23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuınhuri Yaşadığımız Sehir Kolaya çare P\oktoılaıa reklam memnudur. Fakat buna • açık *^ teşekkür. jolile az çok bir çare bulundu. Gazetelerde her gün üç dort nümune goruyorsunuz: «Hiç kimsenin başa çıkamadığı derdime lâhzada çare bulan dunjanın en buyuk doktoru filâncaya teşekkürler. >ahud .beni jeniden hayata kavuşturan eşsiz ve rakibsiz mütehassıs feşmekâncaya minnettarım. gibi ilânlar çıkıyor. Zaten reklâmları serbest olsa başka ne yazacaklar. Ama. bu araJa a\ukatlara da reklam jasaktır. Her zaman düşüniirunı. Acaba onlara ne>e .teşekkür. eden yok. Meselâ .sekiz kişiyi bldurduğum halde beni muhakkak bir idamdan kurtaran muthiş avukat .... be>efendıye açık teşekkuıu borc bilirim. jahud çalmış olduğura paraların meteliğine zarar getirmeden beraetimi temin eden biiyıik avukat falâna . gibi ilânlaıa rastlamıjoruz. Hattâ eczacılara bile arasıra .teşekkür. etmek hiç şüphesiz yerinde olur Neden meselâ «almağa mecbur olduğum kargabükeni bana bir zerde tatlılığı ile hazırhjan ustad eczacıbaşı a şukranlarım ebedidir» gibi şejler neşredilmesin? Evet, hep dujunurum. Bir hakıma asrımız, reklâm asrı değil mi? * * * Reklam asrı Memurlara ikramiye! Yazan: Kâzım Kip Memurlara ikramiye verileceğine saçh, sakallan uzamış, bir elınde daır haberleri gazetelerde okuduğu kürdan dişlerinı ksrıştıran, hir amuz gündenberi, memurlanmızm dam. vıİ7'inrlpki ifaHp hiç dpüjTiebu satafatlı müjdenin altından ns dpn. hp<;aV)1an ai'vor civanndn me| sıl kalkacaklannı merakla takıb e murların masaiannHa konıışıılan' divoruz. lara ister ıstetnez ku'ak mısafıri Hayret etmeyiniz. Şöyle bir dü olıtvordu. şününüz İkramiye olarak ödenecek Pefah Heviinın. komuktunın bir mıaşçığı ileri sürerek, aileden. Eene vuk=p1ereğınden m m bir hali esnaftan, alacaklılardan. çoluk ço vaıHı. cuktan gelecek talebleri, acaba beş O sun. ngleHen «onva her >1evmaaş tutarı ile karşılayabilecekler lpt Hshesınrle bir telâş müç^hede mi? ettık Memurlanmız. ellerine gececek i Memiıılanmız. Büvük Mi"»t MÎC küçük meblâğı âdilâne taksim e , li^inde cerevan eHpn muz=V«>rplerl debilmek için istedikleri kadar ka !telefonla t?kib eHivorlar, Hakikası, falannı yorsunlar. inanınız ki. gene Idakikasına arkadaşlanna utaştırıen yakınlarını dahi memnun ede VorlarHı cekleri şüphelidir. Eski defterlerin k Sakın etraftakilerin gözü kaldı Bahkpazsnnm ucuz demeyiniz. den başlandı. O paracıklann memurlanmızm Bekâr veya bfr Vaç akfamn mecebinHen transit geçeceğini tahmin rmırun dpvam ettigi mpvhanpiprdeî etmîvor değiiiz «SpnHe epçen 3k«amHan iVi tane Hattâ borclanna çok fazla hassa^ivet BÖstereniçrin ikramive'eri ceblerinde mi>;afireten belki bir kaç sa»t kalahilploektir. Geçen hafta boyunca. öğle tstillerinde Sirkecideki işkembed dükkânlannda, pivazcıiarda, köfte^ilerde, aksam üstleri 40 kuruşa meze ile birlikte bir kadeh rakı ver»n Balıkpazsn mevhanelerinde en çok temas edilen konuiardan bir tanesi ikramiye meselesi idi. Öğle yemeklerini bir kâse işkembe çorbası. bir porsiyon piyaz veva bir kaç kofte ile savuşrurmava çalışan küçük. büyük memurlar. Sırkeci ve civannda toplanarak VP1 meklerini yerken, sevinç içinde ikramiye'erini nasıl hafr'vacakl^nnı da münakaşa etmekteydiler. FpVat iş rakama vurulunca yüzierindeki sevincli ifade yavaş yavaş kayb«luyor ve çehıelerini mahzun bir ifade kaplıyordu. AMCA ELDEN DUŞME BİR SAAT ALIB MI6INIZ?... Aralannda. bir kaç hovarda: «Oldu. olacak, yılba=irl'1a yer bitirir. hiç bîr şey d* düşünmprn» divor.. Amrna . Kon^üVtürün. vükseldigi, VitaTim refah clevrJ iroıihi v«rdifi dtvirde, memurlnnmızın llvık olduklan şekilde yasamalannı «övlemek gibi, büyük iddialarla dağıtılacak ikramiveleri bir eecede harcamak, ailelerine, yakınlarına, arkadaşlanna karsı. sorumlu bir işti. Bir kısmı ise, fazla düşünmeğe lüzum görmüyor, koyu beyaz renkte önlüklü garsona: »İkramiye alacağımızı işittiniz tabiî. fîatlara zam etmeden bir çorba daha getir arkadaşa benden» dive takıhyordu ve koyu beyaz renkli önlüğüne ellerini silerek. garson: «Şimdi ağabey» deyip masalar, iskemleler aarasından süzülerek bir kaç dakika sonra, dumanı tüten bir kâseyle dönüyordu Kasada, şişman, kara bıyıklı. gür var» veva «Rpndp, p\'vplki avian bir hpsab kalmiFtii glbi cinrıİPİer, sıl sık i.<:itilHi. Snnra tahsitât için O pünun akşamı. memur evierine san miı^veHHe kâsHlanna yaziimış, bakkal. ka«ab. SPKZPOİ fstnralaıi. ev sahihlprinin geçmiş aviardan hakivlpri VıilHiren pusiılalan Rpfah nniHplprinın ilk emarelari bplırmisti hılp Akçam vPmPEİDHp. ai'p efradının talf^'priııı tesbit için müzakere açıHı. ilk ihtivar plarak tP=bit edilen, ev eçva«ı. kpnkarak. B'vim PÇVSSI ve tefe.nıat ikramiyenin dört, beş mı*!ine eşitti • ıız bizH». kpndisinin kı' ridi yoclanmiş şapkasını, altı inceldüsiinHü ki, s^nra da. r m<ii '«>1prinin sonımlulugu hisKPfmph Zam ve ikramfve tasanlarının kimistvonlannda vp urnumî mi'.7.3!,eTBİpre başUnacsğl . sıralarda, İstanbuldaki eörHiıklerimiz, isitt'"'tlerhniz bunlardı. Sirn^ı hir m»as nish»»tindpl«i ikramiye ile konjiikttirân feyrine uyabilecek mPmurlanmızm, refahın» intizar edivoruz! Fakat, işkembeci riükkânı kasasmda oturan, siyah bıyıklı, gür saçlı, bir elindeki kürdanı ile ' 1 ! ş lerini kanştıran adam, esnafın bir sembolü halinde olan bitenlere lâkayd gozukerek, 30 kuruçluk İ9kembe çorbasına vanaşacağı zamanı hesablarken, diğerleri de yeni etiketlermi vitrinlerine, dizebilmek için, fırsat kollarken görüyor gibiyiz. İlk ikramiyelerinin ugurhl olmaa temennisile... 1954 bahar ve ciçek bayramı hazırhklannı aşağv yukarı bitirmiş olan Beledi.vemiz, faaliyetine yorulmaksızm devam ederek, yeni yeni tedbirler alıyor. Meselâ şimdi de karar verilmiş, 1954 senesinde şehrin muhtclif >erlerinde tam 52 tane karpuz sergisi açılacak, ve mevsimi gelince, hiç sıkıntı çekilmiyecekmiş* Tebrik ederiz. Mesaileri meskur olsun! Fakat birim bildiğimiz İstanbulda çekilnrnen bir tek sıkıntı varsa, o da karpuz sıkıntısıdır. Kim çekti bu sıkıntıvı. ne zaman çekri? Araba araba sokaklarımm, avaz avaz odalarımızı dolduran mubareğin de sıkıntısı olur mu? Anlaşılan Belediye, mevcud hakikî sıkıntılarla basa çıkama>ınca, ortaya hiç duyulmıyan bir takım mevhum sıkıntüar atıp, sonra onları halİPttim diye dğiım öğüm boburlenmek istiyor. İstiyor ama yağma yok! Acı acı eğlenti Y • * * Seliyor ya, F.K.G. tavsiye ediyorı «Millet tatlı tatlı eğlensin!» Peki. Başiistüne Bnyran eğlenelim. Çamurlu caddelerde bata çıka yürüyelim Sinema bileti karaborsada. Ondan vazgeçelim de, şöyle bir yercije itişe kakışa oturalım. İçmeyip de (kendisi gibi) başkalarınm sarhoşluğuna tahammül etmektense (daha akıllı davranarak) kendimiz içelim. Yanımızdaki masaria fazlaca gülüyorlar. Neredeyse bıçaklar çekilecek gibi. Hele şu dans eden adama bakın. Neye onun aıka cebi şişkin duıuvor? Besbolli. Tahancasile beraber gelmiş. ~f 'Bfl^Bfeiı heyccnnın» dayanılır gibi değit. Bir jişe da+ıa getirfe" lim. Gene içelim. Nasıl olsa hesab gelince ajıhıız. Müzik de ne cırlak şey. Dans etmek değil, âdeta, dayak yemek. Kafamız şjşti. Hiç susmaz mı bunlar? Ha>di artık rıkılım. Ncreye gidelim? Bir yere gidemeyiz, çünkü cüzdan orada kaldı. Binarnaleyh gene çamurlu >ollaıdan eve. Ertcsi gün 80639 a bir telefonu da ihmal etmemeli: Teşekkür ederiz, üstad. Bir eğlendik, bir eğlendik. * * * Tekniğin YaratUğı Harlhaları Bir varidat membaı Domada polis bir dilenciyi yakalayrp adliyeye teslim etmiş. Fakat adam mahkemede vergilerini munlazaman ndedijjini ve kimsenin kendisinden şikâyetçi olmadığını ispat ettiğinden. çarpsir, beraetine karar verilmiş. Hattâ üzerinde bulunan 12 bin liret de kendîsine iade edilmiş. Bu usul hiç de fena değil doğrusu. Bizde de tatbiki pek isabetli olur. Varlık vergisi. muamele vergisi gibi. derhal bir dilencilik vergisi ihdas etmeli. Esasen bir türlü önüne geçemediğimiz, üstelik bu kadar da kârh olan, bir işten devletin hakkını almaması bir adaletsizliktir. Bir tecrübe edilse, zannederim, »evimll Hasan Polatkanın önümüzdeki yıl bütçesi, yalnız denk grlmrkle kalmaz, kâra da geçer * * * İşçisi olmıyan otomatik fabrikalara dogrıı Clevlanddaki Ford fabrikalarında gorüJen teknik gelışmeler karşısında insan cidden hayretten hayrete düşüyor. Buraya dökümhaneden kabataslak halde gelen motör bloklan tamamen imal edilmiş halde çıkmakRahatımız beyde yok tadır. Bloklar atölyede tornadan, frezeden geçiyor avarlanıyor yelJMeksika hükumeti. memlekette orman tahribatının hasıl tam 530 muamele goruyor. İşin önüne geçmek için, bu sene an';ınc\i Noel ağaasıl garıb tarafı atölyede bir tek işcını yasak etmiş. Tek bir çam dalı bile kesilmijorçi dahi yok. nıuş. Bu suretle çünde 9000 motor yaKeleş dağlarla çevrili Meksika için böyle bir kapılmaktadır. Bunları imal eden marara varmak elbette zaruridir. Halbuki, meselâ Türkinelerin uzunlueu 450 metredir. kiye gibi. bu Amerika memleketi de baştannşajı uç. Dort bin metrekarelik bir sahayı suz bucaksız ormanlarla kaplı olsaydı, hele fennî s e kaplamaktadırlar kilde ağ?c kesmek usullerine. Turkler gibi. MetsiBu muazzam robot kırktan fazla kah'ar da riayet etSp\di1er. böyle bir tedbire hiç lüzum kaimazdı. otomatik âletten mürekkehdir. Bu Bakın. biz yasak edijor muvuz?! makineler sadece bloklan imal etr * * * mekle kalmıyor. iş tıostalarının da çahşmasını temin ediyor. Davet var, rağbet yok Atolyelerin bir santrah var. B ü t, gümruk, para bozdurmik filân çibi formalitelerin uzun tün işaretler oraya gelmektedır. Bü luğu bıkkınlık verdiğinden., American Esport Line şiıketi şu ka tun emirler de buradan eitrppktedir. rara varmış: Turist taşıyacak olan .İndependence. ve «Constirution» Meselâ filân makinenin çalısmaffa tran*at!antikleri bu sene hic bir Türk limamna ucratılmıyacak. hazır olduğu işaretle santrala bıldiOnlar Akdenizin diğer limanlarını güle oynıja dolaşa dursunlar, rılir. Herhangi bir motorün serbest biz de lâfa de>am edelim: Seyyah celbi için alınan tedbirler, bu sene olduğu gene aym suretle bildirilir fazla miktarda turist bekleniyor. dış memleketlerdeki propagandamı. Bütün şartlar yerine getirildıkten zın muvaffakıyeti, Turizm Müdurünün yeni beyanatı, fazla tahsisat sonra santrala kararını vermek işi Otomatik çalışan fabrikadan bir köse kabul edildi. ilâh ilâh .. düşer. Bunun üzerme hemen emriHiç de bu mnksadla yazılmamış olmasma rağnten. insan gayriihti ni verır ve iş görülür Santral böy ve sık sık değişmemesi lâzım. Orta ] mulâtının yüksek kaliteli olması, lâb otomatikleştirmeyi tasarlamakyari bir parçarık değistirerek, Yahya Kemsl üstadunum 511 hari lelikle tıpkı modern bir ?prm mer çaptaki müesseseler için astan ] malı çabuk ve muntazaman teslim tadırlar. Bu takdirde ustaba^ı, nukinist, kontrol vesaire de kulanılkulâde beytini hatırlıyor: yuzünden pahalı gelir Esasen her edebilmesi şarttır. kez makas santrah gibi işler. mıyarak bütün bu işler makinelere Hâlâ o besteler çalınır, Dün^ada sanayıleşme hareketinın hangi bir fabrikanın şohretini yaGemüer •geımiyen» bir ummanda. Şimdiki halde bazı fabrikalar bu tevdi edilmiş olacaktır. ilk merhalesinı makine teşkil et pan makineleri değildır. Bir fabŞurası muhakkak ki otomatik mjştir. İkinci rrerhaleyi Taylor'un rikanın nam kazanması için ma usulü de beğenmiyerek bütün imafabrika devri de yakındır. Prensip zincirleme usulu yaratmıştır. Fakat ve teknik bakımından buna hiç bir bu usulde de işçıye gene bir hav'i mâni tasavvur edilemeı. yer vardı. Çünkü mpkineleri tağdiye etmek vazıfesı ona duşüyorFakat içtimaî plânda isrisiz islidu. yecek olan böyle bir fabrikayı kaOtomitikleşme sistemi isçive bu bul etmek için fikirler henüz kâfi kadarcık işi bile çok görerek maderecede olgun değildir. kinenin tağdıyesını de uzerine alHalbuki Ford fabrikasınuı tatbik mıştır. ettiği bu otomatik sistem el eme** * ğinin tam manasile tahvilini gerekBu sayede el empjı ehemmiyetlı tirmiştir. Yeknesak ve bıktırıcı fanisbette düşmektedir. İstihsal fazaliyetinden kurtulan işei, vakar ve lalaşmaktadır ve makineler munzekâsına yakışan daha asil işlere tazaman tağdiye edildığinden ranverilmiştir. Tavlor sisteminde işçidımanları da artmaktadır. Nihayet nin bilgi sahibi olmasına lüzum kalite yuksclmokte ve iskarta mikyoktu. Halbuki bu otomatik usultarı azalmaktadır de personelin vüksek teknik kaliBuna mukabıl bu metodun yükteli olması lâzımdır Bu sistem o kasek yatınm icab ettirdığı de mudar çok ve girift makinenin kullahskkaktır. Tesi^at idame VP hakım nılmasını icab etmektedir ki ona masrafları büyüktur. Avrıca bu ugöre kalifıye işçi ve muhendıs busulde muhendislere de çok iş Hüşlundurmak da şarttır. mektedir Nihayet sıstemde en uİleride ortaya çıkacak ihtiyaclar fak dc«i«ıklık lıuyıık nınsr fl ırı gosimdıden kendilerıni brlli etmekrc''lirmr>ktpf!ır. terlirler Yann ortaya çıkarak tam Bu vüzden otomtik sistem büyük manasile otomatik fabnkanın vanıı v t " ' t " l ı v ' n b'^k 1 \ e ' k '*. l e n baçında İ<;MZ ışcı değil, mesud ınt ı h l n ' ıırt z B u n ı a V ı n r l ' " l " ' i p ı (Jh... Ulı... LRnıek dijin siııiri heuüz caulı! sanlar gormemız ıhtimah fazladır. maddeleıın standardıze Çocukldi işe yaramaga başladı Sirin klaJuon pek nlzama uygun obnasa gerek Içinıde bir iıii var .. baKiıı kocaın bizi takib etmeeinl
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle