Katalog

inci cüzü çıktı .0 0 NO. 0 4 ö l u umhupiyet Telefon. Başmuharrir: 22366 Tahrlr müdürü 23236, Idare müduru 22365 Matbaa: 20472 Hayat Ansiklopedisi ISTANBUL CAĞALOĞLU Telgraî ve mektup adresi: Cumhuriyet, IstanbuJ Posta fcutusır Istanbul No 246 Q|jniarteSİ 20 KâniinUSdfflİ 1934 Büyük bir kütüphaneyi bir arada evinize gefiren M faydalı eserdir. Her evde bir fane bulunmak lâzımdır. Toprak ziraat Siyaseti astamonu meb'usu ve Gazi çiftliği müdürü Tahsin Bey ar'kadasımızın Hâkimiyeti Milli yede çıkan Agrarpolitik unvanlı bir yansmdan bahsedeceğiz. Tahsin Bey, bu yazısaıda Agrarpolitikin ehetnmi yetini ortaya koymak istiyerek esash mütalealara girişmis ve toprak ziraat siyasetini muhtelif kuımlara ayırdıktan sonra hepsinin bir arada nazari dikkate almmaH lüzumunu ilerî sürmüştür. ...Benim bu yaznnda «toprak ziraat siyaseti» dediğim Agrarpolitiki Tahsin Bey, kâh bu almanca ismile yadet • mekte, kâh ona ziraat siyaseti demektedir. Hakikati halde lisanımıza bu tabirin tam ilmî manasile karsılığı henüz geçmemistir. 1931 de o vakitki tktısat Vekili Mustafa Şeref Beyin arzmu iizerine tercüme ettiğun Filipoviçm mes • hur Agrarpolitik kitabına birçok ziraatçilerle göriistükten sonra «ziraatte toprak siyaseti» unvatum verraistim. Bugün tercih ettiğim tsmi yazuna un • van koydum. Bashbaşma bir üım ha • line gehniş olan toprak ziraat siyaseti ile Politique agricole dediğimiz ziraat siyaseti arasmda fark olduğuna şSpbe yoktur. Ziraat siyaseti daha umumî bir ifade olarak toprak ziraat siyasetini de içme alabüir. Fakat, toprak ziraat siyaseti bütün ziraat siyasetini ifade ede raez. Ziraat siyaseti ile biiyük bir alâ • ka»ı ve rabıtan vardır. O kadar ki; bir ziraat siyaseti olmakstzm Agrarpo * litik dediğimiz toprak ziraat siyaseti olamaz. Bu dhetle, Tahsin Beyin her fld siyaseti biribirme bağh görmekte hakkı vards. Hatta, Agrarpolitik için yalmz ziraat siyasetinin mevcüdiyeti de gil, ayni zamanda muhakkak bir de ikhsat siyaseti bulunması lâzımgeldi ği düsünüHirse Tabsin Beyin bunlan biribirine baglamaktalri uticali kolay . ca anlaşılir. Fakat, roevzuumın Agrarpolitik ümi olduğundan ziraatte topra£a ait ne kadar meseleler varsa onlan bir arâya toplayıp tetktk etmek ve ona göre bir siyaset kurmak zaruretidir ki gerek Tahsin Beyin bahsettiğimiz ya • zuına ve gerek tercüme ettiğim Filipoviçin naeshur khabma esas teskil et mistir. Diğer cihetten; Tahsin Bey yazmnda diyor ki: «Bizde arazi işleri siyasî, içtimaî mevzu obnaktan ziyade teknik isierin tanzimi noktasından mütalea • ya bihakkm değer mahiyettedir.» Fa • kat, biraz aşağıda da «arazide tasar • nrf, veraset, taksim, icar, ortakçı, yancı meseleleri halledilip salim bir hale konubnadıkça (yani: tçtimaî cihetleri haDedilmedikçe) teknik sahada yapı • lacak en yüksek müesseselerin verim leri bundan beklenilen neticeleri ver • mekten her zaman uzak kalacaktır.» diyor. Agmrpoütik ilminin sahifeleri îse tekmil bu meseleleri içine alnnshr. Orada devletin ikhsat ve ziraat siyaset • Ierinden ne kadar endise ediüyorsa arazi müHdyeti, taksimi, hürriyeti meselelerile ziraatte teknik terakkileri temin eden hiikumet tedbirlerine ve devletm müdahalesi sayesmdeki terakkOere de o kadar biiyük yer verilmektedir. Tahsm Beyin arazideki içtimaî me • seler ile teknik meseleleri takdhn ve tehir etmesi memleketimrrin halme göre bir mütalea eseri olsa gerektir. Zira, fnrasmı da biliyoruz ki; Agrarpolitik kendisî kadar millî bir iktısat tasavvur edilemiyen bir ziraat iktısadıdır ve mutlaka millî bir ikhsattn*. Ne Almanyanm Agrarpolitiki bize, ne Fransa nınki Aimanyaya benziyebilir. Her memlekette toprak mülkiyeti, taksimi, nurrîyeti ayn ayn manzaralar goster mektedir. Her yerde îstihsal teşkilâh başka baskadır. Halbuki, toprak ziraat sryaseti toprağm içtimaî, ikhsadî vaziyeti ile doğrudan doğruya mesgul olmakla beraber o topragın istihsal teskilâtfle de o kadar alâkadardır. Ayni zamanda, bir memleket topragının ziraatini alâkadar eden bir meselenin diğer memleketi ayni derecede alâkadar etmesi veya hiç etmemesi nrâmkündür. Ziraat iem yapılan top rak icarlannın Fransada, Almanyada, Türkiyede baska baska ehemmivetî vardır. Fakat, bunua yanmda bu ilimde de bazı umumî esaslar mevcuttur. Arazide mülkiyet meselesi bu meyandadır. Nitekim; baskası nam ve hesa bına ziraat yapılmasmm pek te unmı Tnilestirilecek bir usul olmadıgmı, ve ıtraatin ancak herkesin kendi hesabı na yapabilecegî îşlerden oMugunu ta • rih vak'alarile ve tecrübelerfle biliyo « ruz. Tecrübelerin ve nümunelerin de umumilestirflemiyeceğini söyliyelim. Zeriyatta fertlerm birlesmesinde faide Hiikumet menediy or ama Celâl Bey bugün Demir sanayii 10 milyon nümayişler berdevam! tetkikata başlıyor lira sarfile kurulacak • • . •^ . • » ^ ^ . , , Sivilengraddaki nümayiş İktısat Vekili Izmîrde 5 senelik program etrafında tetkikat Bulgar Dahiliye müsteşarı, Sivilengrada giderek tahkikat yaptı, mes'uller cezalandırılacakmış! Sofya 19 (Hususî) Trakya Ce miyeti kongresinin hududumuz üzerinde ve hiikumet merkezinden müsaade almmadan toplanması üzerine Sivilengrad (Mustafapasa) kazası kaymakamı Penü Trandafilof Dahiliye nezareti tarafından çekilen bir telgrafla azledilmiştir. Kaymakam, kongre müsaadesinin Hasköy sancağı mutasarrıflığı tarafın dan verildiğini iddia etmektedir. Dahiliye nazm Girginol, tahkikaU müstesar Panitsayı memur etmiştir. Gospodin Panitsa, Hasköy ve Svilengrada giderek tahkikat yapmıstır. Tahkikata göre, Trakyalılar kon • gresi için Utida, aym 3 ünde verilmif ve kongre de 14 ünde açılmısbr. Kongrenin Svilengradda nasıl top lanabildiği Basvekil M. Musanofa sorulmus, Basvekil su cevabı vermîştv: « Bu hususta henüz manımatım yoktur. Fakat müsaadeyi veren ka • bahatli kim ise azledilecektir. Merke • zi hükumetten müsaade almmadan bu gibi toplantüara müsaade verilmeme li idi. Memleketin zararma olan ha • reketlere meydan vermiyeceğiz. Bu gibi hareketlerile memleketin lehinde calıstıgmı zannedenler çok aldanmaktadırlar. Bilmem ki bunlar daha ne kadar basnna belâ olacaklar!..» Trakya Cemiyeti idare heyeti, tahkikata memur edilen Panitsaya kon Üzüm satışları için bir teşekkül viicude getirilecek Izmir 19 (Hususî) iktısat Vekili Celâl, Ziraat Bankası umutn müdürü Kemal Zaim, Ostnan zade Hamdi Beylerle maiyetlerindeki zevat dün ak«am buraya geldiler Vekil Bey, Alsancak istasyonundan itibaren bütün güzergâhta hükumet er kânı, kredi ve satıç kooperatifleri azalan, müstahsiller ve halk tarafından hararetli bir surette selâm lanmış, hetnen her istasyonda trenden inerek tezahüratta bulunan is tikbalcilere tesekkür etmis ve kendilerile görüsmüştür. Halkm bu çok samimî tezahüratı Celâl Beyin sahsı için beslenen hürmet ve sevgi kadar müstahsil halkın uğradığı zararlan, müskülâtı hafifletecek esaslı tedbirler derpis eden Cumhuriyet hükumetine karsı hissedilen fükranın bariz bir ifadesi halinde idi. Filhakika cereyan eden bütün muhavereler, tnüstahsillerin ve diger alâkadarların, hükumetin ihracatı teskilâtlandırmak hususundaki ta • «Avvurlan etrafında vaki nesriyatı büyük bir alâka ve sevinçle nasıl günü gününe takip ettiklerini gösteri yordu. Vekil Bey gelirken güzergâhta yaptıği ilk temaslardan çok müsait intibalar almıs ve düsünülen teşki Mabadi 3 Sncü tahifed* Bu yekunun demir için 6 senede harice verdiğimiz paraya tekabül etmesi cesaret verici bir neticedir Bulgar elçist M. Antonof grenin bir aydanberi bura gazetelerinde toplanacağı ilân olunduğunu ve buna hiikumet merkezince mümanaat edilmediğini bildirmek istemis, fakat Panitsa tarafından kabul edilmemiş • tir. Gospodin Panitsa buraya dönerek Dahiliye nazın Girginofa Trakyalılann k»nnr>es; hakkında maJumat vermıştır. 16 tarihli Utro gazetesine tstanbuldan verilen bir telgrafnamede, Türk hükumetinin Ankaradaki Bulgar elçisi (Mabadi f* mct tahifede) Biiyük demir sanayii fabrikalarından birinin dahtli manzaratt Ankara (Hususî) Sanayi pro gramı etrafındaki neşriyat ve beyanattan sonra tazeliğini ve ehemmiyetini hiçbir zaman kaybetmiyecek olan bu mevzua avdet ederek programm derpiş ettiği muhtelif sanayi subeleri hakkında biraz derinleştirilnris tetkitlerde bulunmamn umumî efkân memleket mese leleri üzerinde daha »yade tenvire medar olacağı şüphesizdir. Bu kibarla program mevzuunu tekrar ele alarak Mabadi 6 ıncı aah;/ede SovyetJapon harbi Bulgar Kralı Bükreşe gıdiyor, Bulgaristanın misak? muhakkak mı? girtnesi tekrar konuşulacak, fakat ümit yok gftr Bükres 18 (A. A.) Bükres muhabiri mahsu sumuzdan: Haber aldığuna göre, Bulgar Kralı Bo ris HazHetlermin gelecek perşem be gönü Bükreşe gelerek Romanya Kralı Karol Hazretlerini ziyaret ve kendikrile mülâ katta buhmacak lanndan Rumen bükumeti resmen haberdar edihros tir. Bulgar Kralı na bu seyahatte; Bulgar Basvekili M. Muşanof re Balk an mısakı k 100 paraya bir amp' !, 1 liraya bir çift çizme • .^« «^^ : Japonya dünya sanayiinın mahvına yürüyor, bütün Avrupa ve /nıerika endişe içinde! Stalin Yoldaş mühim beyanatta bulundu Paris 16 (A. A.) «Üma nite» gazetesi M. Stalin tarafın dan 25 kânunuevvelde Nevyork Taymis gazete «ine verilen be yanatı nesret mektedir. M. Stalin bilhassa Japonya hakkındaki su ale verdiği ce Stalm vapta demisth* ki: « Biz Japonya ile iyi müna»ebetler idame etmek istiyoruz. FaMabadi S inci aahifede fakat edecektir. Bu 3ulgotr Kral ve IÇfdiçen. Sofya istasyonunga ziyaret dolayısfle elyevm Sinayada bu ] lunan Romanya Krah, çarsamba günü Bükreşe gelecek ve perşembe günü Bulgar hükümdannı kabul ettikten sonra cuma günü kendisüe beraber Smayaya gidecektir. tki hükümdartn ve bu arada Rumen ve Bulgar hükuraet ricalmin temaslan, Sinayadaki Peles sarymda vukua gelecektir. Bulgar Kralı ve Başveküinin Bük • reş seyahati münasebetile elyevm Ce nevrede bulunan M. Tituleskonun ge • lecek hafta zarfmda buraya avdeti mukarrerdir. Salâhiyettar Rumenl mehafilmde Bulgar Kralı Boris ve Bulgar hükumet ricalile yapılacak temaslarm, kendi lerini imzası yaklaşmış olan Balkan misakına işltirake îkna etmek için yeni bir vesile ve fırsat olacağı beyan edil mekle beraber, Bulgar politikasma hâkim olan sivasî ve pisîkolojik amilleri bilen mahfiller, bu yeni sevahatin Bulgarları. Balkan misakma ^irmeğe ikna edeceği nokta*;ında cok ümitli görünmektedirler. Bu noktadaki bedbinlik, ^w ..,...,„ ^». „.„.. . . sonw dört av zarfmrla Bulear Kralı ve göriilemediği halde köylülerin topraklarını ve mahsullerini hazırlamak ve satmak için sirketler kurmalarında en makul bir yol bulunduğu bu ilim kitaplarmda gördüğümüz umumî prensip • lerdendir. Ziraat iktısat ilminden bas ka birsey olmıyan (Agrarpolitik) meselelerinin memleke>imizde bütün ha • raretile ortaya çıkmasından şüphesiz memnun olmıyacak bir iktısatçı, bir ziraatçi tasavvur edemem. Tahsilmi Almanyada yapmıs, ve isin başına geçtiği gündenb>eri Ziraat Vekâletine can vermiş olan kıymetli Jozefin Beyker Çikolata renkli maruf YÖVÜ artisti IstanbulçU Japon oyuncak fabrikalarından bir kb'şe Japonya, karadan Sovyetlere, de nizden de Amerikaya karsı harbe hazolanmakta obnast yüzünden son zamanlarda bütün dünyanın nazari diknm japon ampül fabrikalannda tecrabe lâboratuvarı katini üstünde toplıyan bir memleket olmuştur. Japonyanm endise ve telâ* uyandıran hareketi yahuz yaptığı harp Mabadi S inci sahifede • > ımıııııınnıı.ııınııııınıımnnııınınııımıımıiMiı. ,,,!imm..HiıımıımHmıııımnıınınımımıııııııuınımı G. Saray Vefayı da yendı Nihat oynamadıgı halde maç sarı kırmızılıların hâkimiyeti altında geçti ve 2 1 Gs. kazandı Gdzetemize şayam dikkat beyanatta bulunan Romanya sefiri Af. Karp Bulgar ricalile yapılan muhtelif temaslardan Balkan devletlerinin toplu bir Mabadi 4 üncü sahifede ııııımmmımııı»'" uııııtımmımmiiHin MnmMÎım<mMiİMiMiıiMiniıiîinMnNiıuıınıııııııımıııııııııııııııııııııiMiıııııııııiHiııııııııiıı Veldlimiz Muhlis Beyin pek iyi bildiği v « i ! . u M..K1!. Rpvin nek ivi bıldıgı bu meselelere büyük bir ehemmiyet verdiğine de vâkrf olduğumuz için çok ümitliyiz. Fakat, tam millî bir ilim halinde bu meselelerin tetkiki için evvelâ hiç ol mazsa memleketimizde bir toprak ziraat anketine, ve ziraat tahririne ihti yaç vardır. Ancak, bu yapıldıktan sonra Tahsin Beyin bahsetmek istediği f mevzvJarm münakaşasuıdan bir faide çıkabilir. t«stanbul meb'usu ALÂETTİN CEMİL .».*fin Beykerin Sırkect ıstasyonunda alınmış bir resmi Dünyanın en meshur rövü artist Ierinden Jozefin Beyker evvelce haber verdiğkniz gibi, çarsamba sabahı sehrimize gelmistir. Fransadan harice nadiren çıkan çikolata renkli dilberin Istanbula gelmesi epey alâka ile karşılanmıs, ruhaf sarkılarını plâklarda dinlemis, resmini gaze • telerde, hareketlerini filhnlerde görmüş olan tstanbulluları Sirkeci ganna koşturmu^tur. Matmazel Jozef inin ilk müsameresîne ve istikbaline dah tafsilâtı beşinci sahifemizde bulacaksınız. Galatas&ay Vefa maçının ikinci devresi Galatasarav Vefayı stkıttırırken Fener de Süleymaniyeyi 80 mağlup etti Dun güzel bir havada Hk maç larına devatn edilmiştir. Taksim stad yomunda Galatasaray Vefa, Kadıköyünde de Fenerbahçe Süleyma niye takımları karsılaşmışlardır. G* latasaray, Vefayı 21, Fenerbahçe d« Süleymaniyeyi 80 mağlup etmişler dir. Mabadi *4 üncü sahifed*