Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
22 MAYIS 2011 / SAYI 1313 3 Türkiye macera okumayı seviyor Araştırmanın sonuçlarına göre kişi başına okunan kitap yılda yedi. En çok basılı yayının okunduğu iller Erzurum ve Erzincan, en çok okunan tür ise macera. Güneydoğu Anadolu’da psikoloji okunurken, Muş, Bitlis, Van ve Hakkâri’de stanbul’la aynı yanıtı vererek “aşk kitabı” Hakan Bayrakçı diyor. Araştırmanın sonuçları oldukça ilginç... ime sorsanız, “Kitap okuyor musun?” diye, mutlaka “Evet, okuyorum” der. Ancak bu ne kadar gerçeği yansıtır, tartışılır. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Sonar Araştırma şirketinin birlikte yürüttüğü proje, net verilerle pek çok soruya yanıt verir nitelikte. Türkiye’de ilk kez çıkarılan bu okuma kültürü haritası ile çok ilginç, şaşırtıcı sonuçları okumak mümkün. Bu haritayla hem rakamsal veriler hem de bu kültürün ne kadar oluşabildiği gözler önüne seriliyor. Araştırma, Ankara Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi’nden Prof. Dr. Fatoş Subaşıoğlu ile Sosyoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Hayriye Erbaş’ın danışmanlığında yapıldı. Türkiye statistik Kurumu’nun belirlediği 26 bölgede, 6 bin 212 kişi üzerinde anket tekniği uygulandı. Sonuçta da Türkiye’nin okuma kültürünü anlatan 270 sayfalık bir kitap ortaya çıktı. Biz de Sonar Araştırma’nın yönetim kurulu başkanı, araştırmacı yazar Hakan Bayrakçı’yla değerlendirdik haritayı. K K TAP MI? VAK T OLSA BELK OKURDUK... A raştırma sonucuna göre Türkiye’de yılda ortalama yedi kitap okunuyor. Hatta kitap yüzde 54’lük oranla en fazla okunan basılı materyal. Araştırmaya katılanların yüzde 31’i hayatında hiç kitap okumamış. Bunlara yılda 10 kitaptan az okuyanların oranı da eklenince bu oran yüzde 75’i buluyor. Katılımcıların kitap okumama nedeni mi? Yüzde 60.83’ünün yeterli zamanı yok! Yüzde 84.2’si düzenli izlediği bir yazar olmadığını söylüyor. Kalanların düzenli izlediği yazarlar dikkat çekici: Ömer Seyfettin, Ayşe Kulin, Orhan Pamuk, Elif Şafak, Canan Tan, Yaşar Kemal ve Dostoyevski. Tabii bu listede yaşamını yitirmiş yazarların düzenli takip edilen yazar olarak yer alması ilginç. G Nedir projenin yola çıkış amacı? Nasıl bir veri haritası Ancak çapraz tabloda türlere baktığınızda da bu yörede en oluşturmayı hedeflediniz? çok okunan kitapların dini kitaplar olduğunu görüyoruz. Tabii Kendi adıma, uzun zamandır Türkiye’de kişi başı okunan en çok kitap okunan bölge olarak Ege, Trakya, Marmara kitap sayısını çok merak ediyordum. Elimizde hep eski veya Akdeniz’i beklerken bu sonuca ulaşmamak şaşırtıcıydı. rakamlar vardı. Türkiye’nin en büyük meselesinin kitap Ki Türkiye’nin batı kıyısına baştan aşağı baktığınızda, düşük okumak olduğunu düşünüyorum. Okudukça gelişecek bu bir kitap okuma oranıyla karşılaşıyorsunuz. Bu da ülke. Daha öncesinde bildiğimiz rakamlara göre, altı kişiye beklenmedik bir sonuç benim için. Türkiye’nin çoğunluğu macera okuyor. Hakkâri, Van, bir kitap düşüyor. Örnekse, Japonya’da bir yılda kişi başına Bitlis, Muş gibi iller tıpkı stanbul gibi aşk kitaplarını tercih düşen kitap sayısı 40, sviçre’de 30, Fransa’da 20. stiyordum ederken, Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak’ta psikolojik kitaplar ki kapsamlı bir araştırma olsun, rakamlarımız belli olsun. Nasıl bir yol belirlediniz? okunuyor. Çok farklı illerde farklı eğilimleri görüyoruz. Bunları nasıl okumak gerek? Türkiye statistik Kurumu’nun belirlediği örneklem grubu ile yola çıktık. Epey kapsamlı bir çalışma bu. 26 bölgeden, 6 Birbiriyle bağlantısı olmayan yörelerde, enteresan bir bin 212 kişiyle yaptık anketi. Sonra gördük ki kişi şekilde benzer eğilimleri görürken, komşu başına düşen yıllık kitap sayısı 7.2. Bu illerde farklı yönelimler dikkat çekiyor. Trakya beklemediğim, beni şaşırtan bir sonuçtu. Ancak tarih derken, Doğu Karadeniz ile araştırmayı 7 yaş üzerine yaptık. Bu oranı, aslında Kahramanmaraş, Mersin, Adana da aynı yanıtı eğitim dönemi de yükseltti. Daha yukarıda bir yaş veriyor. Birbiriyle ilişki halinde olmayan, sosyosınırı belirleseydik, muhtemelen bu sonuç kültürel açıdan farklı bölgelerdeki benzer çıkmazdı. Yine de, Türkiye için iyi bir ortalama eğilimler dikkat çekici. Ama macera deyip olduğunu düşünüyorum. geçmeyin. Onun içine kültür de girer, eğitim tipli Araştırmada inanamadığınız sonuç çıktı mı? bilgiler de. Peki nasıl bir okuma kültürüne sahibiz? nanmadığım ve kimsenin de inanmasını ZUHAL Genel olarak yıllık rakam beklediğimden istemediğim bir bulgu var. 200 kolonluk bir AYTOLUN araştırmaydı, birçok soru sorduk. Ancak, “Daha çok korsan kitap mı alırsınız?” sorusuna yüzde 85 oranında hayır yanıtı aldık. Anket, Kültür Bakanlığı temsil belgesiyle yapıldığı için, cezai yaptırımdan korkup buna hayır dediklerini düşünüyoruz. Peki bu araştırmada sizi en çok şaşırtan sonuç ne oldu? Yıllık rakam şaşırttı elbette. Şaşırtan bir diğer bulgu da en yüksek kitap okuma oranının Erzurum ve Erzincan’da olması. Düşün Taşın Derneği’nin kitap okuma etkinliğinden. HALK KÜTÜPHANELER B L NM YOR Türkiye’nin ilk okuma kültürü haritası çıkarıldı. T ürkiye’nin yüzde 23.7’si boş zamanlarını televizyon izleyerek geçiriyor. Yüzde 18.8’lik bir oran ise kitap, gazete, dergi okuyor. Ancak bir seferde en fazla 30 dakika okuma yapılıyor, onun da oranı yüzde 47.4. En çok neler mi okunuyor? Yüzde 19.5 ile edebiyat birinci sırada. Onu yüzde 18.3’le din, yüzde 16.2 ile eğitim takip ediyor. Yüzde 33.7’lik bir kesim roman okuyor. En çok okunan tema ise yüzde 21.9 ile macera, aşk kitaplarının oranı ise yüzde 18.2. Araştırmaya katılanlardan yüzde 46’sı yakın çevredeki halk kütüphanelerinden bihaber. Yüzde 53.7’si kütüphanelerden yararlanmanın ücretsiz olduğunu biliyor olsa da, yüzde 95.9’u üye olmamış. Yararlanan var mı dersiniz? Yüzde 88.79’u hayır yanıtını vermiş.G fazla. Türkiye 30 yıl önce bu rakama sahip değildi. Bizde de 7 değil, 1213’e yükselse çok daha iyi olacak. Ancak unutmamak gerek eğitim başka kültür başka bir şeydir. Kültürü veren de okuma alışkanlığı ile okunan içeriklerdir. Peki bu araştırma sizi tatmin etti mi? Evet, etti. YGS, ALES gibi olmasa da beni tatmin eden bir araştırma oldu. Ayrıca siyasi bir çalışma da değil. Korsan haricinde samimi yanıtlar aldık, bu yüzden de içim rahat. Tüm bu araştırma ve hazırlanan harita sonucunda nasıl gelişmeler olacağını öngörebiliriz? Bu sayede Kültür Bakanlığı, sadece bu iktidar döneminde değil, önümüzdeki süreçlerde de haritalara bakarak bir yol çizebilecek. Bu, kitap dağıtımından, okuma aktiviteleri, halk kütüphaneleri açılması gibi uzun, büyük ve kapsamlı çalışmalar için temel oluşturacak. Bu, geç ama Türkiye’de bir ilk. Zaten bu araştırmayı kabul etmemin yegâne nedeni de merakım ve bu haritanın gerekliliğidir.G same bin Ladin'in ölümü tartışmaları da beraberinde getirdi. Kimisi için o çoktan ölmüştü. Cesedi niye denize atılmıştı ki? Yoksa yaşıyor muydu? Tüm olan biten Obama'nın seçim çalışmalarından mı ibaretti? Bu soruları cevaplamak zor ama şu kesin bir gerçek; tarihe malolmuş pek çok şahsiyetin aslında ölmediği yönünde iddialar ortaya atılmıştır. Elbette bu efsanenin de bir geçmişi var. Birileri tarih boyunca kendine gerçekten “öldü” yaftası yapıştırmak istemiş olmalı. Tarih sayfalarına göz atınca bilindik ama bir hayli ilginç bir hikâyeyle karşılaşıyoruz. Şiirin yönünü çeviren isimlerden biri Arthur Rimbaud, sadece 21 yaşına kadar şiir yazmıştı. Hayatındaki tüm hayal kırıklıklarını ve Paris çevresinde olup bitenleri kaleme döküp edebiyat tarihine adını yazdırması beş yıldan fazla sürmemişti. Sonra mı? Mısır'da ticaretten edindiği gelirler, ardından Afrika'nın içlerine yolculuğu... çlerinde silah ticareti ve kanıtlanmasa da köle ticaretini de barındıran pek çok iddia ortaya atılmış, sonunda Rimbaud aslında göçmenlerin o yıllarda bile kullandığı yoldan Fransa'ya dönüp Marsilya'da sefalet içinde ölmüştü. Henüz 37 yaşındaydı. şte Rimbaud'un izinden gidenler. Ya da en azından gittiği iddia edilenler.G U Öldüklerine dünyayı inandıramadılar yi ya da kötü, dünya tarihinde rol oynayan pek çok isim hakkında çeşitli efsaneler ortaya atılmıştır. Bunlardan en sık duyulanı ölen ünlünün aslında ölmediği ve dünyanın ücra köşelerinden birinde ya da memleketinde yaşamını sürdürdüğüdür. Elbette son ölü ünlü Usame bin Ladin de bu klişeden payını aldı. Geçmişte sanattan spora pek çok isim de Ladin'le aynı kaderi paylaşmıştı. Hadi gelin dünyanın DEN Z ÜLKÜTEK N ölümsüzlerini bir kez daha hatırlayalım. Michael Jackson: Elvis Presley: Adolf Hitler: şte size çok ilginç bir örnek. Rivayet o dur ki Hitler aslında kendini zehirlememiştir ve sevgilisi Eva Braun'la Şili'ye kaçmıştı. Evet bazı Nazilerin savaşın hemen ardından Şili'ye kaçtığı zaten bilinen bir şey. Acaba Hitler de Şili'ye giden geminin içinde olabilir mi? Elbette inanması ve Hitler'in savaştan sonra olmasa bile şu anda hayatta olmadığını düşünürsek kanıtlanması çok zor bir iddia. Yine de Simpsons'ın bir bölümünde Bart, Güney yarımküreden rasgele telefon numaraları çevirirken kendisine ulaşmayı başarmıştı.G E aman zaman gündeme oturan bir iddia. “Üzerinde çok baskı var, bu yüzden kendini ölmüş gibi gösterdi” deniliyor Ahmet Kaya için. Üzerine, şimdi Fransa'da ya da Urfa'da yaşadığı da söyleniyor. Bu iddiaları savunanlar Kaya'nın öldükten sonra çıkan albüm sayısının fazlalığını da gündeme getiriyor.G Ahmet Kaya: Jim Morrison: Z im Morrison'unki sonradan klişe haline gelen 27'sinde bu dünyadan göçüp giden rock yıldızı hikâyesiydi. The Doors günlerinin ardından Fransa'ya yerleşen Morrison'un sağlık durumunun içki ve uyuşturucu bağımlılığı sebebiyle pek de iyi olmadığı zaten biliniyordu. şin rengini değiştirense öldüğü gün ve Rimbaud hayranlığıydı. Belki de Rimbaud'nun izinden giderek dünya üzerinde bıraktığı izi silmek istemişti. Morrison'un öldüğü gün olanlar oldukça şüphe çekiciydi. Çünkü cesedini eşi ve ölüm haberinden sonra kaldıkları otel odasına gelen polis memuru dışında kimse görmemişti. Yapılan açıklama “Jim'e olan saygımızdan otopsi yapılmasını istemiyoruz” şeklindeydi. Ünlü rock yıldızının ömrünün geri kalanını Congo'da ahşap bir evde sürdürdüğünü düşünenlerin sayısı oldukça fazla.G J Paul McCartney: n taze “aslında ölmedi” hikâyesi popun kralından geliyor. Michael Jackson ölümüyle birlikte milyonlarca hayranını yasa boğdu ama münzevi yaşamı sebebiyle olsa gerek hakkındaki iddialar öldükten sonra da peşini bırakmadı. Bahis konusu şu; denilene göre Michael Jackson aslında ölmemiş, çocukken babasının saldırısına maruz kalan ve evlat edinerek yeniden yaşama döndürdüğü bir çocuğun kılığına girmişti. Jackson'ın cenazesinin yapıldığı gün Dave Dave adlı kişinin Larry King'in CNN'deki programına katılması da iddialara konu oldu. Denilene göre programa katılan Jackson'ın ta kendisiydi ve Dave'in yüzü çocukken yandığı için onun kılığına girmesi çok kolay olmuştu. şin ilginci Dave'in sesinin Jackson'a fazlasıyla benzemesi ve göz rengi mavi olarak bilinmesine karşın programda kahverengi gözlerle karşılaşılmasıydı.G K ralın tabii ki uyuşturucu krizine girip bir tuvalette öldüğüne inanmıyorsunuz değil mi? şin gerçeği Presley'nin son dönemlerinde uyuşturucu bağımlısı olduğu yönünde çok da kesin bir bilgi yok. Rivayet o ki, kral artık albümlerinin satmıyor olmasından ve müzik piyasasından o kadar sıkılmıştı ki çareyi kendini ölmüş gibi göstermekte bulmuştu. Ne kadar doğru bilinmez tabii ama birçokları onun hâlâ Memphis'te yaşadığına inanıyor ve Elvis'in aslında ölmediği efsanesi benzerleri içinde en gerçeğe yakını olarak kalmayı sürdürüyor.G nun hikâyesi aslında biraz ters. McCartney hâlâ hayatta ve müzik kariyerini sürdürüyor. Öte yandan birçok müziksever onun aslında öldüğünü ve yerine bir dublörünün konulduğunu düşünüyor. Aslında bu iddiaların kaynağı Beatles'ın kendisi. Güya bir kavga esnasında John Lennon, Paul McCartney'i kazayla öldürmüş. Sonrasında olanlar ise çok ilginç. Strawberry Fields şarkısının sonunda John Lennon, birkaç kez dinlediğinizde anlaşılacak şekilde “Paul'ü öldürdüm” diyor. Yine Abbey Road plağının kapağında McCartney'nin çıplak ayakla yer alması ve arkadaki mezar kazıcısı, talyan mafyalarına özgü ölen kişinin çıplak ayakla gömülmesi âdetini akıllara getiriyor.G O C MY B C MY B