Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
ÇİZEN: Özge Ekmekçioğlu
.
.
.
ı
z
ı
k
z
i
n
Alper
Hasanoğlu
Hayat
de anima
gezince
Belirsizliğin felsefesi
Bodrum artık dünyanın en popüler tatil
destinasyonlarından biri. Yükselen bir turizm
değeri, markası. Bu hafta az bilinen yolu se-
güzel
çenler, lüksü sadeleştirip yaşayanlardan
Fatih
bahsedeceğim sizlere... Şarkı söyleyen deniz
kızıyla buluştuk, işte izlenimlerim...
Türkmenoğlu fatih@fatihturkmenoglu.com
Bodrum’da
sessiz lüks
ç aydır Bodrum’dayım.
İşler, çekimler, röpor-
Ütajlar olunca kısa kısa
gidip geliyorum. Açıkçası he-
nüz ne denizin tadını çıkara-
bildim ne de yaz başlamış gi-
bi hissettim. Eskiden Bodrum’a
gitmek kısa tatillerle sınırlıy-
ken bu sefer sanki deniz kıyı-
ranz Kafka bir filozof- ğandır böyle şeyler. Köy-
sı bir şehirde günlük hayatı-
Ftur. Belirsizliğin filo- lü arada kurnazlık yapma-
mı yaşıyormuşum hissine ka-
zofu. İroniktir. Mizah an- ya kalkar, kapıcı arkasını
pıldım. Bodrum kalabalığı, gü-
layışı kapkaradır. Acıdır. döndüğünde gizlice girme-
rültüsü, tozu ve toprağından
Canınız yanar gülerken. yi dener içeri ama her de-
şikâyet ettiğim birkaç yazı
Onun canı zaten yanıyor- fasında arkasından yetişir
yazdım. Güzelim denizin ren-
dur. Yalnızca Milena’ya, kapıcı. Ve köylüye bazen
gini bile gözüm görmüyor, de-
evet yalnızca ona gerçek- kızarak bazen acıyarak
Lokal deneyimler,
dim. İlknur Selimoğlu, “Se-
ten âşık olmuştur hayatın- nasihatte bulunur. Bak der,
ni Susona Bodrum’a farklı bir
müthiş yemekler,
da, kim ne derse desin. içeride her kapının önün-
deneyime davet ediyorum, üç
minimal ama özenli Diğer insanlar gibi oldu- de başka bir kapıcı daha
gün, lütfen gel” dedi. Çok eski
ğunu kendine kanıtlayabil- var ve her kapıcı diğerin-
ahbap, peki dedim.
detaylar
mek için nişanlanmıştır bi- den daha güçlü. Birini at-
le. Nişanlandığını kendine latsan öbürünü atlatamaz-
kanıtlayabilmek için yüz- sın ve sonun kötü olur.
LXR konsepti, yerelliğe çok
lerce mektup yazmıştır ni- Ne yapmalıyım peki diye
önem veriyor. Tesis içindeki
Sosyete mi, jetsetter mı?
şanlısı Felice’ye. Ama Fe- sorar köylü. Bekleyeceksin
restoranlar, anlatılmaz, yaşa-
lice, Franz K.’nın kahra- diye yanıtlar kapıcı. Yıllar
nır yerler. Frankie Beach Club,
imdi, önce biraz yaşayanlardan bah- ni moda yaratıcısının karakteri. Yeni
manlarının kaderine neden içinde arada sırada sohbet
şimdiye kadar deneyimlediği-
Şdünyada ne olup sedelim biraz. Evin tatil şekli de buradan doğdu. Ya da
bu kadar üzüldüğünü bir de ederler. Birbirlerine ha-
niz cıstak beach club’lardan
bitiyor, onları anlata- emektar hizmetlisi- bu şekilden, bu insan. Ya da zeitge-
türlü anlayamaz. yatlarından parçalar an-
çok uzak. Harika ama sohbe-
yım. “Yeni dünyanın ni sarılıp öpen, çalı- ist, zamanın ruhu diyelim. Ben sosye-
Babasına kendisini ka- latırlar. Belki kapıcıda bir
tin önüne geçmeyen bir müzik,
lüksü”, sanırım son za- şanının düğününde te mensupları ile gerçek jetsetter’lar
nıtlayabilmek için uzun sü- acıma duygusu uyandırı-
partilemeden son derece keyif
manlarda en çok duy- şakır şakır oynayan, arasındaki farkı heyecanla deneyim-
re bir sigorta şirketinde ba- rım umuduyla köylü kapı-
alan bir kalabalık, menüde so-
duğum kavramlardan Uzakdoğu’yu kam- liyorum. Jetsetter güzel yemek, çok
şarılı ama silik bir iş haya- cının paltosunun kürklü ya-
fistike sadelik... Malva deseniz
biri. Lüks lükstür, es- yon kasasında gezip iyi müzik, ciddi ve özel deneyim ya-
tı olmuştur. Gregor Sam- kasındaki pireleri ayıkla-
bambaşka. Yerel ürünler, Bod-
ki dünya, yeni dünya meyve bahçelerinde şamak istiyor. Bunları kırolaşmadan,
sa olmayı bile göze alır. masına bile yardım eder.
rum mandalinası ve bahçenin
diye ayrılır mı, neden elma toplayan bir bağırmadan yapmak istiyor. Sürdü-
Tek istediği gözüne girebil- Ama inadını kıramaz ka-
zeytinlerinden sıkılan yağ, tüm
ayrılır ki, farklı olan güruhtan bahsediyo- rülebilir ve bohem lüks istiyor. Cebi-
mektir babasının. Oysa o pıcının. Artık gözleri de iyi
yemekleri ve kokteylleri tatlan-
nedir, soruları kafam- rum. “Bu dünyada- ne çok iyi, değerli, dünyaya da fay-
?
gerçek hayata değil, yaz- görmemektedir ve gittik-
dırıyor. Kaya Demirer sayesin-
da uçuşurken, okuya- ki herkes bana hiz- da katmış deneyimler koymak istiyor.
dığı günlüklerine göredir. çe güçten düşmeye başla-
de yeni bir tanım daha öğren-
rak dinleyerek değil, met eder” değil, “Bu
Orada var olabilir sadece. mıştır. İçeri girme umudu-
dim; menüler kilometre ile ölçü-
deneyimleyerek anlattı burası bana... dünyaya ben ne veririm, nasıl daha
Yazmak, yazıda sevmek, nu çoktan yitirmiştir ama
lüyor, ne kadar az, o kadar ye-
Tabii ki insanoğlu çeşit çeşit. Dünya- güzel tecrübeler yaşayıp geriye hoş
yazdıklarındaki yalnızlığını bunca yıl bekledikten son-
rel, başarması da bir o ka-
nın heyecanının kaynağı da budur sada bırakırım” diyenler.
sevmek… ra, öylesine çekip gitme-
dar zor. Son olarak otelin
zaten. Burada Robert Frost’a gidiver- “Sadece ben en zengin olayım”
Hilton grubu da
Yazdıklarını kimse oku- yi de yediremez gururuna.
genel müdürü Funda
di aklım: “Yol ikiye ayrılmıştı sarı or- değil, “Nasıl yaşarsam bu döngüye
bu rüzgârı görmezden gel- masın istemiştir, hayatı- Gurur da değildir ya pek
Eratıcı’dan da bah-
manda ve ben daha az gidilmiş ola- katkım olur” yeni bakış açısı. Bu yeni
nın sonlarına doğru. Bunun gitmeyişinin nedeni. As-
memiş. LXR şemsiyesi altında, setmeden geçeme-
nı seçtim. Tüm farkı yaratan da buy- nesil trendi belirleyenler, daha çok
için söz alır hayatta tek gü- lında geri gitse, vazgeç-
yeceğim. Cıvılda-
dünyada dört tane özel konsept ko-
du.” Anlatacağım her şeyi özetle- eski para sahibi, kültürel zenginli-
vendiği dostundan. Onun se içeri girip sormak iste-
yan sesiyle, yu-
naklama tesisinden oluşan segmente,
di bu dizeler. Daha az gidilmiş yol, ği finansal zenginliğin önünde tu-
da ihanetine uğrar. Max diği soruyu sormaktan, ne
muşacık disipli-
Bodrum’u eklemiş. Torba’da müthiş bir
görkemli malikanelerin, fütursuz- tanlar...
Brod’un. Yakacağım di- yapacağını da bilmemek-
niyle ve bitme-
ca yiyip içmenin, binlerce dolarlık en Paranın satın alabildiği en iyi koyda, Susona adıyla bir masal yaratmış.
ye söz verdiği öykü ve ro- tedir artık. Geri dönse na-
yen enerjisiyle
son moda kıyafetlerle plajlarda sa- okullar, evet ama beş kuşaktır o
Susona, Türk mitolojisinde güzel şarkı söy-
manlarını onun ölümünden sıl bir hayatı olabileceği-
güne onun gü-
lınmanın, tekrar başlaması planla- okullardalar. En şaşaalı oteller,
leyen deniz kızlarına verilen isim. Sirenler-
sonra yayınlar. ni hayal bile edemiyordur.
naydını ile baş-
nan Concorde uçuşlarına ön rezer- birinci sınıf uçuşlar tabii yapıl-
den farklı, denizcileri baştan çıkarmıyorlar.
Spritüel bir yanım olsay- Belki geldiği yerdeki kimse
lamak bam-
vasyon yapmanın tam tersi yönde bir mış, yapılıyor ama amaç değil.
Susonalar sadece suyu yönetiyorlar. Bu
dı eğer, Kafka’nın bir yer- hatırlamıyordur artık onu.
başka bir lüks.
yol... Üzerinde eşek kadar puntolar- En şık lokantalarda yenmiş ama
sadece 76 daireli konaklama tesisine
lerden başını uzatıp dos- Bir ara, içeri girdiğinde ne
Ama asıl lüks, kı-
la markalarla dolaşanlar bugün ko- asıl istenen yeni deneyimler. Ay-
Susona denmiş. Suyla dans etsin, tunun ihanetine tanık ol- soracağını da unuttuğunu
sa süreli kaldığı-
numuz bile değil. Sosyete sayfaları, rıca bunlara çevreci bir yaklaşımı,
duğuna ve acıdan kahrol- fark eder.
güzel şarkılar söylensin, akıllar- mız bir yerden ay-
bilmem hangi şehrin zengin çocukla- sürdürülebilir bir ortam yaratmayı
duğuna inansaydım, onun Dimdik kapının önün-
rılırken yanımıza kâr
da müthiş melodiler kalsın
rı hesaplarına bulaşmıyorum. Az bi- hedefleyen bir bakış açısını da ekle-
hiçbir kitabını okumaya ce- de bekleyen kapıcının ya-
kalan anılar değil mi?
diye…
linen yolu seçenler, lüksü sadeleştirip yin. Bu yeni insan, yeni jetsetter, ye-
saret edemezdim. Ama nına çökmüş öylece otur-
neyse ki, öyle spritüel bir maktadır artık, acı acı gü-
yanım yok. O nedenle bü- lümseyerek kendi aptallı-
tün yazdıklarını iştahla ğına. Ama gurur da du-
Ev: Ailenin
‘Boş Mezar
oku
ta Dı Na okudum. Bugün size onun yar kendisiyle, direncine,
Orhun karakutusu
Bulursan
kısa bir öyküsünü anlatmak inadına, kararlılığına ken-
Bak
Atmış
İlk çocuk ki-
istiyorum ama ben de baş- disi de şaşırır. Sonra bir-
Gir’ kokteyli
tabıyla 2017
ka bir hainlik yapıp öykü- den şunu fark eder. Kapıcı
yılında okur-
nün sonunu değiştireceğim. kendisini içeri almamakta-
larıyla bulu-
Taşranın bir yerlerinden dır ama yıllardır kendisin-
Ajanda
şan yazar, edi-
kalkıp kasabaya gelen or- den başka kimse de içeri
tör Şeniz Baş’ın
ta yaşlı bir köylü yasa ko- girmeye çalışmamıştır. Ka-
yeni kitabı
yucuya danışmak için onun pıcı yalnızca kendisini içe-
“Kahraman ve
‘İlham
bulunduğu binaya girmek ri almamakla görevlendiril-
Cellat” yayım-
Bernadette
landı. İthaki
ister ama bir kapıcı tara- miştir sanki. Ama nasıl olur
Perileri’
Yayınları’ndan
Lara’nın kendi
fından yolu kesilir. İriyarı diye düşünür kalan son gü-
çıkan roman,
İstanbul
bir adamdır kapıcı ve öy- cüyle. Nasıl olur da tek bir
hikâyesi...
aile kavramını yeniden tartışmaya
le rahatça içeri girmek is- başka kişi bile içeri gir-
Modern’de
açarak yarattığı karakterlerle sa-
teyen köylünün önüne di- meye çalışmamıştır? Aca-
stanbullu genç müzis-
dece bireyin değil, toplumun da
kilir ve nereye gittiğini so- ba kendisi arada uyukladı-
İyen Bernadette Lara,
stanbul Modern Sinema, çevri-
çıkmazlarına işaret ediyor. Ev, ai-
rar, böyle elini kolunu sal- ğında mı alıyordur birileri-
küçük yaşta başladığı
İmiçi programlarına “İlham Pe-
lenin karakutusu. İçeride çok ses
izle
layarak. İçeri girmek istedi- ni içeri kapıcı? Çünkü kos-
müzik serüvenine dör- rileri” ile devam ediyor. İlhamın
var, çoğu zaman aynı şeyi söyle-
gelmesi, kaybolması ve ilahi güç- ğini söyler köylü. Kapıcı ol- koca yasa koyucunun yal-
düncü teklisi “airship” meyen sesler. Orada her şey coş-
lere sahip olduklarına inanılan il- kuyla, umutla ve iyi niyetle baş-
maz der, ben izin verme- nızca kendisi için bir kapıcı
ile devam ediyor. Şarkı,
ham perilerinin işlendiği seçki, 30 Haziran’a ka- lıyor ama böyle devam etmiyor.
den giremezsin. Ne zaman görevlendireceğini aklı al-
sanatçının eski ve toksik
dar izleyiciyle buluşuyor. Programda son yılla- Toplum, aile için roller seçiyor:
izin verirsin peki diye sorar maz. O kadar önemli birisi
ilişkisinden yenilenme-
er Bodrum çıkarmasının iki önemli
rın beğenilen filmleri gösterilecek: “Undine” / Anneler cefa çekiyor, babalar
köylü. Keyfim ne zaman is- değildir ki o.
sini anlatan bir parça.
Hnoktası vardır. Biri deniz kum gü-
18-20 Haziran, “Neden Yaratıcıyız” / 20-22 fedakârlık ediyor. Ya çocuklar?
terse diye yanıtlar kapıcı. Son kalan gücüyle kapı-
Şarkı, BBI Music Co. eti-
neş, diğeri ise özel bir gastronomik
Haziran, “Benim Rembrandt’ım” / 22-24 Ha- Orada değiller sanki. Aile olmak,
Peki keyfin ne zaman yeri- cıya seslenir, merak ettiği
ketiyle yayımlandı.
deneyim. Günümüzde, dünyada çok
ziran, “Shirley” / 24-26 Haziran, “Ağaçlar- insandan verebileceği en çetin
ne gelir, diye sorar köylü. soruyu sormak için. Neden
sayıda şef “fine dining” trendiyle bir- dan Bahsetmek” / 26-28 Haziran, “ Jean-Mic- mücadeleyi talep ediyor. “Kahra-
Hiç belli olmaz der kapıcı, der, benden başka kimse
hel Basquiat’nın Gençliğinin Son Yılları: İşte man ve Cellat”ı, özenli dili, sürük-
likte restoranlarına daha rahat ve do-
bugün keyfim hiç gelmeye- yasa koyucuyla görüşmek
Bu!” (Film, Türkiye’de ilk kez gösterilecek) / 28- leyici kurgusu ve okuru içine alan
ğal bir hava kazandırıyor. Şimdi, ye-
dinle
atmosferiyle dikkat çekiyor.
30 Haziran. bilir, ne zaman geleceğini için gelmedi, gelmiyor?
rel, samimi ve eğlenceli bir mutfak an-
ben bile bilemem der. Bel- Kimsenin yasayla, kanunla
layışı AltÜst’le beraber Bodrum’a,
ki yarın, belki beş dakika işi olmuyor mu bu kasaba-
letişimdeki en temel ihtiyacımız anlaşılmaktır. Kendimizi ifade et-
Yalıkavak’a taşındı. AltÜst, Ege ve ye- ‘Doğru iletişim
sonra… da? Kapıcı şaşkınlıkla ba-
İmek aynı zamanda kendimizi gerçekleştirmenin de en etik yolla-
rel lezzetleri sunarken diğer yandan
kurmak’
rından biridir. Bu yüzden iletişim becerilerimiz hayatımızı ve iliş- Köylü düşünür taşınır kar köylüye. İyi de der, bu-
da “Oo Papatya”, “Hipokratın Bal-
atölyesi
kilerimizin kalitesini belirler. Mindfulness Temelli Değişim ve Dö-
ve beklemeye karar verir. rası yasa koyucunun ya-
dızı”, “Boş Mezar Bulursan Gir” gibi
nüşüm Koçu Raquel Habib’in bu farkındalıkla hazırladığı “Mind-
Bir gün, bir hafta, bir ay, nına gidilen kapı değil ki.
orijinal kokteyllere imza atıyor, üstelik
ful İletişim Atölyesi”, 22 ve 24 Haziran tarihlerinde gerçekleşiyor.
bir yıl. Bekler de bekler. Ben de zaten birazdan ka-
ödüllü bartender’lardan. Gece geç sa-
Daha detaylı bilgi için Raquel Habib’e 0549 822 36 90 numa-
katıl
Bir Kafka öyküsüdür bu ve pıyı kapatıp gideceğim bu-
atlerde ise sokak lezzetleriyle müşteri-
ralı telefondan ya da info@raquelhabib.com’dan ulaşabilirsiniz.
Kafka’nın öykülerinde ola- ralardan.
lerini ağırlıyor.
e
d
n
e
y
e
l
y
ö
s
ı
k
r
a
orhun.atmis@gmail.com
Ş