Katalog

CUMHURİYET 21 İkincikânun 1936 Biraz da baska bakımdan ( Şehir ve Memleket Haberlerij Siyasî icmal mekteblerde tedris vahdeti Halkın şikâyeti Asmaköprü mü, tünel mi? Hususî Hayalî olan Üsküdar köprüsünü bir tarafa bırakarak biraz Halic köprüsile meşgul olsak daha iyi ederiz! Asma köprü yerini tayin ederek bunu daha yerleştirmeğe vakit kalmadan ortaya tünel projesi çıktı. Araya Atatürk töprüsü, liman meselesi de karıstı. Mil yonlar da kartopu gibi çoğaldıkça ço ğaldı. Baslangıçta 1 1 1 2 milyon lira denilen işler 25 30 milyon lıraya yük seldi. Bu gibi bayındırlık işlerinin münakasa ile yapılmasına alıştık ta şimdi müzayedeye konduğunu görmek insanın tuhafına gidiyor. îşin en garibi de şudur: Asma köprü münakaşasına Avrupa Asya şimendi ferlerini birbirine bağlıyabilmek maksa dile başlandı. Bu münakaşa içinde bu isin koca trenleri icine alıp bir sahilden öbürüne taşıyan ve feribot denilen hususî vapurlarla ve 1,5 2 milyon liraya yapılabileceği anlaşıldı. Asma köprü daha ziyade îstanbul şehrine lâzımmış. Fakat bir kere yapılmış bulunursa üstünden şimendifer hatlannı da geçırmek kabıl. Madem ki mesele bu işin îstanbula faydası bakımından münakaşa edılryor ve mademki bu kadar çok asma köprü, beton köprü, yeraltından tünel, boru içinden tünel, şimendifer, liman meraklısı ve mütehass'.sımız var, milyonları gazete sahifelerinde kolayca harcadığımız şu sırada bütün bu proje sahiblerine birer iş verelim; hem münakaşanın ardı arası kesilir, hem Istanbulun en mühim derdlerinden bir çoğuna çare bulunmuş olur! sım olmak üzere ve her parçası bittikçe derhal kâr ve kazanç getiren bir şekilde ve senelerce süren bir program altında yapmak kabildi ve hâlâ kabildir. Isterse elli ve yüz sene sürsün. Elverir ki her sene bir adım atılmış bulunsun. Böyle islere başlama yeri de îstanbul Üsküdar köprüsü yerine, Halic üzerinden yaptırmakta olduğumuz köprüdür. Maarif yeni bir talimatname hazırhyor Hususî mektebler talimatnamesini hazırlamakla meşgul bulunan komısyon vazifesini bitirerek talimatnameyi hazırla mış ve Kültür Bakanhğına göndermıştır. Îstanbul Kültür Müdürlüğü, şimdiye kadar ayrı ayn birer talimatname tatbik eden, muhtelif cemaat ve tedris heyetlerine aid mektebler arasında bir program ve tedrisat birliği temin etmek maksadile bu mekteblere aid talimatnameleri de tetkik etmeğe karar vermiştir. Şimdiye kadar Fransız, Ingiliz, Al man, îtalyan, Bulgar, Rum, Musevi ve sair cemaat ve tedris heyetlerinin açmış bulunduklan her mekteb ayn birer talimatname tatbik etmekte idi. Meselâ bir Fransız mektebinden tasdikname alarak çıkan bir talebe başka bir Fransız mektebine gitmek istedıği vakit hangi sınıfa gireceğini evvelden kestirmeğe imkân yoktu. Bu yüzden maddî menfaatler mühim bir rol oynadığı için gerek ecnebiler, gerekse yurd çocuklan zarara uğruyorlardı. Vaziyetin bu şekilde olma sından dolayı tedrisatın murakabesi, programların kontrolu da cidden güçleşiyordu. Kültür Müdürlüğü bu güçlüğü orta dan kaldırmak ve bir tedrisat vahdeti temin etmek maksadile bu vaziyetteki bütün mekteblerde tatbik edilmek üzere bir talimatname tanzim etmeğe karar vermiş, bu hususta Maarif Vekâletinden de lâzım gelen müsaadeyi almıştır. Müdürlük bu maksadla birçok komisyonlar teşkil etmiştir. Dünden itiba ren faaliyete başlıyan komisyonlar, mekteb müdürlerini dinliyerek yeni talimatnameler hazırlamaktadırlar. Talimatnameler, yeni ders senesi ba sından itibaren tatbik edilmek üzer o vakte kadar bitirilftçektir. Bir gayrimübadil usulsüz bir muameleden şikâyet ediyor Bafranm Gazipaşa mahallesinde Drama mübadıllerinden Receb oğlu Idris Şevki imzasıle aldığtmız mektubda deniliyor ki: «Lozan muahedesine tâbi mübadıllerdenım. 1340 tarıhınde Bafrada iskân edildim. Akteke köyünde üç parça tarla verıldi. Bu topraklar on senedenberi tasarrufumda olup teffız muamelesini de yaptım. Tapulannın bana verilmesi için dosyam Bafra Tapu dairesıne yollandı. Burada aylarca muameleme bakmadılar. Bu yetmiyormuş gibi 1935 yılında da yerli ahaliden Hacı Osmana gayrikanunî tapu yaptılar. Kaymakamlık 2311 numarah gayrimenkulü koruma kanununun 1 ve 2 nci maddeleri mucibince mütecaviz Osmanı menedeceğine bilâkis idarî bir kararla ekinlerimi bozdurmak suretile beni tarlamdan çıkardı. Bu gayrikanunî muameleyi yapanlar hakkında icab eden tahkikatın açılması hususunda alâkadar makamatın dikkat nazannı cekmenizi dilerim.» Ticarî tersane ihtiyacımız Halicde son sistem tezgâhlar yapılacak Halicdeki Deniz fabrika ve havuzla nnın ıslah ve takviyesinin esas itibarile karar altına ahnmış bulunduğu malum dur. İktısad Vekâleti tarafmdan bu hususta da tetkikatta bulunmağa memur edilen Başmüşavir Von der Porten ticarî ter sanemiz hakkında ayn bir proje hazır lamaktadır. Son aylar içinde tamir müddeti gelen gemilerden çoğunun boş havuz bulamaması, bu yüzden bazılannın denizde muayeneleri yapılarak havuzlanma müddetleri gelmiş olmasına rağmen seferlerine müsaade edilmesi tersanemizin genişletilmesi ve kuvvetlendirilmesi ihtiyacını büsbütün meydana çıkarmıştır. Halicde el yevm kullanılmakta olan havuzlar oto matik bazı vesaitle takviye edilecek, diğer boş havuzlar da ıslah ve tamir oluna caktır. Noksansız bir halde bulunan tamir fabrikasmın yanına son sistem inşaat tezgâhlan kurulması da kararlaştınlmıştır. Fakat her şeyden evvel tersanemize aid umumî ıslahat işlerini tanzim ve bunlan tatbik etmek üzere Avrupadan ter sanecilikte tanınmış bir ecnebi mütehassıs getirilecektir. Deniz faftrika ve havuzlan müdürü Cemil, İktısad Vekâletile temaslarda bulunmak ve yüksek iktısad meclisi toplantı larınd a bulunmak üzere Ankaraya git miştir. Avnsturya ve Çekoslovakya vusturya»r Başvekili Dr. Şuşnîg, Çekoslovakyadaki yerli Al < • manlann sanayi kulübünde bir konferans vermek vesilesile Pragı ziya * ret etti. Bu münasebetle Çekoslovakya * nın şimdiki Cumhurreisi ve eski Dış Bakanı Dr. Benes, Başvekil ve Hariciye Nazın Hodza, ve Çekoslovakya Almanlanndan olan Çek kabinesindeki nazır •* larla uzun uzadıya görüştü. Avusturya Başvekilinin bu ziyaretî daha yapılmadan önce Avrupada şid detle nazan dikkati celbetmişti. Romanya Kralmın geçen hafta birdenbire Yugoslavya Kral naibini ziyaret etmesi bile Avusturya Başvekilinin Praga yapacağı seyahatle alâkadar görülmüştü. Çünkü Romanya ve Yugoslavya devlet adam lan tarafmdan Pragda Habsburglann Avusturyada tekrar hükümdarlık mev kiine getirilmesi meselesinin görüşüleceği tahmin edilmişti. Çekoslovakya gazeteleri Dr. Şuşnigin Praga geleceğini haber aldıklan zaman bu seyahatin Avusturyanm artık italyan politikasmı takibden vazgeçmek istediğine ve Küçük Itilâf zümresile anlaşmak temayülü gösterdiğıne bir alâmet oldu « ğunu yazmışlardı. Fakat seyahat tasav • vuru mevkii tatbika konunca bu yoldaki mütalealarm neşrine bir nezaket eseri olarak devam edilmedi. Maahaza gerek Avusturya Başvekili, gerek devlet adamlan bu seyahatin Avusturyanm Çekoslovakya ile sıkı teşriki mesaide bulunma • sma ve Küçük Itilâfla ikhsadî münase m betlerini artırmasına yol açacağına işaret ettiler. Habeş harbi ve Akdenîzdekî gerginlik Italyanın orta Avrupadaki siyasî ve ikhsadî mevkiini çok sarsmışhr. Gerek Avusturya gerek Macaristan kendi siyasî emellerinin tahakkuku hususunda Ital m yadan artık müessir yardım göremiye • ceklerini anlamışlardır. ' Avusturya döviz müşkülâtından do s layı Italyaya ihracatı son günlerde kes * miştir. Italyadan altmış milyon şiling alacağı olduğundan kredi ile daha ziyade mal vermiyor. Diğer taraftan Romanya Avusturyü mallarına karşı kapılarını büsbütün ka • patmıştır. Macaristan Italyadan temin edemediği siyasî, askerî ve iktısadî mü * zahereti Almanyadan temin edebilecek « tir. Fakat,Avusturya Almanya tarafın • dan yutulmak tehlikesi olduğundan bu devletten siyasî, askerî ve iktısadî yar « dım istiyemez. Italyanın orta Avrupa'daki mevkiinin boş kalması üzerine bu boşluğu hummali bir faaliyetle silâhlanan Almanyanın doldurmakta olması bugünkü Avustur • ya için nekadar tehlikeli ise Çekoslovatya için de o kadar tehlikelidir. Almanyi ile birleşmeğe hazır olan Macaristanm yanıbaşmdaki Avusturya, Almanyanın nüfuzu ve hükmü altına girdiği takdirde Çekoslovakya dört taraftan gayet kavi hasımlan tarafmdan tamamile «anlmış olacaktır. Bu vaziyetten Çek'oslovatyayi ne köçük ve ne de büyük müttefikleri kurtarat bileceklerdir. Bunlardan başka Çekos • îovakyadaki üç buçuk milyon Almari arasında Hitlercilik kuvvetli şekilde yerleşmiştir. Bu suretle A^sturyadaki re # jimi idare edenlerle Çekoslovakyanın başında bulunanlar kendilerini ayni tehlikd karşısında gördüklerinden birlikte hare • ket etmek istiyorlar. Herşeyden evvel Avusturya, Italyâ piyasasını kaybettiğinden iktısadî yardı muhtacdır. Prag mülâkahnda ik! ma memleketin ticarî münasebatmm Avus * turyaya daha müsaid şekilde yeniden kurulması görüşülmüştür. Fakat Çekoslo * * vakya Avusturyaya ekonomi cihetinderi kâfi derecede yardımda bulunabilecek midir? Küçük Itilâhn diğer azalannı da böyle bir yardıma sevkedebilecek midir> Avusturyanm Çekoslovakya ile sıkı münasebetler tesis etmesinin birinci şarri bu suallere müsbet cevab verilmesidir. Hayalî köprü yerine hakiki köprü Bazılannın lüzumlu ve çok güzel, baz'larının îstanbul için lüzumsuz ve çirkin bulduklan şu asma köprü meselesinde hemen herkesin müttefik kaldığı iki nokta göze çarpıyor: 1 Baslangıçta 1 1 1 2 milyon lira ile yaoılabileceği denilen ve büyüye büyüye 25 30 milyon liraya çıkan asma köprü işi simdilik îstanbul için hayaldir. 2 Avrupa ile Asya şimendiferleri, feribot denilen ve koca trenleri içine alıp taşıyan vapurlarla birleştirilebilir. Bu nun için de 1,52 milyon liradan fazla paraya lüzum yoktur. İş bu merkezde ise ve Avrupa ile Asyayı birleştirmek için îstanbul şehrine en uygun, en lüzumlu işler hesabma milyonlar sarfetmegi tasavvur ediyorsak hiç olmazsa bu işlerin yapılabileceğini düşü nelim. Yapılacağı bir hakikat olan Halic köprüsü hakkında bugünkü münakaşa lann onda birini yapmış olsaydık Av rupa ile Asyayı Istanbula en elverişli şekilde ve tedricî olarak bağhyabilecek zincirin en mühim halkalanndan birini elde edebilirdik. Birkaç milyon lira harcıyarak Halic üzerinde yeni bir köprü yaptırmaktayız. Bu harcıyacağımız milyonlara biraz daha ekleseydik bu köprüyü üzerinden şi mendifer de geçebilecek bir şekilde yaptırmanın yolunu elbette bulurduk. Bunu bulunca feribot işinin de kolaylaşüğını anlardık. Halic üzerinden geçen böyle bir köprü kararlastınlmış olsaydı, Avrupa şimendifer hattını Yenikapıdan alarak hiç olmazsa simdilik Şişhane karakolunun bulunduğu bos tepeye getirmenin çaresini şimendifercilerimiz bulmakta güçlük çekmezdi. Aksaray ve Şehzadebaşı cadde leri altından kısacık tünellerle geçilebi leceği için bu şimendifer güzergâhı böyle bir işte hiç denecek kadar az istimlâkle elde edilebilecek boş yerlerden geçmektedir. Halicin Beyoğlu tarafına geçmiş olan şimendifer hatlannı daha sonra ya Dolabdere gibi boş yerlerden veya dosdoğru şehir altından tünelle Sürpagop arsası nın bostanlar tarafına düşen kısmına getirmenin imkânlan aranırdı. Para buldukça bu hattı Nişantaşı altından meselâ Şişlideki Etfal hastanesi nin altındaki bostanlara kadar getire bilirdik. Nüfus muamelâtı Halka müşkülât gösterilmemesi bildirildi Istanbulun büyük derdleri Hepimiz biliriz ki şehrimizin en büyük noksanı çok yayılmış olduğu için nakliye vasıtalannın seyrek, pek iptidaî ve çok yavaş olmasıdır. Geniş yol ve cadde açabilmek imkânları az. Binaenaleyh bu nakliye isini halledebilecek şekil tünel ve köprülerdir. İstanbulla Üsküdar tarafı arasına kurulacak bir asma köprü Istanbulun ihti yacmdan nekadannı tatmin eder? Böyle bir köprü daha ziyade karşı yakada oturanlara yarar. Onlann nisbeten muntazam trenleri, güzel tramvaylan, sık işliyen rahat vapurlan var. Bunlar yetmiyormuş gibi îstanbul şehri hesabına milyonlarca lira sarfederek onlara bir de asma köprü mü yapalım? Hem de bunu yapmakla Istanbulun en mükemmel nakliye vasıtalanndan olan Akay idaresine Halic şirketi âkıbetini mi hazırlıyalım? Bütün bunlan yapsak bile îstanbul nüfusunun en kalabalık olarak yasadığı Beyoğlu, Taksim, Maçka, Şişli ilâh halkı bundan ne fayda görecek? Gene eskisi gibi manda arabası süratile yürüyen tramvaylannda, sardalya gibi ezilerek boğuşmağa devam edecek değiller mi? îstanbulda, AvTupa ile Asyayı birbi TÎne birleştirmek vesilesile milyonlar sarfedebileceksek bunun bütün îstanbul halkına yanyacak başka sekilleri yok mu? Bence vardır. Hem de böyle bir kalemde 20 30 milyon lira sarfetmege ide lüzum olmazdı. îstanbula lâzım ve yanyacak işleri parça, parça, kısım, kı Dahiliye Vekâleti vilâyetlere gönderdiği bir tamimde halkla en ziyade te mas halinde bulunan nüfus memurla rınm müracaat sahiblerine her şekilde kanun dairesinde kolaylık göstermeleri lüzumunu bildirmekte ve şöyle demektedir: «Şikâyetlerin pek çoğu basit olan işlerde çıkarılan müşkülâttan ileri gelmektedir. îşini gücünü terkle gizli kalan nüfus DENİZ ÎSLERİ işlerini bir an evvel bitirmek üzere u zak köylerden kaza merkezlerine ko Limana dair tetkikler îstanbul limanmın müstakbel şeklini şup gelen halk, nüfus dairelerine baş tesbit ile meşgul olan Ekonomi Bakan vurduklarında usanc verici müşkülâtla lığı müşaviri Von der Porten ikinci beş karsılaşmca zaman ve para ziyamndan yıllık programın hazırlanması için teşek başka, meyusen köylerine dönmekte kül eden komisyona iştirak etmek mec dirler. Herkesten evvel nüfus memur buriyetinde kaldığından Ankaraya git larınm takdir etmesi lâzım gelen bir mistir. Başmüşavir on gün kadar sonra hakikattir ki hükumetimiz mevcud nüşehrimize gelecek ve limanın kat'î vazi fusumuzu anlamak ve kayidsiz olan yeti taayyün edecektir. Fakat müşavir ları kaydettirerek gizli nüfus ve vak'a gelinciye kadar limanda plân haricinde bırakmamak için milyonlarca lira sar takarrür etmiş işler yapılacaktır. fına mecbur kaldığı halde memurlann Rıhtıma yanaşacak vapurların yolcu müşkülâtı karşısında kalmalan asla larının kolayca dısan cıkmalan için ya doğru olamaz, bu gibi memurlar hak pılacak yüksek iskelenin plânı hazırlan kmda takibat yapılacaktır.> mıştır. Proje rıhtım atelyelerinde yapılacaktır. Tetkik edilen bilânçolar Deniz müesseselerinin 935 yılma aid bilânçolannı tetkik etmekte olan muhte lit komisyon deniz fabrikalan idaresin deki tetkikahna devam etmektedir. Ko misyona deniz nakliyat umum müdürü Ayet Altuğ başkanlık etmektedir. Komisyonun tabiî reisi olan Deniz Müsteşan Sadullah Güney Ankarada toplanmakta olan iktısad meclisi müza kerelerinden sonra şehrimize gelecektir. ŞEHÎR İSLERİ Cezaen kapatılan fırınlar Son bir'hafta zarfındâ Beiediye z'â1 bıta talimatnamesîne âykm hareket eden, Srrketfîde brr ftnn sekrz gün 'Tnöddfc seddedilmiştir. Bundan başka Üsküdar da ve Fatih mmtakasmda da bazı fırın lar kapatılmıştır. Bir ev yıktırılıyor "^* Belediye binasmın alt tarafında bulunan ahşab bir evin çökmek üzere olduğu yapılan tetkikattan anlaşılmış ve ilerde bir kazaya mahal kalmasın diye, dünden itibaren binanın yıktmlmasına başlan mıştır. ÜNÎVERSÎTEDE Bergamaya giden heyet Vapurculuk şirketinin umumî heyet içtimaı Vapurculuk şirketi hissedarlarî yarin umumî heyet halinde toplanarak şirketin tasfiyesi ve vapurlann Denizyollan idaresine satılması isini görüşeceklerdir. Hemen bütün hissedarlar tasfiyeye ve ge milerin satılmasına taraftar bulundukla rmdan bu toplantı kısa sürecek ve formalite icabı alınması iktıza eden tasfiye karan alınacaktır. Bundan sonra, esasları Ankarada hazırlanan satış mukavelesi imzalanacaktır. Bu arada îktısad Vekâleti tarafmdan, kabotai hatlarınm tamamen devlet elile idare edilmesi hakkındaki kararname Vekiller Heyetinden geçirilerek vapur culuk şirketine aid vapurlar tesellüm edilecektir. Onümüzdeki mart ayı başm da devlet kabotaj inhisarı tamamen teessüs etmiş olacaktır. Oktruva resmi azahyor (Arlcası yann) V. BlRSON Deniz konferansı suya düştükten sonra (Başmakaleden devam) nîsbî bir muvazene muhafaza etmek bile herkese kolay değildir. Herkes kendi millî müdafaası namına tabiî elinden gelebileni yapmakla beraber Milletler Cemiyeti mihrakmda toplanmak lâzım gelen müşterek emniyet tedbirine her zamandan daha ziyade önem vermek mevkiinde bulunuyor. Tekrarından usanmıyacağız ki İngilterenin bütün kuvvetlerile Milletler Cemiyetinde merkezleşecek müşterek emniyet siyasasını tutmağa karar vermiş olması insanlığm talihi için bulunmaz bir fırsattır. İngiltere beraber oldukça bu fikrin bütün dünyaya şamil bir kuvvetle yürüyebileceğine bizim tam bir imanımız yardır. Fransada Laval kabinesinin geçirmekte olduğu buhranlı hayat dahi işte bu pek mühim meseleden ilham ve kuvvet almış bulunmaktadır. Radikal sosyalistler İngilterenin bu kadar büyük samimiyetle kabul ettiği müşterek emniyet fikrini hemen hemen kayidsiz ve şartsız müdafaa etmekte çok samimidirler, ve bizce isabetlidirler. Fransayı da kurtaracak olan sağ~lam prensip bundan ibarettir. Bütün dünya böyle büyük bir buhran devresi geçirirken İtalyan Habeş anlaşmazlığının ne olacağı biraz ikinci plânde bir iş gibi hatıra geliyor. Bununla beraber o kinci plânda olsa da cereyan halinde olan bir istir ki kendi miktannca rahatsızlığı mucib olmaktan hali değildir. Biz zannediyoruz ki dünya işlerinin daha ciddî safhalara inkılâb etmeğe yüz tutması Habeşistan işinde İtalyayı daha ziyade anlaşmak tarafına götüren bir tem ien edecekrir. Bir taraftan MilUtler ADLtYEDE Polisten dayak mı yemiş? Kasımpaşada oturan Müslim adında birisi evvelki akşam şarhoş olduğu için kendisini bir polis memuru karakola gö türmek istemiştir. Müslim bu sırada polis memurundan dayak yediğini iddia ederek Müddeiumumiliğe müracaat et miştir. Müddeiumumilik tabibi adlî tarafmdan muayenesine lüzum göstermiştir. Tahkikata devam edilmektedir. Oktruva kanununun değiştirildiği ta Sömestr tatilinden istifade ile Berga rihten 934 malî senesi sonuna kadar Bema harabelerinde bir tetkik yapmak üze Iediyenin tahsil edilen oktruva vergisi re Edebiyat fakültesi talebelerinden 35 miktan ancak 430 bin liraya baliğ olakişilik bir grup bugün profesör Bosserin bilmiştir. Bu rakama bakılırsa 933 malî baskanlığında Izmire gideceklerdir. senesine nazaran Belediyenin oktruva Bu gezi bir hafta sürecektir. aidatı 900 bin lira kadar bir tenakus gösterecektir. ECNEBİ MEHAFİLDE Arkeoloji konferanslan Şehrimizdeki Alman arkeoloji enstî tüsü memleketimizde yaptığı tarihî araş tırmalar hakkında konferanslar tertib etmeğe karar vermiştir. Konferansçılar, Boğazköyde Eti eserleri hakkında yap tıklan araştırmalar neticesinde elde edilen âsan atika hakkında projeksiyonlu kon feranslar vereceklerdir. MÜTEFERRtK Profesör Vitnorun çalışmaları Ayasofyadaki mozaikleri meydana çıkaran Amerikalı profesör Vitnor Amerikanın birçok şehirlerinde Ayasofya mozaikleri hakkında konferanslar vermiştir. Profesör ayni zamanda bir de kitab neşretmiştir. Profesör Vitnor ilkbaharda memleketimize dönerek işine devam edecesını alâkadarlara bildirmiştir. Şüpheli görülen iki ölüm Balatta oturan Salim adında birisinin karısı iki gün evvel Haseki hastanesinde çocuk doğururken ölmüştür. Doğan ço cuk babasına verilmişse de dün bu da ölmüştür. Çocukla anasının birbiri ardı sıra ölmelerinin sebebi araştırılmak üzere cesedler Morga gönderilmiştir. Fransız elçisine dair verilen havadis Fransıze Içisi Kamererin değişeceği ve yerine Fransanm Bükreş elçisi D'Ormessonu tayin edileceği şayi olması üzerine dün şehrimizdeki Fransız mehafilinde tahkikatta bulunduk. Bize verilen ma lumata göre, Kamererin değişeceğine dair henüz verilmiş bir karar yoktur. Fransız elçisi 2 ay izinle Parise gitmiştir ve bu müddet bittikten sonra memleketimi ze dönecektir. Başhekim Haydann ölümü îstanbul Emniyet Direktörlüğü Başhekimi Haydar üç aydanberi çekmekte olduğu hastalıktan kurtulamıyarak evvelki gün gözlerini hayata kapamıştır. Bu beklenilmiyen ölüm polis muhitini çok müteessir etmiştir. Merhumun cenazesi dün törenle meslek arkadaşlannın göz yaşları arasında kaldınlmıştır. Merhum iyi kalbli, merd bir adamdı. Kederli ailesine ve arkadaşlanna taziyetlerimizi bil Halic vapurlannm havuzlanması Halic vapurlan muvakkat idare heyeti dün bir toplantı yaparak şirketin işletme vaziyeti üzerinde tetkiklerde bulunmuş tur. Bu arada Halic vapurlannm tamirile kömür ve sair Ievazımlanna aid ihtiyaclan üzerinde konuşulmuştur. Deniz ticaret müdürlüğü vapurların tamir za manı geldiği cihetle havuzlanmadıkları takdirde seferlerine müsaade edilmiyeceğini idareye tebliğ etmiş olduğundan elde çalısan vapurların bu yolda tamirine başlanmıştır. İlk olarak şirketin 9 ve 17 numarah vapurlan havuzlanmıştır. MUHARREM FEYZt TOGAY Kadastroda faaliyet Cemiyeti etrafındaki müşterek emniyet fikrinin gittikçe daha kuvvetlenecek olması, diğer taraftan büyük devletlerin daha ciddî kararlara varmağı zarurî kılan bir vaziyete geçmeleri bu İtalyan Habes anlaşmazlığına nihayet anlaşıhr bir mahiyet vermeği istilzam etmektedir. VaVİLÂYETTE ziyet öyle bir cereyana sürüklenmektedir ki italyan ordulan Haran değil, AdisYeni kaymakamlar ababayı alsalar bundan bırşey çıkamıyaîstanbul Vilâyeti dahilinde münhal Sicak, iş gene dönüp dolaşıp Milletler Celivri kazası kaymakamlığına Savur kaymiyetile anlaşmağa gelecektir. Bunun bir makamı Raşid, Sanyer kaymakamlığıgün evveli iki gün sonrasından daha kona Silivri kaymakamı Rauf, Kartala da laydır. Bursa Emniyet Müdürü Salâhattin tayin Bizim gördüğümüz odur ki italyan edilmislerdir. Habeş meselesini bir anlaşma safhasına Teftiş Heyeti reisi geldi geçirecek teşebbüsler ve müzakereler arDahiliye Vekâleti teftiş heyeti reisi tık uzakta değildir. Ibrahim Sabri Trakyadan şehrimize gelYUNUS NADI miştir, Ankaraya gidecektir. SAĞL1K İŞLERİ Verem Mücadele cemiyetinin dileği Alâkadarlardan kuvvetle öğrendiğimize göre Verem Mücadele Cemiyeti faaliyetini artırmak ve mesaisini umumi leştirmek maksadile hükumete müracaat ederek tahsisahnın artınlmasını ve içki şişelerine birer kurusluk bandrol yapış tırmak suretile bir gelir teminine müsaade edilmesini istemiştir. Bu suretle yalnız bandroldan senevî 2,5 milyon lira elde edilecektir ki bununla tam teşekküllü bir Türkiye Verem Mücadele Cemiyeti kurmak mümkün olacak ve her vilâyette dispanserler açmak suretile tam faaliyete geçilebilecektir. Kadastro ikinci mıntaka müdiriyetinin sahası dahilinde olan Eminönü kazasına GÜMRÜKLERDE merbut olan Palpanağa mahallesinin kadastrosuna aid tasarruf ve fen işleri kâYeni bir satış salonu milen ikmal olunarak sicilleri tanzim o« Îstanbul gümrükleri başdirektörlüğün lunmuş ve çaplannın tevziine başlan * de bütün gümrüklerde yakalanan kaçak mıştır. ve bulunan sahibsiz eşyayı satmak üzere bir satış salonu kurulmuştu. Bu salon ihtiyaca kâfi gelmediğinden gümrüğün alt katında yeni bir salon daha yapılmasına başlanmıştır. Nushasi S Kuınftnr diririz. Cumhuriyet İÇİD KURUMLARDA Abone jT^kiye Senelİk Baktriyoloji cemiyetinde seçim Bakteriyoloji Cemiyeti dün saat 18 de Etıbba Odasında toplanarak idare heyetinden Rıza Ismailin rahatsızlanması ve Vefik Vessafın da Ankara merkez hıfzıssıhhasına tayini dolayısile inhilâl e den azalıklara yenilerini seçmiştir. şeraiti' Altı aylık Üç aylık Bir aylık 1400 Kr &° Mariç 750 1450 40O £ 800 150 yoktur 1700 Kr.