19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
İS Ekjm 1953 CUMHURÎYFT Maryem'in öliim sahnesini yaratan ressam Cavaraggio'mın hayatı ve eserlerî Yazan: Zeynel Akkoç Şehirden Röportajlar "Esnaf her turisti hesapsız parası olan milyoner sanıyor,, Röportajt Bu bizbn ezelf derdlerimizden bl. ridir.. Hem memlekete turist gelmiyor diye şikâyet ederiz, hem de Türkiyeye yolu düşenlerin karşısına binbir türlü müşkülât çıkanrız. Bütün bunlar yetmiyonnuj gibi, otelciler, lokantacılar, soförler, tercümanlar ve Kapalıçarşıdakiler turistleri sağmak için seferber o. lurlar... İnsanlann tuhaf bir huyu var. dır... Kendi keyifleri için yüzlerce i lirayı hiç düşünmeden harcarlar... Fakat herhangi bir şeyden kendilerinden 5 kuruş dahi fazla alındığını farkettikleri zaman, bir türlü hazmedemezler... Yapan: Metin Ergin Caravaggio'nun bir tablosu Resim sanatmda ışık ve gölge meselesi çok eskidir, tâ Prekürzörler zamanında bârız bir şekılde münakaşa edümeğe başlannuş ve resımde ışık zamanla, inkişaf ederek en parlak derecesini Rönesans devrinde buhrak yavaş yavaş golgelere gomulmeğe yüz tutmuştuFıkrımizi kısaca şoyle izah edebılırız: Resım ondordüncü asırda çafak ışığında, onbeşinci asırda öğlen ışığı altında ve onaltıncı asırda <3a gurub ışığında yapılnuş olduğu tesirini vermektedir. OnaKıncı a'ıın meshur ressamı Caravaggio (Karavadjo) eserlennde eşyayı tab.î bir ışık ve gölge tesiri altında tecessüm ettirdığinden dolayı, onu «karanlıklar» ressamı diye vasıflandırmışlardı. Onaltıncı asırda resim sanatı sahasında, büvük üstadların Rafaello, Leonardo, Michelangelo ve Tiziano eserlerinde hayranhktan ileri taklidciKkten başka bir şey göze çarpmarmktadır. Bazı münekkidlere göre, onaltıncı asrın ikinci yansındp duraklar.ıış ve «manyeriznı» e salmış olan resim sanatı sah.ısında, Caravaggio bir «ihtilâl» yapmıştır. O, her şeyi tabiatten aldığı gibi, resım sanatınvn en ince tarafı olan ışıkla gölgeyi ahenkli bir tarzda ve mükemmel bir şekilde vermek imkânlarını da bulabilmişti. Caravaggio'nun eserlerinde ışık ve golge büyük bir rol oynar. Onun tablolarında ışık, bazan keskin bir kılıc gibi tabloyu baştanbaşa yararak geçer, bazan bir reflektör ş,ua1 gibi bir noktadan yelpaze biçimde faşkırarak etrafa yayıhr ve bu Işığın altında bulunan eşhas ve eşyaya bol ve keskin dataylar verdiği halde, ışık sahasınm dışında kalan geyler de gölgede kalırlar ve ışık sahasından uzaklaştıkça daha fazıa koyu bir gölgeye gömülmüş görünurler. bu çağında, bâriz bir şekilde göze çarpmaktaydı. Babası öldükten sonra, on bir yaşındayken Mılanoda Peterzano adında bir ressaırun yanına çırak olarak girer. Kuçuk sanatkâr, bir iki sene sonra, büvük istidad ve kabihyeti sayesinde ustası kadar mahir ve bazan ondan daha üstün kıymette eserler meydsna getirince, herha'.de, k;skanclık yüzür.den olacaktır kı, ressam Peterzano çırağına kötü muamele etmeğe baslar. İşte bu devirden itibaren Caravaceıo'nun karakterı yavaş yavaş j bedbinleşmeğe ve hırçmlaşmağa yüz tutar. Dört sene ustasının yanında çalıştıktan sonra tahammülü tükenen Caravagçio, nihayet, ayrılır ve Milano'yu terkeder. Bazılarına eore, Venediğe giderek orada çahşmağa koyulur ve buna da sebeb olarak Caravaggionun eserlerindeki Venedik ressamlarının şeffaf ve ahenkli boya tarzı gösterilmektedir. Diğerlerine göre, Caravaggio bu tarzı Milanoda ustasından oğrenmiştir, çünkü Peterzano vaktile Venedikte tahsil görmüş belki de Tiziano'nun talebesi de olmuştur. Fakat, genc sanatkârı onaltı yaglarında iken, 1589 da, Romada tanınmış ressam d'Arpino'nun yanında çalışır görüyoruz. Romada Caravaggio'nun karakteri gittikçe bozulmağa yüz tutar. Buna da sebeb olarak onaltıncı asrda Romamn çeşidli milletlere mensub zenginler, avantüristler, sanatkârlar gibi zevkü safaya düşkün kimselerle dolu olması gösterüebilir. Genc ressam her şeyi öğrenmek, bilmek istediği gibi, hayatın da tadını almak, zevk, safa sürmek arzusunu duymaktadır. Bir çok yer lere girip çıkıyor, kumar oynamağa başlıyor, düzembaz ve «trişör» lerle karşılaşıyor... ravaggio'nun tablolarını kabul etMtirmemişlerdi. Buna benzer ikinci bir hâdise de bir kaç yıl sonra vuku bulmuştu. Bu defa Meryemin ölümünü temsil etmekte olan eserde, tsanın annesınm yalınayak, pejmurde kılıklı, yüzü gözü şişmiş bir şekilde, eski geleneklere hiç de uymıyan bir pozda uzanarak resmedılmesi büyük bir hoşnudsuzluğa sebebiyet vermişti. Fakat, kısa zaman sonra, ressamm bu eserı yapmak için nehirde boğulmuş bir koylü kadınından ilham almış olduğu şayiasıyayılınca ış buyük bir rezalet halini alır VE bu eseri de reddedilir. Bu yazıda, İstanbulda turistleri sinirlendiren ve aleyhimize propa. ganda vesilesi olan bazı ıbret ve. rici hâdiseler ele alınmaktadır. * * * Ve böylece sanatkânn eserlerindeki renk, ışık ve golge tabii ve aBilâhare «Trişörler» adında bühenkli bir şekilde birleşerek her yük bir eser meydana getirecektirtarafa yayılır. Bir gün ustasının seyahatte buKlâsik Rönesans ananesinin ha lunduğundan istifade ederek bir sekikî varisi olan Caravaggio, her fahet âleminde kumar meselesi yüdevirde yenilıkler meydana geüren lünden birisıni yaralar ve hapse yuksek deha sahibi kimseler gibi, atılır. onbeşinci aşıın sonlarına doğru, Fakat sanatmın takdirkarlarından Rönesans devrinin yenl sanîtını Kardinal Del Monte ressamı himaBarok resmile mezcederek hususî yesi altına alarak hapisten kurtarır bir tarzda eserler yaratmağa başla ve ona Sen Lui kilisesi için iki bümıştı. yük tablo sipariı eder. Bu yeni eserlerini takdir eden ve 28 eylul 1578 yılında, tam 380 yıl evvel, Caravaggio'da doğmuş olan onlara hayran olan bir çok kimseler Michelangelo Merisi, mimar Fermo bulunduğu halde. onları ağır bir şekilde tenkid eden de az değildi. Merısı'nin oğludur. Sanatkârı çekemiyen kimseler, Sanatkâr, çocuk yaşlarında mülâyim ve munis bir karaktere sahib papazlara nüfuz ederek: «Yalın ve ©lduğu gibi, bir çok şeyler bilmek kirli ayaklı, halk tipinde, azizler ve öğrenmek tecessusü de, gene mucize yapamazlar» diyerek, Ca Amerikanın en tanınmış gazetecilerınden Arthur Ruff geçenlerde eşile bırlikte Kapalıçarşıya alışveriş etmeğe gitmış... Tanınmış. bir antıkacının dükkânına girerek bir kolyenin fiatını sormuş... Dük. kâncı bu kolyeye dolar olarak ödenmek şartıle 20 dolar istemiş... Karı koca dukkândan iki kolye satın almışlar. Amerıkalı gazeteci köşeyi donerken bakmış, aynı kolye başka bir dükkânın vitrininde Sanattan anlıyan bir çok kimse 20 lira! Tabiî beyni atmış . Hemen ler ve halkın büyük bir kısmı genc geri dönerek alışveriş ettiği dukressamın istidad ve kabıliyetini kânın sahibine: takdir ettikleri halde. yeni tarzda t 20 liralık kolyeyi, bana 20 yapmakta olduğu eserlerini bir tür lü anhyamıyorlardı. dolara (karaborsa fiatı 100 lira) Bu kudretli sanatkârın zamanın nasıl satarsınız?» diye sormuş... da eserlerinin rağbet görmemesinin Ne cevab alsa beğenirsiniz? diğer bir sebebi de onun çok haşin, « Ticaret serbest değil mi? hırçın ve kavgacı oluşudur. İstediğim fiata satarım .. Biz buCaravaggio'nun elleri kâh şa rada ecnebileri aldatmazsak nasıl heserler yaratarak, sanatın en yük geçiniriz?» sek zirvesine uzandığı gibi, kâh ayAmerıkalı gazetecinin bu küsnı ellerin insan kamna bulaştığını tahlık karşısında beyni atmış ve hayretle müşahede ederiz. parası iade edilmediği takdirde şiİşledigi bir cinayet yüzünden Ro kâyet edeceğini söylemiş... Duk. madan kaçmak mecburiyetinde kakâncı bu sefer de şu cevabı verlınca, Napoliye gidiyor ve bir müddet orada çalıştıktan sonra Malta mif: adasına davet edilir. Orada La Vac Galiba Türkiyede olduğuletta katedralı için iki kıymeüi tab nuzu unutuyorsunuz? Burada silo yaptıktan sonra ayrıca şövalye ze künsenin metelik vermiyeceğüıi ler reisi Vinacourt'un iki portresini daha öğrenemediniz mi? istediği. yaparak şövalye pâyesini kazanır. niz makama şıkâyette serbestsiniz. Fakat bir ziyafet esnasında kenci Bana burada kimse gelip de hesab sine hakaret eden şövalyeyi yarala soramaz!» dıktan sonra Sicilyaya kaçar. Meslekdaşımız bu hâdiseyi nakSıraküza'da bir kaç kıymetli eser meydana getirdikten sonra gene lettikten sonra ilâve etti: « Emin olunuz, beni memleNapoliye gelir. Napolide çahşırken, Maltadan arkasından gelmiş olan ketinizde üzen bıricik hâdise bu. şövayeler, onu bulup yüzünden ya dur...» ralarlar. *** Caravaggio yaralı bir halde bir yelkenliye binerek Romaya gitmek Gene bir gün Kapalıçaryıdan geüzere yola çıkar, fakat Porto Kr çiyordum... Baktım iki Amerıkalıkole'de bir yanlışlık yüzünden san nın etrafına toplanan kalabahk onatkârı yakalayıp hapse atarlar. tki ların bir seyyar satıcı ile pazaıiık gün sonra hapisten çıkarak denız yapmalaruu seyretmekle meşgul. kenarına gelince, yelkenlinin büiün varı yoğile hirlikte yollanıp uıa* ler. . Amerikalı ile satıcı nihayet 15 dolar üzerinden anlaştılar Bilaşmakta olduğunu görür. zim karaborsacı dolarlan cebe in. Yaralı, sıtmalı, meteliksiz ve kimsesiz bir halde kumlara uzanır dirdiktcn lonra, müşterilere narve hiç bir muavenet görmeden 18 gile ile çubuğu uaatırken aynca bır temmtu 1610 yılında son nefesini paket de Amerikan sigarası istedi. verir. Satıcının yüzsüzlüfünü gören tu. Bir macera ve polis filmi gibi rlıt ark«daşuıa dönerek: geçmlş olan bir hayattan sonra, « Herif nerdeyse ayağımızdaki yalnıı 37 yaşmda bulunduğu halde pantalonu da istiyecek...> dedi. hayata veda etmiştı ve garıbdir ki * * * Raffaello da 37 yaşında ölmüştü, Geçenlerde dünyanm en meşhur fakat Caravaggio'nun ne hayatı, ne de ölümü onjnkine hiç de benze orkestra şeflerüıden Andre Kostelanetzin yolu İstanbula düşmüşmemektedir. Amerikahnın otelden hiddetle içeri gırdığıni gören bir gazeteci arkadaş hâdıseye müdahale etmiş.. Bu sefer baltayı taşa vurduğunu dövmeğe « Siz her şeyi kendi haline bı sezen o küstah şoför, rakmışsınız! Bu şekilde her sene kalktığı Amerikahnın ayaklaıına hesabsız bir döviz kaynağuıı aya kapanarak yalvarmağa başlamış. . ğınızla tepiyorsunuz .. Burası tnbıî *** Jjakımdan dünyanm en güzel yeri, Birkaç hfffta evvel de Birleşmiş ama neye yarar?» Milletler hesabına tetkiklerde bu*** lunmak üzere Türkiyeye gelen bir *?Turistlerin en büyük derdlerin kacfın gazetecinin Ankara vapuden biri muhakkak otellerin vazı runda içinde 20.000 liralık eşya yetidir.. Bir kere büyük otellerde bulunan bavulu kaybolmuştur... yer bulmak için, turizm acentala Biz bu meslekdaşa rastladığımız rırun veya turistlerin hava parssı zaman, gümrükte ve poliste üç vermeleri şarttır .. Fakat iş bunun gundenberi oyalanmaktan acı acı la biter mı? 15 liraya oda buldum şikâyet etti... diye sevinen turist olur olmaz Fakat ertesi günü hâdise gazemasraflar çıkarıhp günlük masra. teye intikal edince; polis, acente fın 25 liraya geldiğini gönince ve gümruk seferber oldular ve fcatabii şaşırır... Ama kime derd sn. vulu iki gün içinde bularak sahibilatsın... ne teslım ettiler .. Bütün bunlar bir tarafa, kaldı* * * ğı otelde kapıcıdan hamala, hizSırası gelmişken biraz da tumetçiye ve garsona kadar bol bol bahşiş vermezse kimse yüzüne bi. ristlere refakat eden tercumanıarın durumundan ve lokarrtalardan le bakmaz... bahsedelıra .. Esefle söyliyeyim ki, Oteller ziyaretçisi fazla turistleri bu tercümanlar içinde bazılan iyi de hiç sevmezler .. Meselâ meşhur nıyet sahibi gorünerek tutistleri Amerikalı kadın yüzücü Florence aldatmak için esnafla anlaşmış Chadwick'in geleni gideni fazla ol. vaziyettedirler .. Gayri meşru blr duğu için kaldığı otelden ikinci şekilde elde edilen birkaç yüz lira gün yolcu edilmişti! bu suretle her ay onlaruı ceblne • •* inmektedir Bizde de bir tutızm Hele Amerikanm en büyük İş teşkilâtı olduğuna gore, acaba sui. adamlarından birinin geçenlerde niyet sahibi bazı tercümanların başından geçen hâdiseyi size an |;asfiyesi mümkün değil midir? tü.. Fakat bilmem gece saatlerce otel arayan ve ismini kime söyiediyse kendini bir türlü tanıtamıyan Kostelanetz'ın o geceyi bir takside geçirdığini size söylesem inanır mısınız? Her gittiği yerde kral gibi karşılanan ve hayranları tarafından misafir edılen Kostelanetz buna pek üzülmüş .. Bütün dünyayı dolaşan bu büyük müzisyen istanbulda üç gün kaldı ve giderken şu samimî tav. siyede bulundu: iabancılara satılan metalardan... latsam hayret edersiniz. Bu zat Cağaloğlundan taksiye binerek Tepebaşma gitmiş .. Saate bakmış ve iki lira yenne şoföre çıkanp üç lira vermiş... Vay sen mısin üç lira veren! Şoför istediği 10 lirayı alamayınca ecnebinin yakasına yapışmış ve oou dovmeğe kalkmış .. CamUerimizi gezen Lokantalara gelince .. Bugun 1100 000 nufu.«lu IsUnbul şehrınde turıstın Kldıp de Mvkle yem=k yı. yebılecrği lok'ntnların adedi brşi geçmez! Turıttlerın bir kişılık vemeğı 40 50 liraya yemesı de tık sık rastlanan hallerdendır... Fransız tu.^i.v. seler her gun hepimizin gŞzleri 5nunde cereyan etmektedir.. Memleketımıze geien ecnebılere hatkın gosterdığı samımiyet ve sevgı çırkın hfSdıselerı fazlasıle telâfi etmektedir.. Fakat bu gıbı hâdıselerın turızm dâvamızı ve bize karşj beslenen senpatıyı baltalıyan se**• Bunlar münferid hâdıseler zan bebler olarak ele alınması hiç de nedilmesın... Bu gibi çirkin hâdı. fena olmaz .. Yeni bir dans numarası». Boş Vaktinizi Hoş Geçirmek İçin ; I Yukarıdaki şovalyeler vuran vurana, kıran kırana dövuşüyorlar. Hepsinin elin'de birer kılıç var. Acaba hangisininki daha uzun? Ölçl'meden anhyabilecek misiniz? Cevab: Resmin sol tarafmda alt köşedeki şövalyenin kıhcı en uzunudur Soygunu Tertip Edeıti Bulabilecek misiniz? Bu adamlar gece Amerikada bir bankayı soymuşlardır. Soygun muvaffak olduğundan şimdi zaferleri şerefine yiyip, içip, eğlenmektedirler. Fakat acsba bu adamlarm hangisi soygunu tertıb etmiştir? Bunu bilmenin çaresi var. Sol taraftaki sütunu dikkatle tetkik ediniz, bakalım verilen ipucu ile baş haydudıı teşhıs edebilecek misiniz? Joan Crawford yakında çevireceği «Totch Song. isimü jeni film'ue ha?ulaıuyor •jnpunuo adriîi i3(BpuısBq ununjns uapa qt Noktaların arasına çizgi £ekiniz, guzel bir §ekil çıkacakür
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle