01 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 İkinciteşrin 1938 SON HABERLER Fransız sosyalistlerine göre vaziyet tehlikeli! Eski Başvekil Blum «Memleket, bizden Parlamento polemikleri haricinde başka bir sahada yer almaklığımızı bekliyor» diyor Paris, 6 (a.a.) Sosyalist Partisinin millî meclisinde Monnet'ten sonra söz aIan sabık müsteşar Moch, sistematik bir şekilde kararnameler aleyhinde bulunmak istememekle beraber hükumet tarafından ittihaz edilen hattı hareketin kendisine emniyet telkin etmediğini beyan etmiştir. Hatib, Partiye komünistler aleyhindeki mücadeleye iştirak etmemesini tavsiye etmiş, nihayet komünistlerin iştirak etmiyeceği bir kabine kombinezonu imkânmı derpiş eylemiştir. Sosyalist Partisinin etrafında bir millî toplantı vücude rtirilmesi fikrine bağlı kaldığını beyan eden Ron meb'usu Philips den sonra Leon Blum söz almıştır. Blum, iktısadî ve malî sahada evvelce tasvib edilen palânı partinin memlekette yaptığı propagandaya bir esas olarak kabul ettiğini söylemiştir. Mevzuubahs malî plânın evvelce Ayan Meclisi tarafından reddedilerek Blum'un sukutuna sebebiyet verilmiş olduğu malumdur. Halkçılar toplantısı hakkmda mumaiIeyh komünistler aleyhinde açılan mücadeleye iştirak etmemekte meclisin müttefik olduğunu beyan etmiş ve demiştir ki: « Sosyalist partisi de radikaller ve komünistler aleyhinde uzun bir şikâyat listesi tanzim edebilir. Fakat parti böyle birşey yapmıyacaktır. Halkçılar toplantısının ihdasına amil olan sebeblern henüz ortadan kalkmad.ğı zannedilmektedir. Bununla beraber radikaller çekild'ği takdirde Halk cephesi mevcudiyetini idame edemiyecektir.» Bundan sonra parlamentoda ittihaz edilecek olan tarzı hareketten bahsedBn Blum, «Bu müzakerelerden hükumete karşı bir ilânıharb manası çıkmaması icab ettiği» kanaarini izhar etmiştir. Parlamento grupunun vâsi salâhiyet hakkmda bir karar vermesi icab ettiği Ingiliz Nazırlarının Paris seyahati Fransız Ingiliz müşterek siyaseti tesnit edilecek (Baştarafı 1 inci sahifede) Gayda, yeni bir dörtler misakı veyahud hiç olmazsa bir Akdeniz anlaşması akdine dair olan şayiaların mevsimsiz old""u mütalea^ndadır. Muharrir, îngiltere hükumetinin Fransa ile îngiltere arasındaki tesanüd s'yasetinin Münih ve Viyana'da mihver s ! w seti tarafından çizilmiş olan yeni bir Istîkamete doğru götürmek tasavvurunda olduğu mütaleasındadır. Ve mihver siyasetinin bu yeni istikametin mütekaddim ve zarurî şartı olduğu fikrindedir. TotaÜfpr rejimlerle demokratik rejimler arasındaki uzlaşma ve mesai birliği formülü böyle olacaktır. Meseleler Aimanyada ve Filistinde Yahudi İHEM Yazan: PEYAM1 SAFA yada yaşıyor ve kazanıyor. Aimanyada bile! Bahsi Almanlardan Yahudilere çevirirsek, birincilerin taarruzdakı muvaffakiyetleri kadar ikincilerin pasif bir müdafaadaki meharetleri bizi hayran eder. Bir kere daha, yeryüzündeki şu bir avuç Yahudinin, her yerde ve her devirde yedikleri büyük tarih dalgalarına rağmen, Berlind; bile, hatta Viyanada bile nasıl tutunabildiklerine, nasıl ticarî piyasayı azçok hâlâ ellerinde tutabildiklerine şasmamak kabil değildir. Vatan sız, teşkilâtsız, mahkemesiz, ordusuz, kralsız, bassız bir kavim, ki on dokuz asır evvel Kudüs başına yıkıldığı halde, bu yeryüzünde hâlâ dimdik duruyor. Wells'e sorarsanız, Babildenberi bu kavmi ayakta tutan bir kitab vardır: Tevrat. Bibli yaratan Yahudiler değil, Yahudileri yaratan Bibldir. Bu kitabda, öteki kavimlere yabancı mefhumlar, Yahudi kavmini yirmi beş tazyik ve felâket asrı içinde pişiren, uyanık tutan ve mukavemetlerini artıran fikirler vardır. Bu mefhumlardan birincisi, uzakta ve göze görünmez bir Allah telâkkisidir ki insan elile yapılmamış bir âleme çekilerek dünyaya adalet dağıtır. Bütün öteki kavimler, insan elile yapılmış mabedlerde, şekilleri muayyen mabudlara taparlar. Bu mabudların resimleri ve bu mabedler yıkıldı mı Allah fikri de beraber mahvolur. (Wells müslümanları unutmuş!) Yahudilerin Allahı, günün birinde Kudüsü onlara vadetmiştir ve Wells'e göre Yahudi enerjisinin bütün tohumu bu vadin içindedir. NALINA MIHINA M. T. A. umhuriyetin 15" inci yıldönümü münasebetile rejimin 15 y:!lık faaliyet bilânçosunu gösteren müteaddid eserler neşredildi. Bunlar arasında, en güzeli, şüphesiz. M. T . A. dır. Bu üç harf, Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü mecmuasmın adıdır ve enstitünün isminin ilk harflerinden yapılmış kısa bir isimdir. Üç ayda bir neşredilen ve enstitünün faaliyeti, madenlerimizin inkisafı, dünya maden piyasası hakkmda malumat veren bu mecmua kadar, memleketimizde temiz, güzel ve zengin mecmua basılmadığını iddia etmekte hata yoktur. Ben daha evvel, gene bu sütunda çıkan bir yazımda, M. T. A. n;n bu kadar lüks bir sekilde neşri üzerine, Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü mutlaka bir altın madeni keşfetmiş olacak ki bu nefaset ve ihtişamda bir mecmua çıkarıyor, diye biraz şaka etmişrim. Fransada Harbin Yugoslavyanm yeni atasemiliterleri 20 nci yıldönümü Bu vesile ile Pariste dün Muhtelif memleketlere mutad merasim yapıldı, gidecek kurmay albayve ölenler anıldı lar takarrür etti Belgrad, 6 (a.a.) Resmî Ceride, ecnebi memleketlere yeni ataşemiliterler tayinini natık bir kararname neşretmiştir. Fransa, Belçika, İngiltere ve İspanyaya ataşemiliter olarak kurmay albay Dragutin Saviç gönderilecek ve mumaileyh Pariste ikamet edecektir. Bulgaristana kurmay albay Jorj Düjitiç, Yunanistana da kurmay albay Ivan Ürkljan ve Romanyaya da kurmay yarbayı Franç Stropnik gönderileNazır, nutkunu şöyle bitirmiştir: «Muzafferiyerimizin hâtırasmı ebedileş cektir. tiren âbide önünde o muzafferiyeti idame edeceğimize yemin edelim. Felâket esnasında olduğu gibi müttehid kalalım. Aralarında disipline riayetkâr oldukları ve Varşova, 6 ( a . a . ) Millî Demokrat birbirlerini sevdikleri zaman fransızların Partisine mensub 8 azanm dün akşam bu yapamıyacakları şey yoktur.» partinin Poznan'da yaptığı bir toplantı Paris, 6 (a.a.) Mütarekenin 20 inci yıldönümü münasebetile Eski Muharibler ve Tekaüd Nazırı Champetier de Ribes, heyecanlı bir nutuk irad ederek hürriyet ve zafer için maktul düşmüş olanların fedakârlıklarını hatırlatmış ve bu fedakârlıkların bu maktullerin varislerine birer misal teşkil etmesi lâzım geleceğini söylemiştir. takdirde kontrol lehinde rey vereceği şüphesizdir. Grup, son Halk cephesi hükumetinin zihniyetine aykın bir zihniyetle tanzim edilmiş olan malî plânm da aleyhinde reyini kullanacaktır. Blum, demiştir ki: « Vaziyet o kadar vahimdir ki memleket bizden parlamento polemikleri haricinde, başka bir sahada yer almaklı ğımızı bekliyor.» Fransız gazetelerinin mütaleaları Hatib, bundan sonra Halk cephesi Paris 6 (a.a.) îngiliz Nazırlarının etrafında bir millî toplantı vücude ge Paris'i ziyaretleri hakkında Figaro j?azetirilmesini tavsiye etmiş ve şöyle demiştesinde Dermesson şöyle yazıyor: tir: «Eylul ayındaki müthiş sarsıntıdcn « Partinin vaziyetin icab ettirdiği sonra iki hükumetin vaziyeti gözden gebüyük millî teşebbüsleri yapmaga hazır çirmeleri ve Avrupada istikbalde ittihaz bulunduğunu göstermeliyiz.» edecekleri tarzı hareket hakkmda müdaBu sözleri müteakıo celse tatil edil miştir. Tahrir komiteoi yarın sabah top velei efkârda bulunmaları mükemmel bir lanacaktır. Müzakerelere saat 9 da de şeydir.» îngiltere ile Fransayı uçurumun kenavam edilecektir. rına götürmüş olan «sözleri kuvvetli, icMüstakil radikal partisi içtimaraatı zayıf» bir nevi siyaseti tenkid ed»n larını bitirdi Dermesson, sözlerine şöyle devam etmekParis 6 (a.a.) Müstakil radikal partisi ittifakla kabul ettiği nihaî deklâ tedir: rasyonda, partinin her türlü politik ve e«Asıl mesele, Çekoslovak işinin hal!?konomik diktatörlüğe muhalif olduğu bil dildiği şu sırada Avrupanm başlıca kuvdirilmekte ve memleketin selâmeti için bir vetlerini teşkil eden iki grupun başka bir tek şartın mevcud olduğu kaydedilmekte sahada buluşarak maziye aid eski kavgadir: Politik ve ekonomik bir plân dahi ların halline değil, müstakbel vaziyetin linde nizam vs intizamlı bir mesai. tanzimine istinad eden bir sükunet eseri Parti, her türlü yeni devaluuasyona ve vücude getirip getirmiyeceklerini tayin etkambiyonun kontrolüne muhalefet ve ya mektir.» bancı memleketlerden direktif alanları Journal gazetesinde SaintBrice yazıtakbih etmektedir. yor: Kongrede verilen takrirler «Fransa, îngiltere ile, kendilerini vakar Paris, 6 (a.a.) Sosyalist Millî konseyine Leon Blum tarafından verilen tak yi karşısında hazırlıksız bırakmıyacak o rir 6,755 rey ve Ziromski tarafından ve Ian yeni bir siyaset takib etmek arzusuirilen takrir de 1.241 rey toplamıştır. 287 dadırlar. Japon emperyalizminin açtığı ve müstenkif vardı ve 68 aza da hazır bulun meydana koyduğu ihtimaller karşısında böyle bir anlaşma şimdiki kadar, bu kamuyordu. IIIIIIIMIIIIIIımııııı: dar büyük bir zaruret halini almamıştı. Bu yeni Asya ehiisalib seferleriîe, Hindiçinî ile Hindistan da istihdaf edilmekte midir?» '' " **" Excclsior gazetesinde Pays yazıyor: «Fransız îngiliz görüşmeleri esnasında iktısadî ve malî meselelerin de mevzuubahs olacağına şüphe yoktur. Lord Halifaks ile Çemberlayn Paris'e geldikleri zaman, Fransız kalkınma plânının tatbikı başlamış olacaktır.» Yeni Almanyanın dışında, isminin peşine takılan efsanelere inanırsamz, bu memlekette rahat netes almanın Alman olmaktan başka çaresi yoktur. Almanlar bile kendilerine sayile verilen bademin, vesika ile verilen ekmeğin veya gıdım gıdım verilen bir sürü gıda maddelerinin hasreti içinde, bolluk devirlerinin hatıralarına ağız şapırdatırlar. Hele Yahudilerden başlıyarak, uzak ve yakın bütün yabancılara kadar uzanan bir müdahale, kontrol ve tazyik siyaseti Aimanyada yaşamayı bir tahammül ve cesaret vak'ası halıne sokmuştur. Bu efsanelere göre Alman tazyikı hududlardan başlar: Daha Almanyaya ilk adımınızı atmadan evvel, cebinizdeki gazetelere kadar uzanan bir el, bavullarınızı, hatta mümkün olsa kafalarınızın içini köşe bucak iyice yoklar, en küçük bahanelerle hududdan içeri girmek arzunuza ket vurur. Şayed içeri girebilirseniz, türlü cinsten bir kontrol ve müdahale serisi içinde ilk duyacağınız şiddetli his, pışmanlıktır: Almancadan başka dil konuşmanız, bütün Aîmanların gözlerinde size karşı hakaret bahanesi arayan bir kinin fitilini tutuşturur; yakanıza Yahudi olmadığınızı belli eden bir milliyet rozeti takmazsanız bu hakaretin bahaneye de ihtiyacı yoktur. Her yerde itilir, kakılır, dürtülür ve dirseklenirsiniz. Aimanyada Yahudi olmak, hemen hemen köpekleri kısaknmak demektir. Ancak uyuz Alman köpeklerile müsavi bir hak iddia edebilirsiniz. Lokantalarda yemekler kıt ve pahalıdır. Aç kalmamak için ya çok zengin, yahud da Hitler'in yakın çömezlerinden biri olmak lâzımdır ki, malî plânda, ikisi de ayni şeydir. Geçen defa Aimanyada yaptığım seyahat daha kısa sürmüştü ve Berline kadar da gitmemiştim. Münih'te, bu rivayetlere inandıracak hiçbir işarete tesadüf etmemiştim ama, Aimanyada kaldığım müddetin kısalığı ve müşahedelerimin azlığı beni kat'î bir tekzibden alıkoyabilirdi. Bu sefer Berline kadar gittim, Aimanyada biraz daha fazla kaldım ve bu memlekeri ikinci defa gördüm. Bir kelime ile söyliyebilirim ki bu rivayetlerin hepsi ve toptan: Yalandır. Hududda ve bulunduğum komparti manda hiç kimsenin çantasını bile açmadılar. îki üç $ey sordular, cevablarına inandılar, nezaketle teşekkür ettiler, selâm verip gittiler. Aimanyada, vatandaşlarınızla veya öteki yabancılarla, istediğiniz yerde, istediğiniz dilden yüksek sesle konuşabilirsiniz. Hatta, benim yaptığım gibi, Almanlara en sevmedikleri zannedilen fransızca ile hitab edebilirsiniz ve içlerinde bu dıli bilenlerden fransızca cevab alır, bilmiyenlerden sizi anlamağa çalışan dost bakışlarla mukabele görürsünüz. Değil herhangi bir yabancı, Yahudi bile Aimanyada şahsî bir hakarete uğramaz. Koskoca Yahudi mağazaları, dükkânları açıktır ve harıl harıl işler. Yalnız bu mağazalar ve dükkânlar, vitrinlerinin üzerlerine beyaz bir yazı ile sadece isimlerini kaydederek Yahudi olduklannı belli etmeğe mecbur edilmislerdir. Alman boykotunu kolaylastırmak için müracaat edilen bu tedbir Yahudi mağazalarından alışveriş eden Almanlann savısını belki azaltmış, fakat sıfıra indirmekten âciz kalmıstır. «Çünkü, diyorlar, Yahudi iyi mal satar.» Bizim anlıvacasımız, Yahudi Aiman Sonra, başka bir yazımda, devlet müesseseleri taraf;ndan bastırılan kitablarJa, hele mecmualarda «papye kuşe» denilen parlak kâğıdın suiisticnal edildiğinden şikâyet etmiş ve bu israfın önüne geçümeini istemiştim amma, Cumhuriyetin 15 inci yılı hatırası olarak basılan bu temiz ve güzel M. T . A. nüshasını, o şikâyetimden memnuniyetle istisna ediyorum. Zaten, ben, o yazımda birtakım kıytr.etsiz ve kısa ömürlü yazılarla fena çekil miş resimlerin kuşe kâğıdına basılmasmdan şikâyet etmşitim. Bu kuşe kâğıdı israfınm tam bir örneği olarak, halkın ve devletin yardımile yasıyan bir müessesenin çıkardığı bir broşür vardır ki, hatta Münakaşa etmiyelim. Bugün o mevbunun, alelâde gazete kâğıdına basılması ud toprak üstünde zamanımızın en büyük sile Iüzumsuzdu. ihtilâflarından birine şahid oluyoruz: M. T . A. ya gclelim. Büyük Şef AFilistinde Yahudi, Arab ve Ingiliz kapışması, artık mevziî mahiyetini kaybe tatürkün, Başvekilin ve îktısad Vekilinin. derek birinci plânda bir Avrupa ve dün fevkalâde güzel basılmış renkli resimleriya meselesi olmak üzeredir. Filistinde bir le süslenmiş olan son nüsha, yalnız, memYahudi yurdu kurmak teşebbüsü, Büyük lekette madencilik sahasındaki çalışmaları Harbde, İngiltereden çıktı. Eski Fransız ve madenlerimizin işletilmesindeki inki Başvekili Tardieu, bu teşebbüse Fransa şafları öğretmekle kalmıyor; ayni zamannın da yardım etmesine bizzat vasıta ol da 15 yıl içinde yurdda matbaacılığın duğunu son yazılarından birinde anlatı ve mecmuacılığın nekadar ileri gittiğini de, yor. Bu makaleden çıkan manaya göre güzel ve enfes varlığile ispat ediyor. M. T . A. yı tertib edenler arasmda bir Yahudi yurdu kurmak istiyen îngiltere, Arab nasyonalizminin bugünkü şid muhakkak ki çok yüksek zevkiselim sahidet ve kudretile uyanabileceğini vaktile bi, mesleğin ve matbaacılığın tekniğinden kestirememekte hata etmiş. Tardieu şu anlar bir mecmuacı var. Kim olduğunu rakamları veriyor: «1918 de, Filistinde bilmediğim bu zatı samimiyetle tebrik e50,000 Yahudi vardı. 1938 de. kırk iki derim. memleketten hicret eden 500,000 Yahudi sayılıyor. Toprağın verimi iki, üç misli artmıştır.» Bir zaman sonra Arablar vaziyeti görünce uyanmışlar. Şimdi yalnız îngiltere değjl, bütün hıristiyan devletler bu Yahudi Arab ihtilâfında derece derece rol sahibi olmak ıstiyorlar. Bu kavgada Yahudileri idare eden bir tek büyük ölü var, ki zamanımız(n birçok diri başlarından, krallarından ve devlet adamlarından daha kuvvetli görünüyor: Musa! Belki Arabların da başkumandanı hâlâ Muhammeddir. Hıristiyan devletleri için sadece bir politika vak'ası olan bu ihtilâf, Yahudiler ve Arablar için, birbirinden daha az şiddetli olmıyan çifte bir din ve ırk davasıdır. Musanın kavmi hâlâ azab içindedir, fakat yeryüzünü hâlâ kendi meselesile işgal etmeğe ve davasını ön safa koymağa muvaffak oluyor. Bu 230 sahifelik güzel kitabın muhtelif kısımlarını karıştırırken mühim bir yazı gözümc ilişti: «Petrol Aramaları: 1923 ten evvel ve sonra Yazan C. Eyüb Tasman» Türkçesinden başka ingilizcesi de bulunan bu makaleye iki de harita raptedilmiş, biri Cumhuriyetten evvelki, öteki de Cumhuriyet devrindeki petrol aramalarım gösteriyor. Cumhuri yetten evvel yalnız Müreftede sondajla ve jeolojik araştırma yapıldığını gösteriyor. (Söz arasında şunu da söyliyeyim ki Cumhuriyet devrinden evvelki petrol araştırmalarım gösteren bu haritada Cumhuriyet demiryollarının tamamile çizilmiş olmasını doğru bulmadım. O devrin haritasında o devrin demiryollarını şaret etmek kâfi idi.) Cumhuriyet devrindeki petrol araşhrmaları 1925 te başlıyor. 1933 te bir petrol arama idaresi teşkil ediliyor. İkincî haritaya baktığmız zaman görüyorsunuz ki memleketin en hücra köşelerine varmcıya kadar her tarafında, 65 yerde sondajla araştırma, jeolojik ve jeofizik araştırmalan yapılmaktadır. Gerçi henüz petrol bulunmamıştır amma bu mubarek mayi, aramadan bulunmaz ki... Arayacağız ve bulacağız. Marsilya yangınının kurbanları Marsilya 6 (a.a.) Bütün gece yan gm mahallinde çalışmalara devem edilmiş, fakat enkaz arasında yeni cesedler bulunamamıştır. Bazı cesedlerin tamamile yanarak kül olduğu zannedilmektedir. Yapılacak cenaze alaymın t a r h i henüz tesbit edilmemiştir. Leh Millî Demokrat partisinden 8 kişi tevkif olundu Pariste Van Vollenhoven için yapılan bir abidenin küşad resmi Belçika İşçi partisinin faaliyeti Brüksel 6 (a.a.) Belçika îşçi partisi bugünkü mesaisini dış politikanın tetkikine tahsis etmiştir. Bazı aza, Burgos'a bir diplomatik aian gönderilmesi aleyhinde bulunmuşlar ve Z . Spaak tarafından takib edilen bitaraflık politikasını şiddetle tenkid etmiş lerdir. Nihayet kongre, böyle bir mesele ta haddüs ettiği takdirde, bunun hükumet ekseriyetini teşkil arasmda anlaşma ile hal ledilmesi icab edeceğini bildiren bir karar suretini dört müstenkife karşı ittifakla kabul etmiştir. Fransız îtalyan ticaret komisyonu vazifesini bitirdi Roma 6 (a.a.) Muhtelif Fransız İtalyan ticaret komisyonunun mesaisi, bir protokol imzası suretile hitama er miştir. Ticarî itilâflar umumî direktörü Al phand ve âyandan Giannim'in riyaseti altmda bulunan bu komisyon, üç ayda bir toplanacak ve 4 nisan 1938 tarihli ticaret itilâfının tatbikı hususunu kontrol edecektir. Komisyon, Fransız kredilerinin Ttalyadaki vaziyetinde salâh husule gelmiş olduğunu müşahede etmiştir. Paris, 6 (a.a.) Bugün Lebrun, harbde Fransa cephesinde ölmüş ülan Fransız batı Afrikasının umumî vahsi Van Vollenhoven'in hatıras: için dikilen abideesnasında tevkif edildigi resmen bildrünin açılma merasiminde hazır bulunmuşmektedir. Polis, Parti binasında yaptğı tur. Mandel de açılısında bulunmuş ve arastırmada silâh bulmuştur. bir nutuk söyliyerek Fransanın 110 milAmerikada Cumhurreisi yonluk bir împaratorluk teşkil etmekte intihabına hazırlık olduğunu kaydettikten sonra : Nevyork 6 (a.a.) Eski Amerika Re« Azçok bir gayretle, Fransa müsisicumhuru Hoover, yapılan intihabat temlekelerinden bir bııcuk milyonluk famücadelelerine iştirak ederek dün Vaal bir ordu çıkarabilecektir.» şington devletinde kâin Spokame'da bir Demiştir. nutuk söylemiştir. Nazır, împaratorluk politikasın'n taHoover, müntehiblere <müstakil adamlardan mürekkeb bir parlamento hakkukunun Fransız ekonomisinin selâvücude getirmelerini» tavsiye etmiş ve metini temin edeceğini kaydevlemi?tir. «yeni ideal» metodlarının totaliter ve Muş kasabası suya kavuştu faşist prensiplerden mülhem olduğunu Muş, 6 (a.a.) Muş kasabasjna bir söylemiştir. buçuk kilometre mesafedeki Balkaya M. Stoyadinoviç'in membaından medenî ve fennî vesaitle getibir nutku rilen îame suyu tesisatı bitirilerek, su, büBelgrad, 6 (a.a.) Stoyadinov'.ç bu tün halkın Cumhuriyct hükumetine karşı gün Petrovgrad'da söylediği nutukta, e içten tezahürleri arasmda bugün kasabakalliyet meselesine temas ederek Yugoslav ya akıtılmıştır. ekalliyetlerinin diğer vatandaşlarla ayni haklara malik olduklannı kaydetmiş ve bunların kültürel inkişafları için çalışaca* BOMA 6 Fransa maslahatgüzarı se • ğmı teyid eyledikten sonra ekalliyetlerin fir gelmeden evvel Kont, ciano'ya son bir de memleketin diğer kısmı ile hemahenk nezaket ziyareti yapmıştır. olarak yürümesi lüzumuna işaret eylemiş* BELGRAD 6 Başvekil ve Hariciye tir. Nazırı Stoyadinoviç, dün Bulgaristanın Rusya Bahriye Komiserliği Belgrad sefiri6 İvan Popof'u kabul etmiştir. * PARİS, Fransız büyük elçlsi PonMoskova 6 (a.a.) Tass ajansı bildi cet, Romadaki vazifesine başlamak üzere riyor: Sovyetler Birliği yüksek Sovyet saat 19,30 da Paristen hareket etmiştir. meclisi, Frnovski'yi Bahriye Komiser * OSLO, 6 Oslo'da bir binada çıkan liğine tayin etmiştir. yangmda 24 kişi yanmıştır. PEYAMt SAFA Ankara at yarışları Dün yap'lan altıncı hafta yarışları büyük bir alâka ile takib edildi 3 M. Yıldırımm Yılmazkayası. Ankara, 6 (a.a ) Sonbahar at yarışlarınm altıncı hafta yarışları bugün Dördüncü koşu: şehir hipodromunda yapılmıştır. Alınan Dört ve daha yukarı yaştaki yerli, yaneticeler sunlardır: rımkan İngiliz at ve kısraklara mahsus olup mesafesi de 2600 metre idi. Birinci koşu: 1 Said Halimin Sağnağı. Üç yasındaki yerli, yanmkan t n piliz 2 Fahri Atlının Andranbudini. erkek ve disi taylara mahsustu. Mesafe 1800 metre idi. Beşinci ve son koşu: 1600 metre mesafe üzerinde yapılan, 1 İbrahim Naîçın'ın Alcevlanı üç yasındaki yarımkan Arab ve halis kan 2 İ'mail Aksoy'un Lüksbarı Arab erkek ve dişi taylara mahsustu. 3 Hüseyin At=»kın Friği 1 Mehmed Atakın Ferhanı îkinci koşu: 2 Mecid Atlının Akını Üç ve daha yukarı yaştaki halis kan 3 Galib Yükselin Yavuzu idi. Ingiliz at ve kısraklara mahsus olup meAnkarada lik maçları safesi 2400 metre idi. Ankara 6 (Telefonla) Ankara 1 Ahmed Atmacın Özdemiri lik maçlarına bugün devam edildi. Har2 Salih Temelin Taşpınan biye İdman Yurdu ile Muhafızgücü araÜçüncü koşu: smda yapılan ilk maç 1 1 beraberlikle îki yasındaki yerli halis kan îngiliz er bitti. kek ve dişi taylara mahsus ve mesafesi de İkinci müsabaka Ankaragücü Genç1200 metre idi. lerbirliği karşılaştılar. Bu maç çok hara1 A. Atmanın Karanfili retli geçti ve neticede 2 1 Ankaragücü 2 Salih Temelin Ecesi galib geldi. Irtihal Hamburg'da mukim tüccardan Veli Derviş Erenle İstanbulda tüccardan Mehmed Derviş Erenin anneleri Bayan Rasiha Derviş Eren bir nezfi dimağî netıcesinde pazar günü sabaha karşı vefat etmiştir. Anasıl Selânikli olan Bayan Rasiha gayet iyi bir tahsille mükemmel kabileliğini bütün hayatmdaki mütemadi gayretlerile hep tekâmül ettirerek mesle ğinde memleketine kıymetli ve pek çok hizmetler ifa etmiştir. Doğum işinde ve çocuk bakımında nev'i kendi şahsma münhasır bir ihtısas sahibi olmuştu. İrtihali cidden zayiattandır ve kendisini yakından tanıyanları pek fazla müte essir etmiştir. Merhumenin cenazesi bugün saat on dörtte Şişlide, Osmanbeyde Rumeli caddesindeki 55 numaralı hanesinden kal dırılarak namazı Teşvikiye camiinde kılındıktan sonra Üsküdarda ailesi kab • ristanına defnolunacaktır. Merhumenin ailesi erkânma ve hu susile çocukları Veli ve Mehmed Derviş Erene en samimî taziyetlerimizi sunarız Q Kısa haberler
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle