23 Kasım 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Çocukluğa kısa bir yolculuk... Cumhuriyet Ankara 254/15 Mayıs 2009 ETKİNLİKLEr kapsamında gazetemiz yazarı Işık Kansu, çocukları ve gençleri geçen hafta, yazar Hasan Ali Toptaş’ın çocukluk yıllarına götürdü. Yazar Hasan Ali Toptaş’la birlikte “Çocukluğa Yolculuk” konulu söyleşi gerçekleştiren Kansu, yazarın yaşamına dair şunları söyledi: “Anıyı sepete koysan, üzüm bağlarını getirir. Yaprak yeşili gölgede bir çocuk. Altta kırmızı toprak, üstte gökyüzü ve güneş... Anıyı ‘Küçük Atlas’a çizsen, 1960’ların başındaki Baklan’ı getirir. Karanlık sogidiyor, hiç dönmükaklarda elde sayor sanki. Yamuk lınan gazlı feneryumuk duvarları, lerin titrek ışığı, toprak sıvalı evin kasabanın bir kapısında anne Haucundan ötekine tice. Dağ başlarında yılan tıslaması kağefsanelere konu olan nı gıcırtıları... Yıllar kaya parçaları gibi. Elsonra bir roman kahleri çenesinde, gözleri yolHasan Ali Toptaş ramanına söyletir o tümda. Hiç güldüğüne tanık ceyi: ‘Babam sık sık giderdi ama olunmadı ki, kahkahası duyulçok seyrek gelirdi.’ Yoğun yaşanan boşsun! Şimdi de gülemiyor zaten; hattı hüluk duygusunun seyreltilmiş halidir öz zün yok, sathı hüzün var, o satıh da yülem; adeta taş keser evinin önündeki ka zünün tümünde donakalmış. Unutkanlık dın. Babanın adı, Osman. Mesleğine tut filan değil, düpedüz bir doğru bu: Babakun bir kamyon şoförü. Uzun, çok uzun sı hiç sarılmamıştı Hasan Ali’ye. Borçlar, ‘Edebiyattanrısının olduğunainanırım’ günlük sorunlar sarmalı ve elbette yetişme tarzı. Babasının babası ‘Canavar Hasan’ da sarılmamış olmamalıydı hiç oğluna. Geçen yüzyılın başlarında Osmanlı’nın savaşlarına katılmış, 7 8 yıl haber alınamamış ondan, esir düşmüş. Evine döndüğünde, Baklan’ın üzerine üzerine gelen Beş Parmak Dağları’na çıkar, canavar gibi ulurmuş ‘Canavar Hasan.’ Ulu bir yalnızlık taşınmış Canavar Hasan’dan Osman’a, Osman’dan da Hasan Ali’ye. Hasan Ali, kırmakta kararlı bu döngüyü: ‘Ben de şimdi oğluma sarılmakta zorluk çekmiyorum. Kollarımı dolamam gerektiğini düşünüp, çeşitli bahaneler yaratıp fırsat buldukça sarılıyorum.” Yazar Toptaş, Kansu’nun anlattıklarını dinlerken, çok duygulandığını söyledi. Çocukluğuna geri döndüğünü, yaşadığı kasabanın tekrar gözünün önünde canlandığınısöyleyenToptaş, “İkiyılönceuçaklayurdışına yapacağım bir seyahat öncesinde, havaalanında yanıma okuyacak bir şey almadığımıfarkettim.Hemenorada ‘dergivekitap’ yazanbiryeregittim.Sözcükler Dergisi’nialdım.Dergininiçeresindeki ‘Ev kuşu, oda böceği’ adlı yazı çok dikkatimi çekti. Okumaya başladıktan yaklaşık 12 dakika sonra, konunun ben olduğunu anladım” dedi. Toptaş, şöyle devam etti: “Edebiyat tanrısının olduğuna inanırım.Aradabirbanajestleryapıyor.Küçükkenkafamınarkasındakiyaraizinden dolayı insanlardan kaçardım. Sinerdim. Ben öylece ortalıklarda yalnız dolaşırken, edebiyat tanrısı bana okulumuzun önüne gelen kitap satıcısını gönderdi. Böyle oluncadadünyanınbizimkasabadanibaret olmadığını gördüm. Virüs öyle bulaştı.” CKM’deki “Çocuk ve Gençlik Günleri” 19 Mayıs’a dek sürecek. 13
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear