Katalog

/"«CTJMHURÎYET» In 30 uncu yıl ilâve*! 1 Yola devam YAZAN: İstanbul Üniversıtesi Talebe Bırligl Başkanı Atatiirkün Cumhuriyeti Emanet Ettiği Genclik Diyor ki ENYER AYDIN YAZAN: Z9 Ekim T» u UÇ BAYRAM KÂMRAN EVÜYAOĞLU M111J Turk Talebe Blrllgl Genel Başkanı Yfl Bundan tam 30 yd önce büyük At3türk, Cumhuriyeti kurarken onu teslim edecek en sağlam elleri de bulmuştu. Büyük söylevinde «Ey Türk gencliği birinci vazifen Turk istiklâl ve Cumhuriyetini ilelebed muhafaza ve müdafaa etmektir> derken ve gene Bursada «Cumhuriyet devrimleri tehlikeye düştüğü an, polis ve jandarmaya bel bağlamayıp bizzat kendin harekete geç» diye gencliğe seslenirken; o şaşmaz ileri görüşünden eraindi. Bu görüşün ne kadar doğru olduğunu Atatürk gencliği kaç kere gösterdL Çok yakın misalini verelim; memleketi geriye, uçuruma götürmek istiyen bir kaç örümcek kafah yobaza karşı açtığı mücadele, aldığı netice... Bunun gibi misaller sayılmakla biter mi? Büyük bir kütlenin temsilcisi olan Talebe Birliğimiz, hangi işinde Kemalizm prensiplerinden fedakârlık edebilir? Bu Kemalizme körü körüne bir bağlılık değil, memleketimizi daima ileri götürecek Cum huriyet rejiminia temel direklerini sağlam tutmak için yegâne çaredir. Büyük Ata emindi, inanmıştı. Dost ve düşrnan herkes bumı bilmeli ki: Genclik Atasının yolundaydı, bu yoldan hiç sapmadan bugüne kadar geldi. Tereddüd etmeden de aynı azim ve inançla yoluna devam edecektir. Bütün Türk gencliğine en büyük bayramı kutlu olsun. Mürtecilere haber verelim, Cumhuriyetimizin 30 uncu yılı münasebetile, «Cumhuriyet» gazetesinin özel bir sayı çıkarması ve bu özel sayıda Teknik Üniversite gencliğine de bir yer ayırması bizleri çok memnuD ettL Atatürk gencliği olarak, Atamıza olan bağhhğımızi nrsat buldukça tekrarlamak bizluin yegâne gayeBİdir. Türk milleti için her seyden üstün iki gey vardır: Ata'sı ve istiklâli. İste bu iki varlığa karsı gelmek istiyenler daima, Türk milletinin çeük gibi &ert ve iğrilmez ezmi karşısında erimi$lerdir, erişuursuz bir kütlenin çıktığını esefle görüyoruz. Bu kütleyi de tek bir isün ile isimlendirebiliriz: Mürteciler. Peşinen söyliyelim ki, bu memlekette mürteciler sureti kat'iyede barınamazlar. Burası Atatürk Türkiyesidir, devrimler Türkıyesidir. Mürteciler, şuursuz bir kütledir, çünkü; cahildirler, ne yaptıklarını ve ne yapacaklannı bilmemektedirler. 1 veya 2 kişinin, kendi menfaatlerini tahakkuk ettirmek için kandırdıkları bir küüedir. Halkimızın din ve mukaddesatına karşı olan bağhhğından istifade etmek istiyen bu kimseler, aıamıza dint liderler gibi sokulmak istemektedirler. Fakat bu politikanın modası çoktan geçmistir. Din üzerinde, artık, en cahilimiz dahi en esaslı fikirlere sahibdir. Atanın dediği gibi, analarımızın, babalarımızın kucaklarmda bize verdiklerı dersler, bize dinimizin esaslarını öğretmek için kâfidir. «Cumhuriyet» gazetesinin bu güzel teşebbüsünü tekrar memnuniyetle belirtip, müteşebbislerini tebrik ederek, milletimize uzun ve ferahb yıllar temenni eder, hepinizin Cumhuriyet Bayramını kutlarım. (İstanbul Teknik Ünıversitesi Talebe Birliği "Genel Sekreteri) Bugün Cumhuriyetimiz 30 yaşını dolduruyor. Yükseli^ ve geUşişin ömürler kâfi gelmiyecek bir haml üe inkişaf eden genc Cumhuriyetimiz bugün 30 yaşını idrak ediyor Duyduğumuz sevincin içimizden dıçarıya taşan hareketleri bayrak bayrak olmus, al al çırpınıyor he tarafta. Bes yasındaki bir çocuğun gözlerinde pırüdaşan ışıkla, belleri bükülmüî ihtiyarlarm yüzlerindek aydınhk aynı gönül ferahhğı içinde bugün .. Ve ben, o aydinlık yüzlere bakarak geçmişteki hâtıralanm arasmdaki iki Gumhuriyet bay ramını hatırlıyor. Ve sanki • aynı sevinc ve keder çi2gilerini o çehrelerde görür gibi oluyorum. 20 yıl evvelki Cumhuriyet bayramını yani 10 uncu yıldönümünü hafızamda canlandınyorum. Bir ilk okul talebesinin, Cumhuriyet devrinde doğmus. bir ilkokul talebesinin heyecan ve sevincini tahmin edersiniz. Önlüklerimiz, elbiselerimiz, yakamız temizlenmiş, kolalanmış, ayakkablarımız pırıl pırıl boyalı, ve asıl güzellik ve temizlik içimizde. Bayram dıjanda değil, bayram gönlümüzde o gün... Herkesin dudaklarında yeni ve yepyeni bir marf. Kadmı, erkeğl, genci, ihtiyarı hep aynı melodilerle mejgul. Bugün bile tekrarlarken o günleri yasar olurum sanki... ğu gün senden ve bütün medenî beşeriyetten dileğim şudur: . • ' Beni hatırlayınız...» • • •* meğe de mahkumdurlar. Milletimlz, v ı ını yoğunu öniıne katarak buK'Jtı içuıdc n.«ud olatak yaşadığımız. bu kutsal toprakları müdafaa etmiş, kurtarmıştır. Atatürkün önderlığinde kurulan Cumhuriyetimiz de, bu vâtan üzerinde eşsiz Bir ülke meydaıid getirmistir. Cumhuriyet gencleri, Atatürk gencleri, Cumhuriyet Türkiyesinin bfkçileri olarak bizlere düşen vazıfeleri müdrikiz. Atamız ve vataıı mız bizler için her şeyden üstündur Bizden evvelki nesıl, bu vatanı kurlarmak için canıru vermişti. Btz ds vatarumızı mamur yapmak için bütün varlığınuzls çalışmağd and İÇP> Ş1Z. * İlk hedefimiz Bu tarihî hâdise gününde, ben size geçmisten, 30 yılın veya daha ı velisinın tarihınden değil; iatikbale ha7irlnnan bir genc sıfatile, istikbalden bahsetmek isterim. İstıkbal için pembe ümidlerle dopdoluyuz. Ümidlerimizin hakıkat olacağına inanıyoruz. Çünkü kabiiyetimize güveniyor, çalışıyoruz. Otuz yıl evvel hiç yoktan bir ordu kuran, olmıyan fabrikalarında hazırladığı silâh ve cepaneyle bu ordunun ikmalinl yapan. Silâhça, sa yıca üstün düşmam yenerek, istiklâlini kazanan Türk milletinin genc evlâdlan, bizler, simdi yeni bir savaşa gtrişmiş bulunuyoruz. Bir ilim, irfan ve medeniyet savaşına... Otuz yıl evvel Metrislerde savaşan gcncler askerî zaicrıer peşinydı'er. Gayeleri vaıaı^r. istiklâJni yeniden elde etmekü. Bugün üç üniversitede ve yurdun her köşesine yayılnuş sayısız öğreüm, eitim müesseselerinde çalışan, o askerlerin çocukları, bizler, ilmî ve medenî zaferler peşinde aynı azıme çalısıyoruz. Onlarm Uk hedefi Akdenizdi Bizim de Ük hedefimiz ilimde, kültür(e, medeniyette en ileride olanların yanıbaşmda yer aimaktır. Bu hedefe ulaşınak i(;aı gene otuz yıl evvelkiler gibi genc, ihtij'sı, kadın erkek, <aKat hepsinin iualu.ii genc, bir bütun olarak azimle çahşıyor, yeni yollar açıyor; lüranlar, hava alanları IÜJJ ediyor; ilim, öğretim müesseselert, fabrikal?r kuruyor; ilk hedefimize doğru emin adımlarla yürüyoruz. İlk hedefimiz en ilerisi. Ya son hedef?... Son hedef ilmin, medeniyetin, sanatın sonudur. O da olmadığma göre!... •*>' Mınleket gencliğı olarak Atatüı'v gencliği olarak ve Cumhuriyet gencliği olarak, üzerimizdeki vazıfelerin en kutsal olan Atatürk ve eserlerinin bekçıliğini damarlanrnızdaki en son damla kan akınc. vq kadar yapmağa and içmişiz. Cumhuriyet deyince akla hemen devrimler gelir. Menfaatleri bakımından beğenmedikleri bu devrimlerin karşısına bir kütlenin, fakat H U R Y E T M c u CUMHURİYET Cehennemi andıran o karanlık günlerin, Uykusuz gecelerin yok olduğu gün bugün. Moraran ufukların çevirdiği yerlerin, Hayata kavuştuğu gündür bugün.. Unutulmaz mazinin o acı ıstırabı, Rahat dolu günler de birer birer solacak Inan, iste ve çalış, bırak artık serabı Yeter sana bu kale, bu dalgalanan sancak.. Ebedî idealin, arzun, servetin senin, Türk kanından yadigâr Cumhuriyet olacak.. Yüksek Ekonoml ve Ticaret Okulu öğrencilerinden Zekl METE Istikbale emniyet Tfirk milleti, büyük bir mücadele 11* tarihl ihtilâli tamamladıktan son ra Cumhuriyetin ilânuıa gahid olmu| v* Itnanlıfc camüı muvacehesinde lâyık olduğu mevkie ulaşacağı günlerin yaklaşmakta bulunduğu gururunu tatmağa baslamıştı. Bugün, 30. yıldönümünü kutladığımu bu tarihl hfldise karşısmda he 1 30 yaşma bastığı bugün Cumhuriyetimizin emanetçileri olan Türk gencleri için ayırdığı sütunda bana da yazı yazmak fırsatını verdiği için «Cumhuriyet» gazetesine teşekkür eder. Bu sütur.m< biz genclere daima açık bulunourulmasını temenni ederim. Türk vatanını, Türk Cumhuriyetini ve Türk istiklâlini biz genclere emanet eden Büyük Atamız, Türk genclerinin meslekl kültür bakımından, muasır medenî memleketler seviyesine ulaşması için üniversitelerimizin birer ilim yuvası halinc gelmesini sağlamak yolunda büyük himmet ve gayret gösterniş ve bunda muvaffak olmuş.tur da. Bugün üniversitelerimiz her Tüjkün göğsünü kabartacak seviye\ e ulajmıştır. Mısal mi istiyorsunuz? İşte size yepyeni bir Ankara Universitesi, gene Cumhuriyet devrinde teşkilâtlaıı ve ça]ı$ma metodları modern esasiara gore kurulan İstanbul Ün'versitesi ve İstanbul Teknik Ün:\ersitesi... Bugün üniversitelerimiz memlekttımiz ihtiyacma' olan her türlü tleraaiii kâfi ehliyeti haiz olarak je •.«tırmektedir. E^ssen Büyük Atanın (Hayatta en uakikî mürşid ilimdir) eoızesi b'j if« verdikleri ehammıyeti göst^rnıegt yeter zannında/mı ier tüılü talebelik ıhtuuclarmı ko'ayhk'.a tatmin edebilen biz gencIfci Büyük Atatürkün izinde^iz. Hiç bir kuvvet bizi bundan ahKoyamaz ve koyamıyacaktır da. Büyük Atanın emanetini yarının ger.cierine daha mükemmel bir şekilde devretmek azmile çalışnıaktayız. Bunda muvaffak oldıığurnuz takdirde (ki buna ınanıyomz) ne mutlu bize. Bugün genc Türk Cumhuriyetirın 30 uncu yıldonümüdür. Bütün Türklere kutlu olsuıı. Aziz mi'letımizin daha nice 30 yıllar idrak edeceğıne imanım vniHır. Tuk milleti ve l ark Cumhuıiytn dünya durdukça ıuKanuai: oi. Atam, ruhun şâdolsun Nevzaa Tartıcı T. U M^aen Vak. T. C. Başkanı 30 yaş Türk milleti iste bu idealini gerçekleştirmek içindir ki devamlı ve sağlan. bir barışa ihtiyac duyuyor. Büyük Atası tarafından formullestıriltn yurdda sulh, cihanda sulh!» prensipile, bu banşı kurmak, ıcorumak yolunda gereken her fedakârlığa katianıyor. îste, Cumhuriyetin genclen blzler, bu imanla ve parlak ist'kbal ümidlerile dopdolu olarak bugün Cumhuriyetimizin otuzuncu yılını kutîüyoruz Bayramımız kutlu; çalışmalanmız başarıh jlsun!.. Erol ABIN Tıb Talebesi Ağabeyim ve Ben Cumhuriyet, blzlm neslin ağabeyisi olur. Onuncu yıldönümü kutlanırken ben üç yasındaymıgım. Demek ki bizden yedi yaa büyüktu. Bugünse otuz yaşına basıyor. Heplmize kutlu olsun. Ağabeyimi gene böyle bir bayram günü tanıdım. Bizden sonraki nice nesillerde onu ya bir bayrağın altında, yahud da bir mehtabın alevinde, ama hep böyle bir bayram gününde tanıyacaklardır. Zaten çok sevilmesinin bir sebebi de budur. Sonra, onu derdile, ıstırabile çırılçıplak gördükleri zaman bile daima hatırlıyacaklan ilk sey bu bayramar olacaktır. Ağabeyim hiç bir zaman asık suratlı bir insan değildi Onu en müşkül ânlarında bile mütebessim ve kendine itimadı olan bir erkek gibi görürdüm. Derler ki, bu güveni babasına borcludur. İnanırım. Ağsbeyim de bilirdi ki kuvvetini ve cevvaliyetini babasuun nasıhatlerine, onun gösterdiği yolların sağ cnJığına medyundur. Babasını hiç ;orn.edim. Sade, bir gün, Mersin Vaü konağınm karşısında gece on birlere kadar balkona çıkmasını bekledlğimlz gfln, pencere Snünde beliren bir karaltmın o olduğunu »öylemislerdL Fakat bUdOgü günfln aksamı, heykeli altında yakılan meş'alelere bakarken onu da »ğabeyim kadar yakından tanımam lâzım geldiğine inandım. Ağabeyim korku nedir bilmezdL Bu huyunu, 1941 de İstanbul bosalülırken anladım. 23 nisan gecesi trenle Ankaradan geçerken pırıl pırıl ışıklar içindeki şehir bana ağabeyimin uyumadığını öğrettL Şimdi artık, her geçen sene yeni bir tarafını tanıyorum. Kanunlannı, ilnıini, sanatını öğreniyor, ona bir kat daha sevgile bağlamyorum. Bugün otuz yaşına basarken, biliyorum ki ona yardım etmek, hayat mücadelesinde ona destek olmak vakti gelmiştir. Fakat eminim ki bü tün bu mücadelelerin gene tek galibi o olacaktır. yecan ve fikir hamulesi taşıyan nesiller olarak bahtiyarlık hissediyoruz. Avrupanın siyast hududları içinne onun prensiplerini, cihanşümul olmak vasfına ulagtıran Türk millî mücadelesini; hiç bir ihtilâle nasib olmıyan bir anlayı$la, bir seri inkilâblar takib etti ve ediyor. Şunu açıkça ifade etmek isterim ki: Temel prensiplerini Kemalizmden alan Cumhuriyetimiz, millî idealimlzin büyük ve çetin merhalelerini aşmak, hedeflerine ulaşmak üzere en mütekâmil bir metod halini almaktadır. «Çıktık açık alınla On yılda her savaştan On yılda an beş milyon genc Yarattık her yaştan.» Bütün bu canbbğın, kaynayış ve •evincin bir tek tebebi vardı. Çünkü onun yapıcısı ve yaratıeısı büyük kahraman Atatürkün ilâhi sesi kulaklarımızı dolduruyor, damarlarımızda bir hayat iksiri gibi dolaşıyordu. Küçücük hafızamda bir aksi sada gibi kalmış şu parça büyük kurtarıcıya karşı içimde duy duğum bağlılığın ilk halkası olmuştu. .Türk milleti, Ebediyete akıp giden, her on senede bu büyük millet bayramını da ha büyük, jerefler, saadetlerle huzur ve refah içinde kutlamam gonülden dilerim. Ne mutlu Türküm diyene.. Yakın zamanlarda öğrenıyoıum ki Büyük Atatürk o nutkunun ıçıtıe bir parağraf d.ha ilâve etmı^ fakat o zamanki Kâtibi Umumısı ..ayuı Hikmet Bayurun, miHeü uz Bugun artık armızda et ve kemeleri" ricasile "c'TfrtılmışrîŞ ikten ibaret bir şahıs, Atatürk sonuna doğru bir iki satıryok. O öleli 15 yıl oldu. Fakat bu•Bu söylediklerim hakikat ohfu,gün onun yerine bir baska Atatürk var aramızda. Bu öyle bir Atatürk ı ıçımızde yaşıyan, önümüzde koan ve bize her yönde yol açmağa, eri hamlelerimizi gerçekleştirme;e muktedir, medenî bir görüş veen bir varhktır o. Şekilden sıyrıBir millet olarak askerî ve siyasî p sadece bir ışık, bir gaye olan Asahada silâh ve kalemimizi nasıl tatürk .. Bugün biz ona fikir Atamükemmel olaıak kullandıksa; iç türk, ideal Atatürk diyoruz. Işta JU Atatürk ebedidir. Bu Atatürk timai ve iktisadî sahada da kafaImiyecektir. mızı ve kolumuzu öylece kullanİşte bu his ve düşüncelerle demak ve randımanlı neticelere var ğil midir ki Türk gencliği İstanbul Üniversitesinin bahçesine, gencliğin mak zorunda bulunuyoruz. Türk milletinin bazusundan doğ kâlbgâhına Büyük Atasıpın bir hey telini, genclikle beraber sembolize muş bulunan ordularımızla, en ulidilmiş bir âbidesini perçinliyor. vî manasile kıyafet değiştirerek, eBu harekette ne bir dalkavuklubedî Atatürkün ifade ettiği ikinci ve üçüncü hedefimize de ulaşmak ğun, ve ne de bir gösterişin hazin ve bursda da büyük zaferler ka çizgileri gizlidir. Hayır!.. Bu haresette 15 sene evvel kaybedilmiş ve zanmak zorundayız... İktisadî ve içtimaî ordumuzun selki O keskin bakışların ziyasını dahi görmek bahtiyarlığına erişemütevazi ve nâçiz erleri olarak, hamemiş genc gönüllerln bir minnetlihazır ve müstakbel iktisadçıUnn tarlığı, devir aldığı emanetlere lâbu anlayışla dahi, Atatürkün izinik olmanm, sadık olmanın bir ifade yürüdüklerini ve yürüyecekledesi, Atatürk ideallerinin unutulrini müjdelemekle bahtiyarım... madığının bir işareti saklıdır. HaBugünkü sartlar altında hem or yır sakh değildir. Bu güneş gıbi dumuzun kuvvetli obnasını temin aydinlık ve yakıcı bir hakikattir etmek, hem de millet olarak manen de. ve maddeten kuvvetli bulunmak zorundayız. Dünyayı idare eden hâdiselerin, iktisadî siyasî olduğu düşünülürse bu mevzuda ne kadar haklı bulunduğumuz kolaylıkla anlajıhr ve kabul edilir. Denizleri asan ve mekânı ihata eden Kemalist prensiplerin manasını bu suretle daha iyi kavrıyor, heyecan ve fakat aynı zamanda fikir taraflarile ve bütün varhğımızla onlara bağlanıybruz. Cumhuriyetimiz, en doğru ifadesile demokrasimiz, bizi emin ve kuvvetli adımlarla istikbale götürecektir! B. Kocamanoğlu Milli Türk Talebe Birliği İktisad Derneği Başkanı Bir Cumhuriyet bayramı daha hatırhyorum. Yıl 1938 Cumhuriyetin 15 inci yıu. Milletile beraber sevinen, beraber eğlenen Atatürk bu hareketlere alıştırdığı milletini o gün mahzun etmişti. Millet ancak onunla beraber coşar, onunla beraber eğle nirdi. Heyhat zalim hastalık buna meydan vermemişti o gün... Atatürk yatakta idi, hasta idi. Onsuz sanki hiç bir şeyin kıymeti yok gibiydi artık Hasta yatağında, pencereden havai fışekleri goren büyük insan, millet eğleniyor mu? diye soruyor. Ve yüzünde ancak mesud insanlara hâs bir ifade beliriyor. Fakat ne yazık ki millet eğlenemiyordu. Her kesin kalbınde için için yanan bir sızlama vardı. Çünkü Atası hasta idi. 10 gun sonra da ebedî dünyaya uzaklaşacak, dksüz bırakacaktı onu.. Bugün Atatürkün ölümünden 15 yıl, CumhurıyetİB kurulusundan 30 yıl geçti. Ve ben ve bizler bu 30 yıl içinde doğduk, büyüdük, Atatürk Türkiyesinde inkilâblarla beraber gelişerek, bu 30 yılın potasında dövüldük, geliştik .. Dün nasıl isek bugün de aynı ruh e imsnla ayaktavız S EŞ Gök yüzünde asüıp, Panldarsın bilirim. Gözleri kamaştırıp, Cana can katıp, Kâinatı semayı, Sana mecnun edersin. Bir lutfunla parıldar, Yıldızlar geceleri. İnsanlar da öyled^j Seninle doğar Seninle yaşarlar. Haklısın. Semalarda oturup, Parlamağa haklısın Eşin yok, Yok emsalin, Hakkmdır senin Gök yüzünde övünmek. Lâkin, bilir misin? Bana, senin gibi hayatı, Yudum yudum içıren, Yeryuzunde bir güneş? Ben onu tanıdım, Senden önce inan ki. Yolumda parıldayıp, Beni bağrına basar, Senin kadar, emin ol Azimkâr senir. kadar!.. Yeryüzünde sana eş, Yükselen bu güneş, Bilirim. Cumhuriyet olduğunu DJlısiı.!.. Bilirsin Türkün Öıünü sözünü. Ondan doğan bir güne^ Nasıl yaşar bilirsin.. BPırsin ki gencliğim Ona fedadır benim. Onur» için övünmek £pnin hakkındır deriıı Çünkü yeryüzünde Bir kardeşin var senir Çünkü otuz yaşında Cubmuriyetlm var benıırı' Zühal Karaçcngel ı Güzel Sanatlar Akadem"= Resım Şubesi J • • Cumhuriyeti Severiz Küçükken Cumhuriyet Bayramının sevincini, her çocuktan baska türlü duyardım. Çünkü; Anadoluda, elektriğe X. uncu yılda kavuşmamız Cumhuriyeti, bana, sihirli bir varhk olarak tanıtauştı. İnsan ömürünün genclik diye vasıflandırdığımız, aşağı yukarı ortalarına gelince çocukluğumun saf görüşünün yerinde olduğunu anlıyorum. Evet; bugün de Cumhuri • İstibdaddan, milli hâkimiyete geçişi, ihtilâlden inkilâblara tevessül edisi Büyük Atatürkün iki vecizesini tekrarla ifadeye çalışacağım: «Ordular! İlk hedefiniz Akdenizdir, Ueri!» diyen Başkomutan Mustafa Kemal Paja ile «Siyasî ve askerî zaferler, iktisadî ve içtimai zaferlerle desteklenmedikçe millet beka bulamaz!» prensipini vazeden inkilâbçı Atatürk yolumuzu aydınBildiğim, bilmediğim; gördüğüm, latıyor. görmediğim milyonlarca kardeşim hep aynı hisle ona inanıyor, ve hep line ilk tekmeyi indirip, inkilâbları aynı duyguyla onun için çalışıyo yarattığl için... nw Sevgimizin sebebleri için, sahiTevflk C. Çavdar feler doldursam bitmez. Kıymetli tktisad FakültMİ Seylerin izahı güçtür. Cumhuriyeti ne kadar anlarsak vt ne kadar derinliklerine inersek onu nhakiki büyüklüğünü o kadar çok takdir edeceğiz. Hayat ve modern çağ büyük bir hızla ilerliyor. Cumhuriyeti severiz: İrticaın be Değisen hayat «Cumhuriyetimizi» yet bize bol bol îfik vt rtnk geti daha ulvileştirecektir. ren bir kudrettir. •Cumhuriyet» derken sanki her Cumhuriyeti »everlz: Bize daima harfi Atatürkü ifade ediyor. Ve Uısıklı bir yol gösterdiği için . te bunun içindir ki, CumhurlyetiCumhuriyeti severiz: Bize daima mize sevgilerimizin bir sonuncusuileriyi gösterdiği için... İlk hedefi nu da ilâve edelim: | miz Akdeniz!.. Ama son hedef .. Cumhuriyeti severiz: Atatürkün ' Cumhuriyeti severiz: Vat.ındaşlar e=eri ve maneti olduğu için... t arasında hak ve menfaat eşiüiği Sevim NemüuğluJ kurduğu isin.., v Atatürk, Türk gencliğine güvenmis ve bu güvenini büyük bir iftiharla beli'tmisti. Türk gencliğmın şahsında Mustafa Kemalleri aoren Büyük Önderin rubu bir kere daha müsterih olmaktadır, Ve tahmin ediyoruz ki Atatürk, idealleıının Türk gencliğinin kalbinde aynı sıcaklıkla devam ettiğini elbette kl hissedecektir. Biz buna inanıyoruz, bunu duyuyoruz. Ve buna çalışıyoruz... Kalbimizde memleketseverlik, kafamızda müsbet ilim ve Atatürk idealizmi var. Onun eserlerini yük seltmek için and içmiş, seferber olmuşuz. Eser onundur. Onu yükseltecek, onunla yükselecek olan bizleriz .. Büyük bayramımız kutlu olsun aziz Türk milleti... İ L E R İ Karanlık boğuyordu karanhkları, Bir duman çökmüştü üstümüze Karanlıktaıı... Görünmez olmuştu pırıl pırıl insan i'ıldızlar gibi yüksek, Doğum sancıları içindeydira Alev alev doğuyordu tan Burcumda... Sildim zannettiler Karatahta misali, Silindiler anayurddan. (Jlu verlerine Türkler Eriştiler... Tek ad'ım, tek varlığun, Turk devrimi Yüzyılları yıılarcasına yaratıyorum. Vüzyılların riizgârına kapılmişim brı; Gerelerim üün ışığınrlnn İleri . Nadir Nurf GÖRDKBİI Haklan. Gün ağarmazdı utancınd^n Geceye dönerdi. Düşerdi yapraklar kevulmu^jasına daldan, Anlamazdı kimseler Acıdan.. Bu milletin başında, sandılar Şafak sökmijecek, Bu millclin bahtı bu ınillete Rir dnha çiilmiyccek, Aldandılar Gün doğuvordu başucumda