehmet Ali Arsan, MP. Kırşehir mılletvekiU Memduh Erdemir tarafından, konuşmak için dâvet edildiği MP. grup odasmda başta Erdemir olmak üzere MP. liler tarafmdan hücuma uğramış, burnuna vurulan bir tabla Ue yaralanmıştır. Çankında MP. yi kuran ve mil letvekili seçilen Arsan, Meclis açıldıktan sonra MP. lilerle fikren bağdaşamıyacağını anlamış, MP. den istifa etmiş ve nedenlerini ba sın yolu ile kamu oyuna açıklamıştı. Belirtüdiğine göre Arsan'm bu hareketi Üzerine Memduh Erdemir ve iki arkadaşı Çankınya giderek Arsan hakkında hakaretftmiz konuşmalar vapmışlardır. Bunu haber alan Arsan, Memduh Erdemire bir mektup göndermiş ve iddialannı ispata dâvet etmiş ör. Dün saat 11.30 da Meclis vestiyerinde Arsan'la karşılaşan Erdemir, Arsan'a eski arkadaş olduklarmı, bu anlaşmazlığı görüşmek istediğini söylemiş ve Arsan'ı MP. grup odasına dâvet etmiştir. Grup odasında bir koltu£a oturan Mehmet Ali Arsan'a a MP grup odosıno dâvet edilen Arsan dövülüp dışarı alddı Olayın nedeni itibar zedelenir Yıldız, «O gün anlaşmaları reddetseydik milletlerarası itibanmız çok zedelenecekti» demiştir. Bu anlaşmalan sadece «anlaşmalara saygı» yönünden tanıdıkla rını belirten Yıldız «anlaşmaları asla tasvip etmiyoruz» demiştir. (Arkası Sa. 7, Sü. 6 da) yakta duran Erdemir mektubu göstermiş, «Bunu sen mi yazdın?» demiştir. Arsan, mektupta öne sürdüğü ispata dâvet böiümünü hatırlatmış, aksi nalde kendisinin miifteri durumundan kurtulamı (Arkası Sa. 7, Sü. 8 de) Dr. îsmet Oktürk, Kemal'e pamuk gös teriyor. AMA KARDEŞLER IŞIGA KAVUŞTU nadan doğma kör olan iki kardeş Şişli Çocuk Hastanesinde geçirdikleri başanlı bir ameliyat sonunda ışığa kavuşmuşlardır. A Gece öğretimi kabul edüdi Ankara, (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Pakültesinde gece öğretimi yapümasını öngören kanun tasarısı dün Senatoda kabul edilerek kanunlaşmıştır. Tasan gece öğrenimf sırasında çalışacak öğretim üyelerine kadrolar ve tazminatlar tanımaktadır. Ecvet GÜREStN Anadan doğma kör olan 9 yaşmdaki Kastamonulu Sultan ile kardeşi 7 yaşındaki Kemal, gözlerindeki ameliyat bantlan açılır açılmaz, evvelâ birbirlerini görmüşlerdir. Büyük olanı küÇük kardeşine «Sen misin Kenıal?» diye seslenmiştir. O da kardeşine: «Benim ben» şeklinde bir cevap vermiştir. Yıllar sonra ışığa kavuşan â(Arkası Sa. 7. Su. X de)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle