26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Numune Hastanesi 1050 doktoruyla, 40 dalda Ankaralıya tedavi hizmeti veriyor nkara’nın köklü ve merkezi hastanesi Numune, temel görevi olan sağlık hizmetlerinin yanı sıra kültürelfaaliyetleriylededikkatçekiyor.Hastane, toplam 115 bin metrekare kapalı alanı bulunan, 1050’sidoktortoplam3bin500çalışanıyla40dalda sağlık hizmeti veriyor. Başhekim Doç. Dr. Nurullah Zengin, zor iyileşen yaraların tedavi edildiği 50 yataklı bir merkez ile Türkiye çapında bir çözüm olması beklenen Şizofreni Kliniği’ni açmak için çalışmalara başlandığını dile getirdi. Zengin, hastane personelinin katılımıyla gerçekleştirilen resim, tiyatro ve müzik etkinliklerinin 2011’de daha organize şekilde süreceğini söyledi. Numune Hastanesi Ankara’nın tam ortasında yer alıyor. Bulunduğu bölgeye her yönden ulaşım araçlarının gelmesi, Ankaralının bu hastaneye yönelmesini kolaylaştırırken, kent dışından da çok sayıda yurttaş tedavi arayışını burada sürdürüyor. Adını Atatürk’ün koyduğu hastanenin Başhekimi Doç. Dr. Zengin’in sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle: Numune’nin kökeni Osmanlı’ya ve Cumhuriyetin ilk yıllarına dayanıyor, bir anlamda ülkemizin sağlık serüveni de var bu kurumda. Hastanenin şu anki konumu nedir? Numune Hastanesi’nin Türkiye’nin sağlık sistemindeki öneminden hep bahsedilir. Bulunduğumuz yerdeki ilk sağlık binası 1881 yılında hizmete girmiş. Milli Mücadele döneminde çok önemli roller üstlenmiş. Bu konuda bir belgesel hazırladık. Modern idareciliğin bir parçası olan kurumsal kimliği yakalama düşüncemize bu büyük katkı yaptı. Hastanenizin şimdiki durumu nedir? Geçmişten kuvvet almak çok önemli ama sağlık gibi çok hızlı değişen bir alanda şu anda hangi noktadasınız bu önemli. Ankara Numune Hastanesi Sağlık Bakanlığı’nın yapılanması içerisinde tepe noktada, referans hastane. Yatak sayısı ve hekim sayısı açısından, hizmet verilen branş çeşitliliği açısından ilk sırada. Bunları rakamlarla ölçmek daha kolay 1140 yatağı, 1050 civarında hekimi olan hastane. Yaklaşık 40 tıp branşında hizmet veriyoruz. Zor olan vakalar bize geliyor, esas rolümüz bu. Diğer illerde, Ankara’nın diğer bölgelerinde durumu ağırlaşan hastaları kabul eden bir merkeziz. Biz bunu referans hastane olarak tarif ediyoruz. Bu haliyle bakılırsa Türkiye’nin mevcut sağlık sisteminde çok önemli yeri var. Yılların getirdiği birikim var. Bir kurumsal yapı var. Bu özellikle hastane işleyişinde çok önemli bir konu olarak karşımıza çıkıyor. Herhangi bir usulde Numune Hastanesi’nin kullandığı metod, uygulama takip ediliyor. Yerine göre bilgi alınıyor ve Türkiye’nin sağlık işleyişinde bir payı oluyor. A ? Sertaç EŞ kapalı alana sahip bir kurumuz. Türkiye’nin en büyük sağlık merkezlerinden bir tanesi. Bize günde ortalama 56 bin hasta müracaatı oluyor. Yine günde 500 civarında acil servise müracaat oluyor. Yılda 60 bin hastayı yatırarak tedavi ediyoruz. Sırf bu rakamlar bile Numune Hastanesi’nin kapasitesini anlamaya yetiyor. 1 milyon 300 bin civarında yıllık poliklinik sayımız oluyor. Bu kadar hasta grubuna yatarak ve ayakta hizmet veriyoruz. Ankara dışından da gelen hastalarınızın yoğunluğu nedir? Türkiye’nin sağlık sorunları konusuda genel ortalamadan pay alıyoruz. Numune Hastanesi bazı alanlarda daha bir kendini ön planda hissettiriyor. Mesela kanser tedavisi... Ameliyatıyla, radyoterapisi, kemoterapi uygulamasıyla zor hasta grubunu temsil ediyor. Bu alanda biz komple bir hastaneyiz. Onun dışında nörolojik problemler, inmeler konusuda bakanlık bünyesinde ilk uygulamaları biz yaptık. Erken dönemde damarsal girişimlerle bunu geri çevirme girişimleri ilk bizde yapıldı. Bu konuda Türkiye ortalamasının üzerinde bir hastaya hizmet veriyoruz. El cerrahisi konusunda bakanlık bünyesinde ilk birimi biz kurduk. Gözde bazı yeni teknikleri biz uyguladık. Bunun gibi zor hasta grubunu içeren bir hasta grubumuz var. Yanık zor hasta grubudur, Türkiye’nin en kapsamlı yanık merkezlerinden bir tanesi halen faaliyet veriyor. Doç. Dr. Zengin: Yeni birimler açıyoruz dışından hasta gruplarımız var. Zamanında Numune Sağlık Ağı olarak seslendirilen proje şu anda hayata geçirilmiş durumda. 7 merkezimiz sağlık hizmetini vatandaşın ayağına götürüyor. Diğer yandan zor vakaları merkez kampusumuza kabul edip tedavi etmeye çalışıyoruz. Akyurt’taki birimimizde kronik yara bakım merkezi planlıyoruz. Mevcut haliyle çok verimli olamadığını düşündüğümüz bir yer. Orayı biz yara bakım merkezine ayıracağız. Yaklaşık 50 yataklı, modern tekniklerin kullanıldığı bir birim olacak. Bu konuda hiperbarik uygulamaları kendini ispat etmiş bilimsel uygulamalar, o konuda bir cihazı o birime kazandırdık. Yaklaşık 1 milyon TL civarında. Türkiye’nin en modern hiperbarik oksijen cihazını, 12 hastayı aynı anda tedavi edecek. Bunun özelliği yüksek basınçlı oksijen ortamı sağlıyor. Diğer pansuman yöntemleriye iyileşmeyen yaralar çabuk iyileşiyor. Özellikle diyabetik ayak yaralarını hızlı iyileştiriyor. Projenin tamamı gerçekleştiğinde Türkiye’nin en büyük yara bakım birimi olacak. 2011 yılının ilk aylarında tedaviye başlanacak. Elle cerrahi konusunda geldiğimiz bir nokta var. Uzuv kopmalarının takılması dahil, cerrahi müdahaleleri dahi yapıyoruz. El rehabilitasyonunu bu uygulamaların bir parçası olarak görüyoruz. El cerrahi konusuda da komple bir merkez olacağız. Psikiyatri konusunda planlarımız var. Psikiyatri özellikle şizofreni hasta grubu Türkiye’deki yatak kapasitesi çok sınırlı. Bu noktada İl Sağlık Müdürlüğü’yle birlikte belki semt polikliniklerimize entegre bir projemiz var. O konuda bir noktaya geldi. Onu seslendirebiliriz. Araştırma ile ilgili ciddi bir yapılanma içine girdik. Bilimsel Araştırma Komisyonu kurduk. Düşünülen, planlama aşamasında olan çalışmalar dosya ile müracaat ediliyor. Bir fon ile bu araştırmaları desteklemek istiyoruz. Hastane bütçemizden kaynak ayırdık. İlk aşamada 200 bin TL kullanılması için kayıtlara geçirdik. Personelinizin katıldığı kültürel etkinlikler dikkat çekiyor, bunlar sürüyor mu? Bu etkinliklerden memnunuz. İdari olarak bizi de dinlendiriyor, personelimizin de memnuniyetini artırıyor. Çalışanlarımız içinde değişik kabiliyetleri olan insanlar var. Bunların önlerini açıyoruz. O arkadaşlar da kendi kabiliyetlerini gösteriyorlar. Bizleri de memnun ediyorlar. Tiyatro gösterisi renk kattı. Tabii sağlıkla ilgili bir konuydu, biraz kendimizi farklı bir çerçeveden görme fırsatı oldu. Çok olumlu geri dönümler aldık. Bir hemşiremizin öncülüğünde, mesai saatleri sonrası resim kursları düzenlendi. Biz onlara uygun bir ortam hazırladık. Bir yerde unuttuk o kadar işin içinde, aradan bir yıl geçince baktık ki bizi de şaşırtan eserler ortaya çıkmış. 150 tanesinden oluşan sergi yaptık. Bunlar hakikaten bir hareketlilik getiriyor. O kurumsal kimliği yakalamamıza yardımcı oluyor. Sanıldığı gibi idareye de inanın külfet getirmiyor. O bir tecrübe oluştu bizde. Bütün bunlar devam edecek. Resim sergisini bu sene hastanemizde yaptık, seneye bir sanat galerisinde yapacağız. Resim çalışmaları artarak devam edecek. Bunun dışında bir müzik ekibimiz var onlar da gösteri yapacak. ‘AKLA GELEN İLK HASTANEYİZ’ Ankaralıların ilgisi nasıl hastanenize? Vatandaşlarımızın aklına ilk gelen kurum biziz. Bizim bir merkez kampusumuz, onun dışında ek binalarımız semt polikliniklerimiz var. Biz merkez kampusumuz dışında 7 ayrı semt polikliniğimizde hizmet veriyoruz. 115 bin metrekare Yeni birimler açmayı planlıyor musunuz? Kronik yara dediğimiz, iyileşmeyen, şeker hastalarının yarası, yanık yaraları onlarla ilgili projemiz var. O alanda çalışıyoruz. Psikiyatri konusu zor bir alandır. İki tane kliniğimiz var. O alanda yeni bir açılım sergileyeceğiz. Biz gelen hastaları dünya standartlarında tedavi etmeyi planlıyoruz. Zor hasta grubu bizim esas hedefimiz olacak. Ankara içinden ve 9
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear