26 Ekim 2025 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

19 EKİM 2025 3 Korku, ceza, onur ayvanlar klasik şartlama etkili değildir. Yurtsever bir yoluyla korkmayı “Bile bile lades” öğrenirler, fobi edinebilirler. sözünde ifade edildiği Örneğin bir hayvan mavi bir üzere insanlar ceza PROF. DR. H nesneyle oynarken uzakta alma ihtimalleri ÜSTÜN kuvvetli bir patlama sesi duysa irkilir ve bulunduğu halde suç DÖKMEN mavi nesneden uzaklaşır. Teknik terimle işleyebilirler, hırsızlık Diyanet ilk anda mavi nesneden kaçar, giderek yaparlar, yolsuzluk sürekli olarak kaçınır. Böylece o mavi yaparlar, kanunları çiğnerler, cinayet nesneyle ilgili fobi edinir. Aslında bu işlerler. Bu durum psikolojideki ceza hayvan ikinci kez mavi nesneyle bir araya tanımına uyar. Ceza kendisi ortamda gelse patlama sesi duyulmayacaktır ancak varsa işe yarar, yoksa etkili olmaz. hayvan o nesneden sürekli kaçındığı için İnsanlar bazen bir itici uyarıcıyla onun zararsız bir şey olduğunu anlayamaz, İşleri karşılaşacaklarını bildikleri halde belirli fobi sürer. davranışları yaparlar. Örneğin sigara paketlerinin üzerinde “Sigara öldürür İNSANDA KORKU VE FOBİ yazmasına” rağmen sigara içmeye Bir köpek size saldırırsa korkarsınız devam ederler. Savaşta öleceklerini fakat köpek fobiniz varsa köpek bildikleri halde öne atılırlar, şehit olurlar. resmini gördüğünüzde veya köpeğin Yunanlar İzmir’i işgal ettiklerinde “Zito başkanı ismi geçtiğinde de korkarsınız. (yaşa) Venizelos” diye bağırmayan Çünkü insanın neokorteksi vardır. subaylarımızı şehit ediyorlardı. Bunu Hayvanlarda bulunmayan bu yapısal bile bile hiçbir paşamız, subayımız özellikten ötürü insan hayvanlardan “Zito Venizelos” diye bağırmadı. azdan kalma bir eylül Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’ni kurup daha karmaşık bir bilince, sembollerden Çünkü onların bilinçleri vardı, onurları sabahı... Çankaya sırtlarında, başkanlığını üstlenmişti. Gönüllü oluşan bir dile sahiptir. Bu yüzden vardı. Hasan Tahsin şehit edileceğini, sessiz bir bağ evinin Alayı’nın kuruluşunu sağlamış, insanda korku ve fobi daha karmaşık öldürüleceğini bildiği halde Yunan önündeyiz. Sokaktan cepheye asker toplamıştı. Saray bir şekilde ortaya çıkar. Örneğin bir bayraktara ateş etti. Y bahçeye açılan yorgun yanlısı Vali Muhittin Paşa’nın itici uyarıcıyla karşılaşmadan, sadece kapıyı araladığımızda, menteşesinden görevden alınmasına destek verdi. ablanızı model alarak yükseklik fobisine İNSANDA BİLİNÇ VE ONUR çıkan paslı bir gıcırtı, kuş seslerinin İstanbul’un yayımladığı ihanet sahip olabilirsiniz. Aynı zamanda Hayvanlarda bulunmayan bilinç dinginliğini kısa bir anlığına bastırıyor. fetvasına karşı, 16 Nisan 1920’de insan korktuğu halde bir davranışı ve onun uzantısı olan onur, haysiyet, Küçük bir ormanı andıran bahçeye adım 152 din adamıyla birlikte ‘Ankara sergileyebilir. Bir çocuğun üzerine izzeti nefis sadece insanda karmaşık atar atmaz, çekingen görünüşlü bağ evi Fetvası’nı kaleme aldı. Bunun üzerine araba gelirken anlık kararla kendinizi bir örüntüyle ortaya çıkar. Bazı yavaş yavaş bütün güzelliğini ortaya 8 Haziran 1920’de idama mahkûm arabanın önüne atabilirsiniz veya ülkeniz insanlar, para için veya korktukları seriyor. edildi.” için, bayrağınız için, Cumhuriyet için vicdanlarını satılığa çıkarırlar. Selçuk Bey devam ediyor: Kapıda bizi karşılayan Selçuk Börekçi, için, demokrasi için şehit olmayı göze Çünkü onların vicdanları satılıktır. gülümseyerek “Hoş geldiniz” diyor. “Topladığı paralarla bugünkü alabilirsiniz. Neokortekslerinin getirisi olan Evin içine girdiğimizde duvarlarda Çankaya Köşkü’nün bulunduğu bağ onurlarından, vicdanlarından yararlanan büyük dedesi Börekçizade Mehmet evini satın alıp Ankaralılar adına HAYVANLARDA CEZA kişiler ise doğru bildikleri yolda Rifat Efendi ile Atatürk’ün fotoğrafları Atatürk’e armağan etti. Meclis’in Bir hayvan bir davranışı yaptıktan yürürler. Bu kişiler tehditler karşısında karşılıyor bizi. Ziyaretimizin nedeni açılışı için 5 bin lira topladı, binanın sonra ona itici bir uyarıcı, örneğin bir şok veya rüşvet alarak akla vicdana aykırı belli: Bugün o, bize büyük dedesini onarımını sağladı. Ayrıca Beypazarı verirseniz bu ceza sayılır. Peki ceza işe işlere yönelmezler, saf değiştirmezler, anlatacak. Odasına geçiyoruz. Kahveler isyanının bastırılmasında da etkin rol yarar mı? Ceza kendisi varken işe yarar, ülkelerini satmazlar. hazırlanırken “Kahve” diye soruyor. İşte o oynadı. Dedemiz, devrimlere gönülden eğer ortamda yoksa etkili olmaz. Yani Bir dizide de konu edildiği üzere inanan biriydi. 1925’te Şapka kelime, belleğimizde birden yankılanıyor. hayvanlarda fobinin ortaya çıkmadığı son dönemde bir Osmanlı nazırı Devrimi sırasında sarığını çıkarıp yeni Gözlerimiz geçmişe dalıyor... durumlarda ceza tek başına köklü İngilizlerden rüşvet almıştı. Olay Cumhuriyetin yanında durdu. Kuranı davranış değişikliğine neden olmaz. BİR ASIR ÖNCEKİ KAHVE açığa çıkınca nazır kendini şöyle Kerim’in Türkçe okunması ve halkın İNSANLARDA CEZA savunmuştu: “Çok miktarda para 1920’nin soğuk bir ocak sabahı. Fersiz dinini anlayabilmesi için büyük emek vardı ortada, gâvurda durmasın bende bir güneş bulutların ardında solgun yüzünü Ceza mevcut olduğunda belirli insan verdi.” dursun diye aldım.” Bu açıklamaya gösteriyor. Mustafa Kemal Paşa, 27 Aralık davranışlarını bastırır ancak ortamda BİR KAHVE ANISI DAHA psikolojide “savunma mekanizması”, 1919’da Ankara’ya ulaştığında Vali Yahya bulunmadığı zaman işe yaramaz. Bunun halk arasında ise “Çevir kazı yanmasın” Galip (Kargı) Bey, 20. Kolordu Komutanı Kahveler bitmişken Selçuk Bey en güzel örneği trafik ışığıdır. denir. Bu örneğin yanı sıra Mustafa bir kez daha gülümseyerek soruyor: Ali Fuat (Cebesoy) Bazı sürücüler ortamda trafik polisi Kemal Paşa, Suriye cephesinde Alman Rifat Börekçi’nin torunu Selçuk “Bilir misiniz, bu bağ evinde Paşa, Börekçizade varsa kırmızı ışıkta duruyorlar ama eğer Börekçi ile Atatürk’ün kahve mareşal tarafından kendisine rüşvet Atatürk’ün bir kahve anısı daha Mehmet Rifat Efendi trafik polisini görmezlerse durmuyorlar. içtiği bağ evinde var?” Merakla dinliyoruz. olarak gönderilen bir çekmece altın ve Ankaralılar Gençken sevdiğim bir fıkra şöyleydi: “Atatürk bazen buraya gelir, için zabıt tutturmuş ve iade etmişti. onu büyük bir Bir sürücü kırmızı ışığa aldırmadan büyük dedemle uzun uzun sohbet Çünkü onun onuru vardı. Korku ve ceza coşkuyla karşılamıştı. geçer, az ötedeki trafik polisi durdurup edermiş. Bir gün dedemin küçük oğlu bazı onursuz kişilerin suç işlemelerini O günden sonra Milli niçin kırmızı ışıkta geçtiğini sorar. Fuat, yani benim dedem, Atatürk’ün engellemez ancak korku ve ceza onurlu Mücadele’nin kalbi artık Sürücü “Vallahi görmedin memur geldiğini görünce çok sevinmiş. Çocuk kişilerin dürüst davranmalarını ve Ankara’ydı. bey” der. Polis, “Nasıl görmezseniz TOLGA olduğu için sofraya oturmasına izin gerektiğinde kendilerini feda etmelerini beyefendi, koskoca kırmızı ışık” deyince Ancak ilk günlerin AYDOĞAN verilmezmiş ama o da fırsat yaratmış. de engellemez. Mustafa Kemal Paşa sürücü, “Yok memur bey ışığı değil, heyecanı yerini kısa Atatürk’ün kahveyi sevdiğini duyunca hakkında verilen idam cezasına rağmen sizi görmedim” diye cevap verir. Bu sürede yoksulluğa ‘İlla ben götüreceğim’ demiş. Kahveyi fıkrada da anlatıldığı üzere ceza insan kongreler toplamış, Kurtuluş Savaşı’nı bıraktı. Ankara Belediyesi bir süre kendi elleriyle ikram etmiş. Atatürk davranışlarını söndürmede yeterince yapmıştı. masrafları karşıladı, sonra yine parasızlık de onu kırmamış. Fuat dedem aynı baş gösterdi. Karargâhta mali işlerden hevesle ikinci kahveyi yapıp götürmüş. sorumlu Mazhar Müfit (Kansu) Bey kasayı Büyükler, ‘Evladım, peş peşe olmaz’ açtığında yalnızca 48 kuruş kalmıştı. demişlerse de Atatürk, ‘Bırakın getirsin’ “Ekmekçiye verecek paramız yok” diye Mustafa Kemal imzalı demiş. O gün tam yedi kahve içmiş mırıldandı çaresizce. Bir gece önce Mustafa Börekçi’nin Diyanet İşleri ama her birini sevinçle kabul etmiş. Kemal Paşa ile durumu konuşmuş, Paşa da atama belgesi 31.3.1924 Ayrılırken Mehmet Rifat Efendi’ye “Sabah olsun, yine düşünürüz” demişti. gülümseyip ‘Eee Hoca Efendi, sizin Ertesi sabah, odasının kapısı çalındı. oğlan sayesinde bugün kahveye doyduk’ demiş.” Gelen, Börekçizade Mehmet Rifat Efendi’diydi. Artık bizim için de kalkma vakti. Selçuk Bey bizi Mazhar Müfit telaşlandı: “Eyvah, müftü efendiye kahve uğurlarken “Gençlerimiz unutmamalı Mehmet Rifat ısmarlamak lazım ama şeker yok! Ya şekerli isterse?” Börekçi’yi” diyor. Elbette unutmamalı. Belki bu Müftü efendi içeri girdi, sandalyeye oturdu. Mazhar satırlar onun yurtseverliğine, inancına ve insanlığına Bey “Kahve içmezsiniz değil mi?” diye sordu. Müftü küçük bir selam olur. efendi tebessümle “İçmem” dedi. “Peki sigara?” Atatürk’ün sık sık uğradığı bu mütevazı bağ diye ekledi Mazhar Bey, “Yok, onu da kullanmam.” evinden ayrılırken bir asır önce içilen o kahvenin Ardından sesini alçaltarak, “Biraz sıkıntıda olduğunuzu kokusu hâlâ havada. Sonbaharın sessizliğinde öğrendik, az da olsa yardım etmeyi vazife bildik” dedi kahvemizi yudumlarken yüce Atatürk’ü ve onun ve cüppesinin altından çıkardığı torbayı masaya koydu. vefalı dostu, Cumhuriyetin ilk Diyanet İşleri Başkanı İçinde tam 1000 lira vardı. “Alın, bir derde çare olur” Mehmet Rifat Börekçi’yi saygı ve minnetle anıyoruz. diyerek uzattı. Mazhar Müfit, mahcup bir tebessümle teşekkür etti ve koridora seslendi: “Bize birer kahve pişirin!” KAYNAKÇA 105 yıl sonra, aynı hikâye yeniden canlanıyor. Mehmet Fotoğraf: Emrah Türüdü, Börekçi ailesi arşivi Rifat Efendi’nin torunu Selçuk Börekçi gülümsüyor: “İşte o, eşi Samiye Hanım’la birlikte sakladıkları kefen parasıydı. Hiç tereddüt etmeden Mustafa Kemal Paşa’nın emrine vermişler.” 2. SANAT FUARI Zorlu Milli Mücadele günleri geçer, zafer kazanılır, Cumhuriyet ilan edilir. 31 Mart 1924’te, Atatürk’ün imzasıyla Börekçizade Mehmet Rifat Efendi Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Diyanet İşleri başkanı olur. Börekçizade Bağ evi 22-26 EKİM 2025 CUMHURİYETİN İLK DİN ADAMI Kahveler yudumlanırken Selçuk Bey anlatmaya devam ediyor: “Mustafa Kemal Paşa 27 Aralık 1919’da ZİYARET SAATLERİ Ankara’ya geldiğinde, onu karşılayanlar Mehmet Rifat Efendi arasında büyük dedem de vardı. İzmir’in 11.00 - 20.00 nargile içerken. Çankaya - işgalinden sonra 25 Mayıs 1919’da Ankara’da Kınacılar Konağı, 1925. büyük bir miting düzenlemiş, 29 Ekim 1919’da www.artnouvafair.com İmtiyaz Sahibi: 19 EKİM 2025 SAYI: 1854 Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul CUMHURİYET VAKFI adına Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 e-posta: n Yayın Koordinatörü ALEV COŞKUN reklam@cumhuriyet.com.tr Uets: 25999-15079-37611 DENİZ ÜLKÜTEKİN Genel Yayın Yönetmeni Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve n Reklam Genel Müdürü MİNE ESEN Teknik Hiz. Tic. A.Ş. Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. BU FUAR 5174 SAYILI KANUN GEREĞİNCE TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ (TOBB) İZNİ İLE DÜZENLENMEKTEDİR. EVSUN SİNEM ALKAN No:11A/41 Bahçelievler İstanbul Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Sorumlu Müdür pazar.dergi@cumhuriyet.com.tr Pazarlama A.Ş. Yaygın süreli yayın BETÜL BERİŞE
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear