Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Türk satrancının babası 23 Mart 1987 sabahı yitirdiğimiz Nevzat Süer, Türkiye'de satrancın gelişmesine yönetici, yazar ve ağabey olarak büyük katkılarda bulunmuştu. Pek çok uluslararası müsabakada ülkemizi başarı ile temsil etmiş olan Süer, 300'den fazla ulusal müsabakada yer alarak kınlması güç bir rekorun da sahibi olmuştu. "Uluslararası Usta"unvanı taşıyan Nevzat Süer'l saygı ile amyoruz. Nevzat Süer, dünyada 9 olimpiyata katılmış tek oyuncuydu H. Sertaç Dalkıran* yılında tstanbul'da doğan Nevzat SUer orta halli bir ailenin çocuğu idi. Müziğe karşı küçük yaşlardan beri ilgi duymuş ve çeşitli halk evlerinde piyano ve keman dersleri almıştı. Bir süre edebiyat fakültesine devam eden Süer, iyi Almanca bilmekteydi. Yaşamını müzisyenlikle sürdürürken, 17 yaşlarında, satrancı Kadıköy Halkevinde öğrenmiş ve merak duymuştu. Bu konuda üstün kabiliyeti onu çok kısa zamanda şöhret yapmıştı. llk kez katıldığı 1944 Istanbul Şampiyonasında, zamanın devlerini yenmiş, beşinci olmuştu. Eski dönemlerde Federasyon Başkanlığı yapmış Orhan Giinsav'a karşı kazanmış olduğu oyun unutamadıklarındandı. NEVZAT SÜER ORHAN GÜNSAV 1944 tst. Şamp. Vezir Gambiti (Oradoks savunması) 1. d4 d5 2. c4 e6 3. Ac3 Af6 4. Fg5 Abd7 5. e3 Fe7 6. Af3 OO 7. Kcl c6 8. Fd3 dc4 9. Fc4 Ad5 10. Fe7 Ve7 11. OO Ac3 12. Kc3 e5 13. e4 ed4 14. Ad4 Ve4 15. Kel Vg6 16. Ae6! Vf6 (16... fe6 17. Ke6 + ) 17. Kf3 Vh4 18. Af8 Af8 19. Ke8! g6 (19... Vc4 20. Kf8) 20. Kf7 siyah terk eder. 10 Daha sonralan hızla başarı basamaklanndan tırmanan Süer 1968, 1969, ve 1973 yıllarında Türkiye şampiyonu oldu. 1970 de tsmet tbrahimoğlu ile şampiyonayı eş puanda bitirdi. 1962 Varna, 1964 Tel Aviv, 1966 Havana, 1968 Lugano, 1972 Üsküp, 1974 Nice, 1978 Buenos Aires, 1980 Malta, 1982 Luzern olimpiyatlarına katıldı. Oyuncu olarak 9 olimpiyata katılmış dünyada tek oyuncuydu. Pek çok Balkan ve uluslararası turnuvalarda da Ülkemizi başarı ile temsil eden Süer, 300'den fazla ulusal müsabakada yer alarak kınlması çok güç bir rekorun sahibi olmuştu. 1975'te ttalya'da Caorle'de llhan Onat ile birlikte ilk uluslararası ustamız oldu. Süer, oyunculuğunun yanı sıra yönetici, gazeteci, yazar ve ağabey olarak Türk satrancına büyük hizmetler verdi. 6 Aralık 1969 yılıda çıkarmaya başladığı ve uzun yıllar başarı ile sürdürdüğü SÜER SATRANÇ DERGİSİ hakkında bana şunları söylemişti: " O yıllarda Türk satrancını temsil edenler daha çok kişisel çabalarla kendi kendilerini yetiştiren kabiliyetlerdi. Yetişmelerinde saCranç konusunda herhangi bir Tiirkçe yayından yararlanamamışlardı. Yabancı dil bügisinin ve yabancı yayın elde edebilme olanaklarının ölçiisünde çalışabilmişlerdi. tşte bu büyük boşluğu SÜER SATRANÇ DERGİSİ kapamaya ça Nevzat Süer için ne dediler? VEDAT KOÇAK (TSF Başkan Vekili) 1951'de kendisi ile Simültanede oynadım. Taksim Belediye Gazinosu'nda. 36 yıllık arkadaşlığımız vardı. Malta ve Luzern olimpiyatlarında kafile başkanlığı yaptığım esnada beraber olduk. Eşi bulunmaz bir insandı. MUHİTTİN MADRALI (İSD Başkanı) Satranç camiası çok büyük bir ağabeyini, üstadını, eleştirmenini kaybettik acımız sonsuzdur. Nevzat Süer 9 olimpiyata kaülmış dünyadaki tek satranççı olmanın yanı sıra 300'den fazla tumuvaya katlma retorunu da elinde bulunduruyordu. Süer 1984 yılında Aydın Emeç ve Kültür Servisi çalışanlan ile. lışmıştı. Türk satrancına hamle ve hız kazandırdıgına İnandıgım dergimin ismi ben yaşadıgım siirece devam edecektir." 1972 ve 1973 yıllarında kişisel çabalan ve Cumhuriyet gazetesinin desteği ile başlattığı Liselerarası Satranç Turnuvası'nda Türk satrancına ileride yön verebilecek tohumları atmış oluyordu. SÜER KUŞAĞI diye adlandırdığımız o grupta yetişenlerden AJi lpek, Feridun öney, Hür Yasin. Fatih Atakişi, Sertaç Dalkıran, Sinan Aral, Izi Gambaş, Fanık Şendur daha sonra Can Arduman, Can Yurtseven, Turhan Yılmaz, Gülümser Öney (Yılmaz), Rıza öney ve son olarak Suat Atalık, Gülsevil Yılmaz, Adnan Şendur, Cem Karadağ, Çetin Sel ve pek çok isim Süer'in mahsülüdür. Satrancı bir beyin sporu olarak gören ve ülkemizde yaygınlaşması için üstün çaba gösteren Süer'in şahsım üstünde etkileri pek çoktur. Daha henüz 17 yaşlarında iken Kadıköy Halk Eğitim Merkezinde ilk olarak katıldığım CUMHURİYET LİSELERARASI İSTANBUL ŞAMPİYONASI'NDA güçlü isimlerin yanında çok iyi derece yapınca Süer, dergisine benimle yaptığı röportajı koymuştu. O anda duyduğum heyecanı ve mutluluğu anlatamam. Kendisiyle o anda yaptığımız söyleşide bana, "ileride ne yapmayı düşünüyorsun" diye sorduğunda bir satranç kulubu açmayı düşünüyorum diye o ana kadar hiç düşünmediğim bir şeyi yarı espri, yarı istek olarak söylemiştim bu sözümü bana SGM'yi açtığım gün yeniden hatırlattı. ın pansiyonuna hazırlık amacıyla kamp yapmaya gittik. Daveti Süer yapmıştı. Amacı iki yönlüydü. llki, orada Doğan Günsav'a yaptığı açıklamada önümüzdeki yıl Satranç Sempozyumu düzenlemek amacıyla bir otelle aniaştığını, bunun Türk satrancı için atılmış önemli bir adım olacağını vurguladı. lkincisi yoğun biçimde oyunları inceledi ve tavsiyelerde bulundu. Bu seyahatimiz esnasında kendisine unutamadığı ilginç bir olayı sorduğumda şunları söylemişti: "Askerliğimi yedeksubay olarak doguda orduevlerinde yapıyordum. Henüz o esnalarda tstanbul şampiyonluğunu yeni ka/aıımıijtım. Orduevlerinde subaylar kendi aralarında iddialı satranç oynuyorlardı. Hepsini yenince artık gözde birisi olmuştum. Gel zaman git zaman bir gün yüzbaşı beni aniden cagırttı. "Bak dedi bu akşam birisiyle oynayacaksın, mutlaka kazanmaİLSin" dedi. Hiçbir sey anlamamıştını beni orada kiııı yenebilirdi ki. Herneyse akşam oldugunda oralarda bir kahveye gittik dört ya da beş kişi vardı. Kılık kıyafetleri dökülüyordu, Türkçeyi bile doğru dürüs» konuşamıyorlardı. Oturduk oynadık hepsini yendim. Karşımızdakiler buna çok bozuldu, ertesl akşam için rövanş istediler iri yan, kapkara suratlı birisini getirdller. Adam hiç konuşmuyordu. Oynamaya başladık adamın oyunu son derece kuvvetllydi. Kayba girmiştim. Ancak son anda yapügı bir şttpheli hamleyi değerlendirerek güç bela berabere yaptım. Ikincl oyunu gtiç de olsa kazandım. Ortahk ekktrikleıunişti. Gene bundan 56 yıl kadar önce İSD de Süer Son üçüncü oyunda mahsus bata yaparak yeile Kahraman Olgaç oturmuş sohbet ediyor nüdim. Bunu karşımdald adamın dışında hiç lardı ve beni OlgaçMa tanıştırdı. Henüz TSF kimse anlamamışü. GtUümseyerek elimi sıkYönetim kurulu üyeliğine yeni seçilmiştim. Ol ü. Bunu hiç unutamam" dedi. gaç*a kendimi tanıtırken Süer'in talebesi olduNevzat Süer öylesine büyük bir insandı ki ğumu ve kişi olarak kendisini örnek aldığımı bugün Türk satrancı varsa ve yürüyorsa onun söyledim. Olgaç bu sözümü hiç unutmamış ki, katkıları en büyüğüydü. Adeta satrancımızın geçen günlerde Süer'in hastalığının başladığı babası sayılırdı. Onun yapmak istediklerini bizaman tekrarladı. Süer'in izinde olmaktan her liyoruz ve yapacağımıza huzurunuzda söz vezaman gurur duydum. riyoruz. Rahat uyu EY KOCA SÜER...D Geçen yıl lstanbul şampiyonasında bir hafta önce birlikte Erdek Narlıköy'e Doğan Günsav (') Satranç Oallftlrma merkezı Bafkanı VATAN HACIEFENDİLER (İSD Görevlisi) "Vatan o güzel çayından yap lütfen" diyen sesini özleyeceğim. Çayını çift şekerli içerdi. HAYRİ ÖZBİLEN (TSF Eskl başkanı) Bütün hayatını satranca vakfetmiş, Türk satrancının gelişmesine adamış maddiyata önem vermeyen, yüksek değerlere sahip, camiamızın çok sevdiği değerli ağabeyimizi kaybettik. Bütün satrançseverlere baş sağlığı dilerim. BÜLENT PEKAND (Milli Oyuncu) Türk satrancının modernize olmasında gerek kişiliğiyle, gerek satranççılığıyla, gazeteciliğiyle yeri doldurulamayacak bir kişidir. Kaybımız büyüktür. MÜBİN BOYSAN (ilk Federasyon Başkanı): 42 yıllık arkadaşımdı. Turnuvaların dışında 600.000 üzerinde yıldırım partisi yaptık. Söyleyecek o kadar çok şey var ki... Acım çok büyük. Doç. Dr. ULUĞ NUTKU (İ.Ü.E.F. Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi) Meslekten satranççı olarak Türkiye'de tekti. SÜHEYL BECAN Bir dev'i kavbettik. FERİDUN ONEY Bizi Türk satrancına armağan eden oydu Nevzat Suer 1946 yıhndaM btanbul Satranç Samptyonası'nda yanşırten. 21