25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

SRC YAYINLARI’NIN ‘Bİ’DÜNYA ŞİİR DİZİSİ’NDEN ÜÇ KİTAP VE ÜÇ ŞAİR! SRC Yayınları’nın şiir dizisi Bi’Dünya Şiir’den yayımlanan üç yeni kitap okuyucularla buluştu. Kitaplardan ikisi yetenekli iki genç şair Yasemin Çargıt’ın Taşınabilir Bulut ve Mete Özyılmaz’ın Kangren, diğeri ise şiir dilini çoktan kurmuş deneyimli şair Gökhan Demirci’nin uzunca süredir biriktirdiği, kendi şiirine çektiği bir kıyı şeridi olarak da tanımlanabilecek yeni kitabı Kıyı. han Demirci’den Kıyı. Geçtiğimiz yıllarda FERHAT ULUDERE dört şiir kitabı yayımlanan, ustalıklı bir di- li dizeleriyle buluşturmayı çoktan başarmış KALEMİNİ DOĞRU YONTMUŞ bir şair Demirci. BİR ŞAİR: YASEMİN ÇARGIT Yeni kitabıyla, kimseye sezdirmeden ih- Yasemin Çargıt, ilk kitabı Taşınabilir tişamlı bir “kıyı”ya çekiyor gemilerini. Bulut’a “İlk mahkeme kurulduğunda / He- Usulca söylenen çarpıcı dizeler, yalın suda nüz suçlu yoktu” dünyada dizeleriyle baş- fırtına koparan şiirler ve olur olmaz yer- lıyor ve keskin dizelerle, sözünü sakınma- lerde kırılan kum saatleri, şiirinin dinamik dan yaşamı sorguluyor. yapısını oluşturan öğeler. Daha ilk şiirindeki “Yine de biz İbrahim’e Kıyı, şairin bugüne dek özenle oluşturduğu bir oğul ve bir Tanrı borçluyuz” dizesi bu şiir evrenini bütünlüyor. Aşkı ve yalnızlığı sorgulamanın nereden başladığının işareti. ilmek ilmek işleyen dizelere imza atıyor şair. Emel İrtem, Çargıt’ın kitabının sunuş yazı- Kitapta, çok sevdiğini ve kendine yol sında (ki bir geleneğin yeniden hayata geçiri- açıcı olarak gördüğünü bildiğimiz iki lişi olsa gerek bu; her genç şairi bir usta şair önemli isme, Mehmet Taner ve Ferit sunuyor) şu değerlendirmelerde bulunuyor: Edgu¨ ’ye adanmış birer şiir yer alıyor. “Geleceğe gidip geçmişi anladığını “Sesimi aradım yıllarca aranızda / -şim- biliyor ancak meselesi olan her şair gibi, nasıl söyleyece- so¨yleyerek do¨nen ki şi bize ne ifade eder? Onun, zaman- di susuyorum- // yankımı doğulu bir suya go¨ mdu¨ m // yu¨ - daki bu¨tu¨n kırılmaları tamir etmi ş olan bu ‘panora- ğinin peşine düşüyor. zu¨ mu¨ aradım aranızda / -artık kimseyle karşılaşmıyorum- mik zaman’ını biz nasıl algılarız? Yasemin Çargıt şiirini İroniden argoya, konuşma dilinden kutsal metinlerin, po- // yansımı batılı bir mu¨ hre go¨ mdu¨ m” dizelerini kaleme okurken bunları du¨ şu¨nu¨yorum. püler dizilerin diline kadar geniş bir yelpazesi var. Ama hiç- alıyor Demirci, “Mehmet Taner İçin 2 Parça Şiir”de. biri bir diğerini bozmuyor, önüne geçmiyor, rol çalmıyor. Bir kâhinden yahut bir kehanetten bahsetmiyorum… Mehmet Taner şiirini bilenler anlayacaktır; altı kısa di- “Dedem yatsıya kadar otururdu / Ben yatsıdan sonra Demek istediğim kaleminin ucunu doğru yontmuş bir zeyle Mehmet Taner ve şiiri ancak bu denli doğru ve şairin o kalemi sadece yazmak için değil, aynı zamanda da uyumam / Dedem devletini çok severdi, ben / Dedemi kapsamlı anlatılabilir. bir zaman anahtarı olarak da hu¨nerle nasıl kullandı ğı.” devletten daha çok severim / -Suçlu değilim- / Dedem İn- Ferit Edgu¨ için yazılan, altı bölümlük “Kış Go¨ ru¨ nu¨ m- gilizce bilmezdi ben bilirim / “better” gayet iyi bir keli- leri” adlı şiirin yalnızca ilk dizesini alıntılayalım: “Kar DEVLETLE DERDİ OLAN HINZIR BİR DİL medir mesela / Beter, o kadar iyi değil / Bir t harfi kadar diz boyu. Birkaç kuş o¨ lu¨ su¨ ”. VE METE ÖZYILMAZ mesafe var demek / Taktir go¨ rmekle ko¨ r kalınmak arasın- Devamının nasıl olacağını Ferit Edgu¨ okurları tahmin Mete Özyılmaz’ın ilk kitabı Kangren’in sunuş yazısı da” diyor mesela devletin kuşaklar arasındaki geçişini ve edebilir yine. “Kan donduran bir gu¨ zellik” demekle yeti- ise Akif Kuruluş’a ait: “So¨ zcu¨ kleri alıyor, gu¨ndelik dilde - etkisini anlatırken. Bağırmayan ama taşı gediğine koy- nelim. Üç kitap ve üç şair… Dizeleri size emanet. n ki anlamlarından koparıyor, başka so¨ zcu¨ klerle birleştiri- masını bilen şiirler. yor, bozduklarıyla yeni bir so¨ zcu¨ k u¨retiyor. İroniden ar - goya, konuşma dilinden kutsal metinlerin, popu¨ler dizile- GÖKHAN DEMİRCİDEN rin diline kadar geniş bir yelpazesi var.” İHTİŞAMLI BİR ‘KIYI’ Mete Özyılmaz’ın devletle derdi olan hınzır bir dili var Bi’Du¨ nya Şiir’den çıkan ve bu dili ustalıklı bir biçimde kullanıyor. Ne söylediğini üçüncü şiir kitabı ise Go¨ k- AHN JUNGHYO’DAN ‘GÜMÜŞ AYGIR: KORE’NİN HİKÂYESİ’ 950 yazında Ko- tanıklıklarını, Yordam re Savaşı pat- Edebiyat tarafından 1lak verdiğinde, Tayfun Kartav’ın çe- bir Kore köyü olan virisiyle okuyucularla Geumsan’ın çocuk- buluşturulan Gümüş ları arasında bir ef- Aygır adlı romanında sane dolaşmaktadır: hayal gücü ile birleş- Bebek Kumandan ef- tirmiş, savaşın küçük sanesi. bir Kore köyünde aç- Mitolojik kahra- tığı onulmaz yarala- man Bebek Kuman- rı, dul bir anneyi böl- dan, tıpkı daha önce geye konuşlanan ya- olduğu gibi halkı öz- bancı askerlere hayat gürlüğüne kavuştur- kadınlığı yapmaya iti- mak için gümüş ay- şini, savaş ortamın- gırının sırtında çıkıp daki çocukların geri dönülmez bi- gelecektir bir gün. çimde değişen dünyalarını, yok- Çocuklar sabırsızlıkla Bebek sulluğu, yozlaşmayı ve ahlaki çö- Kumandan’ın gelişini beklerken, küşü acımasız bir gerçekçilikle arkasında Birleşmiş Milletler Or- kendisi gibi erken yaşta savaşla dusu ile birlikte Amerikan gene- tanışan çocukların gözünden res- rali Douglas MacArthur çıkagelir. metmiştir. n Bu andan itibaren Kore de Ge- Gümüş Aygır - Kore’nin Hikâyesi umsan köyü de sonsuza dek de- ğişmiştir artık. / Ahn Junghyo / Çeviren: Tayfun Çocuk yaşta Kore Savaşı’na ta- Kartav / Yordam Edebiyat / 416 s. nıklık eden yazar Ahn Junghyo, / 2024. 22 Ağustos 2024 13
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear