24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

6 27 EKİM 2019 ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK idin... görün...u‘Damdaki Kemancı’ roadway’de en uzun sü G B re sahnelenen 15 eserden biri olan “Damdaki Kemancı” müzikali, 28 Ekim’de Zorlu PSM Turkcell Platinum Sahnesi’nde. Başrolde Binnur Kaya ve Mehmet Ali Kaptanlar var. u ‘Mega İstanbul’ M imar Sinan Logie ve antropolog Yoann Morvan’ın birlikte sundukları “Mega İstanbul” sergisi İstanbul’un çarpıcı derecede hızlı ve ölçüsüz kentsel büyümesini gözler önüne seriyor. “Mega İstanbul” 4 Aralık tarihine kadar Türkiye Fransız Kültür Merkezi’nde sergilenecek. u ‘Westend / Batının Sonu’ DasDas’ın bu sezonki yeni oyunlarından “Westend / Batının Sonu”, 28 Ekim’de DasDas Sahne’de. Moritz Rinke’nin yazdığı, Evren Bingöl, Gün Koper, Mert Fırat, Naz Çağla Irmak, Pervin Bağdat ve Tülin Özen’in rol aldığı oyunda, Pandora’nın kutusu açılacak... u Pazar okumaları... İ stanbul Devlet Tiyatrosu 20192020 sezonunda yeni oyunların yanı sıra Garibaldi Sahnesi’nde “Pazar Okumaları” düzenliyor. Garibaldi Sahnesi’nde bugün gerçekleştirilecek ilk okuma tiyatrosu, Anton Çehov’un sekiz kısa öyküsünden uyarlanan Sevgili Doktor. u Türemen’le bilgeliğin rengi Desen, gravür, akrilik, suluboya ve yağlıboya resimlerin yanı sıra seramik ve cam heykeller de üreten ressam Ali İsmail Türemen’in “İçimin Mavisi Kamaşıyor” adlı kişisel sergisi Nişantaşı’nda açıldı. u Aydın ve Türkay konseri F lütist Simay Aydın (flüt) ve piyanist Cem Türkay (piyano), romantik dönemden 20. yüzyıl eserlerine uzanan bir program ile 2 Kasım’da saat 20.00’de Ankara Mozarthaus’ta klasik müzikseverlerle buluşacak. Program: Robert Schumann | Three Romances Op.94, Nicht schnell, Einfach, innig, Nicht schnell. u Leman Sam İzmir’de Leman Sam, 31 Ekim’de saat 20.30’da İzmir Bostanlı Suat Taşer Tiyatrosu’nda konser verecek. Ayşe Kırca, tam anlamıyla bir sanat Aoburu! En büyük aşkı ise absürd tiyatro... yşe Kırca, Türkiye’nin gelmiş geçmiş en önemli sanatçılarından ikisinin; Levent Kırca ve Oya Başar’ın kızı. Sanatla do u ABD’de aldığınız eğitimden bahseder misiniz? Amerika’daki 4 yıl hayatımın en güzel seneleriydi. Uyku uyumadan, hafta sonu görmeden, deli gibi çalıştığım yorucu bir dönem olsa da, lu bir evde büyüdüğü için sahne sa inanılmaz keyifli zamanlardı. New natlarına ilgisi şaşırtıcı değil. Ancak, York Film Academy’nin Los An kendine çizdiği yolda annesinin ve geles kampusunda 4 sene oyuncu babasının ismini kullanmak yerine, luk okudum. Okulun programı çok ciddi bir eğitimle ve yoğun çalışma sıkıydı; oyunculuk tekniklerinden temposunu bir araya getirdi. Şimdi dövüş derslerine, absürd tiyatrodan pek çok isimle birlikte 30 Ekim’de kamera oyunculuğuna, doğaçlama galası yapılacak Pera Müzikali’nde dan seslendirmeye, yazıp yönetmek sahneye çıkacak. Kırca ile babasın dahil olmak üzere oldukça yoğun ve dan kendisine kalanları, annesiyle verimli bir öğretim geçirdim. Oku ilişkisini, hayallerini konuştuk. lun, Universal Studios ve Warner dansa doyacağız Brothers Studios setlerinde çekim yapma imkânı vermesi bizim için u Pera Müzikali birçok ünlü ve duayen ismin rol alacağı bir proje. Sizin büyük bir ayrıcalıktı. Film Annem lerimizi ünlü isimler izlemeye gelebiliyor için de oldukça ilginç bir deneyim sanırım. Oyunda izleyince heyecanlanırdım du, Al Pacino, Jonah Hill, Martin Scorcese gibi birçok Osmanlı’dan günümüze İstanbul’un u Anneniz , seçiminize karışmadığını söylemiş. isimle söyleşi yapıyorduk. yshnynkrgbclgnerYBdoğghaiuağioaaiöıaaaieeeyeyenrorşmmnnstlnrççzyuonmİieiradilRsmelevnngnsg,nar.nkeeeEnstuieauurdoOdrciat,yğmbiıinrzşlenma’eennnpoöiieohyt.nırh,yşüebıynarnyihiauYusdeaoznk.çudmoiğüuieannağirYılılisraynığndbzueunl’şleduromldeuaeeceıouammlsyaemennııntançhrgryhe,snvıvargu,;cın.üeyoaadelieozmbıhenrasuMdna.aeinaşiybyuınmoorsaali.tzdSaAhtaeoçehedknaAnmırybyıuakyndkcnaeivyrgrreaoieaarcnnhıueaareomcynşlarieiilknıaşlmnmkdıymğimulbşkılcaaeoai“nııtanağikanmır’ihsyçzdğnuiçay.slanandaaıiıaeaH,rasnmne.lddiyakkbıimmŞşdb,şieaizeidta,laatnkriliıknçaıeaimdıkşeynrcğaeşnnşcadkadeaaosetlıleedreli.kımıilaşlydıymmşğısbımiıÇyfırnustaiamiriıihılıımke,ın.mhomiapınrs,enyl.hrkrutöaaeıByrbo.lSoi,eöyrmyyieneherzükdrelğlreltailnulekeaçtuaaerreendsüyyiimşeendkiyrm”öinteluentslezıeialıymbeecnkdğreğllcmrlaeeiulıaereekiyeloımrmnninirkyğgsnaenlriiılmoıö,rve,irizednmAmrşyerreaeııüeem.l,hdşmanüeariSayrhisrmikuoaidiknyyazredabhPuioawtaedF’ıtücbeierznrukimellyruıanooğilayim,naMrabmğrtSslloi.eyzewaSfüyyıdıugcduaBieşae.e’nl’alumaeliiyzsenzndmıiaftnnaynlışarautmiielnrCtitlıgnsd’pbnaıHğıpvmrıiüloauğnaeıkezınmiremookrmyrymıe.ioğrre.mnrkll,inadi.jeoilsçdcaeekaulie,. u Bir projede yer alırken kriterleriniz neler? Yurtdışında aldığım eğitimin hakkını vermek ve annemle babamın izinden doğru adımlarla yürüyebilmek adına seçici davranıyorum. Tercihlerimin hayattaki çizgimi belirleyeceğini düşündüğümden, aceleci davranmadan gerçekten sevdiğim ve inandığım projelerde can bulmak istiyorum. u Absürd tiyatro ile ilgilendiğinizi biliyorum. Türkiye’de pek duyulmayan bir dal. Üniversite yıllarımdan bu yana en büyük aşkım absürd tiyatro! Okulun ikinci yılında tanıştım Beckett’la, Ionesco’yla, Pinter’la ve daha birçok absürd tiyatro yazarıyla. Hayatı sorgulamaya, saçmalamaya, insanları soru sormaya teşvik eden bir dal absürd tiyatro. Metni benliğine kaydedip o an hayattan kopmak bel u Peki hedefleriniz nedir? ki de, içinden geldiği gibi davran Sanatla nefes alıp veren bir aile mak benim için, olabildiğince orga de, oyunculuk tutkusuyla büyüdüm. nik davranmak adeta bir çocuk ol Üniversitede Amerika’nın yolunu mak... Kendini öz, süssüz, çiğ, pü tuttum. Hayalim; sanatçı unvanına rüzlü, akışkan bir dille anlatmak, be erişebilmek için durmadan, her rolün deni kullanmak, şekilden şekile girip hakkını vererek çalışmak, sadece ül anla bütünleşmek... kemizde değil bütün dünyada işimi Los Angeles’ta birçok kez absürd sürdürmek. Amerika’da aldığım eği oyunlarda oynadım ve en mutlu his tim, ailem ve azmimle bunu başara settiğim çalışmalardı. Şimdi, yazıyo bileceğime inanıyorum. rum, karalıyorum, bocalıyorum. atı u Gün an ak cel sanatı çok yakın S tm dan takip ediyorsunuz. tu Doğduğum günden beri A’dan Z’ye sanatı soluyarak büyüdüm. Ailecek Türkiye’de, yurtdışında, o müzeden bu galeriye, tiyatrodan operaya, caz konserinden, piyano resitaline gidip durduk. En büyük zev kim, ülkemizdeki ve yurtdışındaki sanatsal etkinlikleri takip etmek, yani tam anlamıyla sanattan beslenmek. Güzel sanatlara ve yazmaya ilgili olduğum için İnci Aksoy’un yanında EkavArt galeride çalıştım. Yine İnci ablanın kurduğu ArtTv’de sanat yazıları yazdım. Sanatın mümkün olduğunca her dalına dokunabilmek, hepsini tadabilmek, bence sanatçı olmak isteyen biri için çok önemli. Sanatın bütün dalları birbiriyle bağlantılı ve birbirinden besleniyor, bu yüzden her bir parçasını olabildiğince tutmaya çalışıyorum ve bundan çok keyif alıyorum. Sanatla nefes alıp verdim Fotoğraf: Kurtuluş ARI DEN İZ ÜLKÜTEKİN Ayşe Kırca, Pera Müzikali ile geçmişin İstanbulu’nda Eleni adlı bir Rum kıza hayat verecek. İlk gösterim 3 Kasım’da TİM’de. Babamın sevgisi kalbimde u Babanız Levent Kırca Türkiye için çok değerliydi. Siz kariyerinizi onun ismi üzerinden şekillendirmek istemiyorsunuz anladığım kadarıyla. Ancak size kalan sanat mirasından söz edelim mi? Babam benim için dünyada eşi benzeri olmayan bir sanatçı ve babaydı. İçi dışı sanat olan, bir saniye yerinde durmayan, çalışmaktan, üretmekten keyif alan biriydi. Babama çok düşkündüm, onunla bambaşka bir bağımız vardı. Yokluğu çok acıtsa da sevgisini kalbimde, bana kattıklarını ise benliğimde hissediyorum. Sevgi dolu bir aile olduk hep, duygularını yoğun yaşayan. Annem de babam da, abim ve bana ilk olarak sevmeyi, değer vermeyi, saygıyı öğrettiler. Altyapısında sevgi olan bir insanın her zaman yeşerebileceğini, duygularını utanmadan gösterebileceğini öğrettiler. Babamın, sanatın bütün dallarına yeteneği ve ilgisi vardı, bir elinde boya fırçası diğer elinde dolma kalemi, dudağında ıslığı, arka fonda müziği hiç eksik olmazdı. Bana hep çok güvenir ve inanırdı bu da özgüvenimi kazanmamda yardımcı oldu. Babamın bana kattığı değerleri ve öğrettiklerini, taşıdığım onurlu soyadına layık bir kariyer ile yaşatmayı umuyorum. Lin Pesto, maskesiyle söylüyor, sıra ilk konserde ‘Ciddiye alınmama gerek yok’ T ürkçe pop şarkılara yaptığı kaliteli “cover”larla ismini duyuran, gizemli kimliğiyle dikkat çeken Lin Pesto, artık konser vermeye başlıyor. Ankara’da yaşayan müzisyen, ilk İstanbul konserini 30 Ekim’de Zorlu PSM’nin “% 100 Studio”sunda verecek. Lin Pesto ismi, gelecekte çokça duyulacak, hele bir de kendisini Twitter’dan övüp, düet teklifi yapan Cem Yılmaz’la mikrofonun başına geçerse... u Anonim kişiler hakkında özellikle sosyal medyada, “Maskelerinin ardına sığınanlar” deniyor. Ciddiye alınmama durumu var mı işin içinde anonimlik olunca? YouTube’da bir kanal açtım. Türkçe pop şarkılarını daha değişik bir şekilde yorumlamak için, kendime bir uğraş bulabilmek için. Ciddiye alınmak her insan is ter belki ama bu projede ciddiye alınmama gerek yok diye düşünüyorum. Ano nim olmak kişinin kendi tercihidir, ben de öyle kalmak istiyorum. “Lin Pesto” projesinin amacı yapabileceğim şeyleri görmek istememdi. Evde kayıt alabiliyor muyum, videoları kendim düzenleyebiliyor muyum, ortaya bir şey çıkarabiliyor muyum? İnsan günlerce evden çıkmadığında Türkçe pop cover’layabiliyormuş. u Normal hayatında da gizemli bir insan mısın? Hayır, değilim. Oldukça sıradan, bana verilen hayatı yaşamaya çalışan bir canlıyım. Her ne kadar hayatıma “Lin Pesto” adlı bir karakter girdiyse de ben “o” değilim. u Cem Yılmaz’ın seni öven tweet’lerinden sonra ne değişti hayatında. Düet teklifi var. Kendisi sayesinde birçok kişi dinlemiş oldu. Bu projenin Cem Yılmaz gibi başarılı biri tarafından sevilip takdir edilmesi beni gerçekten çok mutlu etti. Düet teklifi için ise bir türlü o cesareti bulup kendisine yazamadım, çünkü çok büyük bir isimden söz ediyoruz. Ben böyle şeylerde aşırı heyecanlanıyorum. u “Son” albümün ne kattı sana? Bazı insanlar albümü beğenmediklerini söylediklerinde çok üzüldüm. “Sen cover yapmaya devam et” diyenler de oldu. Ama ben bu albüm sayesinde Taner Yücel ile beraber çalışma fırsatı buldum. Bu benim için çok değerli. u İlk İstanbul konserin yakında. Ne düşünüyorsun? Çok heyecanlıyım. Düşündükçe nefes alamıyorum. Fakat bir şeyi çok istersin de hayat önüne engeller koyar ya? Davul çalacak olan arkadaşımız ayağını sakatladı. ORHUN ATMIŞ Lin Pesto, Cem Yılmaz’ın düet teklifi için, “Cesaret edip kendisine yazamadım” diyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear