Katalog

20Kânunusam 1934 100 paraya bır ampul, bır lıraya bır çırt çızme! 5= Cumhurtyet Jozefm Beykerle Miihendislerimizin yeni muvaffalciyetlen Japon fabrikalanndanbirininyemeksalonu: Birinci sahifeden mabat hazırlıkları değildir. Avrupa medeni yetini tamamile kabul ve tatbik eden, hatta teknik ve sanayi işlerinde Avrupa ve Amerikayı geride bırakan ba Asyah millet, bir taraftan da Avru • pa ve Amerika sanayüne karşı dehsetU bir rekabete girişmiş buJunuyor. Avrupa ve Amerika devletleri yalnız ecnebi piyasalannda degil dahilî piyasalannda dahi Japonlar tarafm • dan fena halde sıkıytmlnuslardır. Meselâ Şimalî Amerikada Japon ampül • leri, oyuncaklan ve sair sanayi mamulâb bunlara mümasil Amerikan mal larun satıbnaz bir hale getirmiştir. Bunu gören Amerika hükumeti dahilî sanayii mahvolmaktan kurtarmak için bu eşyanın gümrük tarifelerini yük seltmeğe hazırlanmaktadır. Halbuki ba hükumet cihan buhramnm izalesi için gümrük tarifelerinm indirümesi esastnı kabul etmişti. tngiltere sanayii, bilhassa pamuklu mensucat sanayü yalnız ecnebi piyasalannda değil Hindistanda, umum tn giliz împ'arâYorluğu memalikınde, hat ta nefsi tngilterede bile Japon sanayii tarafmdan tehdit edilmektedir. Siyasî ve iktısadî işlerde uzağı görmekle tnaruf olan tngiltere hükumeti ahiren Japonya ile Hindistan da dahil olduğu halde umum tngiliz hnparatorluğu piyasalannı taksime mecbur kalmıstır. Buralarda tngiltere ne kadar ihracat yapıyorsa Japonya dahi o miktarda ihracatta bulunacaktır. tngiltere gibi diğer sanayi memleketleri dahi ergeç Japonya sanayii ile uyuşmak yahut iki taraf için yıkım olacak ve sona gelmiyecek bir rekabete girişmek mecbu riyetinde kalacaklardır Japon sanayi esyası ihracatmın son zamanlarda ne müthis bir şekilde arttığını anlatmak için 1933 senesi îhracatı hakkmda nesrolunan istatistik malumafa zikretmek kâfidir. Japonya nm ihracatı geçen sene 1932 senesine nisbetle 80 milyon tngiliz lirası art mıştnr. Japonlar bütün dünya piyasalarma nasd hâkim oldular? Bu usul bütün sanayi memleketleri mütefekkirlerinî çok isgal ediyor. Almanyanm büyük gazetelerinden Hri olan Berliner lllustrirte Zeitung Japon fabrikalarmın imalâtı ve mesai usulleri hakkmda sayani dltkat bîr yaa nesretmistir. Bu yazmm bazı par çalarmı alyorz: Amele kızlar yemeğe başlamadan evuel daa ederlerken 'Japon sanayi eşyattm mahtevi sandıklar meşhur Jozefir Beylkerin gele ceğini evvelden haber alanlar. saat ilerledik çe çoğahyor. Sa ray sineması mf dürü M. Fran kodan, gazete cilerden v* her ^.ere giren bir iki Mel. Jozefin Bc» pişkin merakhdım terin hoşa giden başka bir hay resimlerinden biri lı da seyirci var. Ekspresm, bermutat, rötar yapması kalabahğın zi yadeleşmesine yardım etti. Nihayet tren geldi, durdu. Bir birine hasret çekenler kucaklaşıp öpüştüler. Fakat ortada Jozefin yok. Nerde filân demeğe kalma dan, smema artisti Doğlas Fayr Banks taklidi bıyıklarile, bir genç adam kalabahğa yanaştı ve şu malumatı verdi: Efendim Matmaz«l Jozefm gece bir türlü uyuyamadı. Onun için gteç kalktı ve henüz giyiniyor, nerdeyse gelir. Biraz beklemenizi rica ederim. Bu zata birisi pek haklı olarak şu suali sordu: Peki affedersiniz ama siz kimsiniz? Ben Matmazel Jozefinin ko casıytan (!) Ya!... Adamcağız birdenbire ehemmiyet kesbetti. Evvelâ kimse aldırmak istemezken, etrafmda hemen bir halka çevrildi. «Nerden geliyorsunuz? Neriye gidiyorsunuz?» gibi bazı bey lUc sualler sorulmağa başlandı. Bu esrarengiz bıyıklı genç a«ağı yukan bütün naxarlan kendi üzerinde toplamağa muvaffak olmuştu ki vagonlann birisinden tiren »esi kadar tiz bir kadm sesi yükseldi: Hallooooo... Tabiî bu «e»in Joaefin Beykerîn «esi olduğunu anladnnz. «Hallooo» nidası Duglas brjnklı zatın tstasyonda yapyalmz kalmasmt nraeip oldu. Filfcalrika Irtışırn tiz sesten yaoa çeviren, Jo«efmin vagonuna «aldırıyor Çikolata renkli dilber gelîr gelmez kebap yemiş ve K~stalanmıs (Bunlardan biri açıklık itibarile Türkiyenin ikind köprüs«dür, bir diğeri de inanıknıyacak kadar Sabahm at sekizi. Sir basit vesaitle inşa olunmuştur keci gannda Sıvas, Seyhan ve Siirtte yapılan büyük köprüler Paşar kopritâu Cumhuriyet idaresmin yurdun her kosesine serptiği imar eserlerinden üç büyük köprü daha bitmiştir. Bunlardan Akçaagıl köprüsü Sıvac vilâyeti dahilmde sahile müvazi yük•ek dailar, araşında mahsur kalmıs olan Kelkit vadisi istikametinde bu* lunan Erzincan Şuşehri ve Tokat yolünda, Kelkit ırmagı üzerinde kurulmustur. Bu köprünün insası ile bu mühim yol üzerinde münakalât te min edihnistir. Köprü her biri 35 metre açıklı ğında 2 gözlüdür. Bavstring sistemindedir. Mevkiin uzaklığı ve munta n m yolların mevcut olmaması dolayısile malzeme nakliyatındaki mü • him müfkülâta ve alelhusus Kelkit ırmağının ayak insası hususunda gösterdiği zorluklara rağmen köp • rünün iyi bir surette ikmali Türk mühendis ve işçileri için* büyük bir muvaffakiyet teşkil etmektedir. tkinci köprü Seyhan vilâyeti da hilinde Adanadan Karaisalı kazasına giden şose üzerinde Körkün köprüsüdür. Köprü, Eğlence suyu üzerinde 70 metre açıklığmda tek gözlü olarak yapılmaktadır. Bugünlerde iskelesi almtnak üzeredir. Bu köprü açıklık itibarile memleketimizin i krnci betonarme köprüsüdür. Köp rüyü sarsınhsız bir surette iskelenin üzerinden kurtararak sıkleti kemerlere vermek için başka köprülerde oldusu Etbi iskelenin asasrıya indirilmesi frida tereât edihuaaıiş» İMrada aoahtara konacak •erenler msatasiU kemerlerin «ıçslma» dü+üaülmti»tür. Bu s*yed« köprünün nnAavemeti • nin artman temin edihnia okkcaktav. Üçüncü köprü Siirt vil&yeti dahi. linde, Siirt Diyarbckir yoln ttıermde Pasm köprüsüdür. OrU gözü 51 metre açtklıgR>dadır. Açddık itibarile memleketimizro, S fincü beto narme köprüsü ve yurdumuzun en uzak ve her türlü fennî vesaitten mahrum bir köseslnde meydana getirilmiş mühim bir fen abjdesidir. Fennî sebeplerden kemer imaati kış mevsimine rasgetirilmistir. Bu. mevsimde feyezan ihtimaUn* bina* en iskele nehir yatağında ayak bu lunmıyacak kemer fekHnde tertip olımmuftur. Bu mühim iskele, o havalide matlüp eb'atta kereste bulurvmadığından, 4,5 santimetre kalm * Iığmda ve 4 metro boyunda kalas ' lar çivi ve civataiarla birbirine ek tenmek suretile meydana getiril • mistir. Bü kadar basit vesaitle böyle mühim bir eserin yapıhnası fîmdiye kadar baska hiçbir memlekette gö rüknemistir. Her üç köprü de betoo&rnve oîarak Türk mühendisi ve müteahhit leri tarafmdan yapıhmşör. Her biri memleketin imar ve fen sahasında Cumhuriyet devrmde hıtsule gel« ilerleyişlerin »öze earpacak birer örneâidir. Japon malları neden ucuz? rSon zamanlarda hiçbir devlet Jana kadar kendismden bahsettîr nstir. Japonlarm Mançuri ve Mo q »olistandaki savaşlan ba milletm faatiyetinîn yalmz bir cephesinden ibarettir. Japonlarm bütün dünya piyasalarmı istilâ etmekte olmalan harp savaşlan kadar mühimdir. Japon milleti gayet dar bir sahada yaşıyan ve tenasül bereketine sahip bir miTIettir. Bu milletm yaşaması ve büyümesi fçm ancak iki çare vardır: 1 Yeni ve geniş yerleri zaptet mek. 2 Sanayii teksif ederek ihraca tı arttırmak. ' Japonlar ba çarelerm her ikisine birden müracaat etmiş bulunuyorlar. Zaman da kendilerine müsaade etmiştir. Bütün dünya memleketleri dahilî işleri ve beyneîmflel meseleier yüzünden kanşıkbJc, müskülât, buhran içinde buhınurlarken Japonlar bu gibi gaileierden bmnisbe masun kalmışlardır. Cemiyeti Akvamın yıkılmakta olması, Bh taknn sualler ve eevapkun: Hannmefendi tstanbul hakkında düsüncelermiz? tstanbul hakkmda daşüncelerim mi? Şu kalabalığa baksanıza. Bu alâkadan ve hüsnu kabulden, şüphe yok ki, çok mutehasstsim. Hakkımda birçok yazüar yazıldığım Peştede işittkn. Bazılanra gördüm bile. Burada baBcın beni nasd tanıdığını bilmiyorurn, fa kat İstanbullulan mkisan hayale uğ • ratmaktan korkuyorum. Cok motavazısnıız. Fakat biraz da başka şeylerden bahsederek beyanatranta devam etsenîı... S«e musikiden bahsedeyhn. Ben musikmm her türlüsünü severim. Yalnız klasSc musiki insanı düşünceye sevkeder. Halbuki cazbant büâkis mevcut düşünceleri dağıtır ve msant harekete Japon blnklet fabrîkcianndan hirinin daJıilinden bir maniSara getirir. Binaenaleyh bence cazbant bu,«,.•Hindistantm, Hmdîstam, Bahriahmer günun mus3usi ve zevkidir. cikanşümul iktısadı buhranm, vaktUe sevahüini, sarkî Afrikayı ve bütün ce Nedir ba Amerikalılarin Zenci dünyaya hâkim olan dolan alaşağı et nubt Amerikayı istilâ etnvşlerdir. lere yaptddan? mesi, tngiliz imparatorluğunun kendi Japon sanayi eşyasının ucuz ohna • Aman sormaytn. Bicare ukdaşgaileleri ile meşgul bulunması Japon smm başlıea sebepleri sunlardır: larun orada harap oloyorlar. Fakat yaya cihan piyasalarmı zaptetmeğe 1 Amele ücretmin ucuzluğu. Ben intncamlarraı Avrupada ahyorum. nrsat vermistir. 2 Amelenin ince elişlerinde ga • Nasd? Bu sayede Avrupa ve Amerika yet mahir bulunması. Ara sıra bana âşdt olan beyac nayii Japon rekabeti karşısmda izha 3 Bîr işçinin birçok makineleri 1a zuhur ediyor. Hiçbirisine yüz ver • n aczetmistir Hiçbir memleketin sa kullanabilmesi. miyor ve dehşetli zulüm ediyorum. nayii Japonya sanayii ile rekabet ede Bravo Matmazel! 4 Amelenin ve bahusus kız amemiyor. Çikolata renkli Matmazel kendisini lenin fabrikalardaki pansryonlarda yîJapon bisikletleri bugün Amster bekliyen otomobile bmdi ve oteüne yip icmekte ve yatıp kalkmakta olmadamda 12 marka (beş Türk lirası) sagitti. lari. Bu suretle hem vemekten, hem tılıyor. Japon ampülleri Avrupada 5 de vakitten tasarruf edilmesi. fenik (yüz para) dır. Matmazel Jozefin Beykerin Saray siJapon kızlan üç dört sene fabrika 1926 senesinde otuz milyon ampül nemasmda ilk süvaresi pek parlak ollarda çalısarak para artttrdıktan sonra satan Japonya 1932 senesinde iki yüz muştur. Bühassa artistm: evlenmektedhler. Bu yüzden ameleüelli milyon ampül ihraç etmiştir. Ja Benim îki aşktm var, Biri memleketim, öteki Paris. ğe rağbet çok fazladır. ponlar lâstik ayakkabı sanayiinde tn Diye başlıyan en meşhur sarkısı cok 5 Japon fabrikalannda amele giltere, tsveç ve Amerikayı sarsmış beğenilmiş ve uzun uzun alkislanmışpansiyonlan gayet temiz tutulduğun lardır. Bir çift çizmeyi 3 marka (yüz br. Yalnız Matmazel Jozefkı % gel • dan amelenin sıhhati mükemmeldir. kusur kuruş) satmaktadnlar. diği gün şehirde çok dolasmış, ve bilAmelenin gece derslerine mahsus sa • hassa bir sokak kebapçısutdan kebao Japonlar sellüloit eşya sanayiinde lonlan, jimnastik ve oyun yerleri var • de cihan piyasalannm çoğunu ellerine yemiştir. M'desî Avrunanm haslannns yemeklerinden baska bfrşey trörmemiş dır. He> pansiyon binasmm etrafmda almıslardır. olan Jozefin bvmdan sonra birdenbîre güzel bir bahçe mevcuttur.» Japonlar şimdiden Çini, Felem«*nk hastalanmış ve ilk temsîl verece5\ ak şam sa^neye 39.5 derece atesle çık nnştır. Bu yüzden bîrinci ak«s>mı oek neş'eli olmıvan Jozefm gene bir tek milletini müdafaaya boş yeri bulumnıvân Sarav sinemasmı kat bu maatteessüf bfzim elimizd'e hazırlanmazsa o hükumet milletine alkutan çın çtn Bttürmüstür. değildir. Eğer Japonyada makul sihürmet ve riayet etmemiş olur. Ben» yaset muzaffer olursa iki memle ket iyi bîr anlaşma içinde yaşaya • ce Sovyetlere tecavüz etmek Japonya için şuurlu bîr hareket olmıyacakbilirler. Maamafih biz harpçu untır. Japonyanın iktısadî vaziyeti pek Senelerdenberi büyük itina ile tersurların makul siyaseti arka plâna parlak değiîdir. Gerek Korada ge • tip edilmekte olan ve mevsimin en atabileceklerinden korkuyoruz. Harekse Mançuri ve Çinde zayıf nok • parlak ve nezih balosunu teşkil ekikî tehlike işte buradadır ve buna talan vardır. Bundan başka Japonya den (Meşriki Âzam balosu) 8 şu • karşı hazırlıklı bulunmak mecbu riyetindeyiz. böyle bir macerada diğer devletle bat 1934 perşembe akşamı (Makrin yardımnıa da pek güvenemez.» sim) salonlarmda verilecektir. Bir hükumet tecavüz ethlikesini Bursa soyguncularının muhakemesı SovyetJapon harbi muhakkak mı? \ Törkiye Meşrıkı Âzamı balosu Bursa soyguncularının, Bursa Ağırceza mahkemesinde muhake melerine başlandığını yazmıştık. Şerirlerin ilk muhakemesinde çok kalabalık bir halk kütlesi hazır bulunmuştur. Yukarıki resimlerden üstteki Bursa Ağırceza mahkemesi ht *\ yeti, aşağıdaki şerirlerden bir kısniını muhakeme esnasmda göst« mektedir.