Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
29 Hdm 1953 ı~f Meraklı Resimier Tecessüsler Kanaryalarm da insanlar gibi konservatuarları var! Tanıdığım Parisli iki doktor var. Bunlar kankocadır. Hastalannı çok severler. Fakat aynı zamanda nadide kuş meraklısıdırlar. Hele kıal bir kanaryalan var, ömür Ama hayvan da güzel mi güzel Bizim para ile üç dört yüz lira eder. Kanaryanın tabiî şekli amatörlerin pek hoşuna gitmez Bunlan memnun etmek için Yorkshıre, ScotchFrancy ve GlasgowDun cinsleri elde edılmiştir. Her renkte kanar>alar Normal kanaryanın rengi hafifçe yeşıle kaçan sarıdır. Buna kanarya sansı denir. Hayvan kafeste kaldık ça rengi açılır ve yeşil nüansmı kaybederek doğrudan doğruya saı nya kayar. En makbulü kırmızıya, daha doğrusu tarçın rengine kaçan kanaryalardır. Müşterilerini kolayca memnan etmek ve böylelikle bir hayli de ı para kazanmak sevdasına duşen kuşçular bu makbul rengi elde et' mek icin basit bir çare bulmuşlardır. Hayvanlann Uiylerıni boyayorlar. Yalnız, renk garanti edılmıyor. Solması ihtımalı varBunun içın başvurulan çare hayvana zehirli olnııyan bazı ılâçlar içirmektır. Bu meyanda kınakına kabugu, karanfil, kampeg kokü veya biber yutturulur. Mühim bir sır! Yukanda da soyledığımız gibi iyi kananalar ağırhklarınca para ettiklerınden, her mütehassısm esran askeriye imiş gibi sıkı sıkı sak ladığı sırlar vardır. Böyle olmakla beraber biz bu sırlardan birini keşfettık. Formülü aşağıda veriyoruz: 433 gfam kayen bıberile 216 gran melaj ve 112 gram zeytinyağını kanştırınız. Bundan bir kahve kaşığı olarak bir yumurtaya katınız, aynı zamanda bisküvit tozıle yuğurunuz. Elde edılen hamur kuşa verihr. Hamurun içine istenilen renkte kök boyası da kanştınlır. Bu usul bilhassa hayvan tüy değiştirdiği zaman çok tesirini gösterir. Tüy değişimi zamanı geçtikten sonra hayvana bir jey verilmez. Fakat ertesi sene bu usulü tekrar etmek Iâzımdır. Yoksa havvanın tuyleri eski rengini alır. O devrede kanaryalarm sularına 3040 damla safran da llâve edilebılır. Aynı zamanda ketentohumu da verılir. Bu nun iyiliğı tuyleri parlatmasıdır. Tüylerin kırmızı olması içın »af metileosin verılir. Meül verildiğı takdird» renk mavilefir. Yugoslavyada Susak Ismınde bir şehir vardır. Bu çehır Mkınlerinden Nıkola Stokovıç bır gun ağachk bir caddede gezerken bir dukkânın onünde Isılı bulunan kafesten gelen sesler dikkatini çekmişAdam kanarj'a meraklısı olduğundan kulaklarma inanmıyacağı gelmiş. Adamcağu bır muddet daha dınler, sonra heyecandan tıtnyerek kuşun sahibine koşar: Bu kuj. bır harikadır, der, do makammdan makara çekiyor!» Kuş adamcağıza Kontes Harting tarafından verılmişti. Kontes belki de Luzı isimli bu kuşu satardı. On gun sonra Nikola ile Kontes pazarlığa giriştıler. Pazarlık tam üç saat sürdü ve sonunda Nıkola kıymetli ku$u alıp evine goturerek kulak kesildi. Fakat nafile: Suzi her kanarya gibi sesler çıkarıyor ama bir türlü dodan makaralar çek mijordu. Bunu duyan kanaryanın sahibi kuşu doğruca aldığı yere götürdü. Sizin yaptığınız sahtekârlıktır dedi, paramı geri isterim. Ve bunun üzerine is mahkemeye düştü. Dava tam üç sene sürdü. ISIMU ROMANIMIZ tmmn: P. 1UZRA* SÂRIŞIN KIZ! Loııtlrada Boşalan Bir Sokak Geçen gün sona eren İngılız petrol grevi Londra sokaklannı bir kaç gün sessiz ve ıssız bırakmıştır. Yukarıdakı resımde, sabah saat 11 de Regent Street göriilmektedir. Normal ramanda bu cadde devamlı surette ükanıktır ve motörlu vasıta dan bir kaldırundan öteki kaldırınu görmek murakün olmaz. | Donanmamızda 213 saat Dominik, peşind* Erbs olduğu halde «Ssrıjın dilbtr» le bir likte oturdugu ev* geldi. Fakat kız evde değıldı. Beklemek tch Lıkeli olduğundan Dominik gene Erbs'le birlikte babasına gitti Kapının onünde iki poliı beklıj'ordu. Dominik'le Erb» oradan uzaklasmak mecbutiyeünde kaldılar. Nereye gidebilirlerdi? Bunu bilmiyecek ne vardı? Viktorin ne güne duruyordu? Hiç de 'kindar olmıyan bu sadık kız Dominik'le arkadaşını evine kabu jjederek yaralarını yıkadı .onlara para verdi ve Nor istasyonuna Ikadar götürdü. Ertesi gtinü iki apa$ Brüksel'e gitmis bulunu yorlardı. Artık kurtuimuş sayılabılirlerdi. r Bir düşman denizaltısım batırdık ve imha ettik! ; Koramiral Kemaleddin Bozkurd: «Evinde oturan kimsenin <hş âlemle teması kesilir; bizse gemiye gelince dünya ile irtibatunızın tam olduğunu hissederiz» diyor Röportajı yapan: Şahab BALCIOGLU Mutehassu bir kujça, kanaryalann »eslerini dinliyor Kuşu tatan iddiasonda musırdı. Şehirde ne kadar kuf vana dinlendl. Fakat hiç biri dodan makara çck* miyordu. Nihayet i| anlafildı Kuşçu do çeken kanaryayı dükkânın bır köşesine saklamif, o öttükçe kafestekinin makara çektiği ıanıhyordu. Bu siffetle de müjtenleri aldatıyordu, Kujçu davayı kaybederek masraflan da ödemtğe mahkum edıldı. Dünyada tek kanarya merakkn Nikola degildir. AngloSaksonların çogu iyi öten kanaryalara bayılırlar. Alman kanaryalan meşhur konservatuarlardan çıkari talebeler kadar şöhretlidir Harz'da, Tırol'da, Hess'te kanarya terbiy» etmek için mükemmel mektebler vardır. Fakat bunlann en mefhuru Andreasberg'dekidir. Burada tatbık edilen usuller babadan oftula ıntıkal etmcktedir. Terbiy* edilmemis kanarya dinlemek insanı nihayet bir müddet *onra sıkar. Sanatkftr ruhlu kanarya, iyi ötmesi için, üstü hafifçe ortülü bir kafeste bulunmalıdır. Kuş, şarkısına tatlı bir makam üzerine başlar, sonra y»vaş yavaş hızlandırarak en tiz notalara ulaşır. Buna yaparken de en nazik kulaklan bile hırpalamMKanaryalann her çeşid ötüflerinin bir ismi vardır. Bazan uzua uıun oyle öter ki insan kendini su basmda zanneder. Çoğu bulbüllerden guzel öter. Ne.yazık ki kanarya bazan en güzel nağmelerinin arasına zevksil sesler kanştırarak kendini dinleyenlere nihayet bir kanarya olduğunu hatırlatır. Kanaryanın terbiy* edilebilmesi için dogduktan bir kaç gün tonra yuvadan avnlması Iâzımdır. Yavru, uata ötüculerin bulundugu bir kafese konur Ana ve babasınıa yanında kslırsa bir kaç gün içlnde ses terbiyesi bozulur. Bu müddet zarfında gürültü edılmekten, balırmaktan şiddetle sakınılmalıdır. Bundan başka yavru kuş iyi ötenlerin yanında bulun durulmahdiT. îngilterede senede 400 bin kanarya satıhr. Bunlann yüz bini Alman yadan gelir. Bu kuşların kıymtti on b»« milyon liradır. MiUI Piyanffonun Cumhuriyet Bayrâmı çekilişi Mim Plyangonun 29 rtim çAilişl teu. (un uat 13,30 da Ar.karada yapıiac«k. lkramlye kaz»n»n numaralar gece 23 te Ankra radjoffu ile yayınlanacaktır. İki rakib çete artık dağılmıştı. Avenelerden bazıları hapiste, bazıları hutaned», bir kısmı da firtr etmi« buhınuyordu. Şaron, Kurtiy ve Menilmontan »akinleri gecelsri rahatsız edilmiyorlardı. ki çtte ırasında vuku bulan çarpıjmadan yalnıı Sarışın dilber stifade etenUti t«mi etrafınd» bu v«»ile ilt bir hayli reklam yapılan kı* Senmarten bulvarındtki Alekıandr kabartsint angaje •dıldi. H«r akşam s»hn«y« çıkıyordu. Merak içinde çırpuun Paris halkı kjzı görmek için kabareye kojuyordu. Üzennde giotin resmi bulunan kuyruklu bir piyanonun yanmda yer alan Sanjm dilber sanattan eser bulunmıyan bır surü şarkılar söyuyordu. Bir surü züppe da kadını alkışlıyot, teşvik ediyor, birlikte şarkı söylüyordu. Muhakktk Iri Stnşın dilber sanat bakımından bır harika rfegilcHı Ftkıt mueaseMye bir hayli para kazanduıordu... I PURO TUVALET SABUNU «Demirhisar» muhribinin güvertesinden bir göriinüf muhrıblerimıze şeref veren gazçıe deydım. O sırada kom'vfor gemısi «Green to green, red to red, d arkadaşlara sevgi ve selâmları olan (Muavenet) »en telsiz telefoıPerfect save to go ahead.» Şu iki jıısraın taşıdığı manayı mın iblâğı ile iyi seyahatler temen la gelen emir üzerine tatbikatın tercume edecek olursak aşağı yu nisinde bulunluğumun bıldirılms başladığuu ögrendik Mevzuumuz, denizalı hücumuıi karı şöyle demek lânm: «Yeşil ışı sini rica ederim.» Dönujte aHığımız mesaj da şöy karşı konvoy emniyet perdesi kurğa yeşıl gosterir, kırnuzıya da kır mak ve borda hîttında denizaltı mızı gösterırsen rahat rahat yolu leydi: «Iskenderun deniz üssunün açu araması vapmaktı. na devam edebilirsin.» Emirler ingılizce verıliyor, sonra Dolayısıle yukarıdaki mısralar ma toreni ı~ın bir çok zahnet ve bugün dunya denizciliğine hâk'm külfetlere katknarak bu merasime türkçeye çevrılerek tatbık edılıyor. dır Bu hakıkati, donanmamız ara ıştırak etmek şerefini bize vermış Boylece NATO çerçevesı dahılınoe rasmda geçirdığım 213 saatlik bı olan gazeteci arkadaşlanma fn emir bakımından dil birliği sağlanhayattan sonra daha iyi anlamış derın sevgı ve teşekkurlerimi su mış oluyor. nar, büyük Turk milletnvn vuksel Pruva 270! oldum. mesinde kendılerine sonsuî muvaf Dümen sancak 15 derecede! Donanmayla yolculuğumuz. 20 fakiyetler temennı ederek yorulDort muhrıb, baklava biçımınd? ekimde İskenderunda yapılan dev.r mak bılmiven müstakbel mesaıle dizılıp sonar ve asdic cihazkrı vave tesliTi toreni munasebetıle oldu. nnde de başanlar dilerim.» sıtasıle deniz içınde denizaltı arp*Bu toren vesılesile Donanma KoFılotillâ komocoru Albay Muh tırmasına başladılar. Sık sık yer mutarı Uğının nazık daveüne icabet eden İstanbul gazetecilerinden 7 lis Güremenden de bu yolda me değıştirerek mefruz denızaltıyı sıkışilık bir gnıp Muavenet, Demir sajlar almca denizcilerimizin cen kıştırmağa çalışıyoruz. Nihayet (Demirhisar) dan komohisar, Sultanhısar ve C ' uh tilmenliği bnunde hürmetle kendidora şu haber ulaştı: l»rine teşekkür ettik. riblerine tsksım edilerek 15 ekim 80 kerterizimızde, 2500 yarda *** perşembe gunu saat 15 te Maltepe mesafede bır denizsltı ekosu önunden denize açıldı. Yolculuğumuzun en mühim ta Temas temin ettik! Ben, Donanma Komutanı Kor raflarından biri. bu 9 gun bovunca Bovlece huciımumuz inkışaf edeamiral Kemaleddin B~T''"dla r"nı havanıa bızi hiç bir zaman rahatsız ı ek denizaltı kıstınldı ve su bomgemiye yani (Demirhi'ar) a düş etmemesi oldu. Denizcılerın soyle balarüe imha edildi. tüm ve bu ^esadüfe pek memnun dıklerıne gbre bu, ekım aymda Saat 17 olmuştu Komodor gemioldum. Eğitim Komutanı Kurnav Marmara ve Akdenizde binde bir sinden şu emir geldi: Albay Tevfık Samurkas H v>.».rp]e gorünen bu durgunlukmuş.. HaH'î R Formation one! (Bir numarah bırhkte seyahat ettiğınden, boylece bazı subaylar: tertıb!) Denızde fırtmaya yakalansaydonsnmamjzın en ust kademelerinBu, gemilerin birbiri peşisıra di den iki kıymetli subayla sohbet dık, gemıcıliğin ne olduğunu o za zılmelerını bıldır^n emirdi. Tatbiecle ede denızcıhk hakkmdakı bıl man anlprdmız, dedıler. kat başarıyla sona ermıştı. Bense, bu mesleğın durgun ha"jigılerımi arttırmak ımkânını bul*** da bile arzettigı guçlukleri gördüdum. Sizlere biraz da gemici tabirlenn Füotülâmızın komodoru Albav ğum ıçin fırtmayı hiç de ozleme den bahsedeyım: Denizcılerın dıll?Muhhs Güremenin idaresmde bu dım. rinden duşmıyen kelımelerden bırı Bu insanlar, »ehir hayatı yaşıyan de (kertekiz) dır. Kertpkiz bir ye lunan (Muavenet H2) nin komutanı Kurmay Binbaşı Neriman E. bahtiyar kışılerın n?zarında bir ba ri esas tutarak, pusulajla ıstıkamet çetın, (Demirhisar H3) un k% kıma seyvar Robensondurlar. taym etmek demektir. Maamafih Bir bakıca dıyorum Çünkü, her gemici argosunda (kertekız g^, mutam Binbaşı Nazmi Abrar, (Suı tanhisar H4) ün komutam Bin ne kadar gun'er, haftalar, hattâ mek) demek, güzel bir hatunu goz başı Feyzullah Aksoy, (Gelibolu aylarca vr hottâ meslekleri itıbm banvosuna almak demektir. (Alabanda) nin manası, dümpni G 1) in komutanı da Kurmay Bın le bir oraur boyuııca hayatl?.' ını başı Şemsi Tarımdı. Brv'ece İsken denız ustunde bir teknede geçır en büvuk hızla iskele veya sancağa deruna gidiş gelişte. yukanki n\ mekteyseler de, bugun telsiz 'lmı çevırmtk demektir ama argoda vermek), azarlamsk maralnra gore (2341) tertibile \>ir nin ulastığı tekâmül safhasında on (alabanda lar dış âlemle her an temastadırlar manasına gelir. (Flok), velkenli bır bınmızin peşıne sıralandık. Denirolerin ananevî nezaketinin Hattâ Koramiral Kemaleddin Boz geminin haş tarpfında bulunan en kuçuk yelkene denir. Argoda (yabir çok nümunelerinı bu 9 günluK kurd bu rr.un ısebetle: Aslında, iedi, evinde oturan hu biraz flok aç') demekse (ker.jolculuk boyunca bir kere daha müşahede etmek imkânını bulduV; kimsenin dış âlemle teması kesılır dıni topla da söylediğimi anla') Amiralındsn erıne kadar bütüî Bizse, gemiye gelince dunyayla ır manasına gelir. (Funda) ise, d«nifılotOîâ personeli. misafirlerir iyi tibaümızın tam olduğunu hissede ri suya atmak demfkür. Maamafih argoda (90 kulaca funda etti!) debir yolculuk geçirtmek ıçın elden riz. Aklıma, insanlann karada, o ra dıler mi. anlayın ki (işi berbad etgelenl yaptılar Ayrıca Donanma Komutanı Koramiral Kemaledd» dar tehlıke ıçınde nasıl yaşadıkla ti') demek isteniyor. Gene denız Bozkord, yola çıkışımızda ve do rına şaşan, gemicınin mantığı gcl adamlannm dılinde (kaptan paşa kuzusu) nun manası (köpiik) tüı mıste Çanakkale Boğazmı geçtık dı!.. Yani bu lısanla konufmak lcab *** ten sonra 4 gemide bulur^n e»zeteSakız ile Mıdilli adaları ederse, bizler, Ukenderuna kertecilere çektiği telsiz mesajlarile centılmenhğinin mükemmel brnokle arasınrla uzanaa 20 mıllık saha kiz geçmek için glttik ve kapUn rmi verdi Yola çıkarken Amiraldan ıçinde bes saat »uren bir deniz tat paşa kuzulan arasmdan geç. ek Evelallah doksan kulaca funda »t•ldığunu mesaj su oldu «İskende bikatı yapıldı. Saat tam 12 d* kaptan köprtUun mmdan Istanbula yanladıkl ruh feyahathı* iftbak etmek üzer* BOL KÖPÜKLÛ • NEFtS KOKUIU Manda'nın arkadaşlan bir akşam kabareye gelinceye kadar bu i; boyiece devam etti. O gece çete efradı sükie yapan Sarışın dılberi bır ağııoUn yuhaladıklarından, kızın presüşkâr ve tskdirklrları protesto ettiler, düşmanları cevab verdüer v« neticede tabak ve bardaklu havalanmağt başladı... Tabil taion derhal boşaltıldı. SANAT HAREKETLERİ Orhotı Arıburnu bir Alman film şirketi tarafından rejisör olarak angaje edildi Sarısuı kız Aleksandr kabaresind* ba$ına gelen bu nâhoç hâdiseyi gulerek sineye çekznisti. Bir çok g«nc ve zengin delikanlı kızı el üstünde tutuyor, gözünün içine bakıyor; her arzusunu yerine getiriyordu. Artık Sari|in dilber Parisin âlamod kadını olmuştu. Alber Depre isimli bir ressam, dilberin resmini yaparak her türlü tehlikeyi göre ahp bunu Fransıı artistleri »alonunda teşhir etti. Orhon Arıburnn, mukavelesini imzalarken 1 Değerli bir jair, aktör ve reji dramdır. fa'nın, 1946 da Production HamHellbuch îrving Film şirketi burg'un, Frankfurt, Berlin, Müsörumuz Orhon Anburnu, Almanyanm Hellbusch Irving Film Corp Münich, Frankfurt ve havalisi stüd nich'teki dram filmleri prodüktörtarafından rejisör, aktör ve sena yolannı içine almaktadır. Bu şirket lüğünü yapmıj, 1948 de Sumatra ve rist olarak çağırılarak, bu şırketin ayrıca, renkli olarak Türkiye hak Endonezyada, 1950 de Afrıka, 1953 şehrimize gelen direktörü ve aynı kında bir film çevirecektir. Bu te Yeni Gine'de renkli filmler çezamanda prodüktörü Hellbusch ile fıhnde de Orhon Anburnu rejisftrvirmi|tır. Şimdi de Türkiyede bulük yapacaktır. kontrat imzalamıştır. lunmaktadır. Hellbusch, Türk filmcUiii ile irKendisile gorüîtüjümüz Hell Orhon Anburnu imzaladığı mutlbat kurmak tizere îstanbula gel busch, prodtiktör olduju gibi, çok mi}, ilk i; olarak, önce kendııi hak değerll bir kamera adamıdır. 16 kavele münasebetile düguncelerinl kmda Almanyada bılgi edindiği ya;ında iken sinemacılığa operatör sorduğum zaman şunlan soyledi: « Insanlar, bırbirlerıne, pohtıOrhon Arıburnu ile temasa geçmiş olarak atılmış ve ilk işi Gröenlad v» onu rcjisör ve aktör olarak iki adasmdaki fitkimolana hayatını kadan ziyade lanat hâreketleri ile film için angaj* »tmiıtir. Ölm» çekmek olmuîtür. Halen 50 yaklaşırlar. Zor bir işin başlangıtlk yapacaklan filmin harid cah yaşmdadır. Babası, Ufa namma cındayım. Ma=ınifıh her iki memnelen Turkıyede, dahill sahneltri Brezılyada film prodüktörlügü yap* leket arasında sanat yolu ile fayMünlch't» Bavaria Film Stüdyo mı» ve 1M9 da olmüştür. dalı bir taıan olmayt ealı#aeafim.» sunda çekilecektir. Bu İlk film bir L Hellbusch, 194244 yülannda U8. A. Bu arada Buf tıyatrosu sahib ve müdürleri Ameli'yi angaje)' ettiler. Kız, kendisi için kaleme alınan «Sarışın dilber ve apaşw| lar> isimli bır plyeste baj roiU oynıyacaktı. Bizim kıı aruk yıl| Jız olmak üzere idi.... (Arkası var) , Türkiyede ynfmz aiddlr.