23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

C SPOR FUTBOL 7 NISAN 2009 SALI T eknik direktör Fatih Terim yönetimindeki Ulusal Futbol Takımımız iki İspanya maçında da başarısız sonuçlar alınca hocaya karşı intikam ateşiyle yanıp tutuşanlar adeta ortalığı yangın yerine çevirdi. Hiç kuşku yok ki hedef tahtasına konulmak istenen isim Fatih Terim... 2008 Avrupa Şampiyonası sırasında teknik direktör Fatih Terim’le cereyan eden ve olabildiğince tırmanan gerginliğin ikinci perdesi oynanmakta şu günlerde. İşte bu son iki İspanya mücadelesi de rövanş için iyi malzeme oldu. Fatih Terim, takımı yanlış kurguladı… Fatih Terim, takımı yanlış oynattı… Fatih Terim, takımı hırsına kurban etti… Bunlar gibi onlarca eleştiri… Çok açık ifade etmeliyim ki amaç üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek… Varsa, yoksa Fatih Terim’e haddini bildirmek… Tabii ki bunun altında birçok neden yatmakta. Bence birincisi Terim’in kazancı. Bizim dışımızda başka hiçbir ülkede ulusal takım hocasının kazandığı para, yaşam standartı ve elde ettiği ek kazançlar bu kadar çok konu edilmemekte. Bir başka neden ise bulunduğu pozisyon ve de kendine has karizması... Fatih Terim’in zaman zaman kibirli tavırları, yerine göre dobra dobra sözünü esirgemeden söylemesi ve hatta karşısındakilere karşı aldığı sert GÖRÜS tavırlar da neden gösterilebilir. Ama tüm bunların Fatih Terim’in yaptığı iş ve icraatla ilgisi olmamalı. Çünkü işiyle ilgili yapılan eleştirileri ele aldığımız zaman haksızlık edildiği çok açık. Olaya kişisel değil de futbol açısından baktığımız zaman MUTLUHAN Terim’in İspanya SUNER karşılaşmalarında elinden gelenin en iyisini yaptığını görmeliyiz. Dünyanın şu sıralar bir numaralı takımıyla oynuyorsunuz ve birçok yıldız futbolcunuza sakatlık nedeniyle forma giydiremiyorsunuz. Ulusal Takım’ın lokomotifi olan Üç Büyükler’in son derece ‘rezil’ bir sezon geçirdiği bir ligden futbolcu seçmek durumundasınız. F.Bahçeli ve G.Saraylı oyuncuların form grafikleriyle fiziki durumlarını herhalde tartışmaya dahi gerek yok. Şimdi soruyorum; Fatih Terim ne yapsın? Eldeki malzeme bu kadar. Güç dengeleri ise ortada… Zaten eğri oturup doğru konuşmamız gerekirse Ulusal Futbol Takımımız en iyi durumunda bile bu İspanya’yla 10 kez karşılaşsa 2’sinde yenilmez. Çünkü iki ülke futbolu ve sistemi birbirine çok yakın. Aradaki farkı yaratan unsur ise futbolcu kalitesi... Gelelim bir başka eleştiri konusuna; Fatih Terim’in hırsı… Hocayı yakından tanıyan herkes bilir ki Terim, gazozuna tavla dahi oynasa mutlaka kazanmak ister. Fatih Terim’in yenilgiye tahammülü yoktur. Ama zor da olsa gerektiğinde kaybetmeyi de hazmeder. Terim’in hırsı bugüne dek futbolumuza çok olumlu kazançlar katmıştır. Son EURO 2008 macerası sanıyorum hâlâ herkesin aklındadır. Sonuç olarak Fatih Terim’e son 2 İspanya maçlarıyla ilgili eleştiri getirmek tam anlamıyla vicdansızlık olur. HED EFTE TER İM VA R SPOR POLİTİKASI Milli Takım Başarılı HİKMET ÇETİNKAYA İspanya’ya iki maçta da yenildik. Ortalık ayağa kalktı. Nasıl yenilirdik? Neredeyse Fatih Terim’i “vatan haini” ilan edecektik. Bana sorarsanız futbolda başarılıyız. Karşımızda bir Avrupa şampiyonu var. Bir de İspanya’yı çalıştıran Del Bosque değil mi? Hani Beşiktaş’ı çalıştıran teknik adam. Biz Del Bosque’yi Beşiktaş’tan kovaladık. Neden kovaladık? Bunun yanıtını Beşiktaş kulübü yöneticileri verecek. Del Bosque’nin dışında daha pek çok teknik adamı kovaladık. Türkiye’de futbol denilince akla Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, Trabzon geliyor. Son iki yıldır da Sıvasspor var. Sıvasspor’a neler yaptık! Yabancı teknik adamlar Türk futboluna çok şey kattılar. Futbolumuzun gelişmesine destek verdiler. Bizler ise bunu hep görmezden geldik. İspanya futbolu bir sanayi olarak görüyor. Bu nedenle futbola yatırım yapıyor. Şu ya da bu! Biz futbolda çok ilerledik. Başarılı, başarısız maçlarımız oldu. Hiç önemli değil. Derwall’in futbola katkılarını çoktan unuttuk. Şimdilerde ise, Avrupa üçüncüsü olan milli takımızı yerden yere vuruyoruz. ??? Biz futbol maçlarını “ölüm kalım” mücadelesi olarak görüyoruz... Sponsorların reklamlarını televizyonlarda izlerken şaşırıp kalmıştım. Aman Tanrım! Sanki Türkiye İspanya savaşı çıkmış... Reklamlar öyle! Bir estetik yok! Vur kır! Futbol bir kültürdür. Biz o kültürden yoksunuz. Sorunun temelinde bu gerçek yatmıyor mu? Kararlı ve cesur! Tamam öyle olalım ama nasıl? Ali Sami Yen’de asılan pankart aslında her şeyi özetliyor: “Aman Tanrım Türkler geliyor!” Sanki Viyana kapılarına dayanmış Osmanlı’nın yeniçerileriyiz. Futbol maçına çıkıyoruz, futbol. Hayır biz savaşa çıkıyoruz! Reklamlar bir yandan, medyanın gazı öte yandan! Seyirci ne yapsın! Lig maçlarında duyuyoruz taraftarların yaptıkları tezahüratı: “Ölmeye ölmeye geldik!” Futbolu neden bu hale dönüştürdük? Dedim ya, bir kültür sorunudur bu aslında! Futbolda ilerledik; basketbolda, atletizmde, atıcılıkta, teniste ne haldeyiz? Bu konulara nedense hiç girmiyoruz. Futbol okulları var mı bugün üç büyüklerin? Yok! Neden yok! Ben milli takımımızı başarılı buluyorum! Keşke ülkeyi yöneten siyasiler de milli takımımız kadar başarılı olabilseler! 5
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear