25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

10 NÎSAN 2005 / SAYI 994 Rockyıldızı değil ekonomist effrey Sachs'ın Columbia Üniversitesi'ndeki ofisinin duvarları resimden geçilmiyor. Bu resimlerde onun siyaset ve sanat çevresinin önde gelenleriyle birlikte çeşitli pozları var. Bunların arasında Papa, U2'nun solisti Bono, Nelson Mandela, Vaclav Havel, Bill Clinton, Kofi Annan, Glenn Close, Richard Gere, Julia Ormond ve daha niceleri bulunuyor. Sachs başlı başına ünlü, dünyayı düzlüğe çıkartmaya soyunmuş biri. Günümüzde ekonominin en önde gelen reformcusu olarak bilinen Sachs tüm dünyada parlak zekâsıyla tanımyor. Şimdi 50 yaşını dolduran Sachs, Harvard Üniversitesi'ne profesör olarak atandığtnda 28 yaşındaydı. îki yıl sonra, iki hafta gibi kısacık bir sürede Bolivya'daki yüksek enflasyonun üstesinden geldi. Sachs o gün bugündür ekonomik krizin yaşandığı ülkelerin imdadına koşuyor. Brezilya, Peru, Polonya ve Rusya'nın ekonomik açıdan düzlüğe çıkmasında etkili olan Sachs, BirJeffrey Sachs leşmiş Milletler'in özel danışmanı olarak "Dünya AIDS, Tüber reformcu blr küloz ve Sıtma ile Savaş Fonu" ekonomist olarak girişimine de damgasını vuran tanımyor. kişi olarak tanımyor. Bir yorumcuya göre Sachs, Birleşmiş "rock yıldızı konumunda bir Milletler'ln özel ekonomi uzmanı". danışmanı. Nlyeti Bir zamanlar Sachs'ın öğrencisi olan ve onun "The End of dünyayı düzlüğe PovertyYoksulluğa Son" adlı çıkarmak. Sachs kitabına önsöz yazan gerçek rock yıldızı Bono ise, "Onun "Yoksulluğa Son" opera sanatçılarını aratmayan isimli bir kitap bir tutkusu var," diyor. Sachskıyazdı ve dünyayı sa bir süre önce Senegal'de köy köy dolaşıp insanlara sıtma ilacı uyardı... dağıttı. Üstelik, A.B.D yardım örgütlerinin üç yılda yapabildiğini o tek bir güne sığdırdı. Sachs üniformasız bir nefer, sınır tammayan bir ekonomi uzmanı ve birçok kişinin gözünde geleceğin Nobel ödülü adayı. Peki, tüm bunları nasıl olup da becerebiliyor? Sachs, "Belli düzeyde bir bitkinliğin uzun süreli uçak yolculuklarından kaynaklanan yorgunluğa karşı en iyi çözüm olduğu söylenir," diyor. J AMERİKA'YA UYARI... Sachs'ın dış görüntüsünden onun olağanüstü bir kahraman olduğunu söylemek neredeyse olanaksız. Lacivert takım elbisesi ve kahverengi boyunbağıyla görenlerin onu sıradan bir banka müdürü sanmaları işten değil. Ne var ki, konuşurken sürekü dizlerini birbirine vuran bu son derece gösterişsiz adam dünya ekonomisini ellerinde tutuyor. Sachs kitabında, "Gazetelerde 'aşırı yoksulluk dün 20 bini aşkın kişinin yaşamına mal oldu' gibi bir habere her an tanık olabilirsiniz," diye yazıyor. Dünya Bankası yoksul luğu kişi başına düşen gelirin günde 1 doların altına düşmesi olarak tanımlıyor. Dünyada 1,1 milyar kişi bu sınırın altında yaşıyor, ya da yaşamaya çabalıyor ve bunlarm 315 milyonunu Afrikalılar oluşturuyor. Sachs sıtmanm her ay Hint Okyanusu'ndaki tsunaminin etkisıyle ölenlere eşit sayıda çocuğun ölümüne yol açtığına, ancak bu hastalığın büyük ölçüde önüne geçilebilir ve sağaltılabilir bir hastalık olduğuna dikkat çekiyor. Aşırı düzeyde yoksulluğun, varsıl ülkelerin gayrı safi milli hasılalarının yüzde 0,7'sini yardım olarak bağışlamaları yönünde son 35 yıldır verip de bir türlü yerine getiremedikleri sözü tutmaları koşuluyla, 2005 yılına dek tümden ortadan kaldırılabileceğine inanıyor. Sachs'a göre, bu durumun en önde gelen sorumlularından olan ABD gayri safi milli hasılasının yalnızca yüzde 0,25'ini vererek yoksulluğu önleme savaşında kaçak asker rolünü oynuyor. "ABD askeri harcamalara500 milyar dolar ayırıp, gelişme fonuna bunun yal nızca otuzda biriyle katkıda bulunurken dünyanın gerı kalanının bunu normal bir davranış olarak algılamasını bekleyemez" diyor. "Yoksulluğun Sonu" okuru sarıp sarmalayan bir yapıt. Okuyucu 100 farklı ülkede karşılaştığı insanları tanıyor, akademik eğitimin gerçek yaşamda yaşanan sorunlara çözüm getirmede güdük kaldığı, bir ülkede komünizmden kapitalizme geçişin ne denli zorlu bir süreç olduğu, Polonya hükümetinin öğütlerını yerine getirmesine karşılık Rusya'da karşılaştığı tepki yüzünden geri çekilmek zorunda kaldığı gibi birtakım gerçekleri onunla birlikte keşfediyor. SOPHİA'NIN İLAÇ ÇANTASI... Kitap içten içe bir özyaşamöyküsü izlenirhi de veriyor. Jeffrey Sachs Detroit'te dünyaya geldi. Babası döneminin önde gelen emekçi liderlerinin vekaletini üstlenmış saygın bir hukukçuydu. 16 yaşındayken ailesiyle birlikte Sovyetler Birliği'ne gitti. "Demir Perde ardında olup bitenlere ilgisiz kalamazdınız. Dünya tepeden tırnağa silahlanmış iki farklı cepheye ayrılmıştı. Öteki tarafta neler olduğunu görmek için en azından bir çaba harcamanız gerekiyordu. Avrupa'yı karış karış dolaştım, Orta Doğu'nun kimi yerlerini gezdim. Harvard'a girdiğimde kafamda, bir toplumun esenliği içın gerekli olan nedir, ekonomi nedir, neden kımi ülkeler bolluk içinde yüzerken kimileri yoksulluktan kırılıyor gibi sorular vardı. Aradan 33 yıl geçti ve aynı sorular hâlâ kafamı kurcalayıp duruyor" diyor. Yirmi yılı aşkın bir süredir Sachs gittiği her yere karısını ve üç çocuğunu da götürüyor Bugüne dek ailesiyle birlikte 80 ülkeyı gezip gören Sachs yolculukları sırasında Çocuk Hastalıkları Uzmanı karısı Sonia'nın ilaç çantasını yanlarından hiç ayırmadıklannı ve bunun kendilerini güvende hissettirdiğini söylüyor. Sağcı kesim tüm üçüncü dünya ülkeleri yönetimlerinde bir yozlaşmanın söz konusu olduğuna ve bu nedenle de yar dımda bulunmaya bile gerek olmadığına inanıyor. Sol kesim ise, büyük ölçekli işsizlik ve insanların birikimlerinin eriyip gitmesi gibi sonuçlar da doğurabilen onerılerinin yoksulluğun ortadan kaldırdması yönünde garip önlemler olduğunu öne sürüyor. Sachs da sağlığa zararlı koşullar altında düşük ücretle çalışmayı savunmakla birlikte, bu görüşünun incelikli ve somut gerekçelere dayandığına parmak basıyor. "Bu tür işler genç kadınlar için hiç yoktan iyi. Buna aşırı yoksulluktan kurtulma yönünde bir basamak gözüyle bakmak gerekir Tüm bunlar yine de sağhklı koşulların sağlanmaması, güvenliğin olmaması, ya da cinsel taciz için bir gerekçe saydamaz. Insanca yaşamak ve insan hakları her zaman ön planda yer almalı. Ancak, 'Ücretler artmadıkça bu özelükler ekonomimizin dışında kalmalı' diyenlerin salt kendi çıkarlarını kolladıklarını düşünüyorum" diyor. • The Observer'dan çeviren: RİTA URGAN Jeffrey Sachs'ın dostları arasında Bob GeldofPun (yukarıda) yanı sıra Nelson Mandela, Vaclav Havel, Bono, Richard Gere de var... OSMAN BAHADIR bahadirosman@hotmail.com yıl önce Kongre'nin Üçüncü Celsesi Tıp Kongresi Gazi Paşa'nın gelışini müteakip beş buçukta üçüncü celsesini akdetmiştir. Kongreye iştirak edenler 530 zatı mutecavizdir ( aşmaktadır). Yeni meclisin gcniş salonu doktorları istiab etmemiş (almaya yetmemiş), bir kısmı dinleyici localarından müzakeratı takip etmeye mecbur kalmışlardır. Eski meclistekı sergı ıkiden itıbaren açılmış, rontgen sergisi elektrikle aydınlatılmak suretiyle radyoskopiler teşhir edilmiştir. Kongre zabıtları muntazaman neşredilecek, memleketin bütün kısımlarına gönderilecektır. Sıhhiye Vekaleti akşam üzeri Milli Bahçe'de kongre azalarına ziyafet verecektir. Teşrifat olmayacak yalnız her sofrada bir profesör ve bir muallim bulunacaktır. Sıhhiye Vekıli, sağına ve soluna Tıbbiyei Askeriye ve Mülkiye'den bu sene birincilikle çıkanları alacaktır. Tıp Kongresinden Bir Heyet Çankaya'da Ankara Muhabiri mahsusadan; Saat 11'de Konya, Adana, îstanbul, îzmir doktorlarından seçilmiş birer zat, Doktor Ziya Nuri Paşa'nın tahtı riyasetinde (başkanhğında) Çankaya'ya giderek Gazi Paşa hazretleri tarafından kabul edilmişler ve kongrenin tazimatrnı (saygılarını) arz etmişlerdir. Reisicumhur hazretleri heyetle tanışmaktan pek memnun olduklarını, Ankara'da böyle bir kongrenin toplanmasının kendisini bahtiyar ettiğini ve sarfedilen ilmi mesaiyi alaka ile takip ve takdir ettiğini, doktorların Türk inkılabı içinde bilhassa kıymetli bir unsur olarak memleketin sıhhati için azami çalışmaları lüzumunu, bilhassa nüfus artışı siyasetini muvaffak kılacak şekilde mesai sarfedilmesini, kıyafet meselesini de ihmal etmeyerek memleket fertlerinin sıhhi bir kıyafet taşımasını teminen doktorların halk tabakaları içine girerek şahısları ile fertlere numune olmalannı söylemişler, heyeti, kongre üyelerine selamlarının iletilmesine memur etmişlerdir. Gazi Paşa hazretleri saat ikide meclis binasına gelerek Riyaseti Cumhur salonunda Tıp Kongresi azasını birer birer kabul etmişler ve ellerini sıkmışlar, iltifat eylemişlerdir. Doktorların süruru (sevinci) payansızdır (sonsuzdur). 2Eylull925 Veba Mücadelesi Sıhhiye ve Muaveneti tçtimaiye müdüriyetince şehrimizde veba mücadelesine dünden itıbaren başlanmıştır. Bu hususta 4 doktorla 20 sıhhiye memurundan müteşekkil 4 mücadele grubu teşkıl edilmiştir. Bu grupjar şehrimizde mükerrer (tekrarlayan) veba vakaları zuhur etmiş olan mıntıkalarda tetkikat ve mesaıde bulunacaklardır. Bu yerlerde veba hastaları aranacak, aşı tatbik edilecek, fare itlafı ameliyatı yapılacaktır. Gruplar icap eden yerlerde farelerı itlaf için zehirlı madde de dağıtacaktır. Daha sonra Tıp Kongresi'nden avdet eden (dönen) Sıhhiye ve Muaveneti tçtimaiye müdür muavini Neşet Osman Rey bir muharririmize "Mücadelenin en çok iki ayda tamamlanacağını tahmin ediyorum" demiştir. 4Eylüll925 8Eylüll925
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear