Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
PAZARIN PENCERESİNDEN JNAETIIM USTUND Karhayku'lan... SELÇUK EREZ Aydınlık olduğuna bakarsan böyle, Arkası fırtınadır bunun. Bunu da 1707 tevellütlü Ryota söylemiş. Belli sayıda hayku okuduktan sonra Esin ve Oya ile heveslenip Ingilizceden hayku çevirmeye başladık; en küçüğümüz Elif bile katkılarda bulundu. önce Mıchael R Garofalo'dan çevirdik bir tane: Gölgesiz alacakaranlıkta Hava giderek soğurken Çaydanlık fokurdamaya başlamaz mı? Sonra bir tane daha çevirdik: Bir köpek havlar boşuna Bir ördek sürüsü mızraklar gibi gök yüzünde.. Kış rüzgârları Televizyonda spiker, milli eğitim müdürlüğünün okulları, çocuklar kışta kıyamette yola çıktıktan sonra tatil etmeye karar vermesini eleştiriyor, çok geç gelen gazetelerin manşetleri, merkezi ve yerel yönetimlerin önlem almakta gecikmelerini kınıyorlardı. Joso'dan esinlenince, sonunda çevırmenliği aşıp hayku şairliğine başlamayalım mı? rorda< W\ 0 Ö B u haftanın önemli bir bölümünü evde geçirdik. Bu kadar kar yağınca Stockholm'de, Petersburg'da, Helsinki'de yaşayanlar da öyle mi yaparlar bilmem ama biz işimize gücümüze, okullarımıza gidemedik. Gitmeye kalkanlarımız yollarda rezil oldular: Aralarında hastalanan, grıp, nezle, bronşit olan çıktı; birkaçının donduğunu bile duyduk. Çoluk çocuk evde kalınca Çin yemeği dahil çok şey yaptık ama kış ve kar şiirleri bulup okuduğumuz anlatmaya değer: Büyük ortanca kızım Oya, "Bu şiirlerin en iyisı Japonlarınkilerdır!" deyınceye kadar "Elhanı şita"dan Frost'un "Ihtiyar bir adamın kış gecesi" ne kadar gezindik durduk. Oya gitti kitaplıktan Samı Akahn'ın 1962'de çevirmiş olduğu "Japon Şiin" antolojisini buldu. Varlık Yayınevi'nce yayımlanmış bu kitapta yer almış bir hayku, bizi kıştan, kardan bahsaçan haykulara yöneltti: r # ıA|d /V 0 fl 1 1 uyı >^ °o C > o O jüV o o ^ A ° g.ufl os\2~ &Q %* t Tlı ı 0 l3o ı 0 o oQ % 0 • ToİB Bu yıl yağan kar Acaba geçen yıl f .& Gördüğümüz kar mı? Hayku nedi? Kısacık, üç dizeden oluşan bir ti'ır Japon şiiri. Genellikle her dizede belli sayıda hece yer alırmış: llkinde 5, ikincisinde 7, sonuncusunda yine 5. Ancak, hayku bugün Amerika'da da, Almanya'da da yazılıyor ve bu sayı kurallarına uymayanlar hiç de az değil. "Önemli olan, bu şiir türünün ruhunu korumak ve yansıtmaktır" diyorlar. Hayku, aslında bir anlık deneyimi, genellikle doğadan kaynaklanan bir gözlemi yansıtır ve ilk bakışta sıradan, gelişigüzel bir olgu gibi görünen bu deneyim, bu gözlem, doğa, giderek ınsan, bazen de yaşam konusunda b l r •çlaha ve bir daha düşünmemize neden olur. Dışarda kar yağarken, sıcak evde oturup kış haykuları okumak hoşumuza gitti ve zaman zaman tatil için yurda dönmüş olan Esın'in, ardından iki yıldır göremedığımiz Oya'nın iki üç gün sonra gıdeceklerini unutur gibi olduk: "Kar hepsıni aldıNe dağ, ne ovaHiçbir şey kâTmadı." diyordu 16611704 arasında yaşamış şair Joso.. Bu karlı gecede ortalığın Ayaz Paşa 2002 yılında, Ocak ayında tüm koalisyon ve yerel yönetimler mağlup oldular Ayaz Paşa'ya.. Vatandaşlanm ve kar fırtınası Yıllarca usanıp zincirlerinden Yollara attılar kendilerini Zincirlemeye kıyamadıklan arabalanyla.. Biz bu haykulara güler dururken Oya, "Boşuna kasılıp durmayın," dedi, "Kyoroku bakın 17. yüzyılda sizden âlâ söylemiş bunu." Fırtınanın İlk alaşağı ettiği Bostankorkuluğu oldu! Oya bunu okuyunca, biz acemi haykucular, ustamızın manevi huzurunda hemen saygıyla eğildik: Kyoroku gerçekten bir kış, köyünde mahzur kalmasına neden olan muhtarı bostankorkuluğuna benzetıp eleştirdiyse ya da dehşetlı bir öngöruyle yüzyıllar sonra yaşayacak beceriksizlere seslenmişse önünde böyle eğilmekten başka yapacak şey yoktu! ^