Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
C Fotoğraflar:FATİH ERDOĞDU SPOR FUTBOL HAZİRAN SALI FARUK SÜREN Galatasaray iyi yönetilmiyor O süreç uygulansaydı Galatasaray bugün borç batağından kurtulur muydu? En azından stadı finanse ettirebilirdi. AIG dünyanın en büyük mali sigorta kuruluşudur. Bir sürü fonu var. AIG de stadın gayrimenkul finansmanını çok rahat kullanabilirdi. AIG fon olduğu için gidecekti ama bunu hemen itilaf yapıp cebine 23 milyon dolar koyup 9 milyon dolar tazminat ödeyip 2 milyon dolarak yakın harçlar, hakem avukat ücretleri gibi ödemelerde yapılınca rasyonal bir düşünce olmadı. Projelerimizi devam ettirebilseydik bugün tüm sorunlar halledilmiş olacaktı. Fatih Altaylı “Yaptıklarımızı Fenerbahçe sonradan yaptı ama iyi yaptı” demişti. Bu söze katılıyor musunuz? Evet, Fenerbahçe sonradan yaptı ama son derece iyi yaptı... Son derece iyi durumdalar, onları kutluyorum. Fenerbahçe Galatasaray farkı açılıyor mu? Fark açılıyor ama kapanmayacak kadar büyük değil. Samimi ve rasyonel bir düşünceyle bunu hep birlikte çözüme ulaştırabiliriz ama samimi olunması lazım. Galatasaray markası büyüdü yükseldi ama bugün markanın değeri düştü gibi? Erozyona uğradı ama yine de uluslararası tanınmışlık açısından önde. Çabuk toparlanabilir ancak rasyonel birliktelik şart. Hem sportif hem de mali badireleri başka kulüpler de atlattı. 2003’te Barcelona’nın 230 milyon Avro borcu vardı. Genç bir ekip geldi ve bir miktar işletme sermayesi koydu. Galatasaray’da bunu yapabilir. Özhan Canaydın bunu yapabilir mi? Canaydın bütün vaktini Galatasaray için harcıyor ama verimliliğini ölçmek gerek. Galatasaray için iyisini düşündüğü bir gerçek ama her dönem değişik bir yönetim kuruluyla geldi. Gelenler işi öğrenene kadar dönemleri bitiyor. Canaydın kendine karşı isimleri bir sonraki seçimde listesine alıyor? Siyasi dehası tartışılmaz zaten... Birçok polikacı gibi “Önemli olan iktidar olmaktır” diyor ve politikasında başarılı oluyor. Ancak mali sıkıntıları çözebilecek gerçekci ve ticari hedefi yok. Galatasaray’ın bu sene şampiyonluğu kaçırmasındaki neden de hedefsizlikti. Sizinle ve Canaydın’ın oğluyla sorunlar yaşayan Haldun Üstünel’in yönetime alınması için ne diyorsunuz? Şahıslar üzerinde durmak yanlış. Başkanın tercihidir. Ama Galatasaray etiği ile bağdaşmıyor. Canaydın “Prensipler değişmek için konmuştur” diyor ama bana uymaz. Adnan Polat ve Ergün Gürsoy da Canaydın’ın listesinde. Başkan adaylıkları da söz konusu olabilir? Ergun Görsoy’a geçmiş olsun... Onun başkanlığa aday olacağını zannetmiyorum ama Adnan Polat olabilir. Marta kadar daha çok zaman var. Bence Galatasaray’da değişim şart. Değişimde taze, genç, kısmen tecrübesi olan programlı bir ekibin göreve gelmesi lazım. Öyle isimler var mı? Öyle yetenekli isim vardır Galatasaray camiasında... Fatih Terim, Görsoy, Dürüst gibi pek çok ismi biraraya getirip başarılı oldunuz. Sırrı neydi? Yöneticilik sırrı... İnsanlara başarılı ve mutlu olabilecekleri görevleri vermek gerek. Biz gülebiliyorduk, eğlenebiliyordu, bir takımdık. Gözümüzün ucuyla baktığımızda anlıyorduk. Fatih Terim son derece değerli birikimli, karizmatik bir kişiliğe sahip lider vasıflı biriydi ve başarılı olduk. T U Ğ B A H A C I B AY R A M O Ğ L U B aşarılarla dolu bir hayatın ardından kabuğuna çekilmiş pekte kimselerin aklına gelmez olmuştu Faruk Süren. Oysa ki sadece Galatasaray’ın değil, Türk futbol tarihinin en başarılı başkanlarından biriydi. Önce başkanlığı, ardından da bir bir şirketlerini kaybetti, ama umudunu yitirmedi. “Umudunu kaybetmezseniz dimdik ayakta durursunuz” diyen Süren, Galatasaray markasının darbe alsa bile itibarını yitirmediğini düşünüyor. Uzun süredir sessiz kalan Süren’i dinlemek ve Galatasaray’ın kurtuluş reçetesini okumak isterseniz bu keyifli sohbeti kaçırmayın derim... Galatasaray’ın en parlak döneminin başkanıydınız. UEFA Kupası, Süper Kupa ve 4 yıl üst üste şampiyonluk kazanan biri olarak unutuldunuz gibi... Şahıs olarak unutmuş olabilirler ama bizim 19962001arasında gerçekleştirmiş olduğumuz sportif başarılar unutulmaz. Bunlar da zaten Galatasaray kurumunundur. Belki de unutmak istiyorlar yoksa unutamazlar. Sizin için ‘iyi bir finansman yöneticisi değil’ yorumları yapıldı. Doğru buluyor musunuz bu yaklaşımı? Bence yanlış... Pek çok projeyi Türk spor kamuoyuna ilk defa biz getirdik; statların takımlara verilmesi, halka açılma gibi... Dönemimizde ülke tarihinin en önemli ekonomik krizini yaşandı. Gecelik faiz 7000’lere fırladı, Yönetimi devrettiğimizde 13 milyon dolarlık banka kredimiz kalmıştı. Bugün 70 milyon dolardan bahsediyoruz. O yüzden dönemimizde finansal başarısızlık vardı demek son derece yanlış. Ne yapacağımızın planını ve uluslararası anlaşmalar yaptık. Bu anlaşmaları iptal edip hem para hem de itibar kaybedersiniz. Yanlış olan bu... AIG tercihi doğru muydu? Elbette o bir finansal ortaklıktı. Bazılarına göre olmayan AIG, Manchester United’a sponsor oldu. Dört yıllık anlaşma yaptı, forma reklamı için senede 28 milyon dolar para ödüyor. AIG’nin CEO’suna sormuşlar “Ne yapıyorsun senin İngiltere’de piyasa boşluğun mu var” diye. O da “Ben M.United’i değil Asya’yı satın aldım” demiş. Çünkü bu takımın Çin’de İngiltere’nin nüfusu kadar seyircisi var. Hedefimiz buydu. Adımız Çin’de, Kore’de duyuluyordu. Hedefleri koyduk, ama uygulayamadık. ‘ 4 ‘ Ben liseli değilim, Alp Yalman da liseli değil... Bence liselilisesiz ayrımı çok yanlış. Neticede liselinin arkasında okullu olmak demek. Dolayısıyla başka bir okulda, başka bir üniversitede okumuş olabilirsiniz. Galatasaray Lisesi eğitimi zengin bir okul.