17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURIYET 28 İkincikânnn 1936 Umumî merkez reisi sehrimizde Güreş antrenörü çalışmıya başhyor Kültür haftası Gazetelerde yer bulan münakaşaları takib edenler bilirler ki kültür meselesi, canh ve heyecanh bir antilogie nümunesi olmuştu. Eski felsefe ıstılahlarından olup şarklılarm tenafiiakval diye tercüme ettikleri bu tabir. biribirini tutmıyan ve biribirini bozan hükümlere delâlet eder. Selim Sırrı tarafından ortaya atılıp Peyami Safanm sert ve titiz müdahalesile ehemmivet alan kültür davası da tam bir antilogie Srne giydi. Cünkü ayni meselede biribirine tamamile zad tarifler yapılıyordu, fakat hicbiri okuyanlara itimad vermiyordu. «Kültür Haftası> nın herşeyden önce bu (tenafiiakvale) nihayet verip kül türün hakikatini bize öğreteceğini umuyordum. Mecmuanm ilk sayısını işte bu merakla karışık ümid içinde ele aldım. Başta, taşıdığı titre ile bu ümide cevab verir gibi görünen uzun bir yazı var. Şevkle gözden geçirdim. Fakat umduğumu bulamadım. Cünkü <Kültür Nedir» baslığı altmdaki bu üç sütun vazı, kültürün tarifini vermiyor, lugat bakımından tarihini anlatmıya çalışı yor. Sahifeyi çevirdim: Memleketten bahseden edebiyat başlıklı bir yazı. Bu, Yahya Kemalin okuyuculara sundu ğu nefis bir şekerlemedir. Tatlı ve sü rüklevici bir üslubla memleketin yerli malı edebivattan mahrum olduğunu sövlüyor. Falih Rıfkı kudretli şalrin hükmünü doğru bulmıyarak bir cevab yazdı. Peyami Safa da Kültür Haftasının ikinci sayısında Memleket ve Edebiyat başlıklı bir makale ile Yahya Kemalin mensuresindeki şiiriyyete dokunmadan bir telif noktası bulmıya çalıştı. Fakat bizce hakikat gene gadre ugradı. Çünkü «memleketten bahseden edebiyat» vardır. Şu kadar ki onunla mesgul olan edib yoktur! Geçelim gene kültür dedikodusuna: Mecmuanm birinci sayısında ruhiyatçı Mustafa Şekib de «Dünya Kültürlerine Bir Bakış» diye antilogie silsilesine il mî bir halka daha ilâve ediyor. O da kültürün ne demek olduğuna açıkça temas ejmemiş. Ben bu yazı içinde bilhassa şu cümlelere mim koymaktan geri kalamadım: «Eski Yunan kültürü ilhamını mistik heyecanlardan almıştır. Yalnız bu heyecanlara bir dümen aramıya ve böylece dümensiz bir düşünüş yerine dümenli bir düsünüş kurmıya calışmıstır. Milâddan altı asır evvel Thalesden başladığını bildiğimiz bu çabalama üç asır içinde kemalini bulmuştur.» Bu satırlara niçin mim koyduğumu söyliyeyim: Kültür Haftasınm ayni sayısında Ağaoğlu Ahmedin de Üç Kül tür başlıklı bir yazısı var. Kültürü tarife öbür eşitleri gibi hiç yanaşmıyan bu yazıda: «İslâm ve garb medeniyetlerindeki mistizm akmlarının mebde leri hic şüphe yoktur ki BuddaBrahma kültüründen gelmistir» ibaresi görülüvor. İste bu ibare ile Mustafa Şekibin ifadesi arasında bir uyusamamazlık sezivorum Çünkü garb kültürü Yunan kültürüne davanıyorsa ve Yunan külturündeki mistizm milâddan önce altıncı asırda dümene bağlanmışsa Budizmin o mistik kültürde müessir olmama sı lâzım gelir Çünkü Budda ile Thalesin vaşadıklan devirler, birincinin ikinci üzerine müessir olabilmesine mânidir ve Budda, Thalesten sonra yaşamıştır. Ben üstad Ağaoğlunun BuddaBrah ma kültürü demekle neyi kasdettiğini de pek iyi kavrıyamadım. Zira Brah manizmle Budizmin ayrı birer kültür verdiklerini zannedivorum. Hindistan da Budizmin ahlâkî bir evelution neticesinde düşmesi ve Hindovizmin tesekkül etmesi üezrinedir ki o iki kültür fakat Hind topraklarında kaynaşmıstır. Yoksa. aralannda hayli ayrılıklar vardır. Gene gelelim kültür meselesine: Mecmuanm birinci sayısında Peyami Safa «Kültür ve Edebiyat» başlıklı yazısile bir ve hatta birkaç tarif vapıyor. Kül tür antilogiesine yol acarken onun «felsefî düşüncelere kabilivet» demek ol duğunu söyliyen gene mütefekkir bu sefer kültürü: tTaazzuv etmis fikirler manzumesi» olarak tarif ediyor ve: «Bilgi gibi gavrisahsî değildir, şahsi dir» hükmünü ilâve edivor. Bu tarifte benim sezisime göre contradiction var. Cünkü kültür, bu tarife bakılırsa, hem bilgidir. hem bilgi de&ildir. Ancak taazzuv etmiş fikirdir, fakat şahsidir. Bu hükümlerin telifi, Peyaminin mahir kalemi için kolay olsa bıle «şahsî olan kültürün», ayni mecmuada yazıları sıralanan Mustafa Şekible Ağaoğlu Ah medin anlattıkları umumî kültürlerle uzlaştırılması acaba mümkün müdür? Sonra kültürün fikir oluşu, Descar tesın karışık bir nazariyesini hatıra getiriyor. Kültür olabilecek fikir, o ünlü filozofun kabul ettiği üç çeşid fikirden hanşisinin şümulü dairesine girecek tir? Görülüyor ki Kültür Haftası birinci ve hatta ikinci sayısında bize kültürü öğretmiş değildir. Fakat kültürümüzü kuvvetlendirecek çok güzel yazılar vermiştir. Mecmuanm benzeri gibi gö rünenlerle ölcülemiyecek kadar ciddî olduğunu sövlemek doğruluk borcu dur. Kültürün tarifini antilogie sevivesinden yukarı çıkaramamasına rağmen bu mecmuanm kültürümüze hizmet edeceğini kuvvetle umarız. Kral Beşinci Corc Nasıl Yaşadı, Neler Yaptı? Umumî Harbi hazırlayan günlerde olup biten hâdiseler Yazan : Winston Churchill 3 Federasyonlar merke Bu akşam güreşçilerimiz zinde bir toplantı yapıldı bir antrenman yapacak Türkiye îdman Cemiyetleri Ittıfakı reisi Aziz Akyürek dün şehrimize gel miş, Federasyonlar reislerinin de iştira kile bir toplantı yapmıstır. Berlin Olimpi yadları dolayısile federasyonlann bütçelerile alâkadar olan bu toplantıya bugün Merkez Reisi de devam edilecek Aziz Akyürek tir. Berlin Olimpiyadlan münasebetile Federasyonlar cok genis birer bütçe yap mışlardır. Ufak tefek tadilât yaDildığı takdirde bütün Federasyonların Olimpiyadlara iştiraki mümkün görülmektedir. Federasyonlar merkezindeki toplantı nihayet bulunca, umumî merkez reisi Aziz Akyürek Ankaraya dönecektir. Idman Cenryetleri umumî kongresi 15 şubatta Ankarada yapılacaktır. Millî güreş kad rosuna dahil bütün güreşçiler bu akşam Kumkapı kulübünde toplanarak umumî bir idman yapacaklardır. Yeni gelen antrenör Finlandiyalı Pellinen bu id manlarda buluna caktır. Antrenör, güreş çilerimiz hakkında Yeni güreş antrenorü Pellimen umumî bir fikir edind kten sonra yapılacak idman için geniş bir program hazırlatacaktır. Millî güreş takımının çalışma günleri tesbit edilecek, ağlebi ihtimal antrenmanlar Beyoğlu Halk Partisi salonunda yapılacaktır. Yeni antrenör hakkında düşüncelerini sorduğumuz Güreş Federasyonu reisi Ahmed Fetkeri bir muharririmize şunlan sdylemistir: « Yeni antrenörümüz Finlandiyah Pellinen 1924 Paris Olimpiyadma iştirak etmiş, dünya yarımağır üçüncüsü olmuştur. 1928 Amsterdam Olimpiyadında da gene üçüncülüğü kazanmıştır. 1929 da Avrupa şampiyonasında ikinci, 1931 de Prağda yapılan Avrupa şampiyonasında birinci olmuştur. 1932 Los Ancelos Ohmpiyadında ikinci olan Pellinen Finlandiya güreş ta kımında yarımağırda güreşmektedir. Kuvvetinden ziyade teknik ve taktiği fazla olması itibarile güreş âleminde büyük bir şöhret kazanmıştır. Pellineni büyük bir Türk dostu olan Beynelmilel Güreş Federasyonu reisi Finlandiyah Vıktor Sınvetz ile Isveç Federasyonu reisi gibi dostlarımız tavsiye etmişlerdir. Bu itıbarla kendisinden memlekette iyi bir şekilde istifade edeceğimizi ve her iki mılletin de turanî ırka mensubiyeti dolayısile ruhan ve ahlâkan ça buk anlaşıp kaynaşacağını kuv\etle ümid ediyoruz. Antrenörümüz bugün artık aramızda bulunmaktadır. Düşüncelerimizin doğru o!up olmadığını zaman gösterecektir.» Eskrim teşvik müsabakaları Istanbul eskrim heyeti ilk teşvik mü sabakalan için yeni bir program yapmıştır. Teşvik müsabakaları önümüzdeki pazar günü Galatasaray salonunda ya pılacaktır. Bu müsabakalara Besiktaş, Galatasaray, Güneş kulüblerinin eskrimcileri gireceklerdir. Bu müsabakalar kılıç ve fülöre olarak yapılacaktır. Voleybol turnuvası îstanbul voleybol heyeti dört hafta devam etmek üzere büyük bir turnuva hazırlamıştır. Galatasaray, Hılâl, Orta köy, Beylerbeyi, Doğanspor, Vefa, Feneryılmaz, Istanbulspor, Alhnordu, Topkapı, Eyüb takımlannın istirak edeceği bu müsabaka'ar önümıizdeki pazar günü Galatasaray kulübü salonunda yapıla caktır. îstanbul şampiyonluğu müsabakaları da bu rurnuvadan sonra yapılacaktır. Beşiktaş kulübiinün kongresi Beşiktaş kulübü senelik toplantısını pazar günü sabahı kulüb binasında ak detmiştir. İdare heyeti ra,xıru okunmuş, Galatasaray Beşiktaş maçı dolayısile müzakere 8 şubata bırakılarak toplantıya nihavet venlmıstır. Bir güreş salonu yaptırılacak Otedenben büyük bir noksan olan kapalı güreş salonu için Federasyon yeni bir teşebbüse girişmiş ve bir proje hazırlamıştır. Güreş salonu plânını eski atletlerımızden mimar Şınasi Reşid yapa caktır. MALİYEDE SOSYETELERDE Bir memura işten el çektirildi Aero Espresso ile müzakereler Aero Espresso Sirketinin Büyükderedeki tesisatın satın alınması için şirket murahhaslarile Nafıa Vekâleti arasında müzakere cereyan etmekte olduğunu yaz rnıştık. Şirkete aid tesisatın 200,000 liraya satın alınması takarrür etmişse de şirket gayrimenkul bazı eşyayı buna daYeni Pul müdürü hıl etmek ıstemediğınden müzakereyi teMaliye Vekâleti Pul Müdürlüğün** hır etmiştir. Bununla beraber şirketin bu varidat şubesı müdürlerinden Hılmı tayin şekle muvafakat edeceği umulmaktadır. edılmiştır. Pul müdürü Zeynelâbidın AfÜMVERStTEDE yonkarahisar Defterdarlığına tayin edılDarülfünundan kalan talebenin miştir. Küçükpazar Maliye tahsil şubesi taimtihanı hakkuk başmemurluğuna da Iktısad VeEdebiyat Fakültesinde mülga Darülkâleti muhasebe mümeyyizi Hasan ta fünundan artakalan son talebeler için yin edilmiştir. şubat içinde bir imtihan yapılacaktır. ADLİYEDE Malum olduğu üzere Edebiyat Fa kültesi Üniversıte teşkilâtı kurulduktan Mekkelinin marifeti sonra ilk mezunlarmı ancak 937 senesi haziranında verebilecektir. Mekkeli Mehmed isminde birisinin; Bu hesaba göre eski Darülfünun taleAksarayda oturduğu evınde bir müddettenberi falcılık ve büyücülük yapmakta beleri için şubattan başka haziran ve eyolduğu haber ahnarak Emniyet memur lul devreleri kalmıştır. Ondan sonra Ülarınca bu ev tarassud altına alınmıştır. niversite artık eski Darülfünun bakayasüe Bu adam geçen gün de kocasile arası a ilgisini tamamen kesmiş bulunacaktır. Beyoğlu Maliye Tahakkuk varidat müdür muavini Tevfık Demiroğluna Maliye müfettişleri tarafından iş ten el çektirilmiştir. Maliye müfettişleri bu mıntakada tetkikata devam etmektedirler. çık olan Makbule adında bir kadına büyü yaparak karı kocayı banştırmağa kalkışmış ve bu iş için de Makbuleden büyüye yarıyacak bir takım tozlar, koca sının saçından bir tutam ve üç lira da para istemiştir. Kadın bunları tedarik ederek üfürükçünün evine götürmüş ve fakat burası zaten nezaret altında olduğu için memurlar içeri girerek falcıyı cürmü meşhud halinde yakalamışlardır. Kadmdan istenılen saçla tozlar ve para minder üzerinde bulunmuştur. Mekkeli Mehmed Müddeiumumiliğe verilmiştir. Hakkında *akibat yapılmaktadır. Fon der Portenin tetkikleri Iktısad Vekâleti başmüşaviri fon der Porten birkaç güne kadar tekrar şehrimize gelecektir. Mütehassıs burada Deniz Ticaret Müdürlüğünde yapılması mu karrer yeni teşkilât üzerinde etüdlerine devam edecektir. Evvelce yazdığımız gibi önümüzdeki yıl içinde Deniz Ticaret Müdürlüğü kadroları üzerinde esaslı bazı tadilât yapılacak, bu arada fen heyeti kadrosu bir misli büyültülecektir. Zehirli gaz konferansı Dün gece Beşiktaş Halkevinde Kuleli Lisesi muallimlerinden Doçent Naşid tarafından zehirli gazler hakkında bir konferans verilmiştir. Civardaki halk konferansla alâkadar olmuş ve bilhassa yapılan tecrübeleri büyük bir dikkatle takib etmiştir. Diğer Halkevlerinin de kendi muhitlerini bu hususta tenvir etmek ıçin konferanslar tertib edecekleri haber alınmıstır. Mahkum olan polis Bir suçludan rüşvet almakla suçlu olup üçüncü ceza mahkemesinde muhakeme edilmekte olan polis Osmanın muhake mesi dün bitmiş; bir ay yirmi gün hapsine ve fakat bu cezanın teciline karar ve rilmiştir. 1910 da, ilk seçim, kânunusanide yapılmıştı. ikinci seçim kânunuevvelde başladı. Netice, hükümdjann kiyaseti ne bir delil teşkil ediyordu. Çünkü, Avam kamarasının teşekkül tarzmda, filî hiçtir değişiklik olmadı. Liberaller, bu defa, İrlanda nasyo nalistlerile ittifak etmiş, 124 reyle git Raymond Poincare ile Doumergue ile Vılhelm ile tikleri halde, 126 reyle geri fcelmiş lerdi. Tac g'ıyme iörerd Siyasî partiler, 1910 kânunuevve lindeki seçim mü cadelesinın yorgun luğunu dinlendirmeğe hazırlanırlarken, tac giyme töreni şenliklerine istirake mecbur kaldılar. Bin lerce güçlükier içinde çırpınan Ingiltere için, bu, bulun • maz bir nimetti. Beîçika Kralt Albert île Romanya Krah Ferdinand ile Mısır Krah Birinci Fuad ile Tenevvüü itiba rile, cihan tarihinde tek olan Britanya Imparatorluğ u n u n her köşesinden ge len heyetler, ve tn giliz milletinin her sınıfına, her şubesine mensub mümessiller, Krala sadakatlerini ve ubudiyetlerini bildirmeğe koştular. Kral, pek eski devirlerden kalma anane mucibince, Vestminster kilisesinde tac giydi. Avrupa KrallanHcbes Imparatoru ile İtalya Krah ile Eski İspanya Krah üe nın ekserisi törene Beşinci Corcun eski ve yeni devlet reislerile muhtelif tarihlerde çıkarılmış resimeri iştirak etmişlerdi. Bu Binaenaleyh, îngiltere, Fransa ile ara yok gibiydi. Ticaret canh idi. Bütçe vahükümdarlarm hemen hepsi bugün ya ölmüş, ya iskat edilmiştir. Kımisi, harbler smı ayıran ihtilâfları hallederek, bu su ridatı çok mükemmeldi. Fakir smıflann ve ihtilâllerle süpürülmüş, bugün menfa retle, Çar Rusyasına yanaşmağa karar sefaletini azaltmak üzere yeni sosyal kanunlar yapılıyordu. Mıllet, kendini, tam da hayat sürmektedir, kimisi de bütün verdi. bir emniyet içinde görüyordu. hanedanile beraber kaybolup gitmistir. Lord Rosebery, Fransa ile îngiltere Fakat, tac giyme merasimi 1910 da arasında yapılacak bir anlaşmanın, sulh Hindistan İmparatorluğu yapılan prensin temsil ettiği kraliyet mü ten ziyade harbe müncer olacağını söy Beşinci Corc tac giydiği sıralaıda, essesesi, bugün hâlâ olduğu gibi durmak ledıği zaman, herkes bunu nefretle red Hindistanda tehlikeli kımıldanmalar baş* tadır. İngilizler onu, Ingiliz medeniyeti dermişti. Lord Rosebery, ileriyi iyi gör lamıştı. Sık sık siyasî cinayetler oluyor, ve Britanya İmparatorluğunun insicamı müştü. Maamafih, Avrupada yeni bir entrikalar, elaltından hareketler gitgide için, bilhassa bugün kat'iyyen lüzumlu muvazene teesüs etti. artıyordu. Maamafih, Kral ve Kraliçeaddetmektedir. nin, Dehlide yapılacak tac giyme divaAgadir hâdisesi Şenlıklerın, geçıd resimlerinın ve alayîngiltere ile Rusya tarafından himaye nına iştirakleri takarrür etti. ların, siyasî vaziyet üzerinde, hayırlı bir edilen Fransa, 1870 senesinde olduğu giKral ve Kraliçe, prens ve prenses iken, tesiri oldu. Ingiliz demokrasisi, biran için, bi, kendini Almanyanm baziçesi say Hindistana esasen seyahat etmişler, ve zahirî kinleri, parti kavgalannı unutmuş, mıyordu. Binaenaleyh, Almanya, haricî bütün ısrarlara rağmen Hayber geçidine cülus şenliklerini, neş'e içinde tes'ide ko siyasetinde güçlüklere rasgelmeğe başladı. kadar gitmişlerdi. yulmuştu. Fas yolunu, kapalı buldu. 1908 de, Altı sene sonra Hindistan seyahatine Beşinci Corcun tahta cülusunu takib Bosna Herseğin Avusturya Macaris ikinci defa çıktıklan zaman, ayni cesa eden ilk seneler, işçilerle patronlar ara tana ilhakı hususunda şiddetli bir muha rete sahib olduklannı, tavır ve hareketsında grevler ve ihtilâflarla dolu olarak lefetle karşılaştı. lerile göstermişlerdir. geçti. Kömür mmtakalarında, bu ihtilâf1911 de, îttifakımüsellesin insicammı, Seyyaharin arifesinde, hükümdarlann lar bazan çok vahim çarpışmalara sebeb kat'î bir tecrübeye tâbi tutma zamanının emniyet ve selâmetleri hususunda, îngil oluyordu. Bu vaziyet, 1911 de, şimen geldiğini düşündü ve Ingilterenin Fran terede endişe hüküm sürüyordu. Halbuki, difercilerin grevile, hâd bir devreye gırdı sa ile Rusyayı ne dereceye kadar tuta Kral ve Kraliçe, şereflerine yapılan büve az bir zaman zarfında, umumî bir cağını anlamak maksadile Agadir hâditün şenliklere, bütün gösterilere iştirak etgreve müncer oldu. Bu neticede, halkın sesini çıkardı. Ayni senenin temmuz ve tiler ve burunları bile kanamadı. muhtac olduğu gıda maddeleri teşkilâtı ağustos aylannda, Avrupa, bu suretle, Kral ye Kraliçe, 1911 senesi sonlarma sarsıldı, kömür naklıyatının durması en uçurumun ta kenarına kadar yaklaşmış doğru îngiltereden hareket etmişlerdi. düstriyel faaliyeti, bilhassa elektrik fab bulundu. Önce Mısır Hidivini ziyaret ettiler. Sonrikalarını atalete mahkum etti. Şimendi Felâketi önliyen ve 21 temmuz tarihli ra, büyük bir debdebe ile Bombay şeh * fer istasyonlannm tarassudunu temin et nutkile, Ingiliz kabinesini, sarih bir siyarine girdiler. mek üzere 35,000 asker tahsis olundu. set tutmağa mecbur eden Loid Corc olTac giyme şenlikleri için, 45 mil muFakat grevi durdurmak üzere yapılan muştur. Loid Corc, nutkunda, îngiltere rabbaı bir saha işgal eden kartondan ve teşebbüsler akim kaldı, askerlerle îş^iler nin, Fransa ile ayni safta harbedeceğini arasındaki vuruşmada yirmi kişi kadar ve Almanyanın, ricat edip başka bir fır bezden bütün bir şehir kurulmuştu. Meöldü. sat kollamaktan başka çaresi kalmadığını rasim çok parlak oldu. Durbar denilen tac giyme divanı büsbütün ihtişamh idi. Vaziyetin bu bozukluğuna, İrlanda söyledi. Kral ve Kraliçe, som gümüşten tahtlara meselesinüı doğurduğu müşkülât ve parİşte o fırsat üç sene sonra çıkmıştır. tiler arasındaki şiddetli kavgalar da in Agadir hâdisesi, siyasî mahfillerin, oturmuşlardı. Başlannm üstüne altın bir zimam edince, memleketin büyük bir is harb tehlikesini adeta ellerile tutmala sayvan kurulmuştu. Elli bin asker, hükümtikrarsızlık içinde bulunduğu kanaati u rına vesile olmuş ve şimendiferciler gre dann huzurunda geçid resmi yaptı, topyanıyordu. vinin en hâd devresine tesadüf etmiştir. lar atıldı ve Kral, an'ane mucibince, Bu vaziyet iş birlikleri şeflerini düşün millete bir takım imtiyazlar verdikten Fransa ile anlaşma Bu sırada, birdenbire vukua gelen bir dürdü ve böyle bir grev sırasında arsı sonra merasim bitti. hâdise, bütün partilerin ve bütün yurd ulusal bir ihtilâf çıktığı takdirde, bunun Süfrajetler daşlann, vaziyeti daha iyi görmelerini ve pek vahim akıbetler doğuracağmı düşü Bu seyahatten avdette, Kral yeni müşdahilî hâdiselerin ehemmiyetini daha iyi nerek, grevi durdurmağa teşebbüs ettiler. külât karşısında kaldı. Lordlar kamaraIngilterenin siyasî ufuklanna tehlikeli buölçmelerini temin etti. Dış Işleri Bakanlığı, yirmi seneden lutlar yıgan o senenin sonunda, umumî bir sının reddettiği kanunlar meselesi hâlâ beri, Almanya ile dostluk akdine çalı sükut devri başladı ve 191 1 senesinin son olduğu gibi duruyordu. irlanda meselesi şıyordu. Fakat, Almanya, her defasmda, aylan, bütün Avrupada sükun içinde vardı. Bundan başka Mis. Pankhurstun idare ettiği süfrajetler meselesi ortaya Ingılterenın teşebbüslerıni akim bırakıyor geçti. çıkmıştı. du. İki memleket arasındaki bağlar, ya Memleket, ekonomik bakımdan mürefM. TURHAN TAN vaş yavaş gevşemeğe başlamıştı. feh durumda idi. îşsizlik hemen hemen (Arkası üar)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle