Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURÎYET DERGİ C ate Blanchett nereye giderse gitsin, çantasında bir torba taşıyor. "Onca kâğıt peçete ve plastik torbayı düşünürseniz...korkunç bir şey!" diyor. Yürekten inandığı çevreci söylevini dile getirirken gözleri biraz dehşet, bıraz da sevinçle büyüyor. Ayaklannın dibinde kostümlü provadan kalan takma saç yığınını göstererck, "Akşama süt ve ekmekle birlikte, bu saçlar da torbaya konacak," diyor. "Büyükannemin torbalan harika ve son derece kullanışlı torbalardı. tlk bakışta cüzdan sanabileceğiniz, ancak fermuannı açıp içinden torbayı çekince şu küçük yağmur şapkalannı andıran türde torbalardı," derken yüzünde ufacık bir torbanm kendisini ne denlimutluettiğiniokuyabileceğinizbirneşe ifadesi beliriyor. San saçlan modaya uygun birbiçimde kırpılmış. Incecik kol vc bacaklan bir yontuyu aratmıyor. Teni taptaze ve pürüzsüz. Kendisindeki bu ışıltıyı yansıtmak yerine, çevresine y ayıyor. Onda kusursuzluğununbilincindekibirprensesinkendine güvenen tavrından eser yok. Güzelliği sözcüklenne yansıyor. Senaryo ve yönetmenliğini Sally Potter' in üstlendiği "The Man'Who Cried" filminde Blanchett'in dudaklan göze çarpıyor. Kösnüllüğün cilveli temsilcisi Potter bu son filminde Blanchett, Christina Ricci, John Torturro ve Johnny Depp'in dudaklarından baş döndürücü bir dörtlü oluşturuyor. Filmın bir sahnesinde, Blanchett'in canlandırdığı karakterolanLola.sevgilisininkarşımasadaki kadına kur yaptığına tanık oluyor. Potter' in kamerasıLola'nınbüzülen, gerginleşip sarkandudaklannaodaklanıyor. Dudaklannbu devinimleri izleyicinin bir düşün nasıl paramparça olduğunuanlarhasınayetiyor. Lola yurdunu terk etmek zorunda kalmış, yaşamını sürdürebilmek için sürekli boğuşan ve ödünler veren, hırslı bir Rus dansçı. Blanchett bu rolüyle ilgili olarak, "Dünyayla böylesine fiziksel bir etkileşim içinde olan bir kişiliği canlandırmak benim için harika bir şeydi. Lola sürekli yitiren, ancak yitirdiği andabu boşluğun yerini dolduracak bir şey aramaya koyulan biri. Beyni anılara ve soyut kavramlara takılıp kalmış Susan Traherne karakterinden sonra böylesine duygu yüklü birkişiliğiyansıtmaktanmüthişbirkeyifaldım,"diyor. DavidHare'insavaş sonrasını konu alan ve yepyeni ufuklar açan "Plenty" oyunundaki umutsuz, düşkırıklığına uğramışkadınkahramanı derinyankılaruyandıranbirkişilik. Torbam olmadan asla "Elizabeth" filminin gözler kamaştıran yıldızı Cate Blanchett sıkı bir çevreci. Durmadan kâğıt peçete ve naylon torba tüketilmesinden nefret ediyor. Çantasında hep torba ile geziyor. Son filmi "The Man Who Cried"ın setinden izlenimler.... Melbourne'da dünyaya gelen Cate Blanchett 1992 'de Avustralya Ulusal Sahne SanatlanEnstitüsü'ndenmezunoldu. David Mamet'in "Oleanna" oyunundaki rolü ona Sydney Tiyatro Eleştirmenleri ödülünü kazandırdı. ShekarKapur'un "Elizabeth" adlıfilmindeki rolüyle en iyi kadın oyuncu ödülüne aday gösterildiyse de (aynı rolüyle Altın Küre ödülünü aldı), ödülü "Shakespeare in Love" filmindeki rolüyle Gwyneth Paltrovv'a kaptırdı. Basında iki yıldızın birbirlerini çekemedikleri yönünde haberler yer aldı. Blanchett bu tür haberlere gülüp geçse de, i 1gisiz görünmeye çalışmıyor ve, "Olay bence son derece ilginç. Ne var ki, tüm olaylar sanki sizde işin içindeymişsinizgibi yansıtıhyor. Oysa ben bunlara hiç bulaşmadım. Kuşkusuz böylesi bir düşünce akhmdan hiç geçmedi değil ve zaman zaman kendi kendime, Ya ben kazanmış olsaydım nc yapardım?' diye sorduğum oldu. Âma artık her şey geçmişte kaldı. O günden bu yana köprünün altından ne sular geçti, ama bünlar kamuya yansımadı. Susan Traherne'Ioynamakbeni Oscarödüllerindençokdahafazlaetkiledi," diyor. Şimdi de bir Fransız direnişçiyi "Charlotte Gray" i canlandıracak. Blanchett yönetmen Shekhar Kapur'a "Elizabeth" filmi