01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

23 EK M 2011 / SAYI 1335 5 Şikâyetiniz mi var? Yazın üketici haklarını maalesef çoğumuz bilmiyoruz. Başımıza gelen bir olayda firmayla ilgili şikâyetlerimizi iletmektense ya sinirlenip oturuyor ya da bireysel olarak çözmeye çalışıyoruz. Oysa bilinçli tüketicinin şikâyetlerini dile getirebilmesi için pek çok mecra var. Bunlardan biri de internet. 2001 yılında kurulan sikâyetvar.com sitesi bu şikâyetleri firmalarla buluşturuyor ve sorunlara çözüm buluyor. Kuruldukları günden bu yana aldıkları ödüller de az değil. Altın Örümcek Web Sitesi yarışmasında T aldıkları “En iyi sivil toplum kuruluşu sitesi”, “En iyi referans bilgi sitesi” “En iyi rehber/değerlendirme sitesi” ödülleri bunlardan yalnızca birkaçı. Peki ne mi yapıyorlar? Site, Türkiye’de başta firma ve tüketici ilişkileri olmak üzere her alanda kalitenin gelişmesi ve yerleşmesi için bir buluşma ortamı sağlamayı amaçlıyor. Tüketiciler firmaları şikâyetleriyle yönlendiriyor, firmalar ise tüketicilerden gelen geri beslemelerle mal ve hizmet kalitesini geliştiriyor. Rakamlarla tanıtmak gerekirse, yılda 100 bine yakın sorun çözüyorlar, her gün ortalama 25 bin kişi tarafından ziyaret ediliyorlar. 4 bin 500 civarında üye firması, 450 bin şikâyetçi üyeye sahipler. Site üzerinden gelen her bir şikâyet hukuki koşullar göz önüne alınarak değerlendiriliyor. Tek koşul siteye üye olmak. Yeni projeleri ise oldukça ilgi çekici. Site, Türkiye’de çukurlara son verecek mobil bir proje başlatıyor. “Çukur, kaldırım, aydınlatma, kanalizasyon, çevre temizliği, imar problemleri, reklam ve pano” başlıkları altında, şikâyetleri bulunan kullanıcılar, çevrelerinde gördükleri aksaklıkları, harita üzerinden belirleyip, çekecekleri görüntüleri ekleyebilecekler. Site de şikâyetleri belediyeye iletecek ve sorun hakkında kullanıcıyı bilgilendirecek. sikayetvar.com’un yöneticisi Dr. Ömer Deveci, bu yeni uygulamayla belediyeler hakkında bir yılda 200 bin şikâyet almayı beklediklerini söylüyor: “Başlattığımız uygulama kamunun şikâyetlere duyarsız kalmasını önlemeyi amaçlıyor. Türkiye’nin her bölgesinden gelecek şikâyetler ile artık Türkiye’de hangi belediye seçmenine hizmet veriyor, hangisi vermiyor gözler önüne serilecek.” G ADNAN B NYAZAR Bilgi şöleni nkara Üniversitesi Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Uygulama ve Araştırma Merkezi (ÇOGEM)’nce düzenlenen “Ulusal Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Sempozyumu” 0507 Ekim günlerinde Ankara’da yapıldı. Bilim insanı, öğretmen, yazar, çizer, sanatçı 321 kişinin çağrılı olduğu; öğrencilerin dışında yediden yetmişe 1000’i aşkın kişinin katılımıyla gerçekleşen; okuma kültüründen, çocukların ruhsal gelişim evrelerine, ilgi alanlarına yönelik yüzü aşkın bildirinin sunulduğu bu etkinliğe sempozyum yerine “bilgi şöleni” demek sanırım daha doğru olacaktır. Ankara Üniversitesi, bu şölende eğitim uygulamalarını açımlayan sunumlar, yaratıcı atölye çalışmalarıyla kültür dünyamıza bir kez daha çağdaşlığın ışığını tuttu. Gözümüzün önüne şöyle bir bilgi ortamı sereyim: Bilimsel düşünceler, dilimizin süzgecinden geçirilen yalın kavramlarla açıklığa kavuşturuluyor; önermeler, derleme toplama bilgiler yerine, izleyenin ufkunu genişleten kanıtlayıcı verilerden oluşuyor; örneğin konu çocuğun sanatsal ya da okuma kültürü beğenisinin gelişimi ise sunumcu o noktada yoğunlaşıyor... Bir etkinliğin kesintiye uğramadan sürüp gitmesi, ortalarda bal yapmaz arılar gibi dolaşanlardan çok, ancak yapacağı işin bilincinde olan kişilere gerçekleştirilebilir. Şölen boyunca üzerine düşeni içtenlikle yerine getirenler, bana köy enstitüsünde geçen günlerimi yaşattı. Toplumsal dayanışma duygusunun temeli sayılan imece yani kırsal yerleşim kesimlerinde, birçok kişinin bir araya gelerek elbirliğiyle, gereksinim duyan kişinin işini kotar anlayışı bizim geleneğimizde var. Şölenin düzenince bu ruhla yerine getirildi. Bu bağlamda, tüm etkinliklerin yönetimini sorumluluk duygusuyla üstlenen Prof. Dr. Sedat Sever’i, çalışma arkadaşları ve öğrencilerini, aralarında yarattıkları bu uygarca dayanışma duygusundan dolayı saygıyla anıyorum. A mtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına Orhan Erinç Genel Yayın Yönetmeni: brahim Yıldız Yayın Yönetmeni: Ayşe Yıldırım Görsel Yönetmen: Aynur Çolak Sorumlu Müdür: Miyase lknur Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ dare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2 34381 Şişli / stanbul (0212) 343 72 74 (20 hat) Reklam Genel Müdürü: Özlem Ayden Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal Reklam Koordinatörü: Hakan Çankaya Rezervasyon Yönetmeni: Onur Tunalı (0212) 251 98 74 / 75 (0212) 343 72 74 (554555) Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt / stanbul Cumhuriyet gazetesinin parasız pazar ekidir. Yerel süreli yayın. [email protected] Üniversitelerin, YÖK’ün ağzına bakarak üstüne ölü toprağı serpilmişçesine eylemsizliği yeğlediği şu günlerde, ÇOGEM’in, çocukların okuma kültürü ve sanatsal eğitimini gündeme getirmesi elbette övülesi bir etkinliktir. Hele ulusallık ve evrensellik niteliği gittikçe aşınıma uğratılan bir eğitim ortamında bu tür etkinlikler, çağdaş eğitim anlayışını bir kez daha gündeme getirip anımsatmasıyla da önem taşıyor. Öte yandan, bunca gelişmişliğe karşın, 88 yıllık Cumhuriyet döneminde hâlâ okula gitme olanağı bulamayan çocukların, öğretime elverişli olmayan dershanelerin, öğretmen eksikliğinin gündemden düşmeyişi, eğitim düzenimizin acılar sayfasıdır. Bu sorunların çözüme kavuşturulması gerekirken bilenin bilmeyenin, eline yetki geçince dinsel eğitimi öne çıkararak müfredatla oynayıp ulusal eğitimde sakatlıklar yaratması elbette ileride daha acı sonuçlara yol açacaktır. Bunların yerine, Kültür Bakanlığı Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü’nün okuma düzeyimizi somut verilerle gözler önüne serdiği araştırmanın sonuçlarını masaya yatırıp soruna çözüm üretmek Milli Eğitim Bakanlığına düşmez mi?.. ÇOGEM’in etkinliği, okullarda okuma kültürü ve sanat eğitimi eksikliğinin öğrencinin yaratıcılığını körelttiğini; sanatın, öğrenciye beğeni inceliği kazandıracağını; okuma kültürünü özellikle eleştirel düşünceyi geliştireceğini ortaya koymuştur. nsanın “insan” olması da sanatsal süreçten geçmesine bağlı değil mi? Saldırganlık, kabalık, ilkellik, muhbirlik, çıkarcılık gibi kişilik zayıflıkları ancak okuma kültürüyle, sanatsal eğitimle önlenebilir. nin kadına şiddetin temeline, karşınıza eğitimsizliğin kirli dişli canavarı çıkacaktır! G [email protected] C M Y B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear