Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
I 8. G Nuray çlFTç! 'den oyunlzroyuncaJtizr... Zamanı Gelmeden... Kendimi adanın deniz kokulu en dik yokuşundan bıraktım aşağı. Sırtımda dolu çantam, bir tüy hafifliğinde indim sahile. Balıkçı Mahmut amca bir motor dolusu balıkla iskeleye gelmişti. Beni görünce iki balık salladı karşıdan. "Heey! Al bakalım! kedilere ver dc sevinsinler!' Kediler balık kokusunu çoktan almış, üşüşmüşlerdi iskeleye. "Ooooh! Bugün hava ne güzel! Tıpkı yaz gibi. Öğretmenimiz yarım saat erken saldı bizi.'Bu mevsimde güneşli günlere pek raslanmaz, çıkıp biraz temiz hava alın' dedi. Amca, eve gitmeden ağları boşaltışını seyredebilir miyim?" "Canın ne istiyorsa yap! öğretmenin doğru demiş, az bulunur böyle hava. Pastırma yazıdır bu, altı yedi gün sürer ancak. Derslere biraz boşver, dalganı geç!" "Sanki bahar yeniden geliyor. Çimenler yeşillendi, papatyalar açtı" "Haa... O da bir şey mi? Hele sen git de mezarlığın başındaki erik ağacına bak!' "Yaa... Ne olmuş ona?" "Havaların ısınmasına aldanmış, bir güzel çiçek açmış" "Aaa! Gerçekten mi? Bahar geldi sandı demek. Zavallıcık zamanı iyi hesaplayamamış. Bir şey olur mu, peki?" "Ne olacak? Soğuklar başlayınca çiçekleri kuruyup gider" "Mahmut amca, baksana şu kedilere... Bir türlü yakamı bırakmıyorlar... Motordan biraz daha balık alsam mı?" "Al, al... Ama fazla yuz verme onlara, doyuramazsın yoksa. Sen şimdi atla motora biraz yardım et bana. Şu ağları karıştırmadan toplayahm" "Beş dakika sonra gelsem... Eve gidip çantamı bırakayım!' "Peki öyleyse, haydi koş!" Eve geldiğimde annem komşularla çay içiyordu. Çantamı usulca içeri koydum. Tam kapıdan çıkacakken annem gördü. "Gelsene. Nereye kaçıyorsun? Nasıl geçti bugün?" "Eh işte. Matematik ödevimi verdim. Seninle beraber yaptığımız beş sorunun ikisi yanlış çıktı. Sinan, ömer, Lale hep beş aldılar, bense uç!' Annemin tüm neşesi kaçmıştı. "Geç bakalım, biraz içeri" buyuk karton, kalın ve ince yazan , bir toplu ığne ve bır de çengclli ığne. YajnlışLiAnnenizden buyukas bır tencere ısteyıp ehnızdekı kartona a#zı yerv» £eieceJ< bıçımde kapayin Tencenerrin çevreaını kurşun kâlemle çızın.sonrâ karfconu bu çızirne göns cLaıre bıçırnındje kesın Uzennı. aynen resımdekı g'ifaı boiumlere ayırm, harfleru ve konuadlarını yaZıin.Eskı dLeı^gılevcbeTi ko'nu.lsra ııy^un ıenWı resımler kesıp yeflerıne yapıştırın Daırenın orta&ına toplu. ıgnsnız.ı batırıp,ona da. çengellı ıgnemz.ı geçirdimz mı, oyuna hazirsınız oemâKtır. Oyr^mşK İatsndıg'i kadar Aişiyle oynanabilir. bir Ûkbaşİayacak oyuncu çengdh 1"> fıske vursun Cengclli ığn«dön glbı konu a.dla.rmdan birını duracaktır ikıncı kez fıskc vu çengim ığnenın hangt h a r t ı ^ dıkKat et&ın Böylece,orneg;ın igne "Çiçek" bolmesinde, sonra da "F"harfındi? durmuşsa, oyunca F har£tyle başJayan bir çiçek adı söyleyecek demektır Arka a.rka.ya 3 "kez gcrzkenı bulup sbyleyemeyen, oyun ilsı Kalır. Başarılı oyunlar... ( B 1 ÇGEıÇ6VESlt\)De EESMlMl aOBDOĞUMUît B X I M TAl^lM'IM (A) Ç6(2C6.V£SIMD6 ADLABI l ,AMA fcvAEıSllc OuBvJIVICtu HAVDI A v ı t A y i M SAı^ALııvı Sı'ZıtvA TAW:HV\ CUL.ABININ ADUA12I N6VCV)|Kİ Gereksiz Rekor 2 Vı yaşındaki Michael Faulkner, 1980'de 30 değişik ülkeyi gezmiş bulunuyordu. Mutfağa girdim. Annem kapıyı kapar kapamaz kulağıma yapıştı. "Komşuların yanında ne biçim konuşuyorsun? Rezil ettin beni! Ödevi birlikte yaptığımızı hemencecik yetiştirmen şart mıydı? Sana soran olmadı ki. Akşama kadar sabredemedin gitti" Sesimi çıkarmadan dinledim. Sözleri bitince kulağımı parmaklarının arasından kurtardım, kaçarcasına çıktım evden. Kendimi birden mezarlıktaki erken açan erik ağacının yanında buldum. Bembeyaz çiçekli ilk yaz elbisesini giymiş, gururla gülümsüyordu. Baştan ayağa sevinç kapladı içimi. Ne yani, herşeyin bir zamanı mı olmalı??? Sevlm AK Ken günler«.(^evre#or\a ılk ne nu$ması gerekbiğ oğütler vermeye basladı bile... $ugünter;Pınöir'ır\ konuşnftası oysa küçük Pına^karannı çoktan vermişti: televizyonumuz bır savaşı daha alnın\n okıyla kazanırken Pmar'ı "YENİK 15