17 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

EVE GİDEN YOL CUMHUR ÖNDER ARSLAN nun oyun düşüncesinde her zaman, takım olabilme ve paylaşma vardır. Onun için karşılaşmada takıma 20 sayı aldıran da, 1 sayı kazandıran da aynı değerdedir. Onun takımları, içinde yıldız oyuncuyu da sıradan voleybolcuyu da taşır... Bu yorumların tümü aslında Reşat Yazıcıoğulları’nın voleybol anlayışını da bize anlatıyor. Deneyimli teknik adam, şu günlerde eski takımı Beşiktaş’a yeniden dönmekten çok mutlu. Çiçeği burnunda olan Yazıcıoğulları’yla Beşiktaş’ı konuştuk... Yuvaya geri döndünüz... Beşiktaş’a geri dönmek çok güzel bir duygu. Beşiktaş’ın nasıl bir camia olduğunu ve neler beklediğini çok iyi biliyorum. Kuracağımız yeni kadromuzla birlikte önümüzdeki yıldan itibaren bayan voleybolunda bir ekol haline gelmiş Beşiktaş’ı, hem Avrupa’da hem de Türkiye’de daha iyi yerlere getirmek için her türlü bilgimizi, tecrübemizi kullanarak olumlu ve güzel işler yapmak istiyoruz. Yoğun bir şekilde çalışmaya başladık. Federasyon başkanımıza gösterdiği anlayış nedeniyle teşekkür ediyorum. Transferiniz nasıl gerçekleşti? Japonya’daki Dünya Şampiyonası’nın ardından yurtdışından da teklifler almıştım. Ama o stratejiler bana uygun gelmedi. Beşiktaş F.Bahçe maçından sonra Beşiktaşlı yöneticiler beni aradı ve görüşmek istediklerini söyledi. Ardından federasyondan gereken izin alındı. Maçın ertesi günü görüştük. Kulüp başkanımız ve yönetim kurulumuzla anlaştık ve el şıkıştık. Takımda gördüğünüz artılar ya da eksiler neler? Ligde Beşiktaş’ı zaten takip ediyordum. Takım yapımız uzun ve kuvvetli bir nitelikte. Ama teknik açıdan biraz eksikler var. Özellikle kendi sahamızda fazla hatalar yapıyoruz. Bunu azaltmak için yoğun bir şekilde çalışıyoruz. İlk hedefimiz grupta ilk 4’e girip, final grubuna kalmak. Bunun başarırsak mümkün olduğunca fazla maç kazanıp Avrupa kupalarına gitmek istiyoruz. Kolay mı, elbette değil... İlk 4’e 3 takım aday. Kendi aramızda da maçlarımız olacak. Az hata yapıp, oyun disiplininden kopma C O SPOR VOLEYBOL OCAK SALI GÖRÜŞ Avrupa Kupaları (2) ALEV ANAKÖK G TARAFTAR TAKIMI İZLEMEYE GELECEK Beşiktaş taraftarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Taraftarı salona gelmeye mecbur bırakacak şekilde agresif, istekli oynayacağız. Amiyane tabirle ortalığı birbirine katacağız. Yenilsek de seyirci ‘benim takımım sahaya her şeyini koydu’ diye düşünecek. Biz oyunumuzla onları hoş tutmalıyız. Bunun için çalışmalıyız. Böyle olunca da dan kazanacağımıza inanıyorum. Oyuncularım da bu istekte. Çok zor maçlar oynayacağız. Özellikle bloku iyi oturtursak maçlarda seyre değer anlar olacağına inanıyorum. Sizin düşündüğünüz Beşiktaş nasıl bir yapıda olacak? Bir takımda kişiler hiç önemli değil. Yer aldığımız camialara karşı herkesin sorumluluğu var. Hepimiz bu sorumlulukları tam olarak yerine getirmeliyiz. İyi bizi yalnız bırakmayacaklardır diye düşünüyorum. Ulusal takım sonrası kulüp takımı çalıştırmak sizi nasıl etkileyecek? Çok sayıda ilki, acı tatlı anıyı bırakmak, oyuncularımdan ayrılmak tabii ki kolay değil. Ama bu teklifi de değerlendirmem gerekirdi. Biz her zaman federasyonun ve ulusal takımın emrindeyiz. oynarız, kazanırız, kaybederiz ama sorumluluk yapılır. Oyuncular gelir geçer ama kulüpler kalıcıdır. Her şeyimizle buraya layık olmalıyız. Oynamak isteyene kapımız açık. Bir sayı alan da , 30 sayı yapan da o takım için önemlidir. Ne bir maç kazanarak tam takım olursunuz ne de 1 maç kaybederek kötü ekip damgası yersiniz. Bireysel tatmin için çalışmamalıyız. eçtiğimiz hafta Avrupa kupalarındaki yoğun maçlarımıza değinmiş ve 9 takımla çıktığımız bu zorlu arenada 7 ekibimizin yollarına devam ettiğini yazmıştım. Ancak aradan geçen bir haftada işler tersine döndü. Tur atlamaya yakın olduğunu düşündüğümüz F.Bahçe, Avrupa defterini kaparken, diğer ekiplerimizden bazıları da rövanş için endişe duyduğumuz sonuçlar aldılar. Şampiyonlar Ligi’ndeki iki temsilcimiz Eczacıbaşı ve Vakıfbank Güneş Sigorta, gruplarındaki son maçları oynamadan bir üst turu zaten garantiledikleri için rahattılar. Ancak geçtiğimiz Salı günkü karşılaşmalarını kazanmaları halinde iki ekibimizde grubu ikinci sırada bitirecek ve İtalyanlarla eşleşmekten kurtulacaklardı. Eczacıbaşı, Avusturya da SVS Post’u 31 yenerek hedefi yakaladı. Ama Güneş Sigorta açısından işler beklenildiği gibi gitmedi. Gerçi as oyuncularına yer vermeyen grubun yenilgisiz takımı Dinamo Moskova’yı 31 ile geçtiler ama 20 öndeyken kaybedilen bu bir set, hem grup ikinciliğini Cannes’e kaptırmamıza, hem de Vini Monteschiavo Jesi ile eşleşmemize yol açtı. Şu anda İtalya Ligi’nde 18 puanla ikinci sırada bulunan Jesi gerçekten zor bir ekip. Kadrosunda Brezilyalı, Kübalı, Amerikalı, Bulgar oyuncuların dışında İtalya Ulusal Takımı’nın önemli silahlarından Rinieri, Togut da forma giyiyor. Eczacıbaşı ise grubunu 4. sırada bitiren, ancak Volero Zürih’in 4’lü Finali alması sayesinde doğan boşluğu 4 grubun en iyi dördüncüsü olarak dolduran Dela Martinus Amstelveen ile eşleşti. Diğer ekiplere oranla daha dişe göre bir rakip gibi görünse de, Martinus’ da Hollanda Ulusal Takımı’nın formasını giyen bir çok oyuncu yer alıyor. TOP Teams’deki iki temsilcimizden F.Bahçe, kupalarda bizi yanıltan ilk takım oldu. İlk maçta 30 kaybettiği Autocommerce’ye rövanşta da 31 yenilmekten kurtulamadı. Halbuki disiplinli oynamaktan ve iyi servis atmaktan başka fazla özelliği olmayan Sloven rakibi karşısında takımımız tura daha yakındı. Çünkü bu kupanın yeni statüsüne göre set ve sayı averajı olmadığı için rövanş karşılaşmasını hangi sonuçla kazanırsa kazansın, 25 sayılık ekstra bir set oynama şansını yakalayacaktı. Bu da büyük bir avantajdı. Ancak bu fırsatı kullanamadı ve Avrupa’ya veda etti. Sarı Lacivertliler eğer bu turu geçmiş olsalardı, yeni rakipleri dişine göre Romen Tomis Constanta olacaktı. Bu da büyük bir olasılıkla 4’lü Final yolunun kolaylaşdığı anlamını taşıyacaktı. Bu kupadaki diğer temsilcimiz Arkas ise gerçekten zoru başardı. İzmir de 30 kazandığı maçın rövanşında Paok’a, 32 yenilince, ekstra set oynamak zorunda kaldı. Seyirci baskısına karşın takımımız bu ekstra seti 2521 alarak 8 takım arasına adını yazdırmayı başardı. Şimdi rakibimiz Cimone Modena. İtalya Ligi’nde 24 puan ile 5. sırada bulunan ve kadrosunda 4 Brezilyalının dışında 1 Çek oyuncu bulunan Modena karşısında işimiz tabii ki kolay değil. Üstelik ikinci karşılaşma orada. Arkas, İzmir de kazanıp, Yunanistan’da olduğu gibi ekstra sette işi çözmeye çalışacak. 3 takımla mücadele ettiğimiz CEV Kupası’nda ise, ilk karşılaşmalar bizim açımızdan beklenildiği gibi geçmedi. Ankara’da Gran Canaria’yı misafir eden Halkbank, çok iyi başladığı ve 20 öne geçtiği karşılaşmada, bu güzel performansını sürdüremedi ve üst üste iki set kaptırdı. Gerçi takımımız mücadeleden 32 galip çıkmayı başardı ama İspanya’daki rövanşı bir hayli zora soktu. Ekibimizin yola devam etmesi için ya yarınki maçı kazanması, ya da iki set alarak turu sayılara bırakması (114102= 12) gerekiyor. Bu kupadaki iki bayan ekibimiz, deplasmandaki ilk maçlarını aynı sonuçlarla 30 kaybettiler. Şimdi rövanşları bekliyorlar. Türk Telekom’un turu geçebilmesi için yarın 30 kazanması, ayrıca rakibine 21 sayılık bir fark yapması gerekiyor. Bu da her sette Polonya ekibi Nafta Gaz Pila’yı 17 sayının üstüne çıkarmaması anlamını taşıyor. Gaziantep Şahinbey Belediyesi ise Rusya’da set alamadan yenildiği Zarechie Odintsovo’yı elemek için maçtan mutlaka 30 galip ayrılmak, ayrıca 3 sette toplam 15 sayılık bir fark yakalamak zorunda. Bu da her sette Rus ekibini 20 sayının altında tutmayı gerektiriyor. Görüldüğü gibi, tüm takımlarımızın işi zor. Umarım ekiplerimiz bu zorlukları aşıp yollarına devam ederler. 15
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear