Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
4 C S S TRATEJİ R adikal İslam, ideolojik düşmana dönüştürülüyor… ABD’nin Irak stratejisi ‘Savaşlar silahla yapılır, ancak askerlerle kazanılır...’ General. George S. Patton Em. Tuğg. Nejat Eslen ydulardan yönlendirilen, uzak platformlardan atılan gelişmiş akıllı mühimmat ve teknolojinin en gelişmiş silah sistemleri ile desteklenen, bilgi savaşı yetenekli ABD dijital birlikleri, Irak’a girişlerinden bir süre sonra savaşmadan Bağdat’ı ele geçirmişti. Irak Ordusu’nun büyük bir kısmının direniş göstermeden savaş alanını terk etmesi, ABD birliklerinin hızla ilerlemelerini kolaylaştırmış; Bağdat’ta Saddam’ın heykelinin devrilmesi ile birlikte, 1 Mayıs 2003 tarihinde Başkan George Bush, gururla Irak’ta görevin tamamlandığını açıklamıştı. Güneyden, Bağdat istikametinde tek bir hat üzerinde hareket eden ABD birlikleri manevra yapamadığı ve bu nedenle de savaşın değişmez kuralı olan düşman silahlı kuvvetlerini ‘yok etme’, yani ‘artık savaşamayacak duruma getirme’ eylemini ihmal ettiği için dağılan Irak Ordusu’na mensup savaşçılar kısa bir süre sonra asimetrik eylemlerle direnişi başlattı. Oysa, planlarını direniş olmayacak varsayımına dayandıran ABD birliklerinin Bağdat’ın ele geçirilmesinden sonra ne yapacaklarına dair ne planları, ne de direnişçilere karşı uygulanacak istikrar harekatı için eğitimleri, doktrinleri ve yetenekleri vardı. Bu nedenle de ABD birlikleri direnişçiler karşısında zorlandı ve Irak’ta U addam Hüseyin’in heykelinin Bağdat’ta devrilmesiyle Irak harekatında zafer ilan eden Bush, 30 ay sonra açıkladığı zafer stratejisinde radikal İslam’ı komünizmden boşalan düşman yerine koymaya başladı. Bu yönde kavramlar dile getiren Bush, İslami radikalizmin, ‘militan cihadı’ veya ‘İslamofaşizm’ ideolojilerini benimsediğini savunuyor. ABD’nin yeni dönemde islamla çatışarak politik hedeflerini gerçekleştirmek istediği görülüyor. Internatıonal Herald Tribne 8 Aralık istikrar hala sağlanamadı. Stratejik vizyon darlığı I rak ile ilgili askeri stratejisini 1991 Kuveyt Savaşı esaslarına göre geliş tiren ABD’nin, hangi şartlar oluştuğunda Irak’tan çıkılabileceğini tasarlayan bir ‘çıkış stratejisi’ni (exit strategy) de kapsayan ve tüm askeri ihtiyaçları karşılamaya yönelik bir askeri stratejisinin olmadığı görülmüştü. Ayrıca, ABD’nin işgal edilen Irak’ta, direnişçilerin mukave metini karşılamayı, ülkenin yeniden yapılandırılmasını (devlet inşası), ekonominin canlandırılmasını, alt yapının yeniden inşa edilmesini de kapsayan bir büyük stratejisinin olmadığı da anlaşıldı. Stratejik sanat, geliştirilen stratejinin uygulanmadan önce uygunluğunun (hedeflerin elde edilmesiyle amaçlanan sonuçların sağlanıp sağlanamayacağının), mümkün olup olmadığının (mevcut imkanlarla hedeflerin elde edilip edilemeyeceğinin) ve kabul edilip edilemeyeceğinin (maliyetin elde edilecek sonuçlara değer olup olmadığının) sorgulanmasını gerektirir. ABD’nin Irak stratejisinin bu kriterler ışığında değerlendirilmesi halinde mevcut kuvvetlerle, amaçlanan sonuçların sağlanamadığı, mevcut güçle hedeflerin elde edilemediği ve maliyetin çok yüksek olduğu görülmektedir. Bu nedenle de stratejinin yetersiz olduğu ve amatörce hazırlandığı da anlaşılmaktadır. Nitekim, Başkan George W.Bush’un, 1 Mayıs 2003 tarihinde Irak’ta görevin tamamlandığını ilan etmesinden otuz ay sonra, 30 Kasım 2005 tarihinde, Irak ile ilgili olarak hazırlanan ilk kapsamlı stratejiyi, ‘Irak’ta Zafer İçin Ulusal Strateji’ başlıklı ABD stratejisini açıklarken, ABD’nin stratejik vizyonunun ne kadar dar, hazırlıklarının ise ne kadar yetersiz ve plansız olduğu bir kez daha anlaşıldı. Yeni açıklanan büyük stratejiye göre Irak’ta tüm unsurların politik gelişime katkılarının sağlanması; politik alt yapının yeniden inşa edilmesi; farklı kültürlerin ve çıkarların uzlaştırılması; etnik, dini ve mezhep farklılıklar arasında uzlaşma sağlanması; Sünni, Sad ? 13 Aralık Bağdat The Independent 21 Aralık