25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

•••feffc UMHURI YET'IN ^**^mmi^m^*&r*ı ^ tmm » " • • •*' • • • ^••^r , M ^ l ^ M^ J .^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ J ^ ^ ^ ^ ^ M^^••11I •! • • • • ! ••• I ^ IZMIR'İ .^ ^ ^ " ^ " * . . . car Tevfik ve Hüseyin Saadettin Aral gibi değerli hocalardan aldığı derslerle daha da kuvvetlendiren, 1925 yılında Maarif Vekâleti'nin açtığı sınavı kazanarak Paris'e burslu olarak gönderilen Adnan Saygun, Klasik Batı müziğinde yapıdar vermiş besteci, halk kültürü ve sanadarı araştırmacısı, etnomüzikolog, eğitimci, düşünce adamı ve yazar kişiliğiyle Türk müzik tarihinde saygıdeğer yerini almış bir duayendir. I. Beyler Sokağı'ndaki Milli Sinema'da filmlere piyano ile müzik eşliği yapmanm yanı sıra, gişede bilet satmak, projeksiyon yönetmek gibi sinemanın diğer işlerine bakarak çalışma hayatındaki ük iş deneyimini 13 yaşmda yaşayan Saygun, mutlaka bir meslek sahibi olmasını isteyen babasının tüm endişelerine rağmen müzikten vazgeçmemiş, babasının ve arkadaşlarınm onu bir meslek sahibi edindirme gayretleri sonuçsuz kalmış, bir yıl içerisinde 1520 ayrı iş yaptıktan sonra nihayet babasma nota ve kitap satabileceği bir dükkan açtırmıştır. İzmir'de Beyler Sokağı'nda açılan bu dükkâna piyanosunu da getirerek istediği dünyaya kavuşan Saygun, günlerini sabah yedide gittiği dükkânında gece yarılarına kadar piyano çalarak, gelenlere ne is terlerse yok deyip piyanosunun başından kalkmayıp seslerin arasında kendi müziğinin ışığmı yakalamaya çalışıyordu. O'nun bu hali, "Bunun kafasını kessen, içinden Wagner'in kanı çıkar" diyen Hocası İsmail Zühtü'nün sözünü doğruluyordu. İzmir Lisesi'nde öğretmenlik yaptığı sırada aynı zamanda Milli Kütüphane'de çalışan Saygun, burada müziğe olan doğal eğilimi nedeniyle müzikle ilgili başka bir uğraş edinir, kitaplıkta müziğe ait ne varsa tarayıp bir yıl içinde 31 ciltlik La Grande Encyclopedie'deki tüm müzik maddelerini çevirip bunları 6 ciltlik bir kitapta toplamanın dışında Wagner, Richter ve Jadossohn gibi önemli müzisyenlerin kitaplarını tercüme ederek müzik alanındaki özverili çalışmalarını farklı bir alanda sürdürür. 19 yaşında lise öğretmenliği görevi sırasında tek esin kaynağı Schubert'in 8. bitmemiş senfonisini tekrar tekrar dinleyip hiçbir enstrüman bilgisi olmadığı halde ilk senfonisini yazan Saygun'un devlet bursuyla Paris'e gönderilmesi müzik kariyeri açı Âclnan Saygun Küitür Merkezi'nin İnşaat çaiışmaları tüm hızla sürüyor. smdan bir dönemeç noktası olmuş, burada bir taraftan en çok ilgilendiği Bach, Bethoven ve Wagner gibi bestecilerin yapıtlarıyla beslenirken, diğer taraftan yabancı bir küitür ortamınm bütün cazibesine rağmen konservatuvardaki öğretmenlerinden "Eugene Borell'in "Bu eserde senin memleketinin havası var, bunu hep muhafaza etmelisin" şeklinde hakkında yorumda bulunduğu "Divertimento" adlı yapıtını kendi öz benliğinden kopmadan bestelemiştir. Yurt dışında aldığı öğrenimden sonra 1931 yılında Türkiye'ye döndüğünde hem sanatçı hem de müzik eğitimcisi olarak çok değerli hizmetler veren sanatçı, Musiki Muallim Mektebi'nde hocalık görevini sürdürürken 1934 yılında Atatürk'ün isteğiyle İran Şahı'nın Türkiye'yi ziyaret edecek olması nedeniyle köklü bir geçmişe dayanan İran ve Türk kar 88
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear