28 Mart 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 Nisan 1937 CUMHURIYET SON TELEFON HABERLER TELGRAF Hfidiseier arasında v* TELSiZLE Gandinin çıplağı ünkü Cumhuriyetin ilk sahifesinde bir iskelet resmi vardı. Bunun canlı bir adama aid olduğunu anlamak için Gandinin şeklini tarumak veya bu fotoğrafın altındaki ismini okumak şarttı. Meşhur Hind mücahidi, üstünde çimdiğe gelebilecek bir tutam et bulun mıyan çıplak vücudile adale ve yağ züğürtlüğünün son kertesini arzedi yordu. Bir Fransız tıb mecmuasında okuduğum şu cümle hatırıma geldi: «Zayıflıktan fazla endişe etmeyiniz. Zayıflarda mukavemete, enerjiye ve uzun ömre daha çok raslıyoruz.» Bu sözü bana tanıdığım doktorlar da söyledîler. Gandinin resmi üstüne avcumu kapamak şartile, güzellik bakımından da sıskalann şişkolardan ziyade modern ölçülere yakın olduklarını düşündüm. Gandi Fransız mecmuası için mi sallerin en canlısıdır: Hapse, açlığa ve tazyikın her çeşidine mukaveme tile, tükenmiyen enerjisile ve ihtiyar yaşında, senelerle beraber artan mücadele kabiliyetile, zayıflığın hayat kavgasımn ber faslında bir zafer a mili olduğunu en çok ispat etmiş adamdır. Fakat, ne olursa olsun, bu adamın çıplak resimlerinde, kendisini bir teneşir zarafetile teşhir etmesi beni daima sinirlendinrniştir. Gandi gibi ruh sporlarmda muvaffakiyetlerile meş hur insanlar, vücudlerine aid sara hatleri teşhirde pehlivanlarla rekabete kalkmamalıdırlar; hatta kabilse yalnız yüzlerinin ve yüzlerinde de yalnız gözlerinin resimlerini aldırmahdırlar. Çünkü ruha aid enerjilerin muhteşem ve derin parıltılar halinde sahneye çıktıklan yer gözlerdir. Hind mücahidi ise hemen bütün resimle rinde bakışlarını gizliyor ve bize vücudünün çelik çomaklarını gösteri yor. Bu, ruh ve irade pehlivanlannın cüsse ve adale pehlivanlığına hasreti midir? Ne tuhaf ve acıklı şey! Kiiçiik Antant bugün toplanıyor Ereğli kömür şirketinin satın alınması Lâyiha dün Büyük Millet Meclisinde görüşülerek kabul edildi Iktısad Vekilimizin mühim izahatı [Bastarafı 1 inci sahijedei ihtiva etmektedir. memeleket için hayırlı ve feyizli netice Ilk teklif 14 milyondur. Bunun yüzde ler verecek olan bu servet kaynağının ras yedi buçuğunu faize 35 senede ödemeyi yonalizasyonu için alınacak tedbirlere bir ve bu miktan kapitalize ederek senede başlangıç olan bu mukaveleden dolayı bir milyon iki yüz bin lira anüite teklif Iktısad Vekilini tebrik ederim.» ediyorlardı. Bu bir milyon iki yüz bin Halil Menteş bu sözlerden sonra hav lirayı otuz beş ile darbettiğimiz zaman zanın mühim bir derdi olan amele mese malî kıymetinin 40 küsur milyona çıktılesi hakkmda tedbir alınması lüzumunu ğını görürsünüz. Bir defa sistem itibarile da ileri sürdü ve izahat istedi. vaki itirazımızı kabul ettirdikten sonra Emin Sazak (Eskişehir) bu mukave arzettiğim veçhile bütün millî fabrikaları, lenin ehemmiyetini tebarüz ettirdi. Mit madenleri ve bunlara dayanan haklan hat Altıok (Zonguldak) ta en küçük nhtım ve şimendiferleri ve Türkiyede noktasına kadar inceden inceye üzerinde olan aktifleri ve malları yalnız portföy durularak hazırlanmış olan mukaveleyi lerindeki sened ve para haric olmak şarçok şayanı takdir bir itina eseri olarak tile üç buçuk milyon lira mukabilinde tavsif ettikten sonra mukavelenin 11 inci devlete intikal etmiş bulunuyor. Bu üç maddesinde şirket depolarında bulunan buçuk milyon on senede ve on mü malzemenin satın ahnması hakkındaki savi taksitte bilâ faiz ödenecektir kaydin tasrihi lüzumunu ıleri sürdü. ve mukabilinde kömür vereceğiz. KömüBundan sonra Iktısad Vekili kürsüye rü de şu şartla veriyonız: Suriye haric olmak üzere, çünkü Suriye bizim kömür çıkarak su beyanatta bulundu: « Evvelâ esas mukaveleye taalluk pıyasamızdır, nefsı Fransa ve Fransa müstemlekelerine kömür satılacaktır. Bu sueden suale cevab arzetmek isterim: Depolarda mevcud olan mallar, bun retle kömürlerimiz için de yeni bir piyalar eskimemiş, demode olmamış ve bu sa temin etmiş oluyoruz. gün işimize yarıyorlarsa, bu kayid ve şart Biz, bu mukavelenin hükümlerinden dahilinde tarafeynce tayin olunacak eks memnunuz. Bize bu malı satanlar dahi perler marifetile kıymet takdir edilecek memnundur. Mütekabil memnuniyet içetir. Kıymet bugünkü rayice göre tayin o risinde bu mukaveleyi huzurunuza getirilunacaktır. Kıymet takdir olunduktan yoruz. Kabulünü rica ederim. sonra üç buçuk milyon esas kıymete ilâ Havzada esas prensip, işlermekte vahve olunaraktan on sene zarfında bilâfaiz deti temin etmektir. Rasyonel bir hareve bedeli kömür teslim edilmek suretile ket ancak bu suretle vücude gelebilir. Fatesviye olunacaktır. Esas budur. kat bunu yaparken hiç kimseye, yerli o!Alış kısmındaki mallar bugünkü rayic sun, ecnebi olsun gadretmiş değiliz. On üzerindedir. Satış meselesine gelince, mu ların tabiî haklarını gözeterek netice alkavelede yazar. Fob kıymeti kömür sa mak istiyoruz. tışlannm o seneki rayici üzerinden yapılaMemnunivetlerimizden birisi de bunu caktır. Ve bunun böyle olmasını da ilti bize satan Ereğli şirketinin herhangi bir zamî olarak kabul ettik. Çünkü kömür fi tesır altında bunu satmağa mecbur olmaatlan bütün dünyada yükselmek istidadı sı gibi bir his yoktur. Buna bilhassa diknı göstermiş ve hâlen de yükselmeğe baş kat ettik. lamıştır. Teveccühlerinize teşekkür ederim.» Ereğli şirketi hepinizin bildiği şekilde AlkışlarHavzada birinci derecede mevki işgal eBeyanah müteakıb maddelere geçildi. den bir müessesedir. Bugün havzanın Ve mukavele tasdik lâyihası kabul olun3/4 üne sahibdir, denilebilir. En zengin du. damarlan kendisinin imtiyazı veya ruh satnamesi dahilindedir. Tahmin olunan ton mikâbı 400 metro derinliği ve umkuna nazaran 400 milyon ton raddesin [Baştaraft l inci sahtfese] dedir. Ve iıunlar satıhdadır. Bu satıh işlendıkten sonra daha aşağıda suyu geç sek bir askerî kudret göstermişti. ikinci İnönü muharebesi 27 martta tikten sonra nasıl bir manzara gösterecebaşlamış ve 1 nisan 1921 gecesi gene ğine dair henüz kat'î bir fikrimiz yoktur. Belki ya zengin bir cevhere tesadüf edi düşmanın mağlubiyeti ve ricatile netice lenmişti. lebilir, ve yahud bitmiş olabilir. Bu muharebede, düşman ordusu Ereğli şirketi bugün dahi istihsalâtı do40,000 tüfek, 3700 den fazla ağ.r ve halayısile Havzada birinci dereceyi işgal etmektedir. Senevî istihsal miktan 600,000 fif makinelitüfek, 144 top, 1200 kılıc bin ton arasında tehalüf etmektedir. Te dan mürekkebdi. Türk ordusunun, Eskisisat kuyulan ve bütün lâvalan, fabrika şehir ve Afyon cephelerindeki kuvveti ise ları, limanı, simendiferi ve bütün aktıfıle 24,000 tüfek, 214 ağır ve hafif makine3,5 milyon Türk lirasına satın almış bu litüfek, 4900 kıhc, 107 toptan ibaretti. lunuvoruz. Garb cephesi Kumandanı Mirliva İsHavzayı Cumhuriyet hükumeti eline met Paşa, önce müdafaada kalarak düşaldığı zaman da istihsalâtı 500,000 ton manın taarruzlarını defetmiş, sonra, ev raddelerinde idi, bugün 2 milyona vâsıl velâ sağ cenahrmızı arkasından da, sarılolmuştur ve bunun yarısma yakın olan mış olan sol cenahımızı mukabil taarrumiktarını harice ihrac ediyoruz. za geçirerek düşmanı püskürtmüş ve gaEvvelce harice ihrac mümkün değildi. lib gelmişti. Havzanın o günkü istihsalâtını artırmak Yunanlılar 31 mart 1 nisan gecesi için sadece rasyonel bir şekilde çalışmak ricate başladılar. «Tarih» in Istiklâl kâfi gelmemektedir. Ayni zamanda sayın Harbi faslında zaferin kazanılışı şu suretmeb'us Halil Menteşenin buyurdukları le tesbit edilmiştir: gibi amele meselesini de ehemmiyetle ele «Düşman, 31 mart / nisan gecesi, almak lâzımdır. Ameleyi, esasen muhitlerinde müref muharebe meydanmda, zaferi kahraman feh bir hayat yaşayamıyan bu vatandaş ordumuza lerkederek çekilmişli. Bursa larımızı sıkı bir nezaret altında bulundur şarkmdaki mevzie kadar şiddetlc takib omak ve amele hayatına uygun konförü lundu.» da ihtiva etmek suretile havza dahilinde İkinci İnönü birincisinden daha parlak iskân etmek kendilerini meslekî terbiye bir zafer olmuştu. altında bulundurmak zarureti vadır. Bu Atatürk, Metrestepeden 1 nisan günü bizim programımıza dahildir. Havzanın zaferi kendisine müjdeliyen Ismet înönüistihsalâtını artırmak için ele alınan mevne, hakikaten edebî bir şaheser olan o zulardan birisi de liman ve şimendiferdir. meşhur ve müheyyiç tebrik telgrafını çeAyni zamanda ilâve edeyim, büyük tonkiyor ve da gemilerdir. Bütün bunlar kül halinde «Sız, orada yalnız düşmanı deteknik esaslara istinad etmek suretile ta dil ve tetkik edilmiş ve bir karara varıl ğil; milletin ma'kua talihini de yenmıştır. Bu karann icrası için şartı esasî diniz.it olan kuvvei müeyyide yani para, devle Diyordu. tin umumî bütçesine dayanmaktadır. Bu Ulu Başbuğun bu ulu sözünden sonra, da, her sene varidatımız arttığı cihetle İnönü zaferi için başka söz söylemeğe ümidbahştır. Ereğli şirketini ele aldığımız zaman ümid ediyoruz ki, haliha imkân var mıdır? |HEM NALINA MIHINA Pierre Loti'nin gözlüğile... ransız dostlarımız, memleketimizde en çok kendi dilleri konuşulduğu halde, gene bir türlü bizi anlıyomıyorlar. Le Temps gazetesinin vaktile İstanbul muhabiri olan, şimdi de Romada ayni vazifeyi gören Paul Gentizon gibi müstesnalar haricinde, Türkiyeye gelen Fransız muharrirleri ve gazetecileri memleketlerine döndü ler mi, bir sürü saçmalar yazıyorlar. Birer günlük ömrü olan gündelik gazetelerin bazı bazı bastıklan merak uyandırıa ve heyecan verici yazılan bir tarafa bırakınız, memleketimizde yapılan tetkik seyahatlerinden sonra en ciddî Fransız mecmualarında çıkan yazılar bile, gülünc yanlışlar, garib fikirlerle doludur. Fransızların çoğunun gözünde bir Pierre Loti gözlüğü vardır. Türkiyeye hep onunla bakarlar; bizi, hep o gözlükle görmek isterler. Pierre Loti, hiç olmazsa, çok gü zel yazardı ve dünyanm aleyhimize ayaklandığı felâket günlerimizde bizi çok kuvvetle müdafaa etmişti. Onun çömezlerinde bu meziyetler de yok! Bana, bu düşünceleri yazdıran, meşhur ağırbaşlı «Revue des Deux Mondes» mecmuasında okuduğum «Yeni Türki ye» başlıklı bir yazıdır. «Claude Eylan» isminde bir kadın muharrir, memleketi mıze gelmiş, Istanbulu ve Ankarayı görmüş, sonra memleketine dönerek sözde tetkik mahsulü bir yazı yazmıştır. 20 sahife tutan bu yazının daha ilk satırlarında görülüyor ki madam veya matmazel Claude Eylan da îstanbula Pierre Loti'nin gözlüğile bakıyor. Eski İstan bulu hasretle anyor: «Vaktile, ipek veya tülbendden yapılmış rengârenk sankları, kırmızı fesleri, parıl parıl üniformaları, cüppeleri, pa rtltılı ipek elbiseleri, gizli ve esrarlı şeylerin gıaklayıcı cazibesilc süslenmiş ka dınların sımsıkı kapalı peçeleri, dilencilerin parlak paçavralardan yapdmış elbiselerile çok hoş olan İstanbul, bugün, hem muhteşem hem sefil manzaralı, alacabulaca şarklı halkından kurlulmuş; fena kaldırımh, dik yokuşlu daraak sokakları, garbin kasvetli ve yeknasak elbiselerini giymiş, renksiz ve donuk insanlarla dolu büyük bir Balkan limanı olmuştur. Dereket versin ki harab surları hâlâ duru yor... ilâ» Bayan muharrir, «ecnebi memlekef1/rinde tesadüf ettiğim adamların en r ği» dediği İstanbul Matbuat Bürosu fi Suad Tefnikin (Tevfik olacak) hım metıle rahatça şehre cıktığı halde, Türk polisi için ağır kelimeler kullanıyor. Po lisimiz, en makul talebleri bıle kat'î ve sert bir red cevabile karşılıyor ve ecnebilere karşı böyle haşın davranmaktan da aşikâr bir zevk duyuyormuş. Yolcularını karşılamağa gelenlerin vapura girmelerine müsaade edılmemesinden çok acı bir lisanla şikâyet ederken «fazla gayretkeş bir polisin kaba muamelelerinden» gene bir Türk memurunun emsalsiz nezaketile masun kaldığını söylemek gibi bariz bir tezada düşen madam, gümrükteki eşya ve döviz araştırma muamelelerinden de başkalan hesabma müşteki: «Arkamdan kemali sükunetle iki bin lira geçiren bir Grek tacir, bereket versin ki Türkiyede bahşiş usulü büsbütün kalkmamıştır; yoksa, bu memlekette oturulmazdı; dedi» cümlesile çirkin ve küstah bir iftirada bulunduktan sonra îstanbul hakkındaki intıbalannı yazıyor. Ayasofyanın, şimdiki soğuk müze halile eskiden namaz kılan müslümanlarla dolu olduğu zamankinden daha güzel olduğunu kaydettikten sonra, memleketi mizin yeni adetlerini, daha doğrusu in kılâbımızı anlatıyor. Muharririn eski rejimden kalma ihri yar bir profesör dostu varmış. «Universiteye yüksek maaşlarla Alman Yahudisi Alman profesörlerin getirilmiş olmasma içerliyen» bu eski profesör, yeni rejime karşı gizli bir husumet besliyormuş. Ona, Yakında, kasket giyilmesi yasak edilirse şaşmam, çünkü kasket muhalefet ve irfan aleyhtarlığına delil addediliyor, demiş... Muharrir, ağlebi ihtimal muhayyel olan bu eski dostundan bazı türkçe keli meler de öğrenmiş. Yazısında onlan da kullanıyor. Meselâ «humnet» gibi. Bu garib kelimenin bereket versin yanına fransızcasını da yazmış ta« ümmeb> demek istediğini anlıyabildim. Uç devlet arasında bir askerî pakt yapılacakmış Belgrad anlasması karşısında Lehistan IBaştaraft 1 inct sahifede] ğine göre, Küçük Antantın Belgradda toplanacak olan önümüzdeki içtimaının hedefini, Küçük Antant azası devletler arasında bir askerî pakt vücude getiril mesi teşkil edecektir. Bu paktla, Küçük Antant devletleri, sebebiyet verilmemiş bir tecavüz takdirinde birbirlerine yar dımda bulunmayı taahhüd eyliyecekler Çekoslovakya Hariciye Naztrtmn beyanatı Paris 31 (A.A.) «Ce Soir» ga zetesinin Prag muhabirine beyanatta bulunan Hariciye Nazırı Krofta, Almanya ile Çekoslovakya arasındaki münasebetlerden bahsederek Almanyanın Çekoslovakyaya taarruz etmeğe niyeti olmadı ğından emin bulunduğunu söylemiştir. Nazır demiştir ki: « Almanyanın bütün Avrupa ile uzun sürecek bir harbe girmesi ihtimali olmadığı herkesçe malumdur. Habeşistan, hatta îspanya mevzuu bahsolduğu müd detçe Fransa âtıl bir vaziyette kalabilir. Çünkü bu memleketler onun müttefiki değildir. Fakat memleketimiz mevzuu bahsolduğu zaman iş değişır.» Toplantımn gayesi Belgrad 31 (A.A.) Havas Ajansı bildiriyor: Cuma ve cumartesi günü çalışacak olan Küçük Anlaşmanın çok mühim konferansı arifesinde, Yugoslav siyasî mahfilleri bu konferansın gayesi üç devletın büyük beynelmilel meseleler karşısında Lehler son pakttan memnun ki müşterek siyasetlerini tayin etmek ve bu suretle aralarında noktai nazar veya Varşova 31 (A.A.) Italyan YuJıattı hareket ihtilâfı mevcud olduğu hak goslavya paktını tahlil eden Expres Pokındaki şayialara dayanarak vücud bu rany gazetesi diyor ki: lan kombinezonlara nihayet vermek ola«Yugoslavya Başvekili Dr. Stoyadinocağını tasrih etmektedirler. viç, memleketin Italya ile olan münase Belgrad konferansmın, Küçük Anlaş betlerini tanzim etmek suretile, cidden vamanın Milletler Cemiyeti çerçevesi için tanma hizmet etmiştir. Belgrad paktı, de ve kollektif emniyete dayanarak ku Avrupada memnuniyetle karşılanmıştır. Tulmuş ve azasından her birine komşula Zira, bu pakt, Avrupanın bulanıklık rile olan münasebetlerini kendisine en uy merkezlerinden birini daha ortadan kal gun gelecek şekilde tanzim imkânını ve dırmıştır. Yugoslavyanın bütün diğer ren bir bölge anlasması olarak kaldığı ve komşularile ve hassaten Macaristanla odaima bu suretle kalmak istediğini isbat lan münasebetlerinin de ayni zihniyet çeredeceği söylenmektedir. Bu tanzim ha çevesi dahilinde halledilmiş olmasını görlisane bir surette, dost ve müttefiklerin meği kalben temenni ederiz. Orta Avrumalumatı altında ve evvelce akdedilmiş padan sonra, şarkî Avrupa da bir volkan olan taahhüdlere tamamen riayet edile olmaktan çıkmıştır. Sulh binası, yavaş yarek yapıldığı takdirde yatıştırma eserini vaş fakat sağlam bir surette, yükselmekkolaylaştırmağa hadimdir. tedir.» nııımılllllllllTllllllllllllllllllllliniüllinnilinillllllllllimııırımftı PEYAMI SAFA Adapazarı Türk Ticaret Bankası Türkkuşu yaz için faaliyete geçiyor Eski Sadrıazam Izzet «Paşa» vefat etti tBaştaraft 1 inci sahifese) Heyeti umumiye içtimaı Ankaradan dört vilâyete dün Ankarada yapıldı muallim gönderildi Ankara 31 (Telefonla) Adapazarı Türk Ticaret Bankası umumî heyeti bugün öğleden sonra bir alelâde, bir de fevkalâde toplantı yaptı. Umumî heyetti idare azalığına Emlâk Bankası Umum Müdürü Cevdet seçildi. Diğer azalıklar ipka edildi. Murakıblıklara Cemil ve Mazhar Nedim getirildiler. Fevkalâde içtimada bankalar kanunu dolayısile statüde icab eden tadilât yapıldı. Bundan baska tatbikatta bazı yanhşlıklara sebebiyet verdiği ve ezcümle muhaberatın Adapazarına kadar gönderil dıği anlaşıldığından bankanm ısmınden Adapazarı kelimesi çıkanlacak (Türk Ticaret Bankası) ünvanını alması ittifakla kabul edildi. Türk Ticaret Bankası nın bugün bütün işlerinde eski senelere nazaran geniş bir inkişaf görülmüştür. Anvanter yekunu geçen seneye nazaran 6 milyon Türk lirasından fazla bir tezayüd göstermektedir. Geçen seneki safî kâr 179981,46 kuruştu. Bu safî kârdan 99551 lira küsur kuruş eski idare zamanına aid işlerden likidasyonu yapılabilenler için tefrik edilmiş, 32743 lira küsur kuruşu amortismanlara, 44187 lira küsur kuruşu eski plâsman meşkuk matlubatına karşılık olarak 3103 lira küsur kuruşu da 1934 ten müdevver zarara mahsub edilmek üzere aynlmıştır. Ankara 31 (A.A.) înönü kampının temmuzda başlıyacak olan ikinci devre faaliyetine hazırlık olmak üzere Hava Kurumu Genel merkezi İstanbul, tzmir, Bursada açılmış olan Türkkuşu şubele rinin amelî çalışmalanna bir an evvel başlamaları için bugünden itibaren muallim ve plânör göndermeğe başlamıştır. Bursaya dört plânör, Adanaya Istanbula üç, îzmire iki. beş, Bursaya Abdurrahman, Ekrem, Rüs tem, Adanaya Fıkri Mehmed, Cemal Uygun, îstanbula Alâeddin, Cemaleddin, Selçuk, îzmire Hüseyin, Hikmet. Bölgeler temmuz başına kadar talebeye (A) brövesi verdirecekler, muvaf fak olanlar yapılacak seçmeden sonra Inönü gideceklerdir. Japon meclisi feshedildi Tokio 31 (A.A.) Diyet meclisi, Başvekil Hayaşi'nin tavsiyesi üzerine feshedilmiştir. Başvekil, siyasî partüerin opstrüksyon yaparak çok mühim kanun projelerinin müzakeresine mâni olduklarmı söylemiştir. Yeni seçim, 30 nisanda yapılacaktır. Yabancı memleketlerde oturanlarm iradları riyasetinde toplanarak beynelmilel siAnkara 31 (Telefonla) 3 numarah yasî vaziyeti ve İspanya hâdiselerini tahrir komisyonu reisi Remzi Seyhan tetkik etmiştir. kazanç itiraz komisyonu reisi Ahmed Yeni İtalyan Yugoslav anlasması da Bamiz, terfi ettirilmiş, Çorum muhase görüşülmüştür. be müdürü Ahmed îçel muhasebe müKabine Mısır kapitülâsyonları mesedürlüğüne, Askerî Fabrikalar mümey lesini tetkik için 14 nisanda Montreuxyizlerinden Halid Fırka muhasebecili de toplanacak olan konferansa memur ğine, Hadım Malmüdürü Halil Iğirdir Fransız murahhaslarını tayin etmiştir. Malmüdürlüğüne, Mardin Varidat müdürü Kâzım Yozgad varidat müdürlüğüne tayin edildiler. Paris 31 (Hususî) Paris borsasının Erzincanda sırt hamallığı bugünkü kapanış fiatları şunlardır: Londra 106,32, Nevyork 21,74 1/2, Ber için bir tedbir lin 873, Brüksel 376,12 1/2, Madrid , Erzincan 31 (A.A.) Belediye bu Amsterdam 1190,50, Roma 114,45, Lizgünden itibaren sırt hamallannın otuz ki bon 96,75, Cenevre 495,60, bakır 78 79, lodan fazla yük taşımalarını ve sırt se kalay 294,05, altm 142,2 1/2, gümüş merlerini yasak etmiştir. ' 20,15,16, kurşun 31,16,3. Ankara 31 (Telefonla) Yabancı memleketlerde oturan ve Türkiyede iradları bulunanların paralarının bazı Ergani Bakır şirketi yıllık 1 mallarımızın dövizsiz olarak dış memtoplantısı leketlere çıkarılması suretile ihracına Ankara 31 (Telefonla) Ergani Bamüsaade edılecektir. kır şirketi umumî heyeti merkez binasında ve Eti Bank Umum müdürü İlha Fransız kabinesinin toplantısı mi Nafizin reisliğinde toplandı. BilânçoParis 31 (Hususî) Kabine bu sabah yu tasdik ve idare heyetini ibra etti. Elize sarayında Cumhurreisi Löbrün'ün Maliye memurları arasında başladığı zaman erkânıharbiye hareket müdürü oiarak Tısalya'ya gönderildi. Kendisi bu zaferin yegâne âmili sayılmaktadır. Fakat mükâfat görecek yerde hür düşünceli olduğundan hızmetıne rağmen Abdülhamid tarafından Şama sürüldü. 1901 de İkinci Vilhelm Sama geldiğinde kendisini gördü ve Abdülhamide derhal söyle bir telgraf çekti: «Alman ordusunda general görmek istediğim İzzeti Şamda miralay buldum.» Abdülhamid de bunun üzerine onu general yaptı. Fakat Yemene gönderdi. Meşrutiyete kadar orada kaldı. Ancak 1908 de Erkânıharbiyei Umumiye Reisi olarak Istanbula dönebildi. O sırada îmam Yahya isyan ederek Sana'yı zaptetti. Bunun üzerine İttıhadı Terakki kendisini tekrar Yemene gönderdi. Ayni zamanda da âyan azası yaptı. Izzet (Paşa) işi cezrî bir şekilde halletmek için Imam Yahya ile bir mukavele yaptı ve böylelikle Yemeni Türk gencliğine mezar olmaktan kurtardı. Izzet (Paşa) temiz bir adam oldu ğundan Harbi Umuminin sonunda Sadrıazam yapıldı ve Mondros mütarekesini maalesef ımzaladı. Sonra Vahideddınm fırsattan istifade edip meşrutiyeti kaldırmağa niyet ettiğini sezince ağır bir istifaname yazarak Sadrıazamlıktan çekildi. Meşhur Feld Mareşal von Maken zen Izzet (Paşa) nın Almanyada çıkan bir eseri dolayısile kendisine yazdığı mektubda: «İzzet, Türkiye bir Mustafa Kemal kazandı ve kurtuldu. Ben burada iftihar ediyorum. Almanyanın da bir kurtancı bulabilmesini temenni ediyorum. Sen orada elbette göğsünü kabarta kabarta geziyor ve milletinin kurtuluşundan dolayı seviniyorsun» demişti. Izzet Paşa bu mektubu aldığı gün hüngür hüngür ağlamış: « Ah Makenza, sen bahtiyarlığımı anlıyamazsın» demişti. Büyük bir asker ve vatanperver olan Izzet Paşaya râhmet diler ve kederli aiIesinc beyanı taziyet eyleriz. ikinci İnönü Millî Reasüransın senelik toplantısı PARİS BORSASI Ankara 31 (Telefonla) Millî Reasürans Türk Anonim şirketi alelâde heyeti umumiyesi bu defa İş Bankasında yapıldı. Toplantıda bilânçolar kabul, idare heyeti ibra edildi. Münhal idare meclisi azalığına kaymakam Emin intihab olundu. Şirket hissedarlarına yüzde 8 temettü verilmesi de kararlaştırıldı. Temettü 15 nisandan itibaren îş BanBizim mukavelemizin şartlarından bi' kası şubelerinde tevzi edilecektir. Anadolu Sigorta şirketi heyeti umu rı de şimdiye kadar hakikaten yaptığı miyesi de bugün îş Bankasında toplandı. mız mukavelelerden başkaca bir sistemi zır vaziyetile hüsnü idare edebileceğiz. Gene ümid ediyoruz ki, bugünkü vaziyetinden daha iyi olacaktır. Böyle büyük işletmelerde lâzımgelen evsafı haiz elemanlanmız vardır. Memleket çocuk lan işin idaresinde ve tekniğinde bu işi başarabilecek liyakati haizdirler. Bunu bu kürsüden iftiharla söylıyebılirım. Ve temın edebılirim. (Alkışlar) Sade, bir askerî zafer olduğu için değil; fakat yeni Türk devletinin temelini kuran dört zaferden biri olduğu için kutluladığımız bu zaferin yıldönümünde, şükran borclanmızı unutmamak millî vazifemizdir. Fesin çoktan tarihe karıştığından ve unutulup gittiğinden haberi olmıyan Parisli bayan, hâlâ, ihtiyar dostile fes münakaşası ediyor ve fesi çıkarmaktan istinkâf ettikleri için Türkiyede adam asıldığmı bile bu dostunun sözlerine atfen yaBütün zaferlerimizi yaratan Büyük zıyor. Atatürke, ikinci înönünün muzaffer ve Muharririn garib bir tarafı da, ihtiyar talihli kumandanı îsmet İnönüne, canla dostunun eski kafalı fikirlerine karşı rını vererek bu zaferi kazanan yüce şe ILÛtfen sahifevi çevlrtnizl hidlerle kahraman gazilere bin minnet ve şükran!
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle