25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

8 11 ARALIK 2005/ SAYI 1029 SESİMİZAB'YEULAŞSIN ÖNCE HAKLARI STK'ler, Türkiye'nin geleneksel politik aktörlerinden değil. Ama üzerine tezler yazılacak denli hızlı gelişiyorlar. En büyük sorunları, örgütlenme eksikliği ve tabii parasal sıkıntılar. Ama görünen o ki, geleceğin siyasi hayatı onlarsız, yani yurttaşsız olmayacak. Önümüzdeki süreçten beklentileriyse t Avrupa'yı değiştirebiliriz ALPER AKYUZ Yeşiller Türkiye Koordinasyonu AB izleme Grubu'ndan AB'ye uyum sürecinde STK'lerin etkileyebilecekleri ve etkileyemeyecekleri konular neler? AB müktesebatının olduğu gibi alınıp benimsenmesi... Etkileyemeyecekleri şey bu. Ama çok uzun zaman sürebilecek görüşmeler sürecinde, birtakım istisnalar, geçiş dönemleri vs. var. örneğin çevre konusunda AB'nin ölçütleri Türkiye'nin mevcut durumuna göre çok yüksek. Işadamlarının baskısıyla geçiş süreci uzatılabilir ve güçlü bir çevre örgütlenmesi olmazsa, AB'nin çevre standartlarını Türkiye'nin benimsemesi 20 yıl sonraya ertelenebilir. Yani müzakere başlıkları açıldıkça ya da uyum sağlanma aşamasında neyin önceliğı olacağı tartışmasında etkili olacaklar. Grevli, toplusözleşmeli memur sendikalarının kurulması talebi de aynı kapsamda değerlendirilebilir. Peki AB müktesebatı değişmez bir bütün mü? Sürekli değişiyor. önemli olan değişiklik taleplerinizin bölgesel mi tüm AB için mi geçerli olacağı. örneğin Polonya'da Almanların ve Danimarkalıların yoğun biçimde arazi almaya başlaması üzerine bir derogasyon oluşturuldu. Malta'nın tamamı bu durumda. Yani AB müktesebatı ttuna izin vermesine karşın, Avrupalı yatırımcılar gidip oradan arazi alamıyorlar. Müktesebat açısından önemli bir belge olacak Avrupa Anayasası'yla ilgili "Bu metin anayasa özellikleri taşımıyor" eleştirileri için ne düşünüyorsunuz? Öncelikle bu bir uluslararası sözleşme ve anladığımız anlamda bir anayasa metni değil. Ancak içinde Insan Hakları Evrensel Bildirgesı'nden bıle daha kapsamlı bir Temel Haklar Şartı var. Diğer açıdan AB'nin temeli olan serbest piyasa söylemi, neoliberal mekanizmalar bu anlaşmaya da girmiş durumda. Fransa'daki karşı çıkışların büyük bir kısmı da bu özelliğine yönelikti, ama AB'nin şu anki durumu da o anayasadan daha ileri değil zaten. AB genetinde sosyal hakların bir erozyonu söz konusu ve sosyal demokratların solunda bir örgütlenme oluşuyor. Sizce bu süreç müktesebatın gözden geçirilmesini ve daha sosyal bir Avrupa talebinin dile gelmesini sağlar mı? AB Anayasası'nın geçmesini önceden savunsam da reddedilmesiyle ortaya çıkan krizi, müktesebatın gözden geçırilmesi için yeni bir dinamik oluşması anlamında olumlu görüyorum. Ancak bunun bürokratlar arası bir tartışma olarak kalmaması gerekiyor. Peki nasıl olacak bu? Öncelikle politik süreç başladı. Anayasa kabul edilmiş olsa 30 sene boyunca değiştirilemeyecekti. Şımdi AP içindeki Yeşiller ve Liberal gruptan birer temsilcı Avrupa Anayasası'nın tekrar tartışılması ve yeni bir referandum sürecine gırilmesi için rapor hazırladılar ve tartışma sürecinin daha tabandan, yaygın biçimde yapılması hedefleniyor. STK'ler bu sürece nasıl dahil olacak? Anayasa hazırlanırken, aralarında Türkiye'nin de bulunduğu ülkelerden resmi temsilcılerin toplantılarına paralel olarak STK'ler ve gençlik örgütleri de toplantılar yaptı. Raporlar gidip geldi, tüm metinler internette yayımlandı ve görünüşte açık bir süreç yaşandı. Ancak burada da uzmanlık sorunu ortaya çıktı. Dolayısıyla halk "bunlar yine kapandılar bir şeyler yapıyorlar" diyordu. Yani sürece halkın , ,^ı doğrudan müdahalesi de olmayınca var olan anlaşmaları cilalayıp bir araya getirmiş oldular. Insanlar da bu kendilerinden kopuk, teknik metni reddettiler. Peki bu yeni süreçte nelerin değiştirilmesini umuyorsunuz? hem hükümetin hem de AB'nin seslerine kulak vermesi... Özgür Erbaş Sığınak için bütçeden pay ayrılsın ZOZAN ÖZGÖKÇE Van Kadın Derneği Başkanı AB'ye üyelik sürecinde, kadın hakları konusunun sürekli gündemde olması gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye'de kadın sorunları devlet istatistiklerinde yeterince yer almıyor ve bu da yapılacakların listesini çıkarmakta güçlük yaratıyor. Ancak bağımsız kadın STK'lerinin çabalarıyla birtakım verilere ulaşılabiliyor. Yasal değişikliklerin uygulanmaması en büyük sorunlardan. Değışiklikleri izlemek, araştırma yapmak ve sonuçları raporlamak, bu raporların Avrupa Parlamentosu Kadın Hakları ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonu'na ulaştırılmasını sağlamak kadın örgütlerine ve tabii Van Kadın Derneği'ne düşen bir görev. Bugüne kadar kadın hareketi lobicilik ve savunuculuk konusunda pek çok çalışma yaptı. VAKAD da bu süreçlere dahil oldu; Avrupa Kadın Lobisi'ne üyelik, CEDAVV'ın 32. oturumuna katılmak gibi. Bu süreçte, Yeni TCK'de kadınlarla ilgili düzenlemelerin uygulamasının takibi ve eksikliklerin giderilmesı, kadınların ekonomik, sosyal, kültürel, siyasal alanlara katılımının sağlanması, hizmete erişimde ayrımcılığın yaşanmaması için hükümeti, Kadının Statüsünü Geliştirme Genel Müdürlüğü'nü STK'lerle işbirliği içinde ulusal ve yerel programlar hazırlamaya davet etmek en önemli planlarımız arasında. Dernek olarak girişimlerimizden en önemlisi, kadınlar için ücretsiz danışma merkezinin kurulmasıydı. Bu proje Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu tarafından onaylandı ve projeye fon aktarımı yapıldı. Bunun dışında, el sanatları atölyesi, yöresel yemekler evi açıldı ve yakında sığınma evi de hizmete girecek. Ama burada önemli olan, bu ve benzeri projelerin, hükümet tarafından hazırlanması. özellikle sığınma evleri konusunda hükümetin bütçeden pay ayırması, Belediyeler Kanunu kapsamında açılacak sığınma evlerinin bağımsız kadın STK'leriyle işletilmesi taleplerimizi de yinelemeye devam edeceğiz. Avrupa'dakı kadın hakları alanında çalışan örgütlerle, ama en çok Fransa, Çek Cumhuriyeti, Almanya gibi ülkelerdeki STK'lerle ortak çalışmalar yapıyoruz. Uluslararası düzeyde pek çok kadın örgütüyle iletişim halindeyiz. Avrupa Komisyonu, STK'lerin çalışmalarına desteğini arrtırmalı. Müzakere başlıkları arasında ön sıralara aldıkları kadın hakları konusunu gündeminden düşürmemeli. Avrupa ülkelerindeki Türkiyeli kadınların yaşaması muhtemel namus ve töre cinayetlerinin önlenmesine yönelik gerekli düzenlemelerin yapılması sağlanmalı. Komisyon, hükümetin dezavantajlı alanlarda yaşanan kadın sorunlarının ortadan kalkmasına yönelik tartışmalar yaratmalı ve bu konuda ısrarcı olmalı. Desen: TAN ORAL Barış, tarih bilinciyle gelecek T arih Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Silier, Avrupa'nın geçmişindeki tüm olumsuzluklara karşın, bugün bir barış projesi ürettiğini söylüyor. Silier'e göre, Avrupalılık yapım aşamasında. Türkiye'nin bu sürece düşmanlıklar, kof böbürlenmeler ya da aşağılık kompleksine kapılmadan katılması içinse tarih bilinci büyük önemde. Silier, bu bilinci yaratacak kurumların yetkinlik ve organizasyondan uzak olduğu görüşünde. Silier'n görüşleri özetle şöyle: Süreç aynı zamanda AB ve aday ülkeler arasında bir sivil diyalog boyutuna sahip. özellikle Sosyal ve Ekonomik Komite'de STK'lerin rolü hızla artıyor. Buraya görüşlerimizi ileterek, ortak projelerde yer alarak ve yeni projeler geliştirerek katıldık ve katılacağız. Bunun dışında tarih eğitimi ve ders kitaplannın iyileştirilmesi, müzeciliğin çağdaşlaştırılması, tarihsel mirasın etkin biçimde korunması ve Avrupa'da yaşayan Türkçe konuşan gruplara güvenilir tarih yayınları sağlanması gibi bir dizi alanda katkılarda bulunmaya devam edeceğiz. Müzakere sürecinde doğrudan görev alan devlet kuruluşlarına bu ve benzeri alanlarda destek olmak istiyoruz. Ancak burada önemli olan, görevlilerin gelip geçici danışma toplantıları dışında gerçek bir katılım aramaları. Çok sınırlı kaynaklarımızla, özellikle tarihçilik, müzecilik, korumacılık, kütüphanecilik ve arşivcilik alanında Avrupa kuruluşlanyla yaptığımız işbirliğini geliştirmeyi planlıyoruz. Bu alandaki en önemli sorun, ortak çalışma platformlarına kalıcı ve kurumsal katılımın önemli mali kaynak gerektirmesi. Projecilik şirketine dönüşmeyi reddeden ve tek bir mali kaynağa bağlı kalmamaya özen gösteren bizim gibi STK'ler, önemli kaynaklarını seferber etmekle potansiyelini kullanamamak arasında kalıyor. Ekonomik ve Sosyal Komite, işveren örgütleri, işçi sendikaları ve öteki STK'lerden oluşuyor. Bu ve benzeri platformlarda İKV, TOBB gibi işveren kuruluşlarının oynadığı rol çok büyük ve belirleyici. Bu kuruluşların, topluca Brüksel ziyareti organizasyonu gibi girişimlerine müteşekkiriz. Ancak sivil toplumun asıl çekirdeğini oluşturan ve gönüllü, sivil katılım, dinamizm açısından büyük önem taşıyan vakıf ve derneklerin arka plana itilmiş olmasından, bir bütün olarak Türkiye zarar görüyor. Ne var ki, çözüm işveren kuruluşlarının geriye çekilmesi ve etkinliklerini azaltmalannda değil, onları dengeleyecek bir sivil katılımdan geçiyor. STK'lere akıl öğretmekte birbiriyle yarışan pek çok basınyayın mensubumuz ve aydınımız da dahil, yurttaşlarımızın, gençlerimizin büyük bir bölümü, sivil katılım ve örgütlenmeden uzak duruyor. Eleştirilerin düşük katılım göz önüne alınarak yapılması ve tabii katılımın arttırılması çok temel bir ihtiyaç. Avrupa'daki ilerici, eşitlikçi, demokrasi yanlısı STK'lerin, bu arada tarih çevrelerinin mücadele ve çabaları bizim de mücadelemizdir. EUROPANOSTRA (Avrupa Kültürel Miras Koruma Örgütleri Federasyonu), EUROCLIO (Avrupa Tarih öğretmenleri Birliği) gibi ortamlarda ya da Avrupa Kültür Vakfı, Avrupa Bilim Vakfı gibi kuruluşlann örgütlediği çalışmalara katkıda bulunmaya çalışıyoruz. Avrupa kimliği çelişkilidir ve Avrupa projesi gelişim halindedir. Türkiye'de ve Türkiye dışında yürüttügümüz tüm çalışma ve ilişkiler doğrudan veya dolaylı olarak bu projeyi etkileme, Türkiye'nin geleceğin Avrupa'sına olabilecek katkısını çoğaltmaya yöneliktir. MEMURLARA GREVLİ TDPLU SÖZLEŞMBJ SENDİKA lllüstrasyonlar: SEMRA CAN Daha yüksek sosyal haklar, çevre standartları mümkün olabilir. Neoliberal bakış açısının ayıklanması da. Süreç iyi değerlendirilir ve daha ekolojik ve sosyal Avrupa'yı hedefleyen bir metin ortaya çıkarsa önemli bir adım olur.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear