25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

8 11 EYLÜL 2005 / SAYI1016 SANATTA 9/11 RÜZGÂRI... Özgür Erbaş Ali Deniz Uslu O n bir Eylül, tüm dünya için dönüm noktası oldu. Siyaset, coğrafya, hukuk, felsefe... Her şey bu tarihten payına düşeni aldı. Güvenlikle özgürlüğün savaşı başladı. Komplo teorisi, tarihinin en parıltılı dönemine girdi. Eleştiri, hainlikle bir tutuldu. Peki ya sanat? ABD halkının incinen onurunu tamir etmekle başlayan akım, bugün yön değiştiriyor. Yeni filizlenen edebiyatta, teknoloji, güç, siyaset ve insan arasındaki ilişki irdeleniyor. Roman kahramanları, kültürler arasındaki çatışmanın, önyargıların ve yanlış anlamaların kurbanları olarak yaratılıyor. Bilim kurgunun öngörüsü ise geleceğin karanlık olduğu yönünde. Dört yıl gibi kısa bir sürede, dev bir 11 Eylül kitaplığı da oluştu. En bilinen elektronik ticaret sitelerinden Amazon.com'da, saldırılann ertesi yılı konuya ilişkin 160'ın üzerinde eser vardı. Bugün sayısı iki bini geçen "11 Eylül literatürü"nün çoğunu, siyaset, felsefe, araştırma ve komplo teorilerini temel alan kitaplar oluşturuyor. Resim, fotoğraf, anı, CD, VCD, DVD'ler de 11 Eylül'ün pazarına dahil. Broadway ve Hollywood da 11 Eylül'ü programlarına almakta gecikmedi. Çünkü ABD'nin morale ihtiyacı vardı! Saldırıların üzerinden bir yıl geçmeden Broadway'de 11 Eylül itfaiyecilerini konu alan "The Guys" adlı oyun sergilenmişti bile. Yine de konu en çok Hollywood'un bütçesine yaradı. Vietnam, 2. Dünya Savaşı, Kennedy yerini 11 Eylül'e bı raktı. ABD'nin incinen onuru, kahramanlık hikâyeleriyle bezeli filmlerle onarıldı. Hatta çizgi kahramanlar bile imdada çağrıldı! Bağımsız sinemanın yönetmenleri ise ülkelerini eleştiren filmlere imza atıp, 11 Eylül öncesi ve sonrası, ABD politikalarına vurgu yaptılar. Tüm bunlar ve daha fazlası, ortaya "11 Eylül sanatı"nı çıkardı. Biz de saldırıların 4. yıldönümünde, 11 Eylül'ün sanattaki yansımalarını araştırdık. 11 EYLÜL KİTAPLARI Saldırılar, literatüre de aynen geçti. "11 Eylül kitapları" diye ayrı bir başlık oluştu. Savaş, terör, uluslararası terorizm, Ortadoğu, Afganistan, Taliban, El Kaide, Usame bin Ladin, örgütler, örgüt liderleri, insan hakları, uluslararası hukuk, diplomasi, bürokrasi vs. üzerine 11 Eylül'e kadar ne söylendiyse yeni baştan yazıldı... Bolca komplo teorileriyle beslenen bu kitaplar, her yerde çok satılanlar arasında yer aldı. Sonunda iş, 11 Eylül'den sonra söylenenlerin ve yazılanların derlenmesine geldi... Şilili yazar Ariel Dorfman saldırılardan birkaç saat sonra yazmaya başladığı "Son 11 Eylül" başlıklı makalesinde saldırıya dair görüntülerin Şili darbesinin ardından yakınlarını arayan insanlan anımsattığını yazdı. Hem saldırılardan, hem de bu saldırılarla daha görünür hale gelen kültür çatışmalarından beslenen romanlar ise ortalığın biraz yatışmasını bekledi. Konuya ilişkin ilk romanlardan biri Fransız yazar Frederic Beigbeder'e ait. Geçen yıl yayımlanan "Kuzey Kulesi 107. KatWindows on the World" Ingiliz The Independent gazetesinin ödülüne layık görüldü. Gayrimenkul zengini bir adamın iki oğluyla birlikte Ikiz Kuleler'de yaptığı kahvaltıyı, yani son saatlerini anlatan roman, saldırılar konusunda bugüne kadar yazılan "en cesur" kitap olarak değerlendiriliyor. Bir kitap da Şeytan Ayetleri'nin yazarı Salman Rüşdi'den geldi. Rüşdi'nin bu ay çıkacak kitabı "Shalimar the Clown"da Keşmir'i ve farklı kültürlerin uyum OrumceJ* Adam <da yuikveıleım milliyetcıiiiMen njnutoini ıMı.. içinde yaşamaları temasını işlerken terörün arka planını anlatıyor. Yeni kitaplardan Ian McEwan'ın "Saturday" romanı eleştirmenlerce, 11 Eylül'ün günlük hayata etkisini en iyi anlatan roman olarak tanımlanıyor. Kazuo Ishiguro'nun "Never Let Me Go" adlı romanı ise, bir aşk öyküsünün arkasında, bilimsel ve köktendincilerin arasında, sevgi, sadakat, demokrasi, şüphe, adalet ve belirsizliği, gündelik yaşantırnıza sızan yeni siyaseti anlatıyor. Zadie Smith'in bu ay yayımlanacak "On Beauty" romanı da 11 Eylül'ün izini taşıyan edebiyat ürünleri arasında. Smith'in kafası kanşık siyah ve melez karakterleri hayatları için bir anlam arıyor. Kitap, kültürler arası yanlış anlamaları aktarırken kültürün güçle ilişkisini de sorguluyor. Tüm bu kitapların öyküleri farklı olsa da temaları ortak; insanlar, makineler, teknoloji ve politika arasmdaki etkileşim ve değişen dünya... Edebiyat dünyası, bugünün ve geleceğin analizini yaparken, Amerikan Şairler Akademisi "11 Eylül şiirleri" yarışması düzenlemeyi kararlaştırdı. Bu yarışmada "Büyük Jüri Ödülü"nü, ABD'nin Uluslararası Şiir Kütüphanesi'ne kabul edilen ilk Türk olan Aziz Doğdu, "United We StandBirlik îçindeyiz" şiiriyle kazandı. YASAKLI ŞARKILAR ABD müzik piyasası da elbette 11 Eylül'ü görmezden gelemezdi, ama önce temkinli yaklaşmayı yeğledi. Piyasaya hâkim birkaç plak şirketi, "zamanlama yanlış" diyerek, "sivri" eserleri ya değiştirdi ya da erteledi. Kısacası "ifade özgürlüğü" askıya alındı. Hatta, Beatles'in "Give Peace A ChanceBarışa bir şans ver" şarkısının radyolarda çalınması bir süre yasaklandı. Saldırıların hemen ardından Amerikan milli marşı "Star Spangled Banner"ın cover'ları, yeniden listelere girdi. Ozellikle New York ve yakınlarındaki müzisyenler, "vatanseverlik" ve "ayaktakalmak" temalı şarkılar yaptı. Paul McCartney, "Öz « gürlük içinde yaşama hakkı için savaşacağız" ' şarkısını, itfaiyecilere yardım için söyledi. Bruce Springsteen uzun bir aradan sonra çıkardığı "The Rising" albümünde, 11 Eylül'le bağlantılı beş şarkıya yer verdi. Springsteen, MTV ödülü kurbanlar anısına aldı. 1 EYLÜL'DEN SONRA SİN 11 L L ONRA SîNEMA 11 EYLLL'DEN SONRA SİNEM.A 11 EYLÜL'DEN SONRA SİNEMA 11 EYLÜL11 YÖNETMEN IngiltereFransız ortak yapımı "11.09.01", yapımcı Alan Brigand'ın farklı coğrafyalardan politik duruşlarıyla dikkat çeken 11 yönetmenden 11 Eylül olaylarına dair 11 dakika, 09 saniye ve 01 kare uzunluğunda filmler çekmesiyle gerçekleşti. Belgeselin amacı Amerikan halkına ülkelerinin dış politikasının nelere yol açtığını göstermekti. Amerika karşıtı söylemler ve ciddi eleştirilerle dolu film Amerika'da büyük tepki topladı. Işte yönetmenler ve filmleri: 5. Yusuf Şahin (Mısır): 1983'te Beyrut'ta bir saldırıda öldürülen Amerikan askeri ile, bu askerle aynı yaşta ölmüş bir intihar komandosu... 6. Idrissa Oudregga (Burnika Faso): Hasta annesine ilaç almaktan başka bir düşüncesı olmayan bir genç ve arkadaşları, BinLadın'i ülkelerinde görüyorlar ve... 7. Ken Loach (Ingiltere): 11 Eylül 1973. Allende hükümeti, Pinochet'nin yönetımındekı bir askeri darbe ile devrilir, bir başka anlatımla rüzgâr eken fırtına biçer... KARA ŞAHİN DÜŞTÜ Ridley Scott imzalı "Kara Şahın Düştü", Amerika'nın 1993 yılında 18 Amerikan askerınin ve 180 Somalılinın öldüğü "Mogadıshu" operasyonunu konu alıyor. Fılm, başkasının savaşında yer almanın sonuçlarını tüm çıplaklığı ile anlatmasına ve savaş üzerine yaptığı eleştirılere rağmen Amerikan yanlısı bakış açısı nedeniyle eleştirıldı. BİR ZAMANLAR ASKERDİK Joseph L. Gallovvay ve Harold G. Moore tarafından yazılan kitaptan (We Were Soldiers Once... And Young) senaryolaştırılan filmin başrolünde Mel Gıbson oynadı. Vietnam'da yaşanmış bir olayı konu alan film 11 Eylül sonrası incinen Amerikan onurunu yeniden kazandırmak için çekilmiş bir kahramanlık öyküsü. GÜMÜŞ ŞEHİR John Sayles imzalı "Gümüş Şehir" Bush karşıtı sponsorlar sayesinde çekildi. Filmin ana kahramanı, basiretsiz olmasına rağmen güçlü bir pohtikacı olan babası sayesinde Kolarado eyaletinden senatör adayı olan bir politikacı. Film Amerika'nın ikıyüzlü tutumunu ve bir politikacının 11 Eylül fırtınasında bile nasıl insanların duygularının sömürüldüğünü gösterıyor. 1. Samira Makhmalbaf (Iran): Varlığından haberdar olmadıkları bir şehirde yaşananlar yüzünden, yerinden yurdundan olan Afgan çocuk/ar/n/n hikâyesi... 2. Claude Lelouch (Fransa): Ikiz Kuleler'de turist rehberi bir Amerikalıyla New York'ta yaşayan sağır ve dılsiz bir Fransız kadının bakış açıları... 3. Danis Tanovic (Bosna Hersek): 11 Temmuz 1995'te Serebneıca'da yaşananlar... 4. Mira Nair (Hindistan): Töplumların birbirine bakış açıları ve dinler arası hoşgörü yıkılınca... 8. Alejandro Gonzalez Inarritu (Meksika): Birer flaş patlaması gibi görünüp kaybolan, kulelerden düşen insanların görüntülerı... 9. Amos Gitai (Israil): Israillilerin yaşadığı terör de, 11 Eylül'ün gölgesinde kalıyor. 10. Sean Penn (ABD): Yaşlı bir adam güneşe 11 Eylül'le kavuşur... Bu sağlıklı bir düzenın başlangıcıdır... 11. Shohei Imamura (Japonya): Yönetmen kendi 11 dakikasında tüm insanlığa haykırıyor. "Onurlu savaş diye bir şey yoktur!" BUSH'A GÖRE DÜNYA vVıllıam Karel'ın, senaryosunu Fransız yazar Erıc Laurent ile birlikte yazdığı "Bush'a Göre Dünya", Amerikan demokrasısınin işleyışını ve ıçerıde dönen entrıkaları farklı bakış açılarıyla ızleyıciye sunan sıra dışı bir belgesel. Bush'un köktendincı misyonu nasıl sıyasetine uydurduğunu anlatıyor; Irak operasyonunun da ilk olmayacağını, 11 Eylül sonra terorizm ile savaş adı altında meşrulaştırılan katlıamların devamının geleceğini iddia edıyor. FAHRENHEİT 9\11 Bush karşıtları arasındaki en renkli ve başarılı ısimlerden Michael Moore, seçımlerde demokratların kazanması için elinden geleni yaptı. Ama "Fahrenheit" gibi bir belgesel bile bunu sağlayamadı. "Bowlıng For Columbine"la Oscar kazanan Moore, ödül töreninde "Utanın Bay Bush" deme cesareti göstererek muhalıf kımliğini ortaya koydu. "Fahrenheit 9\11" ile de Bush'u gerçek anlamda köşeye sıkıştırdı. Belgeselde Bush aılesinın kirli ilişkileri ortaya kondu. NEW YORK'TA SON 25 SAAT Edvvard Norton'un başarılı oyunculuğu sayesinde güçlü anlatımı olan bir film. New York'un karanlık sokaklarını, farklı etnik yapısını, uyuşturucuyu, 11 Eylül sonrası insanların yabancılara karşı duyduğu öfke ve korkuyu anlatıyor. Filmde ahlakı çelişkiler yaşayan bir uyuşturucu satıcısının hapse gırmeden önce geçirdiğı son 24 saat ışlenıyor. Yönetmen Spıke Lee 11 Eylül'ü mıllıyetçı bir tavırla filmin her karesıne yansıtsa da yaşanan nevroz gözlenebıliyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear