Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
24 Mayıs 1939 CUMHURİYET flklrleır Sofya mektubları bütçesi çıktı Fransız gazetelerine göre, Almanya Berlinde imzalanan askerî ittifakla İtalyan Teşkilât erkânma dolgun kuvvetlerini avucunun içine almış maaş verilecek Berlin 23 (a.a.) Mareşal Gönng, tatbikı için lâzım olan diğer bütün tedbirdün öğleden sonra îtalya Hariciye Na lerin tespiti için mütemadi temas halinde zırı Kont Ciano'yu kabul ederek uzun bir bulunacaklardır. mülâkatta bulunmuştur. Bu maksadla iki Hariciye Nazırının Cianonun avdeti idaresinde daimî komisyonlar teşkil ediBerlin 23 (a.a.) İtalya Hariciye lecektir. Nazırı Kont Ciano bugün sabah saat Madde 5 İki taraf müsterek bir 11,20 de hususî bir trenle İtalyaya hare harb halinde yalnız başına mütareke veket edecektir. ya banş yapmamağı şimdiden taahhüd Tren, Münih, İnnsbrück ve Brener hu ederler. dudunda kısa bir müddet tevakkuf edeMadde 6 Dost devletlerle müşte cektir. rek münasebetleri ehemmiyetini müdrik Son temaslar bulunan iki âkid taraf bu münasebetle Berlin 23 (a.a.) Dün öğleden son mezkur devletlerle olan müsterek menfara Hariciye Nezaretinde Kont Ciano ile atlerine uygun olarak muhafazaya ve von Ribbentrop arasında yapılmıs olan müsterek bir surette inkişaf ettirmeğe kagörüşme, bir saatten fazla devam etmiştir. rar vermiş bulunmaktadırlar. Görüşmeden sonra Kont Ciano, MaMadde 7 Pakt imzasını müteakıb reşal Göring ile konuşmuş ve müteakıben derhal mer'iyete girecektir. İlk mer'iyet von Ribbentrop tcrafından şerefine veri müddeti on yıldır. Bu devrenin inkızasmlen ziyafette hazır bulunmuştur. dan evvel temdidi için iki taraf mutabık tttifakın akisleri kalacaklardır. Berlin 23 (a.a.) Stefani ajansı İttifakın mahiyeti bildiriyor: Paris 23 (a.a.) İtalyan Alman Dün Berlinde imzalanan italyan Al ittifakımn imzasından bahseden Paris man ittifak paktının esasları sunlardır: Soir gazetesi, bunun, hâdiselerin tacil etPaktm mukaddemesinde, İtalya hü tiği kötü bir izdivacdan ibaret olduğunu kümdarınm ve Alman şansölyesinin iki yazıyor. memleket arasında mevcud dostluk ve İntransigeant gazetesî de, esasen mevtesanüd bağlanm ve iki memleketin men cud vaziyette hiçbir değişiklik olmadığım faatleri için olduğu kadar Avrupa barı ancak Almanyanın İtalyan kuvvetlerini şının emniyeti için çok faydalı olduğu avucu içine aldığmı tebarüz ettirmekte sabit olan müsterek siyaseti teyidde fay dir. da gördükleri bild;rilmektedir. Hayat teLondra siyasî mehafilinin lâkkileri ve tam menfaat tesanüdile birnoktai nazarı birine derin surette bağlı bulunan iki milLondra 23 (a.a.) Londranın siyalet istikbalde de kuvvetlerini hayatî sahasî ve parlamento mehafili Alman itallarının emniveti, banşm muhafazası ve Avrupa medeniyetinin müdafaası için yan ittifak muahedesine ve Danzig hâbirleştirmek suretile birlikte harekete az diselerine o kadar fazla ehemmiyet vermek istemiyor. Danzig hâdiselerinin Pometmiş bulunmaktadırlar. lonyanın azimkâr hareketilc yatıştırılacaMadde 1. İki âkid taraf, müşteğı ümid ediliyor. rek menfaatlerine ve Avrupa umumî Ancak Berlinde, ittifak muahedesinin vaziyetine müteallik bütün meseleler hakimzası merasiminde «İtalyan siyasetinin kmda mutabık kalmak için daima karşıkat'î olarak tespit edilmiş olduğu» hak Iıklı temas halınde bulunacaklardır. kındaki beyanat ve Danzig hâdiseleri bir Madde 2. Bu müsterek menfaatIer, beynelmilel hâdiselerle tehlikeye gir kısım meb'usları Sovyetler Birliğile bir diği takdirde, iki taraf menfaatlerinin hi an evvel anlaşma yapılmasınm çok mu mayesi için almması icab eden tadbirler vafık olacağı hususuna ikna eylemiştir. lngiliz . italyan itilâfı hakkında derhal istişareye girişeceklerdir. feshedilmiyor Tarafeynden birinin emniyeti veya diğer Berlin 23 (a.a.) Havas: Hususî hayatî menfaatleri haricden tehdide maruz bulunduğu takdirde, diğer taraf îeh membalardan öğrenilcHğine göre İtalya, did edilen tarafa siyasî ve diplomatik tam Alman İtalyan ittifakımn imzasından evvel kendi noktai nazannı müdafaa et m"zaherette bulvnacaktır. Madde 3 İki tarafın arzu ve ümid miş ve îngiliz îtalyan Akdeniz anlaş lerine rağmen bu taraflardan biri diğer masının feshedilmemesinin mihver devletbir veya birkaç memleketle harbe mün lerinin müsterek menfaatleri iktizasmdan cer olan ihtilâflara sürüklendiği takdirde, olduğunda ısrar eylemiştir. diğer taraf ötekinin yanında yer alacak Filhakika bazı Alman şahsiyetleri, ve bütün kara, deniz ve hava kuvvetlerile Hitler'in 28 nisan nutkunda Alman İnona yardım edecektir. giliz anlaşmasını feshetmek suretile aldığı Madde 4 Uçüncü madde ile alı vaziyete İtalyanın da açıkça iltihak etmerıan taahhüdlerin tatbikını tetnin maksa sini ve İngiltere ile olan anlaşmasını fesd'e, iki hükumet askerlik ve harb ekono heylemesini muvafık bulmuşlardı. Demek misi sahalarındaki iş beraberliğini derin oluyor ki, şimdilik İtalyan noktai nazan lestirecekler ve bu pakt hükumetlerinin galib gelmiştir. Ankara 23 (Telefonla) Beden Terbiyesi Genel direktörlüğünün 1939 malî yılı bütçesi encümenden çıktı ve ruznameye alındı. Genel dırektörlüğe 685 bin 600 lira tahsisat verilmektedir. Kadroya göre, genel direktörün aylık ücreti 600, genel sekreterin 500, muavinin 350, emir zabitinin 150 liradır. 9 federasyon başkanına 300 er, mua vinlerme 200 er, sekreterlere 150 şer, mütehassıslara 150 şer lira verilecektir. Teftiş dairesi, hesab işleri dairesi, saha ve tesisler dairesi başkanlanna üçer yüz lira verilecektir. Neşriyat müdürü, muhaberat ve muamelât müdürü, zat işleri ve sicil, hesab müdürü, müze ve kütübhane müdürleri 250 şer lira alacaklar dır. Genel direktörlük bütçesinin me mur ve müstahdemler ücreti 240 bin 300 liradır. İstişare heyeti azasımn harcirah ve zarurî masrafları için de 3000 lira konulmuştur. Spor faaliyetlerine 157 bin 394. bölgeler teşkilâtına yardım olarak da 150 bin lira tahsis edilmiştir. Ciano Romaya döndü B e d e n Ahmed Ağaoğlu Yazan: PEYAM1 SAF A Ahmed Ağaoğlu, sustuğu zaman bile, in başınm kitleli ve biçimli yuvarlağmdan, enli yüzünün keskin oymalarından, çenesinin atik ve gergin duruşundan manalar boşalan çok müstesna bir kafa teşekkülüne sahibdi: Beyaz saçların büsbütün esmerleştirdiği geniş, kabarık ve parlak bir alın. Gözlerini daıma gölge ıçınde bırakan, ileri doğru çıkık ve kalın kaşlar İçeri çekik, siyah, çevrildiği noktaya kırpılmadan bakan ve üstüne kaşlanndan düşen gölgeleri yırtan sivri, parlak bakışlar. Yanlara ve arkaya doğru genişlemiş alnile bütün çizgileri aşağıya doğru çekik yüzü arasında muvazene yapan uzun ve ucu kıvrık bir burun. Ortası çukur, yuvarlak bir çene üzerinde üst dudağı enli, toplu bir ağız. Gözlerin altından çeneye kadar yanakları oyan, dudakların etrafır.ı dolayan, girift ve uzun keşidelerile bütün yüzü dolaşan, kufî ve talik yazılar kadar güzel, sık ve keskin çizgiler. Daima renkli ve titrek, içinde büyük ruh parçaları yüzen dalgalı ve köpüklü ses. Başı öne doğru sıçratan ve omuzları ileriye doğru sallayan mücadele hummasile, ifratları önlemek istiyen akıl disiplini arasında bir muvazene meddü cezri. Şahsiyetinin bütün tezadlarını ayarlıyarak hassasiyetine düzen veren bir vakar, müsamaha, centilmen rerbiyesi. Bu tezadlar onda çok keskindi: îhtiyar olduğu halde coşkun, teslimiyetsiz ve mücadeleci; başı yorgun ve biraz öne düşük olduğu halde enerjili, dinc ve hareketli; yüzü çok buruşuk ve çizgileri çok sert olduğu halde ifadesi çok taze ve çok sevimli; karakteri septik ve müstehzi clduğu halde fikirleri sabit ve imanlı; yerine göre çok hırçın ve yırtıcı olduğu halde rikkatli ve büyük merhamet sahibi; mizac: otoriter olduğu halde akidesi liberal; şivesi; bozuk denebilecek kadar İstanbu' telâffuzundan ayrıldığı halde konuşması çok tatlı ve canlı. Ruhunun fezasmda her an büyük küreler çarpışıyor ve ona bu diriliği, bu coşkunluğu ve tazeliği veren tezadları sertleştiriyordu. yurdunda, bir yandan, Süleyman Nazif gibi yaman Osmanlı bayraktarlarını muvaffakiyetle tepeliyor, bir yandan da Türk tarihinin Osmanlı çerçevesı dışındaki kaynaklannı Türk gencliğinin önüne boşaltıyordu. İstiklâl harbi ve Cumhuriyet inkılâbı, milliyetçi ve demokrat karakterile, elbette Ağaoğlunu Türk ve insan ideallerinden yakahyarak derhal kendisine Dağlıyacaktı. Onu millî mücadele ve inkılâb yıllarında Halk Partisinin en hararetli ideologu olarak matbuat organizmasmın ve devlet gazetesinin başında görüyoruz Fakat 1930 senesine doğru Halk Partisinin devletçilığe doğru zarurî olarak gösterdiğı temayül, Ağaoğlunu hırçınlaştırmağa başlamıştı. Serbest Fırkanın teşekkülü ve iflâsı onun son ümidlerini alevled: ve söndürdü. Bilhassa o tarihlerde, memleketin birçok münevverlerinde ve gazetelerınde demokrasiye karşı senelerce süren bir yaylım ateş başlamıştı. Bu cereyanı körükliyen tehlikeli ve yabancı ideolojiler de vardı. Ahmed Beyle benim aramda demokrasinin esası ve tekâmülü bakımmdan büyük fikir farkları olmakla bcraber, o zaman memlekete sokulmak istenen yabancı fikir toksinlerine karşı gencükte rnukavemet uyandırmak için kendısıle müsterek bir cephe yaptık. Bugün demokrasinin hararetli taraftarı geçinenlerin çoğu o zaman Ağaoğluna ve bana hücıım ediyorlardı. Sevgili büyük dostum, «Devlet ve Ferd» adlı kitabından sonra, o tarihlerde «Serbest insanlar ülkesinde» sini, ilkönce Cumhuriyet sütunlanndd, sonra kitab halinde çıkarmşıtı. Sofya sokaklarında yapılan nümayiş Dobricedeki hâdise Bulgarları sinirlendirdi Bergama kermesi Dün merasimle açıldı, nutuklar söylendi Son geçid resmi Ispanyadaki Almanlar Franko'nun önünden geçtiler L,eon 23 (a.a.) Ispanyadaki Alman gönüllüleri, dün, Leon tayyare meydanmda toplanarak General Franko'nun önünde son geçidlerini yapmışlardır. Şeref tribününde Alman ve İtalyan davetlilerile İspanyol generalleri göze çarpıyordu. Geçid resminden evvel General Franka bir nutuk söylıyerek bilhassa demiştir ki: < Müsterek harbi, müsterek düş mana, komünistliğe karşı yaptık. İspanyanın komünistlikten kurtulmasüe Av rupanın üzerine çöken tehlikelerin en büyüğü ortadan kalkmıştır. İspanya bu Tnuharebelerden müttehid olarak çık mıştır. Bütün İspanyollar, kendi zihniyetlerini anlamış olan Almanyaya minnet ve hayranlık besliyorlar.» Alman gönüllüleri kumandanı Von Richthofen mukabelede bulunarak, ar kadaşları namma General Franko'ya te=ekkür etmiş ve İspanyol, Alman ve İtalyan millî marşlan çalmdıktan sonra Von Richthofen Alman gönüllülerinin ceref meydanmda ölen İspanyol arka r'aslannm ailelerine verilmek üzere bir rrilvon pesetayı hediye olarak hava kuvvetleri kumandanı General Kindelan'a tevdi etmiştir. Merasim, Alman kıt'asının halkm heyecanlı alkışları arasmdaki geçidile nihayet bulmuştur. Ismet Inönünün teşekkürü Ankara 23 (a.a.) Riyaseti Cumhur Umumî Kâtibliğinden: Reisicumhur İsmet İnönü, 19 mayıs idman bayramı münasebetile resmî makam ve kurumlarla kıymetli vatandaşlardan aldıkları tebriklerden dolayı samimî teşekkür ve karşılıklı tebriklerinin ilblâğma Anadolu Ajansını memur etmişlerdir. Şiddetli yağmurlar Yuşoslavyada birçok kişinin ölümüne sebeb oldu Belgrad 23 (a.a.) Matbuat, Bela Palauka felâketi hakkmda tafsilât vermeğe devam etmektedir. Bu mmtakada yağan yağmurlardan hasıl olan seller, birçok kişilerin ölmesine sebeb olmuş ve geniş mikyasta maddî hasarat husule getirmiştır. Bela Palanka'ya giden Ba Çvetkoviç, kazazedelere ilk yardım olmak üzere 50.000 dinar dağıtmıştır. Amerikada fırtınadan ölenler Littlerock «Kansas» 23 (a.a.) Ar kansas eyaletinin merkez mmtakasında çıkan çok şiddetli bir fırtına yüzünden üç kişi ölmüş, birçok kimse yaralanmış ve bir milyon dolar kadar maddî ziyan husule gelmiştir, Fırtına, hapisanenin tspanyol orjJv.sunun mevcudu Madrid 23 (a a.) İspanyanın hazarî bir kısım duvarını da yıkmış ve bu su1 ordu mevcudü 300 bin olarak tespıt edil •eflp 2 mahpus kaçmağa muvaffak ol muştur. .niştir. Bergama 23 (a.a.) Üçüncü Bergama kermesi bugün merasimle ve Vali vekilimiz Cavid Önderin hitabesile açıldı. Vali, hitabesinde «hali sıhhatte olan insanların zevk ve neş'e hakkı olduğu gibi zinde olan milletlerin de eğlenmek hakkıdır. Bu hakka en lâyık olan da Türk milletidir» demiştir. Bunu Parti başkanımız Hamdi An kanın hitabesi arkaladı. Bu hitabeler halkın coşkun ve neş'eli tezahüratile tarihî, içtimaî hareketin bir ifadesi olan Bergama kermesine iyi bir canlılık verildi. Mızıka ve davul sesleri arasında mor, kırmızı cepkenlerile yurd dağlann1 Bu kürelerin başmda en büyük ikisi dan akıp gelen Efelerin saf ve temiz yüz vardı: Şark ve garb. lerini görmeğe gelen şehir halkı kermes Ahmed Ağaoğlu en koyu şark memlemeydanında eski tarihi canlandınyordu. Bergama kermesi bir hafta sürecektir. ketlerinden birinde doğmuş, çocukluğunu ve ilk gencliğini yaşamış, en koyu garb Ankara su tesisatı memleketlerinde okumuştu. Pek genc yaAnkara 23 (Telefonla) Ankara şehri şında, bu iki dünya arasmdaki yolları yalsu tesisatınm hazine uhdesindeki mül nız kafasile değil ayaklarile de tepti. kiyeti Ankara Belediyesine devredil Petersburga, mektedir. Buna dair lâyiha, Dahiliye ve Karabağdan Kafkasyaya, Parise ve Londraya gidip gelişlerinde, iki Bütçe encümenlerinde konuşuluyor. kıt'a arasmdaki müthiş farkın idrakini beş fskân kanununun bazı mad duygusunun şehadetile tamamladı. Bu deleri tadil ediliyor farkı senelerce teneffüs ederek, senelerce Ankara 23 (Telefonla) Doğru yaşıyarak anlamıştı. Kafasının içinde ilk dan doğruya dış memleketlerden Türki mana harbi ve fikir katliâmı oradan başyeye serbest olarak gelmek istiyen Türk lar: Karabağın ahundları (mollaları) \e soy ve kültürlü eşhasın varlıklarile göç Parisin profesörleri arasmdaki dünya göedebilmelerini temin için iskân kanunu rüşü farkı, Ahmed Ağaoğluna, anavatanı nun bazı maddelerini değiştiren bir lâ şarkla kafa vatanı garb arasmdaki mesayiha hazırlanmıştır. Yakında Mecliste feyi büyük bir ruh dinamitile uçurmak sevdasını verdi. Bu dinamitin terkibinde görüşülecektir. büyük miktarda ilim ve büyük miktarda Bir zabitin affı hakkında.. ideal olmak lâzım geldığini pek erken anAnkara 23 (Telefonla) Ankara lamıştı. Bu ilmi kazanmak için SorbonneJandarma kumandanlığında üsteğmen da tarih ve filoloji okudu. Kendi yur'JuBedri hakkında bisikletle geç vakit vazi nun fikirlerini ve akıdelerıni tetkık etti. fesine giderken bir çocuğun yaralanma «Şiî mezhebinin menşeleri», «Ahund ve sına ve sonradan tedaviye rağmen ölü İslâm» adlı eserlerini yazdı. Fakat yalnız müne sebebiyetten dolayı verilen 8 ay tarih, onun amelî ve siyasî idealini doyurhapis cezasının bütün mahkumiyet neti muyordu. Sorbonne'da ayrıca hukuk okucelerile birlikte affına dair lâyiha Mec du. lis€ verildi. Ahmed Ağaoğlu Şarkı Garbdan ayıHayvan besliyen nahiye mü ran farkları başlıca şu üç şeyde buluyordu: Şarkta «ferd» inkişaf etmemişti, dürlerine verilecek yem şarkta «adalet» mefhumu geri kalmıştı, bedeli şarkta «demokrasi» yoktu. Bunlann üçü Ankara 23 (Telefonla) Hayvan besliyen her nahiye müdürüne ayda 6 lira de birbirine bağlı: Demokrasi olmadığı hayvan yem bedeli verilmesi muvafık için ferd inkişaf etmemiş ve hukuk müessesesi gerilemişti. Fransada üçüncü cumgörülmüş ve Meclise teklif edilmiştir. huriyet mütefekkirlerinin Ahmed AğaoğHava yolları bütçesi luna aşıladıkları hürriyet fikri, o zaman Ankara 23 (Telefonla) Devlet meşrutiyet inkılâbını hazırlıyan Ahmed Havayolları Umum Müdürlüğüne bu Rızanm şahsmda en büyük Türk mübeşyıl 1 milyon 20 bin 700 lira tahsisat ve şirini buluyordu. Dost oldular. rilmektedir. O devirde Ahmed Ağaoğlu için bü^n Kanadadaki genclerimizin şarkin ilâcı bir tekti: Demokrasi. Biilün Türklerin ilâcı da bir tekti: Demokrasi. selâmları Fakat, meşrutiyetten sonra ikinci defa Ankara 23 (a.a.) Kanada gencleri İstanbula gelince, bütün hürriyetçileri şa21 mayısta genclik bayramlannı tes'id şırtan hayal sukutu onu da bekliyordu. ederken Türk gencliğine selâmlarını yolNe Abdülhamidin hal'ı, ne meb'usan ve lamışlardır. Gelen telgraf ve kendilerine âyan meclisleri, ne de İttihad ve Terakkiverilen cevab aşağıya konmuştur: Hürriyet ve İtilâf fırkaları arasmdaki mü21 mayıs pazar günü genclik bayramını cadele, o devrin büyük millî felâketlerine tes'id eden Kanada gencliği Türk genc mâni olamamıştır. Kusur demokraside delerine samimî selâmlarını yollar. ğil, belki tatbikmdaki müthiş beceriUızKanada gencliği likte idi. Fakat Balkan harbine doğru, Ney Hotel Ahmed Ağaoğlu da bütün Türk milliyetVancouver çileri gibi davanın yalnız siyasî değil, da Kanada ha derin sosyal kökleri olduğunu anladı. Türk gencliği, dostane mesajlarmdan Kendisi de uzak ve esir bir Türk dünyasıdolayı Kanada genclerine teşekkür eder, nın çocuğu olduğu için daha iyi anladı ki davanın mihveri «insanlık» tan çok evvel kalbî selâmlarını yollar. Türk gencliği namma «Türklük» tür. Beşeriyetçi, İttihadı anasırcı, Tanzimatçı fikirlerin iflâsını sezdi. Ankara liseleri İKuvyetli bjr polemist olduğu için Türk talebeleri Sofya (Hususî) Sofya sokakları gürültülü nümayişlere sahne olmaktadır. Binlerle halk ve Üniversite talebesi ellerinde millî bayraklarla büyük caddeleri dolaştılar. Gecc saat onda Dobruce marşını söyliyerek Rumen konsoloshanesine doğru ilerleyen nümayişçileri atlı polis ler zorlukla önleyebıldi. Sinirler kızış mış, âsab gerilmişti. Polisin müdahalesi olmasaydı çirkin hâdiseler olacaktı. Protesto nümayişi yapanlar, askerî kulübün önünde gürültüyü fazlalaştırdı. Polisier atlarla Üniversitelilerin üzerine yürüdü, yerlerde yuvarlananlar, kollarından ya ralananlar oldu. Bu nümayişlerin ne vakte kadar de vam edeceği bilinemez, çünkü Dobrucedeki Bulgar ekalliyetine karşı tazyikın devam ettiği iddia ediimektedir. Esasen, on gün oluyor ki her tarafta konuşuian heyecanlı mesele budur. Bazı yerde alenî, bazı yerde fısıltı halinde Romanyaya karşı protesto münakaşaları oluyor. Birçok kimseler kollarına siyah bağlamış ve öldürülen 22 Dobruceli Bulgarın matemini tutuyor. Eski parti kavgaları yerine konuşuian mesele, Dobruce meselesidir. Sokaklarda dağıtılan ve polis tarafmdan derhal toplanan matem kâğıdında öldürülen 22 kişinin isimleri kaydedildikten sonra aşağıda şunlar yazılıdır: Sulgar kadm ve erkekleri: Ellerin açamıyacağı ve kalblerhizde olan mabedlerde ilâhî bir ieuekkülle öyle feci bir surette terki hayat eden Dobrucenin bedbaht çocuklarma dua ediniz. BulO, ömrünün sonuna kadar koyu Türk gar milliyetinin eşiği önünde ve yeni kıuve koyu insan kaldı. melli kurbanlarla, yeni çilekeşlere de Ağaoğlunun milliyetçiliği mahallî ve dua ediniz.» dar değildi. Orada en büyük dostları Bu matem kâğıdlanndan her yere onHüseyinzade Alinin, Yusuf Akçoranın binlerle dağıtılmıştır. Gene ayni kâğıdve Ziya Gökalpın türkçülüğü anlayıştaki larda tazyik ve katillerin devam ettiği de müsterek ideallerine sadıktı. yazılmıştır. Bir taraftan bu kâğıdlar daAğaoğlunun insaniyetçiliği ve demokntlığı da, büyük Avrupa demokrasileri ğıtılırken, diğer taraftan hükumet me ninki gibi mahallî ve dar değildi. Ahmed murları toplamaktadır. Fakat Bulgar Bey çok iyi bilirdi ki garbî Avrupa de milletinin heyecanı o derece fazladır, ki mokrasileri yalnız kendi milletlerine karşı nereye gitseniz, nereye otursanız kadın, insan ve âdildirler. Onların kapitalist ve erkek, küçük, büyük rıerkes Dobruceyi emperiyalist karakterleri, Türk milletini söylüyor, Dobruce türküsünü terennüm istismar davasmdan vazgeçemez, rüp.kü ediyor. Bulgar gazetelerinde Dobruce bu sermayenin muhafazası yalnız bu istis deki hâdise, yahud hâdiseler hakkında mara bağlıdır. Fakat Ahmed Ağaoğlu bh tek satır bile yazılmıyor. Sansür nun gözünde, Avrupa demokrasilerinin menediyor. Beş, on gün evvel ecnebi bu istismarcı karakteri, demokratik pren matbuatın yazılarını nakledebilen gaze sipin kötülüğünden değil, istismaıa uğrı telere hükumet bu nakil keyfiyetini de yan milletlerin aczindendir. Bu müleilerin yasak etmişe benziyor. Çünkü, bir haftaâciz kalmaları da, sosyalistlerin iddia et dır hiçbir gazetede böyle bir yazıya tetikleri gibi ferdiyetçi karakterlerinden de sadüf edilmemektedir. Fakat, ne fayda ğil, bilâkis bu karakterden tamamıle ki ok yaydan fırlamıştır. Dobruce, Bulmahrum, hürriyetsiz ve antidemokrat ol garlık için bir perestiş meselesi olmuştur. malarındandır. İşte Ağaoğlunu ömrünün O derecede ki, meselâ, büyük bir birahasonuna kadar dünyadaki bazı taze fikir ne, yahud lokantaya oturuyorsunuz, orcereyanlarından ayıran telâkkinin eksik kestra «Dobruce ili, sen yeıyüzüniin bir hulâsası. cennetisin» marşını çalmaya başlıyor. Hükumetin hiçbir türiü tahriki görülmeEksik, çünkü bu makaleye ne Ağaoğdiği, hatta polis ve memurların men'ine lunun bitip tükenmez hamleler ve mücaçalıştıklan görülen bu heyecan her Buldelelerle dolu hayatmı, ne de yarım a?:rgarı sarmıştır. «Dobruce bizimdir» iddilık makalelerini ve kitablannı dolduran ası küçük çocukların bile kafasma işle fikirlerini sığdırmak mümkündü. Bu satırmiş. Sokakta bir münevvere raslıyorsu lar, belki onun büyük şahsiyetine lâyık bir nuz, size soruyor: «Dobruce meselesi ne monografiye küçük bir başlangıc hiznıeti vakit düzelecek». Münevver bir kadmia görebilir. Ağaoğlunun hayatında ve eserkonuşuyorsunuz, size ilk hitabı şu olu lerinde saklı dersleri keşfetmek için atılayor: «Türk gazeteleri ve Türklere teşekcak adımların birincisi bile bu değüdir. PEYAMt SAF A kür ederiz, bize komşu ve dost gözile bakıyorlar»; ama... Dobruce ne olacak!. diyor. ceza kanununun 47 nci maddesini değiştiren bir lâyiha hazırlandı. Lâyihaya göre, Türk ceza kanununun birinci kitabının müstakil faslında yazılı cezaların tecili hakkındaki kaideler aşağıdaki hü kümler nazara alınmak şartile, askerî şahıslar hakkında da tatbik olunacaktır. A Askerî mahkemelerden askerî ceza kanununa tevfikan verilecek hükümler tecile tâbi değildir. ancak 18 yaşmı doldurmamış çocuklarla 70 yaşına varmış ihtiyarların mahkum oldukları hapis cezasını bir seneden fazla olmadığı halde Türk ceza kanununun tecile dair hükümleri tatbik olunur. B Evvelki mahkumiyet askerî bir suç için verilmiş bir ceza olur ve bu as kerî suç Türk ceza kanunu mucibince cezayı müstelzim bir fiil olmazsa ikinci fiilden dolayı ceza kanunu mucibince verilecek cezanın teciline birinci fiil mâni olmaz. Askerî ceza kanununun bir maddesi değişiyor Avam Kamarası, Filistin Ankara 23 (Telefonla) Askerî projesini tasvib etti Londra 23 (Hususî)Avam Kamarası, Filistin hakkında hükumet tarafmdan hazırlanan projenin münakaşasma de vam ederek, 179 reye karşı 268 reyle projeyi tasvib etnvştir. Muhalifler, hükumeti, vaidlerini yerine getirmemekle itham etmişlerdir. Sir Tomas İnskip, hükumet namma muhaliflere cevab vererek, bugünkü vaziyette Arab liderlerinin de mes'uliyeti olduğunu söylemiş ve hükumetin asa yişi temine çahştığını bildirmiştir. Filistinde yeni hâdiseler Kudüs 23 (a.a.) Mahpus bulunduğu Palmirden yakmlarda kaçarak Arabis tana iltica eden Arab şeflerinden Arif Abdülrazik, söylendiğine göre, silâhlı bir çetenin başmda Maverayüşşeria hududunu geçmeğe muvaffak olmuştur. Diğer taraftan, bu sabah Telâviv civarmda bir tethişçi tecavüz vak'ası olmuş ve altı kişi öldürülmüştür. Yeni vekâletlerin teşkilât projeleri Ankara 23 (Telefonla) Münakale, Nafıa, Ticaret ve İktısad Vekâletlerinin vazife ve teşkilâtları hakkındaki kanun lâyihaları Bütçe encümeninden geçti. Meclis heyeti umumiyesinde yann görüşüleçektir. Yunan Kralı Atinaya döndü Atina 23 (a.a.) Kral, Makedonya ve Trakyadaki teftiş seyahatinden bugün Atinaya dönmüştür. Bütün gazeteler, bu seyahat esnasında her tarafta halk tarafmdan Krala yapılan çandan tezcvhürleri kaydediyorlar.