26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

22 EKlM 2000. SAYI761 daarkadaşlanylakonuşuptartışıyor. Birotobüsten öbür otobüse iki kez doldurulup boşaltıldıktan sonra, tabii bu durum herkcsin başına ilk kez geldiği için, kan ter içinde kalmış yolcular, kızamayacak denli bir sinir bozukluğu içinde, gülüyoruz. Ardından dağlardan denize inen yolda ilcrliyoruz... Kayalık ve maki örtülü tepclcrin arasında kalmış küçük köyler görünüyor. Sonra dcniz... Denizin uzaktan görünüşüne tabii inanmaz bir biçimde bakıyoruz. Ardından kısa bir süre sonra île Rousse tren istasyonundayız.Calvi'yegidecekler burada iniyor.Yeniden valizlerimizi taşıyıp bir başka trenc biniyoruz. Tren bir türlü kalkmıyor bu kez. Çünkütek hatlı. Biri gelmeden öteki kalkamıyor. Öteki tren gel ince hareket ediyoruz. Denize paralel bir hat boyunca ilerliyoruz. Kamplann, plajlann arasından geçip birkaç durak sonrasında Algajola'ya ulaşıyoruz. Yolculuğa çıkmadan önce, biz de yolculuğumuzu trene göre planladık. Ama gitmek niyetinde olan varsa, bence, özellikle Bastia 'dan otobüs tren hattına dikkat! Aynca, kimi zaman heyecanh, kimi zaman güldürücü, kimi zaman da sinirlendirici bu tren yolculuğuna karşın adaya arabasız geldiyseniz trenden başka yol da yok gibi. Biletinizde (bus) eklentisi yoksa ve komşu şehirleri gczintiye çıkıyorsanız pek sorun olmuyor.. .ya da alışıyorsunuz bu küçücük trenlere, onların hiç dcğişmeyen biletçilerine, sarsıntısına, sıcaklığına. Adaya hangi yönden gelirseniz gelin tüm liman kentlerinin birbirine benzer görüntüsüylekarşılaşıyorsunuz. Liman,yatlar, dikdörtgen, tahta panjurlannın çoğu deniz rengi boyalı binalar ya da küçük evler.Çok eski ve dar sokak aralarında sıralanmış yiyecek ve eşya satan dükkânlar.Merdivenli sokaklar, hepsi Code d'AzurProvence kültürü etkisüıde; Avrupa Akdenizi'nın. Genel hatlar hep birbirine benziyor; ortak bir kültürü yansıtıyorlar. Adanın üst bölgesinde lle Rousse, Calvi ve hem nüfus olarak hem de ticari değer bakımından yüzü ltaly a' ya bakan Bastia bulunuyor. Aşağı bölgede ise adanın başkenti Ajaccio ve tarihi Sartene ve eşsiz doğa güzellikleriyle Bonifacio ve PortoVecchio var. Ada burada Sarduny a adasına yaklaşıyor; burası aynı zaman haritada da görüldüğü gibi ItalyaFransa sınırı. Ne ki, Avrupa'nınpckçokyerinde,ne zaman, hangi sının geçtiğinizi artık pek anlamıyorsunuz. Kıyılardan dağlara doğru gittikçe, ıssızlaşan ormanlann, kimi tepelerinde küçük küçük yangınlargörüyorsunuz. Kayahkarazide artan sıcakla ısınan kayalar, ağaçlan kolayca turuşturuyor. Itfaiye örgütleri ormanlık alanlann kıyısında hazır beklemelerine karşın, kayalık ve engebeli doğa yapısı yüzünden her zaman yeterince başanl ı olamıyorlar. Biz adadan aynhrken adanın üstkısımlan artan bir şiddetle yanıyordu... 19 PAZARIN PENCERESİNDEN Ayda hayat vardır! SELÇUKEREZ E Korsika sahillerL. lu olsa da, üniformalı büstü, resimleri hediyelik eşyalann üzerine kazınsa da adanın gözdesi Maure. Korsika'nınözgürlüksimgesi: Kahraman, siyahbıradam. Artık söylenceye dönüşmüş birhikâycsi var. Maure bir direnişçi. Bu yüzden başı ibret ol sun diye kazığa geçirilip isyancılarbastınlmak istenmiş (Bizim Menemen olay lanndaki, Kubilay öğretmenin başına gelenlcr gibi). O isyan bastınlmış mı pek bilinmiyor ama, Maure 'nin bandanalı, kesik başı bugün adada bağımsızlıklannı isteyen Korsikalılann simgesi. Fransa, eski terör günlerine dönmek istemediğini söy lüyor. Korsika da terör istemiyor, ancak, sınırlı otonomıyi de yeterli bulmuyor. Bakal ım zaman ne gösterecek? Ya Napolyon ya da Maure. Tabii tüm bunlar turistleri ilgilendirmiyor. Deniz, güneş ve çarşılar onlar için yeterli. Siz gene de Korsika' yı duyumsamak isterseniz; ortaçağ müziklerinin tckdüze tınılan arasında, mırıldanırcasına söylenmiş baladlannı dinlcyip adanın gerçek ruhunu bile görebilirsiniz. Nasıl isterseniz.^ VeAlgaJola Burası lle Rousse ve Calvi arasında birçokkoydanbiri. Küçük bir kalesi, küçük bir chapelle' i, küçük bir istasyonu ve bozulmamasına özen gösterilmiş tarihi dokusu ile çocukluğumda tanıdığım Bodrum'a çok benziyor. Kendi başına ve kişilikli bir koy. Kalın taneli kumsalı, hemen derinleşen mavi bir denize açüıyor. Aslında hep dediğim gibi bizi etkileyen deniz ve doğa değil, çünkü biz Akdeniz' in yabancısı değiliz, ancak temizlik ve yerleşimdeki duyarlılık.. .talan edilmemiş topraklar... Bunlardan etkilenmemek mümkün değil. Üstelik günlük harcamalar da neredeyse bizdekinden ucuz ve fîy atlar her yerde aynı. Demek ki rekabetin başka kurallan var(!) HernekadarNapolyon, Ajacciodoğum Günbatımu.. rmenilere soykınm uygulandığını ileri süren ve bu iddianın ABD'nin Temsilciler Meclisi'nde kabul edilmesi için çabalayanlara karşı, "Kendilerine baksınlar.. Onlar da Avrupa'dan gidip Amerika'nın asıl yerlisi olan Kızılderilileri katletmediler mi?" dıyenlerimiz az değil. Bu karşı çıkış, sadece gazetelerimizin bazı köşe yazılannda ve belge yansıtan bölümlerinde değil "ABD'de Kızılderili soykınmı yapıldığının TBMM'de de oylanıp kabul edilmesini" isteyen pariamento üyelerimizden bazılannın demeçlerinde de dikkati çekiyor. Robert Lisesi'nde "Mantık" dersleri, kardeşim orada öğrenciyken Ingilizce okutulurdu. Bu dersin kitabı olarak kullanılmış olan "Applied Logic" yani "Uygulamalı Mantık" (VVİnston Little, Harold Wilson, Edgar Moore. Houghton Mîfflin comp. Boston, 1955) kitabına baktım; sık başvurulan mantık hileleri anlatılmış: "Argumentum ad hominem ya da 'insana yönelik karşı çıkış' olarak anılan mantık hilesi, bir kişiyi kötüleyince, bu insanın ileri sürdüğünü çürütmuş olduğumuzu varsaymaktır." Burada, bir kimsenin ileri sürdüklehni karşı görüş açıklamak yerine o kimsenin özünde ya da geçmişinde varolan ya da varolduğu sayılan herhangi bir unsuru öne sürerek, "böyle bir olumsuzluğa sahip birinin söylediği de geçersizdir" denmek istenir. Bu mantık hilesi, kitabın, öğrencinin bilgisini ölçmek için eklenmiş ve onların hangi mantık hilesinin yapılmış Sorun tarihte mi, yoksa düşüncede mi? olduğunu belirtmeleri istenen "alıştırmalar" bölümünde verilen seçimlerie ilişkili. Bu doğru, ama iddialara bir örnekle vurgulanmış: "Bu besteyi nasıl karşı çıkmak için "Yüzde üç oy için beni olur da beğendiğini söylersin? Bu, sattın kahpe!" demek yerine, yine, Hitler'in en sevdiği müzik Osmanlının yaptığının soykınm olmadığını parçalanndandı.." gösteren somut belgeleri ortaya koymak gerekir. O tarihlerde başka bir yabancı okulda Başka? okutulan bir "Mantık" kitabında (Stephen F. Baker: The elements of Logic. Ecdadımızı savunmaya kalkttğımızda McGrawHİII Comp. N. York. 1965) da, yaptığımız mantık hataları, liselerimizde "argumentum ad hominem"in "tu okutulan daha doğrusu okutulmayanquoque" yani "Sen de öyle davranırsın" mantık derslerinin gereğini, bu derslerin diye anılan bir türünün varolduğu nasıl olması gerektiğini de göstermiyor belirtilmiştir. Burada, konuşucu, ileri mu? Liselere bir an önce doğru dürüst sürülenlere, mantıki itirazlaria karşı mantık dersleri konmasında yarar vardır: çıkacağı yerde bu hususları ileri sürenin Bu sayede, hiç olmazsa, yarım yüzyıl kendisinin de aynı şeyleri, aynı yanlışlan . sonra bizim kuşağa yönelik "kahpe" dış yaptığını hatırtatır. Kitapta verilen örnekte, saldırılara karşı torunlanmız, bizi daha frenleri bozuk bir arabayla yola mantıklıca savunuriar. çıkmakla hata ettiğini hatııiatan Bay Peki TBMM hiçbir şey yapmasın mı? VVİIbur'a arkadaşı Hugo, "Sen kendine Bencef, yapmalı: TBMM Genel bak; sanki senin araban daha mı güvenli? Kurulu'nda, hiç olmazsa alt Kapılarını iple bağladığı arabayla dolaşan komisyonlardan birinde, "Ayda hayat babam mı?" diye cevap vererek böyle bir vardır ve orada kırmızı kertenkeleler mantık hilesiyle kendini savunmaya dolaşıri" diyen bir öneri oylanıp kalkar. benimsenmeli! Böylece, siyasal bir mecliste, oylamayla bilimsel ya da tarihsel Bir toplantıya geç gelene "Yahu insan bu gerçekleri saptırmanın ne kadar komik kadar bekletilir mi?" dendiğinde, "Geçen olduğunu elâleme unutulması güç bir toplantıya da siz gecikmiştiniz!" diye şekilde hatıriatmış ve hatta bu karan iyi karşılık verilmesi de aslında yersizdir, bir duyurabilirsek ABD kamuoyunu da "argumentum ad hominem" hilesi soykınm iddiasını ileri sürenlerin hatalan örneğidir: Bir kimsenin geçen hafta konusunda iyice düşündürmüş olurduk.^ gecikmesi, sizin ya da benim bu hafta gecikmemi affettirmez, bu gecikrnaain "hafifletici nedeni" olamaz.. O zaman? Amerika'ya göçtüklerinde, o topraklarda eskiden beri yaşayan Kızılderili yerlileri katleden Avrupalıların yaptıklan soykınm, Osmanlının yaptığı ileri sürülen bir soykınmı mazur gösteremez. "Yugoslavya kasabı" olarak anılan Slobodan Miloseviç kalkıp Osmanlının soykınm yaptığını ileri sürse bile, siz ona, "Ulan, Bosna'da, Kosova'da yüzlerce masumu öldürtüp toplu mezarlara gömdürten sen değil miydin!" diyerek karşı çıkamayız. Bu iddialan kim, hangi niyetle ileri sürerse sürsün, yapılması gereken, Osmanlının soykınmı yapmış olduğu iddialannı belgelerle çürütmekten ibarettir. Bu iddia ile ilgili bir konu daha var. Bazılanmız, buna, Amerikan iç politikasının gerektirdiği bir manevra olduğunu işaret edip, yüzde bilmemkaçlık Ermeni oyu için Türkiye'nin sonsuza dek sürecek karalamalarla meclislerde haksız yere mahkum ettirilmesi yolunun tutulmasını ayıplayarak karşı çıkıyoriar. Stratejik ortağımız ve dostumuz olduğunu ileri sürdükleri halde bu yolu seçen Amerikalıları cezalandırmak için de yollar öneriliyor. Bu konunun gündeme getirilişi, kuşkusuz f
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear