19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28 Araîık 1952 CUMHURİYET Yeni Alman yıldızı: Vera Nolnar İngilterenin yeni karakter artisti Jane Hylton'un yeni bir portresi Mary Blanchard'm a Sevdiğim Sensin!» filminde güzel bir pozu Harbden sonra yeni yeni kalkınmaya başlıyan Alman filmciliği ortaya yeni yıldızlar çıkardı. Bunlardan biri belki de birincisi Vera Molnar. Onu eski Alman yıldızı Zarah Eeander'e benzetenler var. Hakikaten, Vera da Zarah gibi «meş'um kadın» tipinden: Esmer, yeşil gözlü. dolgun dudakh ve «yanaksız». Zarah Leander aslen îsveçli idi, Vera Molnar da aslen Macar. Avrupanın karışmaya başladığı tarihlerde (1931) de dünyaya gelmiş, harb içinde büyümüş. Bugün yirmi bir yaşında. Sanat hayatına üç sene önce sahne ile başladı. Gecen sene de sinema sahasına ayak bastı. Ilk çevirdiğ film «Aşk Teraneleri» ismini taşıyordu ve bu filmde Vera gönlünü kendisinden hayli yaşlı bir adama kaptırmış zavallı bir küçük kız rolündeydi. Bu rolün yüklediği ıstırabı o kadar iyi canlandırdı ki kendisi derhal birinci smıf artistliee yükseldi. Ondan sonra iki film daha çevirdi. Şimdi «Menekşe Demeti» isimli bir filmde baş rolü oynamağa hazırlanıyor. Vera Molnar'ın şöhreti çoktan Avrupa hududlarını aşmış ve Amerikada duyulmağa başlamıştır Gecenlerde «dünyanın en güzel on kadmıu nı seçen bir mecmua onun da resmini bastı ve İsmini bu seçme güzellik listesine geçirdi. Şimdi Hollywood film şirketleri Vera'nm p°şinde, onu Amerikaya alıp kendi ölçülerine göre yıldız yapmak istiyorlar. Fakat Vera Molnar'ın yerinden kıpırdamağa pek niyeti yok. Böyle bir teklif karşısında ne cevab verileceği sorulunca şöyle demiştir: «Düşünürüm Düşünmemin de sebebi var. Çünkü malum ya. taş yerinde ağırdır. Burada kendime göre bir şöhret sahibi oldum. Batı Almanya bugün bir kalkınma devrindedir ve yeni Alman sinemacıhğınm gelişmesinde benim de bir payım olursa memnun olu rum Zaten benim arzu ve hevesim dünyaca meşhur bir insan olmaktan ziyade, sevdiğim rolleri oynamak ve içimdeki sanat arzusunu tatmin etraektir.» Yeni sene gelirken fala bakanlar Bir bakıma doğru düşünüyor. Amerikada yüzlerce yıldızdan biri olur, «önümüzdeki yıl şöyle olaolmaktansa kendi memleketinde cak, böyle olacak» diye kehanette bulunurlar. Bunlann yansı uydurbaş yıldız olmayı kim istemez! 1953 yılmııı en parlak yıldızı Mary Blanchard olacak! ma, yarısı da yakıştırmadır. Yıldız büyük bir muvaffakıyet gösterdi ki lann dünya ve insanlar üzerindeki derhal, yapılan bütün masraflan tesirlerini gözönünde tutarak ilâve hesaba katmadan, filmi durdurduedilen bir iki şey varsa onlan da | lar ve senaryoda değişiklik yapaazıcık bir hakikat olarak kabul ! rak, Mary Blanchard'a baş rolü verdiîer. edebiliriz. Hol!ywood'da da her sene yılba • «Olur» diyeceksiniz. «Bu şekilşına doğru, ilerisi için haber ve de daha ilk adımlarında şöhrete urenler çıkar. Fakat bunlann ,öy [laşan yıldızlar çoktur.» Evet ama, lediklerini daha ziyade hakikptej Mary'nin meziyet veya hususiyakın kabul edebiliriz, çünkü on yetleri bundan ibaret de değil. lar «perşembenin gelişi çarşamba Genc yıldız bir artistin, sinema dan bellidir» veya «görünen köy j dünyasında ve bilhassa Holly\voodkılavuz istemez» gibi sözlere uya | da tutunabilmesi için lâzım gelen r^k tahmtnlerde bulunurlar. her türlü şartı haiz. Bunları, Mary İşte bu sene de iki iddia veya Blanchard'm 1953 yılmın en parlak tahmin karşısındayız: yıldızı olacağını söyliyenlerden bi1 1953 yıîının en parlak yıl ] rinin meşhur rejisör J. H. Hardidızı Mary Blanchard olacak... ! son'un ağzmdan dinliyeüm: 2 Oniimüzdeki sene sinema «Hollywood'da şöhretin ve dünyasmda yeni bir erkek yıldız servetin en yüksek derecesine vaparlavacak: Rock Hudson... sıl olmuş yıldızlarda müşterek olan ... Diyorlar. Fakat bu sözler hiç bir vas'f varrlır ki bu da sanat aşde büyük iddialar değildir; hesab ; kıdır. Bir insanda sanat kabiliyeti lı, kitabh sözlerdir. Evvelâ Mary •olabilir, güzellik ve cazibe olabiBlanchard'dan bahsedelim: lir; fakat sanat aşkı olmadıkça rau Mary Amerikan sinema dünya vaffak olmasına imkân yoktur. Öysmda kendisine hayranlık ve tak le artistler gördüm ki, güzellikleri dir toplamağa geçen sene başla onlan derhal halkm tutmasına, mıştı. Ona evvelâ «Sevdiğim Sen sanat kabiliyetileri de kendilerini sin» isimli bir filmde rol verdiîer. herkese bir deha olarak kabul etRolü ikinci derecede idi. Fakat da tirmesine müsaiddir. Fakat, daha ha ilk sahneler çekilirken o kadar ilk filmlerinden itibaren, kendilerini «olmuş» sayarak etraftakilerin hiç bir sözünü dinlememeğe başlarlar. Bu ise onlar için adeta intihardır. Çünkü sinema dünyasında muvaffakıvet için başlıca şu üç şart !âzımdır: 1 Güzellik veya cazibe; 2 Sanat kabiliyeti; 3 Sanat aşkı. o Güzellik, artisti göze çarptırmak için lâzımdır. Sanat kabiliyeti onun, rollerinde hakikaten muvaffak olması için şarttır. Fakat sr»tistte bir de sanat aşkı lâzımdır ki bu da onun, mesleğinde, devammı, zorluklara tahammülünü sağlarBundan sonra, artistin iyi huylu olması, yanmdakilerle iyi geçinmesi, kendisine herkeçren sevgi ve sayeı toplması gibi bir, takım meziyetleri daha olmahdır. İşte Mary Blanchard bütün bu sartları kendisinde toplamıştır ve bunun için önümüzdeki senenin en parlak yıldızı olmağa namzeddir.» Mary buğday tenli, açık kumral saçlı, koyu elâ gözlü, mevzun vücudlü bir kızdır. Hollyvvood'da sanat kabiliyeti bakımmdan olduğu kadar güzelliğile de kendisinin bir çok hayranları vardır. Önümüzdeki sene ondan sık sık bahsedileceğine şimdiden emin olabi'ıirsiniz. Ingiliz fümcileri ötedenberi karakter artistini tercih ederler. Bunu anlamıyanlar «İngilizlerin güzel artisti pek az« derler. Hakikaten, Margaret Lockwood gibi bir ikisi müstesna, İngiliz artistleri arasında Hedy Lamarr'lar, Betty Grable'ler, Dorothy Lamour'lar gibi «âfeti cihan» lar yoktur. Buna mukabil, İngiliz aıtistleri arasında karakter artistleri Amerikadakilere nisbetle fazladır. Zira İngilizler sinemayı her şeyden önce' bir temsil sanatı sayarlar ve bir artist için en büyük meziyetin, üzerine aldığı rolü du yarak ve duyurarak oynamaîi olduğunu kabul ederler. İşte, son senelerin en meşhur İngiliz sinema yıldızlarından biri olan Jane Hylton karakter temsillerindeki mahareti ile temayüz etmiştir. Geçen ay İngilterede yapılan bir ankette seyirciler «en beğendiğiniz karakter artisti kimdir?» sualine yüzde doksan iki nisbetinde €jane Hylton> cevabım vermişlerdir. Bu suretle Jane Hylton İngilterenin «ea birinci karakter artisti» ilân edilmiş oluyor. En Sevdiğim Rol Ayhan Aydan anlatıyor 5 milyon dolar masrafla kamyon şoförü yıldız oldu! Ayhan Aydan «Yarasa» operaîında» Ankara Devlet Operasının sop da da Rosaninni rolünü oynadım. anosu Ayhan Aydanla «Konso Şimdi de «Konsolos» operasında los» operasının provalarındaki ro Magda rolünü oynuyorum.» lünü yeni bitirdiği bir ânda ko En çok beğenerek, severek nu^tum. Hayli yorgundu ve kı oynadığınız rolünüz hangisidir? yafeti de, intihar sahnesinden do« Oynadığım roUerin hepsinin layı, pek perişandı. Bu operada ayn ay«, kendine mahsus g .Magda» rolünü oynıyan Ayhan zellikleri var. Ben aynı rolü uzun Aydan, gür saçlarını, klâsik Yu müddet oynamaktan bıkarım. Onan heykellerinde gördüğümüz nun için rollerimin değişmesini şekilde, arkaya toplamış. Izmirin tercih ederim. Ama, her halde seAlsancak semtinden gelen Ayhan, verek oynadığım rollerim de varyirmi yedi yaşmda, uzun boylu, dır. Meselâ Madam Butterfly rohakikaten güzel bir kız. Onun lü, «Yarasa» daki rolüm ve «Palsanatıru biz İstanbulular, şehri yaço» operasındaki Nedda rolünü mizde pek kısa süren opera tem çok sevdim. Butterfly rolünü gasillerinden tanıyoruz. liba biraz da kendime benzettiDeğerli sanatkârımız meslek ğimden seviyorum.» hayatını şöyle anlatıyor: Burada, kıymetli sopranomuz « On üç yaşımdanberi kendi biraz durdu, başını bana doğru mi operaya vermiş bulunuyorum. çevirdi, gözleri çok, ama çok uDevlet Operasmdan mezun ol zaklara dalmıştı. Evet, Butterfly dum. «Saülmış Nişanlı» ile ilk terkedilmişti. Güzel Ayhanın da defa sahneye çıktım. O zaman pek soyadında bir değişiklik olduğunu çocuktum. Çok şeyler hissetim ve düşündüm ve benim de gözlerimi o kadar çok şeyler yapmak ü önüme indirmem lâzım geldi. midindeydim ki! Fakat şimdi bu Başka bir sual sordum: iimidler bende ancak hoş bir hâ Film çevirdiniz mi? Çevirtıra olarak kaldı.. medinizse bir filmde rol almay: Hangi operalarda ne gibi düşünüyor musunuz? oller aldığınızı hatırlıyabiliyor « Şimdiye kadar hiç film çemusunuz? virmedim. Bir filmde rol almayı « Figaromın düğünü» opera da şimdilik akhmdan geçirmiyosında Susanna rolünü Ankarada, rum. Bir kaç teklifle karşıkştım, İstanbulda ve Edinburgh festiva fakat cesaret edemedim.» linde oynadım. «La Boheme» de Konuşmamız burada bitmişü. Mimi rolünü, «Madam Butterfly» Kıymetli artistimize İstanbulun jperasında da Butterfly rolünü müstakbel operasmda buluşm?k Ankara, İstanbul, İzmir, Mersin temennisile veda ettim. O da teve Atinada oynadım. «Karmen» mennime canü gönülden iştirak Dperasmda Micaella rolünü, <Pal etti. | •aço> da Nedda rolünü. «Yarasa» Alâeddin Ersin , [elen mektublardan anlarlar. 1950 de Rock'a gelen mektublar ayda on dört, on beş taneyi geçmiyordu. Fakat 1952 temmuzunda bu sayı 1800 e çıktı. Bugün ise (geçen ay yapılan hesaba göre) artiste bir ayda 4000 (evet, dört bin) mektub elmiştir! Bu mektubları gönderen hayranlan arasmda on sekizinden altmışına kadar muhtelif yaşta kadmlar vardır. 1953 başından itibaren yürürlağe giren yeni mukavele ile şirket Rock Hudson'a haftada bin dolar vermeyi ve yedi senelik olan bu mukavele bitinceye kadar onu üç bin dolara kadar yükseltmeyi kabul etmiştir. Rock Hudson yakında Victor Hugo'nun meşhur eseri «Denizciler» in, 2 milyon dolar masrafla yeniden ve bu sefer renk li çekilecek olan filminde Yvonn» de Cario ile beraber baş rolü alacaktır. NE HABERT] + Ava Gardner in hastalığı geçmiştir ve yakında tekrar Kenyaya dönecektir. Londrada tedavi gören artistin dizanteri geçirdiği bildirilmektedir. Ava, Kenya'da Clark Gable ile beraber film çevirirken birdenbire hastalanmış ve tayyarey le Londraya götürülmüştü. + Rita Hayttorth Parisin bir barmda yeni «ahbabı» Kont Willapadierna ile otururken, Kontun şarkıcı kızlardan biıine fazla dikkatle baktığmı görmüş ve buna kızarak, kalkıp bardan dışarı fırlamıştır. Deblie Reynolds. stüdyoda dinlenirken İf Paulette Goddard televizyonda rol almıştır. Artist bu rolünde bir sigorta şirketinin kadın polis hafiyesini temsil edecektir. İf Latırence Olivier ile karısı Vivien Leish .Filler geçiyor» isimli bir filmin baş rollerine seçilmişlerdir. Paramounfun cevireceği bu film renkli çekilecektir. İ? Jane Wyman bir romandan alman «Büyük macera isimli eserin «Çocuk yıldız» Shirley Temple i viyorum» isimli yeni bir fihn daha baş rolünü tenısil edecektir. büyüyüp koca kız olalı, evlenip çeviriyor. M.GM. stüdyolannda İC Claudette Colbert «Malaya â kendisi çocuk annesi olalı seneler çevrilen bu filmde Debbie Reyşıkları» isimli bir filmde bir lâstik oldu. Fakat yerini yeni bir «ço nalds Melvin'i yani Donald O'ConRock Hudson, kahvaltı ederkeu gazetelerde hakkında yazılanlan okuyor çiftçisinin sinirleri bozuk karısı ro cuk yıldız» hâlâ alamadı. Bir va nor'u seven bir mektebli kızdır. Rock Hudson'da 1953 senesinin sini Hollywood'un meşhur yıldız olmak için herşeyini fedaya razı lünü oynamaktadır. | kitler Margaret O'Brien «küçük i Sevgilisi de, tabiî, onun gibi bir jç Marguerite Chapman «Broad yıldızhk» payesine namzed görüııü mekteb çocuğu. Artık, iki çocuğun baş erkek yıldızı olarak parlamağa avcısı Harry Wilson Los Angeles olduğunu söyledi. Harry Wilson: «Sen bırak, başway macerası> isimli bir filmde ye yordu, hattâ bu unvanı aldıydı bi sevişmelerini siz düşünün! Çocuk namzed görülen artisti hakkında de tanıdı. Delikanlı. orada, haftada ni yıldızlardan Milzi Gaynor'la be le; fakat saltanatı uzun sürmedi. lar arasında âdettir ya: Duvarlara, beslenen ümidlerin ne kadar kuv altmış dolar ücretle kamyon şo kaları fedakârlıkta bulunsunlar» ediyordu. Hayatından dedi ve şoförü alıp Hollywood'a raber rol almıştır. İki artist iki ar Bir kaç sene film çevirdikten son tahtaperdelere tebeşirle «Ben fa vetli olduğunu anlatmak için şu förlüğü lancayı seviyorum» diye yazarıar kadarmı söylemek kâfidir sanırız: memnundu, hiç bir şikâyeti yoktu. götürdü Orada fihn şirketlerüe tekadaşın sevgilileri rolündedir. ra ortadan kayboldu. Rock'u artist yapmak için Univer Fakat Harry Wilson hayatmdan masa geçti ve nihayet Universaîİf Esther Williams «Milyon değer Şimdi bir yenisi çıktı: Debbie ve imza atarlar. Pek safiyane bir sal İnternational şirketi bugüne memnun değildi ve çok şikâyeti İnternational şirketini bu «artist ilânı aşk şekli! Fakat, işin garib gelin» isimli bir rolde baş rolü oy Reynolds. Çehre itibarile de Shirkadar tam beş milyon dolar harca vardı;~ne zamandır hiç yıldız keş tipi» ni tam manasile «artist» yapnuyor. Ayru filmde baş erkek kah ley Temple'i andırıyor. Onun gibi tarafı, duvara o yazıyı Debbie de mıştır! fetmemişti. Hollywood'un yıldız mak için 5 milyon dolar harcamaraman rolü Victor Mature'a veril parlak siyah gözleri, ipek gibi yu ğil, başkası yazmış. Kız bunu oİşe dört sene evvel başladılar. O avcıları da komisyoncular gibi ça ya ikna etri. kuyunca deliye dönüyor. Sonradan miştir. Estherin babası rolünü de i m u s a C ı k kumral saçlan ve tatlı bir anlıyor ki bunu Donald'ın kendisi zamanlar Rock Hudson'un adı Roy lışırlar: Keşiflerinden dolayı film Dört senedir şirket tarafından Walter Pidgeon oynamaktadır. gülümseyişi var. Yalnız, yaşı pek yazmış. Meerse oğlan da kızı se İ Fitzgerald'dı. Sanki Hollywood'da şirketlerinden komisyon alırlar.. yetiştirilen Rock Hudson şimdiye Lorelta Young .Senin uğruna. o kadar «bebek» değil: On beşini viyormuş da onun da kendisinı Roy adı, Fitzgerald soyadj hiç yok «Öyle bir keşif yapmalıyım ki elikadar bir çok filmlerde sırasile isimli bir filmde iyi bir adamın ka temmuzda bitirdi, on altısmı sürii sevmesini istediği için böyle yaz ! muş gibi «bu isimle insan şöhret me şöyle bir kaç yüz bin dolar geç dördüncü, üçüncü ve ikinci dererısı olunca dürüst olmağa gayret yor. sahibi olamaz» dediler, çocuğun a meli...» diye düşünürken böyle cede rollere çıktı. Rolleri yükselmış! eden, mazisi kötü bir kadın rolünDebbie ilk filmini geçen sene «ço Film bu mevzu etrafında dönü dını değiştirdiler, Rock HuJson «artist tipli»» bir çocuğu görünce dikçe kabiliyetini daha iyi göstededir. Kocası rolünü Jeff Chandler cuk erkek yıldız» Donald O'Conhiç durur mu? riyor ve hayranlarınm sayısı artıyor. Hoş bir hikâye. değil mi? Fa yaptılar. temsil ediyor. Aynı filmde Alex nor'la beraber çevirmişti. Pek bekat Debbie ile Donald'm o filmde «Çocuk» diyoruz. hakikaten Roy Roy'la ahpablık etti, sincmadan, yordu. Nicol ile Gayle Reed de rol almı§ ğenildi. Şimdi gene aynı rol argirdikleri haller ve geçirdikleri he (yahud Rock) o zamanlar daha filmden lâf açtı. Delikanlınm da Filrr.riler bir artistin halk tara j lardır. kada§ile beraber «Ben Melvini se yecanlar daha hos! yirmi üjüne yeni basmıştı Kendı gönlünde aslan yatıyormuş Artist fından tutulup tutulmadığını ona j Debbie Reynolds Donald'ı seviyorî
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle