24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

C S Yrd. Doç. Dr. Bilgin ÇELİK DAÜ, Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü TRATEJİ 9 Balkanlar’da yeni bir devlet... Karadağ’ın seçimi bağımsızlık K aradağ, Osmanlı egemenliğinden ayrıldığı 1878 tarihinden beri varlığını dış destek veya ortak sayesinde sürdürebilmiş küçük bir Balkan ülkesi olarak yeni bir döneme girme hazırlığı içinde. 21 Mayıs Pazar günü 629 yabancı, 2771 yerli gözlemcinin görev aldığı Karadağ bağımsızlık oylamasında 484.718 vatandaş 1117 seçim sandığında oy kullandı. Seçimlere katılım oranı yüzde 86.3 gibi oldukça yüksek bir oranda gerçekleşti. Karadağ halkı, referandum ile tercihini bağımsızlıktan yana kullandı. Bağımsızlığın kabulü için gerekli olan yüzde 55’lik barajı kıl payı aşan bağımsızlık taraftarları yüzde 55.4 oya ulaştılar. Böylece Karadağ, 1918 tarihinde yitirdiği bağımsızlığına yeniden kavuştu. platformda bağımsızlıkları tanınmış bu iki ülkenin birlik kurmaları." Bu birlik; ortak pazar, ortak para birimi ile savunma ve dış politika alanlarında işbirliğini öngörüyordu. Bir başka deyişle Karadağ, evlenmeden birlikte yaşamayı önermişti. 2005 yılı başında ise Karadağ, Sırbistan'a resmen ayrılık önerisinde bulunmuştu. Karadağ Devlet Başkanı Filip Vuyanoviç ile Başbakan Milo Djukanoviç tarafından imzalanan bir taslak belgede, ''şu anki birlik fonksiyonsuz, kurumları yavaş işliyor ve etkisiz'' şeklinde eleştirilere yer verilmişti. Djukanoviç, Sırbistan'ın geçmişin milliyetçilik meseleleriyle ve Kosova problemiyle uğraşması yüzünden, Karadağ'ın AB'ye girme çabasını sekteye uğrattığını düşünmekteydi. Sırbistan kamuoyu ve özellikle milliyetçiler, Kosova ve Karadağ ile ilgili gelişmeleri endişe içinde izlerken kendilerini uluslararası bir komplonun kurbanı gibi görmeye başladılar. SEÇİM ÖNCESİ SÜREÇ Bağımsızlığını kazandığı 1878’den sonra, uzun süre Rusya’nın koruması ve desteği sayesinde ayakta kalmayı başaran Karadağ, daha sonra Sırbistan ile birleşerek (1918) "İlk" Yugoslavya içinde yer almış, 1945 sonrasında ise "İkinci" Yugoslavya Devletini oluşturan 6 cumhuriyetten biri olarak varlığını federal yapı içinde korumuş ve 1990’larda Yugoslavya’nın dağılma sürecinde ise federasyondan ayrılan diğer cumhuriyetlerin aksine Sırbistan ile birlikte hareket ederek Yugoslavya’nın kalan bakiyesi ile 1992’de "Yeni Yugoslavya"yı oluşturmuştu. Karadağ’da, Miloseviç yönetiminin düşmesinden sonra bağımsızlık sesleri yükselmeye başlamıştı. Ancak AB, Karadağ bağımsızlığının Sırp milliyetçiliğini daha da körükleyeceği ve Kosova başta olmak üzere diğer sorunları derinleştireceği düşüncesi ile arabuluculuk görevi üstlenerek iki devleti yeniden bir çatı altında birleşmeye ikna etmişti. 2002 yılında sağlanan antlaşma ile iki devlet arasında daha gevşek bir birlik oluşturulması için karar alınmış ve hazırlıkların tamamlanmasından sonra Şubat 2003’te "SırbistanKaradağ" devleti kurulmuştu. Kabul edilen anlaşma ile üç yıl sonra iki cumhuriyetin de bağımsızlık referandumu yapılabileceği öngörülmüştü. Karadağ geçen süreç içinde bağımsızlık yolunda belli adımlar da atmıştı. 12 Temmuz 2004 tarihinde Karadağ Parlamentosu’nun yaptığı oylamada yeni bir bayrak, milli marş ve ulusal gün seçilmesi bağımsızlık isteğinin açık göstergesiydi. İki ülkeyi yeniden birleştirmede önemli bir rol oynayan AB’nin Eylül 2004 tarihinde Karadağ ve Sırbistan ile iki ayrı ekonomik ek belgesi olan tek bir İstikrar ve Ortaklık Antlaşması imzalaması, AB’nin iki devleti AB üyeliğinden önce birbirlerine entegre etme çabalarının işe yaramadığını gösteriyordu. AB’ye üyelik sürecinde Sırp yetkililerin savaş suçlularını teslim etmekte acele etmemesi Karadağla olan birliğin parçalanmasını hızlandırdı. Karadağ’da yapılan referandum sonucunda seçmenlerin yeterli bölümü bağımsızlığı seçti. Özellikle Miloseviç’in hücresinde ölü bulunması Sırp milliyetçilerinin tepkilerine neden oldu. Bu anlamda Yugoslavya dağılırken Sırplar BosnaHersek ve Kosova örneğinde olduğu gibi hem bir travma yaratan hem de gördüğü uluslararası tepki sonucu kontrolündeki bölgeleri teker teker yitirerek ciddi bir travma yaşayan etnik unsur olarak dikkat çekmektedir. Bu açıdan Karadağ’ın bağımsızlık kararı önemli bir kırılma noktası olacaktır. Referandum öncesinde Karadağ halkının ciddi bir bölünmüşlük içinde olduğu konusunda çeşitli yorumlar yapılmaktaydı. Hatta bu bölünmüşlüğün 1918 yılında Karadağ’ın Sırbistan’a katılması için yapılan seçimlerden kalan bir tarihsel arka planına dikkat çekilen yazılar yayınlanmıştı. Nisan 2001 seçimleri, bu bölünmüşlük tablosunun bir başka örneğini veriyor. Bağımsızlık yanlısı Milo Djukanoviç’in "Karadağ İçin Zafer" koalisyonu seçimleri bağımsızlık referandumu Birliğin son Devlet Başkanı Boris Tadiç Karadağ’daki sevinç gösterilerinden... AYRILIK İŞARETLERİ Daha 2000 yılında Djukanovic Sırbistan’a bir anlaşma teklif etmişti: "Öncelik bağımsızlık ve hem Sırbistan hem Karadağ için uluslararası hukuki kişilik. İkinci olarak önerimiz, uluslararası
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear